Kocaeli Karamürsel

Kocaeli Karamürsel

 

 

 

 

 

 

Karamürsel, pehlivanlar kenti olarak biliniyor. Şöyle ki: Gazanfer Bilge, Aydın Demir ve Ahmet Taşçı isimli ünlü güreşçiler, buradan yetişmişlerdir. Bir de deyim var “Ufacık tefecik gördün de, Karamürsel sepetimi sandın?”

Karamürsel denilince, çok daha fazla eskilere de gitmek mümkün. Burayı, yaşamımda ilk kez, 1973 yılında gördüm. Karamürsel-Hereke denilen bir bölgesinde: bir kampta bir süre kalmıştım.

İzmit körfezinin kıyısındaki bu kampta, denize girmek büyük bir keyifti. Ancak: bir tanker geçtiğinde, denizin tamamen “mazot” olduğunu hatırlıyorum.

Kocaeli Karamürsel

ULAŞIM

İzmit-Yalova kıyı kara yolu üzerindedir. İzmit il merkezine 34 km. uzaklıktadır. Karamürsel-Yalova arası uzaklık: 32 km. Yani: aslında Yalova il merkezine yakın olmasına rağmen, Kocaeli ilinin bir ilçesidir.

Kocaeli Karamürsel

TARİHİ

İlçe adını: “Kaptan-ı Derya Karamürsel” den almaktadır. Bu şahıs: Osmanlının ilk kaptan-ı deryasıdır. Orhan Gazi tarafından, gözü pekliği nedeniyle “kara” lakabı verilen, “Mürsel Paşa”. Zamanında, burada yapılan küçük ve hızlı gemilere de, Karamürsel ismi verilmiştir.

Daha öncelere gitmek gerekirse, Karamürsel bölgesinin, birçok uygarlığa ev sahipliği yaptığı görülür. MÖ. 1200 yıllarında, burada Hititler görülür.

Daha sonra, bunları takiben: Frigler, Lidyalılar ve Persler görülür. Daha sonraki dönemde, Makedonyalıların egemenliği dönemlerinde, burada “Pronectus” isimli bir şehrin kurulduğu biliniyor.

Yöre: MÖ.4.yüzyılda, Bithynia krallığının, MÖ.1.yüzyılda ise, Romalıların egemenliği altına girer. Bizans döneminde ise, yörenin ismi “Helenapolis” olarak biliniyor.

Şehir, o dönemde, önemli bir ticaret merkezi olarak öne çıkıyor. Bölge: 1327 yılında, Osmanlılar tarafından fethedilmiştir. Yörenin ismi, bu dönemde, yukarıda sözünü ettiğim gibi “Karamürsel” olarak değiştirilmiştir. 

Yöre: 1920 yıllarında, İngiliz ve Yunanlılar tarafından işgal edilir. Kurtuluş Savaşından sonra ise, işgal sonlandırılır ve Cumhuriyetin ilanından sonra, 1924 yılında, yöre, Kocaeli’ne bağlı bir ilçe konumuna gelir.

Kocaeli Karamürsel

GENEL

Karamürsel: sahilinin güzelliğiyle tanınır ve öne çıkar.

İzmit körfezinin güney kıyısındadır. Balık lokantaları ve balıkçılarıyla meşhurdur. Bölgenin toprakları verimlidir. Bu topraklarda: kiraz, şeftali ve kestane yetişmektedir.

Tüm bunların yanında, bölgede hiçbir sanayi tesisi bulunmamaktadır. Tüm bunların yanında: İstanbul’a yönelik olarak, burada, tarla ve sera çiçekçiliği de yapılmaktadır.

Karamürsel: sahildeki çay bahçeleri, parkları ve restoranlarıyla, güzel bir yer. Özellikle: deniz ürünlerinin gayet güzel ve lezzetle sunulduğu restoranları öne çıkıyor. 1999 depremi öncesine  kadar, Türkiye’nin en çok çay bahçesinin burada bulunduğu söyleniyor.

İklim değerlendirildiğinde: bölgede, Akdeniz ve Karadeniz iklimi görülmektedir. Yazları sıcak ve az yağışlı, kışları yağışlı ve serindir.

Son olarak: Karamürsel ilçesinde, Osmanlı döneminde kurulan, ülkemizin ilk kumaş fabrikasının, her ne kadar tesisleri yok olsa da, bacası kalmış ve günümüze kadar ulaşmıştır.

