İskoçya Edinburgh Genel

İskoçya Edinburgh Genel

Şehir: İskoçya’nın başkentidir. İskoçya’nın ikinci en kalabalık ve İngiltere’nin yedinci en kalabalık şehridir. Kasvetli ve sisli havası ile, ortaçağdan kalma şato ve kuleleriyle tarihi bir masal şehridir.

Şehir nüfusu normalde 450.000 olmasına rağmen, yazın Ağustos ayında bu rakam 1 milyona ulaşır, çünkü festival zamanında şehir yoğun ziyaretçi akınına uğramaktadır. Yani: siz de bu şehri ziyaret etmek isterseniz, bu festival zamanında yani Ağustos ayında gitmeli ve etkinlikleri yaşamalısınız.

Şehir: İngiltere’ye kıyasla gayet ucuzdur. Şehir aslında deniz kıyısında kurulmasına rağmen, zamanla kale çevresinde yerleşim yoğunlaşmıştır.
İskoçya: Birleşik Krallığın bir parçası olmasına rağmen, Edinburgh şehrinde bulunan İskoç Parlamentosu bulunmaktadır.

Edinburgh şehri: İskoçya’nın gerek yurt dışı kaynaklı ve gerekse İngiltere kaynaklı ziyaretçiler tarafından en çok ziyaret edilen yerdir. İskoçya’nın en çok ziyaret edilen yeri ise: hiçbir zaman ele geçirilememiş Edinburgh kalesidir.

Ülkemizde de gösterilen “Cesur Yürek” filminde, İngilizlere karşı İskoç ayaklanmasını başlatan William Wallece bir halk kahramanı olarak bilinmektedir.

İskoç erkekleri: bir tür etek giymektedirler. Bu “kilt” denilen etekleri: 1720’li yıllarda giymeye başladıkları söyleniyor.

Şehri keşfetmenin bir yolu: üstü açık turist otobüslerini kullanmaktır. Bu otobüsler: Wavely Tren İstasyonunun önünden, 16 paund ücret ödeyerek bu otobüslere binebilir ve yarım günde şehrin belli başlı yerlerini görebilirsiniz.

İskoçya Edinburgh Tarihi

TARİHİ

Yazılı İskoç tarihi: MS.80 yılında: bu toprakları işgal eden Romalılar ile başlamıştır.
MS.1.yüzyılda Romalılar: Lothian bölgesine gelmişlerdir ve burada Votadini isimli yerli kabile ile karşılaşmışlardır.

Romalılar: MS.365-368 yılları arasında buradan çekilmişlerdir. MS.6.yüzyılda: Scotti denilen İrlandalılar: bölgenin batı kısımlarını işgal ederler.

Takip eden süreçte: Castle Rock üzerine: MS.7.yüzyılda kalenin yapıldığı düşünülüyor. MS. 638 yılında kale: Kral Oswald güçleri tarafından kuşatıldı ve kontrol bunlara geçti.
Bunların etkisi: MS.950 yılına kadar, 300 yıl boyunca devam etti.

12.yüzyıla gelindiğinde ise: Kral David I tarafından “Royal Burgh” kuruldu. 14. yüzyılın sonunda: James III tarafından, şehir İskoçya’nın başkenti olarak ilan edilmiştir.

15.yüzyılda: bir İngiliz saldırısı sonucu şehir yıkılır. 1544 yılına gelindiğinde, şehrin yavaş yavaş iyileştiği görülür.

17.yüzyıla gelindiğinde: Edinburgh şehrinin sınırları hala şehir duvarlarının içindedir, ama genişleyen nüfusu barındırmak için evlerin yükseklikleri arttırılmaya başlanmıştır. Şehirde yapılan 11 katlı evler: günümüz gökdelenlerinin atası olarak hatırlanır. Bu eski yapıların çoğu: daha sonra ağırlıklı olarak Victoria dönemi binalarla değiştirilmiştir ki, bugün bunlar Old Town bölgesinde görülmektedir.

Bölgedeki İngiliz egemenliği: ilk olarak: İskoç farklı topluluklarının aralarındaki taht mücadelesinde anlaşamamaları üzerine, İngiliz kralı I. Edward’dan hakemlik yapmasını istemeleri ve bu durumun uzun yıllar sürmesidir.

1706-1707 yılları arasında: “Union Act” anlaşması imzalanması ile, iki krallığın birleştirilmesi, İngiltere ve İskoçya Parlamentolarında kabul edilmiş ve ortak parlamentonun adı “Büyük Britanya Parlamentosu” olmuştur.

18.yüzyılın ilk yarısında: bankacılık merkezi olarak popüler olan Edinburgh şehri: Avrupa’nın en yoğun nüfuslu, kalabalık ve sağlıksız şehirlerinden birisi olarak bilinmektedir.

1821 yılına gelindiğinde, Glasgow şehrinin, Edinburgh şehrini geçtiği görülür. 1840 yılında demiryollarının bölgeye gelmesiyle yeniden gelişme başlar. 1960-1970 lerde: şehirdeki gecekondular yıkılır ve yeniden yapılanma başlar.

ULAŞIM

Edinburgh uluslar arası havaalanı, şehir merkezine 12 km. yani araba ile 20 dakika uzaklıktadır. Havaalanı ile şehir merkezi arasında taksi ve sık sık hareket eden havaalanı otobüsleri bulunmaktadır.

Havaalanında bir otobüs servisi bulunuyor. Otobüs ile havaalanı ile şehir merkezi arasındaki yolculuk yaklaşık 40 dakika sürüyor ve bilet ücreti 1.5 paund. Mavi renkli Expres otobüsleri tercih ederseniz, bu kez 30 dakikalık yolculuk için 3.5 paund ödemeniz gerekir.

Havaalanı ile şehir merkezi arasındaki ulaşım için taksi tercih ederseniz, muhtemelen 15-20 paund ödemeniz gerekir ve yolculuk yaklaşık 15-20 dakika sürüyor. Ücretin fazla olması düşündürücü, yani bence otobüs tercih edilmelidir.

Şehre ulaşmak için tren tercih ederseniz: Edinburgh şehrinin İngiltere genelinde mükemmel demiryolu bağlantıları bulunduğu söylenmektedir. Başta Londra olmak üzere, şehrin, diğer birçok şehirle demiryolu bağlantısı bulunmaktadır ve yaklaşık 2 saatlik yolculuk gerekir.

Edinburgh şehir merkezindeki tren istasyonunun adı “Edinburgh Waverley Station” dur. Burası şehir merkezindedir, Royal Mile buraya 5 dakika yürüme mesafesindedir.
Edinburgh-Glaskow arasındaki yolculuk ise, yalnızca 45 dakika sürmektedir.

Londra’dan Edinburgh şehrine gitmek isterseniz: uçakla gitmeniz önerilir. Çünkü: karayolu bayağı uzun oluyor, otobüs 10 saat, kiralık araba ile 7 saatte ulaşabilirsiniz ki, son bir alternatif tren olabilir ki, o da 6 saat sürüyor.

İKLİM

Şehir de genellikle sürekli esen bir rüzgar görebilirsiniz. Özellikle: deniz kıyısına gittiğinizde, yanınızda mutlaka atkı bulundurmanız gerekir. Ama genel anlamda, şehrin ılıman iklime sahip olduğu söylenebilir.

