Hindistan Eğlence-Gece hayatı; Güney Asya bölgesinin geleneksel müziği: genellikle Batı müziğine benzer özellikler taşımaktadır. Güney Hindistan bölümünde icra edilen yerel müziğin ismi Karnatakdır. Bu müzik türü, genel olarak, büyük ölçüde, dinsel müzik temasına dayanmaktadır.
“Khayal” türü müzik, konser salonlarında sık olarak duyulabilen Hint türü bir vokal müziğidir. Ölüm, doğum, düğün gibi toplu etkinliklerde, şarkı söyleyen kadınlara, müzikle eşlik edilir. Düğün alaylarında ise, geleneksel olarak “davul” ve “obua” eşlik eder.
SİNEMA
Ülkenin Çennay, Koklata ve Mumbay şehirlerinde, Hint sinema endüstrisi yoğun olarak yerleşmiştir. Hint filmlerinde işlenen genel tema: Hint kültürü ve tarihi, romantik maceralar olmaktadır. Bu filmleri izlediğinizde, bu büyük ülkenin, yoğun nüfusunu yani insanlarını, nelerin güldürdüğünü, nelerin ağlattığını görebilirsiniz.
GECE HAYATI
Hindistan ülkesinde, gece hayatı denilince, özellikle “alkol” tüketiminin normal kabul edildiği “Mumbay” öne çıkmaktadır. Delhi şehrinde de, birçok bar görülmektedir. Goa bölgesinde ise, plaj partileri yapılmaktadır.
Rajasthani eyaletinin başkentidir. Günümüzde, 3 milyon nüfus barındırmaktadır. 2008 yılında yapılan bir ankette: bu şehir, Asya kıtasında ziyaret edilmek için en iyi şehirler sıralamasında 7’nci olmuştur. Hint şehirleri arasında ise, 3’ncü olmuştur. Çünkü, diğer Hint şehirlerine nazaran, daha derli-toplu ve düzenlidir.
Astroloji hakkındaki tarihi metinlere dayanarak inşa edilmiştir. 1727 yılında, yıldızların alimi Mihrace Jai Singh: astrolojik hesaplamalar sonucunda, burayı uygun bulmuş ve başkentini, Amber şehrinden, buraya taşımıştır. Daha sonra ise, şehri: yıldızlar ve gezegenlerin konumuna göre, düzenletmiştir.
Şehir: Doğuda Suraj Pol (Güneş kapısı) bölgesinden, batıda Chand Pol (Ay kapısı) caddesine kadar uzanan doğru bir eksen üzerinde kurulmuştur.
Şehrin deniz seviyesinden yüksekliği: 431 metredir.
Şehrin tam merkezinde ise: 7 avlulu, Şehir sarayı bulunmaktadır. Bu saray, günümüzde bir müze olarak ziyarete açıktır. İçinde: gümüş kakmalı kılıçlar, parlak mücevherler, silahlar, giysiler sergileniyor. Bunlar: mihracelerin yaşamları ve altın çağları hakkında ziyaretçilere bilgiler yansıtmaktadır.
Kent merkezindeki binaların cepheleri: mevsime ve günün saatlerine göre değişen renklerin hakim olduğu muhteşem bir güzellik sunuyor. Binaların renkleri, gül pembesinden, parlak turuncu ve donuk sarı renge dönüşüyor. Ancak, şehir genel olarak “Pembe şehir” olarak biliniyor. Şehrin sokakları ise, 34 metre genişliğiyle dikkat çekmektedir. Cadde ve sokakları geniş, ilginç bir Hint şehridir.
Aynı zamanda, dünyanın sayılı büyük elmas ve değerli taş işleme merkezlerinden biridir. Altın ve elmas işçiliği burada ön sıradadır. Ancak, burada bir ayrıntıdan söz etmek istiyorum. Olur da, bu şehre giderseniz, bu şehirde, kesinlikle yanınıza bir-birkaç genç yaklaşıp, sizinle tanışmak, konuşmak istediklerini söyleyecekler ve bu tanışma faslının ardından size yanlarındaki değerli taşları satmak isteyeceklerdir. Elbette, bu değerli taşlar “sahte”, kesinlikle bu tür yaklaşımlara izin vermemenizi öneririm.