Evet, yalnızca bir baca. Bu kumaş fabrikasının kurucularının takip eden nesilleri: daha sonra kurdukları ve günümüzde de varlığını sürdüren “Yeni Karamürsel” mağazalarını devam ettirmektedirler.

KARAMÜRSEL SEPETİ

Karamürsel sepetinin diğer sepetlerden farkı: sapı olmamasıdır. Ancak, geçirilmiş bir ipi vardır ve bele bağlanır. Ayrıca, küçük görünmesine rağmen, içine çok şey alması ile bilinir.

Bu nedenle, yazının başında söylediğim gibi “Ufacık-tefecik gördün de, Karamürsel sepeti mi sandın?” deyimi günümüze kadar ulaşmıştır. Sepetin yapılışı hakkında, kısacık bilgi vermek istiyorum.

Sepet: kestane ağacı köklerinden çıkan dal ve filizlerden yapılır. Elde örülür. Yaş meyve ve sebzenin toplanmasında ve taşınmasında kullanılır. Görünüş olarak oval biçimde yapıldığından, ufak görünüşüne rağmen, iç hacmi geniştir. 

Normal bir Karamürsel Sepeti: 6-8 kg. arasında meyve ve sebze depolama ve taşıma kapasitesine sahiptir.

NE YENİR. NE İÇİLİR

Ben Karamürsel’de bulunduğum kısa sürede, bir gece, bir balık restoranında bulundum. Sizlere de, özellikle önereceğim gibi, buraya yolunuz düşerse, mutlaka ve mutlaka “Tuzda balık” yemelisiniz.

Bu muhteşem lezzeti, inanıyorum ki, asla unutmayacaksınız, çünkü gerçekten muhteşem. Bunun dışında, Karamürsel’de bulunduğunuzda, yine buraya has, özel bir lezzet var: “simit dolması”. Bu yemek, özellikle, ramazan ayında yapılıyor.

NE SATIN ALINIR

Karamürsel sepeti, mutlaka duymuşsunuzdur. Merkezde, Karamürsel sepeti satılan birkaç yer var. Buralara girdiğinizde, o kadar güzel ve çeşitli objeler var ki, şaşırmamak elde değil.

Bu arada, ben 2003 yılında, buradan bir çamaşır sepeti almıştım. Aradan geçen yıllara rağmen, hala sağlam ve kullanıyorum.

Öneririm. Yalnız, Karamürsel sepetinin küçüğü makbuldür, hatırlatırım. İlçe merkezinde, sepet satılan, iki-üç yer var. Buralara girdiğinizde, hoş biraz kafanız karışacaktır. Çünkü, çok çeşit var.

GEZİLECEK YERLER

Kocaeli Karamürsel Bey Mezarı

KARAMÜRSEL BEY MEZARI

Karamürsel bey, ilk Osmanlı Kaptan-ı Deryasıdır. Doğum yeri ve tarihi belli değildir. Osmanlı devletinin donanmasının gelişmesi için büyük gayretleri olmuştur. Orhan Gazinin, Bizans imparatoru Andronikos ile yaptığı “Pelekanon” savaşının kazanılmasında önemli rol oynamıştır.

Karamürsel Bey’in kurduğu donanma nedeniyle, Marmara denizinde, üstünlük, Bizanslılardan Osmanlılara geçmiştir. 1329 yılında vefat eden bu kahraman Türk komutanının kabri, işte buradadır. Mezarın batı yönünde, taşa oyulmuş bir “kadırga resmi” var. Mezarın üzerinde: dört ayak üzerine oturtulmuş, çadır şeklinde, modern bir üst örtü var.

Kocaeli Karamürsel Başdeğirmen Mesire Alanı

BAŞDEĞİRMEN MESİRE ALANI

Karapınar köyündedir. Yolu asfalttır ve İlçe merkezine 8 km. uzaklıktadır ve Karamürsel Jandarma Komutanlığının karşısındaki yoldan gidilir. 225 yıllık tarihi bir çınar ağacının simgelediği ve vadide bulunan iki su değirmeninden ismini alan alan; İlçenin en tercih edilen piknik ve mesire alanlarının başındadır.

Burada: büyük çınar ağaçları, dereler boyunca devam eden sırtlarda, piknik ve yürüyüş yapabilirsiniz. Bölgede: otopark bulunuyor. Bunun dışında: çocuk oyun alanları, alabalık ve mangal imkanları var. Gayet güzel bir ortam, zamanınız varsa, mutlaka gitmenizi öneririm.