Şehir: genellikle soğuktur, özellikle “Kale” ye çıktığınızda mutlaka tedbirli olmanızı ve yanınıza kalın giysiler bulundurmanızı öneririm, yoksa kesinlikle üşürsünüz. Ancak: İngiltere’nin diğer birçok şehrinde olduğu gibi: biz ve bizim gibi yurt dışından gelenler, burada üşürken: şehirliler kısa etek ve tişörtlerle geziyorlar ve asla üşümek gibi bir alışkanlıkları yok, inanılmaz bir durum.

Fırtınalı günlerde, şehirde düzenlenen sokak partileri iptal edilir. Gelelim yağışlara: şehirde sağanak yağış pek görülmez. Yağmur genellikle kışın, karla karışık yağmur şeklinde görülür.

Sonuç olarak: bu şehrin iklimini şöyle özetlemek gerekir: İlkbahar ve Sonbahar mevsimlerinde: aynı gün içinde, dört farklı mevsim yaşamak mümkündür. Bu şehri ziyaret etmek isterseniz, bence Temmuz ayında gidin, ama Temmuz ayında dahi, sıcaklık 22 derece civarında olduğunu ve özellikle akşam saatlerinde mutlaka üzerinize bir şeyler almanız gerektiğini unutmayın.

İNSANLAR

Edinburglular: işçi sınıfı değildir, gayet yardımsever ve güler yüzlüdürler. Yani, İngilizlere nazaran daha sıcak kanlıdırlar. Ancak: yine İngilizlere nazaran daha kabadırlar.
Hatta: şehirdeki publara gittiğinizde, bu insanların: İngiltere milli takımının maçlarını izlerken: rakip takımı tuttuklarını ve İngilizlere nasıl küfrettiklerini duyabilirsiniz.

Öte yandan: İskoç erkeklerinin en büyük özelliği, dünya çapında bilinen özellikleri: giydikleri ekose eteklerdir. Bu ekose eteklere “kilt” ismi veriliyor ve gerçekten şehirde gezerken, bunlardan bolca görebilirsiniz.

MEDENİYET ÖNCESİ-CADILIK-CADILAR

Aslında aşağıda söz edeceğim hususlar: yalnızca Edinburgh şehrine ait değil, elbette: ortaçağ döneminde Avrupa’nın yani gününüzün en yüksek medeniyet seviyesine ulaşmış toplumunun geçmişinde yaşadıklarıyla ilgilidir. Belki: Cadılık konusu, yalnızca bu yöreye yani Edinburgh şehri ve çevresine ait olduğu söylenebilir. Diğerlerini tüm Avrupa için söylemek mümkündür.

17’nci yüzyılda şehirde büyük bir veba salgını olmuş ve şehir nüfusunun yarısı olan 2500 kişi ölmüş. Çünkü: veba gittiği veya girdiği her yerde: oradaki insan nüfusunun tam yarısını, hatta kadın ve erkek sayılarında da tam yarı olmak üzere bir denge ile insanları öldürmüştür. Ancak, unutmamak gerekir ki, günümüzde medeniyetin en yüksek olduğu söylenen bu ve benzeri şehirlerde: insanlar o d önemlerde: dışkılarını lazımlıklara yapıyorlar ve pencereden dışarıya sokaklara döküyorlarmış. Veba salgınının sebebinin bu olduğu kesin.

Ayrıca: yine 17’nci yüzyılda: Tıp Fakültelerinde, öğrenciler tarafından kullanılan kadavralar gayet iyi para getiriyormuş, çünkü öğrenciler bunları para vererek satın alıyorlarmış. Bunu bilenler ise: mezarlıklardan gizlice kadavra çalıp öğrencilere satmayı bir meslek haline getirmişlerdir.

Hatta: Hare ve Burklay isimli iki İrlandalı kafadar: bu işi öyle ileri götürmüşler ki: geceleri barlardan çıkan sarhoşları tenha yerlerde öldürüp, kadavra olarak öğrencilere satıyorlarmış. Bu tür cinayetleri engellemek için yine aynı dönemde şehrin bazı yerlerine gözetleme kuleleri yerleştirilmiştir. Bu adara: Hare ve Burklay isimli İrlandalılar bir süre sonra yakalanıp idam edilmişlerdir.

Son olarak ,cadılık ve cadı avı konusundan söz etmek istiyorum. İskoçya’nın diğer birçok bölgesindeki gibi: burada da “cadı” efsaneleri çoktur. Hatta: şehirde anlatılanlara göre: cadı avı sırasında: cadı olarak şüphelendiklerini yakaladıklarında, önce: Princess Street’de bulunan bir su birikintisine atarlarmış.

Ölürse: cadı olmadığına kanaat getirip ayrılırlarmış. Ama, ölmese: sudan çıkarıp yakarlarmış. Yani: yakalananın asla kurtuluşu yok.

Bu arada, insanların cadı olarak suçlanmasının tek göstergesi: portakal rengi, kızıla kaçan saç renkleriymiş. İyi de, burada yaşayanların büyük çoğunluğunun saçı kızıla kaçmaktadır. Bunun sonucunda: 15 ile 18’nci yüzyıllar arasında bu şehirde yaklaşık 4000 kadın ve erkek, cadılık şüphesiyle öldürülmüşlerdir. Bu öldürülenlerin büyük çoğunluğu kadındır.

DİL

Resmi dil İngilizcedir. Ancak şehrin ismi: İskoçya’nın milli içeceği olan “İrn-bru” gibi yani “Edinbıru” şeklinde telaffuz edilir. Ancak: İskoçların aksanı, kişiden kişiye değişir. Kimini anlamak kolay iken, kimini anlamak imkansızdır.

Yani: İngilizce öğrenmeyi düşünenlerin buraya gelmemesi gerekir diye düşünüyorum. Çünkü: gerçekten konuştukları İngilizcenin aksanı bayağı farklıdır. Bunun dışında, şehirde yabancı öğrencilere tarafından: Çince ve hemen her yerde Almanca konuşulduğu da görülür.

ŞEHİR İÇİ ULAŞIMI

Edinburgh şehir içinde: Old Town ve New Town denilen yerler: şehir merkezindedir ve yürüyerek veya bisiklet ile buraları rahatlıkla gezebilirsiniz. Ancak: uzun yolculuklar için otobüs ve tren hizmeti kullanmanız önerilir. Şehirde metro yoktur.

Trenler

Şehirde iki ana tren hattı bulunmaktadır ki, bunlar: Waverley ve Haymarket hatlarıdır. Ana istasyon: şehir merkezinde bulunan “Waverley” istasyonudur.
Eğer İskoçya içinde seyahat edecekseniz: ScotRail denilen tren destinasyonlarını kullanmanız gerekir ki, Glaskow şehrine gitmeyi düşünenler bunu değerlendirirler. Ancak: Londra ve Aberdeen gibi yerlere gitmek isteyenler ”East Coast” denilen tren hattını kullanmalıdırlar.

Tramvay

Şehirdeki tramvay hattı: Edinburgh Airport ile York Palace arasında uzanmaktadır. Şehirdeki tramvay hatları, 65 yıldır çalışmaktadır. 27 tramvaylı filo, saatte 20 bin yolcu kapasitelidir. Her tramvay 250 yolcu kapasitelidir. Tramvaylarda, otobüslerde kullanılan biletler kullanılabilir.

