Viyana şehrinde: gece hayatı denilince, akla hemen: opera, tiyatro, müzik dinletisi gibi etkinlikler geliyor.
Yani: buradaki gece hayatının yoğunluğu: genellikle opera ve klasik müzik konser dinletileri üzerine kurulu.
Şehre geldiğinizde: yeterli zamanınız varsa, mutlaka bir opera deneyimi yaşamalısınız. Bu operanın: Mozart yada Wagner olmasına özellikle dikkat edin. Bu tür bir opera izleyebileceğiniz mekanların başında: Straatsoper gelir.
Ancak: bu tür bir gösteriye giderken, mutlaka gece kıyafeti giymeniz gerektiğini de hatırlatmam şart. Tabii bu nedenle, turistler, genellikle operaya gitmeyi tercih etmiyorlar. Kıyafet sıkıntı yaratıyor.
Şehirde: opera yanında: klasik müzik dinlemek isterseniz, bilmelisiniz ki, Viyana, klasik müzik konusunda muhteşem bir şehirdir. Mükemmel konserlerin verildiği başlıca mekanlar: Belvedere, Musikverein (Dumba St.) ve Konzerthaus (Lothringes St.). Mozart, Haydın, Schubert ve Beethoven gibi ünlü sanatçıların eserleri: “Sala Terrana” isimli konser salonunda, sıkça sergileniyor.
Ayrıca: unutulmamalıdır ki, Wiener Philarmoniker;
Dünyanın en iyi klasik müzik orkestralarından biridir. Müzik denildiğinde: Hofburg Sangerknaben deki “Wiener Sangerknaben” yani “Viyana Çocuk Korosu” da; ilgilenenlerin, mutlaka izlemesi gereken gösteriler sunuyorlar. Şehirde yetişen tüm ünlü müzisyenler, bir zamanlar, bu orkestra da bulunmuşlar.
Evet, şehirde, elbette: opera ve klasik müzik dinletileri dışında: eğlenilebilecek yaklaşık 6000 civarında: bar, gece kulübü, diskotek ve kabare var.
Bunların çoğu: günün ilk ışıklarına kadar, müşterilerine hizmet veriyor.
Keyifli bir bar ortamı ararsanız: Stephansdom bölgesinin kuzeyinde, Ruprecht Platz Seitensteetengasse ve Rabensteig.
Buralar: Viyanalıların tabiriyle “Bermudadreieck” yani Bermuda Üçgeni olarak isimlendiriliyor. Karntner St. bölgesindeki gece kulüpleri ise, daha çok zengin kesime hitap ediyor.
Son olarak: şehir de, hoş bir ortamda, müzik dinlemek isterseniz: Straus’un neşeli valslerini dinleyebileceğiniz, şarap evleri var. Heuriger denilen bu mekanlarda: keman, gitar ve akerdeon eşliğinde, şarap yudumlayarak, hoşça zaman geçirebilirsiniz.
TİTANİC
Theobald St. bölgesindedir. Burası: canlı bir dans kulübüdür. Genellikle: sporcular ve Amerikalı öğrenciler, buraya geliyorlar. Dans mekanları: günün ilk ışıklarına kadar açık.
Üst katında bulunan restoranda: Meksika ve İtalyan yemeklerini bulmak mümkün. Restoran bölümleri ise: saat: 02.00’ye kadar açık bulunuyor.
ROCKHAUS
Adlbert St. bölgesindedir. Viyana şehrinin en büyük gece kulüplerindendir. Canlı rock müzik var.
MOSAİQUE
Postgasse bölgesindedir. Popüler bir mekan. Genellikle gençler tarafından tercih ediliyor.
PALMENHAUS
Goethagasse bölgesindedir. Pahalı bir yer. Daha çok zengin ziyaretçiler tarafından tercih ediliyor.
PRATERDOM
Burası, Avrupa’nın en büyük 3.diskosudur.
AUSTRALİAN PUB
Kartner Ring üzerindedir. Burada, oturup, bira içip, sohbet edebilirsiniz.
GÖSTERİLER
Evet, tüm bunların dışında: Viyana şehrinde, daha önceden zamanı programlanan değişik sanat gösterileri düzenleniyor. Bunlar hakkında da, kısa bilgiler vermek istiyorum ki, Viyana şehrinde bulunduğunuz dönemlerde, denk gelirse, bunları da izleyebilirsiniz.
Ocak-Şubat aylarında: Opera Binasında “Opernball” denilen bir gösteri düzenleniyor. Bunlar kaçırılmayacak gösteriler. Bulunduğunuz dönem uygunsa, düşünmelisiniz.
Musikverein’de “Philharmoniker Ball” denilen bir gösteri düzenleniyor. Dans ve müzik ağrılıklı. İlginizi çekebilir.
Zuckerbackerball: bu bir şekerciler tarafından düzenlenen gösteri.
Kaffeesiederball: kahve onuruna düzenlenen bir gösteri.
Mayıs ayında: AIDS yararına “Life Ball” denilen bir gösteri düzenlenir ve bu gösteriye, uluslar arası birçok ünlü katılır.
Paris Alışveriş; Paris’te iken, yapabileceğiniz en zevkli şeylerden biri, şüphesiz ki alışveriş.
Paris: birçok ünlü markanın, bir arada bulunduğu, büyük alışveriş merkezlerine sahiptir.
Bu merkezlerde: giyimden, ev eşyasına, mefruşattan takı, mücevher, kitap, parfüm, yiyecek, antika eşya ve mutfak gereçlerine kadar, aradığınız her şeyi bulabilirsiniz.
Ancak, hemen belirtmem gerekir ki, burada büyük alışveriş umutlarınız olmasın, çünkü şehir genelde çok pahalı.
Euro para birimi olarak kullanıldığından, etiket fiyatlarını, bizim paramıza çevirmek çok kolay, doğruca 3 ile çarpıyorsunuz ve ortaya korkunç rakamlar çıkıyor.
Paris şehri, dünyanın en büyük moda merkezlerinin başında geliyor.
Bu şehirde görebileceğiniz markalar: Yves St. Laurent, Christian Dior ve Jean-Paul Gaultier. Bu ünlü modacıların mağazaları, şehirde bulunuyor.
St. Honoer alanından, Marais’e kadar, şehirde, her zevke uygun alışveriş mekanları var. Ancak, fiyatlar genelde pahalı. Sadece, Noel’den önce, büyük indirimler bulmak mümkün.
Ama yine de, Paris indirimlerinde bile pahalıdır.
Eğer gerçek indirim görmek isterseniz, biraz önce söylediğim gibi, Noel sonrasını beklemeniz şart.