Hatta, buralara gittiğinizde, mutlaka alabalık yemelisiniz. Çünkü: büyük bir alabalık tesisi var. Tesiste, yılda, yaklaşık 24 ton alabalık üretiliyormuş. Bu tesisin, alabalık yiyebileceğiniz büyük bir restoranı da var. Ayrıca, yörede, konaklayabileceğiniz dağ evleri türü yerler de var.

AKPINAR SUYU

Bölge: Orman Bakanlığı Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından, milli park alanı olarak tescil edilmiştir. İlçe merkezine 15 km. uzaklıkta olup, yolu asfalt değildir. Akpınar köyü sınırları içindedir. Bölgede: Akpınar isimli memba suyu bulunmaktadır. Yüksek rakımda olması nedeniyle, havası ve suları mükemmeldir.

OLUKLU TEPESİ

Karamürsel-İznik kara yolu üzerinde olup, İlçe merkezine 7 km. uzaklıktadır. Karamürsel-İznik kara yolu üzerindedir. İzmit körfezi ve Marmara denizinin bir bölümü, buradan muhteşem gözleniyor. Burada piknik yapmak mümkün, güneş ve temiz hava nedeniyle, insanlar burayı yoğun olarak tercih ediyorlar. Aynı zamanda “Aşıklar Tepesi” olarak da biliniyor.

KARAMÜRSEL BEY, DENİZ EĞİTİM MERKEZİ KOMUTANLIĞI

İlçe merkezine 7 km. uzaklıkta, Yalova yolu üzerindedir. Burada: II. Dünya Savaşı öncesinde İngilizler tarafından uçak pisti yapılmıştır. Daha sonra ise, 1955 yılında, burada, Amerikan Hava Kuvvetleri İstihbarat Servisi görev yapmıştır. 1958 yılında ise, ortak savunma tesisleri olarak gündeme gelmiştir.

Bu tesisler, takip eden dönemde, yani 1979 yılında, Deniz Kuvvetleri Komutanlığına tahsis edilmiştir. Duyduğuma göre: Amerikalılar gittikten sonra, bu hava alanını kullanmak mümkün olmamış. Çünkü: çok önemli bir parçayı, söküp götürdükleri söyleniyor.

Ama: “Elephant Cage” isimli bir hava alanının direkleri, Karamürsel ilçesinin her yerinden görülebiliyor. Ayrıca: buraya, Amerikalılar tarafından yapılan binalar, 1999 depreminden zarar görmemiştir.

Özellikle, kütüphane binasında, en ufak bir hasar bulunmadığı söyleniyor. Türk Deniz Kuvvetleri personelinin eğitimleri, burada yaptırılmaktadır.

İzmit tanıtımı.

Yalova tanıtımı.

 

Kocaeli Körfez

Kocaeli Körfez

Burayı anlatacak tek kelime, kalabalık ve yoğun trafik.

Kocaeli Körfez

ULAŞIM

İlçe: TEM Otoyolu ve D-100 kara yolu ve demir yolu üzerindedir. Deniz ulaşımı da bulunmaktadır. İzmit il merkezine 17 km. uzaklıktadır. Kara ve demir yolları üzerindedir.

Kocaeli Körfez

TARİHİ

Tarihi süreç incelendiğinde: bölgede, sırasıyla: Frigler, Bitinyalılar, Persler ve Makedonyalılar görülür. Daha sonra ise, Romalılar ve Bizanslılar egemenliği ele geçirirler. 717 yılında, Arap donanması, İstanbul’u kuşatırken, burada konaklamıştır. Bizans döneminde ise: Burunga bölgesinde, başta Bizans imparatoru Constantin olmak üzere, birçok ileri gelenin villaları bulunduğu biliniyor. Ayrıca, Bizanslılara ait küçük bir garnizon bulunuyordu.

Bölge: 1420 yılında Türklerin eline geçmiş ve yarım kalmış konut yerlerinden dolayı “Yarımca” ismini almıştır. 1964 yılında Belediye teşkilatı kurulmuş ve 1988 yılında, bölge “Körfez” ismini almıştır.

I. Dünya Savaşından sonra, bölge, İngiliz ve Yunanlılar tarafından işgal edilir. 1921 tarihinde işgal biter. 1937 yılında,  Romanya’dan göçmen aileleri bölgeye gelerek yerleşmişlerdir.

