Yaylaları, ormanları, doğal domatesi ve ipek halısıyla meşhurdur.
ULAŞIM
Koyulhisar, Sivas arası uzaklık: 180 km. Koyulhisar, Mesudiye arası uzaklık: 34 km. Koyulhisar, Ordu arası uzaklık; 140 km. Koyulhisar, Suşehri arası uzaklık: 38 km. Koyulhisar, Zara arası uzaklık: 96 km.
TARİHİ
Yörenin eski isimleri şunlardır: “Koloneia, Kule-Hisar, Kuyulu Hisar” Batılı kaynaklarda ise, yörenin ismi: “Kaili-Hisar, Kuili Hisar” dır. Rum Pontus İmparatorluğu döneminde yörenin ismi “Koloneia” dır. Malazgirt savaşının ardından, yörede Türk hakimiyeti görüldüğünde ise, yörenin ismi “Muşaz” dır.
1461 yılında Uzun Hasan: bu yöreyi zapt edince Fatih Sultan Mehmet, burayı ele geçirmesi için Şaraptar Hamza Bey’i göndedir. Sonra kendisi de bölgeye gelir, Uzun Hasan tarafından günümüzdeki Yukarıkale köyünün doğusunda yaptırılan kaleyi ele geçirir ve buradan Trabzon yönüne hareket eder.
1939 yılındaki büyük Erzincan depreminde, Koyulhisar tamamen yıkılmış ve sonrasında ilçe yer değiştirerek yeniden yapılanmıştır.
GENEL
Yerleşim: İç Anadolu’nun kuzey doğusunda, batıya doğru uzanan, Kelkit vadisini, kesin bir vadi üzerinde kuruludur. Kelkit vadisi, İç Anadolu ve Karadeniz bölgesinin ayırım hattıdır. İlçe bu hattın kuzeyinde, Karadeniz bölgesinde kalıyor. Bu yüzden, bölgede karasal iklim değil daha ılıman olan bir geçiş iklimi hakimdir. Rakımı ortalama 850 metredir.
NE YENİR
Yaz aylarında madımak, boranlı gibi yemekler tercih edilir. Kış aylarında ise, peskutanlı aşlık, hıngel tercih edilen yöresel lezzetlerdir.
KOYULHİSAR DOMATESİ
Oldukça meşhurdur. Sofralık olarak bilinir. Salça yapımında da kullanılır. Nakliyeye dayanıklı değildir, bu yüzden hasattan sonra hemen tüketilmesi gerekir. Domates, Yukarıkale Mahallesi adıyla özdeştiği için “Kale domatesi” veya “Koyulhisar domatesi” olarak isimlendirilir.
İPEK HALI DOKUMACILIĞI
İlçede köylerde ipek halı dokumacılığı yapılır. Bu bölgede ipek halıcılığın başlaması, yaklaşık 30 yıl öncesine dayanır. Sisorta yöresindeki köylere yayılan ipek halıcılık yöre halkı için geçim kaynağı haline gelmiştir. Sisorta yöresinde ve çevresinde dokunan ipek halılarda, genellikle, çeşni bülbül, bin bir çiçek, dağ çiçeği, hayat ağacı ve benzeri motif ve desenler kullanılır. İyi bir usta tarafından bir ipek halı yaklaşık 4 ayda dokunur. Dokunan ipek halılar, Hereke Halısı ismi ile dokunur ve pazarlanır. Günümüzde ipek halıcılığı, Ballıca ve Aksu köyleridir.
KOYULHİSAR KÜLTÜR VE SANAT FESTİVALİ
Her yıl geleneksel olarak Ağustos ayı içinde, Eğriçimen Yaylası Yedigözeler mevkiinde düzenlenir. Festivalde yöresel ses sanatçıları konserleri düzenleniyor. Ayrıca domates ve bal yarışmaları yapılıyor.
DUMAN BABA ETKİNLİKLERİ
İlçe merkezine bağlı Dumanlı Dağ köyündeki 2050 metre rakımdaki türbede, Ağustos ayı içerisinde 1 gün olarak düzenlenir.
