Tokat Pazar

Tokat Pazar

Tokat il merkezinin hemen yanında. Burada, Mahperihatun kervansarayında ve Ballıca mağarasında mutlaka bir süre mola vermelisiniz.

 

ULAŞIM

İlçe merkezi, Tokat-Turhal kara yolundan 5 km. içeridedir.

Pazar ilçesinin, il merkezi olan Tokat’a uzaklığı ise: sadece 25 km. dir.

TARİHİ

İlçe, Selçuklular  döneminde, Sultan Gıyasettin Keyhüsrev tarafından; muhtemelen 951 yıllarında kurulmuştur. Ancak: yörede, daha önceki dönemlerde de yerleşim bulunduğu kesindir. Şöyle ki: Pazar yöresinde uzun süre Romalılar ve ardından Bizanslılar egemen olmuşlardır. Daha sonra ise, bölgede: Danişmentli Melik Ahmet Gazi görülür. Takip eden tarihi süreçte: 1256 yılında İlhanlılar, 1335 yılında Eretnaoğulları, 1381 yılında Kadı Burhanettin ve 1392 yılında ise, Osmanlılar görülür.

İlçenin isminin kaynağı: İlçe önceleri “Kazaabat” sonra “Kazova” ve takip eden dönemde: “Ayan Pazarı” ve “Aynalı Pazar” ve Cumhuriyet  döneminde ise “Pazar” olarak isimlendirilir. 1987 yılında İlçe merkezi olmuştur.

 

GENEL

İlçe merkezinin denizden yüksekliği: 623 metredir. Güney sınırı dağlık, kuzey sınırı ise: Yeşilırmak ile çevrilidir.

Yörede mevcut ormanlık alanlar, bir hayli fazladır. Sulama ise, Yeşilırmak tarafından sağlanmaktadır.

İklim: yörede, Karadeniz ve Orta Anadolu’nun karasal iklimi egemendir. Buna göre: kışlar ılık ve yağışlı, yazlar ise sıcaktır.

İlçe ekonomisi: tarıma dayanır. Çünkü, halkın büyük bölümü, tarım ile uğraşır.

GEZİLECEK YERLER

Tokat Pazar Mahperi Hatun Kervansarayı

MAHPERİ HATUN KERVANSARAY

Pazar ilçe merkezindedir. Anadolu Selçuklu eserlerinin en güzellerindendir. Hem açık, hem de kapalı kısımları olan, medrese tarzında inşa edilen bir kervansaraydır.

Anadolu Selçukluları döneminde, Sivas-Tokat-Amasya-Samsun-Sinop kervan yolu üzerinde kurulmuştur. Taç kapısı: Anadolu Selçuklu dönemi klasik özelliklerini taşımaktadır. Kapı üzerinde, kitabesi bulunmaktadır.

Bu kitabeye göre: Kervansaray yapısı: Sultan I. Alaaddin Keykubat eşi Mahperi Hatun tarafından; 1239 yılında yaptırılmıştır. Belki merak edenler olabilir. Mahperi Hatun kimdir? Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat: stratejik öneme sahip Alaiye kalesine saldırdığında, burayı koruyan Kyr Vard isimli komutan: direnmeden kaleyi teslim eder.

Ancak, daha sonra, Sultan’ın adil ve dürüst davranışlarına hayran olur ve Müslümanlığı kabul eder. Kızı Huand’ı da, Sultan ile evlendirir. Huand: takip eden dönemde “Mahperi Hatun” adını alır. Alaaddin Keykubat’ın ölümünden sonra, Selçuklu tahtına geçen Gıyaseddin Keyhusrev, Mahperi Hatun’un oğludur.

Bunlar: Kayseri ve Konya yörelerinde yerleşik iken, burada bu kervansarayın yapılmasının ve bu isimle anılmasının sanırım tek nedeni: bir şekilde, bu yöreden geçmeleri ve yöredeki ihtiyacı hissederek, böyle bir kervansaray yaptırmalarıdır.

Evet, yapının dış duvarlarına payandalar konularak: kale görünümü verilmiştir.

Günümüzde: üst örtüsü tamamen ortadan kalkmıştır. Halen, burada, özel bir şirket tarafından işletilen bir restoran bulunuyor. Burada: 700 yıl öncesinde yapılan yapıda, her türlü eğlence aktiviteleri düzenlenebiliyor, sizler de, zamanınız olursa, bir yemek molası verip, Tokat kebabı tadabilirsiniz.

Tokat Pazar Ballıca Mağarası

BALLICA MAĞARASI

Ballıca mağarası, ilçe merkezine 8 km. uzaklıktadır. Tokat-Ballıca Mağarası hakkında, ayrıntılı yazımı, yine bu sitede, Ballıca Mağarası başlığı altında bulabilirsiniz.

