Çin ülkesinin en güzel şehirlerinden biri olarak bilinir. Tarihsel kalıntılar ve doğal güzellikleriyle ünlüdür.
Burada: Batı Gölü (Xihu) denilen bir göl var. Bu göl, her ne kadar bölgenin en büyük doğal özelliklerinden biri olsa da, şehrin başkaca özellikleri de var. Qiantang nehri, şehrin ortasından geçmektedir. Nehir üzerindeki ilk köprü, 1930 yılında yapılmış, çelik köprüdür. Nehrin en büyük özelliği: dünyanın nehir çapında en büyük gel-git olaylarının yaşandığı nehri olmasıdır.
Bu gel-git olayları: saatte 40 km. hızla yaşanmakta ve yaklaşık 9 metrelik farklılıklar ortaya çıkmaktadır. Bu gel-git olayları nedeniyle, şehir limanında, yaklaşık 1.5 ile 4.6 metre yüksekliğinde su yükseklikleri farklılıkları oluşmakta ve bu da elbette şehir limanını ve yakın çevresini tehdit etmektedir. Bu gel-git olayları sırasında oluşan dalgalar ile, sörf yapanlar var. Ama, bu sörf yapanlar, yanlızca 11 saniye kadar su üzerinde kalabiliyorlarmış.
Evet, şehir: Şanghay’a 180 km. uzaklıkta olmasıdır. Nüfus, 8.7 milyon kişidir.
Ayrıca: Çin ülkesinin en önemli iki gelir kaynağından olan: ipek ve çayın üretim merkezidir.
Ayrıca: ülkenin belli-başlı eğitim kurumları da buradadır. Özellikle, Güzel Sanatlar Akademisi ve İlaç Sanayii, öne çıkmaktadır.
Şehirde, tatmanızı önereceğim yöresel lezzetler: gölden yakalanan taze bir balık cinsinin sirke kaplanarak yapılan yemeği “Source balık” ve kil de pişirilmiş bir tür tavuk yemeği çok meşhur. Ayrıca, kızarmış domuz etinden yapılan “Dongpo” dikkatinizi çekebilir ve kızarmış karides tatmalısınız. Elbette, tüm bunların yanında, yörenin en büyük içeceği, çaydır.
Alışveriş düşünürseniz, şehir merkezindeki “He Fang Sokak” olabilir. Burası, aynı zamanda tarihi bir caddedir. Buradan satın alabilecekleriniz: çay, ipek şemsiye olabilir. Buradaki antik binalar da dikkatinizi çekecektir.
BATI GÖLÜ- Xİ HU
Gölün kapladığı alan, 5.68 km. karedir. Gölün peyzajı: 9. yüzyılda başlamış ve 13.yüzyıla kadar sürmüştür. Bu uzun yıllar boyunca, burası, daima Çin kültürünün seçkin şair ve edebiyatçılarını etkilemiştir. UNESCO tarafından, 2011 yılında, Dünya Mirası Listesine dahil edilerek, koruma altına alınmıştır.
Göl: 5 ayrı bölümden oluşmaktadır. Ortalama derinlik, 5 metredir. Dış göl, en büyük kısımdır. Üç tarafı, dağlık doruklardan oluşmaktadır. Doğal ortamda, garip şekilli zirveler, sakin yaylalar ve ormanlık alanlar, yoğun bitki örtüsü ve özellikle bahar çiçekleri, çok sayıda heykel ve mimari özellikleri bulunan yapılar bulunmaktadır.
Şehrin en önemli özelliği: bu gölün kıyısında yürürken veya kiralamış olduğunuz bisiklete binerken, muhteşem manzarayı izleyebilmenizdir.
Evet: Batı gölünün güney kıyısındaki “Gök Gürültüsü Tepesi” ne çıkmalı ve buradaki 5 katlı pagoda yani “Akşam Güneşi Pavyonu (Leifeng Xizhao)” ndan, şehri izleyebilirsiniz. Ayrıca: 1933 tarihinde yapılan, gölün kuzey kıyısındaki “Baochu Pagodası” da, manzara izlemek için en uygun yerlerin başında gelmektedir. Burası, Kıymetli Taş Tepesi üzerinde, Batı gölünün hemen kuzeyindedir.
Bunun dışında: göl kıyısında yürüyüş yapabilir veya tekne gezintisine de çıkabilirsiniz. Tekne gezintisinde: göl üzerinde bulunan 3 yapay adadan: en büyüğü olan “Santan Yinyeu” adasına çıkabilirsiniz. Bu ada üzerinde: yine küçük bir suni göl ve bu gölün ortasındaki yapay adacığa geçişi sağlayan bir köprü görülüyor.
LİNG YİN TAPINAĞI-TEMPLE OF SOUL RETREAT
Gölün batı yakasında: 2 km. uzaklıkta bir tapınak var. Lingyin Tapınağı (Ruhların İnziva Yeri) Burası, ülkenin en tanınmış 10 Buda tapınaklarından biridir. Giriş ücreti, 30 yuandır.
Buradaki ilk tapınak: Jin hanedanı döneminde (317-420) yapılmıştır. En parlak dönemde, buradaki yapılar topluluğunda: tapınak, 9 bina, 18 pavyon, 77 saray ve yaklaşık 3000 rahibin konaklaması için, 300 den fazla oda bulunuyormuş. Ancak, aradan geçen zamanda, bu yapılarda büyük değişiklikler yaşanmıştır.
Günümüzde görülen ana tapınak, 1974 yılındaki Çin Kültür Devrimi sonrasında yapılmıştır. Günümüzde dini faaliyetler sürdürülmektedir.
