Sampran (Timsah Çiftliği)

Sampran timsahlar

Bankok şehrine 25 km. uzaklıkta, bir gününüzü rahatlıkla geçirebileceğiniz, dünyanın en büyük timsah çiftliği olan Sampran a mutlaka gidiniz.

Burada, heyecan verici gösteriler, egzotik hayvanlar bulunan yürüyüş yolu ve tahta köprü üzerinde, kendi elleriniz ile besleyebileceğiniz timsahlar var.

Buraya girdiğinizde, sizi milyonlarca yıllık, taşlaşmış ağaç kalıntıları karşılıyor.

Sampran timsah gösterileri

Timsah Gösterileri:

Timsah gösterileri, üstü kapalı, yanları açık ve tribün şeklinde oturma yerleri olan bir alanda yapılıyor. Ortada, kenarları yüksek duvarlarla çevrili bir platform var, bunun içinde ise, tam ortada yine beton zemin, bunun kenarlarında ise, muhtemelen 50 cm. yüksekliğinde, daire şeklinde su birikintisi bulunuyor.

Bu bölüme girdiğinizde, yüksek volümlü bir müzik, orta bölümde bir kısmının ağzı açık durumda ve hareketsiz, irili-ufaklı birçok timsah görüyorsunuz. Bir süre sonra, başlarında kırmızı bandanaları olan Taylandlı gençler bu orta bölüme tek tek geliyorlar.

Öğrendiğime göre, hayatları pahasına bu gösterileri sergileyen gençler, günlük 2 dolar ücret alıyorlarmış.

Ortaya gelen genç: bir süre kendi dilinde, dua benzeri bir şeyler mırıldanıyor ve sonra yine yüksek volümlü müzik eşliğinde, timsahlarla oynaşmaya başlıyor.

Timsahların kuyruklarından tutup, bir oraya bir buraya sürüklüyor. Sonra timsahı kucağına alıyor, platform üzerinde başlıyor gezinmeye. Ardından en heyecanlı gösteri zamanı: timsahın açık duran ağzına kağıt para atıyor ve sonra elini ağzından içeriye sokarak attığı kağıt parayı geri alıyor.

Sonra finalde en heyecanlı gösteri: timsahın açık duran ağzına: platform üzerinde bir süre kayarak geliyor ve ağzına kafasını sokuyor ve geri çekiyor.

Gerçekten muhteşem ve inanılmaz bu görüntüler, tüm ziyaretçiler fotoğraf ve video çekiyorlar.

Şöyle söylemek mümkün, gösteri arasında, şovmen genç sahnede yokken, beton blok üzerinde duran timsahlardan birisi ağzını açtı ve kapattı, inanın bu ses uzaklardan duyulacak kadar ürkütücüydü. Yani o çene kapanırsa, şov yapan gençlerin kurtulma şansı yok. Zaten bu durum gösterinin çekici olmasının baş sebebi.

Ancak gösteride bir ayrıntı dikkatimi çekti. Gösteri yapan gençlerin elinde sürekli olarak bir karış uzunluğunda, bir sopa bulunuyor. Bu sopa ile, timsahın açık ağzının içinde, sanırım belli noktalara temas ediyorlar ve ağzının kapanmasını önlüyorlar. Bu bir tahmin, bir varsayım. Ancak gösteriyi gözlerinize inanamayarak izleyeceksiniz, oldukça tehlikeli ve dünyanın başka bir yerinde izleme şansı yok.

Son bir not: yine öğrendiğime göre, her yıl bir veya birkaç genç, bu gösterilere hazırlık aşamasında timsahlar tarafından öldürülüyormuş.

Egzotik Hayvanlar

Park alanında: timsahlardan başka gezi yapılan bir bölge var.

Bunlar arasında olanlar: bakıcısının yanında sakin sakin oturan, ayağından zincirle bağlı bir kaplan ve kocaman ayı.

