İstanbul Kağıthane

İstanbul Kağıthane

Bizans döneminde Kağıthane deresinin ismi “Barbisos”tur.

Evliya Çelebi’nin “Seyahatname” sine göre: Kağıthane, ismini İstanbul’un fethi sırasında, dere kıyısında bulunan kağıt imalathanelerinden almıştır.

Roma ve Bizans’ın ardından Osmanlı döneminde de Kağıthane: gerek doğal güzellikleri ve gerekse medeniyetlerin sembollerinden olan kağıtların el değmeden üretilmesiyle önem kazandı.

Ancak teknolojik gelişmeler sonucunda: el yapımı kağıt atölyeleri kapanır ve seri üretim yapan kağıt fabrikaları dönemi başlar. Daha sonra şehirleşme ve göçlere bağlı olarak Kağıthane’de bulunan kağıt fabrikaları, şehir dışına taşınır ve yöredeki kağıt üretimi biter.

İstanbul Kağıthane

Kağıthane bölgesinde Osmanlı döneminde oldukça meşhur olan bahçe ve kasırlar, halk arasındaki türlü dedikodular nedeniyle, Patrona Halil isyanında yıkılarak yok edilmiştir. Böylece “Lale Devri” biter.

Daha sonraki yıllarda da halk tarafından tercih edilen mesire alanı: Haliç ve çevresinin sanayi merkezi olarak yapılanmaya başlamasıyla yoğun bir doğa kirlenmesine maruz kalır ve 1940’lı yıllarda Kağıthane mesireliği tamamen biter.

Gelelim yakın tarihe: Kağıthane, 1987 yılında müstakil ilçe olmuştur. 1989 yılında ise Belediye teşkilatı kurulmuştur.

İstanbul Kağıthane

GENEL

Engebeli arazi vadiler ve derelerden oluşmaktadır. Kağıthane deresinin döküldüğü Haliçte küçük bir kıyısı bulunmaktadır. Kağıthane: Tem, Büyükdere Caddesi, E-5 karayolu gibi İstanbul-Avrupa bağlantı yolları arasında kaldığı için, tüm bu hatlara hızlıca bağlanılabiliyor. Bu yüzden, konum olarak avantajlı bir yerdedir. İlçede 19 tane mahalle bulunmaktadır. En büyük mahalleleri:  Seyrantepe, Hamidiye, Merkez ve Talatpaşadır.

İstanbul Kağıthane Deresi

KAĞITHANE DERESİ

Derenin toplum uzunluğu 12 km dir. Terkos gölünün yakınında bir kaynaktan doğar ve Haliç’e dökülür. Havzası büyük olmasına rağmen, yazın suları kurur.

Günümüzde yoğun bir yerleşimin ortasında kalan derenin çevresinde, eskiden geniş çayırlar bulunuyordu. Bu çayırlar, İstanbul halkı için piknik amaçlı kullanılıyordu, derede ise kayıklarla geziliyordu.

Ancak Kağıthane deresi bölgesinde bulunan tüm kasır ve konaklar: 1730 yılındaki Patrona Halil isyanında isyancılar tarafından yok edildi.

İstanbul Kağıthane

Sonraki süreçte, 1950’li yıllarda İstanbul’a dışarıdan olan göç nedeniyle, bölge yine hızla dolmaya başladı ve dere yatağında gecekondular yapıldı.

Zamanla bu konutlar ve çevresindeki sanayi tesisleri nedeniyle dere yoğun şekilde kirlendi ve bu kirlilik Haliç ve dolaylı olarak Marmara Denizini de etkiledi.

1990’lı yıllarda yapılan ıslah çalışmaları sonucunda, derenin kötü kokular yayması ve taşması engellendi. 2012 yılında, Kağıthane deresinin temizlenmesi için, dereye deniz suyu verilmiştir. İstanbul boğazından pompalanan deniz suyunun Haliç’e hayat vermesi çalışmaları yapılmıştır. Böylece Haliç’e temiz deniz suyu akıtılmıştır.

Kağıthane deresiyle ilgili son bir not: bazı kaynaklara göre, Osmanlı döneminde bölgeye gelen tüccarlar, gemileriyle Kağıthane deresi çamurunu saklıca çalıp, Avrupa’ya kaçırıyorlarmış. Çünkü yine o dönemde top sanayiinin en önemli hammaddesi çamur imiş ve buna en uygun ve kaliteli çamur Kağıthane deresinin çamuru imiş.

 

ÇAĞLAYAN MAHALLESİ

Semtin ismi: Kağıthane deresi üzerindeki oyma mermer kaidelerle sağlanan çağlayandan gelmektedir. Ancak bu bir tür suni çağlayandır. Yani, Batılıların deyişiyle “kaskat” dır. Ancak bu mermer kaideler zaman içinde sökülmüştür. Evet Osmanlı döneminde sulak çağlayanlarıyla ünlü bu yöre, 1950’li yıllardan sonra gecekondularla dolmuştur.

İstanbul Kağıthane Çağlayan Gençlik ve Bilim Merkezi

ÇAĞLAYAN GENÇLİK VE BİLİM MERKEZİ

Rümeysa Sokaktaki merkez 13 Ekim 2015 tarihinde hizmete açılmıştır. Yaklaşık 6500 metre karelik bir alana kurulmuştur. Merkezde: 360 derece dönen bir kule ve kulenin üst kısmında kule ile birlikte dönen bir restoran bulunmaktadır.  

İstanbul Kağıthane Çağlayan Gençlik ve Bilim Merkezi

Döner kule restoranda yemek yerken, manzarayı 360 derece izlemek mümkündür.

İstanbul Kağıthane Çağlayan Gençlik ve Bilim Merkezi

Tamamen camla kaplı bu alan, özel bir mekanizma sayesinde kendi ekseni etrafında dönüşünü kesintisiz ve belli bir hızla tamamlıyor.

İstanbul Kağıthane Çağlayan Gençlik ve Bilim Merkezi

Ayrıca otopark, konferans salonu, spor salonu, sergi salonu, derslik, çatı terası, giriş terası, tam donanımlı bilgisayar odası vardır.

İstanbul Kağıthane Çağlayan Gençlik ve Bilim Merkezi

Bilim Merkezinde 40 ayrı ünite vardır ve çocukların bu 40 ayrı ünitede çalışma imkanı bulunmaktadır.

İstanbul Kağıthane Karakolhane Koğuşu

KARAKOLHANE KOĞUŞU

Yine Osmanlı döneminden kalma, uzun süre kaderine terk edilmiş ve harabe halde iken 2015 yılında Kağıthane Belediyesi tarafından restore edilen bir yapı. Bu yapı: mesire alanının güvenliğinden sorumlu Yeniçerilerin, atları ile birlikte kaldıkları yerdir. İlk yapıldığında iki katlıdır. Üstte çatısı ve çatı katı vardır. Ancak sonradan tek katlı yapılmıştır.

İstanbul Kağıthane Nurol Tower

NUROL TOWER

Proje 42 katlı ve 160 metre yüksekliğindedir. Burası ev-ofis-ev konseptinden oluşan bir blok şeklinde düzenlenmiştir. Ayrıca restoran ve dükkanlar ile kafeler de bulunmaktadır.

 

ÇELİKTEPE MAHALLESİ

İstanbul Kağıthane İstanbul Sapphire

İSTANBUL SAPPHİRE

Eski Büyükdere caddesindedir. Burası rezidans ve AVM dir. 2011 yılında tamamlanan binanın yüksekliği 236 metredir. Anten ile birlikte yükseklik 261 metredir.

Seyir Terası

236 metre yüksekliktedir. Burada: Vista cafe restoran, davet ve organizasyon salonu, showtime pictures ve SkyRide 4D Simülasyon yerleri bulunmaktadır.

Showtime Picture

Seyir terasının hemen girişindedir. Burada İstanbul manzarasına karşı, kostümlü fotoğraf çekimleri yapılmaktadır.

Skyride 4D İstanbul Simülasyonu

Burada, seyir terasından görülenlere yaklaşma ve onları hissetme olanağı yaratılmıştır. Seyir terasından hareket eden simülasyon helikopter: Sapphire Alışveriş Merkezi ziyaretçilerini, Boğaz’ı, Kız kulesini, Ayasofya’yı, Topkapı Sarayını, Yerebatan Sarnıcını izlime şansı yaratıyor.

Mağaza

Bu bölümde en sevilen markalar satılmaktadır.

 

GÜRSEL MAHALLESİ

İstanbul Kağıthane Gürsel Kültür Merkezi

GÜRSEL KÜLTÜR MERKEZİ-GÜRSEL MAHALLE KONAĞI

Eski Beşiktaş caddesindeki merkez, 13 Ekim 2017 tarihinde hizmete açılmıştır. Burada, sinema ve konferans salonu, muhtarlık, aile sağlık merkezi, bilgi evi, kütüphane ve idari birimler ile otopark bulunmaktadır.

İstanbul Kağıthane Balassi Enstitüsü Macar Kültür Merkezi

BALASSİ ENSTİTÜSÜ MACAR KÜLTÜR MERKEZİ

İmrahor Caddesinde Polat Ofis binasının zemin katındadır. 2013 yılında faaliyete başlamıştır. Macaristan’ın İstanbul Başkonsolosluğuna bağlı olarak çalışmaktadır. Macaristan dışında açılan ilk kültür merkezidir. Burada: Macaristan’da Üniversite eğitimi, Burslar ve Türk-Macar Kültürel İlişkileri konusunda bilgiler verilmekte, sergiler düzenlenmektedir.

 

HAMİDİYE MAHALLESİ

Mahallede, İSKİ’nin genel merkez binası bulunduğu için, halk arasında “Sular İdaresi” olarak tanınır.

İstanbul Kağıthane Hamidiye Gençlik Merkezi

HAMİDİYE GENÇLİK MERKEZİ

Girne Caddesi Sezer Sokaktadır. 2 Aralık 2015 tarihinde hizmete girmiştir. Merkezde: kütüphane, derslik, çok amaçlı salon, revir, dinlenme odası ve yaşlılar evi vardır.

İstanbul Kağıthane Hamidiye Sosyal Tesisi

HAMİDİYE SOSYAL TESİSİ

Söyler Caddesi Fethi Okyar Parkındadır. Kağıthane Belediyesi tarafından işletilmektedir.

 

MEHMET AKİF ERSOY MAHALLESİ

İTTİFAK ÇEŞMESİ-POLİGON ÇEŞMESİ

İmrahor Caddesindedir. Günümüze ulaşamayan Poligon Sarayının önünde bulunuyordu yani Poligon Sarayının çeşmesiydi. Çeşme 1914 yılında, üç saray görevlisi subay tarafından kendi paralarıyla yaptırılır ki, bu durum çeşmenin üzerinde bulunan kitabede yazılıdır.

Çeşmeye bu ismin verilmesinin sebebi, sanırım burada Çağlayan Kasrında, 1808 yılında Sultan II Mahmut döneminde, Sened-i İttifak’ın imzalanmış olmasıdır.

