Fethiye Kayaköy ve Çevresi

Fethiye Kayaköy ve Çevresi
 

FETHİYE KAYAKÖY

Fethiye Kayaköy ve çevresi tanıtımına önce Kayaköy ile başlayacağım.

Fethiye Kayaköy: Fethiye merkeze 8 km uzaklıktadır. Hisarköy üzerinden gidilir, Hisarköy’e 5 km uzaklıktadır. Buraya giriş ücretlidir, giriş 10 TL dir.

İlçe merkezinden cami arkasından kalkan dolmuşlar, her yarım saatte bir buraya servis yapıyorlar ve bu servisler akşam saat: 23.00’e kadar sürüyor. Özel aracınız ile giderseniz, Hisarönü köyünü geçip, çamlar arasından 5 km daha ilerlerseniz, buraya ulaşacaksınız. İlçe merkezinden Kesikkapı Mahallesinden geçen karayolu ile de ulaşmanız mümkündür.

Köyün Likya Uygarlığının en önemli şehirlerinden olan “Karmylassos” kalıntıları üzerine kurulduğu tahmin edilmektedir.

Kaya Kayaköy’ün geçmişi MÖ 3000’li yıllara kadar gitmektedir. Buradaki antik dönem kalıntılarından olan lahit ve kaya mezarları ise, MÖ 4’ncü yüzyıldan kalmadır.

Evliya Çelebi, 17’nci yüzyılda Fethiye’den Eşen yaylasına giderken merak edip incelediği bu kentten “Kaya” olarak söz etmektedir.

Terk edildiği için, köy günümüzde “Hayalet Köy” olarak anılmaktadır.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Kayaköy
 

Karmylassos

Bugün sadece nekropol kalıntıları bulunmaktadır.

Bugün bu bölgenin girişinde “Turabi Mezarlığı” yazısı bulunmaktadır. Bir  zamanlar Levissi köyünün ölü gömme törenleri de burada yapılırmış. Birbirinden farklı inançlara ev sahipliği yapmış yerleşimin ibadet ve cenaze gelenekleri de zamanla iç içe geçmiştir. Lykia’dan devir alınan geleneksel törenler, ayinlerde de kendisini gösteriyordu.

Birkaç çukurdan oluşan mezarlığa: dörtgen bir kapıdan giriliyor. Yanında ise bir şapel var. Ölüler şapelde okunan dualarla buradaki çukurlara gömülüyor. Gelenek gereği 7-8 ay sonra ise kemikleri buradan alınarak “Meryem Ana” ile “Panayia Pirgiotissa Kilisesin” de kemiklik denen bölgelere konuluyordu.

Zaman içerisinde ise bütün köyün kemikleri burada birbirine karışıyordu. Yeniden topluca dua ediliyordu. Friglerden öğrenildiği sanılan bu adet, uzun yıllar sürüyor.

Yaşamda yan yana olan Levissililer ölümde de birbirlerine karışıyorlardı. Evet, ben burayı gezerken bu kemiklikleri gördüm, oldukça ilginç. 

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Kayaköy
 

Rum Köyü

Geçmişte köyün ismi: “Levissi” olarak bilinirmiş.

Güney Ege’nin en büyük ve en eski Anadolu Rum yerleşkesi burasıdır. Konya’nın Sille Kasabasından gelen Rumların buraya yerleştiği biliniyor.

Köyde 13’ncü yüzyıldan itibaren yerleşim olduğu ve Hıristiyan bir topluluk bulunduğu bilinmektedir. 1922 yani mübadele öncesine kadar köyde 25 bin kişi yaşıyordu.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Kayaköy
 

Burası eski bir Rum köyüdür.

Yamaca doğru, biri diğerinin önünü; manzara ve ışığını kapatmayacak şekilde, yaklaşık 802 taş konut-ev vardır. Yani Levissi halkı güneşten aldığını kendi arasında pay ediyordu. Toplamda ise diğer binalarla birlikte burada 860 adet yapı bulunmaktadır.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Kayaköy
 

860 binanın: 24 tanesi anıtsal (okul, kilise, kitaplık, şapel, çeşme) dir. 34 tanesi ticaret ve 802 tanesi konut niteliğindedir. Binaların yüzde 80 bölümü, eğimli ve çok eğimli arazide bulunmaktadır.

Evler: düz, toprak damlı, dikdörtgen planlı ve taş konutlardır. Her biri  50 metre kareden daha büyük değildir.

Evler iki katlıdır, alt katları kiler olarak kullanılmıştır. Girişlerinde ise, çatıdan akan yağmur sularının toplandığı, zemin altı sarnıçlar vardır. Evler genellikle iki oda veya tek odalı olarak yapılmıştır. Çok nadiren 3 odalı olanlar vardır.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Kayaköy
 

Evlerin birçoğunda şaraplık ve kuyu bulunuyordu.

Her bir evin içine girdiğinizde, günümüzde solgun mavi tonlarını göreceksiniz. Bu soluk mavi renk, Kayaköy’ün simgeleşmiş bir rengi gibidir.

Evler yamaca yapılmıştır çünkü Rumlar, iyi tarımcı oldukları için ekilir araziye ev kurmamışlardır.

Köy sokakları son derece dardır. Çünkü yerleşim eğimlidir. Sokak tabanları genelde taş döşemeli ve ortaları yukarıdan gelen suyu kanalize etmek için oluklar şeklinde düzenlenmiştir. Arazinin eğim durumuna göre sokaklarda taş basamaklar da görülür. Ancak günümüzde sokak kenarlarındaki evler yıkılmış ve sokak düzenleri bozulmuştur.

Köydeki Yapılar:

Ayrıca, köyde bu evlerin arasına serpiştirilmiş, iki kilise ve 14 şapel bulunur.

Kiliselerin isimleri: Taksiyarhis ve Katopanayi kiliseleridir.

Bunlar: günümüzde çok harap bir durumdadır. Kare planlı taş evlerin, özellikle ahşap kısımları tamamen yok olmuştur. Taş evlerin sadece taş dış duvarları, köşe ocakları, tuvalet ve avluları, sarnıçları, döşemeleri, taşlı yolları günümüze ulaşmıştır. Evlerin döşemeleri, renkli çakıl taşlarıyla süslüdür.

Katopanayi kilisesinin kapısı ise sökülerek götürüldüğü, Fethiye Müzesinde sergilenmektedir.

Yine, köyde: kız ve erkek ilkokulları, eczaneler ve doktor, çok sayıda dükkan bulunuyormuş. Hatta, yine köyde gazete bile çıkarılıyormuş. Güney Egenin en etkili gazetelerinden birisi olan “Karya” gazetesi Kayaköy’de yayınlanıyor ve bölgeye dağıtılıyordu.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Kayaköy Turabi Çeşmesi
 

Turabi Çeşmesi

Kayaköy’de içme suyu, Kızlar okulunun altında bulunan çeşmeler ve kuyulardan  sağlanıyordu. Bu çeşmelerden “Turabi Çeşmesi” önünden ve yanından geçen yollara revaklı cephe verir. Çeşmenin üstünde, yapımı ile ilgili kitabe vardır.

Bazı kaynaklarda “Kayaköy Eski Rum Çeşmesi” olarak da geçmektedir. Hatta yine bazı kaynaklarda “Hacı Teodara Çeşmesi” diye geçiyor.

Çeşme Kayaköy başlangıcında gelenleri karşılıyor.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Kayaköy Aşağı Kilise
 

Panayia Pirgiotissa Kilisesi (Aşağı Kilise)

Bir diğer kilise ise, Panagia Pirgiotis Kilisesi (Aşağı Kilise) dir ve iyi durumda olarak günümüze ulaşmıştır. Bu kilise, Donyucak koyuna çıkan yol üzerinde (Soğuksu yolu) Aşağı Mahallededir.

Kilise bahçesine, doğu yöndeki bir kapıdan girilir. Bahçenin güneydoğu köşesinde çan kulesi bulunur. Kuzey doğu bölümünde ise mezarlık vardır.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Kayaköy Aşağı Kilise
 

Bahçe duvarına bitişik üç basamaklı oturma sırası, dini törenlerde ziyaretçilerin oturması için kullanılmıştır.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Kayaköy Aşağı Kilise
 

Yapının yukarı kiliseye göre iyi şekilde korunarak günümüze ulaşmasının en önemli sebebi, 1960’lı yıllara kadar cami olarak kullanılmasıdır.

Atrium, tıpkı yukarı kilisede olduğu gibi, çakıl taşlarından yapılmış mozaiklerden oluşmaktadır.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Kayaköy Aşağı Kilise
 

Pencere ve kapı söveleri beyaz mermerdendir. Dış cephe malzemesi, kesme taştır. Kilisenin güney yüzünde, üst kata çıkan taş merdiven bulunur. Pencere üstlerinde, pencere görünümlü desenler vardır. Duvarlarda, özellikle de pencerelerin üstleri ile tonozlar arası kemer içlerinde, mavi üzerine yapılmış, beyaz alçı kabartma desenler görülür.

Bu kiliseyi ziyaret ediniz ve duvarlarındaki freskler ilginizi çekecektir.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Kayaköy Yukarı Kilise
 

Taksiryarhis Kilisesi (Yukarı Kilise)

Yukarı kilise, yerleşim yerinin ortasına yakın ve hakim bir tepededir. Kırma ve kenarları düzeltilmiş taşlarla, kireç harç kullanılarak yapılmıştır. Dıştan ise kalın ve pembe renkli sıva kaplıdır. Kapı ve pencere çevreleri mermerdir. Yüksek duvarlarla çevrili atrium bölümü, mozaik döşeme kaplıdır.

Ticari alan

Yukarı kilisenin kuzey kesimindeki boş alan ve çevresi, köyün ticari alanını oluşturuyordu. Yapılar tam olarak tanımlanamasa da, kullanıldığı dönemlerde kahvehane, manav, bakkal, kasap, kumaşçı gibi dükkanlar bulunduğu tahmin edilmektedir.