Kocaeli Körfez

GENEL

Kocaeli ilinde, Gebze ilçesinden sonra, ikinci büyüklüktedir. İlçede: denize açık: rıhtım, iskele ve gezi yerleri bulunmaktadır. Sahildeki çay bahçeleri, güzel manzarası ve temiz havasıyla halk tarafından tercih ediliyor. Kıyı şeridi: 3 km. boyunca uzanıyor. Bu şeritte: parklar bulunuyor.

İlçe, düzlük bir alana kurulmuştur. Kıyı kesimi, fazla girintili-çıkıntılı değildir. Düz alanın, yükseklikle birleştiği yerde, kara yolu geçmektedir. Su kaynaklarının az olması, büyük sıkıntı oluşturmaktadır.

Bölgede, halkın temel geçim kaynağı: sanayileşme üzerine kuruludur. Tarımsal ürün olarak ise, kiraz üretimi yapılmaktadır. Tüpraş, Petkim, İgsaş gibi büyük sanayi kuruluşları, burada yerleşiktir.

İklim değerlendirildiğinde ise: yazları çok sıcak ve kurak olmayan, yağışlı ve ılık geçen bir iklim standardı görülüyor. Bu iklim standardına uygun olarak: alçak kesimlerde zeytinlikler ve bölgenin en güzel kirazları yetiştirilmektedir.

Kocaeli Körfez Hereke İpek Halısı

HEREKE İPEK HALISI

Kayser Wilhelm köşkünün arkasında, Hereke Halı Fabrikası bulunmaktadır. Bu fabrika: 1843 yılında kurulmuş ve günümüze kadar, ipek ve yünlü halı üretimi yapılmaktadır.

Günümüzde, Yıldız Sarayında bulunan dünyanın en büyük halısı: Hereke Halı Fabrikasında üretilmiştir. Dünyada, ipek halı dokumacılığı konusunda, buradaki fabrika, haklı bir üne sahiptir.

Yörede halıcılık yapılmasının en önemli sebebi: fabrika kurulduğunda, Gördes, Demirci ve Sivas’tan getirilen ustaların büyük emeği bulunmaktadır.

Özellikle: 1943 yılından sonra, Hereke halıcılığında büyük bir aşama kaydedilir. Bursa ipeğinden dokunan halılar: gerek yurt içinde ve gerekse yurt dışında büyük ün kazanmıştır.

1970’li yıllarda, özel sektör, ipek halı üretimine girer. 1980’li yıllarda, ipek halı üretimi zirve yapar. Ancak, 1990’lı yıllarda, üretilen halıların kalitesi düşer ve sektörde gerileme başlar.

Kocaeli Körfez

GEZİLECEK YERLER

Kocaeli Körfez Alman İmparatoru Kaiser Wilhelm Köşkü

ALMAN İMPARATORU KAİSER WİLHELM KÖŞKÜ

Yıldız Sarayının minyatürü olarak yapılmıştır. Hereke kıyısında, eski Sümerbank Dokuma ve Halı Fabrikası sınırları içindedir. Hereke halıları, dünyaca ün kazanmaya başlayınca, Hereke’ye gelen yabancı misafirlerin ağırlanmasında büyük sıkıntılar yaşanmaya başlamıştır.

Bunun üzerine, Alman İmparatoru II. Wilhelm, İzmit’i ziyaretinden önce, Sultan II. Abdülhamit tarafından, burada bir köşk yaptırılır. Ama: köşk, Yıldız Sarayında, 3 hafta içinde hazırlanır ve deniz yolu ile, parçalar halinde, buraya getirilir ve bir günde, yerine monte edilir.

Yapımında, tekne yapım tekniği kullanılmış ve metal çivi kullanılmamıştır. Tamamen ahşap konstrüksiyonla oluşturulmuştur. İç düzenlenmesinde ise, Hereke dokuması halılar, ipekli döşemelikler ve perdelikler kullanılmıştır.

Diğer birçok eşya ise, Saraylardan getirilerek, buraya yerleştirilmiştir. Takip eden dönemde, başta Alman imparatoru olmak üzere, birçok ünlü, bu köşkte ağırlanmıştır. İmparator ise, köşke, eşsiz bir böcek koleksiyonu hediye etmiştir.

İzmit tanıtımı.

