Maldivler Alışveriş

Maldivler Alışveriş

Maldivler Alışveriş; Tatil köylerinde: güneş kremi ve banyo malzemeleri satan dükkanlar bulunmaktadır. Hatta bazılarında, hediyelik eşya ve kuyumculuk ürünleri satan yerler de bulunur. Ancak, en başta şunu söylemem gerekir ki, üzerinde etiket bulunan dükkanlar dışındaki alışverişlerinizde, mutlaka pazarlık yapmanız gerekir. Çünkü: pazarlık yapmak, Müslümanlıkta normal kabul edilir. Aslında yerel halk, turistlere saygılı ama rehberlerin götürdüğü hediyelik eşya dükkanlarında 1 dolarlık sıtikırlara, 5 dolar dedikleri de oluyor, ama sakın almayın, başka yerlere bakın derim.

Başken Male şehrinde: fiyatları, havaalanındaki duty-free mağazasının fiyatlarına yakın: elektronik eşya ve saat satan dükkanlar bulabilirsiniz. Başkentteki başlıca alışveriş bölgesi: Chandhanee Magu caddesidir. Buraya, rıhtım bölgesinden kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Ayrıca, yine başkent Male şehrinde, Majeedhee Magu caddesi, alışveriş için çok uygundur.

Ancak, dükkanlar genellikle, sabahın erken saatlerinde açılmasına ve geç saatlere kadar açık kalmasına rağmen, namaz saatlerinde geçici süreyle kapatılır. Bir dükkan kapalı ise, 10-15 dakika bekleyin, sahibi namazdan dönecektir. Cuma günleri ise, dükkanlar öğleden sonra, Cuma namazından sonra açılar.

Son olarak, herhangi bir şey satın almadan ülkeden ayrılma konumuna gelirseniz: Male uluslararası havaalanı duty-free mağazalarını kullanabilirsiniz. Buralarda: ceket, pantolon, spor giyim, çorap ve pamuklu-polyester ve ipekli gömlek çeşitleri bulup satın alabilirsiniz.

NE SATIN ALINIR

Maldivler ülkesinde: özellikle ahşap üzerine lake işleri ve tişörtler satın alabilirsiniz. Bunun dışında, bu ülkede, hediyelik eşya olarak, pek fazla çeşit bulunmaz. Bunların dışında, hediyelik olarak: ahşap oymalar, çaylar, anahtarlıklar, yüzükler, buzdolabı stikırları bulunabilir. Özellikle: el yapımı, oyma süslemeli “fotoğraf albümleri” çok revaçtadır.

Pazaryerlerinde: fıstık, ton balığı konservesi ve yerel şekerlemelerden de satın alabilirsiniz.
Siyah mercan, deniz kabukluları, kaplumbağa gibi objelerin ülke sınırları dışına çıkarılması kesinlikle yasaktır, buna dikkat etmenizi öneririm.

Kuzey Atol bölgesindeki Thulhadhoo adasında bulunan “Coco Palm” tatil köyü yöresine yolunuz düşerse: buradan mutlaka almanızı önereceğim bir obje var.
Bu tatil köyü, “lake” sanatı kullanılarak üretilmiş ürünlerle de ünlüdür. Adada yaşayan lake sanatkarları: eski torna tezgahlarında: ahşap vazolar, satranç taşları üreterek, ziyaretçilerin beğenisine sunarlar. Hatta: geleneksel yöntemlerle üretilen bu ürünler: sarı, kırmızı ve siyah renklerle renklendirildikten sonra, yaldızlandırılırlar ve metal halkalarla süslenerek, en sonunda cilalanırlar. Evet, bu lake ürünler hediyelik eşya olarak büyük ilgi görmektedir.

Güney atollerinde: Dhaalu atolüne yolunuz düşerse, burada: Ribudhoo ve Hulhudheli adasında: mücevher ustalarının yarattıkları, muhteşem altın ve gümüş işlemeciliği örneklerini görüp, satın alabilirsiniz.