1970’li yılların başına kadar akmaya devam eden çeşme, sonradan devreden çıkarılmıştır. Ardından: süslemeleri ve kitabeleri sökülür, iki istinat duvarı arasında sıkışmış ve yarıya kadar toprağa gömülü iken, restore edilir ve günümüzde görünür halde bulunmaktadır.

 

MERKEZ MAHALLESİ

KAĞITHANE KÖYÜ

Günümüzde Merkez Mahallesi olarak isimlendirilen bölgede bir zamanlar “Kağıthane Köyü” bulunuyordu. Kağıthane deresinin, Bizans dönemindeki ismi “Barbyzes” dir. Derenin kenarındaki köyün ismi ise “Pissa” dır. Köydeki yerleşimin, Bizans öncesinde de var olduğu yani köyün Roma dönemi ve hatta daha önceki dönemlerde kurulduğu, burada yerleşim bulunduğu tahmin edilmektedir.

Çünkü bu yörede, Roma dönemine ait mezar taşları bulunmuştur. Hatta günümüzde bu bölgede yapılan arkeolojik kazılarda: antik döneme ait büyük bir mabet kalıntıları bulunmuştur. Bu kalıntılar İstanbul Arkeoloji Müzesinde sergilenmektedir.

Bizans döneminde, dere kenarında kağıt atölyeleri vardır. Bu yüzden, Osmanlı döneminde bu yöreye “Kağıthane” isim verilmiştir. Bizans dönemindeki bu kağıthaneler, Osmanlı döneminde de kullanılmış ve Sultan II Beyazıt dönemine kadar varlıklarını sürdürmüştür. 1655 yılında Evliya Çelebi, Seyahatnamesinde, burada kağıt atölyelerinin bulunduğunu yazar.

Evet, gelelim daha yakın geçmişe: 20’nci yüzyılın başlarında, köye, Balkan göçmenleri yerleştirilir. 1934 yılında, köyde büyük bir yangın çıkar. Köyde halen o dönemden kalma: bazı yapılar günümüze ulaşmıştır.

SADABAT BAHÇELERİ VE MESİRE ALANI

Evet, bu yöreler, bu bölgeler: Sadabat bahçeleri gelişmeden önce, gerek hükümdarların ve gerekse İstanbulluların bir araya geldikleri mesire yerleri olarak önem kazanmıştır. Osmanlı döneminde ilk olarak Kanuni Sultan Süleyman döneminde önem kazanmış olan Kağıthane yöresi, daha sonra Sultan III Ahmet döneminde yapılan Sadabat Kasrı ile yapılaşmaya başlamıştır. Halkın kullandığı geniş mesire alanların çevreleri, zamanla kasırlar topluluğu ile kuşatılmıştır.

İstanbul Kağıthane Sadabat Sarayları

SADABAT SARAYLARI

Sadabat Caddesindedir. Sadabat Sarayları günümüzde yok, çünkü yıktırılmıştır. Günümüzde Sarayların bulunduğu yerdeki yeni tarihli binada Kağıthane Belediyesi binası olarak kullanılmaktadır. Ancak, elbette “Sadabat Sarayları” hakkında biraz bilgi sahibi olalım.

Birinci Sadabat Sarayı

Osmanlı İmparatorluğunda, ilk büyükelçi olan Paris Büyükelçisi 18 Mehmet Çelebi: görev yaptığı Paris’ten saray ve bahçe planları getirir. Bu planları kullanarak 1722 yılında Kağıthane Deresi kenarında yazlık bir saray yaptırır.

Saray: Şark mimari unsurları ile kaynaştırılır. Saray ile birlikte: bir kanal (Cevdel-i Sim), iki havuz, bir çadır köşkü (Kasr-ı Neşat) ve bir çeşme yapılır. Tüm bu yapım işlemleri, 60 günde tamamlanır. Sarayın açılışı Sultan III Ahmet tarafından yapılır. Sultan: “mutluluk veren mamur yer” anlamında buraya “Sa’d-abad” ismini verir.

Bu saray 1730 yılında Patrona Halil isyanında tahrip edilir ancak yıkılmaz. Ayaklanma bastırıldıktan sonra Sultan I Mahmut, Sarayı tamir ettirir, ancak kullanmaz. Kullanılmayan saray, zaman içinde iyice tahrip olur ve ardından Sultan III Selim döneminde, baş mimar Krikor Amira Balyan tarafından onarılır. Sonuçta, 1809 yılında Sultan II Mahmut ahşap sarayı yıktırır. Çünkü sarayın eskimiş olduğunu düşünür, ayrıca zevkine uygun bulmaz.

İkinci Sadabat Sarayı

Sultan II Mahmut tarafından yaptırılan yeni saray, 1809-1814 tarihleri arasında yapılır. Bu yeni sarayın mimarı Balyan ailesinden Krikor Kalfadır.

Sultan II Mahmut: “Sened-i İttifak”ı burada imzalar. Evet, bu ikinci saray, 50 yıl kullanılır. Ancak: takip eden süreçte, Sultan Abdülmecid, buraya hiç gelmez. Muhtemelen sarayı sevmemiştir, sonuçta bakımsız kalan ikinci Sadabat Sarayı harap olur.

Üçüncü Sadabat Sarayı-Çırağan Kasrı

Tahta çıktıktan sonra Sultan Abdülaziz; Sultan Mahmut tarafından yaptırılan sarayı yıktırır ve  1862-1863 yılları arasında; aynı yere tamamen Batı Avrupa Saraylarının mimari bir benzerini yaptırır. Bu yeni sarayın mimarı Sarkis Balyandır. Bu yeni sarayın ismi ise Çağlayan Kasrıdır.

Çünkü önünde “Çağlayan Kaskadları (kaskad: suni çağlayanlardır)” bulunmaktadır.

Sultan Abdülaziz, sık sık Çağlayan’da yapılan bu yeni saraya gelmiştir.

Ardından tahta geçen Sultan II Abdülhamit’te şehzadelik yıllarını burada geçirmiştir. Tahta geçtikten sonra ise, Yıldız Sarayında yaşamayı tercih etmesine rağmen, buraya da uğramayı ihmal etmemiş ve bazı köşkler yaptırmıştır. Hatta, orduya alınan yeni tüfekleri denemek için, yine buraya bir “Atış Poligonu” yaptırır. Bunun önüne ise “Poligon Kasrı” yaptırır. Buradan atışları izlemiştir.

Gelelim Çağlayan Kasrı’na: Evet burası 2 katlı olarak yapılmıştır. Ancak, yapıldıktan sonra kış döneminde Kağıthane deresinin suları yükselince, Çağlayan Kasrı da sular altında kalmıştır. Bunun üzerine Kasır yapısı, 1 metre yükseltilmiştir.

Takip eden süreçte, II Meşrutiyet döneminden sonra yapı kullanılmaya başlanmış ve ihmal edilmiştir. Sultan Reşat, tahta çıktığında, buraya sadece bir kere gelmiştir.

Bu son saray: 1917 yılında “Erkan-ı Harp Mektebi” yani “Harp Akademisi” olarak kullanılır.

I Dünya savaşı sonrasındaki yıllarda ise, Fransızlar 1919 tarihinde 1 general ve 400 subayın ikameti için bir saray istemişler, Beylerbeyi Sarayını kurtarmak için onlara burası yani Çağlayan Kasrı önerilmiştir. Ancak Fransızlar bu teklifi kabul etmemişlerdir.

Bunun üzerine, 1918-1928 yılları arasında: saray bu kere: öksüz ve yetim kız çocukları için yurt yapılır. İsmi “Çağlayan Dar-ül Eytami” yani Yetimhanesidir. 1928 yılında yapı boşaltılır ve 1934 yılına kadar yine boş kalır.

1930 yıllarında Sarayın kurtarılması ve restore edilmesi için çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Ancak restore giderlerinin ücretinin fazla olması nedeniyle, 1943 yılında İstanbul Kumandanı Orgeneral Fahrettin Altay emriyle, çatısı çökmüş olan Çağlayan Kasrı tamamen yıktırılmıştır.

Sarayın boş kalan arsasına 1950-1953 yılları arasında “İstihkam Okulu Komutanlığı” binası yapılır.

1956 yılı kış döneminde, Kağıthane deresinin akışını kolaylaştırmak için, dere üzerindeki mermer suni çağlayanlar bile sökülmüştür.

İstihkam Okul Komutanlığının buradan ayrılmasının ardından, yeni bina göçmen misafirhanesi olarak kullanılmaya başlanmıştır.

Son olarak, yeni bina, 1998 yılında Kağıthane Belediyesine devredilir.

KASR-I NİŞAT-KASR’I CENAN

Günümüzde çok az parçası kalan bu yapının civardan toplanan parçaları, Kağıthane Açık Hava Müzesinde sergilenmektedir.

Gelelim bu yapının hikayesine

Birinci Sadabat Sarayı yapılırken: Sultan III Ahmet döneminde: bir köşk yaptırılır ve “Kasr-ı Neşat” ismi verilir. Suyun çanaklardan (suni çağlayandan) akışın görmek ve sesini dinlemek için yapılmıştır.

Kasr-ı Neşat: bütün dönemlerde, hep aynı yerde kalmıştır. Yeri: Sadabat Sarayında, Valide Sultan Odalarının önündedir. Bu durum: rıhtım duvarlarından anlaşılmaktadır.

Köşk: bu çağlayanların başında olan bir çıkma set üstünde kurulan, çevresi açık kameriye şeklinde bir yapıdır. Büyük taş konsollar üzerine oturtulmuştur.

Su seviyesi üzerine taşkın şekilde yerleştirilmiştir. Böylece bütün kanala hakim bir konumdadır.

Bu zarif yapının çatısı, ince zarif mermerlerin taşıdığı, geniş saçaklı bir çatıya sahiptir.

Ortasında fıskiyeli bir havuz bulunuyordu.

Ahşap kubbesi, içeriden zengin kalem işi nakışlarla süslenmişti.

Köşk: Sultan III Ahmet ve Sultan III Selim zamanında bu şekilde kullanılır ve daha sonra boş kalır.

Sultan II Mahmut: harap köşkü yıktırır ve yerine “Çadır Köşkü” nü yaptırır. Çadır köşkü: eski usul ve geleneklere göre yaptırılmıştır.

Çadır Köşkü: Sultan Abdülaziz ve Sultan Abdülhamit dönemlerinde kullanılmıştır.

Ancak “Çadır Köşkü” ise, 1918 yılında üzerine devrilen büyük bir ağaç nedeniyle yıkılır. Daha sonra köşkün çevreye dağılan parçaları toplanmış ve yukarıda belirttiğim gibi, Kağıthane Açık Hava Müzesine kaldırılmıştır.

İstanbul Kağıthane Çeşme-i Nur-III Ahmet Çeşmesi

ÇEŞME-İ NUR (III AHMET ÇEŞMESİ)

Bölgede bulunan gerek Sadabat Sarayları ve gerekse Kas-ı Neşat günümüze ulaşmamıştır. Ancak “Çeşme-i Nur” çeşmesi günümüze ulaşmıştır. Bu çeşmeye başka isimler de verilmektedir. Bu isimler: “Çeşme Nevpeyda”, “Çeşme-i Pakize”, “III Ahmet Çeşmesi”.