Duman Baba, 1071 Malazgirt zaferinden sonra, bölgeye ilk kez gelen Türk ordusu komutanlarındandır. Türbesi: Ordu-Sivas yani Mesudiye-Koyulhisar sınırındadır. Duman Baba türbesinin bulunduğu yerde, festival ve piknik düzenleniyor. Etkinlikler, il, ilçe ve köyler ile gurbetteki Sivaslıları bir araya getiriyor. Etkinliklerde kurbanlar kesiliyor, pilavlar pişirilip dualar ediliyor.
GEZİLECEK YERLER
TARİHİ ANIT ÇEŞME
İlçe merkezinde Camikebir Mahallesindedir.
Çeşme: 1917-1918 yılları arasında, Türk Ordusunun, Koyulhisar halkına bir şükran borcu olarak Koyulhisar Kaymakamı Ordulu Ahmet Rıfat Bey zamanında, Türk ordusu tarafından yaptırılmıştır. Çünkü: Koyulhisar halkı 1’nci Dünya Savaşı sırasında asker nakliyesinde üstün hizmetlerde bulunmuştur.
1916-1917 yıllarında Rusların Erzincan Çardaklı Mevkiine kadar geldiklerinde Koyulhisar halkının tarihe geçecek bir fedakarlığı olmuştur. 98 ton yiyecek maddesini, ilçe halkı sırtlarında Suşehri’ne 24 saat gibi kısa bir sürede taşımışlardır. Koyulhisarlıların bu fedakar davranışlarına General Fehim Paşa teşekkür konuşması yapmıştır.
Kaide üzerindeki ilk taşa, dikdörtgen yuva içine, Osmanlıca kitabe yerleştirilmiştir. Üçüncü taşta: yıldızlı bir arma ve çeşitli şekiller bulunur. Taşın en üstüne ise, kubbe benzetmesi yapılmıştır. Çeşmenin arka tarafından su sarnıcı vardır, ancak şebeke suyu bağlanınca sarnıç devre dışı bırakılmış ve kurumuştur.
KOYULHİSAR ŞEHİTLİK
Şehitlik ilçe merkezinde Camikebir Mahallesindedir.
İlçe Kurtuluş Savaşından önce işgal görmemesine rağmen, Anadolu’da şehitliği olan nadir yerleşim merkezlerinden birisidir. 1916-1917 yıllarında Rus orduları, Doğu Anadolu’dan yurdumuza girerler. Erzincan ile Suşehri arasındaki Çardaklık Mevkiine kadar ilerlerler.
Cephe gerisinde askeri hastane Koyulhisar’a kurulmuştur. Cepheden gelen yaralı askerlerden şehit olanlar için kış şartları nedeniyle ayrı ayrı mezarlar açılamamış, askerler açılan hendeklere topluca defnedilmişlerdir. Bu yüzden, bu mezarlıkta 1971-1972 yılları arasında “Şehitlik” inşa edilmiştir.
ALEMDAR CAMİİ
İlçe merkezinde Orta Mahallesi Çamlıyaka Mevkiindedir.
Cami, 1830 yılında yaptırılmıştır. Cami, Kurtuluş savaşında hastane ve 1939 yılındaki depremde ise evsiz kalan vatandaşların ikameti için kullanılmıştır. Caminin minaresi, günümüzden 15 yıl önce yıkılmış yerine demirden minare yapılmıştır. Aynı dönemde caminin çatısı değiştirilmiş ve saç malzemeden yeni çatı yapılmıştır.
YUKARI KALE-KALE-İ BALA
İlçe merkezine 3.5 km uzaklıkta Yukarıkale mahallesindedir. Mahallenin doğusunda, sarp yamaçlar üzerine inşa edilmiştir. Yukarıda tarihçe bölümünde belirttiğim gibi, kale, Osmanlı korkusuyla Uzun Hasan tarafından yaptırılmıştır. Kalenin güneyinde Kelkit vadisi uzanır ve vadinin içinde Kelkit çayı akar.
Ünlü gezgin Evliya Çelebi, Seyahatnamesinde bu kaleden söz eder. Yazdıklarına göre: “kalede yüz ev, ambarlar, cephanelik, su sarnıçları, demir kapılı kuyu vardır. Ayrıca, aşağıda bir şehir, cami ve dükkanlar bulunduğundan“ söz eder.