 

Kocaeli Kartepe

20180422_153019(0)
Kocaeli Kartepe

Değerli okurlarım: en son bu bölgeye yani Maşukiye-Sapanca-Taraklı’dan oluşan tura Ağustos 2019 tarihinde gittim. Öncelikle bilmelisiniz ki: bu söylediğim tur kesinlikle bir gün içinde yetişmiyor ve özellikle Taraklı, sadece 15-20 dakikalık bir ziyaretten ibaret kalıyor. Yani: bu turu satın alırken, büyük bir yorgunluk ve bazı yerlerin pas geçilmesini kabul etmek durumundasınız.

Bölgeyi anlatmadan önce, önemle belirtmek istediğim bir husus var. Sakın ola: hafta sonu yani Cumartesi ve Pazar günü veya tatil günlerinde buraya gitmeyin. Çünkü inanılmaz bir kalabalık, arabalar, tıkanan trafik, insan seli, inanın giderseniz pişman olursunuz.

Hiçbir düzen yok, temizlik yok, her yer para ama nasıl para, fahiş fiyatlar, araç plakalarına 34, 54 sanırsınız bütün İstanbul buraya akın etmiş, peki sonra ne olmuş, tam bir rezillik, hani bir çok internet sitesinde yazılı ya: Maşukiye, kuş sesleri, cennet hayır, burada kuş sesi duyamazsınız, ama bolca araba sesi ve satıcı sesleri, ATV denen üç-dört tekerlekli motor gürültüsü duyabilirsiniz.

Tabii ben bunları yazınca, bir kısım ziyaretçinin hafta sonu gitmeyeceğini ve sakin olacağını düşünebilirsiniz, ama bu bölgede Araplar (artık turist mi yoksa daimi ikamet eder mi desem bilmiyorum) da çok, yani bence, mutlaka buraları gidip göreyim derseniz: mutlaka hafta içi bir günü tercih edin, en azından hafta sonu yoğunluğunun beşte biri kadar yoğunluk oluyormuş, ben maalesef hafta sonu gittim ve bir kez daha buraya asla gitmem.

Ama yine en başta belirtmek isterim ki, bu yazı sizlere biraz karamsar gelebilir, ama unutmamak gerekir ki, ben gördüklerim ve yaşadıklarımı yazdım, tercih sizin.

Evet: şimdi Maşukiye nedir, burada neler var, insanlar burayı neden tercih eder, bu konuda sizlere bilgi vermek istiyorum.

Öncelikle biraz tarihi geçmiş ve buranın isminden, isminin anlamından başlayalım.

Maşukiye köyü

1865 yılında, Kafkasya’dan buraya göç etmiş Çerkez boyları tarafından kurulur. Bunlar arasında bulunan Murat Bey isimli bir şahsın, köyün kurucusu olduğu söylenir. Osmanlı-Rus harbi sırasında da Batum’dan göçüp gelenler buraya yerleştirilir.

Daha sonraki yıllarda ise, Karadeniz ve Romanya yöresinden göçüp gelenler, yine buraya yerleşirler. Böylece: Çerkezler, Abazalar, Gürcüler, Muhacirler ve mübadele sonucu Yunanistan’dan gelenler, bölgede çok farklı kültürlere sahip bir toplum oluşmasına neden olmuşlardır.

Maşukiye’nin tarihinde ilkler var. Cumhuriyet döneminin ilk kadın belediye başkanı (Leyla Atakan, İzmit Belediye Başkanı) buradan çıkmıştır. Yine, Cumhuriyet döneminin ilk kadın subayı, Maşukiyelidir. Bunların bir anıtını, Maşukiye mahallesi muhtarlığının önünde görebilirsiniz.

Tarihe, devam edelim. Osmanlı döneminde, yukarı da da belirttiğim gibi, burada pek çok Çerkez yaşarmış. Harem için, aşık olunacak kadar güzel kızlar, buradan seçilirmiş.

Bu nedenle buraya “Maşuk köy” ismi verilmiş. Zaman la da “Maşukiye” ismini almış. Yani: “Maşukiye” ismi: aşık anlamına gelen Maşuk kelimesinden gelir. Aşık olan erkeklere “Aşık” ve aşık olan kızlara ise “Maşuk” denirmiş.

Yöre halkının deyişine göre “Buraya gelen aşık olur” imiş. (Elbette günümüzde böyle bir şey yok, buraya gelen sadece sinir olur demek daha uygun)

Yine, buralarda söylenenlere göre “Maşukiye, yıllarca Balayı yeri olarak tercih edilmiştir”. Ama söyledim ya, günümüzde kalabalık ve gürültüden, sanırım balayı için burayı tercih eden yoktur.