Çeşme: ikiyüzlüdür. Ön yüzünde: süslemeli bir kemer vardır. Ayna taşı üzerinde, bir kase ve iki hurma ağacı; zemine çizilerek yapılmıştır. Çeşmenin kitabesi ise: dönemin şairlerinden Seyyid Vehbi tarafından yazılmıştır.

 

ATİYE SULTAN SARAYI-KAĞITHANE KASRI HÜMAYUNU-KÜÇÜK ZABİT MEKTEBİ

Bu yapı günümüzde “Kağıthane Kaymakamlığı” olarak kullanılmaktadır.

Köşk yapısı: Sultan II Mahmut kızı Atiye Sultan için: Sultan Abdülaziz tarafından yaptırılmıştır.

Mimari tarzı: batı üslubundadır ve kagir olarak yapılmıştır. Toplam 5 ayrı bölümden oluşan bir yapılar topluluğudur.

Atiye Sultan öldükten sonra, Sultan II Abdülhamit, tahta çıkmadan önce şehzadeliğinin büyük bölümünü burada geçirmiş ve buradan tahta çıkmıştır.

Sultan II Abdülhamit, tahta çıktıktan sonra sarayı tamir ettirir.

İttihat ve Terakki Cemiyeti, iktidara geldiğinde ise, Sadrazam Mahmut Şevket Paşa tarafından saray binalarına el konulur ve “Küçük Zabit Mektebi” yaptırılır. Ayrıca: Yıldız Polis Okulu buraya nakledilir.

Cumhuriyetin ilanından sonra ise, bu binalar askeriyeye tahsis edilir. Ancak 1970 yılına gelindiğinde, yapılar askeri birlik tarafından terk edilir. Boş kaldığı dönemde, saray binası ve çevresindeki yerler, zaman zaman çevredekiler tarafından yağmalanarak tahrip edilir.

1968 yılında ise, tescil edilerek koruma altına alınır. Ancak yine bazı yapılar (okul, lojmanı, spor salonu, prefabrik bir bina) yapılır.

Bunun üzerine: 1996 yılında bölge “Tarihi Sit Alanı” olarak tescil edilerek koruma altına alınır.

Daha sonra uzunca bir süre süren çalışmalar neticesinde, Saraydan günümüze ulaşan binalar restore edilir ve 2007 yılında restorasyonun bitmesinin ardından, Kağıthane Kaymakamlığına devredilir.

İstanbul Kağıthane Yeni Çeşme-II Abdülhamit Çeşmesi

YENİ ÇEŞME-II ABDÜLHAMİT ÇEŞMESİ

Sultan II Abdülhamit tarafından, Sadabat camisinin yan tarafına yaptırılmıştır. Kitabesi: şair Fevzi tarafından hazırlanmış ve Hattat Nuri tarafından yazılmıştır. 1970’li yılların başında, çeşme tahrip edilir. Mermer aynaları ve kitabesi çevreye atılır.

2 tane mermer ayna: Kağıthane merkezde bulunan Daye Hatun Camii önündeki parkta bulunur ve 1974 yılında buradaki çeşmeye getirilerek yerine takılır. Kitabesi ve diğer 2 ayna ise: Atiye Sultan Sarayı önündeki çeşmede kullanılmıştır. Sonuçta, bütün parçalar toplanmış ve yıllar sonra II Abdülhamit çeşmesi yeniden toplanmıştır.

İstanbul Kağıthane Aziziye Camii-Sadabat Camii

AZİZİYE CAMİİ-SADABAT CAMİİ-ÇAĞLAYAN CAMİİ

Eyüp Sultan Caddesindedir. İstihkam okulunun yapıldığı eski kasr yanındadır. Kağıthane deresinin kıyısındadır.

Bölgedeki ilk cami, 1722 yılında yapılmış ve Sultan III Ahmet tarafından ibadete açılmıştır.

Patrona Halil isyanında, bu cami harap olur. Ancak, Sultan III Selim döneminde cami onarılır ve yeniden ibadete açılır. Sultan II Mahmut döneminde ise, Sadabat Sarayı ile birlikte, cami de yıkılıp yeniden yaptırılır.

Sultan Abdülaziz döneminde ise, 1863 yılında Saray ve cami yıkılıp yeniden yaptırılır. Günümüzde görülen bu cami: Saray Baş mimarları Sarkis ve Agop Balyan kardeşler tarafından batı mimari özellikleri kullanılarak yapılır.

Kubbenin üstü kurşun kaplıdır. İçi ise çiçek desenleriyle bezenmiştir.  Caminin kapısı üstünde bulunan tuğra, 1863 yılı Sultan Abdülaziz tuğrasıdır. Tuğranın altındaki şiir ise Kamil’e aittir ve Abdülfetteh Efendi tarafından hat ile yazılmıştır.

Cami, 1904 yılında onarım görür. 1939 yılındaki depremde ise minare alemi düşer ve kubbeyi delerek hasar verir. II Dünya savaşında ise, caminin kapı ve pencere kanatları ile kandilleri, camları, kristal avizeler, kubbe ve kurşunları parçalanarak sökülür ve yağmalanarak çalınır.

1974 yılında ise, bahçesindeki mermer süs havuzu yok edilir. Havuzdan geriye kalan parçalar ise, 1997 yılında koruma altına alınır.

Evet, bu oldukça güzel tarihi eserimiz, tüm insan eliyle ve doğa tarafından yapılan tahribata rağmen, 1998 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilir.

II MAHMUT NİŞANTAŞI

Nişantaşı, Sultan II Mahmut’un bir testiye yaptığı top atışının hatırasına buraya dikilmiştir. Mermer bir kaideye oturmaktadır. Dikdörtgen mermer bir bloktan oluşur. Bu mermer blok dönemin taş işçiliğinin güzel bir örneğidir. Kitabenin üstünde: mermerden yapılmış bir tuğra görülür. Bu tuğra, süslü taşın iki yüzünde de bulunur. Bu tuğranın işlendiği mermerin iki yanında, mermer süs saksıları bulunur. Mermer levha üzerindeki yazıt ise, dönemin ünlü şair ve siyaset adamı Halet Mehmet Sait Efendi tarafından yazılmıştır.

DAYE HATUN YAPILARI

Daye Hatun: Kanuni Sultan Süleyman’ın Şehzadesi Mehmet’in sütannesidir. Kendisi: 1531 yılında: Kağıthane köyüne: 1 mescit, 1 hamam ve 1 okul yaptırmıştır. Mescit: “Daye Hatun Camii” olarak günümüze ulaşmıştır ve halen kullanılmaktadır. Hamam: günümüze ulaşmamıştır.

İstanbul Kağıthane Daye Hatun Camii

Daye Hatun Camii

Sadabat Caddesi üzerindedir. Belediye Meydanına bakmaktadır. Bölgenin ilk camisidir. Batı ucunda: hazire bulunmaktadır. Hazirede: Daye Hatun mezarı ve camide çeşitli dönemlerde imamlık yapmış olanların mezarları bulunmaktadır. Caminin minaresi, ilk yapıldığında camiden ayrı yerdedir. Ancak zaman içinde minare çeşitli yapılarla kuşatılmıştır. Caminin restorasyonu, 2012 yılında Kağıthane Belediyesi tarafından yaptırılmıştır.

İstanbul Kağıthane Daye Hatun Sıbyan Mektebi

Daye Hatun Sıbyan Mektebi

Okula gelince: zaman içinde okulun önüne çeşitli eklemeler, duvarlar ve tabelalar yapılarak kapatılmıştır. Sonradan oluşturulan bu perdenin arkasındaki okul binası, çürümeye terk edilmiş ve cami ile okulun bütünlüğü bozulmuştur. Okulun önündeki törenlerin yapıldığı alan ise, sokağa dönüştürülmüş, dükkanlar ve taksi durağı oluşturulmuştur.

Sonuç: Okulun mülkiyeti İstanbul Büyükşehir Belediyesine aittir. Belediye tarafından 2002 yılında yapılan çevre düzenlemesi projesi, onaylanmış ve 2007 yılında restorasyon faaliyetleri başlanmış, restorasyon bitirildiğinde ise, binanın bir bölümü “Kağıthane Şehir Müzesi” ve diğer bölümü ise “Kurs Merkezi” olarak kullanılmaktadır.

İstanbul Kağıthane Şehir Müzesi

 KAĞITHANE ŞEHİR MÜZESİ

Topatan Caddesindeki tesis, 4 Mayıs 2011 tarihinde ziyarete açılmıştır. Müze, Pazartesi günleri hariç her gün saat: 09.00-16.00 arasında ziyarete açıktır. Burası: Kağıthane bölgesinin tarihi yapılarından birisi olan “Sıbyan Mektebi Binası” dır. Bina, uzun yıllar yaşanan sahipsizliğin sonucunda, müze ve kütüphane olarak restore edilmiştir.

İstanbul Kağıthane Şehir Müzesi

Binada: İsmek kursları, Şehir Müzesi, Bilgi-Belge merkezi ve Kağıthane tarihi ile ilgili çalışmaların yapıldığı bir yer olarak kullanılmaktadır. Şehir müzesinde: bölgede bulunan tarihi eserler ve tarihi fotoğraflar sergilenmektedir.

KAĞITHANE KÖYÜ KARAKOLU

Sultan II Abdülhamit döneminde yapılmıştır. Tek katlı ve dikdörtgen planlıdır. Cumhuriyet döneminde Jandarma Karakolu, 1970 yılından sonra ise Polis Karakolu olarak kullanılmaya başlanmıştır. Halen: Sadabat Polis Merkezi olarak kullanılmaktadır.

İstanbul Kağıthane Açık Hava Müzesi

KAĞITHANE AÇIKHAVA MÜZESİ

Müze, Kağıthane Belediyesi önündeki bahçededir. Müzenin İstanbul Arkeoloji Müzesine kayıtlı olan envanterinde; Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait 141 parça eser bulunmaktadır.

İstanbul Kağıthane Açık Hava Müzesi

Bu eserler: çeşitli saraylara ait sütunlar, yapı parçaları, farklı dinlere ait mermer kaskadlar ve nişantaşlarıdır.

İstanbul Kağıthane Kültür Merkezi

KAĞITHANE KÜLTÜR MERKEZİ

Hasbahçe Caddesindedir. Burası bir kompleks yapılar topluluğudur. Bu toplulukta bulunanlar:

İstanbul Kağıthane Kültür Merkezi

1-Kağıthane Belediyesi Sadabad Kültür Merkezi,

2-Nikah Salonu.

İstanbul Kağıthane Kültür Merkezi İBB Şehir Tiyatroları Sadabat Sahnesi

3-İ.B.B. Şehir Tiyatroları Sadabad Sahnesi. 601 koltuk kapasitelidir.

