İngiltere Liverpool Rope Walks

İngiltere Liverpool Rope Walks

Burası: Liverpool şehrinin bağımsız bir mahallesidir ve Liverpool City Centre bölgesinin kalbinde yer almaktadır.

Şehirde: sanat, müzik ve kültürün kalbi olarak tanımlanır. Tarihi süreç içinde: her sokak köşesinde bulunan binaların mutlaka anlatılacak hikayeleri bulunmaktadır ve bu nedenle bölge günümüzde, UNESCO tarafından “Dünya Kültür Mirası Listesi” ne dahil edilerek koruma altına alınmıştır.

Bölge: 1715 yılında, dünyanın ilk ticari kapalı dock alanı olarak kullanılmış ve buradaki yapılar özellikle halat yapımını sağlamışlardır. Dolayısı ile, bölgede: zengin toprak sahipleri tarafından, tüccar evleri ve depolar yapılmıştır.

1785 yılında: bugünkü sokak planları yani Dock aşağısında birbirine paralel uzanan dar ve uzun sokaklar oluşturuldu. 1800 yılında: Duke Street boyunda ve rıhtımda: koşuşturmalar, ara sokaklarda mal getirip götürmeye dayalı canlı bir hayat yaşanıyordu.

Tütün, kahve, şeker ve pamuk çuvalları, sokaklarda, yüksek bir vinç ile depolara istifleniyordu. Modaya uygun giyinmiş kadınlar: zengin tüccar kocaları tarafından Batı Hint Adaları ve Afrika’dan eve getirdikleri hediyeler ve maceralarının hikayelerini dinliyorlardı.

Victoria dönemine gelindiğinde ise: buradaki apartmanlar ve evlerin sayısı artmış ve yeni ticari yerler yani baharat, buğday, mısır ve kereste depoları ve fabrikaları kurulmuştur.

Daha sonra: yine bölgede Liverpool şehrinin ilk halk kütüphanesi ve Müzesi ve kültürel yenilikler yapılarak RopeWalks bölgesinin büyümesi sağlanmıştır. 1860 yıllarında, bu bölge, şehrin en zengin bölgesidir.

Daha önceki süreçlerde: halat yapımında kullanılan, büyük ve 19. yüzyıl yapımı binalar: günümüzde kahve dükkanları, butik mağazaları, şık oteller haline dönüştürülmüştür.
Ayrıca: St Lukes gibi, bombalanmış kilise olarak bilinen dini yapı da, bölgede ilgi çekmektedir.

Evet: Arnavut kaldırımlı sokakları ile, bu bölge: Liverpool şehrinin çok sayıda girişimci ve yetenekli tüccarlarını barındıran evlere sahiptir.

Bölgenin en büyük özelliğinden birisi de: şehirdeki “Chinatown” denilen yerin burada bulunmasıdır.

 

Alışveriş

Burada, Bold sokak: ilginç butikler ve 1950 yılı yapımı amiral gemisi mağazası ile alışverişin kalbidir. Mağaza sahiplerinin birinin şöyle bir sözü olduğu söylenir “Bold caddesi üzerinde bulamadığınız herhangi bir şeye, muhtemelen gerek yoktur”

Yani, burada her şeyi bulup satın alabilirsiniz. Liverpool Merkez İstasyonu ve St Lukes kilisesi arasındaki bu caddede; ısmarlama elbise yapan terziler, ilginç resimler, benzersiz dövmeler yapan yerler bulabilirsiniz. İkonik binaların gölgesinde alışveriş yapmak için ideal bu bölgeyi mutlaka ziyaret etmenizi öneririm.

 

Sanat ve Kültür

Caddenin üst kısmında: “Out Bombed Kilise” olarak da bilinen “Aziz Luke Kilisesi” bulunur. Bu harap bina: açık havada düzenlenen müzik ve sergiler gibi özel etkinliklerinde: eşsiz bir mekan atrium sağlamaktadır.

 

Gece Hayatı ve Konser Meydanı

Her gün, karanlık çökerken RopeWalks bölgesinde büyük bir şekilde renkler değişir. Serin kahve dükkanları, ilginç kafe ve gündüz bağımsız alışveriş merkezleri: gece saatlerinde uluslar arası eğlence merkezi haline dönüşür. Hatta: bir hafta sonunda burada 100.000 kişi ziyaretçinin bulunduğu söyleniyor. Gece burada neler yapabilirsiniz?