Tapınağın ana salonunda: Buda’nın, lotus yaprağı üzerine otururken görülen, büyük bir heykeli var. Heykelin, boyutu yaklaşık 20 metredir.
GENERAL YUE FEİ MAUSOLEUM
Giriş ücretlidir. (25 yuandır)
General Yue Fei, 1103-1141 yılları arasında, Henan hanedanı zamanında yaşamıştır. Kendisi: gerek Song hanedanlığı ve Jin hanedanlığına karşı, büyük savaşlar yapmıştır. Ancak, sonunda Jin hanedanına yenildi ve teslim oldu ve hapishanede gizlice öldürüldü. Günümüzde, bu büyük general için, şehirde, büyük bir mezarlık kompleksi kurulmuştur. Çünkü, ulusal bir kahraman olarak kabul edilmektedir.
Günümüzde görülen mozole yapısı, Qing hanedanı döneminde, 1715 yılında yapılmış ve 1979 yılında büyük bir restorasyon geçirmiştir.
UZAKLARDAN GELEN TEPE (FEİLAİFENG)
Tapınağın hemen yakınlarındadır. Burada: Yuan hanedanı döneminde yapılmış, 400 civarında, Budacı taş heykel var. Ayrıca, 4 tane de mağara bulunuyor. Bu mağaralar kutsal özellikler taşıyor. 400 civarındaki heykelden en öne çıkanı ise: Gülen Buda heykelidir. Bu heykel, yaklaşık 1000 yıllıktır. Heykel: sevimli, güler yüzlü ve koca göbekli olarak şirin bir görüntü sunuyor.
EJDERHA KUYUSU (LONGJİNG)
Burası, bölgenin dünyaca ün kazanan “Longjing” çayının üretildiği yerdir. Buranın köylüleri: bölgeye gelen ziyaretçilere, fincanlarla, çay ikram ediyorlar. Elbette, bu ikram sonucunda, bu değerli çay yaprakları size satılmaya çalışılıyor.
HANGZHOU İPEK BASKI VE BOYAMA KOMPLEKSİ (HANG Sİ LİAN)
Şehir, yazının başında belirttiği gibi, çay kadar ipek baskılarıyla da ün kazanmıştır. Bu tesis ise, ülkenin en ünlü ipek baskı tesisidir.
ÇİN ULUSAL İPEK MÜZESİ
Batı gölümün güney kıyısındadır. Ülkenin, devlet düzeyinde ilk profesyonel ipek müzesidir. Ayrıca, dünya çapında da, en büyük ipek müzesidir. 1992 yılında ziyarete açılmıştır. 2004 yılından bu yana, ücretsiz olarak gezilebilmektedir. Müzede, 8 sergi salonu bulunuyor. İlk salonda, Çin ipek kültürünün 5000 yıllık uzun bir geçmişi tanıtılıyor. Diğer salonlarda da ipek ağırlıklı temalar işleniyor. Müzenin bir de satış dükkanı var, buradan kendiniz ve yakınlarınız için ipek ürünlerden satın alabilirsiniz.
ULUSAL ÇAY MÜZESİ
1991 yılında açılmıştır. Yaklaşık 5.4 dönümlük bir alanı kapsamaktadır. Müzede, yalnızca Çin çayı teması işleniyor.
Müzede, çay tarihini ve gelişimini gösteren 4 bina var. Sergi binası ise, 6 salondan oluşmaktadır.
Ülkede bulunan 300 den fazla çay çeşidi, burada sergilenmektedir. Bu çay çeşitleri hakkında, ayrıntılı bilgiler veriliyor. Müzede, sakin ve sessiz bir yerde, çay performansını görmek ve çay içebilmeniz mümkün.
SOLİTARY TEPESİ
Batı gölünün, kuzeybatı köşesindedir. Tepenin yüksekliği, deniz seviyesinden 38 metredir. Yaklaşık 50 dönümlük bir alanı kapsamaktadır. Batı gölü çevresindeki diğer tepelere nazaran, zirvesi daha düşük olmasına rağmen, gölün en büyük ve tek doğal adasıdır. Birçok doğal güzellik barındırmaktadır. Güney bölgesinde, Zhejiang müzesi, Wen Lan Pavilion ve Zhangshan Park bulunmaktadır. Park: Qin hanedanlığı döneminde yapılmıştır.
ALTI HARMONİES PAGODA, LİUHE PAGODA
Pagodaya giriş ücreti: 30 yuandır.
Eski Çin mimarisinin başyapıtlarından biridir. Yuelun tepesi üzerindedir. Güneyinde, Batı gölü bulunuyor. Pagoda: başlangıçta, 386-581 yılları arasında hüküm süren, Song hanedanlığı döneminde yapılmıştır. Pagodanın yapılış amacının, Qiantang nehrinin gelgit sularını sakinleştirmek. Ancak, bu yapı, 1121 yılında yapılan bir savaşta tamamen yıkılmıştır.
Günümüzdeki ahşap ve tuğla kullanılarak yapılan pagoda ise, Song hanedanlığı döneminde yapılmış ve Ming hanedanı döneminde çeşitli eklentilerle güçlendirilmiştir. Pagodanın yüksekliği: 59.89 metredir. 13 katlıdır. En üst kata kadar giden, spiral bir merdiven bulunmaktadır. Tavan üzerinde ise: oyma ve figürler, hayvanlar, çiçekler, kuşlar görülüyor.
Hong Kong adasının doğusunda, deniz seviyesinden 554 metre yüksekte olan Victoria Peak; şehrin en yüksek noktasıdır ve adanın batı kısmını kapsar.