İstanbul Kağıthane Kağıt Atölyesi

KAĞIT ATÖLYESİ

Hasbahçe Caddesi Sadabat Camii yanındadır. İlçeye ismini veren el yapımı kağıt üretimi geleneğinin yaşatılması için geliştirilen projeler kapsamında: 30 Mayıs 2012 tarihinde Kağıthane Belediyesi tarafından El Yapımı Kağıt Atölyesi açılmıştır.

İstanbul Kağıthane Kağıt Atölyesi

Atölyede: atık kumaş ve kağıtlardan yeni kağıt üretilmektedir. Atölyede üretilen kağıtlar: ebru, origami, karikatür, baskı, rölyef, karakalem, zarf, tebrik kartı, davetiye ve benzeri gibi kağıdın kullanılabileceği her alanda üretim yapılmaktadır. Evet, burası her yaştan öğrenci guruplarına el yapımı kağıt eğitimi verilen bir yerdir.

İstanbul Kağıthane Axis Avm

İSTANBUL KAĞITHANE AXİS AVM

Cendere Caddesindedir. 2012 yılında hizmete giren merkez, modern mimarisiyle dikkat çekiyor.

İstanbul Kağıthane Axis AVM

Alışveriş merkezinde 110 perakende mağazası bulunuyor. Ayrıca: 2000 metre karelik Playland çocuk oyun alanı ve bowling salonu vardır.

İstanbul Kağıthane Axis AVM

Hazır yemek bölümü, merkezin 3’ncü katındadır. Kapalı ve açık otoparklar bulunuyor.  

İstanbul Kağıthane Hasbahçe Mesire Alanı

HASBAHÇE MESİRE ALANI

Eyüp Sultan Caddesinde Kağıthane Belediyesinin yanındadır. Giriş ücretsizdir. Burası Kağıthane Belediyesinin eski Sadabat etkinliklerini canlandırıp yeniden hayata geçirmek için düzenlediği bir yerdir.

İstanbul Kağıthane Hasbahçe Mesire Alanı

Bu alanda: zaman zaman cirit, yağlı güreşler, okçuluk gibi yarışmalar düzenleniyor. Kır Kahvesi Kağıthane Belediyesi tarafından işletilmektedir. Merkezde çok güzel bir havuz bulunuyor. Ayrıca: bir kafe, çocuk parkları, piknik alanları, yürüyüş yolları ve koşu yolları bulunuyor. Özellikle hafta sonlarında yüzlerce kişi burada piknik yapmaktadır.

 

NURTEPE MAHALLESİ

İstanbul Kağıthane Nurtepe Sosyal Tesisi

NURTEPE SOSYAL TESİSLERİ

Sınır Sokaktadır. Burası Kağıthane Belediyesine bağlı olarak restoran hizmeti veren bir sosyal tesistir.

İstanbul Kağıthane

Tesiste; kafeterya ve kır bahçesi bulunuyor. Burada: genellikle düğün ve nişan gibi etkinlikler düzenleniyor. Burası oldukça güzel bir yer, yolunuz düşerse çay veya kahve içmeyi denemelisiniz.

 

SEYRANTEPE MAHALLESİ

İstanbul Kağıthane Seyrantepe Kültür Merkezi

SEYRANTEPE KÜLTÜR MERKEZİ

Çelikay Caddesi Çamözü Sokaktaki merkez, 3 Kasım 2017 tarihinde hizmete açılmıştır. Burada: sinema ve tiyatro salonu, seyir terası ve muhtarlık, spor salonu ve otopark bulunmaktadır.

İstanbul Kağıthane Galatasaray Tesisleri

GALATASARAY TESİSLERİ

Galatasaray Spor Kulübünün  Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Stadyumu, her ne kadar adresi “Seyrantepe” olarak geçse de, Sarıyer Huzur Mahallesinde bulunmaktadır.

 

SULTAN SELİM MAHALLESİ

Mahallenin eski ismi “Sanayi Mahallesi” dir. Ancak 2015 yılında mahallenin en büyük caddesi olan “Sultan Selim caddesi” nin ismi, mahalleye isim olarak verilmiştir.

İstanbul Kağıthane Sultan Selim Gençlik Merkezi

SULTAN SELİM GENÇLİK MERKEZİ

Sultan Selim Caddesinde Şenkardeşler Sokaktadır. Merkezde: çok amaçlı salon, fittnes salonu, seminer salonları, yeşil alan, çocuk parkı, kafeterya, otopark, sinema salonu, animasyon salonu, İski ve Ptt şubeleri ile Mahalle Muhtarlığı bulunmaktadır.

 

TALATPAŞA MAHALLESİ

İstanbul Kağıthane Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı

TC CUMHURBAŞKANLIĞI DEVLET ARŞİVLERİ BAŞKANLIĞI

İmrahor Caddesi Sadabat Mevkiindedir.

Sultanahmet’de bulunan başkanlık binası, Haziran 2013 tarihinde Kağıthane’deki yeni binasına taşınmıştır. Yeni yapılan yerde 13 blok bulunmaktadır. Projede: 1 kongre merkezi (800 kişilik), 200 çalışma odası, 120 depo alanı, 3 genel amaçlı toplantı salonu, 5 seminer odası ve 10 toplantı odası bulunmaktadır.

Ayrıca: araştırma enstitüsü, kütüphane ve müze, dijital arşivleme ünitesi, restorasyon ünitesi, yayın hizmetleri ve tanıtım hizmetleri ünitesi, tasnif çalışmaları üniteleri ve sosyal hizmetler üniteleri bulunuyor.

Depo girişlerinde kartlı ve parmak izi okuyuculu sistemler ve yaklaşık 800 kamera ile her türlü güvenlik önleminin alındığı belirtiliyor. Ayrıca; 6 bin yangın algılama alarm sistemi ve 260 tane yangın söndürme paneli bulunuyor.

Bu bloklarda: yaklaşık 100 milyon belge ve 370 bin defterin bulunmaktadır. Bu belgeler arasında özellikle öne çıkanlar: Fatih Sultan Mehmet’in Bosna Fermanı (Avrupa topraklarındaki ilk insan hakları bildirgesi), Karlofça Antlaşması, Baltalimanı Sözleşmesi gibi belgeler paha biçilmezdir.

Yeni yapılan bu arşiv binasının Kağıthane deresine yakın olması nedeniyle ortamda oluşan veya oluşacak nemin arşiv evraklarına zarar vereceği iddia edilmektedir. Ancak, benim amacım elbette sadece binayı fiziksel özellikleriyle genel hatlarıyla tanıtmak diyorum ve devam ediyorum.

 

TELSİZLER MAHALLESİ

İstanbul Kağıthane Gültepe Kültür Merkezi

GÜLTEPE KÜLTÜR MERKEZİ

Talatpaşa Caddesindedir. 8 Kasım 2013 tarihinde hizmete girmiştir. Merkezde; 1 çok amaçlı salon, 3 sinema salonu, fuaye ve etkinlik alanları ile kapalı otopark bulunmaktadır.

 

YEŞİLCE MAHALLESİ

SU TERAZİSİ

Eski Büyükdere caddesi kenarında görülmektedir. Hamidiye Su Terazisi, 2250 metre uzaklıktaki Cendere Terfi istasyonundan basılan suyu, borularla Balmumcu deposuna ve oradan da Yıldız Sarayına pompalıyordu. Kulenin yüksekliği 8.75 metredir.

İstanbul Gaziosmanpaşa gezi yazım için  Gaziosmanpaşa

İstanbul Bahçelievler

İstanbul Bahçelievler

Bahçelievler ilçesinin en büyük özelliği: Marmara denizi kıyılarındaki Zeytinburnu, Fatih ve Bakırköy ilçelerine oldukça yakın konumudur. Burada: alışveriş merkezleri, semt pazarları, parklar ve piknik alanları bulunmaktadır.

TARİHİ

Bizans döneminde yörenin ismi “Hepdemon” dur ve yörede tarım ve hayvancılık yapılmıştır. Bölge Konstantinopolis şehrinin en önemli kent dışı yerleşim yeridir. Sur içinde bulunan Milion taşının 11 km batısındadır.

Bu bölge aynı zamanda Rumeli’den gelip İstanbul’a giden konvoyların geçiş güzergahıdır. İlk başkent sayılan Edirne ile İstanbul arasındaki yol güzergahında idi. Bizans imparatoru ordusunu burada denetler, ordu Balkan seferlerine buradan başlayarak çıkardı.

Bu yüzden, tarihi süreçte bölgede çok sayıda kilise, konut ve saray yapılmıştır. Uzun yıllar Rumlar tarafından tarım alanı olarak kullanılan bölge, İstanbul’un fethinin ardından boşaltılmıştır.

1917 yılından sonra ise bugünkü Bulgaristan, Yunanistan ve Yugoslavya gibi balkan ülkelerinden Osmanlı hakimiyetinin bitmesinin ardından Anavatana yapılan göçler sonucu bölgeye gelenler ağırlıklı olarak Yenibosna ve Kocasinan köylerine yerleşirler. Tarım ve hayvancılık faaliyetleri devam eder.

Bahçelievler, 1992 yılında Bakırköy ilçesinden ayrılarak ilçe olmuştur.

İstanbul Bahçelievler

GENEL

Yerleşim yerinde 11 tane mahalle bulunmaktadır. Bunlar: Cumhuriyet, Çobançeşme, Fevziçakmak, Hürriyet Mahalleleridir. Ayrıca: Yenibosna, Kocasinan, Siyavuşpaşa, Soğanlı, Şirinevler ve Zafer bölgeleri bulunmaktadır.

Bakırköy ilçesinin eski E5 istikametinde büyümeye başlamasıyla bu ilçe oluşmuştur. Daha önce burada Yenibosna ve Kocasinan köyleri bulunuyordu. Yerleşim yeri, denize doğru uzanan derelerin oluşturduğu vadi ve tepeler üzerindedir.

İstanbul Bahçelievler İstanbul Kültür Üniversitesi

İSTANBUL KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ

Kültür Üniversitesinin E5 karayolu üzerindeki ve “Şirinyer” isimli yerleşkesinde: Hukuk Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi ve Adalet Meslek Yüksekokulu ve Yabancı Diller Bölümü bulunmaktadır.

Şirinyer yerleşkesi: kütüphanesi ve çalışma salonları ile oldukça büyüktür. Ayrıca: laboratuvarlar, derslikler, amfiler, mahkeme salonu, konferans salonu bulunmaktadır. Yerleşkenin farklı bölümlerinde ise, restoran ve kafeler bulunur.

İstanbul Bahçelievler İstanbul Aydın Üniversitesi

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ

Üniversitenin merkez kampüsü “Halit Aydın Kampüsü” Sefaköy-Küçükçekmece’dedir. Burada: Üniversitenin İngilizce Hazırlık Okulu (Bahçelievler Merkez Eski Londra Asfaltı Caddesinde) ve Diş Hekimliği Fakültesi Hastanesi (Bahçelievler Merkez İzzet Çalışlar Caddesinde) bulunmaktadır. İngilizce Hazırlık Okulunda 1300 civarında öğrenci eğitim görmektedir.