Otobüs

Şehirde “Lothian” olarak isimlendirilen otobüsler: kestane renginde ve çift katlıdır. Havaalanında çalışan otobüsler “Airlink” olarak isimlendirilir. Gerek otobüsler ve gerekse tramvaylarda kullanılan biletler: tek binişlik bilet: yetişkinler için 1.5 paund ve çocuklar için 70 p. dir. Gün boyunca ücretsiz otobüs ve tramvaya binmek isterseniz, yetişkinler için 3.5 ve çocuklar için 2 paund ödemeniz gerekir. Yalnız otobüslerde para üstü verilmiyor, bu konuda herhangi bir uyarı yok, yani tam ücreti ödemeyi düşünün.

NE YENİR-NE İÇİLİR

İskoçya’nın genelinde olduğu gibi, Edinburgh şehrinde de: çorba-yemek karışımı, ülkemizdeki “munbar” a benzeyen bir yerel yemekleri var, bunu tadabilirsiniz. Bunun dışında tüm adada olduğu gibi, burada da “fish and chips” başlıca yerel yemektir denilebilir. Ayrıca: steak pie ve bol baharatlı Hint yemekleri de düşünebilirsiniz. Evet: “Angus” inekleri ki, son yıllarda yurdumuzda da bunların isimlerini duyduk: et yemekleri burada pek te yaygın değildir.

Ne içilir denince: şehirde bolca viski dükkanı var, bu dükkanlara girip viski tadabilirsiniz, hatta muhteşem lezzetli ev yapımı viskiler bile bulabilirsiniz. Şehirde viskiye “Hayat suyu” diyorlar ve yapımında: suyun kalitesinin önemini ortaya koyuyorlar. Öte yandan: şehirde çeşmelerden akan suyun içilebildiğini söylemek istiyorum. Viski denilince: öncelikle, şehirde satılan viskilerin Atatürk Havaalanı duty-free shoplarından daha pahalı olduğunu bilmenizi isterim. Zaten burada: genelde tercih edilen dışında: “Malt” viskiler tercih ediliyor.

Ama bence, bu şehri ziyaret ederseniz: Rowling tarafından “Harry Potter” serisi romanları yazdığı: “The Elephant House” denilen kafeyi ziyaret etmelisiniz. Ünlü yazar: eşinden boşandıktan sonra, parasızlıktan evindeki kaloriferleri yakmıyormuş ve bu kafeye gelerek yazmaya başlamıştır. Yazar Harry Potter dizilerinin patlaması sonucu zengin olmuş, ama günümüzde bu kafe de, yoğun ziyaretçi akınına uğramaktadır.

NE SATIN ALINIR-ALIŞVERİŞ

Şehirdeki çoğu mağaza: Cumartesi ve Pazartesi arasındaki günlerde: 09.00-17.00 veya 17.30 a kadar açık kalırlar. Bazı dükkanlar, süpermarketler ve benzin istasyonları ise, akşam geç saatlere kadar açık kalabilirler.
Şehirde alınabilecek başlıca obje: belki “İskoçların ünlü ekose eteği” olabilir. Ama şunu unutmayın bunların ücretleri çok pahalı, yani şehir rahatça alışveriş yapılabilecek bir yer değildir.

EDİNBURG MİLİTARY TATTO-BANDO

Bu bando: 1950 yılında kurulmuştur. Üyeleri: emekli askerler ve ailelerinden oluşmaktadır. Bandonun en büyük özelliği: gayda ve davul ritimleri, süvarilerin geçişleri, sahte savaş sahnelerinin şov halinde sunulduğu gösteriler ve geçit törenidir. Her yıl Ağustos ayında, 3 hafta boyunca: Castle Esplanade bölgesinde, İskoç 40. Alayına ait bu bando: askeri müzikler çalarak: büyük bir hayran kitlesine, canlı program sunmaktadır.
Böyle bir törene rast gelirseniz, mutlaka izlemenizi öneririm.

ÜNİVERSİTELER

Edinburgh şehrinde: 4 tane üniversite ve bunların 100.000 öğrencisi bulunuyor. Bunların en eskisi ise: Edinburgh Üniversitesidir.

Edinburgh Üniversitesi

1583 yılında kurulan Edingburgh Akademik yapısının Üniversitesi içinde, 22 okul bulunmaktadır. Üniversite binalarının çoğu: George Meydanı çevresinde veya yakınlarında, şehir merkezinde bulunmaktadır.
Fen ve Mühendislik Fakülteleri ise, Kings Hall olarak isimlendirilen yerde bulunur.
Little France New Royal bölümünde: Tıbbi araştırma Enstitüsü bulunur. Pollock Halls denilen yerde ise: öğrenci konaklama tesisleri vardır. Moray House denilen yerde: Eğitim Fakültesi ve Paskalya Bush denilen binada ise: Veteriner araştırmaları enstitüsü bulunur.
2010 yılında bu üniversite dünyanın en iyi 9. üniversitesi seçilmiştir.

Herriot-Watt Üniversitesi

Buraya üniversite statüsü: 1966 yılında kurulmuştur.

Edinburg Napier Üniversitesi

1992 yılında buraya Üniversite statüsü verilmiştir.

Queen Margaret Üniversitesi

2007 yılında Üniversite statüsü kazanmıştır.

EDİNBURGH FESTİVALİ-FRİNGE FESTİVALİ

Bu festival: 1947 yılından bu yana düzenlenmektedir ve bu festivale: dünyanın her köşesinden, seçkin: bale, opera, tiyatro ve müzik toplulukları katılmaktadırlar.
Her yıl Ağustos ayında düzenlenen bu festival nedeniyle, şehrin nüfusu 450.000 kişiden, 1 milyon kişiye yükselmektedir.
Hani, olur da bu festivale katılamayanlar/gelemeyenler için ise, şehirde: “Fringe Festivali” düzenleniyor. Fringe kelimesinin anlamı “kenar” demektir. Yani, bu festival: daha çok ünlü değil, keşfedilmeyi düşünen ve bekleyen sanatçıların katıldığı, her yerde, her köşe başında farklı etkinliklerin sunulduğu bir festival olarak önem kazanmaktadır.

GEZİLECEK YERLER

Edinburg: dünyaca ünlü; 4500’den fazla bina ile, zengin mimari mirasa sahiptir. Bu tarihi şehir, aralarından tren yolu geçen iki bölüme ayrılmaktadır. Bu bölümlerde: neoklasik teraslar ve ortaçağ mimarisi: şehre apayrı bir karakter vermektedir.

Bu iki bölüm: UNESCO tarafından 1995 yılında Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilerek koruma altına alınmıştır.

Evet: şehri tanıtmaya, koruma altına alınan bu bölgeden başlamak istiyorum.

Bu bölgede iki bölüm bulunur. Bunlar:

  1. Old Town
  2. New Town

İskoçya Glasgow

İskoçya Glasgow

Glasgow şehrindeki gezimize başlamada önce, en yakın turizm ofisinden veya otel lobinizden şehrin haritasını almalı ve aşağıda yazdığım yerlerden ilginizi çeken yerleri harita üzerinde işaretlemenizi ve ona göre kendinize bir yürüyüş rotası çizmenizi öneriyorum. Şehirdeki birçok yeri yürüyerek gezebilirsiniz. Şehir bir baştan öbür başa yürüyerek, 45-50 dakika sürüyor.

İskoçya Glasgow

RİVERSİDE MUSEUM

Müzeyi tanıtmadan önce, şunu bilmeniz gerekir: Bu müze 2013 yılında Avrupa’da yılın müzesi seçilmiştir. Yani: burayı kesinlikle ziyaret etmenizi öneririm.
Pointhouse Place, GS3-8RS adresindedir.
Müzeyi ziyaret etmek isterseniz, açık bulunduğu saatler: her gün, saat: 10.00-17.00 arasındadır.