Her 2 kilisenin bugünkü durumu

Her iki kilise de yaklaşık 7 yıldır restorasyon bahanesiyle kapalı tutuluyor. Aslında daha önce ziyarete açık iken, çok çok nadir olarak tuğla, kiremit düşme olayı olmuş, bunun üzerine restorasyon yapılacak denilerek kapatılmış, ancak 7 yıldır hiçbir faaliyet yoktur. Umarım en kısa zamanda restorasyon yapılır ve oldukça yoğun gezilen bu mekanlar ziyarete açılır.

Okul binaları

Köyde, ilköğretim seviyesinde verilen eğitimde, kızlar-erkekler ayrı eğitim görmüşlerdir.

Levissi Kız Okulu: Turabi çeşmesinin hemen üzerindeki yükseltidedir. Kızlar okulu kitabesinde yapıyı Lovisidi kardeşlerin yaptığı yazılıdır ve kitabe, günümüzde Fethiye Müzesinde sergilenmektedir.

Erkekler Okulu: Yukarı Kilisenin kuzey batısındaki tepenin zirvesindedir. 

Öğrenciler daha yüksek seviyedeki eğitim için Rodos, Atina ve İstanbul’a gidiyorlardı.

Yel Değirmenleri

Köyün güneyindeki sırtta bulunan yel değirmeni, denizden gelen rüzgarlara açıktır. Diğer yel değirmeni, Kaya çukurunun güneybatısında, Değirmentepe zirvesindedir. Yel değirmenleri, mimari olarak içten iki katlı, yuvarlak planlıdır, ancak günümüze sadece beden duvarları gelmiştir.

Köyün Boşaltılması-Mübadele Dönemi

Köyde mübadele öncesine yani 1922 yılına kadar, 25 bin kişinin yaşadığı söyleniyor.

Mübadeleden sonra bu kişiler, 30 Ocak 1923 tarihinde bölgeden ayrılarak Yunanistan’a göçmüşlerdir.

Buradan göçenler, Yunanistan’da Atina yakınlarında bir alana yerleştirilmişler, burada kurdukları yerleşim yerine “Nea Makri” yani “Yeni Fethiye” ismini vermişlerdir. Ayrıca “Nea Levissi” yani “Yeni Kayaköy” yerleşimini kurmuşlardır.

Göçmenler

Ardından buraya Batı Trakya’dan gelen Türkler yerleştirilmiştir. Ancak bu göçmenler, buraları pek sevmemişler ve birçoğu başka yerlere göçüp gitmiştir. Bir kısım göçmen ise, köyün önündeki düzlüğe evlerini kurmuşlardır. Günümüzde: köyün önündeki düzlükte 2000 kişi yaşamaktadır. Yamaçtaki, Rumlardan kalma taş evler ise: kapısız ve penceresizdir, ancak bu evler koruma altına alınmıştır.

Ayrıca: 1990 yılında Rodoslu Papaz ve Fethiyeli İmam Ali tarafından: Köydeki Meryem Ana Kilisesinde “Barış ve Dostluk” için dua edilmiştir.

Ayrıca ünlü aktör Russel Crowen’u yönetmeliği ve başrolünü üstlendiği “The Water Diviner” isimli film, 2015 yılında Kayaköy’de çekilmiştir.

Konaklama

Fethiye Kayaköy ve çevresi nde, Kayaköy’de çadırlı konaklama yeri vardır. Çadır dışında ise bungalowlar bulunuyor. Ayrıca, çevrede butik oteller vardır.

Gezi

Fethiye Kayaköy ve çevresi gezimizde, köyün içinden geçen taş döşemeli yolu izleyip, tepeye çıkan, tepedeki şapele ulaşınca Soğuksu Koyunun muhteşem güzel manzarasını görebilirsiniz. Ayrıca: Kayaköy önünde kurulu yeni yerleşim yerindeki köylü kadınlar: gözleme yapıp satıyorlar.

Ayrıca bu yörede, kökboyası tekniğiyle yapılan, özgün renklerdeki “Kaya Halıları” da görüp satın alabilirsiniz. Bir de bu yörede yetişen üzümlerden yapılmış şarapların sunulduğu şarap evleri ve bu şarapların satıldığı yerler de göreceksiniz.

Son olarak Kayaköy yöresinde bolca bulunan “Kendin pişir kendin ye” tarzındaki mangal başı restoranlar ve eğlence yerlerinde mola verebilirsiniz. Özellikle, kapalı bir mekanda, mekan dışına doğru çıkıntı yapan ve buraya mangalların yerleştirildiği çok değişik restoranlar bulunuyor.

Kayaköy Kahvesi

Tepedeki yolculuğunuzu tamamladıktan sonra dik yamaçtan aşağıya indiğinizde Kayaköy Kahvesiyle karşılaşırsınız. Burası, o dönemde Türkler ve Rumların buluşma yeridir. Günümüzde de Kayaköy Meydanında bulunmaktadır.

Sanat Kampı

Kayaköy’ü sanat çalışmalarının yapıldığı “Barış ve Dostluk Köyü” yapma projesi pek tutmamıştır. Burada “Kayaköy Sanat Kampı” var, ama söylediğim gibi pek ilgi çekmiyor. Yerli ve yabancılardan oluşan öğrenciler, çeşitli sanatsal (heykel, seramik, fotoğraf gibi) faaliyetlerle uğraşıyorlar. Atölyede: çömlek de yapılıyor. Hediyelik eşya satılan küçük bir sergi bulunuyor.

 

SOĞUKSU KOYU

Fethiye Kayaköy ve çevresi gezimizin ikinci durağı Soğuksu Koyudur.

Fethiye ilçe merkezine 14 km uzaklıktadır.

Buraya “Soğuk Su Mağarası” da denilmektedir.

Kayaköy yakınlarında bulunan koy: muhteşem manzarası ve denizi ile ilgi çekmektedir. Tekne turlarının vazgeçilmez duraklarındandır.

Buraya, Kayaköy içinden geçen bir yolla yürüyerek yaklaşık 30-35 dakikada ulaşabilirsiniz.

Soğuksu koyu, dünyanın ender doğa alanlarından birisidir. Burası farklı endemik ekosistem araştırma alanıdır. Burada dünyada ender bulunan bitkiler ve çiçekler vardır.

Koyun kenarında bir mağara var. Bu mağarada ise kayalar arasından çıkan soğuk su kaynağı var ve koy ismini buradan alıyor. Kayaların arasında küçük bir havuz gibidir. Deniz oldukça berrak ve tertemizdir.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi gezimizde, Koyda kumsal yok gibi, oldukça küçük ve çakıllıdır.  

Deniz suyu, özellikle soğuk su kaynağı bulunan mağaraya yaklaştıkça soğumaktadır. Deniz suyu sıcaklığı 10 derece civarındadır.

Evet, su oldukça soğuk, denize girerken bunu akıldan çıkarmamak gerekir. Denizde kıyıda kayalıklarda deniz kestanelerine dikkat ediniz.

Herhangi bir tesis yok, burayı ziyaret etmek isterseniz, yiyecek ve içeceklerinizi yanınızda götürmeniz gerekir.

Evet bir rivayet ile bu konuyu kapatalım “Bu suda 5 dakika kalan 5 sene gençleşiyormuş”

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Afkule Manastırı Yolu
 

AFKULE (HAGİOS ELEFTERİOS) MANASTIRI

Fethiye Kayaköy ve çevresi gezimizin 3’ncü durağı: Afkule Manastırıdır.

Kayaköy’e 3 km uzaklıkta, denize bakan bir yamacın kenarında, yöre halkı tarafından “Afkule” olarak isimlendirilen Haigos Elefterios Manastırı kalıntıları bulunmaktadır. Kısık koyunun batısındadır.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Afkule Manastırı
 

Burası Ege bölgesinin “Sümela” sı olarak biliniyor.

Manastır denizden 400 metre yüksekliktedir.

Manastıra günümüzde patika bir yoldan ulaşılır. Karayolu ile belli bir yere kadar gidiliyor, sonrasında orman içinde 2-3 kilometrelik bir patika yolu geçmek gerekiyor. Yol kolay bulunmuyor, tek ipucu: “Likya yolu tabelalarını” takip etmektir.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Afkule Manastırı
 

Buraya gitmeye karar verirseniz, kesinlikle ayağınızda uygun ayakkabı olmalı, yanınızda bolca su bulunmalıdır. Yolun bazı yerlerinin tehlikeli olduğuna da dikkat etmelisiniz.

Manastırın Ayios Elefterios adında bir keşiş tarafından, kayalara oyularak yapıldığı ve bu keşişin ölünceye kadar burada yaşayarak çile çektiği bilinmektedir.

Manastır 10 metrelik bir alanda kayaya oyularak yapılmıştır.

Ancak bu keşiş öldükten sonra, tek katlı olan manastır üzerine bir kat daha ilave edilmiş, su sarnıcı büyütülmüş ve daha kullanışlı hale getirilerek manastır olarak kullanılmaya devam edilmiştir.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Afkule Manastırı
 

Burada oldukça muhteşem bir deniz manzarası izleyebilirsiniz. Hatta güzel bir havada Rodos adası bile görülebilir.

Ancak günümüzde manastırdan herhangi bir iz kalmamıştır.

Afkule’den denize girmek isterseniz, en yakın yer Soğuksu koyudur.

Kilisenin önünden, tepeye doğru yürüyüp, patikadan aşağıya yarım saatte inebilirsiniz. Burada dalış yapılıyor.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Gemiler Koyu
 

GEMİLER KOYU

Fethiye Kayaköy ve çevresi gezimizin bir diğer durağı Gemiler Koyudur.

Fethiye merkeze 9 km uzaklıkta “Gemile” bölgesindedir. Kayaköy’e ise 5.5 km uzaklıktadır.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Gemiler Koyu ve Gemiler Adası
 

Kayaköy’den batıya doğru devam eden çam ve zeytin ağaçlarıyla kaplı yolun sonundaki küçük koy “Gemile Koyu” dur.

