Karadeniz kıyısından 3 km. içeride, Karadeniz Sahil Yolunun üzerindeki, bu şirin ilçemizde: çok turistik özellikler olmasa da, Karadeniz yöresinin diğer tüm özelliklerini görebilirsiniz.
ULAŞIM
Terme: Samsun-Ordu devlet karayolu üzerinde olup, Samsun iline 57 km uzaklıktadır. Çarşamba ilçesine ise 22 km. uzaklıktadır. Terme-Ünye arası uzaklık: 32 km. dir. Karadeniz Sahil yolu üzerinde bulunması nedeniyle, ilçede, modern dinlenme ve konaklama tesisleri var.
TARİHİ
İlçenin tarihi: MÖ.1000 yılına kadar gider. İsminin ise: Termisus veya Termedon’dan geldiği söylenmektedir. Yöredeki ilk yerleşimler ve egemenlikler: Hititler, Frigler, Medler, Persler ve Romalılar, Bizanslılardır.
1071 Malazgirt zaferinin ardından ise: Türkler, bölgede hakimiyeti ele geçirirler. Daha sonra, 1200’lü yılların başında, Selçuklular bölgeyi ele geçirirler. Moğolların istilasından sonra: bu bölgenin genel valiliği Eretna Bey’e verilir. Eretna Bey: bölgede kendi devletini kurar.
1381 yılında: Kadı Burhanettin, Eretna Beyliğine son verir. Bölgede: Canik Beyliği kurulur. 1398 yılında ise, Yıldırım Beyazıt: Karadeniz bölgesini ele geçirince, Canik Beyliği de, Osmanlı yönetimini kabul eder.
İlçe: I. Dünya Savaşında, 1916 yılında, Ruslar tarafından denizden bombalanır ve zarar görür. Kurtuluş Savaşı döneminde ise: Rum ve Ermeni çeteleri, Terme’yi yakıp yıkarlar. Bölgedeki bu çete faaliyetlerine karşı ayaklanan yöre halkı: bunları yok eder.
GENEL
Orta Karadeniz bölgesindedir. Denizden başlayarak, yavaş yavaş yükselen verimli ve yeşilliklerle kaplı arazi yapısına sahiptir. En önemli akarsuyu: Terme çayıdır. Simenit ve Akgöl gölleri: doğal güzelliklere sahiptir.
Bu göllerin çevresi: 1.derece doğal Sit alanı olarak ilan edilerek koruma altına alınmıştır.
Haritaya baktığınızda, her ne kadar, Terme ilçesini deniz kıyısında gibi görseniz de: ilçe aslen denizden 3 km. içeride kurulmuştur. Bu nedenle; ilçe merkezindeki konutlarda, deniz manzarası yoktur.
Buna rağmen: halkın dinlenme ve gezme ihtiyaçlarını karşılayan: geniş park ve bahçeler bulunmaktadır. Sahil şeridinde bulunan eğlence ve dinlenme yerleri, Gölyazı Beldesi sınırları içinde bulunan Çobanyatağı ve Evci beldesinde bulunan Miliç çamlığı bulunuyor.
Amazon Kültür ve Sanat Festivali: Her yıl, Temmuz ayının son haftasında düzenlenmektedir.
İlçenin ekonomisi tarıma dayanır. Özellikle: fındık ve çeltik ağırlıklıdır. Mısır, soya fasulyesi de yer yer ekilir. İlçede: 11 adet pirinç fabrikası ve 10 adet fındık fabrikası var. Karadeniz Sahil Yolu kenarında: o kadar çok “Ford Transit” satışı yapılan oto galerisi göreceksiniz ki, şaşıracaksınız, bu kadar fazla aracı kim satın alır.
İlçenin havası aşırı rutubetlidir ki bildiğin ıslak denebilir . Burada bir süre yaşama durumunuz olursa: insanlarının tümünün lakaplarının bulunduğu ve bu lakapları ile anıldıklarını göreceksiniz. (örneğin bodur ali, tatar memet gibi)
Terme denilince, buraya has diğer bir özellik ise, kavak ormanlarıdır. Belki de dünyanın en büyük kavak ağacı ormanları burada bulunmaktadır.
AMAZONLAR
Amazonların: özellikle, Thermedon (Terme Çayı) kıyısında: Thamiskyra kentini kurdukları sanılmaktadır. Bu kentin ise: Terme ile Ordu arasında bulunduğu düşünülüyor. Evet, Amazonlar, kadınlardan oluşan bir topluluktu. Savaşmayı çok seviyorlardı.
Günlük yaşamlarında: erkekleri, yanlarında işçi ve uşak olarak kullanıyorlardı. Nesillerini devam ettirebilmek için; savaşlarda esir aldıkları erkeklerle beraber oluyorlar ve daha sonra, bunları öldürüyorlardı.