Son bir not: şehirde, maymunlar serbest olarak dolaşıyorlar. Malum: filler ve maymunlar, bu ülkede kutsal kabul ediliyorlar.
GEZİLECEK YERLER
KAPALIÇARŞI
Burada: parlak renkli çiçekler, fil, öküz arabaları ve çeşitli mallar görmek mümkündür. Ancak, herkes, sizi yabancı gördüğünde, bir şeyler satmak için büyük bir gayret içine girecek ve kolunuzdan çekiştirenler, size bir şeyler söylemeye çalışanlarla çevreniz dolacaktır. Yani, tam bir gürültü ve pis koku merkezi denebilir. Burada, özellikle hasır sepetler içindeki kobra yılanlarının danslarını seyredin. Yılan ve oynatıcıların fotoğraflarını çekmek isterseniz, sakın para vermeyi unutmayın. Özellikle, yılan oynatıcıların, kobra yılanları ile yaptıkları kesinlikle ilginizi çekecektir.
CHANDRA MAHAL-MÜBAREK MAHAL
İngiliz mimar Sir Swinton tarafından tasarlanmıştır. Burada: bir dokuma-tekstil müzesi var. Müzede: Gürkanlı ve Racput dönemlerine ait: giysiler, şallar, perdeler, kostümler sergileniyor. Burada özellikle, I. Madho Sigh’in kocasının kaftanını görmenizi öneririm. Divan-ı Has Salonunda: Guiness rekorlar kitabına da giren, dünyanın en büyük gümüş 2 kabı bulunuyor. Burada: dört mevsimi resmeden motiflerle dekore edilmiş, 4 küçük kapı “Ridhi Sidhi Pol” bölümünü de görmelisiniz. Sarayın diğer bir bölümü olan “Hawa Mahal”, ayrıntılı olarak aşağıda anlatılmıştır. Saraya giriş: 300 Rp.
HAWA MAHAL-RÜZGAR SARAYI
Yapı: 1799 yılında yapılmıştır. Eşsiz dış cephesinde, 953 küçük pencere ile tam bir arı kovanı peteğine benzemektedir. Bu kafes yapısı: peçe kullanan kraliyet bayanlarının, günlük sokak yaşamını gözetlemeleri için bu şekilde tasarlanmıştır. Yapının yüksekliği: 15 metredir. 5 katlı, piramit şeklinde bir anıttır.
Saray: kırmızı ve pembe kumtaşından yapılmış olup, Jaipur şehrinin merkezindedir, ana cadde üzerindedir. Özellikle, sabahın erken saatlerinde yani gün doğumunda bakıldığında, altın rengi parlaklığı görülür.
Zikzaklı merdivenlerle çıkılan tepede, muhteşem bir manzara görülüyor.
JAL MAHAL
Burası, Rani bahçeleri yolundadır. Gölün ortasındaki bir saraydır. Göl: kış aylarında genellikle kuru olmasına rağmen, yaz aylarında, özellikle muson sezonunda, yağmurlarla dolar ve özellikle sümbüller, buraya bambaşka bir hava verir.
JANTAR MANTAR-JAİPUR
Kent sarayının hemen yanındadır. UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilerek, koruma altına alınmıştır. Kelime anlamı “hesaplama aracı” dır.
Mihraca Jai Singh tarafından: 1927-1934 yılları arasında yaptırılmış bir gözlemevidir. Ama, mihrace tarafından daha önce yaptırılan gözlemevlerinin en görkemlisidir. Özellikle, burada bulunan güneş saatinin: yaklaşık 2 saniye doğruluk oranına yaklaştığı söyleniyor. Dünyanın en büyük güneş saati: 27 metrelik boyutu ile, günümüze kadar sağlam olarak gelmiştir. Onun gölgesi: saniyede 1 mm.lik bir derinlik, dakikada ise bir el genişliği yani 6 cm. lik derinlik göstermektedir.
