Halk, buraya şehirdeki konumu nedeniyle aynı zamanda “Centro” veya “El Centro” da demektedirler.
Burası: şehrin tarihi geçmişinde, deri ihracatının yapıldığı liman olarak önem kazanmaktadır. Zaten; Avrupa’dan gelen göçmenler, gemilerle bölgeye ulaştıklarında ilk gördükleri yer burası olmuştur.
Mahalledeki yapılar “Plaza de Mayo” ve “Plazo Congresso” arasında kümelenmiştir. Günümüzde semt lüks restoranlar, kafeler, barlar ve sinemalarla doludur.
Burada “Julio Avenida 9” denilen cadde: dünyanın en geniş caddesi olarak bilinmektedir. Şehrin en ünlü gastronomi restoranları buradadır.
Ofis çalışanları, alışveriş yapanlar ve diğer birçok insan, her gün Centro’nun sokaklarını doldururlar. Trafik gürültüsü üst seviyelere ulaşır.
Ernesto Carcova Heykel Müzesi-Universidad Nacional de las Artes
Burası Güney Amerika’da türünün en önemli müzesidir. Burada Rönesans kültürünün en seçkin heykelleri ve kabartmaları bulunmaktadır. Müzenin koleksiyonu: Mısır ve Yunan dönemlerine ait büstlerin Berlin Devlet Müzelerinde bulunanlardan 1905-1908 yılları arasında çoğaltılan ve Ernesto dela Carcova’nın koleksiyonunda bulunan parçalardan oluşmaktadır.
Carcova: 1922 yılında Güzel Sanatlar Akademisine müdür olarak atandı ve ardından 1923-1928 yılları arasındaki dönemde bu heykel müzesini oluşturmak için çalışmalara başladı. Müze 1928 yılında açılmıştır.
Müze koleksiyonunda: 700’den fazla heykel bulunduğu söyleniyor. Ama yukarıda da belirttiğim gibi bunların çoğu: orjinalleri Berlin Devlet Müzesi, British Museum, Louvre ve Floransa L’Accademia müzelerindedir, burada sergilenenler, orijinallerinden yapılmış kopyalardır.
Ama bu kopyalar çok özel kalıplarla yani kalıp tekniğiyle oluşturulmuştur. Bu nedenle en küçük ayrıntılar görülmektedir. Burada bulunan bazı heykellerin: II. Dünya savaşında tahrip olan Berlin Müzesinde bulunmadığı, dünyada yalnızca burada mevcut olduğu söylenmektedir. Koleksiyonlar büyük odalarda görünmektedir. İyi bir doğal aydınlatma vardır.
Nereids Anıtı-Font of the Nereids
Anıt: 21 Mayıs 1902 tarihinde: Plaza de Mayo açılışı için ünlü heykeltıraş Lola Mora tarafından yapılmıştır. Ancak çıplaklık sorunları nedeniyle “Costanera Sur” denilen bugün bulunduğu alana taşınmıştır. Anıt beyaz carrara mermerinden yapılmıştır. Merkezinde iki deniz kızı görülür. Anıtı yapan sanatçı Dolores Lola Mora: Arjantin ve Güney Amerika’nın ilk heykeltıraşlarından biridir ve son derece yeteneklidir.
Tango Anıtı-Monumento
Heykeltıraş Stela Trebino ve mühendis Alejandro Coria tarafından yapılan anıt, şehrin en sembolik müzik tarzını ifade etmektedir. Anıt için yapılan yarışmada kazanan heykeltıraş 25.000 dolar ödül almıştır. Anıt 22 Kasım 2007 tarihinde açılmıştır. Paslanmaz çelikten yapılmıştır. Soyut şekli: körüklü bir enstrümanı anımsatmaktadır.3.5 metre yüksekliğe ulaşır ve bir akerdeon’a benzer. Ağırlığı 2 tondur. Kaide yüksekliği 1.70 metredir. 350.000 dolara mal olan anıtın maliyeti 17 kurum tarafından karşılanmıştır.
Puente de la Mujer
Rio dela Platanehri üzerindeki bu yaya köprüsü; “Puerto Madero” mahallesinin amblemidir. Hatta şehrin en ikonik yapılarından biri olduğu söylenir. Köprünün diğer ismi “Kadınlar köprüsü” dür. Anıt köprü ünlü İspanyol mimar Santiago Calatrava tarafından yapılmıştır ve yelkenli teknelerin geçişine izin verecek şekilde tasarlanmış ve 2001 yılında tamamlanmıştır.
Köprü: İspanya Bilbao şehrinde inşa edilmiş ve taşınarak Buenos Aires şehrine getirilmiştir. Köprünün uzunluğu 170 metredir ve genişliği 6.20 metredir. Yüksek kısım 39 metredir. Köprünün ağırlığı 800 tondur.
Eski günlerde: yük gemileri burada karaya yolcu taşıyorlarmış. Köprünün açılma ve kapanma zamanı, normal hizmetler için 2 dakikadır. Bir bilgisayar tarafından motorlar ve sinyal sistemi, merkezi bir kontrol odasından yönlendirilmektedir.
