Kayseri Yahyalı, Turizm olarak “Aladağlar Milli Parkı “ ile öne çıkıyor. Kayseri, Adana, Niğde il sınırlarının kesiştiği noktalarda ilan edilmiş olan milli park alanının; yüzde 60 kadarı Kayseri İli sınırlarına giriyor. Bu bölgede ise: doğa harikası “Kapuzlu Şelaleleri, Hacer Ormanı, Yedigöller” bulunuyor.
HACER ORMANI
Yahyalı ilçesine, yaklaşık 80 km. uzaklıkta bulunan Hacer Ormanları, 18 bin hektar alanı kaplamakta ve Yahyalı Orman İşletme Müdürlüğüne bağlı ormanlardır. Türkiye’nin en önemli post ormanı olması özelliğini taşıyor.
Çevresi çok dik yamaçlardan oluşuyor. Ormanda halen yaban hayatı sürüyor ve helikopter pisti var. Çok dik ve genç buzul kayalıklarının arasında oluşan, basamaklı katlarda yaban keçileri yaşıyor.
Orta Toroslar üzerinde bulunan Demirkazık dağının güney ve doğuya uzanan kolları üzerinde yer alan bu ormanlar, Zamantı Irmağı istikametinde uzanan 600-2000 metre rakımlarında, sürekli kar mıntıkası halindedir.
Hacer ormanında bulunan 4 su kaynağından en önemlisi, orman merkezinde bulunan ve çevresi kamp alanı olarak da değerlendirilen, Soğuk pınardır. 2750 hektarlık bir alana sahip, Hacer ormanı florasını: göknar, meşe, sedir, ardıç, gürgen, titrek kavak ve karaçam oluşturuyor.
Ormanda bir çok mağarada bulunuyor. Bunlardan en önemlisi: halen Ulupınar köylüleri tarafından “doğal soğuk hava deposu” olarak kullanılan bir mağara var. Buna: toprak taş mağarası deniyor.
ZAMANTI VADİSİ
Zamantı ırmağının taşındığı vadi, Yahyalı ilçe hudutları içinde 50 km. uzunluğa ulaşıyor. Vadi içinde bulunan Yeşilköy köyü ile Büyükçakır köyleri arası “rafting” için çok uygun. Zamantı ırmağının üzerinde: 4,5 ve 6 derecede zorluk taşıyan parkurlar bulunuyor.
YEDİ GÖLLER
Toros Aladağlar Milli Parkının, Hacer ormanı ve Kapuzbaşı takım şelaleleriyle birlikte, en önemli bölümüdür. Yedigöller adı ile bilinen mevkide, irili-ufaklı yedi adet göl bulunmaktadır. Yedigöller’e, Ulupınar köyü, Hacer ormanından 6-7 saat süren bir yürüyüşten sonra ulaşmak mümkün.
Yahyalı’ya 70 km. uzaklıkta bulunan bu göllerin en büyüğü, Direk gölüdür. 3150 metre rakımda bulunan göllerin derinliği bilinmemekle birlikte, bu göller kar ve buzul suları ile beslenmektedirler.
Yedi göllerden yaklaşık 10 km. doğuda bulunan Soğukpınar ise, 1700 metre rakıma sahiptir. Buradaki ormanlık alan ise 687 hektar civarındadır. Fiziki coğrafyası nedeniyle, Türkiye’nin en önemli doğa yürüyüşü alanlarından biridir.
Temmuz ayının ilk haftasında: göl sayısı 80’e ulaşır. Karlar eriyip, azaldıkça, sonbaharda, ikinci ilkbaharın çiçekleri açıyor. Sonra karlar erir ve Aladağlar, Karadağlar oluyor. Göllerin tamamı: kar ve buzul suları ile besleniyor.
KAPUZKAYA ŞELALESİ
Evet; Kapuzbaşı şelaleleri, 500 metrekarelik bir alan içinde, 7 tane şelaleden oluşan ve doğa çatlağından, kayalar arasından fışkıran ve 30 ile 76 metre yükseklikten, dökülen, debisi çok büyük ve yaz-kış aylarında sürekli akan kaynak şelaleleridir. Bunu tek bir şelale olarak algılamayın. Toplam 7 şelale var ve hepsi farklı yüksekliklerden dökülüyorlar.
Kapuzkaya şelaleleri: Soğukpınar’dan 18 km. uzaklıktadır. Yahyalı ilçesinin, Küçükçakır köyünün, kuzeyinde bulunan Ensenin Tepesinde bulunuyor. Kayseri’ye toplam; 165 km. uzaklık var. Yol: yaklaşık 2 saatlik bir yolculuk sonucu gidiliyor.
Şelalelerin bulunduğu yer; Yahyalı’ya, 55-65 km. uzaklıkta olup, ulaşım iki yoldan sağlanıyor.
Yollardan birisi Yahyalı-Dikme-Çamlıca-Ulupınar-Kapuzbaşı güzergahıdır. Bu yol: 65 km. dir. Diğeri ise, Yahyalı-Dikme-Delialiuşağı-Yeşilköy-Balcıçakırı-Kapuzbaşı güzergahıdır. Bu yol ise; 55 km. dir. Her iki yol da, pek düzgün değil.
Sonuçta: stabilize, toprak, dar ve virajlı. Yaklaşık bu mesafe de. 2 saat yolculuk gerektiriyor. Büyük bölümü orman içinde geçen bir yolculuk. Denizden: 2000 metre yüksekte olan buraya, mutlaka yazın gitmelisiniz, kış şartlarında ulaşım çok ama çok zor.