Ballıca mağarası hakkındaki yazım için Tokat Pazar Ballıca Mağarası

Tokat Sulusaray

Tokat Sulusaray

Roma döneminde büyük bir şehir merkezinin kalıntılarının üzerine kurulmuş bir İlçemiz. Yani: yurdumuzun benzeri birçok yerinde olduğu gibi, tam bir tarih katliamı ile karşılaşmak isterseniz, tarihi yerleri gezmeyi sevenler için, buraya  mutlaka uğramalarını ve Tokat Müze Müdürlüğünün üstün gayretleriyle oluşturulan açık hava müzesini ziyaret etmelerini öneririm. Başkaca ne var derseniz, yok.

ULAŞIM

Sulusaray, Tokat il merkezine: 69 km. uzaklıktadır. Sulusaray-Artova arasındaki uzaklık: 30 km. Sulusaray-Yeşilyurt arasındaki uzaklık: 11 km.

TARİHİ

Sulusaray bölgesinin tarihi incelenirken: burada, daha önceki yerleşim olan “Sebastopolis” hakkında, tarihi sürecin incelenmesi gerekir.

Sebastopolis kentinin kuruluş tarihi ve kuranı, kesin olarak bilinmemektedir. Bazı kaynaklara göre ise: MÖ.1.yüzyılda kurulduğu yazılıdır. Roma imparatoru Trajan zamanında, şehrin, Capadokya eyaletine dahil edildiği, yazılı kaynaklarda görülmektedir. Bu konudaki kitabe: Capadokya valisi Arian adına, şehrin ileri gelenleri ve halkı tarafından dikilmiştir. Şehrin isminin kelime anlamı: büyük ve azametli şehir anlamındadır.

Sulusaray ilçesi: Mart 1921 tarihinde, Tokat şehrine bağlıdır. 1923 depreminden sonra ise, İlçe merkezinin hasar görmesi üzerine, ilçe merkezi Sulusaray’dan alınarak, Çamlıbel bucağına nakledilir. Bir süre sonra ise, 1 944 yılında, Artova’ya nakil yapılır. 1987 yılında ise, bu kez Yeşilyurt kasabasına bağlanır. 1991 yılında ise, yeniden ilçe olarak fiilen ve resmen faaliyete başlanılır.

GENEL

İlçe merkezi: dağlarla çevrili bir ova üzerinde, Çekerek ırmağının kıyısında kurulmuştur.

Ülkemizin benzer birçok yerinde olduğu gibi: günümüzde 4000 nüfuslu olan Sulusaray kasabası, antik kentin üzerinde kuruludur. Kasabalıların yaşadıkları evlerin köşelerinde ve diğer yerlerinde, antik kalıntılar, yapı malzemesi olarak kullanılmaktadır.

GEZİLECEK YERLER

Tokat Sulusaray Sebastapolis Antik Şehri

SEBASTAPOLİS ANTİK KENTİ

Günümüzdeki ilçe yerleşimi, bu antik kentin üzerine kurulmuştur. Buradaki antik kent ise, ilk Tunç çağından günümüze uzanmaktadır. Ancak, yine de kentin kuruluş tarihi, kesin olarak bilinmiyor. Bazı kaynaklara göre: MÖ.1.yüzyıldan söz ediliyor. Kentin ismi olan “Sebastapolis”: Latincedir ve büyük, ulu, azametli şehir anlamına gelmektedir.

Zamanla, şehir: Roma İmparatoru Traianus zamanında, Kapadokya Eyaletine dahil edilmiştir. Bu konuda: kitabe var. 1987 yılında, Tokat Müze Müdürlüğü tarafından, burada, kurtarma ve sondaj kazıları yapılmıştır. Bulunan mimari parçalardan: buradaki kentin: Roma ve Bizans dönemlerinde, önemli bir yerleşim yeri olduğu ortaya çıkmıştır.

Burada bulunan kalıntılar ile, antik Tokat şehrinin bulunduğu “Comana Pontica”dakiler, büyük benzerlik göstermektedir. Bunun sonucunda: her iki kentin arasında, yakın ilişkiler bulunduğu ve döneminin çağdaş iki kenti olarak öne çıktığı anlaşılmıştır.

Tokat Sulusaray Sebastapolis Antik Şehri Tapınak

TAPINAK

Kuzey doğuda, sur duvarlarına yakın bir yerde yapılan kazılar sonucunda bir yapı kalıntıları ortaya çıkarılmıştır. Doğu-batı yönünde, yarım daire biçimindeki ve büyük apsisli yapı kalıntısının duvarlarının, taş ve aralarında moloz malzeme ile örüldüğü görülmektedir. Tapınağın tabanı, koyu renkli mermer ile kaplanmıştır. Yapının batı tarafında, yine mermer kaplama tespit edilmiştir.