Köprü: geniş dönme mekanizmaları ile dünyanın tek döner yaya köprüsüdür. Köprü: galvanizli yüksek mukavemetli çelikten imal edilmiştir. Korkuluklar da paslanmaz çelikten yapılmıştır. Döşeme ise ahşaptır.
Köprünün mimarisinde: beyaz direk “adamı” ve köprünün kavisli silüeti “kadını” temsil eder ve genel sembolize edilmek istenen durum “tango” dur. Yani, burada tango yapan bir çift görüntüsü verilmek istenilmiştir.
Paseo de la Gloria
Bu anıt, iyi Arjantinli sporcuları onurlandırmak için yapılmıştır. Şehirde bu tür 10 heykel (bunlar arasında Lionel Messi, Diego Maradona gibi spor süper starları bulunmaktadır) yapılması planlanmıştır. Çünkü 2018 yılında Gençlik Olimpiyat Oyunları burada yapılacaktır. İlk yani açılış heykeli Manu Ginobili isimli Arjantinli basketbolcuya aittir. Sonraki eski profesyonel tenisçi William Vilar’a aittir. Heykel: heykeltıraş Carlos Mario Benavidez tarafından yapılmıştır. Kendisi sadece Arjantin de değil, dünyanın birçok yerinde ünlü olan bir heykeltıraştır.
Calle Florida
Burada fast-food mekanları ve hediyelik eşya satan dükkanlar ve özellikle deri ürünleri satan tezgahlar bulunmaktadır. Sokak satıcıları ile alışverişte pazarlık yapmayı unutmayınız. Hafta içi günlerde sakindir, ama özellikle hafta sonlarında çok kalabalık olur. Özellikle burada deri ceket satılıyor. Malum ülke hayvancılığın çok geliştiği bir yer olarak tanınıp biliniyor.
Şehrin bu bölümünde en ilgi çeken yer “Recoleta Mezarlığı” dır. Gayrimenkul açısından şehrin merkezine biraz uzak olmasına rağmen, en pahalı ve zengin semtlerinden birisidir.
1580 yılında Buenos Aires şehrini kuran Don Juan de Garay: şehirde yaşayanlara arazi dağıtmaya karar verdi ve Recoleta denilen bu alanı Rodrigo Ortiz de Zarate’ye verdi.
Ardından 18. yüzyılda buraya keşişler geldiler ve burada bir manastır kurdular. Yüz yıl boyunca büyük çiftlikler ve boş araziler şeklinde kalan bölge: 1871 yılında şehir merkezindeki kolera ve sarıhumma salgınından kaçan aileler için bir yerleşim yeri oldu ve şehrin güneyindeki aileler şehrin kuzeyindeki bu bölgeye yerleşerek burayı bir yerleşim alanı haline dönüştürdüler.
Çünkü buradaki yüksek arazinin hastalık bulaştıran böcekler için yüksek ve güvenli olduğu anlaşıldı.
Ardından burada lüks aile konakları, yabancı elçilikler, lüks oteller ve evler doldu. Özellikle bu mahallede bulunan “Alvear Hotel” Latin Amerika’nın en görkemli otellerinden birisidir.
Evet; mahallenin ismi 18. yüzyıl başında burada kurulan bir manastırdan gelmektedir. Günümüzde mahallenin mimarisi: aristokrat konutları ve saraylar ve görkemli yerler ile ayırt edilebilmektedir.
Evet Buenos Aires şehrinin küçük Paris’i olarak betimlenen bu mahalleyi mutlaka gezmelisiniz.
Recoleta Mezarlığı
Bu küçük bir köy gibi olan mezarlık: 1822 yılında Fransız mimar Catelin tarafından tasarlanmıştır ve Recoleta bölgesinde ilk kurulan manastırın hemen yanındadır. Burada 19. ve 20. yüzyıl mezar sanat ve mimarisinin seçkin örnekleri görülebilir. Buraya ilk gömülen 1863 yılında Dolores Maciel isimli bir Uruguaylı kızdır.
1880 yılında mezarlıkta şehrin belediye başkanı tarafından önemli restorasyon yapıldı. Sokakları tuğla bir duvar ile çevrildi, Dor türü yivli sütunlar ve ön sundurma ile süslendi.
Frizlerde: yaşam ve ölüm sembolleri yapıldı. Günümüzde burada 4870 mezar bulunduğu söyleniyor. 1946 yılında Arjantin devleti tarafından “Ulusal Tarih Müzesi” olarak ilan edilerek koruma altına alındı.
Ama özellikle turistlerin buraya akın etmelerinin başlıca nedeni burada “Evita” nın mezarının bulunmasıdır. Bu muhteşem granit mezarda: ziyaretçiler genellikle çiçek bırakırlar ya da bronz kapıya notlar iliştirirler.
Ayrıca düzgün taş yüzeye yine mesajlar bantlanır. Evita hakkında birkaç cümle etmek gerekirse: 1952 yılında ölümünün ardından, mumyalanmış ve onun için bir anıt yapılmasına karar verilmiştir. Ancak, kocası Devlet Başkanı Juan Peron: 1955 yılında devrildi, ardından askeri rejim Evita’nın mumyalanmış vücudunu çaldı ve sahte bir isimle mezarlıkta defnedildi.