Bunlar bakıcılarının yanında sakin sakin oturuyorlar, ziyaretçiler bunların yanına oturup fotoğraf çektiriyorlar. Özellikle fotoğraf çektirirken, hayvanın saldırmama garantisi yok, yani ilginç bir tecrübe ve tercih. Hatta bazı ziyaretçiler hayvanların yanına oturmakla kalmıyor, fotoğraf çektirirken hayvanları sever ve okşuyor şekilde fotoğraf çektiriyorlar.

Sampran timsah besleme

Timsah Besleme

Yine merkezin arazisinde yürüyerek bir tahta platforma/köprüye ulaşılıyor. Bir göl, ama sular bulanık, yani gölde bulunan, suların altında bulunanlar görülmüyor. Burada ayrı bir düzen kurulmuştur. Ücreti karşılığında, size bir uzunca sopa/değnek veriyorlar ve ucunda bir ip ve ipin ucunda canlı olmayan, çiğ bir tavuk var.

Bunu hemen altta, 2 metre altta bulunan gölete yani bulanık sulara uzattığınızda, suyun içinde bu tavuğa doğru yükselen ve çok kısa bir sürede tavuğu kapan, birçok timsahı görüyorsunuz. Muhteşem bir görüntü, ancak bir taraftan da ürkütücü bir görüntü.

Kedi Balıkları

Gölün bu bölümü geçildikten sonra, diğer bölümde kedi balıkları vardır. Bunları yine aynı yerde satılan bir tabak yemle besleyebilirsiniz. Görüntüleri ilginç, ayrıca kedi balıklarını dünyanın başka bir yerinde bu kadar yakından görme şansı olmadığı söyleniyor.

Son olarak, yürümeye devam ettiğinizde: telli koruma duvarlarının ardında, birçok timsahın bulunduğu bir yere geliniyor. Burayı da görünce, buranın dünyanın en büyük timsah çiftliği olduğuna kuşku kalmıyor. Bu soğuk yüzlü, hareketsiz, tehlikeli olduğu kesin hayvanları bu kadar çok ve yakından, başka bir yerde izleme şansı yoktur.

Evet son olarak burayı da gördükten sonra çiftliği terk ediyoruz.

Bangkok Hindistan Cevizi Çiftliği

Bangkok Hindistan Cevizi Çiftliği

Tur gurupları, Bangkok şehrinden Yüzen çarşıya giderken, yol üzerinde bulunan bu çiftliğe mutlaka uğrarlar.

Burada: Hindistan cevizinden elde edilen ürünlerin nasıl işlendiği anlatılıyor. Çünkü ülke malum Hindistan cevizi açısından oldukça zengindir.

Hindistan cevizi toplanması

Hindistan cevizini eskiden ağaçlardan eğitilmiş maymunlar toplarmış, artık çengelli ayaklı adamlar ağaçlara tırmanıyorlarmış.

Hindistan cevizi ürünleri

Ardından toplanan Hindistan cevizleri: yüz çeşit işe yarıyormuş.

Öncelikle: suyu içiliyor, genelde Tayland’da çoğu yerde ve özellikle otellere girişte, ilk geldiğinizde, resepsiyonda mutlaka Hindistan cevizi suyu ikram ediliyor. Hindistan cevizinin tepesini kesip, içine pipet takıyorlar ve buradan suyunu içmek mümkün oluyor.

Hindistan cevizi suyu, bizim damak tadımıza pek uygun değil ama yine de demek gerekir.

Evet, Hindistan cevizini, suyunun içilmesi yanında, içindeki beyaz tabaka yenerek tüketiliyor. Bu beyaz tabaka rendelenip kurutulduktan sonra, bizim bildiğimiz Hindistan cevizi tozu elde ediliyor. Kabuğu ise yakarak kullanılıyor ve bazı yerlerde Hindistan cevizi kabuğundan çanta yapılıyormuş.

Bangkok Hindistan Cevizi Çiftliği nde; bu işlemlerin nasıl yapıldığı gösterildikten sonra: satış şovu başlıyor. Burada ziyaretçilere, Hindistan cevizinden yapılan çeşitli ürünler satış için sunuluyor.

