MTA Şehit Cuma Dağ Tabiat Parkı

 

MTA Şehit Cuma Dağ Tabiat Parkı

MTA Şehit Cuma Dağ Tabiat Parkı;

İsterseniz önce müzeye ismi verilen Şehit Cuma Dağ kimdir, ona bakalım. Cuma Dağ: 15 Temmuz akşamı, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde, helikopterden açılan ateş sonucu başı koparak vefat etmiştir. Kendisi jeoloji mühendisiydi.

Yeri: Çukurambar mahallesi, Dumlupınar Bulvarı, No.139. MTA Kampüsü içinde bulunuyor. Müze Pazartesi hariç her gün saat: 09.00-17.00 arasında açıktır. Müze: Atatürk’ün emriyle 1935 yılında kurulan MTA Genel Müdürlüğü bünyesinde 1968 yılında hizmete açılmış, 2003 yılında bugünkü yeni binasına taşınmıştır.

4000 metre karelik alana kurulmuş müze, 5 bölümdür ve 3 kata yerleşmiştir.

Girişler ücretsiz, araba park yeri sorunu yok. Müze girişinde bir oturma alanı ve kahve makinası var.

Burası: çocuklarla gidilebilecek harika bir müzedir. Özellikle “Jurassic Park” filmi izlendikten sonra gidilmesi uygundur. Çünkü: dinozorlar hakkında doyurucu bilgiler, mumyalar ve görseller var.

Müzenin içi ferah, merdiven yok, döner rampalar yürümeyi ve gezmeyi kolaylaştırıyor. Yani mimari açıdan oldukça güzel tasarlanmıştır.

Çok katlı, her katında ayrı bir tarih ve bilgi barındırıyor. İçine girilebilen küçük bir mağarada, madencilik geçmişi anlatılıyor.

Özellikle burada görmenizi önereceğim parçalar: Anadolu’da bulunan “mamut” ve “dinozor” iskeletleri, uzaydan getirilen taşlardır.

Birinci katta: dinozor maketleri ve balina iskeleti var. Dinozorlar son derece gerçekçi ve güzel yapılmıştır. Burada yaklaşık 6400 çeşide yakın fosil materyal bulunuyor. 1974 yılında Ankara-Beypazarı’nda bulunmuş olan “Anadolu Panteri” içi doldurulmuş olarak görülüyor.

Üst katta ise: fosiller ve kayaç yapıları var.

Müzenin en değerli ve mutlaka görülmesi gereken eserleri: ABD’den satın alınmış olan etobur fosili ve Fransa’dan hediye edilen ve 15 milyon yıl önce Fransa’da yaşayan fil iskeletidir.

Ayrıca: 1972 yılında aydan getirilen ay taşı da görülmeye değerdir.

1989 yılında, Sivas Yıldızeli ilçesinin Halil köyüne düşen irili-ufaklı göktaşı parçaları da ilgi çekiyor.

Ayrıca: Kahraman Maraş Gavur gölünde bulunmuş, MÖ 1000 yılına tarihlenen yani 3500 yıl önceden kalma “Maraş Fili” iskeleti de görülmelidir.

Çankırı-Çorum havzasında 23-28 milyon yıl önce yaşamış gelmiş geçmiş en büyük kara memelisi olarak bilinen “Dev gergedan” fosili bulunuyor.

“Uzun balina” iskeleti, Adana Yumurtalık sahilinde karaya vurmuştur. Brezilya’da bulunmuş ve yaklaşık 280 milyon yıl önce yaşamış, tatlı su sürüngeni olan “Mesosaurus” un orijinal fosili ve Ankara Köserekli de bulunmuş, 193 milyon yıl öncesine ait “Dev Ammonit Fosili” ilgi çekmektedir.

Üçüncü katta: 2017 yılında hazırlanan “Bilim Tüneli” bulunuyor. Bilim tünelinde, ülkemizin jeolojik miras alanları, Güney Afrika’nın safari parkları, deniz altındaki resiflerde gözlenen biyolojik çeşitlilik ve çiçeklerin göz alıcı renkleri izlenebiliyor.