Tapınak olduğu tahmin edilen yapı kalıntısında, ayrıntılı arkeolojik kazılar yapıldığında, kime adandığı ve ne zaman yapıldığı hakkında kesin bilgilere ulaşılabileceği düşünülmektedir. Çünkü, bu yapı, halen kullanılan bir evin altında kalmış durumdadır.

HAMAM

Antik kentin doğusundadır. Ortaya çıkarılan ön plandaki taş duvarların bir bölümünde, yangın izleri görülüyor. Halen duvarlarında kükürt izleri bulunan hamamın, antik dönemde, günümüzde ilçenin 3 km. güneybatısında faaliyette bulunan kaplıca suyu ile çalıştırıldığı düşünülmektedir.

Tokat Sulusaray Sebastapolis Antik Şehri Surları

ŞEHİR SURLARI

Kendin doğusunda yapılan kazılarda ortaya çıkarılan duvar kalıntısı: 17 metrelik boyu ile önem kazanmaktadır. Bu duvar: kesme taşlarla ve harç kullanılmadan yapılmıştır. Duvarı destekleyen, iki tane, dörtgen payanda görülüyor. Ayrıca, duvar üzerinde, 2 adet mazgal açıklığı bulunuyor.

Tokat Sulusaray Sebastapolis Antik Şehri Açık Hava Müzesi

SEBASTOPOLİS AÇIK HAVA MÜZESİ

1987 yılında, Tokat Müze Müdürlüğü tarafından, yörede bulunan eserlerin sergilenmesi kararlaştırılır ve bir açık hava müzesi oluşturulur. Eserler, burada toplanarak, yerli-yabancı turistlerin ziyaretine sunulur. Halen, burada 60 civarında eser sergileniyor. Bu sergilenen eserlerden öne çıkanlar:

Arslan Heykeli: Taştan yapılmıştır. Açık mat kahverengidir. Başı kırılmış olup, sadece yeleleri görülüyor. Ayak üzerinde çizgilerle, hatlar oluşturulmuş. Sol ön küreği üzerinde: ata binmiş süvari kabartması işlenmiş. Bu aslan heykellerinin muhtemelen 2 tane olduğu ve Sebastopolis Sarayının girişinde bulundukları tahmin edilmektedir.

Friz Parçası: Boğa ve Medusa başı işlenmiştir. Medusa canlı olarak işlenmiş, saçları dağınık olmayıp, aşağı doğru sarkıyor. Muhtemelen, MS.2 ‘nci yüzyılda yapılmıştır.

Burada: bunların dışında, birçok firiz, sütun başlıkları ve mimari parçalar sergileniyor.

Tokat Sulusaray Sulusaray Kaplıcaları

SULUSARAY KAPLICALARI

İlçe merkezine, 3 km. uzaklıkta, Ilıca köyü içindedir. İlçe merkezi ve kaplıca arasındaki ulaşımda, herhangi bir sorun yok.

Burada: antik dönemlerden kalan kalıntılar bulunmaktadır. Ancak, 1962 yılında yapılan modern tesisler ve daha sonraki yıllarda ilave edilenler ile, kaplıca kullanıma açılmıştır. Günümüzde burada: yeterli konaklama tesisi bulunuyor. 2 otel, lokanta, gazino ve motel bulunuyor. Ancak, bu konaklama imkanları yetersiz geliyor ve ziyaretçilerin bir kısmı da, çadırlarda konaklıyor.

Kaplıca suyunun analizlerinde: çıkış sıcaklığının 55 derece olduğu ve özellikle romatizmal hastalıkların tedavisinde yararlı olduğu tespit edilmiştir.

Tokat Artova

Tokat Artova

Sivas-Samsun arasında trenle ilerlerken, mutlaka görülen bir yer. Tarihi geçmişi yok, burada sadece bir mağara olduğunu duydum, ama bu mağaranın gezilmesi için gerekli tedbirler alınmamış, yani ziyarete tam olarak hazırlanmamış, yine de meraklılarının ilgisini çekebilecek bir yer altı şehri.

Tokat Artova

ULAŞIM

Artova ilçe merkezi, il merkezi olan Tokat’a 36 km. uzaklıktadır. Ulaşımda herhangi bir problem yok. Yaklaşık yarım saatlik bir ulaşım yolu. Artova-Yeşilyurt arası uzaklık: 17 km. Artova-Yıldızeli arası uzaklık: 60 km. Artova-Sivas arası uzaklık: 203 km. Artova-Amasya arası uzaklık: 184 km.