Yine de şehirde, her mevsimde, normal fiyatların bir miktar altında alışveriş yapmak mümkün. Ucuz alışveriş yapmak olanağı bulunan yerler hakkında, sizlere kısa bilgiler vermek istiyorum.
Şöyle ki: Louvre civarındaki caddelerdeki dükkanlarda, kozmetik ucuzdur.
Lafayette civarında, uygun ürünlerin satıldığı dükkanlar bulabilirsiniz.
Rue de Grunelle bölgesindeki “Labutin”: giysi için ilk uğranılması gereken mağazalardan biridir.
Marka tercih ediyorsanız: buyrun “Collette”. Lüks alışveriş mi yapmak istiyorsunuz?
Tam size göre: Rue de Fabourg ve St. Honere mağazaları.
Genç giyim için
Rue de Rivoli, Les Halles, La Devence mağazaları var. Size, bu arada bir ipucu verebilirim. Rue de Denis bölgesinde, toptancı dükkanları var.
Toptancı olduğunuz izlenimini vererek, bir kıyafetin en az 3 farklı bedenini almayı göze alırsanız, çok ucuza alışveriş yapabilirsiniz.
Bu caddedeki bir mağazadan: 350 Euro’ya, 20 takım elbise satın almanız mümkün. Aynı zamanda, aldığınız bu elbiseleri, uzun süre giyebilirsiniz.
Ayakkabı düşünürseniz
Rue de Grunelle bölgesindeki: Lobautin.
Dükkanlar
Genellikle, günlük olarak: 09.00 ile 19.00 arasında açıktır. Ama değişiklikler olabilir. Butikler, gün ortasında, 2 saatliğine kapanabilir. Semt dükkanları ve pazar yerleri, Pazartesi günleri kapalıdır.
Ağustos ayı boyunca, küçük dükkanların çoğu kapalı, sahipleri tatile çıkıyorlar. Buna dikkat. Bunun dışında: Pazar günleri, özel izinleri olanlar ve cezayı ödemeyi kabul edenler dışında, süpermarketler ve benzeri büyük organize oluşumları açık göremezsiniz.
Çünkü buralarda çalışan insanlar, sosyal güvenceleri nedeniyle, daha az gelecek korkusu taşırlar.
Ellerinde Eyfel kulesinin anahtarlıkları bulunan, kılıksız insanların, yanınıza yanaşıp 1 Euro diye bağırışlarından kurtulmak için tek etmeniz gereken kelime “merci” deyip uzaklaşmaktır.
Hediyelik eşya arayanlar için, en güzel hediyelik eşyalar, eğer gidecekseniz “Disneyland” bölgesinde bulunabilir.
Burayı gezmeden, şehir merkezinden hediyelik eşya satın almayın derim. Yine de, Paris içinde, sevdiklerinize Paris’i hatırlatacak küçük hediyelik objeler almak ise, turistik bölgelerde bulunan küçük hediyelik eşya dükkanlarına uğrayabilirsiniz.
Sokaklarda da satıcılar, size küçük hediyelikler satmaya çalışacaklardır. Aynı objeleri, farklı farklı sokaklarda, çok farklı fiyatlarda bulabilirsiniz.
Bu yüzden, en ucuza aldığınıza emin olmadan, karşınıza çıkan ilk hediyelik eşyayı almamak en iyisi olacaktır.
Eğer bir Parisli gibi giyinmek istiyorsanız, “Le Marais” bölgesinde dolaşmanız gerek. Buradaki mağazalar, genellikle Yahudi kesime aittir ve Pazar günleri de açıktır.
Çocuklar için giysi düşünürseniz: Du Pareil au Meme ve Sergent Major mağazalarını ziyaret etmeniz gerekiyor.
VERGİ MUAFİYETİ
Avrupa Birliği ülkelerinde alınan mallara ve hizmetlere, % 5.5 ile 20 arasında bir satış vergisi (TVA) eklenir. Avrupa Birliği üyesi olmayan ülkelerin vatandaşları, vergi olarak ödedikleri miktarı geri talep edebilirler.
Bunun koşulları: bir mağazada bir gün içinde en az 175 Euro harcamış olmak, Fransa’da 6 aydan kısa süre kalıyor olmak ve malların alındığı tarihten sonra, 3 ay içinde ülkeden çıkılması zorunludur.
Eğer gurup halinde alışverişe çıktıysanız, fiyatı 175 Euro’luk asgari bedele çıkarabilmek için malları beraberce satın alabiliyorsunuz.
Büyük mağazaların çoğunda, bu işlem için form (bordereau de detaxe veya borderaau de vente) verilir ve doldurmanıza yardımcı olunur. Fransa’dan veya Avrupa Birliği sınırlarından çıkarken, bu formu, gümrük görevlilerine vermeniz gerekir.
Geri ödeme hemen yapılabilir veya form, alışveriş yaptığınız yere gönderilir ve mağaza geri ödemeyi daha sonra adresinize gönderebilir.
Eğer, Paris’te bir tanıdığınız varsa, gidip mağazadan parayı alabilir. Orly ve Roissy gibi büyük hava alanlarındaki bazı bankalar, geri ödemeyi hemen yapabilirler.
İşlemler uzun sürse de, uğraştığınıza değebilir. Yiyecek, içecek, tütün ürünleri, araba ve motosikletlerin vergi iadesi yoktur ama bisikletlerin vardır.
ALIŞVERİŞ YÖNTEMİ
Alışveriş merkezlerinde, mal satışında fiş kesilir. Satış görevlisi, kendi reyonu adına, satın aldığınız mal için size fiş keser. Siz bu fişle birlikte kasaya gider ödemeyi yaparsınız ve ödendi fişiyle birlikte, reyona geri dönüp malınızı teslim alınsınız.
Bu işlem, biraz zaman alıyor, bu yüzden alışverişe, sabahın erken saatlerinde çıkmanızı öneririm. Özellikle, cumartesi günleri, alışverişi düşünmeyin bile, çünkü aşırı kalabalık.
Bunun yanında, Fransızlar, sıraya girmeye pek özen göstermezler ve bunun sonucunda elbette sıkıntılar yaşanıyor.
Mağazalardan çıkarken, genelde, güvenlik görevlileri, çantalarınıza bakmak isteyebilirler. Bu standart bir uygulamadır, potansiyel hırsız olduğunuzu düşündükleri anlamına gelmiyor, merak etmeyin ve müsaade edin.