Ünlü “Seel” caddesinde yürüyebilirsiniz.

Liverpool şehrinin en muhteşem restoran ve barlarından birinde: zaman geçirebilirsiniz. Best Bar, Best Restaurant ve Kübalı İspanyol ve Latin ezgilerinin bir karışımı olan müziklerin sunulduğu yerler: Birleşik Krallığın en iyi mekan ödüllerini kazanmış yerlerdir.

Konser Meydanı

Fleet Street, Wood Street ve Seel Street bitişiğindedir. Liverpool şehrindeki gerçek partiler, burada yapılır. Zaten: Konser Meydanı, Liverpool şehrinin geceleri en işlek alanı olarak bilinir. Meydanın her tarafında, küçük Arnavut kaldırımı olan sokaklarda: barlar, publar ve kulüpler bulunur.

Smiffys Fantezi Elbise

Merseyside Bold street adresindedir.
Kırmızı boyalı bu dükkanda: gençler ve çocuklar için değişik kıyafetler satılıyor. Mağaza 2005 yılında açılmıştır ve parlak ve canlı iki katlı dükkanda: süslü elbiseler ve aksesuarlar satılıyor.

Ama, bunlar o kadar zengin ki, 1000 çeşit ürün bulunduğu söyleniyor. Evet: özellikle çocukların ilgisini çeken bir yer veya çocuklarınıza hediye giysi satın almak için ziyaret edebilirsiniz.

 

Matta’s International Foods-Uluslar arası Gıdalar

Bold caddesi üzerinde bulunan bu mekanda: her türlü uluslar arası gıda ürünleri satılmaktadır.

 

Utility

Merseyside Bold Street üzerinde, Smiffy’s mağazasının hemen karşısındadır.
Burası; 2011 yılında yapılan oylamada, Birleşik Krallığın en iyi küçük dükkanı olarak seçilmiştir. Kasım 1999 tarihinde, ilk mağazası açılmıştır.

Son birkaç yıl içinde ise, Bold caddesi üzerinde, iki büyük mağaza açılarak özgün mağazaları genişletilmiştir. Büyük mağazada: çağdaş mobilya, aydınlatma ve tüm önde gelen İtalyan üreticilerin yanı sıra diğer birçok ev aksesuarı bulabilirsiniz.

Yine Bold caddesindeki öbür mağazada ise: tebrik kartları, mücevherler, saat, sağlıkla ilgili öğeler, hediyelik eşyalar satılmaktadır.

 

Rennies Gallery

Merseyside Bold Street adresindedir.
Bu sanat galerisi: 1965 yılında Ronald Rennie ve James Rennie tarafından açılmıştır ve burada yağlı boya tablolar satılmaya başlanmıştır. Evet: günümüzde, bunların torunları olan Duncan ve Steven: Liverpool şehrinde, Bold Street’deki bu merkez ofis dışında, birkaç mağaza daha açmışlar ve çerçeveli yağlı boya tablo satışını sürdürmektedirler. Aynı zamanda: sanat ve zanaat malzemelerinin parakende satışını da yapıyorlar.

 

Radiant House

Burası: ilk Beatles konserinin yeri olarak bilinir.

 

News From Nowhere

Burası bağımsız ve radikal toplum kitapçı dükkanıdır. Şehir ziyaretçilerinden kitap ve müzik cd meraklılarının burayı mutlaka ziyaret etmelerini öneririm.

İngiltere Liverpool Rope Walks Luke Kilisesi

St Luke Kilisesi

Leece caddesinde bulunan bu yapı: Bombalanmış kilise olarak bilinir. Berry caddesinin köşesinde, yangından tahrip olmuştur. Diğer hasarlı binaların aksine tamir veya yenileme yapılmamış ve günümüzde, savaşta hayatını kaybedenler için bir anıt olarak durmaktadır.

İngiltere Liverpool Rope Walks CHİNA CİTY
İngiltere Liverpool Rope Walks CHİNA CİTY

 

CHİNA CİTY

Çin-Şanghay ve Liverpool rıhtımları üzerinden, Çin ve İngiltere arasındaki ticari bağlantılar, iki uluslar arası şehirlerin kaynaşması sonucu: burada tarihi süreç içinde, büyük bir Çinli topluluğun kurulması sağlanmıştır.