Ulaşım

Maşukiye-İstanbul arasındaki uzaklık 120 km ve Maşukiye-İzmit arasındaki uzaklık ise 20 km. dir. İstanbul’dan yola çıkanlar için: Çamlıca gişelerinden, otoyola giriş yapın, İzmit-Adapazarı yolu ile devam ettiğinizde, yaklaşık 1 saat sonra İzmit-Doğu-İzmit-Yalova-Bursa çıkışına geleceksiniz.

Otoyol gişelerinden sağa dönerek, D-100 karayolundan, Adapazarı yönüne çıkın. 500 metre sonra, Kartepe-Sapanca kavşağından sağa dönülerek, Kartepe-Maşukiye yoluna gireceksiniz. 10 km daha ilerledikten sonra, Maşukiye’ye varılmaktadır.

Maşukiye merkezden, Kartepe yönünde biraz ilerledikten sonra, Kartepe yolu üzerindeki “Alabalık vadisine” ulaşılmaktadır.

20180422_154127
Kocaeli Kartepe Maşukiye

GENEL

Yukarıda da söz ettiğim gibi: günümüzde burası kalabalık Araplardan geçilmiyor. İşin ilginci buranın esnafı da Arapları tercih ediyor, sırf para uğruna, çünkü Araplar daha rahat para harcıyorlar, malum buraya gelen Araplar, Arapların belli bir gelir seviyesi üstünde olan kesimi.

İlçe sınırları içinden D-100 devlet karayolu ve TEM otobanı geçer. Marmara Bölgesinin: Uludağ’dan sonra en çok ziyaretçi çeken, kış turizm merkezidir. Ancak “Kartepe” sadece kışın güzel, çünkü burada bulunan ağaçlar, büyük yapraklı olduklarından kar yağdığında üzerleri karla kaplanıyor ve tamamen bembeyaz bir görüntü ortaya çıkıyor.

Ayrıca yine kışın buraya çok fazla miktarda kar yağması nedeniyle, kar kalınlığının yer yer 3.5 metreye kadar çıktığı söyleniyor. Ama yazın Kartepe anlamsız bir yer, tamamen çorak bir arazi yapısı görülüyor, yani burası kışın güzeldir.

Maşukiye’nin denizden yüksekliği 111 metredir. Köy ve yakın çevresinde 50’den fazla restoran bulunduğu söyleniyor. Özellikle et-mangal ve alabalık tesisleri yoğundur.

Ne satın alınır

İnternet sitelerinde birçok yerde yazılı olduğunu görünce: burayı ziyaretimde ekşi mayalı köy ekmeği almak istedim, ama bulmak ne mümkün, sadece bir fırında bulabildik, o da sayılı, yani tur  da bulunan ve isteyen herkese yetmeyecek şekilde, 8-10 tane ekmek vardı.

Mersu alabalık tesislerinden alabalık satın almayı umduk, ama kalabalıktan bu tesislerin yerini bile bulmak mümkün olmadı. Bir de “Çerkez peyniri” denilmiş, hani burası Çerkezlerin diyarı ya, Çerkez peyniri alalım dedik, bulmak ne mümkün, bir yerde vardı ama tadı rezaletti.

Öte yandan, bir satıcı, yaz döneminde satın almayı düşünenlerin yolda bozulur diye peynir satın almadıklarını söyledi, kışın bu peyniri satıyorlarmış.

Pazar günleri, merkez meydanda kurulan pazarda pek çok sebze ve meyve satıldığı söyleniyor, ne mümkün, Pazar günü gittim, Pazar filan yoktu.

20180422_132817   

Ne yenir

Tabii Maşukiye, dereler, şelaleler denince akla hemen alabalık geliyor. Hatta: bazı restoranlarda alabalıklar akvaryumlar için de canlı bulunduruluyor. Ayrıca: yine bu yörede, yörenin ormanlık olması nedeniyle mantar öneriliyor, ama önünüze geldiğinde göreceğiniz gibi, bu mantarlar kültür mantarı.

Sonuç olarak: olur da buralarda bir şeyler yemek isterseniz: kiremitte alabalık, köfte veya tavuk tercih edebilirsiniz. Yanında salata ve meşrubat, ardından çay vardır.

Önerim: kesinlikle alabalık ve tavuk tercih etmeyin, köfte tercih edebilirsiniz, kiremitte kaşarlı mantar, şansınız varsa, restoran ücretsiz ikram eder, yoksa bunu da deneyebilirsiniz.