Ardından ailesi, 1974 yılında onun cesedini gömüldüğü yerden çıkardı ve çelik bir lahite yerleştirerek, beton tabaka altına koydu.
Ancak mezarlığa gelen ziyaretçiler, gayet sade olan “Evita” nın mezarı yanında, mezarlık alanındaki birbirinden ilginç diğer mezarları da gezmektedirler. Bunlar arasında: eski devlet başkanları, ünlü yazar ve sanatçılar ve diğer aile mezarları bulunur.
Ancak bir labirent gibi olan mezarlıkta, kimin nerede yattığını bulmak bir hayli zordur. Çünkü: Arjantin tarihinde “omuz omuza” duygusunu ifade etmek için hiçbir harita ve tek bir işaret yoktur.
Burada: Rufina Cambaceres’in mezarını da görmelisiniz. Hüzünlü bir geçmişi olan bu mezarın art nouve başyapıt gibi mimarisi yanında, genç kadının buraya yanlışlıkla diri diri gömülmüş olması da ilgi çekmektedir.
Bu mezar: dünyanın en güzel mezarlarından birisidir. 1881 yılında Fransız mühendis Prospero Catelin tarafından tasarlanmıştır. Biraz kendisinden söz etmek istiyorum: Rufina: büyük bir sığır çiftliği sahibinin mirasçısı olarak, zengin bir ailenin içinde doğdu ve babası Eugenio Cambaceres: tanınmış bir yazar ve siyasetçiydi.
Babası: Rufina 4 yaşında iken tüberkülozdan öldü. 1902 yılında Rufina: 19 yaşında Buenos Aires sosyetesinin genç ve güzel bir üyesiydi. Bir gösteriye katılmak için hazırlanırken Rufina, aniden bulunduğu yerde zemine çöktü. Doktorlar çağırıldı ve 3 doktor Rufia’nın kalp krizi geçirdiğini ve öldüğünü söylediler.
Rufina bunun üzerine bir tabuta kondu, cenaze töreni düzenlendi ve cenaze mezarlığa yerleştirildi. Birkaç gün sonra, bir mezarlık işçisi tabutun bulunduğu yerden taşındığı ve kapak yerlerinin kırıldığını gördü.
Mezar soyguncuları ihtimali vardı, tabutun içini açtı ve o anda Rufina öldü. Doktorlar tarafından sonradan yapılan açıklamaya göre: Rufina, kalp krizinin ardından, tabuta konulmuş, daha sonra uyanmış ve bitkinlik-şok nedeniyle ölmüştü.
Evet bu bir söylenti, inanmak okurlara kalıyor.
Her gün saat 10.00-16.00 arasında mezarlıkta yaşayan ve 86 tane olduğu söylenen kedileri beslemek için kadınlar buraya geliyorlar. Son bir not:mezar taşları üzerine yalnızca doğum tarihleri işlidir, ölüm tarihleri yazılmamıştır.
Pilar Kilisesi
Mezarlığın içindedir. Burası Katolik sanat ve zarafetini yansıtmaktadır. Cizvitler tarafından 1732 yılında yapılan ve mimar Primoli Bianchi tarafından tasarlanan bu dini yapı 1942 yılında ulusal tarihi eser olarak belirlenmiş ve koruma altına alınmıştır.
Kilise esas olarak beyaz ve laciverttir. Basit tavanlarda resim yoktur. Ancak sunak, koloni döneminde Peru’dan gönderilen katı gümüş ve güzel İspanyol barok ve rokoko tarzı sayısız oymalarla doludur. Bu oymalar tüm duvarları sarmalamıştır.
Centro Cultural Recoleta
Kültür Merkezi, Buenos Aires şehrinin eski binalarından birinde bulunmaktadır. Burada ilk olarak: küçük bir şapel, dört manastır hücresi ve bir atölye bulunuyordu. 1917-1740 yılları arasında ise, burası bir kilise ve manastır olarak kullanılmıştır.
1822 yılında kilise reformu sonucunda Vali General Martin Rodriguez tarafından manastır bakıma alındı. Şehrin ilk Katolik kamu mezarlığı, manastırın bahçesine açıldı. Ayrıca yine manastır bahçesinde karmaşık tarım, botanik bahçesi yapıldı.
Binanın bir bölümü ise hapishane ve kışla okul olarak kullanıldı. 1979 yılında Buenos Aires şehrinin kuruluşunun 400. yıldönümü kutlamaları kapsamında burası belediye tarafından Kültür Bakanlığına devredildi.
Aralık 1980 tarihinde, burası Buenos Aires Kültür Merkezi adı altında açıldı. 1990 yılında ise ismi değiştirildi. 1885 yılında şapel olarak açılan bina, bir yüz yıl sonra, tiyatro olarak yeniden kapılarını açmıştır. Yakın zamanda yapılan restorasyon çalışmalarında 1906 yılından kalan duvar korunmuştur.