Bu müze: dünyanın en iyi araba, bisiklet, gemi modelleri, tramvay ve lokomotiflerine ev sahipliği yapmaktadır. İnteraktif ekranlarda: Glasgow şehrinin sokaklarından sahneler ve yaşamdan görüntüler izlenmektedir.

İskoçya Glasgow

The Tall Ship at Glasgow Harbour-Tarihi Gemi

Üç direkli bu yelkenli gemi: 1896 yılında Glasgowlu sahipleri için inşa edilmiş bir kargo gemisidir ve 1922 yılına kadar görev yapmış, aynı yıl İspanyol Deniz Kuvvetlerine eğitim amacıyla verilmiştir. Geminin uzunluğu 75 metre, genişliği 11.4 metre ve derinliği 7 metredir.
Gemi, günümüzde: Glasgow Limanında, Riverside Müzesinde “Tall Ship”olarak sergilenmektedir.

İskoçya Glasgow

KELVİNGROVE SANAT GALERİSİ VE MÜZESİ

Argyle Street.G3-8AG adresindedir.
Haftanın tüm günleri açık müzenin ziyaret saatleri: saat: 10.00-17.00 arasındadır.
Burada: Avrupa’nın en büyük sanat koleksiyonlarından biri sergilenmektedir. Müze: Londra dışında Birleşik Krallıkta en çok ziyaret edilen müzelerden birisidir.

İskoçya Glasgow

GOMA-GALLERY OF MODERN ART-MODERN SANAT GALERİSİ

Royal Exchange Spuare G1-3AH adresindedir.
Müze, haftanın her günü saat: 10.00-17.00 arasında açıktır. Perşembe günleri, saat: 20.00 de kapanır.
Şehir merkezinde bulunan bu müzede; dünyanın dört bir yanından sanatçıların çalışma yöntemlerini vurgulayan eserleri sergilenmektedir. Adada: en çok ziyaret edilen sanat galerilerinden birisidir.

 

İskoçya Glasgow

DUKE OF WELLİNGTON STATUE-ANIT HEYKEL

At üzerindeki Wellington heykeli: Royal Exchange Meydanında; Modern Sanat Galerisinin önünde ve şehrin en ikonik görüntülerinden birisi olarak bilinmektedir. Heykel: 1844 yılında İtalyan sanatçı Carlo Marochetti tarafından yapılmıştır. Kendisi: Waterloo savaşında Napolyonu yendikten sonra, İngiltere’nin en büyük generali olarak kabul edilmiştir.

Anıt: 2011 yılında Loney Planet Rehberi tarafından: “Dünya üzerindeki en iyi 10 en tuhaf anıt” tan birisi olarak seçilmiştir. Çünkü: heykel, sık sık sarhoş ve müzip öğrencilerin ilginç saldırılarına hedef olmaktadır.

Heykeldeki atın ve dükün başına: trafik honileri konulmaktadır.
Kent konseyi, bu tür saldırıları önlemek için anıtın kaidesini yükseltmeyi düşünürken, bu kez Glasgowlular tarafından yapılan kampanya sonucu 10 bin imzalı dilekçe oluşturulunca, bu düzenlemeden vazgeçilmiştir.

İskoçya Glasgow

POLLOK COUNTRY PARK

Pollokshaws Road.G43 adresindedir. Şehir merkezine yalnızca 3 km. güneybatıdadır.
Glasgow şehrinin en büyük parkıdır ve son yıllarda, hem İngiltere (2007 yılında) ve hem de 2008 yılında Avrupa’nın en iyi parkı seçilmiştir.

Bu büyük yeşil alanda, dünyaca ünlü “Burrel Collection ve Pollok Evi” bulunmaktadır. Bu ev: bölgenin en şık ve eski aile evlerinden birisidir.

İskoçya Glasgow

İskoçya Glasgow

 

The Burrel Collection

Pollok Country Park.Pollokshaws ROAD.G43-1AT adresindedir.
Haftanın her günü saat: 10.00-17.00 arasında açıktır.
Şehirde, “Pollak Country Park” merkezinde; güzel ve ormanlık bir alanda bulunan bu ödüllü binada: Sir William Burrel ve eşi Constance Lady Burrel’e ait eşsiz bir koleksiyon sergilenmektedir.

Bu koleksiyonda yaklaşık 8000 nesnenin bulunduğu söyleniyor ve bir kişi tarafından oluşturulmuş olması ile önem kazanıyor. Çünkü: William Burrel: gençliğinden itibaren sanat koleksiyoncusu olmuş ve tüm dünyadan geniş bir eser yelpazesi toplamıştır.

Evet, burayı ziyaret ederseniz, özellikle Rodin’in dünyaca ünlü “Düşünen Adam” heykelini mutlaka görmelisiniz.

İskoçya Glasgow

Pollok House

1752 yılında yapılan bu ev: o dönemlere ait mimari özellikler göstermektedir. Ev: 1269 yılından bu yana Pollok bölgesinde yaşadığı bilinen Maxwell ailesinin izleyen nesilleri tarafından inşa edilmiştir.

Merdivenlerden çıkıldığında: lüks aile odaları, dönem mobilyaları ve El Greco, Goya ve Murillo gibi ünlü ressamların eserleriyle süslenmiştir. Bunlar: İngiltere’deki İspanyol resim sanatının en iyi koleksiyonudur. Merdiven altında: hizmetkarların odası bulunur ki o dönemde konakta 48 hizmetkar bulunduğu söyleniyor.

Ayrıca: üst katlarda gündelik odalarda bilardo salonu (günümüzde yemek salonudur) bir müzik odası ve 7000 kitap bulunan bir kütüphane mevcuttur.
Maxwell ailesi, hala Pollok evinde yaşamaktadırlar.

 

BRİGGAİT

Glasgow şehrinde, ortaçağ döneminden kalma bu güzel bina: görsel sanatlar ve kültürel organizasyonlar için uygun bir yere dönüştürülmüştür.

İskoçya Glasgow Hunterian

HUNTERİAN

Glasgow Ünivirsity Avenue.G12-9QQ adresindedir.

Burası: Glasgow Üniversitesi tarafından işletilmektedir. Koleksiyon: bir doğum uzmanı ve öğretmen olan Dr William Hunter (1718-1783) tarafından toplanmıştır. Kendisi: Glasgow Üniversitesinde öğrenim görmüş ve ardından: Kraliçe Charlotte’nin hekimi ve anatomi öğretmeni olarak Londra’ya yerleşmiş ve orada servet ve şöhret bulmuştur.

1783 yılına gelindiğinde ise: kendisi bir müze oluşturmak için, Üniversiteye geniş özel koleksiyonunu ve servetini miras bırakmıştır.

İlk Hunterian Müzesi: 1807 yılında: İskoçya’nın kültürel mirasını barındıran en eski müzesi olarak kapılarını açmıştır. Glasgow Katedrali yakınlarında: East End denilen yerde: William Stark tarafından tasarlanan klasik tarz binadaydı.

Ancak: Üniversite: 1870 yılında bugünkü yerine taşındığında: Hunterian koleksiyonları da, müzenin bugünkü “Gilbert Scott” binasındaki yerine taşınmıştır.