Maldivlere ait el sanatı ürünlerinden satın almak isterseniz: Baa Atol Thulhaadhoo’da üretilen el sanatlarını görmelisiniz. Burada: ahşaptan, Dhivehi olarak adlandırılan şekillendirme ile hazırlanmış; güzel kutular, kaplar ve süs nesneleri bulunuyor. Ayrıca, oval tabak vazolar görülüyor. Bu zarif parçalar, kırmızı-siyah-sarı reçine ile cilalanıyor.

Buraya has “Mats” larda öne çıkıyor. Bu güzel kırmızı paspaslar, ülke genelinde, kadınlar tarafından dokunuyor. Güneşte kurutulmuş doğal boyalar kullanılıyor ve kahverengi-siyah arasında değişen renkler kullanılıyor. Paspaslar, kendi soyut tasarımları ile, hayal gücü ve beceri yönünden muhteşem güzelliktedirler.

Burada, son bir not, unutmamanız gereken bir şey var. Maldivler hükümeti tarafından ülke dışına çıkarılması yasaklanan bir kısım nesneyi bilmenizde yarar var. Bunlar: kaplumbağa kabuğu, siyah mercan, inci istiridye kabuğu, mercan ürünleri. Çevreyi korumak için böyle bir karar alındığı söyleniyor. Çünkü bir zamanlar, bu ürünlerden yapılan süs eşyaları, aşırı talep çekiyormuş.

Maldivler Tarih

Maldivler Tarih

Maldivler Tarih;

Adalar, ortaçağ döneminde: dünya ticaretinde para birimi olarak kullanılan “deniz kabukları” nın bol miktarda bulunduğu bir yer olarak önem kazanmaktadır.

Adaların oluşumu: 50 milyon yıl önce, yerkabuğunun kabarması iledir. Hindistan ve Afrika civarında, okyanus altındaki volkanik dağların kırık parçaları da, atolleri meydana getirmiştir.

İlk yerleşimcilerin, bu adalara nasıl geldikleri meçhuldür. Ancak, büyük olasılıkla, bunların denizci oldukları ve deniz yolu ile buraya geldikleri kesindir. Tarihçiler, günümüzdeki araştırmalarında, adalardaki ilk yerleşimin 2500 yıl öncesine kadar gittiğini düşünürler. Sri Lanka üzerinden gelen göçmenler: MÖ.500 yılında, buraya yerleşmişlerdir. Bunlar adaya kendi kültürlerini de getirmişlerdir. Bunun sonucunda: adada, Budacı ve Hindu inançları ve mimari tarzına ait kalıntılar görülmektedir. Ancak, bunların bir kısmı ortaya çıkarılmıştır.

1150 yılında,

Maldivler ülkesinde, İslam dini kabul edilmiştir. Büyük olasılıkla, bu dönemde, Araplar, buranın insanını İslam ile tanıştırmış olmalıdırlar. Ancak, bölgede Arap kültürüne ait herhangi bir mimari kalıntı bulunmamaktadır.

Maldivlerde İslam’ın kabulü hakkında anlatılan bir efsane şöyledir: “Her ay: adada bulunan kızlar arasından, kura ile seçilen bir genç bir kız, deniz şeytanını yatıştırmak için, tapınakta kendisini krala sunmak zorundadır. Bu kız, ertesi gün ölü bulunur.

Bir gün: Faslı bir tüccar olan Abul Yusuf: kurban olarak seçilen ve ertesi günü tapınağa gidecek olan bir kızın evine konuk olur. Bu geleneği öğrendiğinde, dehşete düşer ve kızın kılığına girerek, o gece tapınağa gider. Sabah olduğunda ise: kız kılığındaki tüccar Yusuf’un halen sağ olduğu ve Kuran’dan ayetler okuduğu görülür. Gece boyunca: kral, kendisine İslam’dan çeşitli sorular sormuş ve aldığı cevaplardan çok etkilenmiştir. Bunun üzerine, kral Müslüman olmuş ve İslam’ı ülkenin resmi dini olarak ilan etmiştir. Aynı zamanda, kral ismi kullanılmaya başlanmış, ülkeyi yönetenlere “Sultan” denilmeye başlanmıştır.