ALIŞVERİŞ YERLERİ
PARİS HAVA ALANLARI. AELİA MAĞAZALARI. BUY PARİS DUTY FREE
Buradaki alışverişlerinizde: parfüm, kozmetik ağırlıklı mağazalar göreceksiniz. Roissy Charles de Gaulle ve Orly havaalanlarında: Paris’in en iyi “Duty Free” mağazaları bulunuyor. Buralardan: şarap ve alkollü içkiler, şekerlemeler, parfüm ve kozmetik ürünleri satın alabilirsiniz.
ŞEHİRDE BİRDEN ÇOK ŞUBESİ BULUNAN ALIŞVERİŞ MAĞAZALAR ZİNCİRLERİ
EVRY 2.
Essonne bölgesindedir. 1975 yılında kurulmuştur. Şehir merkezinin en işlek banliyösünde bulunuyor. Paris’in güneyinde. 235 dükkan var. Bunlar: 30 restoran, 110 dükkan, 20 hobi sanatları, 60 dükkan ise büyük ölçüde çocuklara adanmış. 10 tane de sinema var.
FOURQUET
Şehrin çeşitli yerlerinde: 2 mağazası bulunan bir zincir. Bu mağazanın sloganı “Binlerce Gece Zevklerinin Sarayı” Çünkü, içinde her türlü zevk için, baştan çıkarıcı şeyler bulmanız mümkün.
Özel yapım çikolata, kristalize meyve, çeşit çeşit şekerlemeler, değişik tat içeren reçeller, hardal, sos ve sirkeler bulmak mümkün.
MONOPRIX
Şehrin her önemli mahallesinde bir mağazası bulunuyor. Diğer şubeleri, şehrin 6 yöresinde dağılmış. Her çeşit ürün, ucuz sunuluyor. Yemek, ev tekstili, ayakkabı, kozmetik ürünleri ne ararsanız var. Özellikle: Champs Elysees ve Saint Germain bölgesindeki şubelerine mutlaka uğramanızı öneririm. Buralardan, hesaplı alışveriş yapabilirsiniz.
BÖLGELERE GÖRE ALIŞVERİŞ MEKANLARI
1.BÖLGE
ANDRE
Burada: kadın, erkek ve çocuk ayakkabıları satılıyor. Ayakkabının yanı sıra, şapka, çanta ve fular gibi aksesuarlar da var. Deri ayakkabılar, 80 Euro civarında satılıyor.
ANKA
Büyük beden bayanlara yönelik çalışan bir markadır. Bur mağazada, 56 beden kıyafetleri çok uygun fiyatlarla bulmanız mümkün. Örneğin, uzun bir etek 29 Euroya satın alınabilir.
ARCUS
Burada, mokasen ayakkabılar, nubuk, düz deri ve ne tür deri ararsanız, ayakkabı üzerine, bulmanız mümkün. Kadın ayakkabıları, 60 Euro civarındadır. Erkek ayakkabıları ise, 77 Euro civarındadır.
BENLUX PARİS
Giyim, saat, parfüm, kozmetik ve hediyelik eşya konusunda uzmanlaşmış bir mağazadır. Şehrin en gözde “Duty Free” alışveriş merkezidir.
CARROUSEL DU LOUVRE
Les Halles bölgesindedir. Bu alışveriş merkezi içinde, 60 butik bulunmaktadır. Bu butiklerde satılan markalar: Agatha, Courreges, Esprit, The Body Shop, Nature et Decouverte, Virgin.
Ayrıca: merkez içinde, yemek yiyebileceğiniz 12 restoran var. Mağazalar, Salı günleri hariç, her gün saat: 11.00 ile 20.00 arasında açıktır. Restoranlar ise, saat: 23.00’e kadar açıktır.
FORUM DES HALLES
Les halles bölgesindedir. Burada da çeşitli butik mağazaları var. Bu butiklerde bulunabilecek markalar: Muji, Sephora. Burada: parfümeriden kozmetiğe, giyimden bujiteriye, pek çok mağaza ile spor ve sinema gibi eğlenceleri de bulabilirsiniz.
GUERLAİN
Louvre bölgesindedir. Buradan özellikle parfüm ve kozmetik ürünleri satın alabilirsiniz.
MADELİOS
Louvre bölgesindedir. 5000 m. karelik bir alışveriş merkezidir. Bu alışveriş merkezinin büyük bölümü, erkek giyimine ayrılmıştır. Bu merkezde, % 15’lik “Tax-free” indirimleri, anında yapılabiliyor.
L’OCCİTANE
Özellikle: parfüm ve kozmetik ürünleri satın almak isteyenler için ideal bir alışveriş mekanıdır. Şehir içinde, birçok L’occitane mağazası bulunuyor.
LA SAMARİTAİNE
Les Halles bölgesindedir. Bu alışveriş merkezinde, hani derler ya “yok yok”. Rimelden, bisiklete kadar, her aradığınızı bulabilirsiniz. En üst kattaki kafe bölümü muhteşem, mutlaka zaman ayırın.
Bu kafeden: Sen nehri ve Gauche manzaraları çok güzel. Bu manzaraları izlerden, kahvenizi yudumlayabilirsiniz.
Evet, burası, şehrin, en eski mağazalarından biridir. Çok ucuz mallarla doludur ve genellikle Galeries La Fayette’deki malların aynılarını, daha ucuz satarlar.
Spor malzemelerinin satıldığı bir bölüm var. Ev eşyaları ve mobilyalarda, şaşırtıcı derecede indirim yapıyorlar.
LES HALLES
Şehrin eski dönemlerinde: Pazar yeri. 1971 yılında yıkılmış ve yerini Forum de Halles almış. Günümüzde, burada gıda pazarları var.
2.BÖLGE
A SİMON
Beabourg bölgesindedir. Şehrin, en şık, en farklı mağazalarından biri. Gurme ürünleri genelde burada satılıyor. Bunların yanında, mutfak eşyaları, tabaklar, bardaklar da var. Buradaki sergileme ilginç.
Örneğin: mağazada sergilenen ürünler devasa boyutta ve siz birini seçip almak istediğinizde, normal boyutta olanı getiriyorlar. Evet, bu mağazada kalite mükemmel, fiyatlar oldukça yüksektir.
APARA
Kadın kıyafetleri satılıyor. Bir önceki sezonun kıyafetleri, bu butik mağazada, büyük indirimlerle satışa sunuluyor.
4.BÖLGE:
BAZAR DE I HOTEL DE VİLLE. BHV.
Alışveriş mağazası. Rue de Temple bölgesindedir.
5.BÖLGE
DİPTYQUE
Mum sevenlerin gitmeleri gereken bir yer. Meyve özlerinden, çiçeklilere, pudralılardan çimen kokusuna kadar, geniş bir yelpaze sunuyorlar.
6.BÖLGE
AUTHENTİC SHOES
Burada, düzenli olarak İtalya ve İspanyadan getirilen ayakkabılar satılıyor. Çok çeşit var.