Ulusal Güzel Sanatlar Müzesi-Museo Nacional de Bellas Artes
Burada Arjantin ülkesinin en büyük sanat koleksiyonu bulunmaktadır.
Bina: 1896 yılında mimar Alejandro Bustillo tarafından yapılan bugünkü konumunda kalıcı koleksiyon oluşturmak için yapılmıştır. Müzede eserleri bulunan bazı sanatçılar şunlardır: Rubens, Renoir, Degas, Cezanne, Chagall, Picasso, El Greco, Goya, Rodin, Rembrant.
Ayrıca Arjantinli ressamların da eserleri bulunmakta olup, bunlardan bazıları şunlardır: Candido Lopez, Lino Enea Spilimbergo, Prilidiano.
Müze aynı zamanda bir fotoğraf odasına sahiptir, ayrıca Kolomb öncesi iki pişirme heykel ve 150.000 kopya bulunan bir kütüphane bulunur.
Plaza Francia-Feria de Artesanos de Plaza Francıa
Recoleta mahallesindeki bu yeşil alan: ünlü peyzaj mimarı Carlos Thays tarafından tasarlanmıştır.
Mayıs devriminin 100. yılını anmak için ülkedeki Fransız toplumunun bir hediyesidir. Orta bölümde: bilim, sanayi, tarım ve sanatları temsil eden carrara mermerinden yapılmış üç alegorik figür bulunur. Dört bronz kabartma ise: iki ülkenin tarihindeki bazı olayları çağrıştırmaktadır. Bunlar: El Paso de los Andes, La Bastille ve Fransız Bağımsızlık Bildirgesi.
İki kadın figürü Arjantin ve Fransa’yı simgelemektedir. Burada her cumartesi ve Pazar günü hippi fuarı düzenlenmektedir. “Feria de Recoleta” isimli bu fuar cumartesi ve Pazar günleri saat: 06.00-12.00 arasında açıktır. 150-200 arası stant kurulur. Burada bulabilecekleriniz:
geleneksel ve modern gümüş, su kabakları, deri, seramik, takı, müzik, gıda, sigara. Ayrıca: akrobatlar ve sokak sanatçıları dolaşır. Fiyatların uygun olması burayı popüler hale getirmiştir.
Hafta içinde ise, Plaza Francia: çimlik alanda etkileyici “Ombu ağaçları” ile dikkat çeker.
Floris Generica-Jenerik çiçek
Plaza las de Naciones Unidas meydanındadır.
Birleşmiş Milletler Plazasına bakan, 26 metre yüksekliğindeki bu çarpıcı heykel: Arjantinli mimar Eduardo Catalano tarafından yapılmıştır. 5 milyon dolara mal olduğu söyleniyor. Heykel: fiskiyeli bir havuzlu çevrili bölümde bulunmaktadır.
Paslanmaz çelik ve Aliminyumdan yapılan heykel 18 ton ağırlığındadır. Hidrolik sistem ve fotoseller tarafından kontrol edilerek hareketli olması sağlanmıştır. Heykelin 6 tane metalik yaprakları her gün saat: 07.30 da açılır ve saat 20.30 da kapanır.
Ancak: yaklaşık 2 yıl önce mekanizmada bir arıza olmuştur ve bu yüzden günümüzde 24 saat boyunca yaprakları açıktır. Ancak: ulusal bayram, Noel ve Yılbaşı döneminde tamamen açık kalır.
El Ateneo-Splendid
Burası İngiliz “The Guardian” gazetesi tarafından dünyanın ikinci büyük kitapçısı olarak seçilmiştir. Gündüzleri burada yüzlerce hevesli okuyucu görmek mümkündür.
Büyük “Spendil”: 1919 yılında açılmış ve Buenos Aires şehri kültürünün merkezi haline gelmiştir.
Burada: konserler, bale, opera gösterileri düzenlenmiş ve şehirde ilk sesli film burada gösterilmiştir. Ulusal Odeon EMI karargahı buradadır. Burada 1920 yılında Carlos Gardel isimli ünlü Buenos Aires’li tango sanatçısının şarkılarının kayıtları yapılmıştır. Bu kayıt odası, günümüzde ziyaret edilebilmektedir. Yüksek binada, 1923 yılında “LR4 Radyo Splendid” ilk resmi yayınına başlamıştır.
Evet, günümüzde bu bina kütüphane ve kitaplık olarak kullanılıyor. Ancak: yapının freskli kubbesi, parmaklıkları ve özgün dekorasyonu bozulmamıştır ve eski ihtişamı ve zarafetini korumaktadır. Kadife perdenin bulunduğu yerde bir bar görülür.
Ayrıca ana salonun iki tarafında veya küçük okuma odalarında yerleştirilen sandalyeler bulunmaktadır. Yeraltında çocuk kitaplarına ayrılmış bir bölüm bulunur. Üst kat gösteriler ve sergiler için ayrılmıştır.
San Martin Grand Bourg
Burası, San Martin’in Fransa’da sürgünde kaldığı evin bir kopyasıdır. San Martin: doğu Arjantin olarak bilinen “Rio de la Plata” bölgesindendir. 25 Şubat 1778 tarihinde doğmuştur. 6 yaşında iken, 1784 yılında ailesi onu eğitim görmek için İspanya’ya gönderir.