İstanbul Bahçelievler Kadir Has Üniversitesi İngilizce Hazırlık Okulu

KADİR HAS ÜNİVERSİTESİ İNGİLİZCE HAZIRLIK OKULU

Bahçelievler Merkez Kadir Has Center Mehmetçik Sokaktadır. Mimari tasarım olarak iş hanı olarak yapılmış ancak sonradan üniversite olarak kullanılmaktadır.

İstanbul Bahçelievler

GEZİLECEK YERLER

İstanbul Bahçelievler Milli Egemenlik Parkı

MİLLİ EGEMENLİK PARKI

Şirinevler semtindedir. Park alanında yeşil bir ortam ve sakin atmosferde gezip dinlenebilirsiniz. Park alanında bir de çay bahçesi bulunuyor. Park alanında konser etkinlikleri de düzenleniyor.

 

ÇAVUŞBAŞI ÇİFTLİĞİ-SİYAVUŞPAŞA ÇİFTLİĞİ

Günümüzdeki ismiyle Tavukçu deresi (eski ismi Çavuşbaşı deresi veya Çavuş deresi) günümüzdeki Ataköy Baruthanesi yakınından geçerek denize dökülür. Tavukçu deresinin içinden geçtiği çiftlik ise Çavuşbaşı Çiftliği veya Çavuşpaşa Çiftliği olarak bilinirdi.

Çiftlik: bir dönem Kırım Hanına hediye edilmiş, daha sonra el değiştirmiştir. Sultan Abdülmecid, çiftliği Barutçubaşı Levon Efendi’ye hediye eder. Çiftlik bu şekilde 1914 yılına kadar varlığını sürdürür. Daha sonra Milli Emlak Müdürlüğüne devredilir.

Günümüzde halen çiftlik arazisi ve içinde bulunan biraz sonra söz edeceğim Siyavuşpaşa köşkü 1938 yılında Bakırköy Fidanlığına devredilmiştir.

İstanbul Bahçelievler Havuzlu Köşk ve Çeşmesi

HAVUZLU KÖŞK (SİYAVUŞ PAŞA KASRI) VE ÇEŞMESİ

Halk arasında “Çavuş başı” olarak da tanınır.

Günümüzde Milli egemenlik Parkı içendedir. Park, ilçenin en büyük parkıdır.

Köşk hakkında hiçbir kayıt yoktur.

Yapıldığı dönemde, köşk, Küçükçekmece yolu üzerinde bulunan Siyavuşpaşa çiftliği bahçesi içinde 1572 yılında yapılmıştır. Bu çiftlik bahçesi, bugünkü Eyüp’ün güneybatısında, Çırpıcı ve Haznedar dereleri arasındaki tepenin doğu yamaçları üzerindedir. Bir yandan kara surlarına, diğer yandan Bakırköy’e kadar uzanan geniş bir alanı kaplayan Davutpaşa Sarayının bahçesi yanındadır.

Köşk, 16’ncı yüzyıl Osmanlı sivil mimari örneğidir. Köşkün önemini arttıran özellikleri: planı ve havuzun ortasındaki vaziyetidir. Mimarisi sade ve asildir.

İstanbul Bahçelievler

Yapı, ismini Osmanlı döneminde, 16’ncı yüzyılda Sultan III Mehmet zamanında aralıklı olarak 3 kere ve toplam 5.5 yıl sadrazamlık yapmış Siyavuş Paşa’dan alır. Siyavuşpaşa, Hırvat asıllıdır. Sarayda yetişmiş, hazine kethüdası iken 1569 yılında Yeniçeri Ağası ve Rumeli Beylerbeyi, kubbe veziri olmuş ve bu sırada Sultan II Selim’in en küçük kızı Fatma Sultan ile evlenmiştir. 1582 yılında Sinan Paşa’nın yerine sadrazam olmuştur. Kendisi 1602 yılında İstanbul’da ölmüştür.

Köşkü Mimar Sinan’ın yaptığı iddia edilmektedir, ancak kesin kanıt yoktur. Sadece mimari üslup özellikleri dikkate alındığında Mimar Sinan tarafından yapıldığı tahmin edilir. Ayrıca Evliya Çelebi, Siyavuşpaşa bahçesinin Mimar Sinan yapısı olduğunu belirtir.

İstanbul Bahçelievler

Köşk, büyük bir havuzun ortasına yapılmıştır. Havuz: bahçenin en güzel yerinde, geniş bir set duvarı ile çevrilidir. Bu duvar, bulunduğu arazinin en alçak yerinde 2.5 metre yüksekliğe kadar çıkar. Bu bendin çevresinde, sıralı ağaçlar bulunur. Bu ağaçlar, günümüzde 20 metre yüksekliğe kadar ulaşmıştır. Ancak yine de büyük kısmının kesildiği görülür.

Köşk yapısı, ağaçların gölgesinde ve tepsi gibi duran havuzun ortasındadır. Geniş ayaklar üzerine oturmuş ve sahile bir köprü ile bağlanmıştır.

Gelelim köşkün içyapısına: köşkün planı oldukça sadedir. Duvarlarının tamamı kesme taştan yapılmıştır. Duvarların alt kısımları kemerle açılmıştır. Böylece havuzun köşkün altına devam etmesi sağlanmıştır.

Köşkün içinde büyük bir divanhane, yanında küçük bir oda ve apdeshane ve onun üstünde bir asma kat bulunur.

Köşkün pencereleri sıradan ve seyrektir. Pencere aralarında altı köşe gözler açılmıştır. Pencerelerin üstleri kesme taş kemerlerle hafifletilmiştir.

Köşkün tek işlenmiş yeri, giriş kapısıdır. Kapıya fazlaca önem vermek için, kapının bulunduğu duvar kısmı biraz ileriye alınmıştır.

Köşk, mimarisinde çeşitli değişiklikler ve onarımlar yapılarak günümüze kadar sağlam gelmiştir. Sonradan yapılan değişiklikler: kule şeklinde kat ilavesi, kubbenin tamiri ve içerideki kalem işleridir. Bunlar, yapının esas bünyesine zarar vermiştir.

Günümüzde, yapı: Çocuk Kütüphanesi olarak kullanılmaktadır.

 

Çeşme

Bununla birlikte, yakın çevrede, Siyavuş Paşa isimli bir çeşme bulunmaktadır. Çeşme günümüzde ana yola bakar gibi durmaktadır.

Çeşme: 1572 tarihini taşımaktadır. Gerek köşk ve gerekse çeşmenin mimarisi birbirine benzediğinden, köşkün de 1572 tarihinde yapıldığı kabul edilmektedir.

İlaveten yapının çevresinde: han veya hamam olduğu tahmin edilen yapı kalıntıları da bulunmaktadır.

Son bir not: yörede oturan yaşlıların söylediğine göre, çeşme daha önce farklı bir yerde (yolun tam karşısındaki boş arazide) iken, araç trafiğinden zarar görmemesi için çeşme yerinden sökülmüş ve günümüzdeki yerine nakledilmiştir. Günümüzde çeşmenin suyu akmamaktadır.

İstanbul Bahçelievler Çoban Çeşmesi Köprüsü ve Çoban Çeşmesi

ÇOBAN ÇEŞMESİ KÖPRÜSÜ VE ÇOBAN ÇEŞMESİ

Yenibosna merkezinde, Londra Asfaltında, Atatürk Hava Alanı (eski diyelim) kavşağındadır.

Mimar Sinan köprüsü olarak da tanınır. Köprü yakınında bulunan ve sürülerin sulanması için vakfedilen bir çeşmeden dolayı bu ismi almıştır.

Köprü: Bizans dönemine aittir. Bir zamanlar suyu oldukça bol olan Ayamama deresi üzerine kurulmuştur. Ancak günümüzde derenin suları çekilmiştir, dere yatağı kurudur.

Kesme taştan yapılmış köprü: 6 kemerlidir. Bu kemerler genellikle sivri değil yarım yuvarlaktır.

İstanbul Bahçelievler Çoban Çeşmesi Köprüsü

Büyük kemerin yaklaşık 3.5 metre açıklığı vardır. Kenarlara doğru bulunan gözler daha küçüktür. Kemerlerin kilit taşlarında bazı rölyefler bulunmaktadır.

Köprünün toplam uzunluğu 38 metredir. Genişliği ise 4 metredir. Yontma taştan yapılmıştır.

Köprünün ilk olarak 4’ncü yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir.

Ancak: 1972 yılında Kara Yolları Genel Müdürlüğü tarafından yapılan restorasyon çalışmalarında, köprü kısmı tahribata uğramış ve özgünlüğünü kaybetmiştir. Ayrıca yakın tarihte yapılan yeni yol düzenlemesi sonucu, köprü güzergah dışında kalmıştır. Çevresi düzenlenerek küçük bir mesire yeri haline getirilmiştir. Ancak çevresinde bulunan büyük yollar ve yayalar için tehlikeli olan trafik nedeniyle, köprünün ziyaret edilmesi neredeyse imkansızdır.

İstanbul Bahçelievler Çoban Çeşmesi

Çoban Çeşmesi

Köprünün hemen yanında, Çoban çeşmesi bulunmaktadır. Çoban Çeşme semtine ve köprüye adını vermiştir. Çeşmenin kitabesi yoktur. Köprü gibi çevresinden büyük yollar geçmektedir. Suyu akmamaktadır.

İstanbul Bahçelievler Soğanlı Çeşme

SOĞANLI ÇEŞMESİ

Bahçelievler ilçesinin en kalabalık yeri olan Soğanlı Mahallesindedir.

Bizans döneminde yapılmıştır.

İmparator Neron tarafından askerlerin su ihtiyacı için yapılmıştır.

Çeşmenin üzerinde, Osmanlıca yazılar bulunmaktadır.

VİRAN SARAY-VİRAN BOSNA

Yenibosna Merkez Mahallesindedir. Doğu Sanayi Sitesi İlkokulunun güneybatısındadır.

Günümüze tamamen virane halde ulaşmıştır.

Yapılan araştırmalarda, Sarayın Osmanlı dönemine ait olduğu anlaşılmıştır.

Önceleri ismi “Bosna Sarayı” iken, yakıldıktan sonra “Viran Bosna Sarayı” olmuştur. İsmini Bosna Hersek ülkesinin başkenti “Saray Bosna” şehrinden almıştır. Bir saldırı sonucu Sarayın yıkıldığı tahmin ediliyor.

Günümüzde yapının sadece yer yer surları ayaktadır. Zaten burayı sadece anlatmakla yetinmek zorundayım çünkü Viransaray ile ilgili en ufak bir açıklama veya işaret yoktur.

Ayrıca yine günümüzdeki Yenibosna semti, ismini buradan almaktadır.

İstanbul Bahçelievler İstanbul Vizyon Park

İSTANBUL VİZYON PARK

Yenibosna Merkez Mahallesindedir.

İstanbul Vizyon Park: akıllı ofis teknolojisiyle modern bir çalışma ortamı sunuyor.