“Dostluk Arch” olarak bilinen bu oluşum: Liverpool ve Şanghay şehirleri arasındaki güçlü bağlantı anlamına gelir. İlk ticaret gemisi: 1834 yılında Çin’den direkt olarak Liverpool şehrine gelmiştir.

Daha sonra: Holt Ocean vapur şirketi tarafından işletilen vapurlar: Liverpool şehrinde bir şube kurulması sonucunda: 1866 yılından sonra yoğun olarak buraya Çinli göçmenleri taşımıştır.
I. Dünya Savaşı başladığında: burada 6000 Çinli denizci bulunduğu ve 1940 yılına gelindiğinde ise, bu sayının 20.000 olduğu söyleniyor.

Yani: şehre denizci olarak gelip yerleşin Çinlilerin nesillerden bu yana gelen torunları, burada “Çin Şehri” denilen bölümde yaşamaktadırlar.

Rope Walks ve Hope Street bölümlerine yakın bu mahallenin girişindeki kapı kemeri: Çin ülkesi dışında bulunan en büyük sokak giriş kapısı olarak dikkati çeker.

Günümüzde ise; Çin topluluğunun bu üyeleri: artık Chinatown’da kendi iş çıkarlarının sınırlı kalması nedeniyle, gün geçtikçe Merseysid’e doğru yayılmışlardır.1970’lerde: Nelson Street, Berry Caddesi, Dure Street ve Yukarı Pitt Street içine RopeWalks boyunca yerleşim genişlemiştir.

Günümüzde burada: Çin ve pan-Asya tipi restoranlar, Çin süpermarketleri ve çağdaş sanat merkezleri bulunmaktadır.

Ayrıca: birçok Çinli kültür ve toplum gurupları da burada bulunuyorlar.

Burayı ziyaret ederseniz: özellikle fotoğraf meraklıları için ilginç fotoğraflar çekme şansı oluyor. Ayrıca: yine burada: çeşitli kültürel etkinlikler düzenleniyor ki, bunlardan en ünlüleri: Çin yeni yılı kutlamalarıdır.

 

HOPE STREET

Bu bölümde: Hope caddesi boyunca “Liverpool Metropolitan Katedrali” uzanır. Burada bulunan diğer tesisler: Liverpool Philharmonic Hall, Birlik Tiyatrosu, Everyman Tiyatrosu.

İngiltere Liverpool Rope Walks LİVERPOOL PHİLHARMONİC HALL

 

LİVERPOOL PHİLHARMONİC HALL

Hope Street üzerindedir.
Liverpool Philharmonic: İngiltere’nin en ileriye dönük müzik kuruluşlarından birisidir. Burada: 1930’larda inşa edilen Art Deco konser salonu: 1790 koltuk kapasitelidir. Daha küçük olan üst kattaki “Rodewald Suite” denilen yerde: kabare tarzı oyunlar sahnelenir.

Burada konserler veren orkestra: İngiltere’nin en eski profesyonel senfoni orkestrasıdır ve 1840 yılından bu yana, Liverpool şehrinin kültürel hayatının merkezi olmuştur.

 

UNİTY THEATRE

Hode caddesi üzerindedir.

 

EVERYMAN THEATRE

Hope caddesinin sonundadır.

İngiltere Liverpool St George

İngiltere Liverpool St George

Bu bölgede bulunan “St George Hall” neo-klasik mimarinin en güzel örneklerinden birisidir. Ayrıca, bölgenin diğer yapıları: Liverpool Dünya Müzesi, Walker Sanat Galerisi ve Liverpool Merkez Kütüphanesidir.
Lime Street Tren İstasyonu ise, şehir merkezindeki alışveriş bölgelerine, yalnızca birkaç dakikalık yürüyüş mesafesindedir.

William Brown Sokak

Bu sokağın çevresindeki bölüm, şehrin kültürel bölgesi olarak bilinir. Bölgedeki binalar “neo-klasik” mimari stilinde yapılmışlardır.

İngiltere Liverpool St George St George Hall

 

St George Hall

Liverpool şehrinde: St George Mahallesinin kalbinde ve Lime Street Street adresinde bulunan mekan nefes kesici güzelliktedir. Dünyanın en iyi neo-klasik binası olarak kabul edilir. Büyük bir yeşillik alanın ortasında bulunan yapının bulunduğu yer, şehirde “City Center” olarak da bilinir.

Yapı: 1842-1854 yılları arasında yapılmıştır ve koruma altındadır. Binanın giriş kapısı üstünde: antik Roma’yı anımsatan “SPQL” kelimesinin yazılı olduğu kakma bulunmaktadır ki, bunun anlamı “Liverpool halkı ve Senatosu” demektir.

