Yunanistan Yunan adaları Ne yenir Ne içilir; Yunan mutfağı: dünyaca ünlü klasik mutfaklarla rekabet halinde değildir.
Ama her zaman yerel ürünleri ve mevsim meyvelerini, özellikle lezzet ve tazeliklerinin doruğunda iken bulabilirsiniz.
Genellikle, hep zeytinyağı, aromalı otlar, deniz ürünleri, kuzu ve keçi eti gibi ürünlere, bolca taze sebze, meyve ve kuruyemişlere ağırlık verilir.
Yüzyıllar boyunca, adaları yöneten çeşitli kültürler: hala görülebilen etkilerini arkalarında bırakmışlardır.
Örneğin: Venedikliler ve Cenevizliler pek çok çağdaş yemekte kullanılan domates soslarını, Osmanlılar ise yoğurt, souvlaki (kebap) ve harika Türk kahvesini ada halkına bırakmışlardır.
NEREDE YEMEK YENİR
Yunan adaları, ilk bakışta ziyaretçiye biraz karışık gelebilecek büyüleyici bir dizi restorana sahiptir. Geleneksel Yunan ailelerinin üç çeşitten oluşan bir yemeği, aynı anda restoranda yemezler. İştah açıcılar ve ana yemek yenir. Ardından: başka bir yere geçilerek tatlı alınır. Daha sonra da, kahve içmek için, başka bir yere geçilir.
Adalara gelen turist sayısının giderek artmasıyla, bu alışkanlık da, pek çok adada bozulmaya başlamış. Avrupa ve Amerika’daki gibi bütün yemek, tek bir restoranda yenmeye başlamış. Geleneklerine hala bağlı olan adalarda ise, yemek yemek için gidilebilecek yerler şunlar:
Ouzerie:
Yalnızca rakının suyun Anadolu yakasındaki kardeşi olan “uzo”nun değil ve aynı zamanda ona eşlik eden mezelerin de satıldığı geleneksel bir lokantadır. Mezeler: iştah açıcılardan veya küçük porsiyonlardan oluşan tam bir yemek de olabilir. Hepsi, kesinlikle taze ve lezzetlidir.
Pek çok ouzerie’de; kurutulmak üzere asılmış ahtapotları görebilirsiniz. Ahtapot ve kalamar: geleneksel olarak uzo ile servis edilir. Ayrıca, aralarında seçim yapabileceğiniz çeşitli sıcak ve soğuk sebze yemekleri de bulabilirsiniz.
Bir psistraiayı ziyaret edin.
Ayaküstü yiyeceklerden yemek, lezzetli bir öğle yemeği ve ya bir şeyler atıştırmak için iyidir. Sonra da, zakharoplastiadaki (pastane) şaşırtıcı çeşitleri ya da yoğurt, peynir ve diğer mandıra ürünlerinde uzmanlaşmış gallaktopoliolara, bir göz atmayı ihmal etmeyin. Ama: inanın bu göz atmalarda, tanıdık pek çok şeye rastlayacaksınız, tanıdık, evet, ülkemizde yapılan ve tanınan birçok şeyin, taklidi.
Kafeneion;
Yunan kahvesidir. Geleneksel olarak, erkeklerin hakimiyetindedir. Khios ve Lesbos gibi adalardaki küçük köylerde, bu gelenek hala sürmektedir. Genellikle, dışarıda birkaç eski masa ve sandalye ile basit bir şekilde döşenmiş olan kahveler, ateşli siyasi tartışmaların ve sonuçları ciddiye alınan tavla partilerinin mekanıdır.
Ama taverna (pek çok tabelada: “tabepna” olarak yazılır) Yunan misafirperverliğinin kalbidir. İştah açıcılar ve giriş yemekleri burada yenir. Son birkaç yılda: artan turist sayısıyla birlikte, geleneksel ev yemekleri diye dondurulmuş veya hazır yemek satmak üzere bir hareket olmuş. Otantik lokantaları bulabilmek için, ada sakinlerini izleyin. Belki güzel manzaradan uzak, arka sokakta, lezzetli yemeklerin sunulduğu küçük ama samimi bir yer bulabilirsiniz.
Taverna’da,
Size tatlı isteyip istemediğiniz sorulduğunda: verdiğiniz siparişten sonra, garsonun hızla köşeyi döndüğünü görünce şaşırmayın. Müşterinin bütün öğününü tek bir müessesede yeme arzusunu saygıyla karşılayan garson; sizin için bir porsiyon almak üzere yerel “zakharoplastia”ya veya “alaktopolio”ya koşuşturmuştur. Ücreti, faturanıza yansıtılacaktır.
