Kırklareli Vize

Kırklareli Vize

Padişahlar yolu üzerinde, İstanbul-Viyana yolu üzerindeki bir yerleşim yeri. Tarih boyunca önemini hiç kaybetmemiştir. Çünkü, burayı geçen İstanbul’a varır. Bir de, Kıyıköy. İstanbul’un hemen dibinde, bir doğa cenneti.

Kırklareli Vize

ULAŞIM

Vize, il merkezi olan Kırklareli’ne: 56 km. uzaklıktadır. Vize-Pınarhisar arasındaki uzaklık: 23 km. Vize-Saray arasındaki uzaklık: 20 km. Vize-Çerkezköy arasındaki uzaklık: 40 km. Vize-İstanbul arasındaki uzaklık; 140 km. dir. Yani: 1.5 saatlik bir uzaklık.

Kırklareli Vize

TARİHİ

Yöre: MS.46 yılında Roma’ya bağlanarak bir eyalet olur. 338 yılına gelindiğinde ise, bölgede, Bizans hakimiyeti görülür. Bu dönemde, ilk kez “Vize” ismi kullanılmıştır. Daha sonra kullanılan isimler: Bizye, Bizya, Bida, Biza, Vissa, Vizilli. Bizye ismi: Trak krallarından Byzas ismine izafeten verilmiştir.

Yunan mitolojisinde ise, bu isim: Byzia olarak yani kaynak perisi olarak da geçer. Zaten, bu yörede kaynak suları çok bol ve İstanbul’a kadar yapılan su yolları, bunun en büyük kanıtıdır. Geç Roma döneminde, Vize-İstanbul arasındaki bu 242 km.lik yol boyunca, dünyanın en büyük su yolu yapılmıştır.

Özellikle, Roma döneminde, yani 46 yılında, yöre, bir Roma Eyalet Merkezi olarak önem kazanır. Daha sonra, yani Roma döneminin hemen ardından ise, Hıristiyanlığın başlamasıyla, bu kez piskoposluk merkezi olur. Bizans döneminde de yöre önemini kaybetmemiştir.

Çünkü, Vize’yi geçen, kendisini İstanbul’da buluyordu. Bu yüzden, yöreye ve İstanbul’a hakim olmak durumunda olanlar, Vize ve yöresine sürekli yatırımlar yapmışlardır.

1363 yılına gelindiğinde, Osmanlılar bölgeyi ele geçirirler.

Kırklareli Vize

GENEL

İlçe merkezi: Yıldız dağlarının güneye bakan ve alçalarak Ergene ovasına inen etekleri üzerinde kurulmuştur. Denizden yükseklik: 180 metredir. En yüksek nokta ise, 881 metre yüksekliğindeki, Kaynak Tepedir.

İlçenin Karadeniz kıyısındaki bölümleri ise: küçük koylar ve burunlar halindedir. Kıyı: yer yer düz ve falezli bir yapı gösterir. Şiddetli dalgalar, kıyıların altını sürekli oyarak, falezlerin oluşmasına sebep olmuştur. Kıyı boyunca başlıca plaj bölgeleri ise: Kıyıköy, Panayır İskelesi, Selves koylarıdır.

Vize yöresinde: karasal iklim hakimdir ve buna bağlı olarak yazlar sıcak ve kışlar soğuk geçer. Ancak, yaz aylarında sıcaklık ortalaması 20 derecenin altına düşmez. Kışın ise, sıcaklık bolca sıfır derecenin altına düşmektedir.

İlçe halkı geçimini: tarım ve ormancılık ile sağlamaktadırlar.

NE YENİR-NE İÇİLİR

Vize yöresinde: merkezde elbette yemek yenebilecek güzel yerler var ama, doğal ortamda kahvaltı ve alabalık için: Pazarlı köyü yöresine, et yemeklerini tatmak için Sergen beldesine ve balık yemek için ise, istisnasız Kıyıköy beldesine gitmenizi öneririm.