APC
Özenle seçilmiş kumaşlardan titizlikle dikilmiş ceketleri, mantoları, parkaları, büyük indirimlerle ucuz fiyatlardan satın alabiliyorsunuz. Mutlaka uğrayın.
FNAC
Özellikle plak, kitap alanlarında yoğunlaşmıştır.
7.BÖLGE
BON MARCHE
Projesini Gustave Eiffel tarafından hazırlanmıştır. Şehrin ilk ve en şık alışveriş merkezidir ve çok güzel bir yemek salonu var.
L’AUTRE BOUTİQUE
Bir önceki sezonun satılmayan ayakkabılarını, buradan uygun fiyatla bulup satın alabiliyorsunuz.
BONPOİNT
Bir önceki sezon çocuk ürünlerinin ürünlerini büyük indirimlerle satışa sunuyorlar.
8.BÖLGE
AVENUE MONTAİGNE
Lüks markalara ev sahipliği yapar. Bunlar: Chanel, Louis Vuitton, Dior, Givenchy.
AVENUE DES CHAMPS-ELYSEE
Burası, her ne kadar fiyatları yüksek de olsa, iyi bir yemek yenebilecek yer olarak öne çıkıyor.
Burada, Fast-foot restoranları, araba galerileri ve sinemalar var. Burası, daha çok insanların akşamüstü yürümek için geldiği bir yer.
GALERİE MARCHANDE DES CHAMP-ELYSEES
Bu alışveriş merkezinde, daha yoğunluklu olarak butikler bulunuyor.
SEPHORA
İbranice de “küçük kuş” anlamına geliyor. Dünyanın en büyük kozmetik market zincirine sahip Sephora’nın; 1500 m.karelik Paris şubesi, Champs Elyesse bölgesinde bulunuyor.
Makyaj ürünlerinden, saç bakımına, vicut bakımından parfüm ve losyonlara kadar, bu mağazada her şeyi bulabilirsiniz.
Konusunda uzman asistanlar, alışveriş danışmanlığı yapıyorlar. Eşlerini bekleyenler için ise, rahat koltuklar ve dergi raflarıyla süslü konforlu bir bekleme odası yapılmış.
Bu alışveriş merkezinde: son çıkan cd, bilgisayar oyunları ve kitapları bulup satın alabilirsiniz. Geç saatlere kadar açıktır.
GALERİES LAFAYETTE
Bu alışveriş merkezinde bulunabilen markalar şunlar: Armani, Chanel, Jean Paul Gaultier, Prada, Sonia Rykiel. Bu mağazanın dev kubbesinin altında alışveriş yapmak çok keyiflidir. Alışveriş dışında, mağazanın gayet güzel bir gastronomi bölümü ve iki restoranı var. Bu alışveriş merkezinde, her fiyattan, kaliteli mallar bulabilirsiniz.
AU PRINTEMPS HAUSSMAN
Hemen Galeries Lafayette’nin yanında. Moda, güzellik ve ev dekorasyonu temalı bir mağazadır. 1865 yılında, Jules Jaluzot taraından kurulmuştur. Yapının cephesi ve kubbesinin güzelliğini mutlaka görmelisiniz. 3. katlı bir yapı.
Paris şehrinin lüks tüketim mallarının satışının yapıldığı bir yer. Lüks tüketim malları satışında, bir numaradır. Bu alışveriş merkezinde: moda, kozmetik, lüks ürünler, dekorasyon ürünleri satılıyor. Satışa sunulan markalar arasında: Rolex, Miu Miu, Pomemlato, Celine, Louis Vuitton.
Art Nouveau sitilindeki cam kubbe altında alışveriş yapılıyor. Cam kubbenin hemen altında, ünlü tasarımcıların imzasını taşıyan mobilyalarla döşenmiş, şık bir kafe de bulunuyor. Zemin katta: özel kostüm, takılar, eldivenler, lüks deri objeler ve lüks saatler satılıyor.
Zaten, tüm mağazada, 44 bin üzerinde çeşitli mal satıldığı söyleniyor. 300’den fazla ise, marka ürünü satılıyormuş. Toplam ürün sayısı: 1 milyon üzerindeymiş.
Başkaca: kafe ve restoranlar var. Cam terastan ise, muhteşem Paris manzarasını izleyebilirsiniz. Burada, sık sık defileler de yapılıyor.
COUNTER MAN
Saint-Germain-des-Pres bölgesindedir. Buradan özellikle parfüm ve kozmetik ürünleri satın alabilirsiniz.
12.BÖLGE
RİCHART
Çikolata tasarımı yapan Richard, lüks bir butik. Minik kare şeklindekiler, klasik mocha içeriyor, yaban çilekli olanları da var. Hatta, işi daha ileri boyuta taşıyarak, fesleğenli veya körili çikolatalar bile yapıyorlar.
Her biri keskin hatlı, geometrik şekillerde üretiliyor ve kare biçimli, beyaz-şık tepsiler içinde satışa sunuluyor. Çikolatanızı saklamak için, ihtiyacınız olan bilgileri içeren bir de kitapçık alabilirsiniz.
BERCY VİLLAGE
Vincennes bölgesindedir. 1500 metre karelik bir alana yayılmıştır. Burada: 42 tane butik var. Bunun dışında: restoranlar, eğlence ve alışveriş mekanları bulunuyor.
13.BÖLGE
İTALIE 2
Vincennes bölgesindedir. Şehirdeki en büyük alışveriş merkezidir. Burada, 120 butik ve ilaveten kafeteryalar bulunmaktadır.
JOSEPH
Zarif ve özgün kesimde tasarlanmış, günlük kıyafetler, burada bulunabilir. Bu markanın, bir de New York şehrinde mağazası var.
14.BÖLGE
TOUR MAINE MONTPARNASSE
Montparnas bölgesindedir. Burada, butikler var.
THE RUE D’ALESİA
Vercace, Gucci gibi markaların bir arada bulunduğu bu merkezde, fiyatlar oldukça yüksektir.
CACHAREL OUTLET
Kadın, erkek ve çocuk üzerine kurulu bir mağazadır. Ayakkabılar, çocuk giysileri, birbirinden güzel etekler ve bir önceki yılın Cacharel koleksiyonu, büyük indirimlerle burada satışa sunuluyor.
MARCHE SAİNT-GERMAİN
Montparnasse bölgesindedir. Burada: butikler var.
15.BÖLGE
CENTRE-MAİNE MONTPARNASS
En son moda olan ne varsa hepsini bünyesinde barındıran mağazalar var. Bunların yanında ise: gastronomi, dekorasyon ve eğlence gibi seçenekler sunuyor. Büyük ve modern bir alışveriş merkezidir.