Yapının tasarımı için bir yarışma düzenlenmiş ve bu yarışmayı Lodralı genç dahi mimar Harvey Elmes kazanmış ve tasarımı o yapmıştır. Ancak salon tamamlanmadan önce, bitkin düşen mimar Elmes ölmüştür.

Onun ölümünün ardından: detayları, notlar ve çizimleri mühendis Robert Rawlinson tarafından uygulanmaya başlamış ve iç dekorasyon için Elmes’in önerilerinde bazı değişiklikler yapılsa da, yapı Charles Robert Cockerel tarafından tamamlanmıştır.

Evet: St George Hall: bir başyapıttır. Serbest neo-Yunan stili ile, dış bölge zengince bezenmiştir. Büyük dikdörtgen tonozlu salonu, Roma’daki Caracalla Hamamlarından esinlenilerek yapılmıştır.

Binanın ön cephesindeki sütunlu yapısı ilgi çekmektedir. Ayrıca: yine ön cephede güzel heykeller bulunmaktadır.

Kuzey ve güneyde, iki mahkeme tarafından sınırlanan yapıda, uzun kenarlar boyunca uzanan koridorlar bağlantı salonu olarak kullanılmıştır. Binanın en ilgi çeken bölümü bu salon yani “Great Hall” bölümüdür ve uzunluğu 169 metredir.

Beatles üyesi John Lennon öldürüldüğünde: salon dışında 65.000 insan toplanmıştır. 2008 yılında Liverpool şehri “Avrupa Kültür Başkenti” olduğunda da etkinliklerin “açılışı” burada yapılmıştır.

Son olarak yenileme çalışmaları sonucunda, 2007 yılında Prens Charles tarafından açılan mekanda: şehirdeki: halka açık etkinlikler ve özellikle müzik etkinlikleri burada düzenleniyormuş. Hatta: bir süre, bu yapı mahkeme salonu olarak da kullanılmıştır.

Burayı gezerken, yapının içindeki büyük org: mutlaka dikkatinizi çekecektir. Günümüzde, burada yıl boyunca ücretsiz ve halka açık etkinlikler düzenlenmektedir.

Burayı ziyaret etmek isterseniz, günde iki kez yapılan rehberli turlar, her gün saat: 11.30-12.30 ve 13.30-15.00 arasında yapılıyor.

St George Hall Cafe

2012 yılında açılan kafe: Liverpool Community College tarafından işletilmektedir. Burada, her gün: taze sandviç ve kek bulmak mümkündür.

St George Hall binasının hemen arkasındaki meydanda, üç tane müze bulunuyor.

 

World Museum Liverpool-Dünya Müzesi

William Brown Street adresindedir. Şehir merkezinde bulunan bu müze: 19.yüzyılda kurulmuştur ve Merseyside bölgesinin en önemli turistik merkezidir. Bu büyük müze kompleksinde: birçok büyüleyici sergiler, Natural History hakkında etkileyici bir bölüm ve farklı unsurlar bulunur.

Bu müze, her gün saat: 10.00-17.00 arasında açıktır ve ziyaret ücretsizdir.

Müzenin bölümleri

 

Planetaryum

Girişin ücretsiz olduğu bu bölümde: uzay ve zaman içinde muhteşem bir yolculuk yapabilirsiniz. Evren hakkında her şeyi öğrenebilirsiniz.
Değişik tarihlerde burada yapılan etkinlikler şunlardır: Yeryüzüne bir yolculuk, kış gecesi gökyüzü, güneş gösterisi,

 

Magic Worlds

Burası çocuklar için el etkinliği yapılan bir yerdir.

 

Asia

Joseph Mayer tarafından, tüccarlar, denizciler ve koleksiyonculardan satın alınarak oluşturulan bu koleksiyon, kendisi tarafından 1867 yılında müzeye bağışlanmıştır.

Bu koleksiyonda: antik dönemde, Çin Han hanedanına ait, MÖ.206 ile MS.220 tarihleri arasına tarihlenen objeler, Filipinlerden Ortadoğu’ya kadar olan alanı kapsayan 14.500 öğe bulunmaktadır. Ancak, bunlar arasında en önemli olanlar: Tibet, Çin ve Japonya koleksiyonlarıdır.