ALBERT HALL MUSEUM
Müze binası, 1887 yılında, Sir Samuel Swinton Jacobs tarafından dizayn edilmiştir. Müzede: resimlerin yanında, halı, fildişi, taş, metal heykellerden oluşan zengin bir koleksiyon sergileniyor. Müze adını: Prince of Wales Albert Erward’ın şehri ziyareti sırasında almıştır.
AMBER KALESİ
Şehrin, 11km. kuzeyindedir. Kelime anlamı “kaplanlar”. Kale: bir kayalık üzerinde: 1734 yılında kurulmuştur. Muhteşem bir şehir manzarasına sahiptir. Ancak, iç kale bölgesi, şehir olarak genişlemeye müsait olmadığından, Mihrace Jai Singh tarafından tercih edilmemiştir. 1857 isyanı sırasında ise, kale, Avrupalılar için bir sığınak olarak kullanılmıştır.
Amber bölgesine giden yol: Maota gölünü çevreleyen tepelerden geçerek ilerliyor ve Racasthan kırsalına ulaşıyor. Burada: bir fil rampası var. Fil üzerinde, Suraj Pol yani Güneş kapısından geçerek, çevresi fil ağıllarıyla dolu bulunan Jaleb Çovk bölgesine gelebilirsiniz.
Burada: Sri Sila Devi Tapınağı var. Tapınağa: bir merdivenle çıkılıyor ve Silaya adanmıştır. Yapının gümüş kapılarında: çeşitli tasvirler görülüyor. Tanrıçanın heykeli: Bengal bölgesinden getirilmiştir.
Daha sonra: Şiş Mahal denilen Aynalar Sarayı olarak bilinen yere geliniyor. Kale içinde, mutlaka görmenizi önereceğim burası: ayna fayans duvarlar ve tavanda binlerce süsleme görülüyor.
Sarayın ilgi çeken bölümü: Sukh Nivas yani Zevk Salonu denilen yerdir. Burada: fildişi ve sandal ağacı kakmalı kapılar var. İç mekanda ise, beyaz mermer bir olukla çatıdan aşağıya akan serin sular ve temiz havanın girdiği, taş kafes panolar görülüyor. Her akşam, saat 7-8 arasında, ses ve ışık gösterileri düzenleniyor. Bilet ücreti: 200 Rp. Ancak, sivrisineklere karşı önlem almadan sakın gitmeyin.
RANTHAMBORE ULUSAL PARKI
Şehrin güneyindedir. Bu dünyaca ünlü park bölgesinde: doğal ortamlarında kaplanlar görülebiliyor. Park bölgesindeki yaklaşık 50 civarındaki kaplan: insanlara çok alışkındır. Ayrıca: park alanında, Hint antilopları ve çeşitli geyik türleri bulunuyor. Güzel manzara ise, parkı ziyaret etmek için başka bir çekici unsurdur.
Ülkenin güneydoğu bölgesindedir. Adını: burada yaşayan ve kendilerine özgü “Telugu” dilini konuşan “Andhra” halkından almaktadır. Yerleşim alanı olarak ülkenin 4’ncü büyük eyaletidir. Nüfus bakımından ise, ülkenin en kalabalık 5’nci eyaletidir.
Budacılık, bu bölgeden doğmuştur. Eyalet: 1956 yılında kurulmuştur. Coğrafi bakımdan, 3 bölgeye ayrılır. Bunlar: doğuda “Kıyı ovası”, doğu Gatlar denilen dağlar ve bu dağların batısındaki platodur. Kıyı kesiminin uzunluğu: 972 kilometredir.
Bölgenin iklimi: coğrafi bölgelere göre önemli ölçüde değişir. Muson yağmurları, bölgedeki iklimin belirlenmesinde önemli rol oynamaktadır.
Mart-Haziran ayları arasında yaz: Temmuz-Eylül ayları arasında: tropik yağmur mevsimidir. Bu aylar boyunca: bölge, yoğun muson yağışı alır.