16.BÖLGE
FRANCK&FILS
Büyük bir alışveriş merkezidir.
17.BÖLGE
BOUTIQUES DU PALAIS DES CONGRES
Büyük bir alışveriş merkezidir.
COLLETTE
Mutlaka görmenizi önerebileceğim bir yer. Dünyanın en ünlü moda tasarımcılarının koleksiyonları, mücevher, aksesuar, güzellik ürünleri ve ev dekorasyon ürünleri bulunan, şık bir mağazadır.
GOOD DEAL
Kadın ve erkek kıyafetleri satılıyor. Seri sonu ürünlerde, çok büyük indirimler yapılıyor. İskoçya’da yapılmış koyun yünü kazaklar ve kaşmir gömlek satışları yapılıyor.
PARİS ÇEVRESİNDEKİ DİĞER ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ
LA DEFENSE BÖLGESİ
LES TEMPS QUATRES
Hauts de Seine bölgesindedir. Les Quatre Temps, Avrupa’nın en büyük alışveriş merkezidir. 1981 yılında kurulmuştur. Toplam alanı; 130 bin metre kare. Gıda maddeleri satan mağazalar dahil, toplam 250 mağaza bulunuyor. Ayrıca: sinema salonları, büyük süpermarket, restoranlar var.
SAİNT-QUEN BÖLGESİ
PORTE DE CLİGNANCOURT
Burası bir bit pazarı. Pazar günleri kuruluyor. Avrupa’nın en uçsuz bucaksız bitpazarı burası. Ne ararsanız var. Artık satıcılar ve dükkanlar öylesine sınıflara ayrılmış ki, eski kuş gravürü satıcısını da görünce, hayret edeceksiniz. Pulcular, resimciler, mobilyacılar, bahçe heykeli satanlar.
SAİNT-DENNİS BÖLGESİ
QUAİ DES MARQUES
700 metre karelik alanda, Ventilo, Manfield, Rodier gibi markaların ürünleri sunuluyor.
FRANCOVİLLE BÖLGESİ
USİNES CENTER
Buradaki alışveriş merkezinde: Ercuis, Allibert, Kenzo, Esprit gibi markalar sunuluyor.
SERRIS BÖLGESİ
LA VALLEE VILLAGE
Burada: terziler, moda tasarımcıları, alışveriş merkezleri var. Düşük fiyatlarla, büyük prestijli markaların ürünleri satılıyor. Özel olarak tasarlanmış, bu alışveriş köyünde, 70’den fazla mağaza var ve çoğu zamanlarda, burada, bu mağazalar % 60’lara varan indirimler yapıyorlar.
DİSNEYLAND BÖLGESİ
VAL D’EUROPE
Seine-et-Marne bölgesindedir. Disneyland bölgesine 5 dakika uzaklıktadır. Valley köyü yanında bulunmaktadır.
CRETEİL BÖLGESİ
CRETEİL SOLEİL
Val de Marne bölgesindedir. 124 bin metre karelik alan üzerine kurulmuştur. Yaklaşık 220 tane dükkan bulunuyor. Buraya, metro ile ulaşmak gayet kolay.
PARİS’TEN NELER SATIN ALINIR
Paris: giyim, parfüm, şarap, çikolata, hazır giyim, mücevher ve antikaları ile, ziyaretçileri cezp ediyor. Bu konularda, daha ayrıntılı bilgi vermek istiyorum.
HAUTE COUTURE
Şehir, Haute Couture’ün merkezidir. Taklit veya uyarlama olmayan orijinal, haute couture giysiler, burada özel mağazalarda tasarlanır. Moda sezonları: Ocak ve Temmuz aylarındaki defilelerle başlar. Defilelerin büyük kısmı: Carrousel du Louvre’da yapılır.
KADIN GİYİM
Kadın giyim mağazalarının en yoğun olduğu yerler: Rue Faubourg, St.Honore veya Ave.Montaigne üzerinde yada civarındadır. Bunlar: Christian Dior, Pierre Cardin, Chanel, Christian Lacroix, Marcel Marongiu, Givenchy, Nina Ricci ve Yves Saint Laurent.
Hermes’in giysileri: sade ve zariftir. Giorgio Armani, takımları muhteşemdir. Armani’nin St. Germain’deki moda tapınağı, Prada’nın uygun fiyatlı butiği ya da Rue de Grenelle’deki Miu Miu’yu deneyebilirsiniz.
ERKEK GİYİM
Kadın giyim tasarımcıları tarafından üretilen bazı erkek kıyafetleri, son derece pahalıdır. Giorgio Armani, Pierre Cardin, Kenzo, Lanvin ve Yves Saint Laurent, Sen nehrinin sağ yakasındadır.
Gianni Versace, klasik İtalyan tarzına sahiptir.
ŞAPKALAR
Şehirde en sevilen şapkacı, Marie Mercie. Toni Pato’nun Rue Tiquetonne’daki eski mağazasında, erkek şapkaları satılır ve Manon Martin sıra dışı ve yaratıcıdır. Philippe Model ise, şehrin en yaratıcı ve ünlü şapkacılarından birisidir.
İÇ GİYİM
Modern iç çamaşırları için, Fifi Chachnil’e gidin. La Boite a Bas’da kaliteli Fransız çorapları satılıyor. Bas et Huat; modaya uygun ve kullanışlı tasarımlar sunuyor.
PARFÜM
Paris denilince, akla hemen parfüm gelir. Ancak: almayı düşündüğünüz parfüm markasının fiyatını, Atatürk hava alanında mutlaka bir yerlere not edin, yoksa Paris şehrinden ucuz diye düşünerek alabileceğiniz bir parfümün fiyatının Atatürk hava alanında daha ucuz ve de taksitli olduğunu görürseniz üzülürsünüz.
Pek çok mağazada, indirimli parfüm ve kozmetik ürünleri reklamları göreceksiniz. Bazı yerlerde de, eğer pasaportunuz yanınızda ise, Avrupa Birliği ülkeleri dışından gelenlere vergiden muaf parfümler indirimli fiyatlar üzerinden satılır.
Bu yerler arasında: Eiffel Kulesi çevresindeki “Eiffel Shoping” var. Sephora mağazalar zincirinde, pek çok farklı seçenek bulmak mümkündür. Modaevlerinin parfümleri ise, alışveriş merkezlerindeki parfümerilerde satılıyor.
Parfum Caron’da, başka hiçbir şeyden alamayacağınız ve yüzyıl başında üretilmiş, pek çok parfüm satılır. Annick Goutal ise, doğal esanslar içeren, güzel ambalajlı parfümler üretir. Burada, hediyelik olarak alacağınız şeyleri, kendinize saklamaya karar vereceksiniz, çünkü çok güzel.