GEZİLECEK YERLER

KÜÇÜK AYASOFYA KİLİSESİ

Daha önce, burada bir Dionysos mabedi olduğu ve bunun üzerine, 6’ncı yüzyılda, Bizans imparatoru Justinyen döneminde, bu kilisenin yaptırıldığı düşünülmektedir. Yapıldığı dönemde, içinin firekslerle bezeli olduğu düşünülüyor. Dini önem açısından ise: Hıristiyanlık dini içinde, azizelik mertebesinde olan Azize Maria’nın mezarının burada bulunduğu düşünülmektedir.

Yapı: Osmanlı döneminde, Gazi Süleyman paşa tarafından camiye dönüştürülmüştür. Bunu yadırgamamak lazım. Çünkü: Avrupa’daki birçok cami de, günümüzde kilise olarak kullanılıyor. Hatta: Atina şehrinde, Yunanistan’ın başkentinde: günümüze kadar ayakta kalabilen, sadece iki cami yapısı var ve bunlar bugün kullanıma açık değil.

Çünkü: resmi makamlar buna izin vermiyorlar.  Peki, ya İstanbul’da? İstanbul’da yaşayan veya gezmeye gelmiş bir Yunanlı nasıl ibadet yapabilir? Fener semtinde, koca bir Rum Patrikhanesi ve birçok kilise bulunduğu aşikar. Neyse, biz yine tarihe devam edelim. Söylediğim gibi, cami olarak uzunca bir süre kullanılan yapı, 1997 yılında temizlenmiş ve bakımı yapılmıştır.

Kırklareli Vize Kale

KALE

Akropol bölgesinde surlarla desteklenmiş, Roma dönemi yapısıdır. Surlar: tepenin eteklerine kadar uzanmaktadır. Yani: tepeyi tam olarak sarmaktadırlar. Roma döneminde yapılan bu surlar, daha sonra Bizanslılar tarafından onarılmıştır.

Kale: iç ve dış kale olmak üzere, iki bölümden oluşmaktadır. Ancak, surlara ait bu taşların büyük kısmı, özellikle 19’ncu yüzyılın başlarında talan edilerek, başka inşaatlarda kullanılmıştır. Akropol bölgesinin en üst kısmında, bir kemer açıklığı, bu surlara bir geçiş noktası bırakmaktadır.

Kırklareli Vize Panayır İskelesi

PANAYIR İSKELESİ

Panayır iskelesi: ilçe merkezine 47 km. uzaklıkta, Kışlacık köyü sınırlarındadır. İğneada ve Kıyıköy arasındadır.

Buradaki plajlar: yaklaşık 200 metre uzunluğunda ve 20 metre genişliğindedir. Deniz ise: ince kumlu ve yer yer kayalık yapıdadır. Plajın hemen arkasında ise, ormanlık alan var.

Buraya yazın giderseniz, denize girebilir, kamp yapabilirsiniz. Kışın giderseniz, Karadeniz’in o çılgın dalgalarının karaya hızla vuruşunu ve sert  poyrazın dondurucu soğuğunu hissedebilirsiniz.

SELVES KOYU

Öncelikle Selves koyuna ulaşabilmek için yapmanız gerekenlerden söz etmek istiyorum. İlk olarak: Kıyıköy plajından sonra, bir dere kıyısında ilerleyerek, yüksekliği 50 metre civarında olan bir tepeyi aşıyorsunuz ve Selves plajına ulaşıyorsunuz.

Veya, Kıyıköy yöresinden: Vize istikametine 200 metre gidiyorsunuz ve sağ yönde, bir yokuş inerseniz Selves koyuna varabiliyorsunuz. Kısacası: buraya aracınız ile ulaşmanız mümkün değil, toprak yolları yürüyerek gitmeniz gerekiyor. Yani, gitmeden önce, ulaşımın zor olduğunu peşinen kabullenmeniz gerekiyor.