San Martin: 1808-1811 yılları arasında Napolyon güçlerine karşı bir İspanyol subayı olarak göreve başlar. Ancak kendisi monarşiyi ve sömürge sistemini sevmiyordu. 1811 yılında İspanya hizmetinden istifa etti.
Londra şehrinde, Amerikalı devrimcilerle tanıştıktan sonra, Buenos Aires şehrine dönmeye karar verdi ve şehirdeki devrimci rejimin hizmetine girdi. Kendisi çok deneyimli bir asker olduğundan, Güney Amerika’da devrimci hareketin büyük bir önderi olarak tanındı.
Gönye Meydanı
Bu meydanda, 1927 yılında açılan heykel: heykeltıraşlar David Calandra ve Eduardo Rubino çalışmasıdır. Atlı bronz heykel: kırmızı granit kaide üzerinde yükselir. Heykelde betimlenen kişi: Bartolome Gönye’dir. Kendisi 1821-1906 yılları arasında yaşamıştır ve 1862-1868 yılları arasında görev yapan Arjantinli bir general ve politikacıdır ve ardından Cumhurbaşkanı olmuştur.
Heykelin bulunduğu yerin hemen arkasında, başta İngiliz Büyükelçiliği olmak üzere bir takım Fransız mimarisi ürünü konutlar bulunmaktadır. Meydanın köşelerinde yine bazı heykeller bulunuyor. Bunlar: Lübnanlı şair Cibran Halil Cibran, kan pıhtılaşmasını önlemek için transfüzyon yöntemini icat eden Arjantinli doktor Luis Egzoz’a aittir.
Ayrıca İngiliz politikacı George Canning ve Arjantinli Albay Larrabure Valle heykelleri de bulunmaktadır.
Carlos Thays Park
Yaklaşık 4500 metre karelik alanı kapsayan park Fransız peyzaj mimarı Carlos Thays tarafından tasarlanmış ve İtalyan türü eğlence parkı olarak 1990 yılında açılmıştır. Burada 1990 yılına kadar bir lunapark bulunuyormuş. Carlos Thays: Fransız kökenli şehirdeki birçok bahçenin tasarımını yapan bir bahçıvandır.
Park alanında 2000 yılı sonlarında yapılan Mimarlık Müzesi bulunmaktadır. Ama park alanında bulunan en önemli eser “Thays” heykelidir.
Heykeltıraş Marta Minujin, İtalyan heykeltıraş Afani Alejo, sanatçı Nestor Basterretxea tarafından hep birlikte yapılmıştır. Yani bir anlamda “Birleşmiş Milletler” heykeli gibidir. Bronz heykel 1994 tarihinde açılmıştır, boyutları: 3.90 x 1.65 metredir.
Bir tabana sabitlenmiştir.
Noel sezonunda, burada çocuklar için çeşitli ücretsiz etkinlikler düzenlenen “Noel Parkı” açılmaktadır. Çocuklar burada Elflerin köyünde çeşitli eğlence faaliyetlerine katılabilmektedirler.
Avenida
Bu aydınlık cadde, ilk olarak Christopher Barrientos tarafından düzenlenmiş olup, 1722 yılındaki şehir planında görülmektedir. Başlangıçta büyük çiftliklerle çevrili iken günümüzde mağazalar, barlar ve restoranlar ile çevrilmiş ve şehrin ana arterlerinden biri haline dönüşmüştür.
Recoleta’nın en güzel köşelerinden olan burası, 1942 yılından beri Arjantinli nesiller için tercih edilen bir buluşma yeri olmuştur. Buradaki restoranlar özellikle Arjantinli aydınlar tarafından tercih edilmektedir. Dünyaca ünlü sporcuları da burada görmek mümkündür.
Bu mahalle: trend mağazalar, cesur restoranlar, şık elçilikler, parklarla doludur. Şehrin bu en büyük mahallesi: özellikle yöresel lezzetleri tatmak isteyenler için sayısız seçenek sunmaktadır. Şehirdeki en cesur restoranlar “Palermo Soho” olarak bilinen yerdedir.
Palermo popüler bir yerleşim yeri olunca: 19. yüzyıl sonlarında inşa edilmiş birçok ev restore edilerek yeniden kullanılmaya başlanmıştır. Arnavut kaldırımlı sokaklarda birçok dükkan bulunmaktadır.
Mahalle ismini: 16. yüzyılda buraya gelen İtalyan göçmenlerden almıştır. 19. yüzyılda burada diktatör Juan Manuel de Rosas tarafından bir malikane inşa ettirilir. Bu döneme kadar mahalle bir kırsal alandır.
Mahalle günümüzde: 4 bölüme ayrılmıştır. Bunlar:
1. BÖLÜM-BOSQUE DE PALERMO
Rose Garden-Rosedal
Isabel Av-Infanta adresindedir.