Bu ürünler arasında en çok öne sürülen Hindistan cevizi yağıdır. Hindistan cevizi yağını, saçlara sürmek için öneriyorlar. Çünkü, özellikle Hindistan cevizi yağı, özellikle Tayland ülkesi genelinde, tüm erkekler tarafından canlı tutmak ve parlak görünmesi için saçlara sürülüyor. Bunu duyunca yani Hindistan Cevizi yağının saçları beslediğini duyunca, fiyat da uygun olunca elbette birçok ziyaretçi Hindistan cevizi yağı satın alıyor. Ancak unutmamak gerekir ki, bunun kokusu oldukça yoğun, yani bunu saça sürüp bulunulan ortamda yoğun ve rahatsız edici bir Hindistan cevizi kokusu çekilmiyor. Taylandlılar, Hindistan cevizi yağının ağır kokusuna alışmışlar, bu yağı saçlarını sürmek yanında yemeklerde de kullanıyorlar, zaten Tayland ülkesinde birçok yerde, sokaklar ve caddeler ağır yani bizlerin alışık olmadığı bir koku ile kaplıdır. Bu koku Hindistan cevizi yağı kokusudur, çünkü biraz önce belirttiğim gibi Hindistan cevizi yağını yemeklerde de kullanıyorlar.

Bu yüzden, satın almayınız. Yoksa ülkeye gelince çöpe atarsınız.

Evet, Hindistan cevizi ağaçlarını da izledikten sonra, yola devam ediyoruz.

Tayland Tik ağacı

Tayland Tik ağacı Atölyesi

Tik ağacı, Tayland’a özgü ve kolay işlenebilen bir ağaç türüdür.

Tayland’da bol miktarda, bu ağaç işlenerek yapılmış, hediyelik eşya ve özellikle fil heykelleri, fil kaskları, duvara asılmak üzere yapılmış filler görebilirsiniz. Ayrıca, normal bir resim yapar gibi, tual üzerinde bu ağacı işliyorlar, büyük sanat.

Tik ağacı işlenen atölye

Bu ağacın işlendiği atölyeye gittiğinizde, (Bankok şehrinin dışında, yüzen çarşı yolunda) , önce ağacın işleme haline getirilmesi aşamasının anlatıldığı bir şov var. Sonraki bölümde ise, birçok mahalli sanatçının, ellerinde aletler ile, önlerinde bulunan tik ağacını işlediklerini ve muhteşem şekiller, resimler, tablolar ortaya çıkardıklarını görüyorsunuz. Tek parça halinde işlenen, asla kırılmasına izin verilmeyen ve kırıldığında ise her türlü emeğin bir kenara bırakılarak, eserin çöpe atıldığı bir ortam.

Tik ağacından elde edilen ürünler

Özellikle, dış ülkelerden sipariş olarak gönderilen resimlerin, ağaç üzerine işlendiğini görüyorsunuz, hayret etmemek elde değil, ince ve muhteşem bir sanat. Daha sonra, tik ağacından yapılmış mobilyaların ve diğer büyük parçaların bulunduğu bölüme geçiyorsunuz.

Mobilyalar muhteşem güzel ama fiyatları da o ölçüde büyük, bir dolabın fiyatının 1500 dolar olduğunu gördüğünüzde, verilen muhteşem emeğin karşılığının hiç olmazsa fiyatı ile alındığını düşünüyor ve yüksek fiyatların olduğu bölümden hızlıca geçiyorsunuz.

Hediyelik Tik ağacı ürünleri

En son bölümde, küçük parçaların satıldığı yer vardır. Burada: ziyaretçilerin alabileceği, nispeten uygun fiyatlı ve bol çeşitli tik ağacından yapılmış ürünler bulunmaktadır. Burada orijinal tik ağacından yapılan ürünler yanında, başka ağaçlardan yapılan fabrikasyon ürünler, çok ucuz fiyata satılıyor, hediyelik olarak düşünülebilir.

Bilginiz olması açısından: Tik ağacından yapılmış, elle oyulmuş orijinal bir fil heykelini, 1000 bahta satın aldım.