Ama buranın en ilgi çeken yönü, buraya olan ulaşımdır. Buraya ulaşımı sağlayan tramvay, yaklaşık 100 yıldır faaliyettedir ve günümüze kadar hiçbir kaza söz konusu olmamıştır. Tramvay ile, buraya ulaşmak, yaklaşık 8 dakika sürüyor. Yolculuk: zirvede bulunan, 7 katlı, gemi şeklindeki bir yapı da son buluyor. Tramvay dedim de, bu aslında bir “feniküler” olarak da sınıflandırılabilir.
Manzaralı tırmanış, Garden road yolundaki “American Cosulate” nin köşesinden başlar ve bazen korkulacak düzeyde dikleşerek sürer. Yol: apartman blokları, bambu tarlaları ve orman bitkilerinin üzerinden geçer.
Tepe: şehrin en gözde yerleşim yeri olduğunu bilmenizde yarar var. Bu yüzden, buradaki konut fiyatları ve kiraları çok yüksektir. Geçmiş dönemlerde, buhar gücü ile çalışan “Peak Tram”: dönemin zengin “taipanları” nın, yamaçlardaki sığınaklarına kolay erişimleri için inşa edilmiştir.
Peak Tram’dan önceki dönemlerde ise, buraya çıkmanın başlıca yolu “tahtıravanlar” ve “çekçekler” imiş.
1888 yılında işletilmeye başlanan tramvay ise, yalnızca, doğal afetlerde ve II. Dünya savaşı sırasında hizmet vermemiş, kalan dönemlerde sürekli olarak hizmette kalmıştır.
Tramvayın, 120 civarında yolcu alabilen renkli vagonları, yaklaşık 8 dakikada, yolculuğu tamamlar.
Ancak, özellikle havaların güzel olduğu günlerde, ilk durakta, tramvaya binmek için uzunca bir süre sıra beklemeniz gerekecektir.
Hatta, şehir halkının, geleneksel olarak tepelere çıktığı ilkbahar ve sonbahar festival dönemlerinde, bu bekleme süreleri bir hayli fazla olacaktır.
Evet, yolculuk, tepede bulunan son durakta bitiyor. Burada “Peak Tower” denilen bir yapı var.
Bu yapının (Peak Tower) içinde bulunanlar ise
1. Tepe kulesi.
2. Madame Tussauds Müzesi.
3. Ripley Believe I tor Not.
4. Odditorium.
5. Peak Explorer Motion Simulator.
Kulenin kusursuz çatısı, İngiliz mimar Terry Farrell tarafından tasarlanmıştır. Evet, “Sky Terrace 428” denilen burada, dünyanın en muhteşem şehir manzarasını izlemeye hazır olun. Gözlem yerinin girişi ücretsizdir.
ZEMİN KAT
Yapının zemin katında: dükkanlar ve yeme-içme mekanları bulunuyor.
BİRİNCİ KAT
Yapının birinci katında: “EA Experience” etkileşim oyunları merkezi ve “Madame Tussaud Balmumu Müzesi” ve şehrin 360 derecelik panoramik manzarasını izleyebileceğiniz “Seyir Terası” bulunuyor.
Madame Tussauds Museum
Yapının birinci katında, dünyaca ünlü insanların balmumu heykelleri bulunuyor. Bilindiği gibi, bu tür müzelerin kurucusu Madame Tussaud (1761-1850) yılları arasında, Fransa’da, tüm dünyada tanınan balmumu heykelleri yapmaya başlamıştır. Bu müzelerin, dünya çapındaki merkezi İngiltere-Londra şehrindedir.
Buradaki müze ise, 2000 yılında ziyarete açılmıştır. Asya kıtasının ilk balmumu müzesinde, yaklaşık 100 balmumu heykel bulunuyor. Müze yapısı, zamanla yetmediğinden, 2005 yılında, eklenti bölümleri hizmete girmiştir. Müzeye:; 12 yaşın altındaki çocuklar, bir yetişkin nezaretinde sokuluyorlar.
Balmumu heykellere zarar verilmemesi için, kendi fotoğraf makinanızı kullanmanıza izin verilmiyor, profesyonel fotoğrafçılar fotoğrafınızı çekiyorlar. Her gün saat: 10.00-22.00 arasında açık bulunan müzeye, giriş ücreti: yetişkinler 160 HKD ve çocuklar 90 HKD. Dır.
Müzedeki sergi alanları, beş bölüm halinde düzenlenmiştir. Bunlar
1. Hong Kong Glamour:
Burada Hollywood yıldızlarını görebilirsiniz. Bunların arasında: Angelina Jolie, Brad Pitt var. Bunlarla fotoğraf çektirebiliyorsunuz.
2. Müzik Simgeleri:
Burada: 1960’lardan günümüze kadar olan süreçteki, en sevilen sahne ve müzik yıldızlarını görebilirsiniz. Bunlar arasında bulunanlar: Elvis Presley, Teresa Teng Ley, Anita Mui.
3. Tarihsel ve Ulusal Kahramanlar:
Bu bölümde: Britanya Kraliyet ailesinin önemli bireyleri ve eski ABD Başkanı Bush gibi ünlüler bulunuyor.
4. Dünya Promiyeri:
Bu bölümde, Hollywood aktör ve aktrisleri bulunuyor.
5. Şampiyonlar:
Burada, şampiyon olan ve altın madalya kazanan “Liu Xiang” gibi sporcuların balmumu heykelleri bulunuyor.
Bunun dışındaki bir sergi alanı “Korku Odası” olarak tanzim edilmiştir. Burada: kötü adamlar, en tehlikeli suçlular ve katiller, gizli koridorlarda, korkunç çığlıklar atarak, karanlık odalarda yerleştirilmişler ve ziyaretçiler bu koridorlarda ilerlerken bu uğursuz yüzleri görünce, korkudan irkiliyorlar. Siz de bu heyecanı yaşamalısınız. Evet, bu sıra dışı yolculuktan sonra “Mağaza” bölümüne ulaşıyoruz. Buradan: küçük balmumu figürler, cam küpler, balmumu eller gibi hatıra objeler satın almak mümkündür.