Günümüzde kalenin sadece harabe şeklinde kalıntıları görülmektedir. Zaten kaleye ulaşmak da oldukça zordur. Kaleye: Yukarı Kale mahallesi tarafından, oldukça dik ve dar bir patikadan ulaşılır. Kalede: iki tane düzlük vardır. Tepe üstündeki düzlük iki kademelidir. En yüksek bölümünde, yapı kalıntıları vardır.
Yaklaşık 25 metre daha aşağıda olan ve daha büyük alt bölümde ise, yerleşim izleri bulunur. Kalenin bulunduğu tepe üzerinde yapılan yüzey araştırmasında, çok miktarda ot olması nedeniyle fazla bir buluntu bulunmamıştır, sadece Osmanlı dönemine ait biraz seramik kalıntısı bulunmuştur.
FATİH CAMİİ
Yukarı Kale bölgesindedir.
Yörenin Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilmesinin ardından, Fatih buraya bir cami yaptırır. Caminin yapım tarihi muhtemelen 1461 yılıdır. Bu camiye, imam olarak da Mevlana Celalettin Rumi’nin torunlarından birini görevlendirir. Caminin mali desteği, Cumhuriyet dönemine kadar devlet tarafından karşılanır. Caminin mütevellisi de atanan hatip idi. Bu yüzden camiye bir dönem “Hatipli Camii” adı da verilmiştir. Yörede yaşayanlardan alınan bilgiye göre, bu cami, bir dönem yıkılarak yerine çatılı bir cami yapılmıştır.
AŞAĞI KALE-KALE-İ ZİR
İlçe merkezine 4 km uzaklıktaki Aşağı Kale Mevkiindedir.
Kale, yüksekliği 150 metreye ulaşan, büyükçe ve yola dik inen bir kayalık üzerine inşa edilmiştir. Kelkit vadisine hakim konumdadır. Savunma ve yerleşim amaçlı kurulmuştur. Kalenin güney ve batı bölümlerinde sur duvarları vardır. Kaleden, aşağıdaki ırmağa inen merdivenler vardır. Günümüzde bu kalenin bazı duvarları yani surları durmaktadır. Ayrıca bazı yapı temelleri görülmektedir. Kalenin bulunduğu yerde yüzeyden toplanan seramiklere göre: kalenin Demir çağı döneminden Osmanlı dönemine kadar kullanıldığı anlaşılmaktadır.
HACI MURAT HANI
İlçe merkezine 8 km uzaklıkta, Aşağı kale Mahallesinde, Suşehri-Niksar karayolu üzerindedir.
Yapı: 100 x 20 metre ölçülerindedir. Tamamı kesme taştan yapılmıştır. Günümüzde, yapının duvarları 3-4 metreye kadar ayaktadır. Üst örtüsü ise 1939 yılındaki depremde yıkılmıştır. Hanın kuzeyinde, ırmak üzerinde eski bir köprünün kalıntıları bulunmaktadır.
ESKİ CAMİ
Aşağı Kale mevkiinde, ırmak kenarında, Hacı Murat Hanının kuzeybatısındadır. Temelleri 1-2 metreye kadar görülmektedir. Başkaca bir kalıntı yoktur. Temellere göre dikdörtgen planlıdır. Bu caminin bir iddiaya göre “Fatih Camii” olduğu da öne sürülmektedir.
KOYULHİSAR HAMAMI
Aşağı kalenin eteğindedir. Hacı Murat Hanının kuzey batısında, hana 300-400 metre uzaklıkta dağın eteğindedir. Yapım tarihi bilinmemektedir.
Doğu batı doğrultusundaki yapı, dikdörtgen planlıdır. Doğuda enine sivri tonozlu, bir mekan bulunur. Onun batısında dört köşe bir mekan vardır. Doğudaki köşe mekanlar, tonozla, batıdakiler kubbeyle örtülüdür. Tonozlu ve kubbeli mekanların arasında, doğuda kubbeli, batıda tonozlu orta mekan bulunur. Sıcaklık “L” şeklinde iki eyvanlı bir plandadır. Doğu ve batıdaki tonozlu mekanların dışındakilerin üst örtüsü, belli olacak şekilde yıkılmıştır. Yani, hamam yapısı günümüze harap halde gelmiştir.
CAM KUBBELİ CAMİ
İlçe merkezine bağlı 12 km uzaklıktaki Ortaseki köyünde Bostandere mahallesindedir.