1499 yılına gelindiğinde: Hint Okyanusunda, Portekiz sömürge dönemi başlar. O zamana kadar, dindar balıkçılar ve denizcilerden oluşan Maldivler halkı; Male adasına; özellikle bir ticaret merkezi haline gelmesi sonucu; Portekizli sömürgeciler tarafından göz koyulmuştur. Ayrıca: gemi ipi yapımında kullanılan Hindistan cevizi lifinin bol bulunması ve uluslararası para birimi olarak kullanılan deniz kabuklarının bolluğu da etkendir.

Bunun üzerine,

Portekizliler, bölgeyi işgal ederler. 1559 yılındaki işgal edilse de, 15 yıl sonra Maldivliler bağımsızlıklarına kavuşurlar. Bu bağımsızlık mücadelesinde: Ada başkanı ve tüccar bir babanın oğlu olan “Muhammed Thakurufaan” ın, önemli rolü bulunur. Maldivlerin ulusal kahramanı olarak kabul edilen bu kişi: 16’ncı yüzyılın ortalarında, kuzeydeki Utheem adasında yaşamıştır. Din ve savaşçılık konusunda eğitim alması için, Hindistan’a gönderilmiştir. Daha sonra, babasının gemilerinde kaptanlık yapmak üzere, yeniden Utheem adasına döner. Bu sırada: ada halkı, Portekizliler tarafından, İslam’dan uzaklaştırılarak, Hıristiyanlığa geçmeye zorlanmaktadırlar. Bunun üzerine, bir halk ayaklanması çıkarmak için, işgal altındaki adalardan birine, yanında küçük bir vatansever gurupla birlikte girer. Klasik bir gerilla taktiği olan vur-kaçla, Portekizlileri birçok kez uykularında öldürüp izini kaybettirir. Bunun üzerine, Portekizli işgalcilerin moralleri bozulur ve ada sakinlerine “Ya Hıristiyanlık Ya Ölüm” tercihin sunarlar ve verilen sürenin dolmasına 1 gün kala, yerel direnişçiler, Male ve diğer işgal altındaki adalara girerek, bağımsızlıklarını ilan ederler.

Bu olay: her yıl, ay takviminin 3’ncü ayının, ilk günü “Ulusal Gün” olarak kutlanır.

Evet, Portekiz işgalinin bitirilmesinin ardından: Sultan, ülkede çeşitli yargı ve yürütme reformları yapmıştır. Düzenli ordu kurulmuş, deniz kabukları yerine, ticarette madeni para kullanılmaya başlanmıştır. Bunun yanında, yabancı ülkelerle ticaretin geliştirilmesi için girişimlerde bulunulmuştur. Ancak, bu gelişen ticari durum, özellikle Hintli korsanların dikkatini çekmiştir.

1610 yılında, Hintli korsanlar, Male adasına baskın düzenleyerek Sultanı öldürürler. Ancak, daha sonra geri püskürtülürler.

Maldivler Tarih;

17’nci yüzyıla gelindiğinde:

Bu kez, Hint okyanusunda Flemenkler görülür. 1672 yılında, Maldivliler, onlarla iyi ilişkiler kurarlar. Daha sonraki dönemlerde, Hindistan üzerinden gelen işgal girişimleri ve saldırılar, Maldivler yönetiminin Fransızlarla kurduğu ilişkiler ile önlenmeye çalışılır.

18’nci yüzyılın sonlarına gelindiğinde: Hint okyanusundaki güç dengeleri İngilizler lehine değişmeye başlar. Sultanlar, bu kez İngilizlerle yakın ilişkiler kurarlar. 1835 yılında, ilk kez, İngilizler adada görülürler ve bölgenin deniz haritasını çizerler.

1887 yılında: Sultan, İngilizleri adadan uzaklaştırmak için çeşitli girişimlerde bulunur. İçişlerinde bağımsız ancak dış ilişkilerinde İngilizlere bağlı bir toplum konumuna gelirler.