Kasım-Aralık-Ocak ve Şubat aylarında: kış yaşanır. Kış aylarındaki ortalama sıcaklıklar: 12-30 derece arasında değişmektedir, yani don-buz yok. Ama, unutmayın ki, muson yağmurları çok etkili oluyor. Bu yağmurlar yağdığında, hani derler ya iliklerinize kadar ıslanıyorsunuz, şemsiye filan fayda etmiyor, kapalı yerde bulunmanız şart. O yüzden gezginler, mevsim şartlarına dikkat etmelidirler.
Eyalet ekonomisinin temelinde: pirinç, tütün, şeker kamışı ve acı biber üretimi yaygındır. Ayrıca: bioteknoloji yönünden, büyük ilerleme görülmektedir. Forbes dergisinin yaptığı araştırmaya göre, dünya üzerinde, 2010 yılında en zengin ilk 100 arasında, bu eyaletten, 7 kişi bulunmaktadır.
Yönetim merkezi ve en büyük şehri: Haydarabat. Diğer şehirleri: Visakhapatnam, Vijayawada, Guntur, Warangal, Tirupati, Rajahmundry, Kakinada, Nellore, Srikakulam, Kurnool, Kadapa.
YEMEKLER
Eyalet mutfağı: Hint mutfağının bütün spesiyallerini barındırır. Mutfakta, ana malzeme pirinçtir. Bunun dışında, turşu ve reçeller de bulunur. Andre Pradesh turşusu çok ünlüdür. Domates, patlıcan, mango turşusu, özellikle tatmanız önerilir. Pirinç ise, haşlanmış veya körili olarak yenilir.
TİRUMALA VENKATESWARA-TİRUPATİ TEMPLE-TAPINAĞI
Tirumula kenti yakınlarında, bir Hindu tapınağıdır. Tapınağın bulunduğu yer: Madras şehrine: 150 km. Haydarabat şehrine: 500 km. ve Bangalore şehrine: 250 km. uzaklıktadır. Tapınağın bulunduğu yer: deniz seviyesinden 850 m. yüksektedir ve 7 zirveden oluşur. Bu tapınak: Venkatadri denilen yedinci tepe üzerindedir. Bu yüzden: Seven Hill Tapınağı da denir. Tapınağın bulunduğu, Tapınak kompleksinde: tapınak ve geleneksel hacı konaklama siteleri bulunmaktadır.
Vimanam Tapınağı: burası altın çatılı ve anıtsal bir kule şeklindedir. Tapınak: ana tanrı Lord Sri Venkateswara’ya ev sahipliği yapmaktadır. Tanrı Vimana: yaldızlı bir kubbe altında duruyor. Onun kulaklarında, altın küpeler var. Sağ eli, yumruk şeklinde duruyor ve bir mücevher seti ile dekore edilmiştir. Sol eli, belindedir. Üzerinde, sarı giysiler var.
Ramanuja Tapınağı
Burası, ilk yapıldığında çiçek bahçesi olarak tasarlanmıştır. Kapı: yaldızlı plakalarla kaplıdır.
Buranın en büyük özelliği: dünyanın en çok ziyaret edilen yeri olmasıdır. Burayı: günlük 50-100 bin civarında ve yıllık: 30-40 milyon kişi ziyaret etmektedir. Özel günler ve festivaller sırasında, günlük ziyaretçi akımı: 500 bin kişiye ulaşmaktadır. Tapınak yönetiminin emrinde, 16 bin görevli var. Bunlar: buraya gelen ziyaretçilerle ilgileniyorlar. Birçok hacı: günahlarının bağışlanması ve tanrıya şükretmek için saçlarını kazıtıyorlar. Kazıtılan bu saçlar: şehirde satılan ve yurt dışına ihraç edilen peruk yapımında kullanılıyor.