Ripley Believe I tor Not Museum
Peak Tower yapısının, ikinci ve üçüncü katında başka bir müze bulunuyor.
Odditorium
Yapının üçüncü katında bulunan, burada: tüm dünyadan toplanan 450’den fazla sergi bulunuyor.
Tepe Explorer Motion Simulator
Yapının dördüncü katındadır. Burada: ziyaretçiler için, ileri teknoloji projektörler, ses sistemleri ve hareketli sandalyeler ile donatılmış bir salon bulunuyor. Burada, ziyaretçiler, hareketli sandalyelerde oturduklarında, ekrandaki görüntülere bakarak, bambaşka bir dünyaya yöneliyorlar. Burada, heyecan verici bambaşka bir yolculuk yapılıyor.
Pavilion
Buradan, şehrin panoraomik manzarası izlenebiliyor. Hatta: dünyanın en güzel gece sahnesinin burada izlendiği söyleniyor. Bu manzarada: Victoria Limanı, Kowloon yarımadası, muhteşem bir gece manzarası gözlerinizin önüne seriliyor.
“Peak Galeri” nin en üst katında ise, bir döner restoran var ve bu restoranda Victoria Limanının muhteşem manzarasını izleyerek yemek yemek mümkündür.
Bu yapı dışında, tepenin bulunduğu alanda, yürüyüş yapmak ta mümkündür.
“Peak Circle Walk” denilen ve 45 dakika süren yürüyüş rotasını izlerseniz: şehrin sahil şeridinin ve adaların etkileyici manzarasını seyredebilirsiniz. Yürüyüş rotası “Lugard” ve “Harlech” yolları boyunca uzanmaktadır. Yol boyunca izleyebileceğiniz manzara, özellikle akşam saatlerinde, yani hava karardığında daha muhteşemdir.
Yine bu yürüyüş güzergahı boyunca: hediyelik eşya tezgahları, oturma sıraları-banklar ve şehrin son “çek-çek” leri de bulunmaktadır. Bu çek-çek’lere binerek fotoğraf çektirebilirsiniz.
“Governor’s Walk” yolunu takip ederek ilerlerseniz: tepeye çıkabilirsiniz. Tepede, büyüleyici güzelliği sahip “Victoria Peak Gardens” bulunmaktadır.
Victoria Peak Gardens
Buradaki bahçeler, bir zamanlar koloni valisinin dağ evine aittir. Ama, II. Dünya savaşı sırasında, Japonlar, şehri işgal ettiklerinde, burada bulunan koloni valisinin evini yıkmışlardır.
Bahçenin bulunduğu alanda: her gün sabahın erken saatlerinde, “tai-chai” yapanları görebilirsiniz. Bu etkinlik, bir tür ağır çekim bale egzersizleri gibidir. Gençler ve yaşlılar, zihin ve beden kontrollerini sağlamak için bu etkinliğe katılırlar.
“Peak Tram” ın aşağısındaki terminalden başlayarak “Albert Road” yolunu takip ederseniz, kısa bir yürüyüş mesafesinde, günümüze kadar 28 koloni valisinden, 25 tanesinin ikamet ettiği ve günümüzde hükümet başkanının resmi konutu olan “Goverment House” yapısını görebilirsiniz.
ZOOLOGİCAL AND BOTANİCAL GARDENS
Victoria Peak kuzey yamaçlarında, güzel bir bahçe bulunuyor. Yaklaşık 15 dönümlük bu bahçe, “Albany Road” yolu ile iki bölüme ayrılmıştır. Bu iki parça: bir yaya tüneliyle bağlanır. Bu park alanında: bir de hayvanat bahçesi bulunuyor.
Doğu kesimdeki bölümde: Çocuk Pleasure Ground, Aviary, Jaguar Cage, Seracılık ve Süs Teras Bahçesi olan eski bahçe görülür.
Yeni bahçe denilen ve batıda bulunan bölümde ise: memeli ve sürüngen hayvanlar bulunuyor. Özellikle: orman kuşları bölümü ilgi çekmektedir. Evet, bu bölümdeki hayvanlar, 40 kafeste yaşıyorlar.
Sayısal olarak, 500 kuş ve 70 memeli ve 70 sürüngen bulunuyor. Bunlar arasında öne çıkanlar: Borneo orangutanı, Çin kirpisi, Altın aslan, güzel primatlar var. Ayrıca: Amerikan Flamingo, Bali muhabbet kuşu gibi, kuşlar da bulunuyor.
Yine burada, 1000 kadar bitki çeşidi bulunuyor. Bunların çoğu tropikal ve subtropikal bölgelerde yetişmektedir.
Evet, Hong Hong adasının en etkileyici, bölümünden gezimize başlayacağız. Buraya ulaşmak için, en güzel yol: Victoria Harboor’dan “Star Ferry” (bunlar bir tür feribottur) ile geçerek, Central District denilen yere ulaşmaktır.
Bu ulaşım sırasında: yeşil ve beyaz renkli, çift katlı feribotlar kullanılır. Bu feribotlar, iskeleden ayrılmadan önce çanlar çalar, iskele yolcu biniş tahtası kaldırılır ve palamarlar çözülür. Yolculuk yaklaşık 8-9 dakika sürer ve bu esnada, büyüklü-küçüklü deniz araçlarından oluşan yoğun bir deniz trafiği aşılır ki, aynı İstanbul boğazı geçişi gibidir. Yolculuk ilerledikçe, yani Hong Hong adasına yaklaşıldıkça, şehrin, muhteşem güzel silüeti gözler önüne serilir.