Koya giriş ücretlidir, eğer aracınız ile giderseniz araç başına otopark ücreti alınıyor. Buraya Fethiye merkezden kalkan düzenli dolmuşlarla da gidebilirsiniz.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Gemiler Koyu
 

Geniş plajın arkasında, zeytin ağaçlarının altında piknik alanı vardır. Buradaki piknik masaları, ücreti karşılığı kiralanıyor. Plaj kısmında ise, iki restoran ve su sporları merkezi vardır. Koyda deniz genel olarak dalgalı, kumsal ise taşlıktır.

Koyun hemen karşısında “Gemiler Adası” bulunur.

 

Gemiler Adası-Lebissos-Symbola

Fethiye Kayaköy ve Çevreis, Gemiler adası: Ölüdeniz yakınlarında, Soğuksu koyunun karşısındadır.

Anakaradan dar bir deniz kanalıyla ayrılmıştır. Bu kanalın genişliği 400 metre, uzunluğu ise 1000 metredir. Koyun önünde bir kalkan gibi set çekmektedir. Böylece koy, Lodos rüzgarlarına kapalı ve tekneler için korunaklı olur, bir zamanlar korsan gemilerinden saklanmaya yarardı.

Buraya ulaşmak için, Kayaköy yakınlarından Gemile Koyundan, plajdan tekneye binmek gerekiyor.

Adaya giriş ücretlidir, giriş ücreti 12 TL. dir.

Bazı kaynaklarda adanın ismi “Gemile Adası” olarak da geçer. Bazı kaynaklarda ise adanın ismi “Aziz Nikolas” adası olarak geçmektedir. Çünkü Ortaçağ dönemine ait bir denizcilik rehberinde adanın ismi böyle geçmektedir.

Japon Araştırma Ekibi

Adada, 1990’lı yıllarda Japonlar tarafından arkeolojik kazı çalışmaları yürütülmüştür. Kazı başkanı Kazuo Asano’dur. 1995-2003 yılları arasında Fethiye Müze Müdürlüğü ve Japon Osaka Üniversitesi birlikte adada arkeolojik kazılar yapmışlardır.

Bu çalışmalarda, adada bulunan kiliseler numaralandırılmıştır. Ayrıca, Japon arkeoloji ekibinin değerlendirmelerine göre, bu ada Kudüs’e giden haç yolunun üzerindeki kutsal ziyaretgahlardan birisiydi.

Evet ada: Bizans harabelerinin zenginliğiyle ünlüdür.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Gemiler adası surlar
 

Ada boydan boya surla çevrilidir. Surlara ait kalıntılar, adanın kuzey sahili boyunca uzanıyor.

Adada: mezar yapıları, 4 tane kilise kalıntısı ve Orta Çağ yerleşimine ait çeşitli kalıntılar vardır. Ancak bunların büyük bölümü günümüzde yıkılmıştır.

Suların altındaki kalıntılar

Kalıntıların bir kısmı, günümüzde su altında da görülebilmektedir. Sahile yakın binalar, özellikle antrepoların bir kısmı, MS 240-241 yılları arasındaki depremlerle oluşan çökmeler sonucu suların altında kalmıştır. Batık kalıntılar, günümüzde 2 metre derinlikte görülebilmektedir.

Ada: MS 5 ile 7’nci yüzyıllar arasında iskan görmüştür.

7’nci yüzyılda ise Arap akınları sonucunda terk edilmiştir. Çünkü Araplar tarafından ada yakılıp yıkılmıştır. Ada halkı ise, bu saldırılar öncesinde daha güvenli olan iç kesimlere kaçmıştır.

Adada çok sayıda dini yapı bulunmaktadır.

Bu durumun, gemi seyahatiyle hac yolculuğu yapanların buraya uğramalarından kaynaklanmaktadır.

Bunların muhtemelen: MS 5 ile 7’nci yüzyıllarda buranın bir dini merkez olduğunu düşündürmektedir.

Adanın en yüksek noktasında bulunan bir kilise (Zirve Kilisesi) nedeniyle Ortaçağ’da “Aya Nikola Adası” olarak da adlandırılmıştır.

Zirve kilisesinde yapılan arkeolojik kazılarda: geometrik desenler ve mitolojik olayların yer aldığı taban mozaikleri bulunmuştur. Kilisenin büyük bir yangın sonucu yıkıldığı tahmin edilmektedir.

Ancak her ne kadar adada çok sayıda yapı bulunmasına rağmen, su yoktur ve bu durum oldukça ilginçtir. Muhtemelen adada bulunan sarnıçlar, yağmur suları ile doluyordu.

MS 12’nci yüzyılda bu topraklara geri dönüş olur. Ancak Nikolaos adası, bu tarihten sonra sönük bir balıkçı köyü olmaktan ileri gidememiştir. Sadece kutsallığına hürmeten ziyaret edilen ve kiliseler çevresine defin yapılan bir yere dönüşmüştür.

Burası, Sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmıştır. Ada günümüzde ıssızdır ve yazın turistler tarafından ziyaret edilmektedir.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Gemiler Adası Kiliseler
 
Kiliseler

Adada yapılan resmi arkeolojik kazı çalışmalarında: mevcut kiliseler numaralandırılmıştır.

1 Numaralı kilise

Adanın batısındaki kiliseye, kısa bir yürüyüşle varılıyor.

Zamanın, deprem ve savaşların, toprak kayması yüzünden harap olan kiliseden geriye bir şey kalmamıştır.  Sadece apsis kısmı ve vaftiz binası kısmen tanınlanmaktadır.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Gemiler Adası Kiliseler
 
2 Numaralı Kilise

Adanın zirvesine doğru giden patikadadır.

1997 yılında yapılan kazılarda: yapının içindeki toprak ve molozlar temizlenmiş, yapının yer döşemesi ortaya çıkarılmış ve kilisenin planı anlaşılmıştır.

Düzgün taş işçiliğine sahip duvarları ilgi çekmektedir. Bu özenli işçilik nedeniyle, bu kilisenin adanın diğer yapılarından daha önemli olduğu düşünülmektedir.

Günümüzde: kilisenin kubbesi, papazların ayinde oturdukları kademeli sıralar ve ibadet mekanının yan duvarlarının büyük kısmı sağlamdır.

Avlusu tamamen yok olmuştur.

Yan kapı ve apsis yan duvarında, kısmen sağlam kalmış bezemeler görülür.

Apsis yarım kubbesinin mozaikler, pencere üstlerinin freskolarla bezeli olduğu, kilisenin tabanının ise son derece dekoratif mozaiklerle kaplı olduğu görülür.

Kilisenin ibadet mekanında: çok renkli mozaikten bir kabartma dikkat çeker. Bu mozaikte: kalp şeklindeki sarmaşık yaprakları, hurma dalları, kenger yapraklarını kemiren keçi ve boynundan bir ağaca bağlanmış olan boğa betimlenmiştir. (Bu mozaik döşeme, günümüzde Fethiye Müzesinde sergilenmektedir.)

Bunun haricinde: kireç taşından yapılmış, son derece dekoratif kabartma panolar da görülmektedir.

Mozaik panolardan birindeki Yunanca yazıtta: bu döşemenin Makedonyalı bir kuyumcu tarafından hayır olarak yaptırılarak Aziz Nikolaos’a adandığı yazılıdır.

Kilisenin apsis kısmında bulunan bir freskoda “Hossios Nikolaos” yazmaktadır. Buna dayanarak, kilisenin günümüzde Antalya Demre yakınlarında Alacahisar’da (eski ismi Sion) doğmuş ve yaşamış olan Sionlu Aziz Nikolaos’a atfen inşa edildiği düşünülmektedir.

Aziz Nikolaos (Santa Claus)

Hıristiyanlıkta denizcilerin koruyucusu ve bereketin sembolü olarak kabul edilmektedir. Hacı olmak için gittiği Kudüs’ten dönerken, fırtınaya tutulan gemiyi duaları ile batmaktan kurtarması ile birlikte denize düşerek boğulan bir denizciyi dirilttiği anlatılır. Bu mucizeleri nedeniyle denizcilerin koruyucu azizi olarak kabul edilmektedir.

Bu yüzden 2 Numaralı kiliseye “Aziz Nikolaos Kilisesi” ismi verilmiştir. Adada bazı kaynaklarda aynı isimle yani “Aziz Nikolaos Adası” olarak anılmaktadır.

Kilisenin içi, bir dönemden sonra mezarlık gibi kullanılmıştır. Bu yüzden mozaiklerin bir bölümü bozulmuştur. Kilisenin ibadet mekanında, kaba taşlarla çevrili 6 mezar bulunmaktadır. Bu mezarların yanında bulunan sikkelere göre, mezarlar 11 ile 12’nci yüzyıllara aittir.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Gemiler Adası kiliseler
 
3 Numaralı Kilise

En görkemli kilise: adanın en yüksek tepesinin üzerindedir. Bu kilise, bir büyük Katedral görünümü vermektedir.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Gemiler adası tünel
 
Koridor-Tünel

3 Numaralı kilise ile, 2 Numaralı kilise arasında, yaklaşık 160 metre uzunlukta ve 2.5 metre genişlikte, görkemli bir koridor bulunmaktadır.

Bu tonozlu galerinin çok belirgin olarak bir tören yolu olduğu anlaşılmıştır. Dinsel törenlerde bu dinsel mekanı ziyaret eden hacılar, kutsal eşyaların çevresinde yapılacak tavafa uygun biçimde, düzgün sıralar halinde hareket ederlerdi.

Fethiye Kayaköy ve Çevresi Gemiler adası tünel
 

Mevsimine göre, ziyaretçileri yağıştan veya kızgın güneşten korumak için, galeri üstü kapalı olarak yapılmıştır.

Galerinin batı yönünde, bir anıt mezar ile bazı diğer mezarlar bulunur.

Karacaören Adası

Gemile adasının 150 metre kadar batısında bulunan Karacaören adasında, dumanla işaret vermek için kullanıldığı düşünülen bir baca bulunmaktadır. Bu baca, muhtemelen bir saldırı anında hem Gemile adası halkını hem de Kayaköy halkını tehlikeye karşı uyarmak için yapılmış olmalıdır.

Fethiye ören yerleri.

Fethiye merkez gezilecek yerler.

Fethiye Ölüdeniz.

Fethiye genel bilgiler.

Fethiye Göcek ve çevresi.