Güzellik ve bakım ürünleri söz konusu olduğunda ise, Guerlain öne çıkıyor. L’Artisan Parfumeur, zarif mağazasında belli anıları çağrıştıran kokular üretiyor ve geçmişte, büyük rağbet gören kokular, yeniden piyasaya sunuluyor. Bunlar arasında, Versailles Sarayında kullanılan kokular da var.
EV EŞYALARI
Fransa’da, çok güzel porselenler üretilir. Bunları alıp evinize getirmeniz, bayağı zor olsa da, pek çok mağazada, denizaşırı ülkelere teslimat olanağı sunuluyor.
Lüks ev eşyaları, en güzel mağazaların bulunduğu Rue Royal’dedir. Buralarda: rustik porselenler, röprodüksiyonlar, modern gümüş çatal bıçak takımları satılıyor.
Lalique’in Art Nouveau ve Art Deco cam heykelleri, dünyanın her yerinde rağbet görüyor. Marka isimleri, çoğunun Rue de Paradis’te sergi salonları bulunuyor.
Buralarda, porselen ve kristal ürünlerde indirimlerden yararlanabilirsiniz.
Baccarat, Daum ve Limoges kristallerini elinde bulunduran Lumicristal’i deneyin da ya bizzat Baccarat’a gidin.
Baccarat’ın Place de la Madeleine’de, bir şubesi var.
İçmimar Pierre Frey’in mağazasının üst katında, harika kumaşlar kullanılarak üretilmiş muhteşem yastıklar, nevresim takımları ve masa örtüleri satılıyor.
La Chaise Longue’de, eğlenceli hediyelik eşyalar ve evde kullanım için özel üretilmiş eşyalar satılıyor.
Home Autour du Monde’un ürünleri çağdaştır. La Tuile a Loup’da ise, geleneksel yanı ağır basan, Fransız el sanatları ürünlerini bulur ve satın alabilirsiniz.
ÖZEL MAĞAZALAR
Eğer puro satın almak istiyorsanız, A La Civette, şehirdeki en iyi tütün ürünleri dükkanlarından birisidir.
Ayrıca, satılan mallara en çok özen gösterilen yerlerden biridir. Tütün ürünlerinin en iyi şekilde saklanabilmesi için, pencereler nemlendirilir.
Egzotik yağlar ve sirke çeşitlerini, A l’Olivier denilen yerde bulabilirsiniz.
Bal isterseniz, lavanta ve akasya balı da dahil olmak üzere, pek çok çeşit bal ürününü, La Maison du Miel’de bulabilirsiniz.
Burada, ayrıca bal mumundan yapılma sabunlar ve çok güzel mumlar da satılıyor. Mariage Frenes birbirinden leziz 350 çeşit çayı ve şık çaydanlıkları bulup satın alabileceğiniz bir yer.
Alışılmadık bir hediye almak istiyorsanız, geleneksel Fransız oyun kağıtları ya da tarot kartları için, Jeux Descartes’e gidebilirsiniz.
Dünyanın en ünlü oyuncakçı dükkanlarından birisi: Au Nain Bleu. Cassegrain ise, kaliteli mektup kağıtları ve kağıt ürünleri denildiğinde, ilk akla gelen isimlerdendir.
Calligrane da ise, ilgi çekici ve yüksek kaliteli ofis aksesuarları ve kağıt ürünleri satılıyor.
ÇİKOLATA
Fransa’da, bütün yiyecekler gibi, çikolatanın da tadı fazlasıyla çıkarılır. Christian Constant’ın, az şekerli ürünleri, saf kakao ile yapılır.
Çikolata uzmanları gözetiminde üretilir. Dalloyau’da, her çeşit çikolata üretilir ve fiyatları da pek yüksek değildir.
Fauchon lüks gıda ürünleriyle, dünya çapında tanınır. Çikolataları gibi, pastaları da mükemmeldir.
Lenotre’de, çikolatalı klasik tatlılar bulunur. La Maison du Chocolat’da, Robert Linxe ağzınızı sulandıracak egzotik malzemelerle, zengin, taze içerikli yepyeni çikolatalar sunar.
Richart, genellikle acı çikolata ile kaplanmış ya da likörle tatlandırılmış muhteşem çikolatalarıyla ün kazanmıştır ve buradaki hemen her şey gerçekten çok pahalıdır.
ŞARAP
Bütün piyasayı ele geçiren dükkanlar zinciri: Nicolas. Hem semtte, her bütçeye hitap eden şarap dükkanları vardır ve satıcılar, size her konuda yardımcı olurlar.
İyi bir şarap almak istiyorsanız, bir şişe şarap fiyatının 7 Euro’dan az olmamasına dikkat etmelisiniz. Titizlikle seçilmiş ürünler için şirin Legrand deneyebilirsiniz.
Ama Caves Taillevent’i mutlaka görmelisiniz.
Burası, en pahalı şaraplardan bazılarının saklandığı, muazzam bir şarap mahzenidir. Bernard Peret’de, pek çok seçenekler bulunur ve seçiminizde size yardımcı olurlar.
Muhteşem Ryst-Dupeyron, güzel porto şarapları, viskiler, şaraplar ve Monsier Ryst’in, bizzat ürettiği Armagnac ile dikkati çeker.
Özel kutlamalar için, sipariş üzerine, özel bir şişe şarap da üretiyorlar.
Paris’te şehir içi ulaşımda: en iyi, kestirme ve pratik yol: Metro. Saat: 05.30 ile 00.40 arasında çalışan metro dışında: otobüsler de tercih ediliyor.
Otobüsler
Saat: 06.30 ile 20.30 arasında çalışıyor. Ancak, bazı hatlarda, son servis, saat: 00.30’a kadar sürdürülüyor. Bunun dışındaki gece otobüsleri: belirli bölgelere gidiyor ve saat: 01.30 ile 05.30 arasında hizmet veriyor.
Sen nehri üzerinde: su taşımacılığı da yapılıyor. Batobus, her 20 dakikada, belli duraklardan hareket ediyor. Ama ben bunu kullanmadım.
Şehirde taksi bulmak, özellikle iş çıkışları ve sabah erken saatlerde biraz zor.
TRAFİK
Trafik berbat. Yaya ışıkları kullanışsız. Güneş vurunca görünmüyorlar. Ayrıca, yaya geçitlerinde, garip bir kural işliyor. Hem yayaya hem de sola-sağa dönen araca yeşil yanıyor. Sözüm ona, yayaya öncelik verilecek ama özellikle motorlar üstünüze sürüyorlar.