“Star Ferry” filosunda: adını yıldızlardan alan feribotlar bulunmaktadır. Bunların en eskisi olan “Celestial Star” ise, 1956 yılında inşa edilmiştir. Star Ferry iskeleleri ise, denizden kazanılan alanlara inşa edilmişlerdir.
Bölgeyi tanıtmaya başlamadan önce, burada yapılan, dünya çapında ünlü bir etkinlikten söz etmek istiyorum. Bu etkinliğin adı Işıklar Senfonisidir.
Victoria Harbour bölgesinde yapılmaktadır ve limanın her iki tarafında, 40’dan fazla binada, gece, multimedya gösterisi yapılır. Gösteri: “Guiness Dünya Rekorları” kitabında: “Dünyanın en büyük, daimi ışık ve ses gösterisi” olarak tescil edilmiştir.
Gösteriye: renkli ışıklar, lazer ışıkları ve ışıldaklar katılır. Müzik ve ışık çeşitliliğinin yaratıldığı senkronize, unutulmaz görüntüler ortaya koymaktadır ki, bunu mutlaka izlemelisiniz. Gösteride sunulan temalar: Uyanış, Enerji, Miras, Ortaklık, Final. Evet, kutlama 5 ana tema başlığı altında düzenleniyor.
Gösterinin müziklerini ve İngilizce anlatımını dinlemek isterseniz, her Pazartesi, Çarşamba ve Cuma gecesi “Tsim Sha Tsui” rıhtımında, limanın ön kısmında bulunmanız gerekir. Tropikal siklon uyarısı 3 veya yağmur fırtınası olasılığı olduğunda, gösteri askıya alınıyor.
Central District
Şehrin iş merkezi olan, çok uluslu finansal hizmetler şirketlerinin birçoğunun merkezinin bulunduğu, birçok konsolosluğun bulunduğu bölgede, ilk karşımıza çıkan, büyük bir gökdelendir.
Two IFC
Burası “Uluslar arası Finans Merkezi” binasıdır.
412 metre yükseklikteki bina, dünyanın en yüksek 7’nci binası olarak önem kazanmaktadır. En üst katın yüksekliği: 387 metredir. 88 kat bulunmaktadır. 1998 yılında başlanan inşaat, 1999 yılında bitirilmiştir. 18 tane yüksek hızlı asansör bulunuyor. Ancak, bina da, bir seyir platformu yoktur.
IFC Mall
Bu kompleks, yaklaşık 200 mağaza ile, uluslar arası önde gelen markaların ürünlerinin satıldığı bir yer olarak önem kazanmaktadır. Burada: alışveriş yanında ayrıca eğlence, gezi ve yemek yerleri de bulunuyor.
Bu binanın hemen yakınında “Four Seasons Hotel” binası var. Burası da, 2005 yılında tamamlanmış, 206 metre yüksekliğinde, 60 katlı, 400 odalı bir oteldir.
Bölgenin önemli binaları, kaldırımlar ve üst geçitler ile birbirlerine bağlanırlar. Şehrin şaşırtıcı özelliklerinden birisi olan, 800 metre uzunluğundaki açık hava yürüyen merdiveni “Central Mid-Levels Escalator” bölgesine gider.
Mid-Levels Escalator
Merdivenler, alttan üste doğru 135 metre kadar yükselir ve Guiness Rekorlar Kitabında belirtildiğine göre “Dünyanın en uzun yürüyen merdiven sistemi” olarak öne çıkar. 1993 yılında inşa edilmiştir. Toplam seyahat süresi, 20 dakikadır. Ancak: bunlarla katedilen mesafe, araba ile seyahat edilmesi halinde, birkaç kilometreye eşdeğerdir.
Her gün saat: 06.00-22.00 arasında çalışır. Ziyaretçilerini, apartman bloklarından aşağıya, Central bölgesine taşır ve bu sırada, Central bölgesindeki sokak yaşantısını, kuşbakışı izlemek mümkündür. Bu sırada: Cochrane Street üzerinden geçilir ve 140 yıllık canlı bir sokak pazarı olan “Gage Street” ve “Graham Street” boyunca ilerlenip, “Holywood Road” yoluna ulaşılır. Özellikle: bir sokak ağırlıklı Pazar olan “Gage Street” ilginçtir.
Daha sonra ise: SoHo denilen bölgeye ulaşılır ki, burada gayet güzel restoranlar ve barlar bulunur. Evet, bu yürüyen merdivenler günlük 55 bin kişiye hizmet vermektedir.
IFC’den çıktıktan sonra: Exchange Square denilen yeri geziyoruz. Hemen burada, yine ilginç bir yapı var.
Jardine House
Burası da bir ofis binasıdır. 1972 yılında tamamlandığında, şehirde ve Asya kıtasındaki en yüksek bina idi. 1980 yılında ise, bu özelliğini yitirmiştir. Bina: bir metal çerçeve ve yuvarlak pencereli bir perde duvar ile inşa edilmiştir. Pencerelerin dairesel tasarımı, ilgi çekmektedir.
Buradan, kaldırımları doğuya doğru takip ediyoruz ve “General Post Office” denilen yere ulaşıyoruz.
General Post Office
Deniz kıyısındaki bina: 1976 yılında yapılmıştır. Burada, pul meraklılarının ilgisini çekebilecek “pul sergileri” düzenleniyor.
Post Office binasının solundan, alt geçidi kullandığımızda: “Statue Square” denilen yere ulaşıyoruz.
Meydanın doğu bölümünde: Legco Building var.