Fethiye Girme kaplıcaları.

Fethiye Saklıkent.

Fethiye Ölüdeniz

Fethiye Ölüdeniz

Fethiye Ölüdeniz, Yabancılar için, yurtdışında  herhangi bir turizm aktivitesi düşünüldüğünde, ilk akla gelen resimlerden biridir. Gerçekten: dünya üzerinde pek eşi-benzeri olmayan bir yer. Sakin bir yer, çam ağaçlarının gölgelediği kumsallarında, muhteşem güzellikteki kumsallar ve isteyene sakin bir deniz, isteyene ise dalgaların hareketlendirdiği bir deniz.

Fethiye ilçe merkezinden, Ölüdeniz’e giderken, dik rampanın sonunda, Hisarönü ve Ovacık köyleri vardır. Bunlar: yan yanadır.

OVACIK

Fethiye ilçe merkezine 6 km uzaklıktadır. Ölüdeniz’e ise 5 km uzaklıktadır.

Fethiye eteklerinde küçük bir kasabadır. Babadağ’ın dibinde, Ölüdeniz ile Fethiye arasında bulunan bir plato üzerindedir. Babadağ yamaçlarına yakın olması nedeniyle serin esintiler bulunur. Hisarönü ile aynı yerdedir ve Hisarönü’nün konaklama tesislerinin bulunduğu kısımdır.

Belde son yıllarda kurulan çok sayıda otel ve tatil köyü ile turistik bir merkez olmuştur. Ovacığın hemen bitiminde Hisarönü başlar. Ovacık ve Hisarönü’nün birleştiği yerde, Ölüdeniz yol ayırımı vardır.

Son bir not: Ovacık bölgesinde tepe üzerindeki sur duvarları, 1’nci Derece Arkeolojik Sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmıştır.

Fethiye Ölüdeniz Hisarönü

HİSARÖNÜ

Fethiye-Ovacık karayolu üzerindedir. Fethiye Ölüdeniz’e 4 km uzaklıktadır. Fethiye ise 10 km uzaklıktadır.

Çam ormanlarının içindedir. Gündüzleri sakindir. Ancak burası özellikle popüler gece hayatı ile tanınmaktadır. Hisarönü merkezi, akşam saat 19.00’dan sonra araç trafiğine kapanmaktadır. Ölüdeniz ve Fethiye’den daha yüksekte olduğu için, hava nispeten daha serindir.

Burada çok miktarda tatil köyü, otel ve pansiyon bulunmaktadır. Bölgede çok sayıda hediyelik eşya dükkanı da bulunuyor. Mağara ve dükkan yanında, sokak üzerinde sayısız tezgah açılarak çeşitli ürünler satılır.

Ayrıca: restoranlar, barlar, kulüpler ve mağazalar vardır. Özellikle “Barlar sokağı” eğlence için tercih edilmektedir ve özellikle İngiliz turistler oldukça fazladır. Ancak sadece turist değil, bölgede çok sayıda yerleşik İngiliz ve İrlandalı da yaşamaktadır. Restoran ve barlarda, menüler İngilizce ve Paunt olarak yazılıdır. İngiliz yemekleri servis edilir. İngiliz usulü kahvaltılar bulunur. Raflarda İngiliz gazeteleri görebilirsiniz. Yani bunu yazmaktan sıkılsam da, buranın esnafı Türk müşteriyi pek sevmez.

Son bir not: Hisarönü bölgesinde bulunan Roma yapı kalıntıları, 1’nci Derece Arkeolojik Sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmıştır.

Fethiye Ölüdeniz Belcekız

BELCEKIZ

Ulaşım

Fethiye Ölüdeniz, Fethiye ilçe merkezine 14 km uzaklıktadır. Yol, çamların arasından ilerler. Yolun son kısımlarındaki yokuştan aşağıya inince, muhteşem bir mavilik, deniz sizi karşılar.

Burası “Belcekız Koyu” dur.

Ölüdeniz lagününün bulunduğu mahalle “Belcekız” olarak isimlendiriliyor.

Belcekız koyundaki kumsaldan yürüyerek Ölüdeniz’e ulaşabilirsiniz.

Fethiye Ölüdeniz

ÖLÜDENİZ

Teke Yarımadasında Fethiye Ölüdeniz Mahallesindedir.

2006 yılında; Almanya’nın en yüksek tirajlı gazetesi olan “Bild” gazetesinin düzenlediği ankette “Dünyanın En Güzel Sahili” seçilmiştir.

Fethiye Ölüdeniz: Likya döneminde “Işık ve Güneş Diyarı” olarak tanınmıştır.

Ortaçağ’da ise “Uzak Diyar” olarak tanınır.

Adı gibi durgun bir göl şeklindedir.

Kıpırtısız durur.

Belcekız kıyılarında yoğun dalgalar varken, Fethiye Ölüdeniz’de sadece çırpıntılar görülür.

Dibinde tek bir tane yosun yoktur ve beyaz bir kumla örtülüdür.

Suyun ve dibindeki kumun kırdığı ışık “turkuaz” bir renk verir.

Ayrıca: kıyıdaki çamların gölgesi, Fethiye Ölüdeniz e düşer ve ortaya etkileyici bir görüntü çıkar.

Fethiye Ölüdeniz lagünü, Kaptan Cousteau tarafından incelenmiş ve buranın tek hücreli mikro organizmalardan deniz kaplumbağalarına kadar birçok canlıyı barındıran doğal bir akvaryum olduğu belirtilmiştir.

Fethiye Ölüdeniz

Ölüdeniz 2 kısımdan oluşuyor.

1’nci Bölüm: Belcekız bölümüdür.

2’nci Bölüm ise, Lagün bölümüdür.

Her iki bölümü birbirinden Kumburnu ayırır.

Kendisini Yenilemesi

Fethiye Ölüdeniz, hemen hemen her gün kendisini yeniler.

Çünkü: burada yoğun kaynak suyu çıkar.

Dipte, açık denize doğru bir akıntı vardır.

Kaynak sularının yarattığı tuzluluk farkı nedeniyle, açık denizden içeriye ve dışarıya devamlı bir sirkülasyon vardır.

Gel-git etkisi nedeniyle, 2-3 günde bir Ölüdeniz ortalama yarım metre yükselir ve alçalır. Bunun sonucunda, Fethiye Ölüdeniz’e büyük oranda, açık deniz suyu giriş ve çıkışı sağlanmaktadır.

Ölüdeniz Efsanesi

Bir zamanlar, buradan geçen gemiler, açıkta demirler ve içme suyu almak için sandallarla kıyıya çıkarlarmış.

Yine bir gün yaşlı bir kaptanın genç oğlu, sandalla su almak için karaya çıkar ve “Belcekız” ı görür. Görür görmez de vurulur aşık olur. Kızda buna kapılır.

Ancak, delikanlı suyu alıp dönmek zorundadır.

Gemi uzaklaşıp gider.

Belcekız, hep kıyıyı, sevgilisini gözler.

Delikanlı da geminin buralardan her geçişinde, sandalla kıyıya su almaya gelir ve görüşürler.

Yine bir gün, gemi, buradan geçerken fırtına çıkar.

Genç, kaptan babasına burada korunaklı, havuz gibi bir koy olduğunu söyler.

Ancak babası oğlunun gönül macerasını ve karadaki Belcekız’ı bilmektedir.

Oğlunun sevgilisini görmesi uğruna, gemiyi parçalamayı göze aldığını düşünür.

Fırtına, dalgalar ve baba ile oğul arasındaki kavga büyür.

Gemi tam kayalıklara çarpacakken, kaptan bir kürek darbesiyle oğlunu denize atar ve geminin dümenine iyice yapışır.

Derken deniz döner, çarşaf gibi bir koya girerler.

Oğlan ise orada denizde ölür.

Belcekız, kayaların üzerinde sevgilisini beklerken, öldüğünü görünce kendisi de kayalardan atlayarak intihar eder.

İşte o günden sonra kızın öldüğü yere “Belcekız” ve oğlanın öldüğü yere ise “Ölüdeniz” denir.

Ölüdenizin rengi, günün değişik saatlerinde değişip durur ve bu durumun, iki aşık oğlan ve kıza denizin yandığını söylerler.

Fethiye ÖlüdenizKıdrak Tabiat Parkı

 

KIDRAK TABİAT PARKI

Kıdrak koyu, Fethiye Ölüdeniz’in ilerisinde, Kayaköy’e yaklaşık 16 km uzaklıktadır. Fethiye merkeze 12 km ve Ölüdeniz’e 3 km uzaklıktadır.

Babadağ eteklerindeki bölge: 1983 yılına kadar Orman içi dinlenme yeri iken, bu tarihte “Tabiat Parkı” olarak ilan edilmiştir.

Çünkü flora zenginliği ve orman, deniz, sarp kayalıkların oluşturduğu doğal peyzaj koruma altına alınmıştır. 1’nci derece doğal sit alanıdır.

950 hektarlık alanda ilan edilen Kıdrak Tabiat Parkı içine, Ölüdeniz de dahil edilmiştir.

Alan: Fethiye Ölüdeniz Lagünü ve Kıdrak Plajını kapsar.

Fethiye Ölüdeniz’den buraya karayolu bulunmaktadır.

Fethiye Ölüdeniz Kıdrak Plajı

Kıdrak Plajı

Fethiye Ölüdeniz biraz ilerisindedir. Ölüdeniz kalabalığından sıkılmış olanlar burayı tercih ediyorlar.

Milli Park alanı olması nedeniyle buraya giriş ücretlidir. (Araç girişi 27 TL. dir.) Aracınızı otoparka bıraktıktan sonra biraz yürümek gerekiyor.

Kıdrak Plajı: 2017 yılında Tabiat Parkı olarak ilan edilerek koruma altına alınmıştır. Çünkü, burada birçok ağaç türü ve birçok kuş türü bulunmaktadır. Ayrıca yaban hayatı da mevcuttur.

Sessiz ve sakin bir yerde, plaj istiyorsanız, burayı mutlaka ziyaret etmelisiniz. Burada ayrıca: piknik, yürüyüş, kuş gözlemi ve fotoğrafçılık yapabilirsiniz.