Evet, bu Hindu tapınağı, Hindu olmayanlara da açıktır. Ancak, ziyaretçiler buraya girerken, kendilerine bir form imzalatılıyor. Bu formda “Tapınağın kurallarına uyulacağı ve tanrıya inandıkları” yazılıdır. Tepeye çıkan yol diğer yandan, birçok keskin viraj bulundurması nedeniyle, yükseklik korkusu olanlar için önerilmiyor. Çıkmayı düşünürseniz, bunu göze almanız gerek.
VİSAKHAPATNAM ŞEHRİ
Eyaletin ikinci büyük şehridir. Nüfusu yaklaşık 2.5 milyondur. Hindistan ülkesinin, doğu kıyısındaki üçüncü büyük şehridir. (Kalküta ve Chennai’den sonra) Şehir: tepelerin doğu yüzlerinde, Bengal körfezinin doğusunda kurulmuştur.
Şehrin, eyalet başkenti olan Haydarabat şehrine uzaklığı: 625 km. dir.
20’nci yüzyılda, küçük bir balıkçı köyü olan bölge, günümüzde bir sanayi merkezi haline gelmiştir. Özellikle: İngilizler, Hindistan ülkesinin zengin madenlerinin taşınabilmesi için uygun bir liman gerektiğinden, buraya doğal Yunus burnu tepesi ve aynı zamanda denize dökülen Meghadri nehri halicinin bulunduğu yere, korunaklı ve doğal limanı oluşturmuşlardır. 1927 yılında yapılan liman, 1933 yılında hizmete açılmıştır.
Evet, günümüzde burada
Andra Pradeş bölgesinin ana limanı bulunmaktadır. Bu liman: aynı zamanda, Hint Donanmasının Doğu Deniz Kuvvetleri Komutanlığına ev sahipliği yapmaktadır. Liman yanında, burada büyük bir tersane var. Tersane, 1940 yılında yapılmıştır. Şehirde, ayrıca: petrol rafinerisi, çelik tesisleri ve gübre tesislerinin başta bulunduğu, sanayi tesisleri var. Tüm bu gelişim sonucu, şehir, Birleşmiş Milletler tarafından, dünyanın en hızlı büyüyen şehirlerinden biri olarak ilan edilmiştir.
Şehrin önem kazanan özellikleri: güzel bakir plajları ve çarpıcı manzarasıdır. Ayrıca: bölgede, sağlık turizmi hızla gelişmektedir.
ULAŞIM
Şehrin en işlek havaalanı: Andra havaalanıdır. Uluslararası uçuşlar mümkündür. Yeni terminal, 2009 yılında hizmete girmiştir.
DİL
Şehirde, İngilizce konuşan, eğitimli bir işgücü bulunması, ekonomik büyümenin en büyük etkenidir. İngilizce, şehrin pek çok yerinde, yükseköğrenimde kullanılan ilk dil olarak öne çıkmaktadır. Bu durum ekonomik büyümeyi etkilediği kadar, gezginlerin şehir içindeki dil sıkıntılarını da gidermektedir. Bunun yanında, yörede kullanılan ağırlıklı dil: Telugu’dur. Bu dil: şehirde yaşayan orta sınıflar tarafından konuşulmaktadır.
İKLİM
Şehirde, genel olarak “savan tropikal iklim” görülmektedir. Buna bağlı olarak: sıcaklık, yıl boyunca çok az değişmektedir. Ocak ayında, sıcaklık ortalama 23 derece olurken, Mayıs ayında 32 derece ile en sıcak dönemine ulaşmaktadır. Bunun yanında, Bengal körfezi nedeniyle, nem sürekli yüksektir. Ekim ayı yağış ortalaması, yılın en yüksek düzeyine ulaşmaktadır. Kasım ve Şubat ayları arasındaki dönem, bu bölgeyi ziyaret için kabul edilen en güzel dönemdir. Çünkü, bu dönemde, sıcaklıklar orta dereceye iner ve yağışlar azalır.
KONAKLAMA
Şehir, 2000 yılından sonra birçok beş yıldızlı otele ev sahipliği yapmaya başlamıştır. Bunlardan başlıcaları: Four Points by Sheraton, Park Otelleri, Taj Grup, ITC-Welcomgroup.