Şehit Mehmet Alan Enerji Parkı

Mehmet Alan kimdir?

Kendisi: Ankara Kızılay’da düzenlenen bombalı saldırıda yaşamını yitiren MTA Genel Müdürlüğü Tabiat Tarihi Müzesi personelidir.

Müzeden çıkınca hemen karşı tarafta bulunan: “Şehit Mehmet Alan Enerji Parkı”; 2013 yılında beri hizmet vermektedir.

Özellikle çocuklar için ilginç, yel değirmeni, kömür madeni, petrol sondajı, rüzgar enerjisi gibi sistemler ilgi çekiyor, öğretici oluyor. Hibrit teknoloji olarak adlandırılan rüzgar enerjisi ve güneş enerjisinin bir arada çalıştırıldığı sistemle, Enerji parkının elektrik ihtiyacının bir bölümü karşılanmaktadır.

Sivas Şarkışla

Sivas Şarkışla

Şarkışla; Aşık Veysel ve diğer halk ozanları, türküleri ve kilimleriyle meşhurdur.

ULAŞIM

Şarkışla, Sivas arası uzaklık: 81 km. Şarkışla, Gemerek arası uzaklık: 36 km. Şarkışla, Altınyayla arası uzaklık: 37 km. Şarkışla, Kayseri arası uzaklık: 115 km. İlçe merkezinden demiryolu da geçer.

TARİHİ

Yörenin Bizans dönemindeki isimleri “Tenos ve Tonus” tur. 18’nci yüzyılda kullanılan ismi ise “Şehirkışla” dır. Bu sözcük zamanla “Şarkışla” olarak değişmiş ve günümüze ulaşmıştır. Osmanlı döneminde Sultan IV Murat’ın İran seferine çıkan askerleri bu civarda konaklamışlar ve bu yüzden yöreye Şehr-i Kışla ismi verilmiştir. Yöredeki ilk yerleşim kalıntıları, günümüzde ilçe merkezine 5 km uzaklıktaki Döllük köyünde, 1940 yılında bulunan MÖ 2000’li yıllara ait bir heykelle görülmektedir. Yerleşimde 1864 yılında Belediye kurulur.

GENEL

İlçe, İç Anadolu bölgesinde, ortalama yükseltisi en fazla olan bir bölgededir. Yukarı Kızılırmak sınırları içerisindedir. Bölgenin engebesi oldukça fazladır. Denizden yükseklik ortalama 1180 metredir. Yöre halkı gelenek ve göreneklerine bağlı ve misafirperverdir. İçli ve duygulu bir yapıya sahip olan kişiler, bu özelliklerini yöreye has deyiş, şiir ve türkülerle belli ederler ve bu yüzden bölgeden çok sayıda halk ozanı yetişmiştir. Yörede yaşayanların geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. Ayrıca yurt dışında çalışan çok sayıda gurbetçi bulunmaktadır.

 

NE YENİR

Bu yöreye yolunuz düşerse “etli ekmek” yemenizi önerebilirim.

Aşık Veysel

AŞIK VEYSEL

Şarkışla’nın yetiştirdiği bu büyük ozan hakkında, ayrıntılı tanıtım yazısını yine bu sitede bulabilirsiniz.

Aşık Veysel hakkındaki yazım için  Aşık Veysel

 

AŞIK VEYSEL KÜLTÜR VE SANAT FESTİVALİ

Her yıl geleneksel olarak Ağustos ayı başında Sivrialan köyünde yapılır.

GEZİLECEK YERLER

BÜYÜK CAMİ-ULU CAMİ

İlçe merkezinde Pınarönü Hafız Ahmet Sokaktadır.