1932 yılına gelindiğinde: yazılı Anayasa ilan edilir. 1935 yılında, Sultan Nuruddin İskender: Deniz ve Karanın Sultanı, 12.000 adanın Hakimi ve Maldivlerin Sultanı” olarak ilan edilir. Ancak, 1944 yılında, Sultan tahttan indirilir. 1945-1954 yılları arasında, ülkenin ilk Cumhurbaşkanı olarak “Emin Didi” seçilir. 1965 yılına gelindiğinde, bu kez, İngiltere’nin korumasını sarsan bağımsızlık görüşmeleri başlatılır. 11 Kasım 1968 tarihinde, İkinci Cumhuriyet kurulur ve bu gün, günümüzde de “Cumhuriyet Günü” olarak kutlanır.

Maldivler Tarih;

1979 yılında:

Ulusal referandumla, Gayyum, Cumhurbaşkanı seçilir. Bu dönemde: turizm gelirlerinde büyük artış yaşanır ve Maldivler, kalkınma dönemine girerler. 1988 yılında, Sri Lankalı, Tamil gerillaları yani teröristler: Maldivlerde, darbe girişiminde bulunurlar ve bu sıradaki çatışmalarda, birçok Maldivli hayatını kaybeder ve bir süre Hint askeri güçleri, Male şehrinde konuşlandırılırlar.

1998 yılına gelindiğinde ise, yeni bir Anayasa ilan edilerek, yeni bir dönem başlatılır. 2003 ve 2004 yıllarında, ülkede yine çeşitli gösterilerin düzenlendiği görülür. Bunun üzerine siyasal reformlar yapılır. 2004 yılı Aralık ayında: tsunami felaketi yaşanır. Bu felaket sırasında: 19 tatil köyü ve 50 ada, sular altında kalır. Dev dalgalar, 110 kişinin ölümüne ve binlerce Maldivlinin evsiz kalmasına neden olur.

Gelelim sonuca: özellikle son bölümlerde anlattıklarımı dinleyen okurlar, büyük olasılıkla, “ya ben burayı tatil cenneti olarak düşlüyordum, özellikle son yıllarda burada birçok terör eylemi, gösteri düzenlenmiş ve 2004 yılındaki tsunami bunların üzerine tuz-biber ekmiş. Ya, ben güzel bir tatili düşleyerek buraya gittiğimde, yine aynı şeyler olursa?” şeklinde duygulara kapılabilir.

Şunu unutmamak gerekir: Maldivli, şunun bilincinde dir “turist yani yabancı ziyaretçi kendi ülkesinin geleceği, ekmeğidir, bu ziyaretçi ürkütülür ve ülkeden uzaklaştırılırsa, Maldivli aç kalır” Bunun bilincindeler ve karışıklık anlarında, yabancı ziyaretçilerin etkilenmemesi için her türlü önlem alınıyor ama elbette doğal afetlere önlem almak mümkün değil, yine de içiniz rahat olarak bu ülkeye gidip güzel bir tatil yapabilirsiniz.

Bali Lombok Adası

Bali Lombok Adası

Lombok adası: açık havalarda, Bali adasından görülebilecek kadar yakındır. Burası: geleceğin Bali’si olarak lanse edilmektedir. Fakat: buranın doğal manzarası, insanları, kültürleri ve dinleri tamamen farklıdır. Yağış miktarı daha azdır ve adanın büyük kısmı sıcaktan kavrulur. Sonuç olarak buraya gitmek için uygun bir mevsim belirlemek şarttır. Kurak aylar: Ağustos-Eylül ve Kasım-Şubat ayları arasıdır. Ekim-Mart arasındaki dönem ise, ıslak yani yağışlı olarak geçer.

Bali Lombok Adası

Evet, buraya ulaşmak için, feribot ile, birkaç saatlik yolculuk yapmanız gerekir.

Lombok adası: kuzey-güney yönünde: 70 km. dir. Çaprazlamasına da yine 70 km. dir. Üzerindeki tek büyük yükselti, yani dağ “Gunung Rinjani” dir. Bu dağ: Endonezya ülkesinin, ikinci en yüksek dağıdır. Adanın kuzey yarısına hakimdir. Ada halkının çoğunluğu: doğudan batıya uzanan ve kuru mevsimde güneşten kavrulan ovada yaşarlar. Adanın en güney kısmı, tamamen kuraktır. Burada, fundalıklarla kaplı tepeler ve aşınmış vadiler bulunur.