Legco Building-Yasama Konseyi
1912 yılında yapılan bina, bölgedeki birkaç koloni dönemi yapısından birisidir ve 1985 yılına kadar Hong Kong Yasama Konseyine ev sahipliği yapmıştır. 2 katlı granit yapıdır. Neo klasik mimari tarz, İon sütunları ile desteklenmiştir. Hemen önünde ise; adaleti temsilen “Themis” heykeli bulunmaktadır. Yapı: II. Dünya savaşında, işgal edildiğinde, Japonlar tarafından karargah olarak kullanılmıştır. Günümüzde, burası “Yüksek Mahkeme Binası” olarak kullanılıyor.
Statue Square ve Chater Garden bölgesinde, modern mimarinin çarpıcı yapılarını görmek için gökyüzüne bakmalısınız.
Bank of China Tower
I.M. Pei tarafından tasarlanmıştır. 70 katlıdır. İki direklerinin yüksekliği 368 metredir. Bina: 1989-1992 yılları arasındaki süreçte, ABD dışında, 300 metreden yüksek bulunan tek bina olarak tarihe geçmiştir. Günümüzde ise, şehrin, dördüncü en yüksek binasıdır.
Sonuç olarak, bu tasarım, her ne kadar ödüllü bir mimar tarafından gerçekleştirilse de, bölgede yaşayanlar bu yapıyı sevmezler. Çünkü: yapının üçgen prizmaları ve keskin açıları, buradaki insanların yaygın olarak sahiplendikleri “fenk-shui” ilkelerine ters gelmektedir. Ayrıca, yapının radyo antenleri, bir böceğin antenlerini çağrıştırır. Son bir not: bu binanın 43. katında bulunan gözlem kulesi, ziyarete açıktır.
Rakip “HSBC Hong Hong Genel Merkez Binası”; Norman Foster tasarımıdır.
HSBC Hong Kong Genel Merkez Binası
Bina, 1933 yılında yıkılan “Hong Kong Belediye Binası” yerine inşa edilmiştir. Günümüzde görülen bina, 1985 yılında tamamlanmıştır. Tamamlandığında, dünyanın en pahalı binası ünvanını almıştır. Binanın tasarımında, askı çerçeve kullanılmıştır. Yani, iç destek yapısı yoktur. Ayrıca: güneş, binanın içindeki aydınlatmanın en önemli kaynağıdır. Doğal güneş ışığı kullanımı sayesinde, enerji tasarrufu yapılmaktadır. En büyük özelliği: üst katlara erişim kolaylığıdır. Zemindeki lobi, prestijli bir resepsiyon alanı yaratmaktadır.
Bu binanın bir diğer özelliği ise, hemen kapısında: yine “fenk-shui” ilkelerine uygun olarak “iki bronz aslan” heykelinin koruyuculuk görevini yerine getirmek üzere, bekliyor olmalarıdır.
Çünkü: Honk Kong şehrine yerleşen ilk İngiliz yerleşimcilerin “Fenk-Shui” ilkelerine ilgileri vardı. Bu yüzden, şehirde yapılan erken dönem yapılarının çoğu, Fenk-Shui felsefesine uygun olarak inşa edilmiştir. Bu ilkeye göre: bir vücut: su için, bir nehir ister, deniz yada okyanus ister.
Bu yüzden: HSBC binasının önünde, görünümü engelleyen başka bir bina yoktur ve büyük açık bir alan (Statue Square) bulunur ve buradan “Victoria Limanı” görülür.
Gelelim “aslan heykelleri” ne: HSBC şirketi, 1935 yılında, burada karargahını yaptırmaya karar verdiğinde, Şangay ofisinde görevli İngiliz heykeltıraş Wagstaff’a, 2 bronz aslan heykeli siparişi verilir.
Şanghay ofisindeki bu aslan heykelleri: oranın bir parçası haline geldi ve yayaların ilgisini-sevgisini çekti. Daha sonra bu aslanların benzerleri yaptırıldı ve 1982 yılında, bu binanın girişine taşındılar. Son bir not: binanın akıllı aydınlatma sistemi bulunmaktadır ve limanda yapılan toplu ışıklandırma gösterilerinde kullanılmaktadır.
Alexandra House
Hemen, HSBC bank binasının karşısındadır. 37 katlıdır. 1976 yılında tamamlanmıştır. Bu binada, bir restoranın yanı sıra, Prada, Burberry, Dolce Gabana, Ermenegildo Zegna gibi uluslar arası markaların satıldığı yerler var.
Landmark
Yine aynı yerde olan bu yapı: bir ofis ve alışveriş merkezidir. Genellikle, çok sayıda, prestijli uluslar arası markanın satış yerleri buradadır. Yapıdaki son restorasyon, yenileme çalışmaları 2006 yılında tamamlanmıştır. Evet ,burada fiyatlar yüksektir ama gezmekte, görmekte yarar var.
Des Voeux Road
Burada, Hong Kong şehrinin tarihi tramvaylarına binebilir ve “Central” bölgesinden “Causeway Bay” bölgesine seyahat edebilirsiniz. Tramvay hattı yolun ortasındadır ve dolambaçlı yollardan ilerler. Bu tarihi ve 2 katlı tramvaylar, 1904 yılında, kıyı boyunca çalışmak üzere düzenlenmişler, ancak denizin doldurulmasıyla bulundukları bölüm, denizden uzaklaşmıştır.
HSBC Genel Merkezinden: Quenn’s Road Central bölgesine geçiyoruz.
Buradan sonra ise: 1917 yılı yapımı French Mission Building binasına (günümüzde Temyiz Mahkemesi olarak kullanılmaktadır) gitmek üzere, “Battery Path” e yöneliyoruz.
St. John’s Cathedral, hemen yakınlardadır.