Kitabesine göre 1600 yılında, Üsküdarlı Mehmet Ağa tarafından yaptırılmıştır. Çok kubbeli bir yapısı vardır. Cami, 1900 yılında Hacı Hasan Sami Paşa tarafından onarılarak günümüzdeki şeklini almıştır. Ancak cami, bu onarımda orijinal şeklinden büyük oranda uzaklaşmıştır. Günümüzde, camide ibadet mekanı, dört ayakla dört parçaya bölünmüştür. Bu bölümlerin üstü, kubbelerle örtülmüştür. Bu kubbelerden ortada bulunan diğerlerinden daha yüksektir. Sekizgen ve kasnaklıdır. Ayrıca caminin üstünde, çatıdan dışarıya taşar. Caminin minaresi, kesme taş kaide üzerine yapılmış yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir.

 

HACI HİMMETLİ CAMİİ

İlçe merkezinde Gültekin Mahallesinde Kayseri-Sivas yolu üzerindedir. Osmanlı dönemi yapısı cami, dikdörtgen planlıdır. Sol tarafında dükkan vardır. Minaresi, sağ köşededir. Kare kaide üzerine silindirik gövdelidir ve kesme taştan yapılmıştır. Caminin günümüze ulaşan, orijinal kısmı: ahşap tekne tavanı ve kuzey duvarıdır. Diğer duvarlar ise, 1974 yılında tavan askıya alınarak yenilenmiştir. Cami günümüzde ibadete açıktır.

Sivas Şarkışla Şemsi Efendi Konağı

ŞEMSİ EFENDİ KONAĞI

İlçe merkezinde Timur Kaynak Sokaktadır.

Konak: doğu batı yönünde dikdörtgen planlıdır. Önünde avlu vardır. Avluya çift kanatlı bir kapıdan girilir. Konağa girişi ise iki kapıdan sağlanır. Konakta bulunan odaların taban ve tavanı ahşaptır. Kapılar ahşap doğrama ve motiflidir. İlçe merkezindeki 20’nci yüzyıl mimari özellikleri gösteren konak, 2006 yılında tescil edilerek koruma altına alınmıştır. 106 yıllık tarihi geçmişe sahip konak, 1700 metre karelik alana kuruludur ve 12 kişilik butik otel şeklinde restore edilerek hizmete sunulmuştur.

Sivas Şarkışla Kalesi

ŞARKIŞLA KALESİ

İlçenin ortasında yükselir. Ancak kaleye ait herhangi bir iz yoktur. Kaleden öte bir höyüğe benzemektedir. Diğer yandan kale değil, sanki büyükçe bir bahçe olarak da nitelendirilir. En büyük özelliği, ilçenin manzarasının kuşbakışı izlenmesidir. Burada görülen alt eteklerde 1.5 metre ve üst kısımlarda 4.5 metre yükseklikteki duvarlar, Belediye tarafından sonradan yaptırılmıştır.

 

DÖLLÜK KÖYÜ HÖYÜĞÜ

İlçe merkezine 5 km uzaklıktadır.

Höyük: Şarkışla-Altınyayla yolunda, İlçe merkezinin doğusundadır. Köy içinde bulunan caminin arka tarafında, kayalık doğal bir tepe bulunur. Bu tepenin üzerinde bir yerleşim tabakası vardır. Yerleşim yeri üzerinde yapılan yüzey araştırmalarında toplanan seramikler, Geç Tunç ve Ortaçağ dönemlerine tarihlenir. 1940 yılında burada bulunan bir heykel, MÖ 2000’li yıllara tarihlenmektedir. Yani Hitit dönemine aittir. Bu heykel ile höyük, arkeoloji literatürüne girmiştir. 12 cm boyundaki tunç heykel, halen Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenmektedir.

Sivas Şarkışla Ortaköy Ortabucak Çermiği

ORTAKÖY ORTABUCAK ÇERMİĞİ

İlçe merkezine 21 km uzaklıkta Ortabucak köyündedir.