Bali Lombok Adası

Tarihi geçmişe bakarsak, Lombok adasının: uzun yıllar önce, Asya anakarasından çıkarak Cava ve Bali üzerinden gelen bir halk olan “Sasaklar”ın toprakları olduğu görülür. Sasaklar: özellikle canlılarda olduğu gibi, cansız varlıklarda da ruh olduğuna inanırlar. Ancak, adada İslamiyet yayıldıkça, ada halkı, eski inanışlarını terk etmiştir. Günümüzde ada halkının çoğunluğu Müslümandır. Burayı ziyaret ederseniz: birçok egzotik köy camisi ve sayıları gün geçtikçe artan çarşaflı ve türbanlı kadınları görebilirsiniz.

Bugün: çoğunlukla Lombok adasının batısında yaşayan Balililer, ticaret ve turizmde söz sahibidirler.

Bali Lombok Adası

LOMBOK ADASINDA GEZİLECEK YERLER

Adada, dikkate değer mimari yapı bulunmamaktadır. Adada görebilecekleriniz: rahat köy ortamında, mandaların ve ineklerin görüntüleri, tavuklar ve civcivler, yelkenlilerle dolu deniz manzaralarıdır.

Çoğu ada ziyaretçisi “Senggiga Plajı” kıyısındaki otellerde konaklarlar. Fakat, daha güneyde “Gili Adaları” bölgesinde de şınolkerli dalışlar yapılabilir.

Bazı köyler: sepetçilik, dokumacılık, çömlekçilik ve oymacılık gibi geleneksel sanatlarla uğraşırlar. Bunların, bazıları yol kıyılarına tezgahlar kurarak, ürettikleri ürünleri satarlar.

Bali Lombok Adası

Ampenan, Mataram ve Cakranegara

Lombok adasının yönetim merkezi “Mataram” şehridir. Mataram şehrinin kuzey kesiminde “Selaparang Havaalanı” bulunmaktadır ve uçaklar buraya inerler. Bali adasından gelen feribotlar ise, 10 km. güneydeki “Lembar” a yanaşırlar. Bali adasındaki “Benoa Limanı”ndan kalkan feribotlar, Lombok adasında “Gilli Adaları” yakınındaki “Bangsal” a gelirler.

Mataram ve Ampenan: günümüzde birleşerek, geniş bir alana yayılan bir şehir oluşturmuşlardır. Burada, günümüzde 500 bin insan yaşamaktadır. Uzun ve geniş bir bulvar üzerinde, devlet kurumları sıralanır.

Ampenan şehrinin liman bölgesi ise, harap olmuş durumdadır. Fakat, eski şehrin dar sokakları daha canlıdır. Buradaki halkın büyük kısmı, Arap tüccarların soyundan gelirler. Camiler ve minarelerden, ezan okuyan müezzinlerin sesleri duyulur. Bir dizi antika dükkanında; tozlu hurda yığınları arasında, tuhaf ve ilginç bir şeyler bulup satın almak mümkündür.

Nusa Tenggara Barat Museum

Merkezin güneyindedir. Bu müzede, adanın eşsiz ve değişken ekolojisinin yanı sıra, kültürü hakkında da fikir sahibi olabileceğiniz objeleri görebilirsiniz.

Bali Lombok Adası

Sumba köyü

Burası, kuru ve dalgalı adanın en zengin aşiret kültürü olan köyüdür. Adanın bu en yoksul ama en büyüleyici köyünde, sazdan evler, devasa oyma anıt mezarlar görülür. Burası, aynı zamanda, Endonezya’nın önde gelen “at yetiştiriciliği” yapılan bölgesidir. Atlar, engebeli bölgelerde taşıyıcı olarak kullanılırlar. Ayrıca, yine atlar, bölgede zenginlik ve statü simgesidir. Aşiret dedim ya, bölgedeki aşiretler arasında bazen çatışmalar çıkıyor, son çatışmanın 1998 yılında çıktığı söyleniyor.

Bali Lombok Adası

Mataram

Burada: Endonezya ülkesinde, her yönetim merkezinde bulunan birçok devlet dairesi görebilirsiniz. Ayrıca: ağaçlıklı, konutlara ayrılmış sokaklarda zengin evler bulunur. Adanın idari merkezidir. Genellikle “Cakra” diye kısaltılır.