GEZİLECEK YERLER

Kocaeli Kartepe

KAR TEPESİ

İzmit körfezi ve Sapanca gölüne bakan dağın zirvesindedir. Kayak tutkunları için, muhteşem güzel bir ortamdır.

Buraya gitmek için: önce Maşuriye’ye ulaşmanız ve sonrasında 17 km.lik bir yol daha gitmeniz gerekiyor. Ama, orman içinde yapacağınız bu yolculuk, muhteşem güzel ve keyifli. İstanbul’a 1 saatlik uzaklıkta (115 km) bulunması, büyük imkan. Ayrıca: Kocaeli şehrinin su ihtiyacı, buradan karşılanıyormuş.

Kartepe’nin Avluburnu mahallesi sakinliğini karlarla birleştirdiğinde ortaya etkileyici bir manzara çıkıyor.

Yine Kartepe’ye bağlı Eşme ise doğa ile iç içe zaman geçirmek isteyenler için en doğru adrestir.

Aralık ayı sonlarında: burada kayak sezonu açılıyor. Kayak sezonu dışında ise: tenis kortları, voleybol sahaları, 2 çim futbol sahası ile de, spor turizmine çok uygun bir yer. Futbol kulüplerinin bazıları, burada kamp çalışmaları yapıyorlar.

Bölgede: 12 ay hizmet veren, gayet lüks bir otel var. Bu konaklama tesisinde: her türlü imkanlar, ziyaretçilerine sunuluyor.

Kocaeli Kartepe

Evet, gelelim kayak merkezine. Kayak merkezi, özel bir firmaya, 49 yıllığına kiraya verilmiş ve özel sektör tarafından işletiliyor. Merkezde, son derece konforlu bir otel tesisi, ziyaretçilerin her türlü ihtiyacının giderilmesini sağlayacak yapıda düzenlenmiştir.

Kocaeli Kartepe

Zirve: denizden 1650 metre yüksekliktedir. Kasım ayı ortalarında başlayan kar yağışı, Nisan sonuna kadar devam ediyor ve bu dönemde, bölgedeki kar kalınlığı: 2-3 metre civarında oluşuyor.

Kayak Tesisi: 4 tane mekanik kayak tesisi var. Pist alanı: 42 km. 14 pist bulunuyor. Kayağa yeni başlayanlar için kolay pistler olduğu gibi, usta kayakçılar için de, uygun pistler bulunuyor.

Evet, Kartepe: ister yaz sıcağında şehrin gürültüsünden kaçmak için burayı tercih edebilir, isterseniz kış sezonunda kayak yapmak için gidebilirsiniz.

20180422_152759
Kocaeli Kartepe Maşukiye
20180422_154124
Kocaeli Kartepe Maşukiye

 

20180422_154216
Kocaeli Kartepe Maşukiye
20180422_153012
Kocaeli Kartepe Maşukiye

 

MAŞUKİYE

Maşukiye’ye kendi arabanız ile giderseniz, büyük bir park yeri sıkıntısı yaşamanız kesin. Ama bir şekilde arabanızı bir yerlere park ederseniz, merkez meydana gidebilirsiniz.

20180422_145604
Kocaeli Kartepe Maşukiye
20180422_145612
Kocaeli Kartepe Maşukiye

 

Hatta: önce merkez meydanın ilerisinde, yolu takip ederek Kartepe seyir terasına gidin ve rezilliği görün. Muhteşem bir manzara, ama yapılaşma nedeniyle sağı-solu kapanmış, sadece 3-4 metrelik bir boşluktan, muhteşem Sapanca göl manzarasını izlemeye çalışın.

Hatta, burada bulunan kapalı mekanların yani kafelerin ve restoranların, ziyaretçiler gurup halinde geldiğinde kim ne içti kim ne yedi diye gayet sıkı denetim yaptıklarını gözledim, hatta bir şey içip yemeyen birkaç kişiyi, guruptan olmalarına rağmen tesis dışına çıkardıkları yani kovduklarını gördüm ve onlar utanması gerekirken ben utandım.

Siz bu tesislere girmeyin, 3-4 metrelik boşluktan aşağıyı yani Sapanca gölü manzarasını izleyin ve buradan ayrılın.

Sonra: yokuştan aşağıya, merkez meydana gelin. Burada: muhteşem güzellikteki şelalenin bulunduğu yere girmek için giriş ücreti olarak 15 TL istendiğini görün ve şaşırın kalın.