Tabiat parkında bir işletme bulunuyor. Bu işletmeye ait bölgede: karavan veya çadırla konaklama yapabilirsiniz. Tuvalet ve duşlar bulunuyor.

Koyun en büyük özelliği: yamaç paraşütü yapanların genellikle iniş için kullandığı alandır. Yani güneşlenirken, tepenize inen rengarenk paraşütleri izleyebilirsiniz.

Piknik Alanı

Kumsal hariç, ağaçların altında çokça dinlenme alanları vardır. Ancak piknik alanı fazla büyük değildir. Park alanına dışarıdan yiyecek-içecek getirmek serbesttir.

Fethiye Ölüdeniz Piknik Alanı

Plaj-Kumsal

Plaj, kumluktur.

Sahilde şezlong ve şemsiye kiralamak mümkündür. Plajda, soyunma kabini, duş ve tuvalet bulunuyor.

Giriş ücreti ödemenize rağmen şezlong ve şemsiye için de ücret ödemeniz gerekiyor.

Fethiye Ölüdeniz

Deniz

Deniz birden derinleşiyor bu yüzden yüzme bilmeyenler ve çocuklu aileler için uygun değildir. Suyu tertemiz ve berraktır. Deniz serin, hafif dalgalı ve kum-çakıl karışımıdır.

Ancak deniz yoğun şekilde taşlıktır, bu yüzden deniz ayakkabısı kullanmak şarttır.

Fethiye Ölüdeniz Kumburnu Tabiat Parkı

 

KUMBURNU TABİAT PARKI

Belceğiz’İn kuzeybatısında, Kıdrak Tabiat Parkı sahasının içindedir. Park alanına giriş ücretlidir. Otopark ve giriş ücreti 25 TL. dir. Aracınızı otoparka bıraktıktan sonra plaja ulaşmak için 150 metre kadar yürümek gerekiyor. Dikkat buraya yaya olarak girerseniz ücret alınmıyor. (Eskiden 7 TL. giriş ücreti alınıyordu.)

Çevresi dağlarla çevrilidir.

Tabiat Parkı, Muğla Valiliğine bağlı MUÇEV (Muğla Hizmet Vakfı) tarafından işletiliyor.

Burada: 100 metrelik bir mesafenin, saha koruması yapılarak sürekli temiz kalması sağlanıyor. Bu mesafeye giren atıklar, görevliler tarafından anında temizleniyor.

Günübirlik ziyaretler için kullanılmaktadır.

Halen burada iki küçük kafeterya bulunmakta ve fast-food türü yiyecek ve içecekler satılmaktadır. Piknik yapmak isteyenler için, piknik alanı düzenlenmiştir.

Fethiye Ölüdeniz Kumburnu Halk Plajı

 

Kumburnu Halk Plajı

Fethiye bölgesindeki mavi bayraklı 3 plajdan birisi burasıdır.

Plaj 2 km uzunluktadır.

Plaj bölümünde: su sporları yaptıran bir işletme bulunuyor. Ayrıca duş ve tuvaletler bulunmaktadır.

Plajda şezlong ve şemsiye kiralamak imkanı bulunmaktadır. (şezlong 15 TL ve şemsiye 15 TL. dir.)

Denize gelince, deniz tabanı taşlık ve hatta kayalıktır ve birden derinleşir. Bu yüzden yüzme bilmeyenler ve çocuklu ailelere uygun değildir. Isıran balıklar burada da vardır.

BABADAĞ

1975 metre yükseklikteki Babadağ üzerinde kurulu B tipi mesire alanı, Babadağ’ın 1965 metre rakımındadır ve yaklaşık 810 hektar büyüklüktedir.

Paraşüt yapmayacaksanız, Babadağ’da Bayrak Zirveye kadar çıkın ve çevreyi ve paraşüt yapanları izleyin. Burada “Zirve Kafe” diye bir mekan bulunuyor, oldukça güzel bir yerdir.

Burası, Fethiye Ölüdeniz e yamaç paraşütü atlayışı için kullanılmaktadır.

Babadağ yamaç paraşütü için ayrı yükseklikte 4 tane piste sahiptir. Hava şartlarına ve rüzgar durumuna bakılarak hangi pistten atlayış yapılacağına profesyonel pilotlar karar veriyorlar.

Sadece: paraşüt atlayışı ve manzara izlemek için gelenler tarafından kullanılabilir.

Ancak: buraya ulaşım oldukça dik ve stabilize yolla sağlanır. Paraşüt atlayışı yapacak olanlar buraya özel ciplerle çıkarılırlar. Bu yolculuk yaklaşık 50 dakika sürer.

Fethiye Ölüdeniz Skywalk Teleferik Projesi

 

Skywalk Teleferik Projesi

Proje tamamlandığında, Ölüdeniz ile Babadağ zirvesi arasında ulaşım sağlanacaktır. Bu hareket, Babadağ’ın karlı zirvesi ile yine Ölüdeniz arasında kış aylarında da devam edecektir.

Fethiye Ölüdeniz Teleferik

Teleferik projesinin başlangıç yeri: Ovacık Mahalesindeki Yasdam Caddesidir. Bitiş yeri ise, Babadağ zirvesindeki 1700 metrede bulunan pistin hemen yanındadır.

1700 metre yüksekliğe çıkacak olan teleferik, 61 kabinlidir ve seyahat süresi 7 dakikadır.1800 ve 1900 metrelik pistlere ulaşım ise telesiyej ile sağlanacaktır. Proje dahilinde 1700 ve 1900 metre pistlerinde restoran ve seyir terası yapılacaktır.

Fethiye Ölüdeniz Paraşüt Atlayışı

Paraşüt Atlayışı

Deneyimli bir pilot eşliğinde başlayan uçuş, 35-40 dakika sürer. Uçuşu tamamladıktan sonra yamaç paraşütü atlayışı yapanların inmesi için ayrılmış alana iniliyor.

Fethiye Ölüdeniz Faralya Köyü

 

FARALYA KÖYÜ

Fethiye merkeze 28 km ve Fethiye Ölüdeniz e 8 km uzaklıktadır.

Fethiye Ölüdeniz den; buraya ulaşım için alternatiflerden birisi: Likya yolu üzerindeki Kelebekler Vadisinden, yukarıya yürüyerek ve zaman zaman iplere asılarak tırmanmaktır.

Diğer ulaşım şekli ise, araba ile buraya ulaşmaktır.

Köyün ismi “Uzunyurt” olarak değiştirilmiştir.

Köy, denize meyilli bir yamaç üzerindedir.

Denizden 440 metre yüksekliktedir.

Köy: yemyeşil bir cennete benzer.

Dağlardan gelen rüzgarlar sıcak yaz günlerinde insanın içini rahatlatır. Köy, yüzünü Akdeniz’e dönmüş ve sırtını Babadağ’a yaslamıştır. Kızılçam ormanlarıyla bir cennet gibidir.

Köy: Hisar, Orta Mahalle ve Kabak Mahallesi olarak üç mahalleden oluşmaktadır.

Köy halkı, hayvancılık ve turizm ile uğraşmaktadır. Özellikle bal üretimi yaygındır ve burayı ziyaret ederseniz, bence mutlaka tatmalısınız.

Köyde; sakin ve huzurlu bir tatil geçirmek isteyenler için pansiyon, otel, bungalov ve çadır kamp yerleri bulunuyor.

Fethiye Ölüdeniz Kabak Vadisi ve Kabak Koyu

 

Kabak Vadisi ve Kabak Koyu

Fethiye merkeze 31 km dir. Kelebekler vadisine yakındır.

Buraya gerek teknelerle denizden ve gerekse dolmuşlarla karadan gidebilirsiniz.

Vadi yüzlerce metre yükseklikteki yamaçlarla çevrilidir. Bu yamaçların yükseklikleri 800 metreyi bulabilmektedir. Kanyonun bitiminde, vadi yaklaşık 200 metre genişlikte bir plajla sonlanır.

Kabak koyu: doğa tutkunları için, yörede mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir.

Fethiye Ölüdeniz Kabak Koyu

Likya yolu üzerindedir.

Koy, Sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmıştır.

Çünkü: dünya üzerinde koruma altına alınmış 100 dağdan biri olan Babadağ eteklerinde bulunan Kabak Koyu, Türkiye’de nadir rastlanan bir jeolojik yapı olan kanyon biçimindedir. Doğal hayatın devamlılığını sağlamak için bölgede büyük oteller yoktur.

Burada kamp alanlarında bungalovlarda kalabilir veya çadır kurabilirsiniz. Hatta ağaç evler bulunmaktadır. Tesislerde sabah kahvaltısı ve akşam yemeği veriliyor.

Ölüdeniz’den sonra en güzel kumsal buradadır.

Fethiye Ölüdeniz Kabak Koyu

Koyda 200 metre uzunluktaki sahilin bir kısmı taş bir kısmı kumludur.

Kumsal Sit alanı olduğu için herhangi bir tesis bulunmuyor. Tesis olmadığından doğal olarak şezlong ve şemsiye de bulunmuyor. Yani kendi şemsiyenizi götürmelisiniz.

Deniz ise, temiz ve parlaktır. Ancak kalabalık sezonda yani Temmuz ve Ağustos aylarında deniz aşırı kalabalık olması nedeniyle bulanık olabiliyor. Denizde su seviyesi birden derinleşiyor, bu yüzden yüzme bilmeyenler ve çocuklu aileler için sıkıntılı bir yerdir, dikkat etmek gerekir.

Fethiye Ölüdeniz Kelebekler Vadisi

 

KELEBEKLER VADİSİ

Vadiye kara ulaşımı yoktur. Sadece Ölüdeniz’den kalkan teknelerle buraya ulaşabilirsiniz. Tekneler vadinin koy kısmına gidiyor, bu koyun ismi “Güdürümsü Limanı” dır.

Babadağ’ın eteklerindedir.

Babadağ: sahil olduğu endemik türler nedeniyle, UNESCO Dünya Mirası için önerilmiştir.

Vadi, 350 metreye ulaşan sarp kayalarla çevrilidir.

Vadi, her türlü yapılaşmaya kapalıdır.