Cakranegara

Bu şehir, Bali Racalarının sarayının çevresinde büyümüştür. Günümüzde, Lombok adasının ticari merkezidir.

Bali Lombok Adası

Mayura Su Sarayı

Burası, 1744 tarihinde inşa edilmiştir. Eskiden: toplantı salonu ve mahkeme olarak kullanılan bina: bir gölün ortasındadır. Buraya ulaşmak için, eski topların bulunduğu bir köprüden geçmek gerekir. Öte yandan, burası, Balililerin, 1894 yılında, Hollandalılara karşı zafer kazandıkları yer olarak önem kazanmaktadır. Ancak, bu zafer, yalnızca birkaç hafta sürmüş ve Hollandalılar, bütün adayı ele geçirmişlerdir.

Bali Lombok Adası

Pura Meru

Adadaki en büyük tapınaktır. 1720 yılında inşa edilmiştir. Tapınak binasının dış avlusunda, muazzam büyüklükteki ahşap davullar, Hindu cemaatinin festivallerinde ve merasimlerinde, cemaati çağırmak için kullanılır.

Kuta Beach

Burası, engebeli tepeler arasında yükselen, beyaz kum ve turkuaz deniziyle muhteşem bir bölgedir. Dalga sörfü yapmak için, dünya standartlarında en iyi yerlerden biri olduğu söylenir. Dalgalı dense de, bazı yerlerde sakin söyler bulunmaktadır. Her yıl “Şubat veya Mart” ayında, burada “Nyale Balıkçılık Festivali” düzenlenir. Ayrıca, Ağustos ayında da burası hareketlenir ve bu ayların dışında, bölge gayet sessiz ve sakindir. Turizm dışında, buranın geçim kaynağı olarak, kozmetik sanayinde kullanılan “deniz yosunu” önem kazanır.

Bali Lombok Adası

Senggigi Plajı ve Gili Adaları

Burası: Batubolong’un kuzeyindedir. Buradaki 10 km. lik sahil şeridi boyunca, her türlü konaklama tesisi bulunur. Lombok adasının başlıca plaj bölgesidir. Plaj eğimlidir ve mercan kayaları, çoğu yerde yüzeye kadar çıkar. Bu yüzden, burada denize girmeye niyetlenirseniz, lastik deniz ayakkabısı giymeniz önerilir. İnce kumlu plajlarda, özellikle güneş batarken kan kırmızısı gün batımını seyredebilirsiniz. Deniz karardığında ise, bu kez, balıkçı teknelerinin, parlak fenerleriyle gece gökyüzüne karşı, denizde parıldayan görüntülerini görebilirsiniz.

Gili Adalarına gitmek için: Bangsal bölgesine gitmeniz gerekir. Adalara gitmek için 15-20 kişilik tekneleri kullanmanız gerekir. Buradan, 3 km. uzaklıktaki “Gili Air” adasına gidebilirsiniz. “Gili Meno” adası ise, 8 km. uzaklıktadır. Bu adanın uzunluğu 2.5 km. dir ve en büyük adadır.

Gili Adalarının

Sakinliği ve parıldayan suları ünlüdür. Adalarda: şınolkerle veya tüple dalış yapabilirsiniz. Adalarda, birkaç küçük otel ve bungalov tarzı konaklama yerleri bulunuyor. Ayrıca, birkaç küçük dükkan da bulabilirsiniz. Bu arada: hani olura, adalar arasında sakın yüzmeye kalkmayın çünkü güçlü akıntılar olduğu ve daha önce bunu deneyenlerin öldüğü söyleniyor. Ayrıca: rüzgar olduğunda, denizde “denizanaları” oluyor, bu konuda antipatisi olanlar dikkat. Son bir not: her ne kadar pek fazla olmasa da, adaların özellikle sakin yerlerinde, yabancı bazı kadınlara cinsel tacizlerde bulunulduğu ve hatta bazen bu olayın ileri boyutlara taşındığı söyleniyor, bu yüzden, özellikle yalnız bayan gezginlerin, adanın sakin ve karanlık yerlerine gitmemeleri önerilmektedir.