Ancak: ilk koleksiyon, daha sonra yapılan toplamalarla genişlemiş ve üniversitenin diğer bölümlerine de yerleşilmiştir. Zooloji Koleksiyonları: günümüzde Graham Kerr binası içinde muhafaza edilmektedir. Glasgow Üniversitesi Kütüphanesinde ise, kitap ve el yazmaları bulunmaktadır. Hunter Anatomik koleksiyonları: Glasgow Royal Thomson Binasında yerleşiktir.

Evet: 200 yaşındaki Hunterian, günümüzde dünyanın en iyi Üniversite koleksiyonlarından birisidir ve İskoçya’nın en önemli kültür varlıklarından birisine ev sahipliği yapmaktadır.
Müzede bulunanlar: Roma eserleri, büyük ve doğal bilimlere ait objeler, anatomik öğretim koleksiyonu, James Watt-Joseph Lister-Lord Kelvin tarafından kullanılan bilimsel aletler bulunmaktadır.

Ayrıca: dünyanın en büyük madalyalar koleksiyonu, Kaptan Cook’un Pasifik seferleri ve büyük bir sanat koleksiyonunu etkileyici Etnoğrafik öğeler sergilenmektedir.

Hunterian: dünyanın dört bir yanından bilim adamları ve ziyaretçileri: çeken beşeri bilimler, sanat ve doğal ve tıp bilimleri araştırma ve öğretimi için bir kaynak olarak değerlendirilmektedir.
Gelelim, Hunterian Koleksiyonun sergilendiği yerleri, ayrı ayrı gezmeye:
(buralara giriş ücretsizdir ve Glasgow Üniversitesinin bir parçası olan burası, şehir merkezinin 3 km. batısında, Gilmorehill kampüsünde bulunmaktadır.

Hunterian Museum

Üniversity Avenue adresinde bulunan burada: William Hunter’in orijinal koleksiyonu: dünyada, ziyaretçilerin bilgisini geliştirmek için monte edilen ve sergilenen nadir ve önemli nesnelerle doludur.

Bu nesneler: büyük bir çeşitlilik içerir. Bunlar arasında bulunanlar arasında, özellikle İskoç fosilleri ve mineraller muhteşem güzelliktedir. Bu bölümdeki arkeolojik eserler: Eski Mısır’dan Yunan ve Roma’ya kadar gider ve Akdeniz tarihi hakkında birçok bilgi edinilmektedir.
Burada ayrıca: kuşlar, mercan içinde böcekler, dinazorlar gibi yaşamın 500 milyon yıllık evrimini görmek mümkündür.

Hunterian Sanat Galerisi

Hilhead Street üzerindedir.
1807 yılında, Hunterian resimlerinin yerleştirildiği bir galeri: İngiltere’nin ilk müzesi olmuştur. Müzede eserleri bulunan sanatçılardan bazıları şunlardır: Rembrant, Rubens, Chardin, Stubbs.

Mackintosh House

Burası: 1906-1914 yılları arasında Charles Rennie Mackintosh ve sanatçı eşi Margaret Macdonalt tarafından kullanılmıştır. Evin içi: Kackintosh tipi özgün mobilyalarla döşenmiş ve bu olağanüstü sanatçı çiftin kişisel düzenlemeleriyle, tam bir sanat eseri olarak önem kazanmıştır.

Hunterian Zooloji Müzesi

Graham Kerr Binasındadır.
Hunterian’ın bu bölümünde: hayvanlar aleminin şaşırtıcı çeşitliliği üzerine görüntüler görebilirsiniz. Galerinin ortasında: antiloplar ve sevimli bir koala görebiliyorsunuz.

Bu tanıdık hayvanlar yanında: cam vitrinlerde çeşitli sürüngenler ve mikroskobik deniz canlıları da görülüyor. Evet, burada yaklaşık iki milyon hayvan türü örnekleri bulunuyor.

Burada: çeşitli canlı hayvan görüntüleri de bulunuyor ki, bunlar arasında bulunanlar: kertenkele, yılan, kurbağa ve çeşitli omurgasızlardır. Bunlar arasında öne çıkanlar: sakallı ejder, Avustralya’dan gelen büyük ve dikenli kertenkeledir.

Anatomi Müzesi

Thomson binasındadır.
William Hunter: insan form ve fonksiyonlarının tüm yönlerini göstermek ve öncü bir anatomist ve doğum uzmanı olarak ömür boyu başarılı bir kariyer yapmıştır. Bu müzedeki objeler: büyük ölçüde öğretim ve araştırma için kullanılan, tıp tarihi ve gelişimine ait nesnelerdir.
Buraya, yalnızca randevu alınarak girilebilir.

 

İskoçya Glasgow Tenement House

TENEMENT HOUSE

145 Buccleuch Street caddesindedir.

Dört odalı bu evde: yarım yüzyılı aşkın süre, Bayan Agnes yaşamıştır. 1892 yılında: hızlı sanayi patlaması sırasında yapı inşa edilmiş ve 1911 yılında Mrs Agnes Reid ve annesi buraya taşınmıştır. Mrs Agnes’in metal ticaretiyle uğraşan babası: kendisi üç yaşında iken ölmüştür. Kendisi: evli ve bağımsız bir iş kadını olarak çalışmıştır. Annesi 1939 yılında ölmüş ve kendisi 1965 yılına kadar burada yaşamıştır.

Günümüzde restore edilen burayı ziyaret ettiğinizde: 20. yüzyılın başlarında Glasgow şehrindeki yaşamın izlerini görebilirsiniz. Özellikle: otantik gaz aydınlatması ilgi çekmektedir. Çünkü: 1960 yılına kadar, şehirde elektrik aydınlatması yoktur. Evin zemin katındaki sergide: günümüzde Bayan Agnes’in kişisel arşivindeki objeler sergilenmektedir. Mutfakta bulunan akümülatörlü radyo: Bayan Agnes tarafından 1939 yılında, 9.15 paund’a satın alınmıştır ki, bu para: bir işçinin 3 haftalık ücretine eşdeğerdir.

 

 

SKOYA MUSEUM

İskoçya Street.G5-8QB adresindedir.
Haftanın her günü: saat: 10,00-17.00 arasında açıktır.
Bir okul olarak günümüzde müze haline getirilen burası: özellikle “Charles Rennie Mackintosh” hayranları için önem göstermektedir. Müzede: 19.yüzyılın sonu ile 20. yüzyıl arasındaki 100 yıllık döneme ait eğitim faaliyetleri ve hizmetlerine ait nesneler sergilenmektedir.

 

İskoçya Glasgow Trongate 13

TRONGATE 13

Burası: Glasgow şehrinde bir sanat kaynağıdır. Burası: Glasgow merkezli yaratıcı bir dizi kuruluşa ev sahipliği yapmaktadır. Sanat görmek, sanat yapmak ve yaratıcı olmak isteyenler, burayı ziyaret ediyorlar. Zemin ve binanın birinci katında çeşitli sergiler düzenleniyor. Diğer katlarda ve bölümlerde ise, halk için eğitim ve katılımcı faaliyetleri bulunuyor. Bu faaliyetlerde: örnek çocuklar, gençler, aileler ve özel guruplar hedefleniyor. Sanatsal çalışmalar arasında ise: animasyon, film ve video üretimi, dijital görüntüleme, baskı resim, fotoğraf üzerinedir.