 

Tibet koleksiyonu

Hindistan’da görev yapan İngiliz subayları tarafından toplanan geniş ve uluslar arası öneme sahip koleksiyon: Tibet ve Himalayalar bölgelerinde toplanmıştır. Bu nesneler ve fotoğrafların büyük bölümü: 20. yüzyılın başlarında sömürge döneminde toplanmıştır. Daha sonra eklemeler ile günümüze gelen ve 1960 sonrası Hindistan’da bulunan Tibetli mülteciler tarafından oluşturulan suluboya resimler: koleksiyonun temelini oluşturmaktadır.

 

Çin koleksiyonu

Liverpool denizcilik aileleri tarafından toplanan Çin seramik, mobilya ve metal işlerine ait koleksiyon: olağanüstü önemli birçok nesneyi içermektedir. Özellikle: Song hanedanı dönemine ait seramik, emaye işi ve ipek tekstillerine ait ince koleksiyon önem kazanmaktadır.

 

Japonya koleksiyonu

Bunlar daha çok silah ve zırhlardan oluşmaktadır ve Liverpollu toplayıcı Randal Hibbert tarafından bağışlanmıştır. Hibbert: 1000 parçadan fazla olan koleksiyonu: uzun yıllar toplamış ve 1941 yılında koleksiyon bombalandığı için, ertesi yıl vasiyeti üzerine müzeye bağışlanmıştır.

Müzenin koleksiyonunda, 17. yüzyıla ait Liverpollu bir işadamı tarafından bağışlanan kılıçlar da bulunmaktadır.

 

Walker Art Gallery-Güzel Sanatlar Galerisi

Merseyside bölgesinde, William Brown Street adresindedir. Wellington sütununa yakındır. Şehir merkezinin kalbindedir.

Galeride: geniş bir heykel ve resim koleksiyonu bulunmaktadır.

1877 yılında açılmıştır. Yapı: mimarlar Sherlock ve Vale tarafından tasarlanmış ve “Walker” adını: o zaman Liverpool Belediye Başkanından almıştır.

Evet, bu sitede: müzik ve kütüphane bir arada bulunmaktadır. Arka uzatma: Sir Andrew Barclay Walker tarafından 1884 yılında tamamlattırılmıştır. 1931-1933 yılları arasında ise, Sir Arnold Thomley tarafından bina yeniden büyütülmüştür.

Yakın zamanda restore edilen binanın içinde, Londra dışında, İngiltere’nin en büyük sanat koleksiyonlarından biri sergilenmektedir. Bunlar arasında: Victoria dönemine ait birçok resim toplanmış olup, özellikle Rembrant, Poussin ve Degas eserleri: 18-19. yüzyıllar İngiliz sanatı ve birçok İtalyan ve Hollandalı sanatçıların: 1350-1550 yılları arasındaki resimleri ve 1550-1900 yılları arasındaki Avrupa sanatı eserleri, baskılar, çizimler ve suluboya resimler bulunmaktadır.

Her gün saat: 10.00-17.00 arasında açıktır ve giriş ücretsizdir.

Müzenin bölümleri

 

Talks and Tours

Müzede, resimlerin bulunduğu bu bölümde: küratörler, sanatçılar ve ziyaretçiler ana bilgisayar tarafından ücretsiz olarak görüştürülürler ve tur sırasında kullanılmak üzere, burada ses cihazı kiralanıyor. Ücreti: 1.95 Paund.

 

13-16. Century Collection

Bu bölümdeki resimlerde: 16. yüzyıla ait tarihi ve kiliselere ait dini temalar ve daha laik konular birleştirilmiştir. Burada: portreler yanı sıra, efsanevi konularda üretilen resimler de sergilenmektedir.

Aslında: Galeri: bu dönem eserlerini toplamak için özel bir politika ile kurulmuş olmamasına rağmen, bu olağanüstü kalitedeki birçok parçayı satın almıştır. Eserlerin çoğunluğu: 19. yüzyıl Liverpool koleksiyoncuları (William Roscoe ve Joseph Mayer) tarafından toplanmış iki özel koleksiyondan oluşmaktadır.

Bunların çoğu, biraz önce de sözünü ettiğim gibi, genellikle dini temaları içermektedirler. Bu durum: erken Rönesans döneminde, sanat hamisi olarak kilisenin rolünü ortaya koymaktadır.