NE ZAMAN YENİR?
Önemli tatil beldelerindeki pek çok taverna: kahvaltı, öğle ve akşam yemeği servisi için, açık olacaktır. Ama, geleneksel olarak kahvaltı: Yunanlılar için önemli bir öğün değildir. Temel olarak: ekmek, reçel veya bal ile kahveden oluşur.
Öğle yemeği: saat: 15.00 civarında yenir ve ardından, saat: 17.30’da iş başı yapana kadar siesta yapılır. Akşam yemeği, geç saatte, genellikle saat: 22.00 civarında yenir ama yaz aylarında, tavernalarda saat: 01.00’e kadar servis yapılır.
Buna karşılık, eğer erken saatte yemek isterseniz, tavernalarda, akşam servisi, saat: 18.00 civarında başlar. Eğer, saat: 19.30’dan önce yemek yiyecekseniz, istediğiniz gibi bir masa bulabilirsiniz, ama ada sakinlerinin geldiği geç saatlerdeki renkli atmosferden mahrum kalırsınız.
MÖNÜ
Geleneksel restoranların çoğunda: kapsamlı bir mönü sunulur. Ama; mönüde yazan her şey bulunmayabilir. Yiyeceklerin çoğu mevsime bağlıdır ve günlük yapılır. O anda bulunan yiyeceklerin fiyatları kurşun kalemle yazılır.
En iyi ve en otantik restoranların bazılarında, mönü bulunmaz. Aşçılar, genellikle sezonda ne varsa onu pişirir ve yalnızca birkaç porsiyon yaparlar. Mutfağa gidip, nasıl göründüğüne ve nasıl koktuğuna bakarak seçim yapabilirsiniz.
Eğer, tavernada ızgara varsa, kendi seçiminizi yapmanız için ızgaranın başına ya da deniz ürünleri için buzluk kısmına davet edilirsiniz. Bunlar: ağırlıklarına göre satılırlar. Bu nedenle, daha sonra kötü bir süprizle karşılaşmamak için, pişirilmeden önce, fiyatlarını öğrenin.
Bütün restoranlarda giriş ücreti alınır. Ekmek ikramını da içeren bu ücret, genellikle kişi başına alınır.
İŞTAH AÇICILAR
Yunan adalarında: ana yemek yemeden, iştah açıcılar ile karnınızı doyurabilirsiniz. Bütün masanın paylaştığı Mezelerden atıştırmak, çok zevkli ve doyurucudur. Yalnızca, istediğiniz kadar alıp, doyana kadar sipariş edebilirsiniz.
Pek çoğunda et bulunmadığı için, vejateryanlar için de iyi bir seçimdir. Ayrıca, garsonların “sadece iştah açıcı” öğün siparişi almak konusunda bir sıkıntıları yoktur.
En sevilen mezedeler:
sarımsak, salatalık ve nane ile hazırlanan yoğurt ızatziki; pirinç ve sebzeyle doldurulup sıcak veya soğuk servis yapılan dolmades (dolma) ile zeytindir. Ayrıca: ekmek kırıntıları, zeytinyağı ve limon suyuyla karıştırılan morina yumurtasından yapılan tarama, domates soslu büyük fasülyeler fasolya, kızartılmış kalamar kalamarakia tiganita da vardır.
Peynirle doldurulmuş küçük börekler tiropitiaki de, koyun yada sığır etinden yapılan pastourma ile kişniş ve baharatlarla tatlandırılan küçük keftedes (köfte) ile beraber çok yaygındır. Değişik bir lezzeti olan sağanaki ise ekmek kırıntılarıyla kaplanıp kızartılan, ince peynir dilimidir.
Yunan salatası veya horiatika (tam olarak “köy salatası” anlamına gelir): üzerine beyaz peynir koyulan domates, salatalık, soğan ve zeytinden yapılır ve kendi başına bir öğün olarak yenebilir. Salata soslarını eklerken (masada diğer çeşnilerle birlikte zeytinyağı ve sirke şişeleri de bulunur); her zaman önce sirkeyi, sonra zeytinyağını koymalısınız. Miktarı: ağız tadınıza göre ayarlayabilirsiniz. Ama salatanız sirke ve yağ konmuş olarak da gelebilir.