İskoçya Glasgow Fosil Grove

FOSİL GROVE

Victoria Park.Drive North G14 adresindedir.
Şehrin batısında: Victoria Park bölgesindedir. Burada: 1887 yılında bölgede keşfedilen bir antik orman, fosilleşmiş kalıntılar barındırılmaktadır. Fosilleşmiş ağaç kütüklerinin 330 milyon yıllık olduğu düşünülmektedir.

Evet: Fosil Grove: dünyanın en ünlü karbonlu orman örneklerinden birisidir. Ormanlık alanın altında: Glasgow şehrinin önemli bir sanayi kenti haline gelerek büyümesine yardımcı olan kömür damarları bulunmuştur.

Fosilleşmiş ağaç kütükleri: eski bir taşocağının park haline dönüştürülmesi sırasında, 1887 yılında kayaların kaldırılması sonucunda keşfedilmiştir.

Sitenin en belirgin özelliği: 90 santimetre boyunda 11 fosil ağaç kütüğünün bulunmasıdır. Yaklaşık 8 metre uzunluğunda ve düşen gövde: dal ve kökler, küçük parçalar halinde kalmıştır.

Bu fosil kalıntıları: dev clubmoss olarak bilinen ve soyu tükenmiş bir bitki türüdür. Bu ağaçlar ayakta iken: Glasgow şehrinin iklimi: sıcak, nemli ve buharlıdır.

Ağaçlar: bir tropikal bataklıkta büyümüşlerdir. Clubmoss ağaçları: öldükten sonra, içleri boşalmış ve çürümüşlerdir. Ardından: büyük nehirler tarafından taşınan kademeli kum ve çamur: ağaç kütüklerini gömmüş ve sonunda tamamen kumtaşına dönüştürmüştür.

Milyonlarca yıl sonra ise: volkanlarda erimiş lavlar, bu kumtaşı tabakalar arasında yerleşir ve daha sonra soğuduğunda ise, bu tabaka erezyonu, fosil ağaçları korumuştur.

 

BORU/GAYDA MÜZESİ-THE NATİONAL PİPİNG CENTRE

McPhater Street.G4-0HW adresindedir.
Bu müze: Pazar günü hariç hergün ziyarete açıktır ve saat: 09.00-17.00 arasında ziyaret edilebilir. Giriş ücretlidir ve yetişkinler 4.5 paund ve çocuklar için 2.5 paund giriş ücreti ödenir.
Burası: İskoçya’nın ünlü “gayda” sının gelişiminin sergilendiği bir yer olarak önem kazanmaktadır. Müze, yaklaşık 300 yıl süresince, gaydanın tarihi gelişimini ziyaretçiye sunmaktadır.

Müzede: dünyanın en eski Highland gayda’sı “Chanter Chanter” bulunmaktadır. Bunun: Iain Dall (1650-1740) döneminden kaldığı düşünülüyor. Sergide, ayrıca: İskoçya Ovası ve İngiliz Adaları yanı sıra, Avrupa kıtasında diğer bölgelerden gelen gaydalar da sergileniyor. Ayrıca: gayda imalatı, gaydanın tarihi, kültürel özellikleri ve üretilen müzikle ilgili nesneler görülüyor.

İskoçya Glasgow Katedrali

GLASGOW KATEDRALİ

Castle Street.G4 adresindedir.

Katedralin ilk inşası: 1136 yılında Kral David I dönemine kadar inmektedir. Mevcut yapı ise, 1197 yılında kutsanmıştır. Eski İngiliz krallığının içindeki ilk piskopos olan St Kentigem ya da Mungo olarak isimlendirilen kutsal kişinin MS.612 yılında burada gömüldüğü düşünülmektedir ve bu yüzden, buraya katedral yapılmıştır.

St Mungo: Göller ve Kuzey Galler bölgelerinde vaazlar vermiş, Roma’ya hacca gitmiştir. Ocak 614 yılında ölünce, buradaki kiliseye gömülmüştür. Onun mezarının muhtemelen günümüzde, aşağı koro bölgesinin merkezinde bulunduğu düşünülüyor. Onun ölümünün ardından mezarı üstüne inşa edilen ilk orijinal kilise: ahşaptan imal edilmiş ve 500 yıl boyunca değişerek günümüze ulaşmıştır.

Sitede ilk taş kilise, biraz önce de belirttiğim gibi, King David I zamanında, 1136 yılında yapılmış ve zamanla genişletilmiştir. Bu ilk taş kilise: ya tahrip edilmiş ya da kötü bir yangın sonucu harap olmuş ve onun yerine 1197 yılında yeni bina yapılmış ve Piskopos Jocelin tarafından takdis edilmiştir.

İskoçya Glasgow Katedrali

Katedral aynı zamanda: 1560 Reform döneminden, günümüze kadar gelmiş İskoç anakarasındaki tek ortaçağ katedralidir. Yapıdaki bazı bölümlerin ölçüleri şöyledir: Katedralin uzunluğu 87 metre, genişliği 20 metre ve nef çatısının yüksekliği 32 metredir.

Günümüzde, burayı ziyaret ederseniz: erken döneme ait önemli parçaları, pencere dipleri seviyesine kadar nefin duvarlarını görebilirsiniz.

Bunlar: 1200 yıllarına kadar geri gitmektedirler. Yapılan restorasyonlar sonucu, yapı, 2 Haziran 1999 tarihinde Prenses Anne tarafından açılmıştır.

Yapıda: John Clark tarafından yapılan ve en zorlu teknikle üretilen vitray pencereler ilgi çekmektedir. Bunlardaki ana hakim renk mavidir. Yapıda: St Mungo Müzesi de bulunmaktadır.
Katedralin hemen yanında bir mezarlık bulunuyor.

St Mungo Museum-Dinler Müzesi

Castle Street.G4-ORH adresindedir.
Müzenin açık kaldığı saatler: haftanın her günü, saat: 10.00-17.00 arasındadır.

Glasgow şehrinin koruyucu azizi: St Mungo’dur. Müze: St Mungo ile ilgili eserler ve dünya çapında ve zaman boyunca insanların hayatında dinin önemine ait çarpıcı eserler sergilenmektedir.

Burası, dünya üzerindeki dinlerin tümüne ait objelerin sergilendiği ve dünyada benzeri olmayan bir dinler müzesidir. Burada: seccadeler, teşbihler de görebilirsiniz.

Provand en Lordship

Castle Street.G4-0RB adresindedir.
Haftanın her gün ziyarete açıktır ve saat: 10.00-17.00 arasında ziyaret edilmektedir.
Burası: şehirde ayakta kalarak günümüze ulaşmış, ortaçağ dönemine ait dört yapıdan birisidir. 1471 yılında inşa edilmiş bu yapı: şehrin en eski binalarından birisidir ve Glasgow şehrinin eşsiz tarihini tanıtmaktadır.

İskoçya Glasgow City Chambers-Hükümet Binası

CİTY CHAMBERS-HÜKÜMET BİNASI

George Square.Strathclyde.G2-1DU adresindedir.
City Chambers: şehrin tam merkezinde, şehrin en önemli ve prestijli yapılarından birisidir. George meydanına bakan bu heybetli yapı: şehirdeki siyasi gücü ve tarihsel zenginliği etkileyici biçimde ifade etmektedir. 1888 yılında tamamlanan yapı: yüz yılı aşkın bir süredir, Glasgow şehir hizmetlerini yürüten konseylerin merkezi olmuştur.