Selves plajı: uzunluğu yaklaşık 2 km. civarındadır. Ormanla iç içe olması buranın tam bir cennet görünümünü yaratmış. Burada: orman içinde çadır kuranlar var. Ama, bu çadır kurma meraklıları için de şunu söylemem lazım, hiçbir alt yapı yok. Yani, her türlü ihtiyacınızı, Kıyıköye gidip karşılamak durumundasınız.

Zaten, her yerde olduğu gibi, bu olanaksızlıklar yüzünden, Selves koyu bakir kalmış. Ancak, ne kadar bakir kalırsa kalsın, deniz yine deniz. Karadeniz bazen burada genel özelliklerini gösteriyor ve  dalgalı denize yüzmek için giren insanlar, maalesef boğularak ölüyorlar.

Kırklareli Vize Roma Tiyatrosu

ROMA TİYATROSU

1995 yılında, ilçe merkezinde, Çömlektepe sokakta, bir kulübe yapımı sırasında bulunan üç koltuk taşının bulunduğu bölge; 1995-1997 yılları arasında kazıldığında; Trakya bölgesindeki tek Roma dönemine ait bir tiyatro ortaya çıkarılmıştır. Tiyatro: 3000 seyirci kapasitelidir. Sahne kısmı: takip eden Bizans döneminde büyük bir tahribata uğramıştır.

Tiyatro kazısında bulunan mermer ve bronz heykeller, günümüzde Kırklareli Müzesinde sergilenir.

Bölgede, ayrıca: özellikle Roma İmparatoru Hadrian dönemine ait, çok sayıda imparatorluk sikkesi bulunmuştur. Ancak, bunların büyük bölümü, kaçakçılar tarafından yurt dışına kaçırılmıştır. Bugün burada görebilecekleriniz: tiyatronun oturma kademeleri, bunların arasındaki yollar ve sahne binası ve orkestra bölümüdür.

Bu arada, son bir not: Roma döneminden sonraki Bizans döneminde, bu tiyatro, özellikle orkestra bölümü: domuz ağılı ve çöplük olarak kullanılmıştır. Çünkü: orkestra bölümündeki kazılarda, büyük oranda domuz dişi ve gübre kalıntıları bulunmuştur. Hatta, bu gübre tabakası içinde, bir heykel başı bulunmuştur.

Özenle yapılan bu heykel başının, dönemin ünlü bir yöneticine ait olduğu ve sırf aşağılanmak için, bu domuz gübrelerinin içine atıldığı düşünülmektedir. Ayrıca, bu tiyatroda, on kadar olduğu sanılan mermer firizlerden, bulunabilen dört tanesi, günümüzde Kırklareli Müzesinde sergilenmektedir.

Kırklareli Vize Kıyıköy

KIYIKÖY

İstanbul’dan: 164 km. uzaklıktadır. Vize ilçesinin bir beldesidir.

Eski ismi: “medea” yani “midye”. Bulunduğu yörede, hala “midye” olarak söyleyenler bolca bulunur. Antik dönemdeki ismi ise: “Salmydessos” dur.

Burada: Trak boyları yaşarmış. Aynı zamanda, tarihte kralların sayfiye yeri olarak da kullanılmıştır. Hatta, Osmanlı sultanları da, avlanma ve dinlenme mekanı olarak burayı kullanmışlardır.

Kıyıköy kasabasına girerken: sizi, büyük kısmı bakımsızlıktan yıkılmış olsa da, bir kısmı ayakta olan surlar karşılıyor. Surların: Cenevizlilerden kaldığı düşünülüyor. Bu görüntü: yörenin hem doğal güzelliklerini hem de tarihi mistik bir havasını oluşturuyor. Kasaba yerleşimi, bu surların içinde bulunuyor.

Yerleşim yerindeki evler ise: daha çok taş ve ahşaptan yapılmıştır. Ancak, mübadele sonucu Rumlar tarafından terk edilmiştir. Elbette, Yunanistan’daki topraklarından sürülen Selanikli Türkler, buraya yerleştirilmişlerdir.