Maşukiye’nin birçok yerinde olduğu gibi (bu kadar papağan nerden bulunmuş anlamadım) papağanlı kişilerin papağanla resim çektirmeniz için sizden para talep etmesini savuşturun.

Oldukça büyük boyutlu papağanları omuz, baş, kol koyuyorlar pat diye fotoğraf, ama bu tuzağa genel olarak Araplar düşüyor, zaten papağan fotoğrafçıları sizin yanınıza gelmiyor, doğrudan hedef Araplar.

Genellikle Karadeniz yöresinde derelerin üzerinde yapılan “Zipline” uygulaması burada da var. Altlı üstlü iki çelik halat çekilmiş ve insanlar bunların üzerindeki oturma yerlerine oturarak bir diğer yöne doğru hızla kayıyorlar ve ardından geri dönüyorlar, neyse ki bu halatların altına koruyucu file çekmek akıllara gelmiş, ücret 25 TL. ilgisini çeken deneyebilir.

Bir arkadaşımız, neden buradaki dükkan ve tesis sahiplerinin sürekli Arapça konuştuklarını, bunların Suriyeli veya Iraklımı olduklarını sordu, hayır, oldukça iyi Arapça konuşan bu kişiler, ülkemiz vatandaşlarıdır.

Sonra: yine burada bolca ATV denen, üç tekerlekli ve çeşitli versiyonları bulunan motorlar var. Bunlarla arazide gezi yapılıyor. 30 ve 45 dakikalık turlar yapılıyor. Kullananların birçoğunun kaskı yok, ayrıca motor sesi ve motorların egzozlarından çıkan gaz, tam bir hava kirliliği rezaleti yaşanıyor, sonra da bazı internet sitelerinde olduğu gibi “kuş sesleri” ve “bol oksijen” hayal. ATV motor sesleri yanında, arabası ile buraya gelen binlerce kişinin, trafik kilitlendiğinde yarattıkları korna sesi gürültüsü, insanlar sıkıntıdan, trafik biraz sıkıştı mı çılgınlar gibi korna çalıyorlar, ARKADAŞLAR BURADA KUŞ KALMAMIŞ Kİ sesi olsun.

Bu üç ve dört tekerlekli motorların biniş ücreti, 100-200 TL. arasında değişiyor, tabii yine bunların başlıca müşterileri Araplar.

Yine merkez meydanda: alışveriş yapmak için birkaç dükkan var, ben burada bir dükkandan şimşir tahta kaşık aldım, 3 tanesi 10 TL.

Malum şimşir özelliği olan bir ağaç türü, dayanıklı ve bakteri tutmaz, el oyma, tam bir el emeği, mutfaklarda işe yarar. Son gittiğimde, fiyatlar uçmuş, şimşir kaşıkların fiyatları tanesi 15-20 TL. olmuş.

Evet: tüm bunları görüp yaşadıktan sonra: bir daha buraya gelmeme kararı vererek, buradan ayrılıyorum.

Bu arada: Maşukiye’de zamanız varsa ve hafta içi bir gün giderseniz, görmenizi önereceğim bir kaç yer hakkında bilgi vermek istiyorum.

Aygır deresi

Kartepe zirvesinden gelip, Maşukiye’ye doğru akar. 15 km uzunluğundadır. Dere kıyısında bulunan patika, yürüyüş yoludur.

Kısa ve orta uzunluktaki yürüyüş parkurları bulunur. Yürüyüş yolu bitince, karşınıza bir küçük şelale çıkar. Ayrıca Aygır deresi kıyısında, birçok restoran bulunuyor.

Alabalık Vadisi

Maşukiye-Kartepe yolundadır. Vadinin içinde, Yazıcılar deresi akar. Derenin akış yönünde ilerlerseniz, derenin oluşturduğu çağlayanları görebilirsiniz. Vadinin her iki yanında, alabalık restoranları bulunuyor.

Soğuksu Piknik Alanı

Bahçecik beldesindedir. Buradan bütün körfez izlenebilir. Burada ağaçlar altında piknik yapılıyor. Ayrıca, buraya ismini veren su içildiğinde “mide rahatsızlıklarına” iyi geldiği söyleniyor. Su: deniz seviyesinden metrelerce yükseklikte, fundalıktan çıkmaktadır.

Sapanca tanıtımı.

Taraklı tanıtımı.

İzmit tanıtımı.

Şile tanıtımı.