Pınarbaşı, Kastamonu arası uzaklık: 97 km. Pınarbaşı, Azdavay arası uzaklık: 23 km. Pınarbaşı, Amasra arası uzaklık: 110 km. Pınarbaşı, Eflani arası uzaklık: 27 km. Pınarbaşı, İstanbul arası uzaklık: 520 km. Pınarbaşı, Ankara arası uzaklık: 315 km. Pınarbaşı, Karabük arası uzaklık: 75 km. Pınarbaşı, Bartın arası uzaklık: 90 km.
TARİHİ
Çamkışla köyü ve Çalkaya köyü, Roma ve Bizans dönemlerinde önemli yerleşim yeri olarak biliniyorlar. 1461 yılında Osmanlı topraklarına katılmıştır. 1987 yılında ilçe olur.
GENEL
İlçe dağlık ve engebeli bir araziye sahiptir. Yerleşim alanı: dağlar arasında kala vadiler, küçük plato düzlükleri ve Zarı çayının vadi tabanında bulunur. Yörenin rakımı ortalama 650 metredir. Yörenin önemli akarsuyu Zarı çayıdır.
Bu çay, Çavuş köyünden doğar ve güneyden kuzeye akarak Ilıca köyünde Devrekani çayı ile birleşir. Bölgede Karadeniz iklimi hakimdir. Kışlar uzun ve soğuk, yazlar ise kısa ve sıcak geçer.Yöre orman bakımından oldukça zengindir, topraklarının yüzde 65 bölümü ormanlarla kaplıdır.
Önemli bir özellik daha var. İlçenin derinliklerinde, bol miktarda taşkömürü bulunduğu bilinmektedir. Yani gelecek dönemlerde 2’nci bir Karaelmas bölgesi olacaktır.
PINAR BEBEK
Yörede Pınarbaşı yerel kıyafetleri giydirilerek satışa sunulmuş Pınar Bebekler yoğun ilgi çekmektedir. 2001 yılından itibaren yapılmaya başlanan bebekler, ilçede birçok evde kadınlar tarafından yapılmaktadır.
GEZİLECEK YERLER
HORMA KANYONU (ANBAR GÖLÜ)
İlçe merkezine 5 km uzaklıkta, Zara çayı üzerindedir. Suyun taştaki kireçleri aşındırmasıyla oluşmuştur. Kanyonda derin kazanlar şeklinde çukurlar bulunur. Burada: eski dönemlerde yaşayan insanlar, muhtemelen kayaları oyarak su kanalı açmış, bu kanallarda su ile çalışan un değirmenleri yapmışlardır.
Horma kanyonuna Meydandüzü diye bilinen havzadan girilir ve Ayıderesi’ne doğru Ilıca şelalesinde son bulur. Kanyonun bir ucundan diğer ucuna kadar olan 3 kilometrelik mesafede, vidalarla kayalara çivilenen ahşap platform vardır ve bunun üzerinde kanyon gezilebilir.
Bu ahşap yol, kanyonun tabanından 50-60 metre yüksekliğe ulaştığı için, zaman zaman heyecan verici etapları geçmek gerekiyor. (Ahşap yolu daha güvenilir hale getirmek için çalışmalar sürdürülüyormuş çünkü bir sezonda burayı ziyaret eden kişi sayısının 60 bin civarında olduğunu öğrendim.)
ILICA ŞELALESİ
İlçe merkezine 12 km uzaklıktaki Ilıca köyündedir. Köyden buraya ulaşmak için, yarım saatlik bir patika yolda yürümek gerekir. Şelalenin büyüklüğü 10 metredir. Döküldüğü yerde bir doğal havuz oluşmuştur. Şelalenin en büyük özelliği: bu havuzun çevresinde çok sayıda ağaç ve bitki örtüsü bulunmasıdır. Şelalenin üst kısımlarında ise, yıllardır akan suyun kayaları aşındırması sonucu, kayalarda oluşan çukurlar ve oyuklar görülür, bunlar oldukça güzeldir.
ILICA HAMAMI
Aynı köy içindeki bu hamam, Bizanslılardan kalmadır. Hamam yapısı, yontma taştan yapılmıştır. Genişliği 2 metre, uzunluğu 3.5 metre ve yüksekliği 1.80 metredir. Kubbe şeklindedir. Hamamın yaz ve kış, su sıcaklığı sabit 23 derecedir. Hamamın yan taraflarında, insanların yıkanmaları için sabunluklar ve oymalar vardır.
ÇAMKIŞLA KÖYÜ
Köyün eski ismi Erkemle’dir. İlçe merkezine 22 km uzaklıktadır. Burası Roma ve Bizans döneminde önemli ve kalabalık bir yerleşim yeridir. Peki günümüzde burada bu konuda kalıntılar var mıdır? Hayır bilmiyorum, bu konuda bilgisi olanların yorum bırakmaları rica olunur.
VALLA-VARLA KANYONU
Kanyon Muratbaşı köyündedir. İlçe merkezine 26 km uzaklıktadır. Muratbaşı Valla Mahallesine kadar araçla gidilir, sonrasında ise kanyona ulaşmak için 1.5 km lik stabilize yolda yürümek gerekir.