Yani, kimsenin topraklarımızdan atıldık diye kederlenmesi gerekmez çünkü her ne kadar Rumlar buradan gönderildi ise, Yunan topraklarında yaşayan Müslüman Türkler de, onların topraklarından Anadolu’ya sürgün edildiler.

Kırklareli Vize Kıyıköy

Evet, uzun süre Rum yerleşimi olan bu yörede: bir manastır var. Justinyen döneminde, 527-565 yılları arasında yapılmış en iyi kaya manastır örneklerinden biridir.

Vize istikametinde, dere yanından 20 dakika yürüdüğünüzde bir manastırla karşılaşıyorsunuz. Bu manastır: kaya duvara oyulmuş, içinde odalar, mezarlar var. Burayı sık sık ziyaret eden Yunanlılar tarafından mum yakıldığından, duvarlar is içinde simsiyah olmuş.

Bu arada, bu manastır ile ilgili bir hikaye var. Şöyle: yasak olmasına rağmen, bu manastırda görevli bir rahibe evlenmiş. Bunu duyan başrahip, bu rahibeye gelinlik giydirmiş ve gelinlik üstündeyken boğazını kesip öldürmüş. Bu nedenle, kanlı gelin diye bu anlatılıyor. Hatta, yine söylenti, geceleri bu kanlı gelininin yani rahibenin sesleri duyulurmuş.

Ama, siz bu satırları okuyunca büyük bir merakla buraya gideceksiniz ve buradaki pislik ve rezilliği görünce bütün keyfiniz kaçacak. Bu tür yapıların üstüne, adını-sevgilisinin adını vs. gibi isimleri ne diye yazmak için büyük bir çaba sarf ederler anlamak mümkün değil, hatta öyle bir hale gelmiş ki, yazacak yer kalmamış, üst üste yazmaya başlamışlar. Yani, kötü bir görüntü.

Köyün her iki yanında, iki dere akıyor. Özellikle: Bulgaristan tarafındaki papuç dere, doğal güzellikleriyle öne çıkıyor. Suyu: soğuk ve temizdir. Bu dere üzerinde, sandal gezisi yapabilirsiniz. Tekne gezintisi yapabilirsiniz.

Bu gezintide: nilüfer çiçekleri, su kaplumbağaları, su yılanları görebiliyorsunuz. Dere kıyısında: çay içebilir, muhteşem lezzetli midye tavanın tadına bakabilirsiniz. Tabii bu arada güneşin batışını izlemek te muhteşem bir keyif. Hatta, teknelerle, biraz önce sözünü ettiğim, Aya Nikola kilisesine gidebilirsiniz.

Kırklareli Vize Kıyıköy

Evet, balığı bol bir yer, kendinize güzel bir balık ziyafeti çekebilirsiniz. Özellikle: kalkan balığı seviyorsanız, bu kadar lezzetlisini, başka bir yerde bulamazsınız. Hani, balık dedim de, sadece balık değil, burada kartal çay bahçesinde, mutlaka kahvaltı denemelisiniz.

Ama, uzun süre kalmaya pek uygun değil, yani büyük olasılıkla can sıkıntısı yaratabilir. Birkaç pansiyon var. Buralarda, kalabilir veya günübirlik gidip, geri dönebilirsiniz. Pansiyonlardan söz etmişken, kalmaya niyetliyseniz, isterseniz gitmeden önce rezervasyon yaptırabilirsiniz.

Bu yüzden birkaç pansiyon telefonu vermek istiyorum: Midye pansiyon (288-3886472), Genç otel (288-3886568), Hülya Pansiyon (388-3886016), Gök pansiyon (388-3886114) Endorfina Otel (288-3886364), Tutkum Motel (288-388670)

Ama, lüks arıyorsanız ve her şeyin en iyisini düşlüyorsanız, bu mekanlar size pek uygun olmayabilir, yani lüks bulamazsınız. Bu arada, yörenin her iki yanındaki dereler nedeniyle, bolca sivrisinek var, yanınıza mutlaka tedbir amaçlı bir şeyler almalısınız.