Burası, rehberli turlarla gezilebiliyor. Turlar, her gün iki kere saat 10.30 ve 14.30 da düzenleniyor. Turlar 45 dakika sürüyor ve ücretsizdir. Ancak, bina günümüzde çalışmaya devam ettiğinden, bazen rehberli turlar kısıtlanıyor ve iptal edilebiliyor.

 

İskoçya Glasgow Science Centre

GLASGOW SCİENCE CENTRE-BİLİM MERKEZİ

Pasifik Quay. G51-1EA adresindedir.
Bilim merkezi: saat: 10.00-15.00 arasında ziyarete açıktır. Giriş ücretlidir, yetişkinler için 9.95 paund, çocuklar için 7.95 paund ödemek gerekir.
Bilim merkezinde, üç katlı bölümlerde interaktif sergiler düzenlenmektedir.

 

Planetarium

Burada: yukarıda binlerce ışık noktası bulunuyor ve bir gece gökyüzünü görme şansı sunuyor. Planetarium’da 9000 üzerinde parıldayan yıldız bulunuyor. Bunlar: Carl Zeiss Starmaster, yani dünyanın en iyi yıldız projektörü kullanılarak yaratılmaktadır. Ancak, en büyük özelliği ışık kirliliğinin olmamasıdır. Onlar, yeryüzünün herhangi bir yerinden bakıldığında görülecek görüntüyü yansıtmaktadırlar.

Evet, Avrupa’nın en iyilerinden birisi olarak kabul edilen Planetarium’u mutlaka ziyaret etmenizi öneririm. Burada olağanüstü ayrıntılı ve inanılmaz gerçekçi bir gökyüzü izleyebilirsiniz.

 

Cineworld IMAX

Burada bilimselliklerin anlatıldığı sinema filmleri gösteriliyor.

 

Glasgow Kulesi

127 metre yükseklikteki bu kule: dünyada, bu yükseklikte ve dönen tek yapıdır. Ziyaretçiler: buradan şehrin eşsiz panoramik manzarasını izleyebilirler.

Canlı Gösteri Merkezi

Burada: canlı sahne performansları ve büyüleyici gösteriler düzenlenmektedir. Burada, bir de hediyelik eşya satış dükkanı bulunuyor.

İskoçya Glasgow The Light Hould

THE LİGHT HOULT

Mitchell Lane.G1-3NU adresindedir.
Pazartesi-Cumartesi günleri arasında, saat: 10.30-17.00 ve Pazar günleri, saat: 12.00-17.00 arasında açıktır.

The Light Hoult: eski Glasgow Herald binasında, Charles Rennie Mackintosh tarafından tasarlanmış ilk kamu yapısıdır. 1895 yılında tasarlanan bina: Glasgow Herald baskı ofisinin arkasında bir depo olmuştur. Mackintosh kule dizaynı: binanın önemli bir özelliğidir ve 8000 litrelik su tankı içermektedir. Bunun nedeni, yangın riskine karşı bina ve onun tüm içeriğini korumaktır.

Eski Glasgow Herald binası yenilenince, burası 1999 yılında İngiltere Şehir ve Tasarım komitesi tarafından yürütülen bir proje ile restore ediliştir.

Burası: tasarım ve mimari açıdan önem kazanmakta olup: şehir merkezinde bir sergi ve çeşitli etkinlikler alanı olarak kullanılmaktadır. Yani, burada fuar ve etkinlikler düzenleniyor. Hatta: düğünler bile düzenleniyormuş.

 

KELVİNGROVE PARK

Otago Street.G12-8NR adresindedir.
Kelvin nehri kıyısındaki bu klasik Victoria park alanında: spor tesisleri, ünlü Kelvingrove Müzesi ve Sanat Galerisi bulunmaktadır.
Park: Sir Joseph Paxton tarafından tasarlanmıştır. Victoria tipi parkların klasik bir örneğidir. 1872 yılında dikilen Steward Anıt Çeşmesi: ilgi çekmektedir.

Kelvingrove Art Gallery and Museum

Park alanı içindeki bu sanat galerisi ve müze: Avrupa’nın en iyi sivil koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapmaktadır. Burada güzel ve dekoratif sanatlar, arkeoloji ve doğal dünyaya kadar; her şeyi kapsayacak koleksiyonları görebilirsiniz. Yalnız, doğa tarihi bölümündeki öğelerin sayısı diğerlerinden fazladır.

BOTANİK BAHÇELERİ VE KIBLE SARAYI

Great Western Road.G12-0UE adresindedir.
Park alanında bahçe bölümü: her gün saat: 19.00’a kadar açıktır. Glasshouse bölümü ise: 10.00-18.00 arasında açıktır.
Şehrin gürültüsünden kaçmak isteyenler için idealdir. Kıbbe sarayı: Victoria stilinde, 1873 yılında inşa edilmiş ve dünyanın dört bir yanından gelen tropikal bitkilerle doludur. Ayrıca: güzel bir mermer heykel koleksiyonu görülmektedir.

İskoçya Glasgow Bellahouston Park

BELLAHOUSTON PARK

Dubbreck Road.G41-5BW adresindedir.
Park alanı: Art Lover Charles Rennie Mackintosh evi, resmi bahçeleri ve spor tesisleriyle önem kazanmaktadır. Parkın bahçelerinde: 19.yüzyıl bitki koleksiyoncusu Peter Bar tarafından toplanan eğrelti otları ve nergis çiçeklerinin güzel koleksiyonu bulunmaktadır. Ayrıca, at nalı bahçesi de ilgi çekmektedir. Park alanında, öte yandan kapsamlı spor tesisleri bulunur. Bunlar arasında: yüzme havuzu, kayak merkezi, bisiklet aktivite merkezi, iki bowling alanı ve bir oryantiring sahası bulunmaktadır.

Art Lover House

Bellahouston Park.Dumbreck Road.G41-5BW adresindedir.
Park alanı içindeki bu yapı: dünyaca ünlü mimar Charles Rennie Mackintosh tarafından tasarlanmış ve 1901 yılında yapılmıştır. O ve eşi: çift giriş holü, yemek odası, oval oda ve müzik odası gibi detaylı iç tasarımları, odaların tüm düzenlerini tasarlamışlardır.
Ev: günümüzde popüler “Sanatseverler Cafe”, “Galeri” ve “Shop” bölümlerine ev sahipliği yapmaktadır.

 

İskoçya Glasgow Holmwood House

HOLMWOOD HOUSE

Netherlee Road.Cathcart.G44-3YU adresindedir.
Burası: ünlü İskoç mimar Alexander Rum Thomson tarafından yapılmış olması ile önem kazanan bir villadır. Ev: 19. yüzyılda yerel bir işadamı James Couper için inşa edilmiştir. Odaların çoğu: zengin ahşap, alçı ve mermerlerle süslenmiştir. Thomson’un orijinal oda dekorasyonu: ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.
Evin bulunduğu bölgede, çevrede: çekici bir nehir ve bir bahçe bulunmaktadır.

 

MUSEUM OF TRANSPORT-ULAŞTIRMA MÜZESİ

Kelvin Salonunda bulunan müze: 1964 yılında kurulmuş ve uluslar arası öneme sahip birçok obje sergilenmektedir.
Müze: yılda yaklaşık 500 bin ziyaretçi çekmektedir. Britanya adalarında, ulaşım alanında en popüler müzedir. Glasgow şehrinde: kara ve deniz yoluyla ulaşımın hikayesini izlemek isteyenlerin, bu müzeyi ziyaret edip müzede sergilenen araçlar ve modelleri görmeleri önerilir.