Trafikteki arabaların üçte birinde mutlaka: vuruk, çarpık, çizik var. Trafiği, her an kaza olacakmış hissi uyandırır insanda.
TAKSİLER
Şehirdeki taksilerin üzerinde, ışıklı “Taxi” yazısı bulunmaktadır. Genellikle: sokak köşelerinde, tren istasyonlarında ve resmi binalar dışında ve havaalanlarında bulunurlar. Ödemeler nakittir, kredi kartı kabul etmezler. Normalde: maksimum 3 yolcu alırlar.
Bagaj için sınırlı alanları bulunur. Paris havaalanları ile, şehir merkezinde gitmek istediğiniz yere muhtemelen ödemeniz gereken ücret: 20-45 Euro arasındadır. Taksinin üzerindeki ışıklı işaret açıksa: taksi müsaittir.
Işık kapalı ise, taksi müsait değildir. Sürücü ile herhangi bir pazarlık durumu söz konusu olmuyor, çünkü bütün taksilerde, taksimetre var. Yalnız, sürücülerin kaba ve vurdum duymazlıkları dikkatinizi çekecektir.
Şehirde, bir Cumartesi gecesi, yüz metreye varan taksi kuyrukları oluşuyor. Özellikle, hafta sonlarında ve Cumartesi gecesi, taksi bulamamak, gece gezmesini bir kabusa dönüştürecek kadar büyük bir sorun. Hele bir de yağmur varsa, kesinlikle çalışmıyorlar, kuyruktakiler daha da rezil olmaya devam ediyorlar.
BİSİKLET
Paris’te bisiklete binmek zevkli. Çünkü, üstünüze çıkan arabalar yok. Otobüsler ve bisikletler için tek yol var ve inanır mısınız, otobüsler dahi çıkmıyor üstünüze.
METRO
TARİHİ
1845 yılında, Paris şehir yönetimi ve demiryolu şirketleri, şehir içi bir demiryolu ağı kurmayı planlıyorlardı. Bu dönemde, ortaya atılan iki farklı görüş, çeşitli tartışmalara ve bunun sonucunda da gecikmelere neden oldu.
Demiryolu şirketlerinin kabul ettiği görüş, Londra’nın da uygulamasını yaptığı şekilde, var olan şehir hattına, yeni yapılacak yer altı şebekesinin eklenmesiydi. Şehir yönetiminin görüşü ise, tam tersi olarak, var olan hat ile hiçbir bağlantısı olmayan, tamamen yeni ve bağımsız bir şebeke kurmaktı. İki taraf arasında, 1856’dan 1890’a kadar süren bu anlaşmazlık, şebekenin yapımını engelledi.
Bu süre içerisinde, Paris şehrinde hızla artan nüfus ve meydana çıkan trafik problemi, şebekenin inşa edilmemesi durumunda, bu sorunların altından kalkılamayacağı gerçeğini ortaya koydu ve nihayetinde 1886’da yapım çalışmalarına başlandı.
Paris Metrosunun başlangıç hattı, 1900 yılında, Dünya Evrensel Sergisi sırasında törenle açıldı. Sistem, 1.Dünya Savaşının patlak vermesine kadar çok çabuk genişledi ve metro ağının çekirdeği, 1920 de tamamlandı. Şehir merkezi sınırlarından dışarı, komşu banliyölere giden ilk uzantıların yapımı ise, 1930’larda tamamlandı.
Ayrıca hat 11 de bu dönemde tamamlandı. Otomobil çağı (1950-1970 yılları arasında) sırasında duraklamadan sonra ise diğer birçok banliyö ve uzantılarla hatlara dahil edildi.
Teknik kararlar
Orijinal ağın dizaynına, istasyonlar arasındaki mesafelere, az sayıda yolcu profili trenlere ve uzantıları belirleyen limitlere göre alındı. İlave taşıma kapasiteleri ve büyüyen tramvay ağı, 1960’lar dan itibaren oluşturulan Regional Express Network (RER) ağıyla desteklendi.
Bununla beraber 20.yüzyılın sonunda Paris Metrosu, RER ağına ait Hat A’nın yükünü hafifletmek amacıyla tam otomatik olan Hat 14’ün açılışını yaptı. Hat 14, 70 yıl aradan sonra RER değil de Metro tarafından açılan ilk hat oldu. Sürücüsü olmayan bu hattaki trenlerde, intihar girişimlerini engellemek amacıyla, özel pencereler kullanıldı.
Metro ağı, geçmişte ve günümüzde bazı kazalara da sahne olmuştur. 10 Ağustos 1903 de çıkan yangında 84 kişi hayatını kaybederken, alınan önlemlerle uzun süre, bu tür bir facia yaşanmamıştır.
30 Ağustos 2000 de hızdan ve kontrolün kaybolmasından kaynaklanan bir problem nedeniyle, Notre-Dame-de-Lorette İstasyonunda 24 kişi hafif yaralanmıştır.
Son olarak ise, 6 Ağustos 2005 tarihinde, Simplon İstasyonundaki bir trende, kısa devre sonucu meydana gelen yangında, 19 kişi yaralanmıştır.
GENEL
Paris şehrinin her yerinde, herhangi bir metro istasyonu, size en fazla, yürüyerek 5 dakika uzaklıktadır. Yani, bu kadar çok metro istasyonu var. Her 100 metrede bir metro istasyonu var. Ama: 8 katlı metro istasyonlarında, özellikle ziyaretçiler açısından çoğu zaman kaybolmak mümkün. Ancak: şehirde yaşayanlar, hayatlarının yarısını, yer altında, metroda geçiriyorlar.
Paris’in sembollerinden olan “Paris Metrosu”; öncelikle şehir merkezinde bulunan yer altı istasyonları ve “Art Nouveau”dan etkilenerek inşa edilmiş olan mimarisiyle dikkati çekiyor. Toplamda: 211 km. olan bu sistem, 16 hatlıdır. Hatlar: 1’den 14’e kadar numaralandırılır.
Bunların dışında bulunan 2 tanesi ise: küçük hatlardır. Daha önce başka hatlara bağlı iken, bugün bağımsız hatta dönüştürülmüşlerdir. Eğer, bu 14 farklı hattan oluşan metro haritasını çözdüğünüzde; (ki bence rahatlıkla çözeceksiniz) metro ulaşımının hem kolay ve hem de zevkli olduğunu göreceksiniz. Ama: öncelikle, bir metro istasyonundan derhal, metro hat haritası edinmelisiniz.
Kesinlikle, şehirdeki tüm ulaşımı metro ile gayet rahatlıkla yapabilirsiniz.