Ofis bloklarında toplam 480 tane ofis bulunmaktadır. Akıllı ofisler yanında, geniş dinlenme alanları, zengin sosyal yaşam, otel ve kongre merkezi de bulunmaktadır.

NİSH İSTANBUL

Çobançeşme Sanayi Caddesindedir.

Burası da 4 bloktan oluşan ofis katlarının bulunduğu bir yerdir. Proje genelinde: 52 mağaza bulunan bir Avm, 63 ofis ve 585 rezidans bulunmaktadır.

İstanbul Bahçelievler Metroport AVM

METROPORT AVM

Bahçelievler Merkezde, D100 yan yol mevkiindedir. Metrobüse çok yakın olduğu için ulaşımı rahattır.

İçinde 85 mağaza bulunan alışveriş merkezi, 2008 yılında ziyarete açılmıştır. Toplam 5 kattan oluşmaktadır.

İç dizaynı ferahtır ve ziyaretçileri yormaz.  Mimari yapısı dikdörtgendir.

Burada: alışveriş için mağazalar, yemek yeme mekanları, sinema ve buz pateni pisti bulunmaktadır. Kafeler ve yemek yerleri 3’ncü kattadır.

Özellikle buz pisti ilgi çekmektedir.

Evet, Metroport Alışveriş merkezi, civarda bulunan üniversiteler nedeniyle gençler tarafından yoğun ziyaret edilen bir yerdir. Ayrıca hemen yanında ulunan Medicalpark Hastanesinin hasta ve yakınları da burada zaman geçirirler.

 

METRO CASH&CARRY MERTER

İstanbul’da Almanya kökenli bu şirketin ilk marketi, 1990 yılında burada açılmıştır.

 

KOÇTAŞ YENİBOSNA

Yenibosna Çakmak Mahallesi Yıldırım Beyazıt Caddesindedir.

İstanbul Bahçelievler Kuyumcu Kent

WEDDİNG WORLD AVM (KUYUMCUKENT)

Yenibosna semtindedir.

Kuyumcukent kompleksi iki ana bloktan oluşmaktadır. Bir blok “Atölye Bloğu” dur ve 2000 yılında tamamlanarak hizmete girmiştir. Diğer bloğu “Mağaza bloğu” dur ve 2001 yılında hizmete girmiştir. 2006 yılında ise Kuyumcukent Atölye bloğu ve köprülü kavşak açılışı resmen yapılmıştır.

İstanbul Bahçelievler Kuyumcu Kent

3000 civarında işyeri bulunmaktadır.

Burada: altın, gelinlik, gelin ayakkabısı, beyaz eşya, çeşitli butikler, davetiye ve organizasyon firmaları bulunmaktadır. Yani bir anlamda, evlilik ve altın alışverişi yapılan bir yerdir.

İstanbul Bahçelievler Perşembe Pazarı

PERŞEMBE PAZARI

Siyavuşpaşa mahallesindedir. Perşembe günleri kurulan Pazar, yörenin en çok ziyaret edilen pazarıdır. Pazarda: her türlü gıda ürünü ve giyim ürünlerini uygun fiyatla bulmak mümkündür.

İstanbul Bahçelievler Starcity Outlet

STARCİTY OUTLET

Yenibosna Merkez Mahallesinde Değirmenbahçe caddesindedir.

365 gün süresince, çok çeşitli indirim fırsatlarıyla gerek mağazaları ve gerekse Türk ve Dünya mutfaklarından seçkin lezzetlerle ve eğlence alanlarıyla hizmet veriyor.

İstanbul Bahçelievler Ömür Plaza

ÖMÜR PLAZA

E5 karayolu yanında, Şair Orhan Veli Sokaktadır.

Plazanın bulunduğu bina, 2005 yılında plazaya dönüştürülmüş, çok sayıda dükkan ve firma bulunmaktadır. Ancak daha önce bu bina, uzun yıllar restoran olarak kullanılmıştır.

Burada: market, kafeler, spor salonu bulunmaktadır.

En üst katında ise, Ömer Restoran Cafe ve Pub bulunmaktadır. Restoran: restoran, kafe ve bar konseptiyle hizmet vermektedir.

 

ŞİRİNEVLER OSMANLI ÇARŞI OUTLET

Şirinevler E5 kenarındadır.

Osmanlı çarşı, Türkiye’de farklı anlayışla evinizin tüm ihtiyaçlarını tek çatı altında toplamıştır. Osmanlı çarşı’da bütün markaların fiyatlarının genel piyasa koşullarının altında olduğu iddia ediliyor. Komplekste ayrıca: sinema, bowling salonu, sosyal yaşam alanları ve oyuncak satış mağazaları bulunuyor.

İstanbul Bahçelievler Eskidji Bit Pazarı

ESKİDJİ BİT PAZARI

Yenibosna Çobançeşme Mahallesi Sanayi Caddesindedir.

İstanbul Bahçelievler

2004 yılında kurulmuştur. Burada, yüzlerce üretici, toptancı ve bayii bulunmaktadır. Bunlar ziyaretçilere maliyetine perakende satış yapmaktadırlar.

İstanbul Gaziosmanpaşa hakkındaki gezi yazım için  Gaziosmanpaşa

İstanbul Sultangazi

İstanbul Sultangazi

Sultangazi ilçesinin ismi Sultan Orhan Gaziden gelmektedir. Çünkü bölge, 1326-1359 yılları arasında Osmanlı tahtına oturan Sultan Orhan Gazi tarafından fetih edilmiştir.

İstanbul Sultangazi

TARİHİ

Yörenin tarihi geçmişi incelendiğinde: İstanbul civarındaki suyollarının üzerinde bulunduğu anlaşılmıştır. Çünkü bu suyollarının kalıntıları günümüze kadar ulaşmıştır.

Fetih öncesinde, İmparator Kostantinus döneminde, Istıranca dağlarından su getirilen 242 km lik su hatta bu bölgeden geçiyordu. Bu su hattı üzerinde: 6-7 tane su kemeri ve birçok tek gözlü su kemeri bulunmaktaydı ve bunların kalıntıları günümüze kadar ulaşmıştır.

Şehrin fetih edilmesinin ardından, Fatih Sultan Mehmet tarafından galeri şeklindeki isale hattı ve çeşmelere kadar olan suyollarını tamir ettirdi.

Kanuni Sultan Süleyman döneminde, Belgrad ormanlarından şehre su getirmek üzere Mimar Sinan görevlendirilmiştir.

Tanzimat sonrasında, Şumnu, Cuma ve Lofça’dan gelen göçmenler, bölgeye yerleştirilmiştir.

Yine, bölgenin tarihi süreçteki en büyük özelliklerinden birisi: İstanbul-Edirne ve Balkanlar yolunun buradan geçmiş olmasıdır.

Yöre, Cumhuriyet döneminde uzun yıllar Eyüp ilçesine bağlı kalmıştır. 1963 yılında ise yeni kurulan Gaziosmanpaşa ilçesine bağlanmıştır.

2008 yılında ise Sultangazi ilçesi kurulmuştur.

İstanbul Sultangazi

GENEL

Sultangazi yöresinin coğrafi özellikleri, habitat yaşam alanları olarak öne çıkmaktadır. Bu habitat yaşam alanının en büyük etkenleri ise dere ve akarsulardır. Şu anda çok az canlı çeşidi olan bu dereler 40 yıl önce çok çeşitli hayvanların yaşam alanıydı. Derelerdeki sular son derece temiz ve içilebilecek özellikteydi. Yerleşimin rakımı yani denizden yüksekliği 50 metredir. İl merkezine uzaklığı 12 km dir. İlçede 16 mahalle bulunmaktadır.

 

GEZİLECEK YERLER

İstanbul Sultangazi Alibey Barajı

ALİBEY BARAJI

1975-1983 yılları arasında İstanbul’un su ihtiyacını temin etmek için Alibey Deresi (Alibeyköy deresi veya Malova deresi olarak da bilinir.) üzerinde yapılmıştır. Baraj hakkında DSİ raporları, 1962 yılında hazırlanmıştır.

Yapıldığı yer: Moğul ovasıdır. Bu bölgede, baraj yapılmadan önce göç balıkları bu bölgeyi üreme yeri olarak seçiyorlardı. Baraj yapıldıktan sonra, bölgedeki bu canlı özellik kaybolmuştur.

Baraj: toprak gövde doldu tipindedir. Akarsu yatağından yüksekliği 30 metredir.

Halen, şehirde, Avrupa yakasının büyük kısmının içme ve kullanma suyunu temin etmektedir.

Alibey köy barajı, içme suyu toplama havzası olması nedeniyle, su toplama havzasına imar yasağı getirilmiş ve baraj bölgesinde mevcut orman alanı oluşturulmuştur.

 

50 YIL MAHALLESİ

Aziz Paşa’ya ait Sultan Çiftliğinin torunları tarafından 1952 yılında 110 kişiye hisseli olarak satılmasıyla kurulmuştur. Mahallenin bulunduğu bölge, önceleri Cebeci köyüne bağlı iken, daha sonra bir kısım Gaziosmanpaşa’ya, kalan kısmı ise Bakırköy’e bağlanmıştır. Günümüzde ise mahalle Sultangazi ilçesine bağlanmıştır.

Zaman içinde mahallenin nüfusu 7-8 kat artarak günümüze ulaşmıştır.

İstanbul Sultangazi 50. Yıl Hizmet Tesisleri

50 YIL HİZMET TESİSLERİ

Hizmet tesisleri, mahallenin fiziki ihtiyaçlarının karşılanması için yaptırılmıştır. Tesislerin içinde bulunanlar şunlardır; mahalle Pazar yeri, aile sağlık merkezi, çok amaçlı bir salon, afet merkezi, spor salonu, otopark, kafeterya ve ayrıca park ve sosyal donatı alanı bulunmaktadır.

50.YIL KÜLTÜR MERKEZİ

Burada kültür, sanat ve spor bir arada bulunuyor. İstihdama yönelik projeler ile meslek edindirme kursları düzenleniyor.  Merkezde: konferans salonu, etüt sınıfları, spor salonu, sergi salonu, kütüphane, çalışma ofisleri, yaşam merkezi, gençlik meclisi ve Sultangazi Spor kulübü bulunuyor.

İstanbul Sultangazi Şehit Özay Keskin Deprem Eğitim Parkı

ŞEHİT ÖZAY GEZGİN DEPREM EĞİTİM PARKI

Park alanında çocuklara, olası doğal afet ve deprem konusunda çeşitli eğitimler verilmektedir. Parkta bulunan özel simülatörle, olası deprem halinde ne yapmaları gerektiği öğretiliyor. Önce eğitim ve daha sonra simülatörde 7.4 büyüklüğünde bir deprem tatbikatı yapılıyor. Deprem sırasında evde veya okulda yapılması gerekenler anlatılıyor.

 

75 YIL MAHALLESİ

İstanbul Sultangazi 75.Yıl Yüzme Havuzu

75 YIL YÜZME HAVUZU

1323 Sokaktadır.İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından işletilmektedir. Tesiste: yüzme, pilates, step, aerobik, aero dans, balanceball, masa tenisi, fittnes ve spinning yapılabilmektedir.