İsmini barındırdığı 80’den fazla kelebek türenden ve özellikle “Kaplan kelebeğinden” almaktadır.

Vadide kayalarda, ağaçların gövdelerinde ve yapraklarında, milyarlarca kelebek bulunmaktadır.

Bu kelebeklerin yarattığı bu örtü, önce fark edilmiyor ancak bir ses veya bir hareket nedeniyle, havalanan kelebekler, gökyüzünü sarıyor.

Vadi: 1995 yılında 1’nci derece Sit alanı ilan edilerek koruma altına alınmıştır. Yani, burada yapılaşma yasaktır.

Fethiye Ölüdeniz Kelebekler Vadisi

Vadiye giriş ücretlidir.

Burada konaklama isterseniz: çadır ve bungalov tercihleri bulunmaktadır. Konaklayanlar için vadide bir restoran, bar ve büfe vardır.

Yukarıda belirttiğim gibi, buraya ulaşmanın en kolay yolu teknelerdir.

Ancak Babadağ eteklerinde Kelebekler Vadisine ulaşan iki tane patika bulunmaktadır.

Bu patikalardan bir tanesi “Şelalelere” ve diğer patika ise “Faralya köyüne” gitmektedir.

Belli bir tecrübeniz varsa, sadece 1’nci Şelaleye kadar gitmeniz önerilir, gerisi tehlikelidir.

Faralya köyüne giden patika ise daha tehlikelidir, hatta birçok yerde ilerlemek için ip yardımı ile yukarı çıkmak gerekir.

GEMİLER KOYU

Ölüdeniz’in batısında yaklaşık 7 km uzaklıktadır.

Kaya Mahallesinin arkasındaki tepenin hemen arkasında, zeytin ve çam ağaçlarının arasında “Gemiler Koyu” bulunmaktadır

Gemiler koyu ve plajı: korunaklı oluşu ve güzel kumsalıyla gerek tekneler ve gerekse karayolu ile buraya ulaşanlar tarafından yoğun tercih edilmektedir. Karayolu ile, buraya Fethiye-Hisarönü-Kayaköy yolundan ulaşmak mümkündür.

Kayaköy, buraya 5 km uzaklıktadır. Birçok ziyaretçi, buraya Kayaköy’den yürüyerek gelmektedirler. Ancak buraya araçla da ulaşmak mümkündür.

Koyda, plaj işleten bir işletme bulunuyor. Şezlong ve şemsiye kiralamak mümkündür. Sahilde kano ve deniz bisikleti kiralayabilirsiniz.

GEMİLER ADASI

Gemiler koyunun tam karşısında ise, Gemiler adası vardır.

Adanın diğer ismi “St Nicholas” (Aya Nicola) adasıdır.

Adaya, tekne ile geçilebiliyor.

Adaya giriş ücretlidir. Müze kartı olanlar, ücretsiz girebiliyorlar.

Adada, MS 5 ile 13’ncü yüzyıllar arasında, Roma ve Bizans dönemlerinde yerleşim görülür.

Bu dönemlere ait: sarnıç, konut, depo ve kilise kalıntıları vardır.

Büyük kilisenin freskleri iyi durumda günümüze ulaşmıştır.

Deniz kıyısında ise sarnıç kalıntıları vardır.

Kalıntılar arasında en ilgi çeken yer: iki kilise arasındaki 500 metrelik tüneldir.

Tünel bazı kısımları yıkık olarak günümüze ulaşmıştır.

Tünel içindeki merdivenlerin aralarında 17 durak vardır.

Bunlar: İsa’nın çarmıha gerilmeye götürülürken 17 kere dinlenmesini temsil eder.

MS 240-241 yılları arasında meydana gelen deprem sonucunda, kıyıdaki kalıntıların bir kısmı suların altında kalmıştır ve günümüzde bu batık kalıntıları, denizde 2 metre derinlikte görülebilmektedir.

1990 yılında bir Japon arkeoloji heyeti tarafından yapılan araştırmalarda, adanın erken Hıristiyanlık döneminde bir ziyaret yeri olduğu, çünkü adada denizcilerin azizi St Nicholas’in yaşadığı tespit edilmiştir.

Evet bu adayı ziyaret etmeyi düşünürseniz, özellikle gün batımını izlemenizi şiddetle öneririm.

Fethiye Ölüdeniz Yediburunlar Köyü

 

YEDİBURUNLAR KÖYÜ

Ölüdeniz ve Patara plajları arasındadır.

Yolu biraz zorludur. Ancak büyüleyici manzaralar sunmaktadır.

Köy, eski dönemlerde “Kutsal Burun” (Hiera Akra) olarak tanınmaktadır.

Köy, denizden 600 metre yüksektedir ve harika bir manzara görülmektedir. Yüksek konumu nedeniyle havası bunaltmaz.

Güneye doğru: sırasıyla Yediburunbaşı, Kötü, Sancak, İnkaklık, Yassa, Kılıç ve Zeytin burunlarından oluşmaktadır.

Evet, Yediburunlar köyünde denize ulaşmak için, Likya yolu üzerinden bir yürüyüş parkurundan denize inmeniz gerekiyor.

Bu parkurun bir kısmı “Kabak koyu” na doğru ayrılıyor. Diğer kısım ise özel bembeyaz bir koya açılıyor. Ancak: 450 metre yükseklikteki yamaçtan, 2.5 km lik bir parkurdan aşağıya inmek gerekiyor. Aşağıda deniz kıyısındaki koyda herhangi bir tesis bulunmuyor.

Fethiye ören yerleri.

Fethiye merkezi gezilecek yerler.

Fethiye kayaköy ve çevresi.

Fethiye genel bilgiler.

Fethiye Göcek ve çevresi.

Fethiye Girme kaplıcaları.

Fethiye Saklıkent.

 

 

 

Fethiye

Fethiye

Muğla Fethiye: Doğal güzellikleri ve tarihi ve turistik yerlerinin önemiyle dikkati çeken bir yer. Birçok kez gittim. Ülkemizde: özellikle: Çalış plajları bölgesini bilmeyen, ilçenin hemen kıyısında tam bir simge gibi yükselen kayalık blok üzerindeki kayalara oyulmuş mezarları görmeyen ve de Ölüdeniz’i  bilmeyen sanırım çok azdır.

Uzun zamandır bu defalarca gittiğim güzel ve turistik ilçemizi yazmadığımı düşündüm. Her ne kadar: Ölüdeniz ve Saklıkent konularını daha önce yazmış olsam da, Fethiye sadece bunlardan ibaret bir yer değil. Tam bir turizm cenneti.

Buyurun: ayrıntılı bir Fethiye ve çevresi, gezi yazısı. Bu bölgeye giderken, “okumadan gitmeyin”

Aslında: yazı bayağı geniş, ayrıntılı ve uzun oldu. Ama: her zaman olduğu gibi, sizler: gezilecek yerlerde özelliklerini belirttiğim yerleri inceleyin, beğendiklerinizi ve ilginizi çeken yerleri işaretleyin ve Fethiye yöresinde kalacağınız zamana ve beğenilerinize göre, kendinize muhteşem güzel bir gezi rotası hazırlayın.

ULAŞIM

Muğla Fethiye ye ulaşım için çeşitli alternatifler var.

Karayolu ulaşımı: Fethiye’ye, Muğla üzerinden veya Antalya üzerinden ulaşabilirsiniz. Hatta: arada, yani Çandır-Korkuteli üzerinden de bir ulaşım yolu görünüyor. Ama: en rahat yol: Muğla üzerinden ulaşım.

Kıyıyı takiben, Antalya üzerinden ulaşım: biraz zahmetli ve uzun zaman alıyor. Antalya üzerinden Fethiye’ye gelecek olanlar için: zamanınız varsa ve görmedi iseniz, kıyı yolunu öneririm. Muhteşem güzellikleri izleyerek, yolculuk yaparsınız.

Ancak, yol biraz zahmetli ve zaman alıyor. Eğer, kısa sürede Fethiye’ye ulaşmak isterseniz, Korkuteli üzerinden, yani iç bölgeden Fethiye’ye, daha kısa sürede ulaşmanız mümkün.

Fethiye-Ankara arası uzaklık: 635 km. Fethiye-İzmir arası uzaklık: 359 km. Fethiye-İstanbul arası uzaklık: 810 km. Fethiye-Aydın arası uzaklık: 232 km. Fethiye-Antalya arası uzaklık: 199 km. Fethiye-Denizli arası uzaklık: 217 km.

Fethiye-Korkuteli arası uzaklık: 137 km. Fethiye-Demre arası uzaklık: 149 km. Fethiye-Marmaris arası uzaklık: 126 km. Fethiye-Ortaca arası uzaklık: 49 km. Fethiye-Bodrum arası uzaklık: 256 km. Fethiye-Pamukkale arası uzaklık: 230 km. Fethiye-Kaş arası uzaklık: 103 km. Fethiye-Kuşadası arası uzaklık: 277 km.

Bunun dışında: Muğla üzerinden gelirseniz, zaten herhangi bir sorun yok, yol rahat. Fethiye-Muğla arası uzaklık: 124 km.

Havayolu ulaşımı düşünürseniz: Dalaman havaalanı, ilçe merkezine, yaklaşık 30 dakika uzaklıktadır. Yani, yaklaşık 50 km. dir. Dalaman havaalanından, bir taksi ile Dalaman merkezine geçebilir (bu yolculuk 10 dakika sürer) ve buradan, otobüsler ile, Fethiye merkezine, yaklaşık 30 dakikada ulaşabilirsiniz.

TARİHİ

Muğla Fethiye nin antik çağlardaki adı: Telmessos.

Burada: Likya devletinin, Karya sınırındaki en önemli kenti kurulmuştur. Hatta, kentin kuruluşunun, MÖ.5.yüzyıla kadar uzandığı bilinmektedir. Şehrin kuruluşu hakkında, bir Likya efsanesi var. Buna göre: “ Finike kralı Agenor’un kızına aşık olan Tanrı Apollon: küçük bir köpek kılığına girerek, kral kızının gönlünü çalar. Bu beraberlikten olan çocuklarının ismi ise: “Telmessos” olur. Tanrı Apollon’un kurduğu kente de, oğlunun ismine atfen: Telmessos adı verilir.