Kapuzkaya Şelaleleri, irtifa akışı itibarıyla, Niagara’dan (55 m), Finlandiya’da bulunan İmatra’dan (25 m.), Erzurum’daki Tortum’dan (50 m.), Antalya’da bulunan Düden’den (25 m.) ve Manavgat’tan (5 m.) daha büyüktür.
Bu ölçüleri ile: dünyanın en yüksek ikinci şelalesi durumundadır. Aktığı yerin rakımı: 700 metredir. Debinin çok yüksek olması nedeniyle: su zerrecikleri çok geniş bir alana yayılıyor ve bu durum, özellikle yaz aylarında, güzel bir serinlik duygusu yaratıyor.
Evet: burada iki tane şelale var. Bunlar: 10 metre ve 20 metre dökülüyorlar. Yine bu şelalelerin bulunduğu tepenin: doğu ve güney yamaçlarında, irili-ufaklı büyük gürültü ile akan şelaleler var.
Bunlar: Suarası deresine dökülüyorlar. Oradan da: Zamantı ırmağına karışıyorlar. Yörede: toplam 7 tane şelale var. Bunlardan: 5 tanesi büyük, 2 tanesi ise küçük. Yükseklikleri ise: 30 ile 76 metre arasında. Bunların hepsi: dereyi besliyorlar.
Doğudaki 3 şelale, “Takım şelale” adını alırlar ve yükseklikleriyle tanınırlar.
ELİF ŞELALESİ
Yayvan ve dağınık olup, çevresi mesire yeridir. Çıkış ve bir arada bulunma özellikleri itibarıyla, toplam debisi yaz aylarında, saniyede 28 bin litreye kadar ulaşır. Deniz seviyesinden 700 metre yüksekliktedir.
Çağlayan sularının sesi ve süt beyazı rengi ile vahşi doğanın en görkemli görüntüsünü ve karşı koyulmaz gücünü ortaya koymaktadır. Şelale sularının boşaldığı vadi tabanında, ancak çok temiz sularda yaşayan kırmızı fosfor benekli şelalelere özgü alabalıklar yaşamaktadır.
YEŞİLKÖY ŞELALELERİ
Yeşilköy köyüne, 3 km. uzaklıktadır. Zamantı ırmağının, iki yakasında akmakta olup, Antalya-Düden şelalesine benzer niteliktedir. Zamantı ırmağının üstünü kapatan tabii bir köprünün baş kısmında bulunan şelalelerin, büyüğü 20 metre ve küçüğü 10 metre yüksekliğindedir.
Günün belirli saatlerinde, dönüşümlü olarak çekilen ve geri gelen sularıyla, halk arasında bir takım söylentilerin doğmasına neden olmuştur. Yeşilköy şelalesinin döküldüğü yer ile bu yerin biraz yukarısında, doğal olarak oluşmuş, 2 adet yer köprüsü var. Bu yerlerde, zamantı ırmağı kaybolup, tekrar ortaya çıkıyor. Oldukça ilginç.
Evet: gerçekten görkemli bir görüntü sunan şelaleler, mutlaka görülmeye değer. Zamanınız varsa, mutlaka bu güzellikleri görün. Dediğim gibi, 700 metre yükseklikten (bu yükseklik, şelalenin yüksekliği değil, şelalenin döküldüğü yerin rakımı, yani denizden yüksekliği )aşağı doğru akıyorlar, dünyada ikinci, bu tür bir şelale başka yerde göremezsiniz.
Merhaba,
Kapuzkaya şellaleri 70 m yükseklikten dökülüyorsa nasıl dünyanın 2. büyük şelalesi olabilir ? Yazınızın bir yeinde 70 m , bir yerinde 80 m ve en sonda 700 m demişsiniz???
Selamlar,
Kapuzkaya şelaleleri, toplam 7 tanedir. Bunların yükseklikleri farklıdır. Bu yükseklikler, 30 m. ile 76 metre arasında değişmektedir. Yani, en küçüğü, 30 metreden, en büyüğü ise, 76 metre yükseklikten, dereye dökülmektedir. Dolayısı ile, 57 metre yükseklikten dökülen Niagara Şelalesinden bile büyük sayılmaktadır. Yani, dünyanın ikinci büyük şelalesi olarak değerlendirilmektedir. Dünyanın en büyük şelalesi ise, Afrika’da bulunan Victoria Şelalesi olup, 128 metre yükseklikten dökülmektedir. Zaten şelaleler, döküldükleri uzunluk ve döküldükleri yükseklik yani rakım ile değerlendirmektedir. Kapuzkaya, dökülme uzunluğu açısından, dünyanın ikinci büyük şelalesidir. Döküldükleri rakım yani deniz seviyesinden yükseklik değerlendirildiğinde ise, bu sıralama değişmektedir.
Yazının sonunda şelalenin 700 metreden döküldüğünü yazdığımı belirtmişsiniz. Lütfen orayı dikkatli okuduğunuzda, 700 metre kelimesinin, şelalelin boyunu yani yüksekliğini değil, şelalenin döküldüğü yerin rakımını, yani denizden yüksekliğini belirtmek için yazılmıştır.
Yorumunuz için teşekkürler, iyi günler diliyorum.
I loved you