ALIŞVERİŞ
Şehirde, son yıllarda alışveriş sektöründe hızlı büyüme görülmüştür. Şehir merkezindeki bazı alışveriş merkezleri şunlardır: CMR Alışveriş merkezi, V Meydanı alışveriş merkezi, CMR Merkez, Kalanjali, Kalaniketan Alışveriş merkezi.
BUDİZM
Hindu dini metinlerinde, MÖ.5’nci yüzyılda, Visakhapatnam bölgesinin çok büyük olduğunu belirtmektedir. Bölgenin topraklarının: Godavari nehrine kadar uzandığı belirtilir. Ayrıca, bölgede bulunan dini emareler, burada bir zamanlar büyük bir Budist imparatorluğunun kurulu bulunduğunun kanıtıdır. Tüm bunlara bağlı olarak: Andra Pradeş eyaletinin en ünlü Budist siteleri, bu şehir merkezine 41 km. uzaklıktaki “Sankaram” bölgesinde bulunmaktadır.
SANKARAM
Buradaki ilk yerleşimin, MS.1’nci yüzyıla kadar uzandığı düşünülmektedir. Buradaki kalıntılar arasında: kaya mağaraları, tuğla yapı kalıntıları, erken döneme tarihlenen çanak-çömlek kalıntıları, madeni paralar bulunmaktadır. Bölgedeki ana stupa yani tapınak, önce kayaya oyulmuş ve daha sonra ise, tuğla ile kaplanmıştır. Hemen yakınlardaki, Bojjannakonda bölgesinde bulunan mağaralarda ise, kaya yüzeylere oyulmuş, Buda figürlerini görebilirsiniz.
BOJJANNAKONDA MAĞARALARI
Sankaram yakınlarında: Bojjannakonda ve Lingalakonda denilen ve birbirine bitişik, iki Budist sitesi bulunmaktadır. Bunlar: Sankaram merkezine, 45 km. uzaklıktadır. Burada, Budizm’in 3 faz geliştiği belirtiliyor.
Sitelerde: kaya mağaraları ve diğer yapı kalıntıları görülüyor. En büyük mağara: 4 tapınaklar olarak kabul ediliyor. Mağaraya bir kapı ile giriliyor ve dikdörtgen şeklindeki mağara odası ile karşılaşılıyor. Burası: çarpraz kayalar tarafından, 21 bölüme ayrılmıştır. Merkezde: kare bir platform üzerinde: kaya stupa görülüyor. Mağaranın içinde, meditasyon durumundaki: görkemli Buda figürü görülüyor. Hemen tepede: rahipler için tuğladan yapılmış hücreler bulunuyor.
Lingalakonda bölgesinde bulunan çok sayıda kaya stupas’ta: Budizm’in yayıldığı düşünülüyor. Burada da, rahipler için birçok öğrenme yerleri kurulmuştur.
1907 yılında, bu bölgede yapılan arkeolojik kazılarda: çok miktarda sikke ve oturan Buda heykelleri bulunmuştur. Çünkü: bir zamanlar, bu bölge, çevredeki birçok Budist hacıyı buraya çekiyormuş.
INDİRA GANDHİ ZOOLOJİ PARKI
Kıyı tepeler üzerinde, şehrin kuzeyindedir ve 1977 yılında kurulmuştur. 625 dönümlük bir alanı kaplamaktadır. Park: şehir tren istasyonundan 4 km. uzaklıkta, Ulusal Otoyol 5 üzerinde, Mathurawada yakınlarındadır. Pazartesi hariç, haftanın tüm günleri ziyarete açıktır. Park içinde bulunan hayvanat bahçesi ve park içindeki yeşillik alanda, nadir hayvan ve bitki türleri görülebilmektedir.
INS KURSURA
Bu bir denizaltıdır. 2001 yılında, Donanmadaki görevi bitince: müze olarak ziyarete açılmıştır. Ramaskrishna Mission Beach bölgesindedir.