 

CEBECİ MAHALLESİ

Cebeci köyü ismini Osmanlı ordusundaki zırhlı askerlere verilen “Cebeci” isminden almıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında Kemerburgaz nahiyesine bağlı bir köydür. Cebeci havzasında kurulmuştur.

Mübadele öncesinde, Cebeci köyü, bahçıvanlıkla geçinen Rumların yaşadığı az nüfuslu bir mesire alanıdır. 1924 yılında mübadelenin ardından bölgeye gelen Türkler, köye yerleştirilmiştir. Köyde yaşayan Rumlar ise Yunanistan’a gönderilmiştir.

Günümüzde Cebeci mahallesi, nüfus bakımından ilçede 3’ncü sıradadır. Yüzölçümü bakımından ise ilçenin en geniş mahallesidir. Mahallede yerleşim alanı küçüktür ancak ormanlar ve taş ocakları oldukça geniş yer tutar.

Yörede günümüzde oturanların büyük bölümü Bulgaristan göçmenidir. Mahallede iş merkezleri ve özellikle tekstil sektörü yoğundur.

İstanbul Sultangazi Mimar Sinan Kent Ormanı

MİMAR SİNAN KENT ORMANI

Pirinççi mevkiindedir. Mimar Sinan kent ormanı ve Hacı Bektaş-ı Veli kent ormanları, dere üzerine yapılan asma köprü ile birbirlerine bağlanıyor.

2012 yılında hizmete açılmıştır. Kent ormanı: Alibey deresi ve bu dereyi çevreleyen baraj gölü havza alanının çevresinde yapılmıştır.

Burada: piknik yerleri, parklar, köprü, oyun alanları, kaydıraklar, şadırvan, at çiftliği ve tüneller bulunuyor. Oyun alanında: borulu kaydırağı metrelerce uzunluktadır. Tırmanma parkurları da ilgi çekmektedir.

İstanbul Sultangazi Mimar Sinan Kent Ormanı

Ayrıca: oldukça büyük bir amfi tiyatro var ki, koltuk kapasitesi 2400 kişiliktir. Burada konser ve tiyatro gibi çeşitli etkinlikler düzenleniyor.

İstanbul Sultangazi Mimar Sinan Kent Ormanı

Seyir kulesi ise: 16.60 metre yüksekliktedir.

Gezi treni ve faytonlar da, park alanını gezmek için iyi birer seçenektir.

Tüm bunların yanında, kent ormanı içinde “Hobi Bahçeleri” bölümü de bulunuyor. Bu hobi bahçelerini sezonluk kiralayıp sebze-meyve yetiştirmek mümkündür.

Ayrıca: binicilik tesisleri de vardır. Orman içinde Sultangazi At Çiftliği bulunuyor.

İstanbul Sultangazi Mimar Sinan Kent Ormanı

Kent ormanının bir bölümü de “İzcilik Kampı” olarak düzenlenmiştir. Burada çocuklar doğa ile iç içe olarak farklı dallarda eğitim alıyorlar. Kamplarda izcilik eğitimi ücretsiz veriliyor. Eğitim yaklaşık 1 hafta sürüyor. Kampta çocuklar çadırlarda kalıyorlar, kanoda kürek çekme ve paintball oyunları oynuyorlar.

İstanbul Sultangazi Hacı Bektaş-ı Veli Şehir Ormanı

HACI BEKTAŞ-I VELİ ŞEHİR ORMANI

Alibey havzasında kurulmuş ve 2010 yılında ziyarete açılmıştır. Bölgede: 16.60 metre yükseklikteki “Seyir Kulesi” çevrenin manzarasını izlemek için iyi bir fırsattır.

Ayrıca: yine ormanlık alan içinde: ahşap fitnes aletleri, kameriyeler, banklar, çeşmeler, piknik masaları ve oturma gurupları, 2 tane ayrı amfi tiyatro, macera platformları ve çocuk oyun alanları bulunmaktadır.

İstanbul Sultangazi Tarihi Kilise

TARİHİ KİLİSE

Mübadele öncesinde yörede yerleşik Rumlar tarafından yapılmıştır. Ancak hangi tarihte yapıldığı bilinmiyor. Cebeci köyü, Rumlarının yayla evlerinin bulunduğu bir alandır.

Ayrıca, yine Rumlar tarafından burası Pazar günleri mesire alanı olarak kullanılıyordu ve bir kiliseleri vardı. Buraya hem Pazar ayini için, hem de piknik yapmak için gelirlerdi. Kilisenin hemen yanında büyük fırınlar vardı. Bu fırınlarda ekmek yapılıyordu.

Yapı, mübadele ile yöreden ayrılan Rumların ardından bir süre okul olarak kullanılmıştır. Evet, günümüzde yörede oturanların beyanına göre, çok güzel bir yapı olan kilise, zaman içinde kaderine terk edilmiş ve günümüze tamamen harabe halde gelmiştir.

İstanbul Sultangazi Mağlova Su Kemeri

MAĞLOVA SU KEMERİ

Cebeci mahallesi yakınlarındadır.

1554-1562 yılları arasında Alibey deresi vadisinde: Kanuni Sultan Süleyman emriyle Mimar Sinan tarafından yapılmıştır. İstanbul’un su ihtiyacını karşılamak üzere yapılan bu su kemeri, günümüzde de bu işlevini sürdürmektedir.

İstanbul Sultangazi Mağlova Su Kemeri

1563 yılında selden zarar görmüştür. Ancak daha sonra yine Mimar Sinan tarafından onarılmıştır.

İki katlı su kemerinin yüksekliği 36 metre ve uzunluğu ise 257 metredir. Alt ve üst katlarda, sekizer tane göz bulunmaktadır.

İstanbul Sultangazi Mağlova Su Kemeri

Kemer yapısı: estetik açıdan dünya su mimarisinin önemli eserlerinden birisidir. Çünkü bu kemer su taşırken, aynı zamanda içinde bulunan yol vasıtasıyla bir köprü görevi de görmekte, karşı kıyıya geçmeyi sağlamaktadır. Aynı zamanda, kemerin su baskınları ve selden zarar görmemesi için ayakları, piramit şeklinde dizayn edilmiştir.

İstanbul Sultangazi Mağlova Su Kemeri

Günümüzde: Alibeyköy barajı göletinin suyu, su kemerinin bir kısmını sular altında bırakmıştır, ancak yine İstanbul’a su getirme işlevini sürdürmektedir. Alibeyköy barajının kurak dönemlerde suları çekildiğinde, bu muhteşem kemer, tüm güzelliğiyle bütün olarak ortaya çıkmaktadır. Kemeri görmek için Sultangazi Belediyesi kent ormanını ziyaret ediniz. Eğer kemeri yakından görmek isterseniz, Alibey Deresinin yanındaki patika yollardan kemere ulaşmak mümkündür.

İstanbul Sultangazi Mağlova Su Kemeri

Peki ismi neden Mağlova: Bu konuda çeşitli görüşler var. Bir görüşe göre: kemerin ismi “Moğol Ağa” dan gelmektedir. Diğer bir görüşe göre ise: Mağlova kemerinin bulunduğu Alibeyköy deresinin o dönemdeki ismi Kydaros deresidir. Ancak halk bu dereye “Mahleva deresi” demektedir ve kemerin ismi buradan gelmiştir.

İstanbul Sultangazi İstanbul Halk Ekmek Fabrikası

İSTANBUL HALK EKMEK FABRİKASI

Mimar Sinan Bulvarındadır. İnşasına 1997 yılında başlanan fabrika, 2006 yılında faaliyete geçmiştir. 35 bin metre karelik arsa üzerinde, 15 bin metre karelik kapalı alanda kuruludur. Fabrikada 12 tane ellişer tonluk paslanmaz çelik saçtan un silosu bulunmaktadır.

 

CUMHURİYET MAHALLESİ

Mahalledeki sitelerin bir bölümünün bulunduğu alan, günümüzden 30 yıl kadar önce Gaziosmanpaşa Belediyesi tarafından, Belediye Binası yapılmak için kamulaştırılmıştır.

Böylece evleri kamulaştırılan kişiler, evlerinin yıkılması üzerine, Gaziosmanpaşa merkezden ayrılıp buraya yerleşmiştir. Mahalledeki siteler, halkın kooperatifler aracılığı ile aldıkları arsalar üzerine kurulmuştur. İlk yapılar 1982 yılında bitmiş ve iskana açılmıştır.

İstanbul Sultangazi Masal Kahramanları Parkı

MASAL KAHRAMANLARI PARKI

Safahad Caddesindedir. Park 25 bin metre karelik alanda kuruludur.

İstanbul Sultangazi Masal Kahramanları Parkı

TEM otoyolunun hemen üstündeki alandadır. Park, Kültür Bakanlığı tarafından “Sanat Eseri” kapsamına alınmıştır.

Park alanında: masal ve çizgi film kahramanlarının bulunduğu 128 farklı figür bulunuyor. Parkta ayrıca Anadolu kültürünün yansımaları eşliğinde, göletlerde kano gezintileri de yapılabiliyor.

Parkın içinde: Keloğlan, Nasrettin Hoca, Şirinler ve Pamuk Prenses gibi masal ve çizgi film kahramanlarının heykelleri ve kabartmaları bulunuyor.

 

 ESENTEPE MAHALLESİ

İstanbul Sultangazi İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Sosyal Bilimler Meslek Yüksek Okulu

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ CERRAHPAŞA SOSYAL BİLİMLER MESLEK YÜKSEKOKULU

2364 Sokaktadır.

Okul, İstanbul Üniversitesi bünyesinde, 1986 yılında kurulmuş ve İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa bünyesinde eğitime devam etmektedir. Okul binası, Sultangazi Belediyesi tarafından yapılmıştır.

Okulda: derslikler, konferans salonları, mesleki uygulama odaları, amfi, bilgisayar laboratuvarı, öğretim üyesi ve idari personel odaları ve otopark bulunmaktadır. Okuldaki programlar: Dış ticaret, turizm otel işletmeciliği, bankacılık ve sigortacı programları, işletme yönetimi, muhasebe ve vergi uygulama programlarıdır.

İstanbul Sultangazi

HOCA AHMET YESEVİ KÜLTÜR MERKEZİ VE HOCA AHMET YESEVİ SAHNESİ

Hoca Ahmet Yesevi Caddesindedir.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılmıştır. 26 bin metre karelik alanı kaplamaktadır. Merkezde: 629 kişilik bir tiyatro salonu, buz pateni pisti, sergi alanları, kütüphane, sinema salonları, halk oyunları salonları, kafeteryalar ve otopark bulunmaktadır.

İstanbul Sultangazi Mavi Marmara Parkı

MAVİ MARMARA PARKI

2369 Sokaktadır.

Filistin’e insanı yardım götüren Mavi Marmara gemisine yapılan saldırının ve bu saldırıda şehit olan 9 kişinin anısına bu park yapılmıştır.