 

Cafe

Zemin katta bulunan ve her gün saat: 10.00-16.45 arasında açık bulunan bu kafede, sıcak ve soğuk yemekler, aperatifler ve içecekler bulunmaktadır. Self servis hizmet verilir.

 

Liverpool Lime Street Station

Lime Street adresindedir. St. George’s Hall’ın hemen karşısındadır.
Burası, yalnızca demiryolu meraklıları için ilgi çekici olabilir. Ama, Lime Street Station, bazı ilginç özelliklere sahiptir. İstasyon inşaatı 1833 yılında başlamış ve 1836 yılında tamamlanmıştır.

Ancak: 1842 yılında istasyon genişletilmiş ve genişletilen bölüm, demir sütunlarla desteklenmiş ve demir bir çatı kurularak yapılmıştır. Çatı: 1849 yılında tamamlanmış ve bugün hale görülebilmektedir.

 

Radio City Tower

Lime caddesi istasyonuna yürüyüş mesafesindedir. St George’s Hall binasının yakınındadır.
Kule aslında bir döner restorandır ve uzun yıllar parakende amaçlar için kullanılmıştır. Günümüzde ise, “Radyo City” e ev sahipliği yapmaktadır. Hafta sonlarında rehberli turlar düzenlenmektedir.

 

St. John Park

Hemen: St George Hall’ın arkasında; Lime Street caddesindedir. Şehrin ana alışveriş merkezine, yürüyerek birkaç dakika uzaklıkta olması avantajdır. Bu nedenle: ofis çalışanlarının popüler kaçış yeridir.

1767 yılında burada küçük bir mezarlık bulunduğu ve şehrin hızlı büyümesi nedeniyle 1784 yılında St John tarafından burada bir kilise yapıldığı söyleniyor. 1897 yılında buraya bir katedral yapımı söz konusu iken, daha sonra bundan vazgeçilmiş ve burası: bir kamu heykel parkı olarak düzenlenmiştir.

Burada da, birçok heykel ve anıt bulunmaktadır. Bunlar: şehrin önde gelen vatandaşları ve sosyal reformcuların bronz figürleridir. Zaten parkın yapılış amacı: 19. yüzyılda bu anıtların güzel bir ortamda bulunmasının sağlanmasıdır.

 

Wellington Memorial Sütunu

1861-1863 yılları arasında yapılmıştır. 40 metre yüksekliktedir. Bu yivli Dor sütunu: İron Duke tarafından yapılan bir bronz heykelle süslenmiştir. Kaide üzerinde, yaptığı savaşların kayıtları bulunmaktadır.

 

Stebel Fiskiyesi-Havuzu

1877-1879 yılları arasında yapılmıştır. Walker Sanat Galerisi ve St George Hall arasındaki William Brown Caddesinin doğu ucundadır. Wellington Memorial sütununun batısındaki bu havuz: 1879 yılında açılmıştır. 1874-1875 yılları arasında Belediye Başkanlığı yapan Albay RF Steble’nin şehre bir armağanıdır.

Dairesel taş havza üzerinde, rakamlar, denizkızı kabuğu ve balık maskları bulunmaktadır. Lienard tarafından tasarlanan özgün havuz: 1867 yılı Paris Fuarı için üretilmiştir. Bu özgün çeşmenin örnekleri: Amerika’da birkaç yerde, Cenevre’de, Lyon ve Bordeaux şehirlerinde de görülür.

 

William Brown Müzesi ve Kütüphanesi

1857-1860 yılları arasında yapılmıştır.
Buranın yapımı için 1855 yılında bir yarışma açılmıştır. Yerel tüccar William Brown tarafından bağışlanan 6000 Sterlin ile, kent konseyinin eklediği 10.000 sterlin birleştirilmiş ve mimar Thomas Allom’a verilmiştir.

Onun projesi: mimar John Weightman tarafından modifiye edilmiş ve daha sonra mali zorluklar yaşanan proje, yine William Brown’un maddi yardımı ile 1860 yılında bitirilmiştir.
Yapı: son savaş sırasında bombalanmış ve 1960 yılında yeniden inşa edilmiştir.

 

Queen Square

Bu mahalleyi ziyaret ettiğinizde, eğer galeri ve müzelerde yorulursanız, Kraliçe Meydanındaki restoranlarda dinlenebilirsiniz.

Bu meydandaki dünyada: özellikle İspanyol, Portekiz, İtalyan, Amerikan ve Akdeniz yemek kültürünün sunulduğu restoranlar görebilirsiniz. Bunlar arasında öne çıkanlar: La Tasca, Nando, İtalian Ask, Buffalo Jack, Burguer ve Gecko gelmektedir.