St. John’s Cathedral
Bu yapı: 1847-1849 yılları arasında inşa edilmiştir. Şehirdeki 5 katedralden biridir ancak en eskisidir. Hatta, Doğu Asya bölgesinin en eski Anglikan kilisesi olduğu söylenir. Mimari tarz: Neo-Gotik ve Norman karışıdır. II. Dünya savaşında, yapı, bölgeyi işgal eden Japon subaylar için, bir kulüp haline getirilmiştir. Bu dönemde, yapının orijinal parçalarının çoğu ve orijinal vitray pencereler tahrip edilmiştir.
Ancak, savaştan sonra restore edilmiştir. Burayı ziyaret ettiğinizde: yapının içinde “Quier Chapel” bölümünde, 1950’li yılların sonunda “Joseph Edward Nuttegens” tarafından tasarlanan “vitray pencereleri” ne dikkat etmenizi öneririm.
Katedralin hemen yanında: 1921 yılında, I. Dünya savaşında ölen askerlerin anısına dikilen “çapraz düz bir granit sütun” şeklinde anıt bulunmaktadır. Bu anıt: Japon işgali sırasında, yere düşürülmüştür. 1952 yılında anıt yeniden restore edilmiştir. Anıtın, I. Dünya savaşında ölen askerlerin isimleri yazılı orijinal bronz tableti: katedralin içinde görülebilir.
Katedrali geçiyoruz. Üst geçitten, Garden Road yolundan Citibank Plaza’ya gidiyoruz.
Citibank Plaza
Burası: modern bir cam ve çelik kompleksi olan kuledir. Yapıda, 10 bin civarında insan çalışmaktadır. Yani, şehrin en büyük ofis komplekslerinden birisidir. Yapının yüksekliği 205 metredir ve 50 katlıdır. 1992 yılında tamamlandığında, şehrin ilk ofis binası olarak öne çıkmıştır. 1994 yılında “Honk Kong Enstitüsünün Mimarlar Yüksek Ödülü” buraya verilmiştir.
Goverment House
Katedralin hemen karşısındadır. Bina, 1855 yılında inşa edilmiş ve koloni valisinin resmi ikametgahı olarak kullanılmıştır. Ancak, II. Dünya savaşında Japon işgali sırasında bina yıkılmış ve Japon mimari özellikleri kullanılarak yeniden yapılmıştır. Şehirde görev yapan, 28 koloni valisinden, 25 tanesi burada ikamet etmiştir.
Yapının ön ve arka tarafında çim bahçe görülür. Bahçede, muhteşem güzel bir düzenleme var, özellikle yaz döneminde, buradaki açelyalar görülmeye değerdir. Yapının içinde ise, resmi faaliyetlerin yürütüldüğü özel bölümler var.
Evet, burayı da gördükten sonra, yine yakınlardaki bir parkı geziyoruz.
HONK HONG PARK
Burası: manzaralı bahçeleri ve gölleri olan, 11 hektar büyüklüğünde bir park alanıdır. Mayıs 1991 tarihinde ziyarete açılmıştır. Park alanında, daha önceleri askeri kışla varmış ve kışla, 1979 yılında hükümete teslim edilmiş ve 1988 yılına kadar okul sitesi olarak kullanılmış ve daha sonra ise, günümüzdeki park haline getirilmiştir. 8 hektarlık bir alanı kapsamaktadır.
Ayrıca, eski bir kışla olması nedeniyle, park alanı içinde bazı tarihi binalar bulunmaktadır.
Parkın içinde, bir bina-müze dikkati çekiyor.
Flaggstaff House-Museum of Tea Ware
Park alanı içindeki “Flaggstaff House”: 1846 yılında yapılmıştır ve bölgenin en eski koloni dönemi yapısıdır.
Yapı: 2 katlıdır ve beyaz badanalıdır. Günümüzde burada: “Museum of Tea Ware” bulunuyor. Bu müzede: çayın, MÖ. Yıllardan günümüze kadar olan tarihi sürecini anlatan sergiler bulunuyor.
Cassels Blok
Bu bina: kışlada görevli, evli İngiliz subaylar için yapılmıştır. Günümüzde ise, 1992 yılından bu yana “Hong Kong Görsel Sanatlar Merkezi” olarak kullanılmaktadır.
Wavel House
Yine kışlada görevli, evli İngiliz subaylar için yapılan bu bina, 1991 yılından bu yana “kuşhane” olarak kullanılmaktadır. Burada, yöreye özgü “egzotik” kuşlar görebilirsiniz.
Parkın hemen bitişiğinde, büyük bir alışveriş merkezi var. Buranın en büyük özelliği, park alanına, yürüyen merdivenlerle bağlı olmasıdır.
Pacific Place
Şehrin en büyük ve en şık alışveriş merkezidir ve 2004 yılında tamamlanmıştır. 4 katlı alışveriş merkezi bölümünde: 130 mağaza ve butikler var. 2 butikte, lüks markaların çağdaş moda tasarım ürünleri satılıyor. Alt katlarda sıradan dükkanlar varken, üst katlarda, marka butikler ve tasarım mağazaları bulunuyor. Komplekste: ayrıca oteller, ofis kuleleri ve özel daireler bulunuyor. Uğramanızı öneririm.
HARCOURT GARDEN
Şehirdeki, küçük bir parktır. 1990’ların ortalarında yapılmıştır. Çok önemi ve özellikleri olan bir yer değil.
Parkın denize bakan tarafında: “HK Academy for Performing Arts” bulunur. Bu bölge aynı zamanda “Wan Chai” olarak da bilinir.