Parkın içinde: bir göl ve çevresinde 18.000 gül bulunmaktadır. Park alanında ayrıca bazı ünlü yazarların (Alfonsina Storni, Dante Alighieri, William Shakespeare gibi) büstleri bulunur. Ayrıca: bir amfitiyatro ve şairler bahçesi bulunmaktadır. Burayı ziyaret ederseniz, özellikle insanların burada paten yaptıklarını ve bisiklete bindiklerini görebilirsiniz.
Buenos Aires Hayvanat Bahçesi-Zoo
Avenida Las Heras ve Sarmiento adresindedir.
1874 yılında Cumhurbaşkanı Sarmiento tarafından kurulan ve 1990 yılında özelleştirilen bu hayvanat bahçesi, dünyanın en iyi korunmuş hayvanat bahçelerinden biri olarak bilinmektedir. Dünyanın ikinci en çok ziyaret edilen hayvanat bahçesi olarak bilinir.
Buradaki 18 dönümlük arazide: 350 farklı türden: memeliler, sürüngenler ve kuşlardan oluşan toplam 2500 hayvan bulunmaktadır. Akvaryum, sürüngen evi, yarasalar evi ve bir subtropikal orman standı ve deniz canlılarının (deniz aslanları, penguenler, köpek balıkları ve tropikal balıklar) bulunduğu alan vardır.
Buranın en özel tarafı: hayvanların sırlarını keşfetmek ve onların alışkanlıklarını görmek için gece turları düzenleniyor olmasıdır. Hayvanat bahçesinde hayvanların kaldıkları yerlerin mimari özellikleri de ilgi çekmektedir ve bu yerler dünya üzerinde ünlü mimari yerlerin benzerleridir. Örneğin: Roma’da Titus zafer kemeri bir üreme yeridir. Filler sarayı: Mumbai Tanrıça Nimaschi Tapınağının benzeridir. Ayrıca: yine Roma’daki 16 korint sütunlu Vesta Tapınağı görülür.
Botanik Bahçesi-Jardin Botanico Carlos Thays
Santa Fe ve Las Heras Avenida adresindedir.
Palermo sokakları arasında sıkışmış, saklı cennet olan burada Arjantin’in çeşitli yerlerinden ve diğer kıtalardan getirilen bitki türleri bulunmaktadır. 1898 yılında açılan botanik bahçesi, 1891 yılında Fransız peyzaj mimarı Carlos Thays tarafından tasarlanmıştır.
Bu 8000 bitki türü yaklaşık 7 hektardan fazla alana yayılmıştır. Bitkiler: Asya, Afrika, Okyanusya, Avrupa ve Amerika gibi farklı ortamlarda yetiştirilmektedir. Bir organik sebze bahçesi: çocuklara sağlıklı beslenme alışkanlıklarını öğretmeyi amaçlamaktadır.
Bu alanda ayrıca: bir botanik kütüphanesi, üç bahçe, herbaryum, beş sera, İngiliz tarzı bir konak ve 1900 yılında Paris’teki Exposition Universelle de ödüllendirilen heykeller bulunmaktadır. Bitkilerden özellikle dikkat çekenler şunlardır: salta sedir, ibira-puita chicha, kırmızı quebracho, karnaval ve ağuaribay.
Japon Bahçesi-Jardin Japones
Casares ve Adolfo Berro adresindedir.
Japon bahçesi, Palermo mahallesinde şehrin en sakin ve rahatlatıcı yerlerinden birisi olarak bilinir.
1977 yılında peyzaj mühendisi Yasuo Inomata tarafından tasarlanan bu bahçe, 1967 yılında Japon imparatoru Akihito ve eşi Michiko tarafından açılmıştır.
Bahçedeki tüm elemanlar, denge ve uyum içindedir. Özellikle: bonsai’ler ilgi çekmektedir.
Bitki türlerinin çeşitliliği, sazan balıkları, bir ada ve birkaç kemerli ahşap köprü ile Japon kültürüne ait heykeller bulunur.
Parkta ayrıca: bir kültür merkezi, bir Japon mutfağı restoranı ve Japon el sanatları satılan bir dükkan ve bonsai bitkisi ve yiyecek satın alabileceğiniz bir yer bulunmaktadır.
Galileo Galilei Planetarium-Planetario Galileo
Roldan ve Sarmiento Avenue adresindedir.
Planetarium: mahallenin ana merkezindedir. Bina 5 katlıdır. 1962-1966 yılları arasında inşa edilmiştir. Kuzey Arjantin meteorlarının bir koleksiyonu buradadır.
Binanın hemen yanındaki göl kıyısında birkaç heykel bulunmaktadır. Bu heykeller İtalyan Nicholas A.Ferrari tarafından yapılmıştır ve Polonyalı bilgin ve ünlü uzay bilimci Nicolaus Copernicus’a aittir. Bu park alanının bir hikayesi daha vardır.
Buenos Aires kriket kulübü, 29 Haziran 1867 tarihinde, İngiliz savaş gemisi karşılığında, savaş gemisi mürettebatı ile kriket maçı yapmışlardır.