Kaynak sularının sıcaklığı: 25 ile 35 derece arasındadır. Sondaj kuyusunun suyu ise 36 derece sıcaklıktadır. Kaplıca suyunun romatizma ve deri hastalıklarına iyi geldiği söyleniyor. Burada büyük bir havuz ve 14 odalı motel bulunmaktadır.

ALAMAN ÇERMİĞİ

İlçe merkezine 33 km uzaklıkta Alaman köyündedir.

Çermeğin suyu oldukça kükürtlüdür yani içilmez, sadece banyo uygulaması yapılır. Suyun sıcaklığı 37 derecedir. Su dipten kaynar. Mineral açısından zengindir. Suda kalsiyum ve bikarbonat vardır. Kaplıcanın suyu romatizma, nevralji, kadın hastalıkları ve deri hastalıklarının tedavisinde kullanılır. 1960 yılından sonra kaplıca çevresinde bazı tesisler yapılmıştır. Sadece bir havuz bulunmaktadır.

Sivas Şarkışla Hardal Köyü Camii

HARDAL KÖYÜ CAMİ

İlçe merkezine bağlı 35 Km uzaklıktaki Hardal köyünde Köyiçi mevkiindedir.

16’ncı yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir. Selçuklu mimarisine uygun bir yapıdır. Camide sadece tamir kitabesi vardır ve buna göre cami 1663 yılında ise, Akkaş oğlu Ahmet tarafından restore edilmiştir.

Kitabe: 80 x 70 cm ölçülerinde olup, mermer üzerine kabartma tekniğiyle dört satır olarak Osmanlı Türkçesiyle yazılmıştır. (Bu kitabe yakın zaman önce yerinden sökülerek çalınmıştır.) Caminin batısında, serpuşlu iki tane mezar ve güneyinde bir yapı kalıntısı vardır.

Duvarları kesme taştan yapılmıştır. Yüksekliğinin yaklaşık 6 metre olduğu düşünülür. Ancak beden duvarının yarısı ve üst örtüsü tamamen yıkılmıştır. Derinlemesine dikdörtgen planlıdır.

Ahşap direkli ve ahşap tavanlı olduğu tahmin edilmektedir. Cami avlusunda taş oymalı mezar taşları görülür. Caminin kuzeybatı köşesinde iki tane sandık mezar vardır. Bunların baş ve ayak taşları mevcuttur. Cami, 2009 yılında tescil edilerek koruma altına alınmıştır.

Sivas hakkındaki gezi yazım için Sivas

Tokat Artova

Tokat Artova

Sivas-Samsun arasında trenle ilerlerken, mutlaka görülen bir yer. Tarihi geçmişi yok, burada sadece bir mağara olduğunu duydum, ama bu mağaranın gezilmesi için gerekli tedbirler alınmamış, yani ziyarete tam olarak hazırlanmamış, yine de meraklılarının ilgisini çekebilecek bir yer altı şehri.

Tokat Artova

ULAŞIM

Artova ilçe merkezi, il merkezi olan Tokat’a 36 km. uzaklıktadır. Ulaşımda herhangi bir problem yok. Yaklaşık yarım saatlik bir ulaşım yolu. Artova-Yeşilyurt arası uzaklık: 17 km. Artova-Yıldızeli arası uzaklık: 60 km. Artova-Sivas arası uzaklık: 203 km. Artova-Amasya arası uzaklık: 184 km.

Zaten, demir yolu ulaşımı, ilçenin tam merkezinden geçiyor. Buradan geçen Sivas-Samsun demiryolu, 1932 yılında hizmete girmiş. Bu demiryolu hattında, ilçe merkezinin Sivas’a uzaklığı: 126 km. ve Samsun’a uzaklığı ise: 277 km.dir. Sonuç olarak, her gün istasyona uğrayan trenler, bölgeyi hareketlendiriyor.