Caminin en büyük özelliği: cam kubbeli olmasıdır. Cami, 2014 yılında yaptırılmıştır. Cam kubbe, çatlayıp kırıldığı için tam dört kez yenilenmiştir. Son olarak sekiz kat cam kullanılarak yapılan cam kubbe, kırılmadan yerine yerleştirilmiştir. Kubbenin yapımında yaklaşık 40 ton cam kullanılmıştır. Caminin bir başka özelliği daha var. Camide mezarı bulunan kişi: İslam alimlerinden Bekir Pehlivanlıdır. 2013 yılında ölümünün ardından defnedildiği yere bu cami yapılmıştır.
EĞRİÇİMEN YAYLASI
İlçe merkezine 17 km uzaklıktadır. Yaylaya ulaşım yolu asfalttır.
En az 500 yıllık bir yayla olduğu söyleniyor. Yayla, bir vadi içindedir. Vadinin yamaçları çam ormanlarıyla kaplıdır. Yaylanın rakımı ise, Yedigözeler tepesinde 1800 metredir. Bu tepeden: Kelkit vadisi ve Suşehri ilçeleri görülebilmektedir.
Yayla içinde: saniyede 70 litre debisi olan bir akarsu bulunur. Bu derenin yayla içinde akışından ve derenin çevresinin çayırlık olması nedeniyle yöreye “Eğriçimen” ismi verilmiştir. Yayla, Karadeniz’deki yaylalara benzer ve hatta bazı üstün özellikleri de bulunmaktadır.
Örneğin: buradaki yaylalarda, nem oranı düşüktür. Bir diğer özellik, buradaki yaylalar düzdür. Yayla düz olduğu için, yaylada ata binme kolaydır. Ayrıca yaşlılar yaylada rahat yürür, bisiklete binilebilir.
Evet, yaylanın en büyük özelliği, doğal güzellikleri yanında alt yapısının tamamen halledilmiş olmasıdır. Ancak eski ağaç evlerden oluşan yayla, günümüzde yerini betonarme ve şık evlere bırakmıştır.
Koyulhisar’dan İstanbul başta olmak üzere ilçe dışına göç etmiş aileler, geçmişe duyulan özlemin bir sonucu olarak her yıl 4-5 ay bu yaylada kalırlar. Yaylada her türlü tesis bulunmaktadır.
Hatta yaylanın kuzey bölümünde futbol ve voleybol gibi çeşitli sportif müsabakaların yapıldığı spor tesisleri de bulunmaktadır. Koyulhisarlılar ve şehir dışından gelenler, her yıl burada geleneksel yayla şenlikleri düzenlerler.
SARIÇİÇEK YAYLASI
Boyalı ve Ortaseki köyünün ortak yaylasıdır ve ilçe merkezine 17 km uzaklıktadır.
Yayla, ismini yaylada bulunan sarıçiçeklerden almıştır. Yaylada ayrıca: göl ve soğuk su pınarları bulunur. Bu gölde, renkli balıklar vardır. Yaylada “Boyalı Köyü Sarıçiçek Yayla Şenliği” yapılıyor. Amaç gerek gurbette ve gerekse köyde yaşayan hemşerilerin birlik, beraberlik ve kaynaşmalarını sağlamaktır.
ARPACIK YAYLASI
İlçe merkezinin kuzeyinde 22 km uzaklıktadır. Yayla: Taşpınar, Kadife ve Hacıilyas köyleri tarafından ortaklaşa kullanılmaktadır.
TEKKE DERESİ MESİRE YERİ
İlçe merkezine 25 km uzaklıktadır. Sisorta yolu üzerindeki derede, doğal alabalık bulunmaktadır. Ayrıca ormanlarla kaplı bölgede soğuk içme suları ve piknik alanları vardır.
KENGERCİK YAYLASI
İlçe merkezinin kuzeydoğusunda 26 km uzaklıktadır.
İkizyaka ve Kadife Akbulut Mahalleleri tarafından ortaklaşa kullanılır. Kengercik yaylasında piknik alanında “Kengercik Yayla Şenliği” düzenleniyor. Şenlikler sayesinde gurbette yaşayanlar, yılda bir kez dahi olsa memleketlerine geliyorlar. Mahalli sanatçıların sahne aldığı şenliklerde ayrıca çeşitli yarışmalar yapılıyor.
Sivas hakkındaki gezi yazım için Sivas