Evet planetarium içinde diğerlerinde olduğu gibi gösteri düzenleniyor. Gösteri yapılan salondaki koltuklar; 360 derecelik kubbede, projeksiyon odasından yapılan gösteriyi izlemek için ziyaretçileri uygun konuma getirecek şekilde yatmaktadır.
Evet, projektör 20 metre çapındaki kubbede: yıldızlar, gezegenler ve evrenin uydularına ait mükemmel bir belgesel film gösteriyor. Günde iki kez gösteri düzenleniyor. 2012 yılında yapılan restorasyonda yeni projeksiyon sistemi, ses sistemi ve titreşimli koltuklar yerleştirilmiştir.
2. BÖLÜM-CHİCO
Mahallenin bu bölümü: kavisli ve düzensiz sokakları, bol yeşil alanları ile bilinir ve özellikle 1912 yılında mimar Carlos Thays tarafından tasarlanmış botanik bahçesi ilgi çeker. Öte yandan burası “Büyükelçilikler Mahallesi” olarak da bilinir. Modern binalar ve çok eski evler bir aradadır.
MALBA-Latin Amerika Sanatı Müzesi
Figueroa Alcorta Av adresindedir.
Bu müze şehrin kültürel hayatının temel taşlarından birisidir. Müzenin merkezinde, birinci kattaki galerilerde 19. ve 20. yüzyıllardaki Latin Amerika sanatı eserlerinden oluşan işadamı ve müzenin kurucusu Eduardo Constantini koleksiyonu bulunmaktadır. 2000 yılında açılmıştır.
Koleksiyonda özellikle Latin Amerikalı Diego Rivera ve Xuil gibi sanatçıların avant-garde deneyimleri bulunmaktadır.
Paseo Alcorta
Salguero ve Figueroa Alcorta Avenue adresindedir.
Bu 4 katlı binada: en iyi Arjantin moda trentleri ve parfümler ile dekoratif öğeler satışa sunulmaktadır. Yapı 100.000 metre karelik alanı kapsamaktadır. Özellikle etnik restoranlar da çok popülerdir.
Museo Evita
Lafinur adresindedir.
Evita olarak bilinen “Eva Duarte de Peron”: popülist başkan Juan Domingo Peron’un eşidir. O, özellikle zamanında işçi sınıfı tarafından çok sevilmiştir. Bu müze: Evita için düzenlenmiştir. Burada eski bir konağın ev sahipliği yaptığı müzede: özellikle sosyal yardım programları ve kadınlara oy hakkı gibi konularda onun rolü açıklanmaktadır. Müzede ayrıca: bir kafe, restoran ve hediyelik eşya dükkanı bulunmaktadır.
San Sebastian Bowman Anıtı
Bu anıt: Arjantinli heykeltıraş Alberto Lagos çalışmasıdır ve F.Alcorta ve Castilla Avenue arasındadır. Anıtta: bir okçu: San Sebastian işkencelere katlandıktan sonra, tövbe biçimi olarak onu yani yayı kırmaya çalışıyor.
Enstitü Sanmartiniano
Enstitü: 1933 yılında kurulan ve General San Martin’in yaşadığı evin bir kopyasıdır.
Victoria Ocampo House
Victoria Ocampo: 7 Nisan 1890 tarihinde Buenos Aires şehrinde doğmuştur. Arjantinliler tarafından tanınır. Bu güzel kız: ailesiyle birlikte Fransa’da yaşamış ve Avrupa kültürü, bilgi ve eğitimi almış biri olarak 20. yüzyılda Arjantin kültürü ve toplumunu temsil etmiştir. Kendisi Buenos Aires şehrinde 1929 yılında günümüzde müze haline getirilen bu evde yaşamıştır.
3.BÖLÜM-PARQUE LAS HERAS
Parque Las Heras
Las Heras ve Coronel Diaz Avenue adresindedir.
Bu büyük ağaçlık park alanı: spor ve piknik yapanlar tarafından doldurulmaktadır. Sıcak yaz aylarında özellikle burada çimlerin üzerinde bikini ile güneşlenen insanları görebilirsiniz.
Alto Palermo AVM
Santa Fe Avenue adresindedir.
1990 yılında açılan “Alto Palermo” şehrin en büyük ve en çeşitli alışveriş merkezlerinden birisidir. Burada büyük bir food court, iki sinema ve bir spor tesisi bulunmaktadır. Bunun hemen yanında, şehrin moda ürünlerinin satışının yapıldığı “Bulmes Beruti” bulunur.
Boulevard Charcas
Coronel Diaz ve Salguero arasındadır.
Bu cadde: keşfetmeye değer bir yer olarak önem kazanmaktadır. Caddede: “Guadalupe” kilisesi, Villa Freud denilen psikologların ofisleri ve özellikle kahve içebileceğiniz güzel yerler bulunmaktadır.
4. BÖLÜM-VİEJO
Soho
Mitico yani “Plaza Cortazar” merkezindedir.
Burası şehrin tasarım merkezidir. Burada: genç tasarımcıların kreasyonlarını sergiledikleri, çok şık alışveriş seçenekleri olan bir yerdir. Mahallenin bu bölümünde, modern barlar ve restoranlarla dolu Honduras Avenue caddesi ilgi çeker ve özellikle gece ve gündüz çok canlıdır.