 

GAZİLER DUVARI

Burası: Silahlı Kuvvetler bünyesinde, ülkeye hizmet eden yaşayan ve ölen Glasgowlular ve tüm vatandaşların onuruna yapılmıştır. Şehir merkezinde: Public Square batı köşesinde, Beaulah C. Nunn Parkı içindedir.

 

WAVERLEY

Bu gemi: dünyadaki son denizde giden çarklı gemi olarak önem kazanmaktadır. Gemi: River Clyde nehrinde: seyir yapar ve Largs, Dunoon ve Rothesay dahil kıyı kasabalarını ziyaret eder. Bu gezilerde: her yıl 150.000 ziyaretçi bulunur. Yolcular: bu gezilerde İskoçya’nın en muhteşem manzaralarını izleme şansı bulurlar.

 

İskoçya Glasgow Green Park

GLASGOW GREEN PARK

Greendykess Street.G1-5DB adresindedir.
136 dönümlük alana yerleşik park, her zaman açıktır. Park alanında: birçok etkinlik, konserler düzenlenmektedir.
Glasgow parkında kurulan kürek takımı üyeleri, d aha sonra futbol üzerine yoğunlaşmışlar ve 1872 yılında Glasgow Rangers kulubü burada kurulmuştur.

Parkta bulunan çeşitli anıtlar aşağıdadır.
Doulton Fountain

Kelvingrove yılında, 1988 yılında Uluslar arası sergi sonrasında: 1890 yılında bu anıt havuz buraya, Halk Sarayı önüne taşınmıştır.

Viscount Horatio

Nelson deniz zaferlerinin anısına, 1806 yılında bu sütun anıt buraya dikilmiştir. Bu anıt: Amiral Nelson anısına İngiltere’de dikilen ilk anıt olarak önem kazanmaktadır.

Collins Çeşmesi

Sir William Collins tarafından, 1881 yılında dikilmiştir.

McLennan Arch

Bu anıt kemer: Robert ve James Adam tarafından bir zafer takı olarak tasarlanmış ve 1890 yılında yapılmıştır. Kemer, son olarak 1992 yılında restore edilmiştir.

İskoçya Glasgow Alışveriş

İskoçya Glasgow Alışveriş

Şehrin ana alışveriş caddesi: “Bunchanan Street” dir. Burası: dünyanın en iyi on alışveriş bölgesinden biri olarak seçilmiştir.

Bu şehri ziyaret ederseniz, buraya has bir şeyler satın almak isterseniz, şunları düşünebilirsiniz: yünlüler, eşarplar, Celtic takıları, golf ekipmanları ve elbette viski olabilir.

Ama, bu ülkeden ve şehirden: özellikle “kaşmir” ürünleri satın alırken: ürünün burada üretilmesini mutlaka kontrol edin. Özellikle “Johnstons” marka kaşmir ürünleri arayıp bulun ve satın alın.

Çünkü: Chanel ve Burbery gibi markaların kaşmir ürünleri çok daha pahalı ve bu ismini verdiğim firma tarafından üretiliyormuş, firmanın orijinal ürünleri daha uygun fiyatlıdır.
Dükkanlar, genel olarak: Pazartesi-Cumartesi günleri arasında: 09.00-17.30/18.00 arasında açıktır. Birçok dükkan, Perşembe günü, daha geç saatlere kadar açık kalır, zincir mağazaların birçoğu ise Pazar günleri de açıktır.

% 17.5 oranındaki katma değer vergisi: birçok malda fiyata dahil edilmiştir. AB dışındaki yerler için, yani bizler için: bu vergiyi ülkeden çıkarken geri almak mümkündür. Satın alma sırasında bir form var, onu isteyin ve fatura/fiş ile birlikte kalkış noktasında yani ülkeyi terk ederken, gümrük yetkilisine teslim edin.

 

Stil Mile

Şehir merkezindeki bu alışveriş bölgesinde: benzersiz tasarım mağazaları bulunmaktadır. Burada bulunan 200 den fazla mağaza: her Pazartesi-Salı-Çarşamba ve Cuma günleri saat: 19.00’a kadar açıktır.

Bunchanan Street

Caddenin bir ucunda “Buchanan Galleries” ve diğer ucunda ise “St Enoch Centre” bulunmaktadır. Burası: bir yaya bulvarı olarak, dünyanın en iyi alışveriş yerlerinden birisi olarak seçilmiştir. Bölge: Adada, Londra şehrindeki “West End” den sonra en iyi alışveriş mekanı olarak bilinir.

 

Buchanan Galeri

Sauchiehall ve Buchanan Street caddelerinin kesişim yerindedir. Burada 90’ın üzerinde mağaza bulunmaktadır. Bunlar arasında öne çıkanlar: Swarovski ve Thomas Sabo’dur. Ayrıca: Holister, Mango, Fred Perry, Quiksilver da bulunuyor.

 

St Enoch Centre

Buchanan ve Argyle caddelerinin köşesindedir. Burada: alışveriş dükkanları yanında, kahve ve lezzetli yemeklerin sunulduğu restoranlar da bulunmaktadır.

Princes Square

Buchanan Street arkasında, 19. yüzyıldan kalan taş bina: 20 yıl önce restore edilmiş ve bu alışveriş merkezi oluşturulmuştur. Yapının: avlu ve terasında: kalabalık ve hareketli kafe ve restoranlar bulunmaktadır. Ama, buranın esas önem kazanan yanı: moda mağazalarıdır.

Fraser House

Burası: 1849 yılında kurulmuş ve İskoçya’nın Premium Department Store binasıdır. Buchanan Street caddesindeki yapı: özellikle “Güzellik Salonu” ve İskoçya’nın birçok yerinde bulunmayan markaların satıldığı dükkanlar ile önem kazanmaktadır.

Argle Street

Bu caddede bulunan: eski kapalı alışveriş merkezi, mücevher dükkanları ile dikkat çekmektedir. Özellikle, 1827 yılında inşa edilen İngiltere’nin en eski kapalı alışveriş merkezi ilgi çekmektedir.

 

Argyll Arcade

Burası: vitrinlerinde bulunan pırıl pırıl elmaslarla dikkati çeken büyüleyici ve değerli bir mağazadır. Glasgowlular ve diğer müşteriler, buraya yüzük satın almak için gelirler.
Evet: parlak elmaslar ve değerli saatler: satın almasanız bile, vitrindeki güzellikleri seyretmek için burayı mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Sauchiehall Street

Trafiğe kapalı bu alanda: birçok dükkan ve mağaza bulunmaktadır.

İskoçya Glasgow Alışveriş Ingram Street

Ingram Street

Merchant City ve Royal Exchange Meydanında bulunan bu bölüm: çağdaş kadın giyim markalarının satıldığı bir yer olarak önem kazanmaktadır. Burada: harika: zarif, sarı kumtaşı binalar bulunmaktadır. Bu nedenle: sokak etrafında kümelenmiş bu lüks mağazalar nedeniyle, burası, şehrin en seçkin moda bulvarına dönüşmüştür.

West End

Burada: benzersiz kitapçılar, antika mağazaları ve ikinci el giysilerin satıldığı dükkanlar bulunmaktadır.

Barras

Gallowgate ve East End, London Road arasındaki açık hava sokak pazarında: antikacılar, biblo, giyim ve gıda satıcıları bulunmaktadır. Burası: hafta sonu saat: 09.00-16.00 arasında açıktır.