Özellikle, bir cumartesi gecesi burada geçirmeye niyetlenirseniz, bilin ki, büyük bir kalabalık sizinle birlikte. Bu arada, konaklama ile ilgili son bir not: burada çadır kurmak ta mümkün, gerek kendi çadırınızı veya gerekse buradan kiralayacağınız çadırı da kullanabilirsiniz. Çadır yani kamping meraklıları için, burası gayet uygun, elbette yaz döneminde.

Kırklareli Vize Kıyıköy

Devamlı esen bir rüzgar var. Özellikle: kış döneminde, muhteşem soğuk oluyor. Ayrıca, kömür sobalarının dumanı nedeniyle, hava kirliliği oluyor. Deniz derseniz: elbette burası bir kıyı kasabası ve muhteşem bir plaj var.

Burada, çok fazla sayıda tatlı suyun denize dökülmesi nedeniyle, denizdeki tuzluluk oranı çok düşük. Yaklaşık:  % 0.16 civarındadır.

Sahil: ince kum. Ama, dalga ve rüzgar, bu güzel plajda denize girmeyi güçleştiriyor. Zaten, diğer yandan: plaja girdiğinizde karşılaştığınız tabelalar da, bir gerçeği hemen aklınıza sokuyor.

Son yıllarda, burada denize girip te çıkamaya birçok vatandaşın bulunduğu yazılı bu tabelalar, denizin ne kadar tehlikeli olduğunun en büyük kanıtı. Yine de, dalgalarda eğlenmeyi sevenler için ideal.

Yani: Kıyıköy: bence deniz den çok kafa dinlemeyi, sakin bir veya birkaç gün geçirmeyi düşünenler için uygun.

Kırklareli Vize Kastros

KASTROS

Kıyıköy’e 19 km. ve Kırklareli il merkezine ise, 80 km. uzaklıktadır. Yol: orman içinde döne dolaşa gidiyor. Burası: Milli Park statüsündedir.

Burada: 500 metre uzunluğunda ve 150-200 metre genişliğinde plajlar var. Bu güzel plajlarda: ince kum ve yer yer kayalık oluşumlar var.

Deniz ise, berrak ve temiz. Deniz suyu sıcaklığı, Ağustos ayında 25-26 derecelere kadar çıkmaktadır. Yani, Karadeniz kıyısında sıcak bir deniz suyu tercih edenler için ideal.

Plajın kara bölümü, ormanlık alanlarla kaplıdır. Plaj alanında: çadırlı kamping kurmak mümkün. Gerekli alt yapı (restoran, büfe, tuvalet, çay bahçesi, içme suyu gibi) hazırlanmıştır.

Zaten yerleşim alanları yok. Sadece, çadırlı kamp mümkündür. Restoranda ise, kendin pişir kendin ye usulü var. Buraya: sadece kendi aracınız ile ulaşabilirsiniz, toplu ulaşım yok.

 

Please follow and like us:

“Kırklareli Vize” için bir yorum

  1. Yazınızı eşimle beraber keyifle okuduk ama yıllardır her yaz gidip 5-6 gün arası konakladığımız Kıyıköy için uzun süreli tatilin sıkıcı olabileceğini belirtmişsiniz.Bu konuda size katıldığımız noktaların var olduğunun gerçeğinin yanısıra katılmadığımız yerlerde mevcut.Kıyıköy’de yer alan işletmelerin,Kıyıköy’ün tarihi eserlerinin ve doğasının tanıtıldığı ………. tatil için Kıyıköy’e gitmeyi düşenenlere yol göstereceğine inanıyoruz.
    Sayın Orhan Bey,
    Çok akıcı bir yazı yazdığınız için keyifle bir çırpıda okudum ve çok keyf aldım.Ayağınıza ve elinize sağlık.Kıyıköy tarihi ve doğası hakkında çok detaylı bir kaynağı sizlerle paylaşarak yolu buralara düşenlerin hiç bir şeyi es geçmeden dönmesini diliyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.