WAN CHAİ
Bölge: bir zamanlar salaş kulüpler ve barlarla doluydu. Vietnam savaşına katılan Amerikan askerlerinin, 1960’lı yıllarda, buradaki barlar ve kulüplerde, milyonlarca dolar harcadıkları söylenir. Ama, biraz önce de sözünü ettiğim gibi, bu kulüpler ve barların birçoğu kalitesizdir.
HK Academy for Performing Arts
Burada: dans, drama, film, televizyon, müzik ve tiyatro dallarında, eğitim veriliyor. 1984 yılında kurulmuştur. Asya kıtasında, yüksek düzeyde sanat eğitimi verilen önemli bir kurumdur. Eğitim politikası, Çin ve Batı gelenekleri ve disiplinleri esas alınarak belirlenmektedir. Yani, tam bir kültürel çeşitlilik yaratılıyor. Buraya, tam zamanlı programlar için, her yıl 700 civarında öğrenci kabul edildiği söyleniyor. Kompleksin içinde, çeşitli oturma kapasitelerine sahip, salonlar bulunmaktadır.
“Gloucester Road” yolundan ilerlemeye devam ediyoruz.
Revenue Tower
Burası, 181 metre yüksekliğinde, 49 katlı bir kuledir. Yapı, 1990 yılında tamamlanmıştır. Tamamen ofis alanlarından oluşmaktadır.
Deniz kıyısında: karşılıklı olarak bulunan iki tane şehrin en büyük kongre ve sergi merkezleri bulunuyor. Bunlar: Victoria Limanı boyunca inşa edilmişlerdir. Bu bölge: sahildeki oteller ve ticari binalar ile, kapalı yürüyüş yolları ile bağlantılıdır. 1988 yılında hizmete açılan binanın, cam perdesi, Victoria Limanına bakmaktadır.
Expo Dr Central
Wan Chai bölgesinde bulunan burası: Hong Kong şehrinin merkez kütüphanesidir. Aynı zamanda “Kongre ve Sergi Merkezi” olarak da kullanılmaktadır. Hong Kong adasının silüeti üzerinde etkin bir görüntü vermektedir.
Buradaki fuar merkezinde: kitap, elektronik, gıda, saat, oyuncak ve oyun, mücevher fuarları düzenlenmektedir. Bunlar, yıl boyunca planlı olarak düzenlenir. Şehir ziyaretçileri, fuar dönemlerinde burada yoğunlaşırlar. Elbette, uygun fiyatlı, en son teknolojik ürünlerin bulunması mümkündür.
HK Convention&Exhibition Centre
Burası da, diğerinin hemen karşısında, şehrin en büyük kongre ve sergi merkezlerinden birisidir. Burada: 6 sergi alanı, 2 kongre salonu, 2 tiyatro, 52 toplantı odası, 7 restoran ve büyük bir otopark alanı bulunmaktadır.
Kapasite: günlük, 140 bin ziyaretçidir. Yapının 40 bin. m. karelik Alüminyum çatısı bulunmaktadır. Hemen önünde ise “havaya doğru yükselen/uçan bir deniz kuşu” heykeli görülür. 2012 yılında: “bir kongre ve sergi merkezi” olarak, Asya kıtasının en iyisi ödülünü, dokuzuncu kez kazanmıştır. 1997 yılındaki devir-teslim töreni, buradaki sergi alanında yapılmıştır.
Golden Bauhinia Meydanı
Bauhinia “Hong Kong” şehrinin amblemidir. İsim “Expo Promenade” de yaygın olarak kullanılmıştır. Meydan: Haziran 1997 tarihinde, devir-teslim töreni için düzenlenmiştir. Meydanda bulunan “Golden Bauhinia” heykeli, 1997 yılındaki devir-teslim töreni anısına, Çin hükümeti tarafından hediye edilmiştir.
Heykel: Wan Chai sahiline bakan, Hong Kong Kongre ve Sergi Merkezi yakınındaki meydana yerleştirildi. Burası, günümüzde “Golden Bauhinia Meydanı” olarak biliniyor. Heykel: meydanın hemen köşesindedir. 20 metre yüksekliğinde ve 206 taş tabletten oluşmaktadır. Her tablet: yuvarlak şekilli ve hafif renkli granitten yapılmıştır.
Onlar Hong Kong tarihinin, altı önemli yıllarını temsil ederler. 1997 ise, dönüm yılı olarak olağanüstü bir tablet ile işaretlenmiştir. Anıtın gövdesi üzerinde ise, Merkezi Yönetim eski Başkanı Jiang Zemin tarafından yazılan, 9 ışıltılı Çince karakterler görülür.
Burayı ziyaret ederseniz: günlük bayrak törenini izlemenizi öneririm. Her ayın: ilk günü hariç, her gün saat: 07.50-08.03 arasında yapılan törende, tören üniforması içinde, Hong Kong polis memurları ve milli marş izlenir. Her ayın, ikinci pazar günü ise, tören farklı üniformalı gençlik gurupları tarafından düzenlenir.
Her ayın ilk günü ise, tüfekli ve üniformalı Hong Kong polis memurları, daha ayrıntılı bir bayrak töreni düzenlerler. Tören sonunda, Polis Bandosu tarafından, on dakikalık bir konser düzenlenir.
Maiden Rock
Burası “Aşıklar kayası” olarak bilinir. Bowen Road yolu üzerindedir. Burada: her yıl, geleneksel “Bakireler Festivali” yapılır. Çünkü, kaya, yerel geleneklerde önemli bir yer tutar. Her yıl “Ağustos” ayında, genç kızlar, burada tütsü yakarlar ve iyi bir talip bulmayı dilerler, bu sırada da 9 metrelik kayaya tırmanırlar.
Evet: Gloucester Road üzerinde yürümeye devam ediyoruz ve “Causeway Bay” bölgesine giriyoruz.