Ayrıca “Placita Serrano” olarak bilinen “Plaza Julio Cortazar” bu bölgenin merkezidir. Hafta sonları, küçük zanaatkarlar, burada tezgahlarda el sanatı ürünlerini satarlar. Bu küçük fuarı mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Jorge Luis Borges
Bu evde: ünlü yazar Viejo çocukluk dönemini geçirmiştir. Ev: Buenos Aires Aires Vakfı tarafından restore edilmiştir ve gezilebilmektedir.
Hollywood
Palermo Soho ve Palermo Hollywood arasındaki demiryolu sınırdır. Burada çeşitli stüdyolar ve televizyon üreticileri, film ve radyolar bulunmaktadır. Ayrıca, yine bu bölgede: çeşitli restoranlar ve özellikle Japon bölgesel mutfağı, Vietnam barları bulunmaktadır. Restoranlarda: Akdeniz, Peru, İskandinav yemek kültürleri ürünleri ağırlıktadır. Burası özellikle geceleri çok canlıdır. Birçok genç: restoranlar, barlar ve gece kulüplerini doldururlar.
BÖLGEDE GEZİLECEK DİĞER YERLER
Hipodrom
Lıberator Av adresindedir.
Palermo ormanları yanında bulunan şehir hipodromu: 1876 yılında açılmış ve 1883 yılında Carlos Pellegrini tarafından kurulan Jokey Kulübü tarafından işletilmektedir. Hipodrom: 20. yüzyılın başlarında Fransız mimar Louis Faure-Dujarriç tarafından genişletilmiştir. Ana kumlu parkur uzunluğu 2500 metredir. Özellikle: 1930-1940 ve 1950’li yıllarda şehirde at yarışı büyük bir tutku iken, zamanla ilgi azalmış da olsa günümüzde yarışlar devam etmektedir. Hipodromun en ünlü ziyaretçisi efsanevi Carlos Gardel imiş. Ünlü şarkıcı Gardel: ünlü Uruguaylı jokey Leguisamo Irenaeus tarafından binilen “Aylak” isimli atın sahibiymiş.
Kutsal Topraklar-Costanera Norte
Rafael Av-Costanera adresindedir.
Bu tema parkı: İsa’nın doğumundan, çarmıha gerilişine kadar çeşitli ve değişik evreleri yansıtmaktadır. 7 hektarlık alanda bulunan parkta: 2000 yıl önce Kudüs şehrinin dev bir modeli bulunuyor. Ayrıca parkta: Hıristiyanlar, Yahudiler, Romalılar ve Araplar gibi şehirde yaşayan farklı kültürler temsil edilmektedir.
Evet temalı parkta temsil edilen olaylar şunlardır: Diriliş, Son Akşam Yemeği, Via Crucis, Yaratılış, Virgin ve Azizler, Ağlama Duvarı ve bir Roma mağara tapınağı.
Parkın içinde: Kudüs sakinlerini oynayan çok sayıda aktör, geleneksel kıyafetleri giymiş olarak bulunurlar. Ayrıca müzikal performanslar sergilenmektedir. Yusuf’un marangozluk ve kukla bölümünde: çocuklar için döner atlıkarınca bulunmaktadır. Ayrıca yine park alanı içinde: üç restoran bulunur.
Balıkçılık Kulübü
Burası: denize doğru uzanan 50 metrelik bir iskele üzerinde, kaleye benzer bir yapıdır ve bu geleneksel balıkçılık kulübünün günümüzde 2000 üyesi olduğu söyleniyor. Kulübün bulunduğu bu bina: 1903 yılı yapımıdır ve “National Historic Landmark” yani ulusal tarihi yer ilan edilerek koruma altına alınmıştır.
Binanın içinde: klasik tarzda döşenmiş geniş bir oturma salonu bulunur. Ayrıca: kapsamlı bir kütüphane, tarihi bir müze ve bir akvaryum bulunuyor. Ayrıca: yetişkinler ve çocuklar için eğlenceli aktiviteler düzenlenen bir balıkçılık okulu bulunuyor.
Museo de Artes Plasticas Eruardo Sivori-Eduardo Sivori Sanat Müzesi
Infanta Isabel Av adresindedir.
Bu müze “Parque Tres de Febrero” parkındadır. Müze: 19. ve 20. yüzyıl Arjantin sanatına odaklıdır. Müzede eserleri bulunan yerel usta sanatçılar: Emilio Petorutti, Lino Eneo Spilimbergo, Antonio Berni, Sivori.
Müzenin gölgeli heykel bahçesi de mükemmel kombinasyonu ile dikkati çeker.
Parque De La Memoria
Costanera Notre Rafael Obligado adresindedir.
Bu abide: 1969-1983 yılları arasında 30.000 sivilin yasadışı yollarda, gözaltında işkence ve askeri diktatörlük dönemdeki operasyonlarda kaybolması üzerine inşa edilmiştir. Ülkenin bu ilk anıt parkı 35 dönümlük arazide kurulmuştur.