ET YEMEKLERİ
Yunan adalarında, nereye bakarsanız bakın: ızgara yapılmış et çeşitleri bulabilirsiniz. Ayaküstü yemekler: gyros (pide üzerinde servis yapılan ince dilim et ve salata) veya souvlaki (şişe geçirilmiş küçük et parçaları yani kebap).
Diğer ızgaralar arasında: yumuşak pişirilmiş bütün bir tavuk, kuzu ve dana eti veya domuz filetosu bulunabilir. Brizole bildiğimiz biftektir. Ama genel olarak, point (çok pişmiş)yerine, bien cuit (az pişmi) gelir. Izgara ya da kızarmış kuzu, geleneksel Paskalya yemeğidir.
Yemekleri tanımakta ve sipariş etmekte çok zorlanmasınız. Ağır ağır fırında pirişilen yahnilerin de tadına bakmaya değer. Kleftiko kavrulduktan sonra, kendi suyuyla pişen domatesli kuzu etidir. Stifado ise, aynı şekilde ama soğanla pişirilir. Her ikisi de, küçük güveçlerde, dumanı tüterken masanıza servis edilir.
Yunanistan’ın en ünlü yemeği:
Soğanlı kıyma ve patlıcan katlarının üzerine konan, beşamel sosla hazırlanan “moussaka”dır. Bu isim size, sanırım bir şeyler hatırlatıyor. Evet, bildiğiniz musakka. En lezzetli olanlar, kendi suyunda ve aromalı otlarla mis gibi kokar.
Bu yemek, en iyi restoranlarda günlük porsiyon olarak hazırlanır. Eğer bittiyse, ertesi günü beklemeniz gerekir. Pastitsio katlardan oluşan başka bir yemektir. Ama bu sefer: makarna, et ve domates sosuyla hazırlanır. Bu yemek: Ege tarihindeki İtalyan dönemini hatırlatır.
Kuzey adalarında, avcıların vurduğu ve geleneklere göre sote edilerek servis edilen kouneli (tavşan) ve perdikek (keklik)de bulunur. İçinde, sıcak et bulunmayan bir yemek isteyenler, lezzetli bir prinç ve sebze karışımıyla doldurulan domates, patlıcan ve dolmalık biber, yani yemitsa yiyebilirler.
TATLILAR
Yediğiniz yemeğe, güzel bir nokta koymak için pek çok tavernada, masaya taze meyve tabağı getirilir. Bunlar, çoğunlukla kavun yada taze incir olabilir. Daha doyurucu bir şey yemek istiyorsanız, tavernalarda tatlı çeşitlerinin pek bulunmadığını hatırlatayım. Bu durumda, gideceğiniz yer “zakharoplastia” olmalıdır.
Burada: baklava, katiafi (kadayıf) ya da pita m e meli (bal tatlısı) çeşitleri arasında seçim yapabilirsiniz. Eğer, sütlü tatlıları tercih ediyorsanız, ballı ya da meyveli Yunan yoğurdunu veya galaktobouriki (krem karamel) deneyebilirsiniz.
İÇKİLER
Şarap tanrısı Dionysos, yaşamak için Naksos’u seçmişti. Ama, klasik dönemde, diğer adalarda da şarap üretilirdi. Şarap üretimi, yüzyıllarca önemini koruyan bir sektör olmuştu. Günümüzde, Fransız kalitesinde olmasa da, üzüm bağlarına sahip bazı üreticiler, güzel seçenekler sunarlar.
Diğer seçenekler arasında ise, fıçı şarabı bulunur. Böylece: taze ve soğuk servis edilen, ilgi çekici köy şaraplarının tadına bakabilirsiniz. Yunanistan’da, ayrıca çam sakızıyla tatlandırılan “retsina (şarabı sıcak havalarda taze tuttuğu için özellikle antik dönemde çok yaygındı) denilen bir şarap üretilir. Retsina; Yunan beslenme tarzına ve sıcak havada içmeye uygundur. Ama, tadına alışmak gerekir.
Uzo; sıcak havaya uyan başka bir içkidir. Aperatif olarak, sek ya da buz ve suyla içilen uzo, tıpkı rakı gibi insanı serinletir. Ama, yine de fazla kaçırmamaya dikkat etmek gerekir.
Bira tercih edenler: Yunan ana karasında, ruhsatla üretilen “Amstel” ya da “Heineken” bulabilirler. Mythos güzel ve hafif bir tadı olan yerel biradır.
Yunan adalarının genel özellikleri hakkındaki yazım.
Yunan adalarının gezi planı hakkındaki yazım.