Önemli olan: bir metro haritası edinin, gitmek istediğiniz yeri haritada işaretleyin ve o istasyona giden renkli metroya binin. Ancak, metro trenine binerken, gitmek istediğimiz yöne gittiğine yani o yöndeki en son istasyonun ismine de bakmayı sakın unutmayın, aynı renkli ama terk yöne giden bir trene binerseniz, elbette sıkıntı ortaya çıkacaktır.
Yoksa, ben Paris’te kaldığım sürede, sadece metro ile her yere ulaştım. Bir not daha: Ressamlar Tepesi olarak bilinen yerde, metrodan inip yokuş yukarı tırmanan raylı araca yani fenikülere binmeniz gerekiyor. Burada, aynı bölgeye ait metro biletiniz varsa geçerli yoksa ilave 1 Euro ödemeniz gerekiyor.
Günümüzde,
Paris Metrosu, günde ortalama 4.5 milyon yolcuyu taşımaktadır ve 62 si başka hatlara bağlantı sağlayan, 297 adet istasyonla hizmet vermektedir. Avrupa’da görebileceğiniz tek lastik tekerlekli metro ağı buradadır.
Ama: metro istasyonlarına indiğinizde, yine idrar kokusu ile karşılaşma durumu mümkün. Çünkü: evsizler, tuvalet ihtiyaçlarını metro istasyonlarında, buldukları yerde gideriyorlar ve özellikle metro istasyonlarında yoğun koku var.
Her zaman tıkış tıkış ve leş gibi kokuyor. Zaten koltukları da fazla samimi. Dip dibe oturuluyor. Kimse kimsenin gözlerine bakmıyor. Ama, aynadan herkes birbirini kontrol ediyor.
Sabahın köründe, kendinizi metroya atarsanız: vagonda oturanların, somurtkan ve ağırbaşlılıkla, çıt çıkarmadan gazetelerine göz gezdirdiklerini görürsünüz. Derken, ilk durakta kapı açılır ve vagona “Meksikalılar” doluşur. Şarkı ve gitar sesleri ile ortalık şenlenir.
Bu arada, biri, şapkası ile para toplamaya başlar. Bu somurtkan Fransızlar, gizlice çıkardıkları ufak-tefek paraları, o şapkanın içine atarlar. Hatta, toplayanı utandırmamak için, parayı şapkaya atarken, gözlerini başka yöne çevirirler. Yani: nazikçe, “sanata katkı” hadisesine şahit olursanız, şaşırmayın.
Gecenin köründe ise, sakın metroya binmeyin.
Londra şehrine göre, daha geç saatlere kadar devam eden metro seferlerinde, gecenin ileri saatlerinde, güvenlik zafiyeti ortaya çıkıyor.
Bu arada: metro istasyonlarının çoğunluğunda yürüyen merdiven ve asansör yok. Zaten, olanlar da büyük ölçüde çalışmıyor, arızalı veya yalnızca yukarı doğru olanlar çalıştırılıyor. Sanki: aşağı inerken merdivenin önemi yok dercesine.
Ayrıca, istasyonda bulunan birçok trenden, yalnızca biri hareket edeceğinde, onun hangi yöne gittiği konusundaki tereddütlerinizi gidermek çok zor. Özellikle, Fransızlar, İngilizce soracağınız sorulara asla cevap vermiyorlar, bu da tam bir rezalet.
ÇALIŞMA SAATLERİ
Trenler, ağa bağlı her istasyonda, yılın her günü sabah 05.00 ile gece 01.00 arasında hizmet verirler. Aralık 2006 dan itibaren ise, Cumartesi geceleri ve tatil öncesi gecelerde, saat; 02.15 e kadar hizmet vermeye başlamışlardır. 2007 Aralık ayından itibaren, Cuma geceleri de, istasyonların 02.15 e dek açık kalmaktadır.
BİLET
Standart geçiş için kullanılan, tek bilete “t” (ticket) adı verilir. Bu bilet, tüm Metro’da ve RER’in 1.bölgesinde 2 saat boyunca geçerlidir. Tek parça olarak (1.40 Euro) satın alınabildiği gibi 10’u bir arada olan şekliyle de (10.90 Euro) alınabilmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken şu: örneğin aldığınız biletin hangi bölgede geçerli olduğu.
Çünkü: Versay Sarayına gitmek istiyorsanız, 1. bölge bileti, oradan dönüşte işinize yaramıyor, çünkü saray farklı bir bölgede olduğu için tekrar bilet almanız isteniyor. Yani, aldığınız bilet, sadece o bölge veya o bölgeler için geçerli, farklı bir bölgeye gittiğinizde biletiniz geçersiz oluyor ve yeni bilet almanızı istiyor.
Limitsiz olarak kullanılan paso çeşitleri de vardır. Haftalık ve aylık olarak bulunabilen pasoya “Carte Orange”, günlük olanına ise “Mobilis” denmektedir. Yıllık olanının (İntegrale) yanı sıra, bir de Paris’e gelen ziyaretçilerin sıklıkla kullandığı 2-3 ya da 5 günlük pasolar mevcuttur ki bunlara da “Paris Visite” denmektedir.
Normal biletlerle ve ya pasolarla Metro girişlerine giren yolcular, turnikeye girmeden önce biletlerini makineye sokarlar ve geçtikten sonra da makineden çıkan bileti alırlar. Yolculuk boyunca yanlarında taşımaları gereken bu bilet, istenildiğinde görevlilere gösterilmelidir. Navigo Pass kullanımında ise, kartın turnikedeki sensöre yaklaştırılması yeterlidir. Hatta yeterince yaklaşıldığında makinenin okuması için cüzdandan çıkartılmasına bile gerek kalmamaktadır.
Bilet kontrol sistemleri biraz gariptir.
İnsanlar özellikle geceleri kapının altından sürünerek geçip para vermekten gocunurlar. Bir bilet alıp, 3 kişi arka arkaya girip geçersiniz ve artık sizde yakalanmamışsınızdır.
Ancak kontrole denk gelirseniz ve bu Paris’ten ayrıldığınız gün trene yetişme sırasında olursa, bilet başı 40 Euro para verirsiniz ve asla hiçbir bahaneyi kabul etmezler.
Beleşçi olmamak lazım. Bu duruma düşmemek önemli, çünkü böyle durumları, yani biletsiz seyahat etmeyi kamuya karşı yapılmış gibi değerlendiriyorlar ve bir dahaki sefere belki de vize almanıza engel olabilecek bir durum karşınıza çıkabilir.
Metro biletlerini, metro istasyonlarındaki makinalardan veya bilet satan şahıslardan satın alabiliyorsunuz.