Evet: MÖ. 547 yılında, Persler, yörenin diğer tüm kentleri gibi, burayı da işgal ederler. MÖ. 344-343 yıllarında ise, bu kez, yörede Büyük İskender görülür. Söylenenlere göre: kent, kendi isteğiyle, Büyük İskender’e teslim olmuştur.

Bir başka söylentiye göre ise: Büyük İskender, donanması ile, Telmessos kıyılarına geldiğinde: kumandanlarından Nearkos, o dönemin kent yöneticisi Antipatrides’den: yanlarındaki müzisyen ve esirlerin kente alınmasını ister.

İsteği kabul edilir ve müzisyen olarak kente girenler, müzik kutularının içinde sakladıkları silahları çıkararak, gece, şölenler sırasında, akropolü ele geçirirler.

MÖ.189 yılında ise, bu kez, yörede Romalılar görülür. Romalılar tarafından Bergama krallığına bağlanan kent; Bergama krallığının yıkılmasından sonra, MÖ.133 yılında, Likya Federasyonuna bağlanır ve hatta federasyonun en önemli 6 kentinden biri olur.

Takip eden tarihi süreçte, 8’nci yüzyılda: kentin adı, Bizans imparatoru II. Anastasios onuruna “Anastasiopolis” olarak değiştirilir.

1424 yılında, Osmanlılar yöreyi ele geçirirler. Yöreye: uzak şehir anlamına gelen “Meğri” ismini verirler. Cumhuriyetin ilanından sonra, 1934 yılında ise, Şehit Pilot Fethi Bey’in anısına: yöreye “Fethiye” ismi verilir.

Muğla Fethiye’nin antik dönemdeki en büyük özelliklerinden birisi de: kahinlerinin ünüdür. Mitolojide, Tanrı Apollon’a adanan bu bilicilik/kehanet merkezinde yaşamış kahinlerin: tarihin akışında büyük etkilerinin olduğu, yazılı kaynaklardan öğrenilmektedir.

GENEL

Muğla Fethiye: Akdeniz bölgesi ve Ege bölgesinin ayıran hattın içinde ama Akdeniz bölgesinde kalıyor. Tipik bir kıyı yerleşim yeri. Kıyı uzunluğu: 167 km. Ayrıca: 18 adet ada var. Bu adaların önemlileri: Şövalye, Kızılada, Katrancı, Tersane, Domuz, Yassıca, Gemile, Ayanikola ve Karaören adalarıdır.

İlçenin önemli akarsuları: Kargı ve Eşen çaylarıdır. İlçe hudutları içinde: çoğunluğu denize dik olarak inen, 180 koy-körfez bulunuyor. Bunları hepsi, birbirinden güzel.

İlçe topraklarının: % 70’den fazlası, ormanlık ve makilik alanlarla kaplıdır. Halkın geçim kaynaklarının başında turizm gelir. Bundan başka: yörenin bereketli toprakları, tarım için de elverişlidir.

Şöyle ki, bölge halkının büyük bir bölümü: seracılık ile de uğraşmaktadır. Genellikle, kışın yetiştirilemeyen: domates, biber, patlıcan gibi sebzeler ve diğer bir kısım tarım ürünü, buradaki seralarda 12 ay boyunca yetiştirilmektedir.

Bunun dışında: tüm bölgede olduğu gibi, burada da zeytincilik yapılır.

Yörede: karakteristik Akdeniz iklimi görülür. Buna göre: yazlar sıcak ve kurak, kışlar ise ılık ve yağışlı geçer.

Sonuç olarak: Muğla Fethiye ilçe merkezi: ülkemizdeki birçok şehirden belki daha büyük belki de aynı ölçüde: gelişmiş, modern bir şehir havasındadır. Bu ilçe merkezinde: modern ürünlerin satıldığı mağazalar, lüks ve her türlü gelir düzeyindeki ziyaretçiye hitap eden restoranlar, deniz kıyısında mola verebileceğiniz çay bahçeleri ile dolu.

Yani: her bakımdan tam bir turizm merkezi denilebilecek bir yer. Rahatlıkla, tatil yapılabilecek bir yer.

MAVİ YOLCULUK

Ülkemizde, mavi yolculuk yapmak için en uygun yer: Fethiye’dir diyebilirim. Çünkü: bu yörede: birçok: ada ve yamaçlarında yemyeşil ağaçların kıyıya kadar ulaştığı koy ve körfezler var. İrili-ufaklı bu koy ve körfezler: mavi yolculuk düşünenler için, ideal güzellikler sunuyor. Özellikle: Göcek. Burası: mavi yolculuk turunda kesinlikle uğranılması gereken yer.

Mavi yolculuk için ideal ortamın bir diğer özelliği: Fethiye’de bulunan: dev yat limanı. Mavi yolculuk yapan tekneler: bu limanda duraklıyor ve hatta burada günlerce kalabiliyorlar. Liman: yaz-kış dolu. Bu nedenle: Fethiye’de, yat turizmi gerçekten öne çıkıyor. Çünkü: körfez açık denize kapalı olduğu için, özellikle fırtınalı havalarda, yatçılar için tam bir korunma ve sığınma yeri.

Günübirlik turlar düzenlenen tekneler ile gezmeyi düşünürseniz: bunlar: Fethiye, Ölüdeniz ve Göcek’ten: her gün sabah, saat: 10.00 gibi hareket ediyorlar ve saat: 18.00 gibi geri dönüyorlar. Ölüdeniz bölgesinden kalkan bu günübirlik tekneler: Kelebekler vadisine gidiyor. Fethiye merkezden kalkan günübirlik tekneler ise: çevrede bulunan ada ve koyları ziyaret ediyorlar.

Tabii “Mavi yolculuk” denilince, insanların aklına hemen, bu işin ekonomik yönünün yüksekliği geliyor. Çünkü: Mavi yolculuk, aslına bakarsanız, üst düzey geliri olan insanların bir tatil aktivasyonu. Ancak, şunu unutmayın: çok yakın olduğunuz birkaç aile bir araya gelerek, standart bir tekne kiralayarak, sizler de kısa bir mavi yolculuk yapabilirsiniz.

NE YENİR

Muğla Fethiye, tüm Ege kıyısındaki ilçelerde olduğu gibi: zeytinyağlı yiyeceklerin yaygın olduğu bir yer. Burada: zeytinyağlı, yöresel otlardan yapılan yiyeceklerden tadabilirsiniz.

Elbette: deniz kıyısında, deniz ürünleri yani taze balık mevcut. Balık denilince, elbette: buğulama ya da ızgara balık yemelisiniz. Bunun yanında: jumbo karides, istakoz, karavide gibi kabuklu deniz canlıları ile birlikte, salata ve yanında mutlaka zeytinli ekmek. Özellikle: zeytinli ekmek, mutlaka ve mutlaka tadın, bayılacaksınız.

Ama: yukarıda da sözünü ettiğim gibi: burası turistik bir yer, deniz ürünlerinin ekonomik fiyat yüksekliğinden çekinirseniz, her türlü yemeğin bulunduğu, hatta ev yemeklerinin sunulduğu birçok restoran var.

NE SATIN ALINIR

Muğla Fethiye ilçe merkezinde: haftanın iki günü (Salı ve Cuma) halk pazarı kuruluyor. Bu halk pazarından: gerek kendiniz ve gerekse yakınlarınız için, hediyelik bir şeyler bulabilirsiniz. Bunun dışında: yöreye özgü, kesin kalıpları belirlenen bir hediyelik öneremeyeceğim. Çünkü: burası, hediyelik olarak, herhangi bir ürünün öne çıktığı bir yer değil.

GEZİLECEK YERLER

FETHİYE-ÇAMELİ YOLU: GEZİLECEK YERLER

Muğla Fethiye ilçe merkezinde, Çatalarık Mahallesinden, Orman deposunun hemen yanından ilerlediğinizde: Üzümlü beldesine varacaksınız.

Fethiye

YEŞİL ÜZÜMLÜ

Burası: ilçe merkezine 18 km. uzaklıktadır. İlçe merkezinde, eski garajlardan kalkan dolmuşlar ile gidilmektedir.

Burada: bütün çevre yemyeşil bitki ve ağaçlarla kaplıdır. İlçe merkezinden daha serin olduğu için, özellikle yaz aylarında turistler tarafından konaklama için tercih edilir. Özellikle: yabancı turistlerin ilgi odağıdır. Burada: “Dastar” adı verilen bir tür dokumacılık ta yapılmaktadır.

Fethiye

DAİDALOS KAYA MEZARLARI

Fethiye-Muğla karayolunda ilerlediğinizde: İnlice köyü karşınıza çıkıyor. Daidalos kaya mezarları ise, İlçe merkezine, 22 km. uzaklıkta, İnlice köyü yakınlarındadır. Burayı gezmek için, özel aracınız ile, İnlice köyüne gelebilir veya ilçe merkezinden tur düzenleyen seyahat acentalarının imkanlarını kullanabilirsiniz.

İnlice köyünde, Daidalos kaya mezarları yanında, denize girilebilen “İnlice Plajı” bulunuyor.

Bu mezarlar: kayalar oyularak yapılmıştır. İnlice köyü çevresinde: Daidalos anıtı denilen mezardan, yukarı doğru ilerlediğinizde: Daidala antik kentini ifade eden, birçok kalıntı ve kaya mezar bulunduğunu görürsünüz.

Bu kente ait, ilginç bir efsane var. Şöyle ki: “Daidalos’un oğlu İkanos: iyi bir avcıdır. Bir gün: babasından, avladığı büyük bir şahinin tüylerinden, kendisine iki kanat yapmasını ister. Bunun üzerine, oğluna kanat yapan baba, oğluna uçma esnasında yol göstermek için, kendisine de bir çift kanat yapar.

Baba ve oğul, birlikte: Daidala’da, yüksek bir uçurum kıyısından havalanarak uçmaya başlarlar. Fethiye körfezi ve İnlice üzerinde uçarlar. Bu sırada: oğul İkanos, babasının “yüksekten uçma, kızgın güneş yakar” uyarısını dikkate almaz ve güneşe yakın olmak amacıyla, yükseklere çıkar.