Zaten, demir yolu ulaşımı, ilçenin tam merkezinden geçiyor. Buradan geçen Sivas-Samsun demiryolu, 1932 yılında hizmete girmiş. Bu demiryolu hattında, ilçe merkezinin Sivas’a uzaklığı: 126 km. ve Samsun’a uzaklığı ise: 277 km.dir. Sonuç olarak, her gün istasyona uğrayan trenler, bölgeyi hareketlendiriyor.

Tokat Artova

TARİHİ

Kızılca mahallesinin bulunduğu yerde, MÖ. 500 yıl öncesinde, Kapadokya krallığı zamanında bir yerleşim bulunduğu ve bu yerleşimin, Pontus krallığı tarafından istila edildiği, daha sonraki tarihi süreçte ise, Romalıların saldırılarının görüldüğünü ve son olarak Timur tarafından, yakılıp-yıkıldığı öğrenilmiştir.

Artova, eski kayıtlarda “Artrukova” olarak geçer. Artuk Bey, Büyük Selçuklu sultanı Alpaslan’ın komutanlarından Eksik Bey’in oğludur. Bu komutan, Sivas bölgesine kadar gelmiştir. Artuk Bey’in: Tokat yörelerinde Artukova’da faaliyet gösterdiği ve buradan Orta Anadolu bölgesine geçerek, Bizans ordusu ile çeşitli çatışmalara girdiği ve hatta Marmara kıyılarına kadar ulaştığı yazılı kaynaklardan öğrenilmektedir.

Osmanlılar döneminde ise, Kızılcaköy, bucak haline gelmiş ve 1944 yılında ise, İlçe olmuştur.

1923 yılında, bölgede meydana gelen depremden sonra: Sulusaray ilçe merkezi, tamamen hasara uğrayınca, Çamlıbel nahiyesinin bulunduğu yere taşınır. Ancak, burada gerekli gelişme gösterilemez.

Çünkü, ilçenin birçok köyü, ilçe merkezinin çok uzağında kalır. Bunun üzerine, ilçe merkezi, Samsun-Sivas demiryolu üzerinde bulunan Kızılca nahiyesinin alt kısmında bulunan “Kunduz” tren istasyonuna  taşınır ve istasyonun adı, takip eden dönemde “Artova” olarak değiştirilir. Kızılcaköy: ilçenin mahallesi durumuna gelir. Resmi yapılar ise, tren istasyonun arkasındaki düzlüğe yapılır.

 

GENEL

İlçe merkezinin deniz seviyesinden yüksekliği: 1170 metredir. İklim olarak ise, genellikle yörede, karasal iklim hakimdir. Kasım-Nisan ayları arasında, Tokat ilçe merkezinde genellikle yağmur yağarken, Artova ilçe merkezinde kar yağışı görülür.

İlçe merkezi, ikinci derece deprem bölgesindedir. Arazinin büyük bölümü dağlıktır. Köyler, dere kenarlarında toplanmıştır.

Artova ilçesi, tarihi kalıntılar bakımından çok zengin bir yer değil. Bunun sonucunda, turizm gelişmemiş. Boyunpınar köyün yöresinde, kalkolitik döneme ait bir kısım bulunmuş olup, resmi arkeolojik araştırmalar yapılmamış, bölge Sit alanı ilan edilerek, koruma altına alınmıştır.

 

GEZİLECEK YERLER

 

BOYUNPINAR YER ALTI ŞEHRİ

Boyunpınar köyünün, 500 metre kuzeyindedir. Ana kaya blokuna oyularak yapılmıştır. Buradaki yer altı yerleşimi, erken Hıristiyanlık döneminden kalmadır. 1995 yılında, Tokat Müzesi tarafından burada yapılan temizlik çalışmaları sonucu; ziyarete açılmıştır.

Halk arasında, Horun mağarası olarak bilinmektedir. Mağaranın dışındaki bölümde, yıllar önce bir Ermeni köyü bulunduğu söyleniyor, ancak bu konuda herhangi bir bilgi ve belge yok.

Yerleşimde: 3 kat var. Bu katlarda, 3 koridor bulunuyor ve bunlar dışında: salonlar, küçük odalar ve bir de küçük tapınak var. Ancak, meraklıları için şunları belirtmekte yarar var, mağaraya daracık bir ağızdan yani girişten giriliyor ve içeride ışık yok, el feneri ile gezilebiliyor.

Ancak, içeride havasızlık veya kötü herhangi bir koku durumu yok, yani hava akımı var. Define arayıcıları tarafından mağaranın içinde birçok yerde tahrifat yapılmış.