Park alanına “Mavi Marmara” gemisinin silüeti yerleştirilmiştir.

İstanbul Sultangazi

ESENTEPE AHİ EVRAN PARKI

Park 2853 Sokaktadır.

İstanbul Sultangazi Ahi Evran Parkı

Ahi Evran: 1204 yılında Anadolu’ya gelmiş ve Kayseri’ye yerleşerek “Ahi Evran Teşkilatı” nı kurmuştur.

İstanbul Sultangazi

Park alanında: şelale, ahşap köprü, çocuk oyun gurupları, fitness alanları ve pergolalar bulunmaktadır.

İstanbul Sultangazi Ahi Evran Mesleki Eğitim Merkezi

AHİ EVRAN MESLEKİ EĞİTİM MERKEZİ

2387 Sokakta, camiye 104 metre uzaklıktadır. Milli Eğitim Bakanlığına bağlı işletilen bu tesiste çeşitli mesleği eğitimler verilmektedir.

İstanbul Sultangazi Küçük Sanayi Sitesi

SULTANGAZİ KÜÇÜK SANAYİ SİTESİ

1986 yılında kurulmuştur. Bu tesisler:

1-Sanko Oto Sanayi Sitesi.

2-Gamas Mobilyacılar Sitesi.

3-Avizeciler Sitesi.

4-Serbest çalışanlar sitesidir.

Sanko Oto Sanayi Sitesi, iş kalitesi ve çeşitliliği ile İstanbul başta olmak üzere birçok şehirde otomobil kullanıcılarının bildiği ve tercih ettiği bir yerdir.

Gamas Mobilyacılar Sitesi ve Avizeciler Sitesi de tercih edilen önemli yerlerdir.

 

ESKİ HABİBLER MAHALLESİ

Habibler köyü, 1948 yılında Bakırköy ilçesi Mahmutbey köyünün nüfusunun artması sonucu köyün uzağında bir mahalle olarak kurulmuştur. 1950’lerde ise göçmenlerin buraya yerleşmesiyle büyüyerek gelişmiştir.

İstanbul Sultangazi Uygulamalı Trafik Eğitim Parkı

UYGULAMALI TRAFİK EĞİTİM PARKI

7 Mayıs 2010 tarihinde 2723 Sokakta açılmıştır. Kanuni Sultan Süleyman camii karşısındadır.

5735 metre karelik park alanında:  yatay-düşey trafik işaretleri, sinyalizasyon sistemleri, bisiklet yolları, yaya geçitleri, hemzemin geçit, yaya kaldırımları, eğitim pisti, üst geçit ve eğitim laboratuvarı bulunuyor. Çocuklara akülü araçlar eşliğinde teorik ve uygulamalı trafik eğitimi veriliyor.

 

İSMETPAŞA MAHALLESİ

İstanbul Sultangazi

SULTANGAZİ BELEDİYESİ ŞEHİT FERDİ YURDUSEVEN GENÇLİK MERKEZİ

Sultangazi Belediyesine ait merkezde: derslikler, fittnes salonu, atölyeler, hobi odaları, müzik odası, çok amaçlı salon bulunmaktadır. Amaç: gençlerin serbest zamanlarında: sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerle değerlendirmelerinin sağlanmasıdır. Merkezde: ayrıca iki katlı Millet Kıraathanesi bulunuyor.

 

MALKOÇOĞLU MAHALLESİ

Mahalle ismini Yıldırım Beyazıt’ın beylerinden Malkoçoğlu Bey’in oğlu Malkoçoğlu Ali Bey’den almıştır. Bakırköy’e bağlı Mahmutbey köyünün bir mahallesi olarak gelişmiştir. Köyün merkezine uzak bir konumda, askeriyenin kuzeyinde, Sultançiftliği’nin kuzey batısında, Edirne asfaltının batısındadır.

Mahallenin çevresi, en çok Karadeniz ve Doğu Anadolu’dan göç almıştır. Kentleşme, mahallede 1970’lerden sonra başlamış ve devam etmiştir. 1985 yılında yüksek ve tek katlı evlerin bir arada bulunduğu yeni gelişen bir mahalle olarak tanınır.

İstanbul Sultangazi Pamukkale Malkoçoğlu Sütçü İmam Parkı

PAMUKKALE MALKOÇOĞLU SÜTÇÜ İMAM PARKI

Buranın en büyük özelliği: Pamukkale travertenlerine benzeyen iki şelalenin bulunmasıdır ve zaten ismini buradan almıştır.

İstanbul Sultangazi

Park alanı toplam 4.100 metre karelik bir alana kurulmuş olup, travertenler haricinde spor alanları, çocuk oyun gurupları, oturma gurupları ve çay bahçesi vardır. Parkta ahşap oyun gurupları bulunuyor.

Park alanında ayrıca “Mareşal Fevzi Çakmak Prestij Yürüyüş Yolu” bulunuyor. Bu yol, özel parke taşlarıyla döşenmiş ve araç trafiğine kapatılmıştır.

 

SULTANÇİFTLİĞİ MAHALLESİ

İstanbul Sultangazi Şehit Hikmet Baysal Gençlik ve Sanat Merkezi

ŞEHİT HİKMET BAYSAL GENÇLİK VE SANAT MERKEZİ

Atatürk Bulvarındadır. Hikmet Baysal: 15 Temmuz hain darbe girişiminde şehit olmuştur.

Merkez, gençlerin, serbest zamanlarını: sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerle değerlendirmeleri, bilgi ve beceri sahibi olmalarına yardımcı olmak için yapılmıştır.

İstanbul Sultangazi

Merkezde 400 metre karelik alanda, 2 katlı Millet Kıraathanesi, 4 Atölyeli bir müzik akademisi, 4 Atölyeli bir ev sanatları akademisi, 200 metre karelik spor ve fitness salonu bulunmaktadır.

 

UĞUR MUMCU MAHALLESİ

Mahallede yaşayanların büyük bölümü Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu’dan gelen göçmenlerdir. Mahallede siteler yoğundur. Düzenli gelişmiş bir mahalledir. Sultangazi Hükümet konağı, Sultangazi Belediyesi Ek hizmet binası ve Sultangazi Belediyesi bu mahallededir. Cebeci spor kompleksi ve Cebeci şehir parkı da bu mahallededir.

İstanbul Sultangazi Sultançiftliği Merkez Camii

SULTANÇİFTLİĞİ MERKEZ CAMİİ

Sultangazi yöresinin ilk camisidir. İstanbul ilinde, sur dışındaki ikinci büyük camidir.

İstanbul Sultangazi

Sultangazi kurucularına ait köy ortak kullanım malı olan alanda: köy halkının birleşerek yaptırdığı ilk cami yıktırılmış, yerine yine halkın katkıları ile bugün görülen merkez camii yaptırılmıştır.

İstanbul Sultangazi

Caminin hemen yanında, günümüzdeki 50 metre genişliğindeki Atatürk Bulvarı, köyün kuruluşunda köylülerin hayvanlarının meraya geçiş yolu olarak kullanılıyormuş. Cami ile okul arasında kalan, altından yolgeçen bu alan, günümüzde ise park olarak kullanılıyor.

İstanbul Sultangazi Belediye Hizmet Tesisi

SULTANGAZİ BELEDİYESİ HİZMET TESİSİ

Atatürk Bulvarı üzerindedir.

İstanbul Sultangazi

Belediye Hizmet Binası

Belediye hizmet binasında, tüm birimler, hizmet içeriklerine göre konumlandırılmıştır.

Nikah ve Düğün Salonu

Nikah sarayında 3 ayrı nikah salonu bulunmaktadır. Düğün salonu ise 1200 kişi kapasitelidir.

Alışveriş ve Eğlence Merkezi

Tesislerin alt katında: bir alışveriş merkezi bulunmaktadır. Merkez, birçok markayı bünyesinde barındırmaktadır.

İstanbul Sultangazi

SULTANGAZİ BELEDİYESİ UĞUR MUMCU KATLI OTOPARKI VE HİZMET TESİSİ

Buranın faaliyete geçmesiyle halk arasında “Çarşamba Pazarı” olarak isimlendirilen sokak pazarı buradan taşınacaktır. Tesiste: Pazar alanı, çok amaçlı salon, İsmek, kütüphane, afet toplanma merkezi, otopark ve çocuk parkı vardır.

İstanbul Sultangazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi

SULTANGAZİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

İstanbul Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi buraya yeni binaya taşınmıştır. Hastane 600 yatak kapasitelidir. 178 yoğun bakım ünitesi ve 30 ameliyathane bulunmaktadır.

İstanbul Sultangazi

BEZMİALEM VAKIF ÜNİVERSİTESİ SULTANGAZİ İLHAN VARANK KAMPÜSÜ

Muhsin Yazıcıoğlu Caddesindedir. 2016-2017 yılında hizmete girmiştir. A, B ve C olmak üzere 3 bloktan oluşmaktadır. Peki kampüsün adı niye “İhlan Varank”? Prof.Dr. İlhan Varank, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi, Bezmialem Vakıf Üniversitesi hastanesinde vefat etmiştir.

İstanbul Sultangazi

Kendisi: İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde iken halka ateş açan darbeciler tarafından vuruldu, hastaneye götürüldü ve hastanede vefat ederek şehit oldu.  Kampüs bünyesinde: Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Yabancı diller hazırlık bölümü, Sağlık bilimleri enstitüsü ve Sürekli eğitim merkezi bulunmaktadır. Eğitim gören öğrenci sayısı 850 dir.

İstanbul Sultangazi Neva AVM

NEVA AVM

Cebeci Şehir Parkındadır. Bölgenin ilk ve tek alışveriş ve eğlence merkezidir.

Alışveriş merkezinin “Neva” isminin anlamı “refah, bolluk ve bereket” tir. Sinema bölümünde 8 salon vardır ve 1000 seyirci kapasitelidir. Ayrıca: 2 oyun-eğlence alanı, bowling, yapı market, 12 tane fast food yeri ve 50 mağaza bulunmaktadır. 750 araç kapasiteli otopark ücretsizdir.

 

YAYLA MAHALLESİ

Bölge Pirinçlik köyünün hayvancılık yapılan yayla alanıdır. 1970 yılından sonra göç almaya başlamıştır. Özellikle Karadeniz illerinden daha çok göç almıştır. Halk oylaması sonucu 1992 yılında Yayla köyü kurulmuştur.

 

ZÜBEYDE HANIM MAHALLESİ

İstanbul Sultangazi Zübeyde Hanım Mahallesi

ALİBEY BARAJ ÜSTÜ PARKI

İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan park alanı 2019 yılında tamamlanmıştır.

İstanbul Sultangazi Alibey Baraj Üstü Parkı

38 bin metre karelik alan üzerine yerleştirilen projede: çocuk oyun gurupları, spor alanları ve fitnes aletleri, oturma ve gurupları bulunmaktadır.

İstanbul Sultangazi

Ayrıca 55 araçlık otopark ve 275 metre karelik kafe lokanta vardır.

 İstanbul Gaziosmanpaşa gezi yazım için  Gaziosmanpaşa