Tokat Artova

TARİHİ

Kızılca mahallesinin bulunduğu yerde, MÖ. 500 yıl öncesinde, Kapadokya krallığı zamanında bir yerleşim bulunduğu ve bu yerleşimin, Pontus krallığı tarafından istila edildiği, daha sonraki tarihi süreçte ise, Romalıların saldırılarının görüldüğünü ve son olarak Timur tarafından, yakılıp-yıkıldığı öğrenilmiştir.

Artova, eski kayıtlarda “Artrukova” olarak geçer. Artuk Bey, Büyük Selçuklu sultanı Alpaslan’ın komutanlarından Eksik Bey’in oğludur. Bu komutan, Sivas bölgesine kadar gelmiştir. Artuk Bey’in: Tokat yörelerinde Artukova’da faaliyet gösterdiği ve buradan Orta Anadolu bölgesine geçerek, Bizans ordusu ile çeşitli çatışmalara girdiği ve hatta Marmara kıyılarına kadar ulaştığı yazılı kaynaklardan öğrenilmektedir.

Osmanlılar döneminde ise, Kızılcaköy, bucak haline gelmiş ve 1944 yılında ise, İlçe olmuştur.

1923 yılında, bölgede meydana gelen depremden sonra: Sulusaray ilçe merkezi, tamamen hasara uğrayınca, Çamlıbel nahiyesinin bulunduğu yere taşınır. Ancak, burada gerekli gelişme gösterilemez.

Çünkü, ilçenin birçok köyü, ilçe merkezinin çok uzağında kalır. Bunun üzerine, ilçe merkezi, Samsun-Sivas demiryolu üzerinde bulunan Kızılca nahiyesinin alt kısmında bulunan “Kunduz” tren istasyonuna  taşınır ve istasyonun adı, takip eden dönemde “Artova” olarak değiştirilir. Kızılcaköy: ilçenin mahallesi durumuna gelir. Resmi yapılar ise, tren istasyonun arkasındaki düzlüğe yapılır.

 

GENEL

İlçe merkezinin deniz seviyesinden yüksekliği: 1170 metredir. İklim olarak ise, genellikle yörede, karasal iklim hakimdir. Kasım-Nisan ayları arasında, Tokat ilçe merkezinde genellikle yağmur yağarken, Artova ilçe merkezinde kar yağışı görülür.

İlçe merkezi, ikinci derece deprem bölgesindedir. Arazinin büyük bölümü dağlıktır. Köyler, dere kenarlarında toplanmıştır.

Artova ilçesi, tarihi kalıntılar bakımından çok zengin bir yer değil. Bunun sonucunda, turizm gelişmemiş. Boyunpınar köyün yöresinde, kalkolitik döneme ait bir kısım bulunmuş olup, resmi arkeolojik araştırmalar yapılmamış, bölge Sit alanı ilan edilerek, koruma altına alınmıştır.

 

GEZİLECEK YERLER

 

BOYUNPINAR YER ALTI ŞEHRİ

Boyunpınar köyünün, 500 metre kuzeyindedir. Ana kaya blokuna oyularak yapılmıştır. Buradaki yer altı yerleşimi, erken Hıristiyanlık döneminden kalmadır. 1995 yılında, Tokat Müzesi tarafından burada yapılan temizlik çalışmaları sonucu; ziyarete açılmıştır.

Halk arasında, Horun mağarası olarak bilinmektedir. Mağaranın dışındaki bölümde, yıllar önce bir Ermeni köyü bulunduğu söyleniyor, ancak bu konuda herhangi bir bilgi ve belge yok.

Yerleşimde: 3 kat var. Bu katlarda, 3 koridor bulunuyor ve bunlar dışında: salonlar, küçük odalar ve bir de küçük tapınak var. Ancak, meraklıları için şunları belirtmekte yarar var, mağaraya daracık bir ağızdan yani girişten giriliyor ve içeride ışık yok, el feneri ile gezilebiliyor.

Ancak, içeride havasızlık veya kötü herhangi bir koku durumu yok, yani hava akımı var. Define arayıcıları tarafından mağaranın içinde birçok yerde tahrifat yapılmış.