 

St John Food Court

Alışveriş yaparken burada bir mola verip yemek keyfini çıkarabilirsiniz. Burada: McDonalts, KFC ve Metro gibi mekanlar bulunuyor.

İsrail Yafa

İsrail Yafa

İsrail’deki bu yerleşim yeri, dünyanın en eski yerleşim yerlerinden birisi olarak kabul edilmektedir. İsminin kelime anlamı sıcak ve kuytu yerdir. İbranice de ise “güzel kız” demektir.

Burası, bir liman şehridir. Öte yandan: Tel Aviv şehrinin bir parçasıdır ve hatta Tel Aviv Yafa olarak da anılmaktadır. Tel Aviv sahil şeridinin sonunda yer alır. Aslında, ilk zamanlar, Tel Aviv, Yafanın bir köyü idi, ancak daha sonra göçmenler nedeniyle Tel Aviv büyümüş ve ülkenin başkenti haline gelmiştir.

Şehrin diğer bazı yerlere uzaklığına gelince: Yafa-Amman/Ürdün arasındaki uzaklık: 164 km.

Günümüzde: şehrin “Eski Şehir” bölümünde: çoğunlukla sanatçılar yaşamaktadır. 1954 yılında İsrail tarafından burası işgal edilince, Arapların yaşadıkları yerlerin çoğu buldozerlerle yıkılmış ve yeniden inşa edilmiştir. Buranın nüfusu, günümüzde yaklaşık 10 bin kişidir.

Yafa demişken “Yafa portakal” ı nı unutmamak gerekir.

İsrail Yafa
İsrail Yafa

 

GEZİLECEK YERLER

İsrail Yafa

Saat Kulesi

Saat kulesi, biraz önce de söylediğim gibi, Sultan Abdülhamit II’ nin tahta çıkışının 25’nci yıldönümü anısına, Anadolu’nun birçok yerinde olduğu gibi, burada da 1906 yılında kurulmuştur.

 

Vali Sarayı

Şehrin Türk valisinin ikametgahı olarak kullanılan saray, 1890 yılında inşa edilmiştir. Ancak günümüzde yıkıktır. Çünkü: 1940 yılında Yahudi bir terör örgütü binayı bombalamıştır. Türkler bölgeden çekilince, işgalci İngilizler tarafından 1918 yılında bina fakir çocuklara yemek verilen bir imarethane olarak kullanılmıştır. Günümüzde, bu yıkık bina: Türk ve İsrail makamlarının anlaşmaları sonucu restore edilmektedir. Restorasyon bittikten sonra, bina “Yafa Türk Kültür Merkezi” olarak kullanılacaktır.

 

Deniz Feneri

Eski Limanda bulunmaktadır. 1865 yılında Fransızlar tarafından yapılan deniz feneri, 1865-1966 yılları arasında etkin olarak kullanılmıştır. 1965 yılında deniz feneri kapatılmıştır. Çünkü, Yafa Limanı küçük tekne limanı haline gelmiştir.

 

Yafa Müzesi

Müze:18’nci yüzyıldan kalan bir Haçlı kalesi üzerinde inşa edilen Osmanlı binasından bulunmaktadır. 19’ncu yüzyılın sonlarında, yerel yönetim, buradan taşınmış ve bina, bir süre sabun fabrikası olarak kullanılmıştır. 1960 yılından sonra ise, bir arkeoloji müzesine ev sahipliği yapmaktadır.

 

El-Bahr Camisi

Hollandalı bir ressam tarafından, 1675 yılında resmedilen caminin, bu tarihten önceki bir tarihte yapıldığı sanılmaktadır. Yafa şehrinin mevcut en eski camisi olarak bilinmektedir. Söylenenlere göre: Yafa şehrinde yaşayan denizcilerin eşleri, kocalarının güvenli bir şekilde evlerine dönmeleri için, bu camide dua ederlermiş. Cami, 1997 yılında restore edilmiştir.

 

St Peter Kilisesi

Peter isimli Hıristiyan dini kişisi: ölümünden önce, Lydda’dan Yafa şehrine geldi ve havari Simon Tanner’in evinde kaldı. Peter’in dua ettiği yer, bugün kilise yapılarak dini bir ziyaret yeri haline getirilmiştir.