Ancak, güneşin sıcaklığından, kanatları tutan sakız ve balmumu eriyince, kanat tüyleri tek tek dökülmeye başlar. İkanos: hızla mavi deniz sularına düşerek, ölür. “

Aynı yol üzerinde, devam ettiğinizde, karşınıza: ülkemizin yine en önemli turizm merkezlerinden biri geliyor.

DEĞİRMENBAŞI ORMAN İÇİ DİNLENME YERİ

İlçe merkezine 7 km uzaklıktadır. Fethiye-Çameli yolundadır. Fethiye-Üzümlü dolmuşları ile gidilebilmektedir.

Kızılçam ağaçlarıyla kaplı alan, B tipi mesire alanıdır. 1974 yılında kurulmuştur. Alan, günübirlik piknik alanı olarak kullanılmaktadır.

Alanda, piknik yapma için uygun düzenleme yapılmıştır. Günlük ziyaretçi kapasitesi 500 kişidir. Fethiye ilçe merkezine yakınlığı nedeniyle özellikle yaz aylarında yoğun ilgi görmektedir.

KARAAĞAÇ ALINCA KÖYÜ

Fethiye merkeze 31 km uzaklıktadır.

Alınca bölgenin en sakin ve gizli kalmış yeridir. Çünkü buraya toplu ulaşım araçları ile ulaşmak mümkün değildir. Kendi özel aracınız veya tutacağınız taksi ile ulaşabilirsiniz. Bölgede 1-2 tane konaklama tesisi bulunmaktadır.

Ayrıca kamping ve bungalov evler vardır. Akşam gün batımında, buranın eşsiz Cennet Koyu muhteşem güzel bir manzara sunar. Burası, Likya yolu üzerindedir ve bu yüzden genellikle Likya yolunda yürüyenler tarafından tercih edilmektedir.

OYUKTEPE KOYLARI

Fethiye merkeze 4 km uzaklıktadır. Koyda: birçok plaj bulunmaktadır. Bunlar: Turun Pınarı, Akvaryum, Aksazlar, Kuleli, Büyük Samanlık, Küçük Samanlık, Boncuklu, Mempaşa plajlarıdır.

Kuleli Koyu

Fethiye merkezde, İskele yolundan Karagözler istikametine giderken buraya ulaşabilirsiniz. Koyun bir tarafı deniz, bir tarafı ise yemyeşil ormanlık alandır.

Aksazlar Koyu

Fethiye merkez Sahil yolundan Aksazlar istikametine giderseniz, buraya ulaşabilirsiniz. Buradaki plaj, özel beyaz kum getirilerek sonradan dizayn edilmiştir. Plaj bölümünde, şemsiye, şezlong, tuvalet ve duş imkanı bulunmaktadır. Deniz dalgasız ve sığdır.

Küçük Boncuklu Koyu

Fethiye merkezinin batısında bulunan koy, merkeze 5 km uzaklıktadır. Burada: deniz oldukça berraktır ve sakindir. Denizin tabanı büyük çakıl taşları doludur ve deniz ayakkabısı ile girmeniz önerilir. Sahil ise, kum ve çakıl karışımıdır.

Büyük Boncuklu Koyu

Fethiye merkezin batısında, merkeze 4 km uzaklıktadır. Deniz temiz ve berraktır. Deniz yavaş derinleşir. Bu bölgede, orman içindeki kamp alanlarında konaklayabilirsiniz. Bungalov evler veya çadır imkanı bulunmaktadır.

Küçük Samanlık Koyu

Fethiye ilçe merkezinin batısında, yaklaşık 3 km uzaklıktadır. Burada aşağıda belirttiğim gibi Küçük ve Büyük Samanlık olarak iki koy olmasına rağmen, yörenin yerlileri, her iki koyu tek bir koy olarak yani “Samanlık Koyu” olarak bilirler. 

Deniz oldukça temizdir ve diğer koylardan farklı olarak burada iki tane iskele bulunmaktadır. Deniz: sığ ve dalgasızdır. Bu yüzden yüzme bilmeyenler ve çocuklu aileler tarafından tercih edilmektedir.

Plajda bulunan tesiste: şezlong ve şemsiye kiralama imkanı bulunmaktadır. Ayrıca, sahilde büfe, restoran ve kafeterya vardır. Koyda bulunan büfede bazı ihtiyaçlarınızı karşılayabilirsiniz. Ama buraya gelenler, genellikle kendi yiyecek ve içeceklerini yanlarında getirirler.

Büyük Samanlık Koyu

Fethiye merkezin batısında, merkeze 7 km uzaklıktadır. Koy, hem piknik yapmak ve hem de denize girme olanakları sunar. Piknik masaları vardır. Çocuklar için ise oyun parkı bulunur. Bisiklet ve yürüyüş parkurları da mevcuttur. Özellikle hafta sonlarında oldukça fazla kalabalıktır.

Fethiye

ONİKİ ADALAR

Fethiye körfezinin: kuzeybatısında bulunmaktadır.

Burayı: balıkçılar “Karanlık içi” olarak isimlendiriyorlar. Özellikle: mavi yolculuğa çıkan tekneler, bu bölüme kesinlikle uğruyor. Ayrıca: Fethiye ve Göcek bölgelerinden, günübirlik tekne turları ile de buraya ulaşmanız mümkün. Yörenin en önemli çekim alanlarının başında gelen bölgeye: oniki adalar ismi veriliyor.

DELİKTAŞ ADASI

Kızıl adanın kuzeybatısında irili-ufaklı adalara, bu isim verilmiş. Burada: özellikle su altı dalışı yapmak isteyenler için çok uygun ortamlar var.

TERSANE ADASI

Fethiye körfezindeki en büyük adadır. Mübadele öncesinde, burada bir Rum yerleşim yeri varmış. Mübadele sırasında, Rumlar burayı terk etmişler, günümüze kalıntılar ulaşmış.

Burada: bir gözetleme kulesi ve kısmen korunmuş durumdaki bir mezar var. Geçmiş dönemde, burada, küçük gemilerin bakım ve onarımlarının yapıldığı bir tersane varmış. Bu nedenle, adanın adı “Tersane adası” olarak anılıyor. Burada: korunaklı koylar var.

Bu koylarda, gerek balıkçılar ve gerekse yatçılar barınıyorlar. Son olarak, bu adanın kuzeybatısında bulunan Taşyaka koyu: ünlü ressam Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun bir kaya üzerine yaptığı “balık” resmi nedeniyle “Bedri Rahmi Koyu” olarak anılıyor.

Koyda: yatların yanaşabilmesi için ahşap iskeleler ve salaş restoranlar, lokantalar var.

PRENS ADASI

Burada, bir prens, söylentilere göre: 30 yıl kadar önce yaşamış. Bu yüzden, ada: Prens adası olarak isimlendirilmiş. Ama, bir zamanlar burada bol miktarda yaban domuzu bulunuyormuş ve bu yüzden adaya, “Domuz adası” da deniliyor.

Ada üzerinde: kral mezarları olarak düşünülen kalıntılar var. Ayrıca, burada: teknelerin yanaşmasına uygun bir liman var. Adanın güneyinde ise, Darboğaz ve onun güneyinde: Göbün koyu var. Bu koy: mavi yolculuk teknelerinin yoğun uğrak yeri.

YASSICA ADALAR

Bunlar, irili-ufaklı 5 adadan oluşuyor. Bu adalar üzerinde, herhangi bir tesis yok. Büyükçe olanının, denize uzanan burnu ucunda, küçük bir havuz oluşmuş. Burası: çocuklar için ideal bir yüzme yeri.

Burada: günübirlik tekneleri yoğun olarak mola veriyorlar. Adaların kuzey ucunda, yüzmek için son derece elverişli sığ bir deniz var. Buranın sahil bandı ise, ince kum. Bu arada: adalar arasında yüzmek isterseniz, korkmadan deneyebilirsiniz.

İki adanın arasındaki en kısa mesafe: 12 metreye kadar düşüyor. Yaklaşık, yarım saat kadar yüzmeyi becerebilirseniz, dört adayı da yüzerek dolaşabilirsiniz. Bu arada, arzu ederseniz, adalara çıkıp, yürüyüş te yapabilirsiniz, ancak, bu yürüyüş için spor ayakkabısı bulundurmanız şart.

ZEYTİN ADA

Burası: Yassıca adaların güney ucundaki bir ada. Ama, bu adada özel mülkiyet var. Ayrıca, Osmanlı dönemine ait bir zeytin sıkma atölyesi yapısı var.

KIZIL ADA

Bu adanın bu ismi almasının nedeni: gün batarken, taş ve toprağın renginin kızıla dönüşmesi. Adanın güney ucunda: bir deniz feneri var ki halen faaldir. Adada: sadece fener bekçisinin evi bulunuyor. Adanın doğu kıyısı: deniz dalgalarından etkilenmediği için, yüzmeye elverişli. Tekneler için de, burada konaklamak mümkün.

Burada büyük bir sahil bandı bulunuyor. Adanın güneybatısında ise, Deliktaş adaları var. Bu adalar da, dalış yapma meraklıları ve balık avlamak isteyenler için çok uygun ve tercih ediliyor.

HAMAM KOYU

Burası: mavi yolculuk ve günübirlik teknelerin uğrak yerlerinin başında geliyor. Yatlar ve tekneler, burada geceliyorlar. İskelenin hemen yanı başında: bir bölümü sular altında kalarak günümüze ulaşmış, bir Bizans manastırı kalıntıları görebilirsiniz. Ayrıca, tekneden çıkıp, orman içinde kısa yürüyüş yapabilirsiniz. Kıyıda, yatlara ve teknelere hizmet veren, küçük ve şirin lokantalar var.

Fethiye ören yerleri.

Fethiye merkez gezilecek yerler.

Fethiye Kayaköy ve çevresi.

Fethiye Ölüdeniz.

Fethiye Göcek ve çevresi.

Fethiye Girme Kaplıcaları.

Fethiye Saklıkent.