BORRA MAĞARALARI
İlk kez: 1807 yılında, İngiliz Jeolog William King George tarafından keşfedilmiştir. Şehir yakınlarında: Anatagiri Hills bölgesindedir. Mağaralar: 800-1300 metre rakımdadırlar. İçlerinde milyonlarca yıllık sarkıt ve dikitler oluşmuştur. Bu oluşumları, insan beynine benzetenler de var.
KAİLASAGİRİ PARKI
Burası, denize bitişik bir tepe üzerinde, Vuda tarafından geliştirilen bir parktır. Park bölgesinden: Bengal körfezi, şehir ve Doğu Ghats bölgesinin muhteşem manzarasını görebilirsiniz. Parka çıkmak için, tepenin hemen altında bir teleferik bulunuyor.
RUSHİKONDA BEACH
Şehir merkezine 6 km. uzaklıktadır.
TENNETİ BEACH PARK
Burası: Kailasagiri denilen bir uçurumun üzerinde inşa edilmiştir. Hemen aşağıdaki kayalık plaj görülüyor. Birçok Hint filmi, bu park bölgesinde çekilmiştir.
SİMHACHALAM
Burası, şehir merkezinin 16 km. kuzeyinde bir tepe üzerinde bulunan türbedir. Gajapthi King tarafından inşa edilmiştir. 1500’lü yıllarda yapıldığı sanılıyor.
ARAKU VADİSİ
Burası, şehrin en önemli turizm merkezlerinden biridir. Şehir merkezine 112 km. uzaklıktadır. Bölgede: 1000 metre yükseklikteki bir istasyon üzerinde: bahçeler, vadiler, şelaleler ve akarsular bulunmaktadır.
VİJAYAWADA ŞEHRİ
Eyaletin, en büyük üçüncü şehridir. Eyalet başkenti olan Haydarabat şehrine, 275 km. uzaklıktadır. Eyaletin iş başkenti olarak öne çıkmaktadır.
Şehir: doğu, batı ve kuzeyde: Budameru ve Krishna nehirleriyle çevrilidir. Bu nehirlere bağlı bulunan su kanalları: şehir çevresindeki verimli alanlarda üst düzey tarım yapılmasını sağlamıştır.
Şehirde, tropikal iklim egemendir. Buna bağlı olarak: yazlar ve kışlar sıcak geçer. En yüksek sıcaklık, 47 derece olarak, Mayıs-Haziran aylarında görülür. Kış aylarındaki sıcaklık ise, 20-27 derece civarındadır. Yani, şehirde özelikle yaz aylarında, kavurucu sıcaklıklar var.
KONDAPALLİ ORMANI
Şehrin batı eteklerindedir. 121 km. karelik bir alanı kapsayan orman, şehrin “yeşil bir akciğeri” sayılır. Bu bakir ormanda bulunan canlılar: vahşi köpek, leopar, yaban domuzu, kurt vs. Buradan temin edilen ağaçlardan, ahşap kondopalli oyuncakları yapılıyor. Bu şehre yolunuz düşerse, mutlaka bunlardan satın almalısınız.
KANAKA DURGA TAPINAĞI
Eyalet bölgesindeki, en popüler tapınaklardan birisidir. 12’nci yüzyılda inşa edilmiştir.
MOGALARAJAPURAM MAĞARALARI
Bunların, MS.5’nci yüzyıldan kaldığı sanılmaktadır. Güney Hindistan bölgesinde kendi türünün en önemli yerleridir.
VİCTORİA MÜZESİ
Burası, şehirde arkeoloji sevenlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken bir yer olarak önem kazanmaktadır. Müzede: antik döneme ait heykeller, kitabeler, silahlar, tablolar ve idoller sergileniyor.
RAJİV GANDİ PARKI
Park, etkileyici bahçecilik ağı ile, şehir girişinde ziyaretçileri ağırlamaktadır. Park içinde, mini bir hayvanat bahçesi ve müzikal gösterilerin sunulduğu su fiskiyesi bulunuyor.