Vahşi cennet olarak tanınır. Dünyaca ünlüdür. Dünyanın en derin 2’nci kanyonudur. (Birinci, Amerika Arizona’dadır. )
Kanyon: Devrekani çayı ile Kanlıçay’ın birleştiği yerde başlar. Cide istikametinde 12 km uzunluğundadır. Yan duvar kayaların yüksekliği 800 ile 1200 metre arasında değişmektedir. Kanyonda bulunan sarp kayalıklarda kartal, akbaba, doğan, atmaca gibi yırtıcı kuşların yuvaları bulunur. Yine burada yabani av hayvanları da barınmaktadır.
Evet, yukarıda da belirttiğim gibi burası tam bir vahşi cennettir. Bu tanım, 1994 yılında İstanbul Üniversitesi öğrencisi 4 genç tarafından buraya verilmiştir. Çünkü kendileri kanyona girdikten sonra kaybolmuş ve 14 gün sonra Cide yöresinden çıkmışlardır.
Yine, buraya giren dağcılardan birisi kaybolmuş, cesedi bulunamamıştır. Sonuç olarak, kanyon oldukça tehlikelidir, kanyonun teçhizatsız ve rehbersiz geçilmesi mümkün değildir.
Dağın zirvesine çıkan bu merdivenler, sanki sizi gökyüzüne çıkarıyor gibidir. Kanyonun girişine Muratbaşı köyüne 3 katlı seyir terası yapılmıştır.
Pınarbaşı ve Azdavay’dan gelen Devrekani çayı ve Kanlı çayı görebilirsiniz. Hatta buradan yani seyir terasından Valla kanyonunu bile görmek mümkündür. Seyir terası ile ilgili son bir not, seyir terasının ziyaretçilerin adrenalin yaşamaları için gevşek yapıldığı söyleniyor.
Bu her iki çay da birleştikten sonra kayaların arasından kıvrılarak Cide istikametine akarlar.
ILGARİNİ MAĞARASI
İlçe merkezine 35 km uzaklıkta Sümenler köyünde Kaz Mahallesi Top Meydanı mevkiindedir.
Mağaraya ulaşmak için, buradan sonra kayalık orman içi patika yoldan yaklaşık 2 saatlik bir yürüyüş gereklidir. Ancak ahşap yürüyüş yolu yapılmıştır. Zorlu yürüyüş yolu boyunca 9500 vida çakılmış, ahşap malzemelerin sabitlenmesi için 300 kilo çivi kullanılmıştır.
Parkur 2.5 kilometredir. Bu 2.5 kilometrelik yürüyüş yolunda ilk olarak Mantar mağarası ve sonra Ejder çukuru ve son olarak Ilgarini mağarası bulunmaktadır.
Ilgarini mağarası: Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ve FAO tarafından, Ilgarini mağarası, dünyanın 4’ncü büyük mağarası seçilmiştir.
Mağara girişinde, Bizans döneminden kaldığı tahmin edilen bir yerleşim kalıntısı vardır.
Mağaraya girildiğinde, yol ikiye ayrılır.
Sağ bölümdeki yol: bu yolun devamında bir su sarnıcı vardır. Ayrıca, odalar ve sarkıtlar bulunur. Bu sarkıtlar nedeniyle, buraya “Avizeli Salon” denir.
Sol bölümdeki yol: bu yolun devamında, yol ağızdan itibaren 250 metre derinliğe kadar iner. Buraya inen yol: taştan örülmüştür ve birçok viraj bulunur. Aşağıda küçük bir düzlük vardır. Bu düzlükte kilise kalıntısı ve 7 tane mezar görülür.
Bu bölümde, yapılan incelemelere göre, MÖ 2000 yıllarında burada insan yaşamına ait izler bulunmuştur.
Ancak bu bölümdeki yolun devamını gitmek normal şartlarda mümkün değildir. Teknik ekipman gerekir.
Sonuç olarak, mağaranın gezilebilen bölümlerinin toplam uzunluğu 850 metreyi bulur.
MANTAR MAĞARASI
İlçe merkezine bağlı Sümenler köyün yakınlarında, ormanlık arazidedir. Köy merkezine 500 metre uzaklıktadır. İlçe merkezine 35 km uzaklıktadır.
Mağaraya bu ismin verilmesinin sebebi: mağara girişinden sonra 30 metre içeride 4 metre yüksekliğinde bir kalker kütlesi bulunması ve bu kütlenin manzara benzemesidir.
EJDER ÇUKURU
Ilgarini mağarasına 1 km uzaklıktadır. Ejder çukurunun genişliği 12-15 metre arasındadır. Mağaranın derinliği 385 metredir. Mağaraya girilmiyor, ancak bir dönem profesyonel dağcıların mağaraya girdiği ve çukurun içinde eskiden yapılmış olan merdiven kalıntılarına rastladıkları bilinmektedir. Manzara izlenmek için ahşaptan seyir terası yapılmıştır.
Kastamonu Şenpazar hakkındaki gezi yazım için Şenpazar