Töreleri gereği: bir erkekle birlikte olabilmek için, en az 3 erkeği öldürmüş olmaları gerekiyordu. Bu tür ilişkileri sonucu doğan çocuklarından: erkek olanları öldürüyorlar, kız çocuklarını ise at sütü ve kudret helvası ile besliyorlardı.
Böylece, onları güçlü olarak yetiştiriyorlardı. Terme Ulusoy Tesislerinde: Amazon kadın heykelini görebilirsiniz.
NE YENİR
Yaz aylarında Terme’ye giderseniz, mutlaka “cevizli dondurma” yı denemelisiniz. Muhteşem bir tat. İçindeki ceviz, dondurmanın soğuğunu aldığı için, boğaz ve mide üşümesi gibi durumlar oluşmuyor, ayrıca malum ceviz kolestrole karşı birebir.
Dondurmadan önce: yemek olarak ise: Terme pidesini mutlaka denemelisiniz.
Bunların dışında: yörenin en ünlü yemeği: keşkek. Tirid, mısır çorbası, lepsi, hamsili pilav da, yörede sıkça bulunan yemeklerdendir.
NE SATIN ALINIR
Terme ilçesinden: fındık ve pirinç satın alabilirsiniz. Daha önce söylediğim gibi, burada özellikle iklimin nemli olması nedeniyle, çeltik üretimi çok yaygın ve elde edilen pirinç gerçekten lezzetli.
GEZİLECEK YERLER
GÖLYAZI-AMAZON ŞEHRİ
Tarihi süreç içinde: Amazon kadınlarından, Yunan mitolojisinde söz edilmektedir. Ancak, elbette bu durum; Amazon kadınlarının Yunanlı olduklarını kanıtlamaz. Çünkü, onlar: MÖ. 1200 yıllarında, Anadolu’da yaşamışlar ve başkentleri, Terme çayı kıyısındaki “Thamiskyra” kentidir.
Uzun süre burada hüküm sürdükleri söyleniyor. Ancak, bu bölgede, günümüze kadar olan süreçte, herhangi bir resmi arkeolojik kazı çalışması yapılmamış olması, tüm bu gerçeklerin su üstüne çıkmasını geciktiriyor.
Amazon kadınları: savaş tanrısı: Ares’e taparlardı. Cesur ve muharip bu kadın savaşçılar, daha iyi ok atabilmek için, göğüslerinden birini dağlamışlardır. Zaten, bu yüzden, bu kadınlara, tek memeli anlamında “Amazon” denilmiştir. (Mezos: meme, Amazos: memesiz demektir) Biri hükümeti ve biri de orduyu idare eden, iki kraliçeleri bulunurmuş.
Erkekleri: yanlarında, işçi ve uşak olarak bulundururlarmış. Nesillerini devam ettirebilmek için ise, savaşlarda esir aldıkları erkeklerle birlikte olurlar ve daha sonra onları öldürürlermiş.
Erkek çocuk sahibi olurlarsa, bu kez çocuklarını öldürürler, kız çocuk sahibi olurlarsa, doğumdan sonra, daha iyi ok atabilmesi için sağ memesini keserler veya dağlarlarmış.
Gölyazı beldesinde: 28-30 Temmuz tarihleri arasında “Amazonlar Çevre, Kültür ve Turizm Festivali” düzenleniyor. Bu festivalde: yalnızca kadınların katıldığı: ata binme, yemek yarışmaları ve okçuluk yarışmaları düzenleniyor.
Ayrıca: tiyatro, halk konserleri, halk oyunları ve panel gibi etkinlikler düzenleniyor.
Ayrıca: Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından, yakın zamanlarda, Batı park denilen yerde oluşturulan “Amazon Adası” üzerinde, 2.5 dönümlü arazide : toplam 2 milyon TL. harcanarak, Amazon köyü kurulmuştur.
Köydeki: 24 Amazon kadın heykelinin yapımında: gerçek saç, gerçek deri görünümü veren özel silikonlu maddeler ve protez gözler kullanılmıştır. Heykellerin yapımında: üç bin yıl önce yaşamış insanların kemik yapılarının esas alındığı ve Amazon kadınlarının gerçekte çok iri yapılı olmadıkları söyleniyor.
Kadınların üzerindeki deri giysilerin yapımında bile: üç bin yıl önce uygulanan dikiş tekniğinin uygulandığı belirtiliyor.
Burada: Amazon kadınlarının günlük yaşamlarından kesitler ve günlük eşyalar sunulmaktadır.
Evet, Amazon kültürünü merak edenler, buralara yakın yerlerden geçenler için, mutlaka görmelerini önereceğim bir yer. Çünkü, gerçekten büyük emek verilmiş ve tamamen bizim topraklarımızdan çıkmış olan bu ilgi çeken toplumun yaşamının ifadesi açısından: güzel bir çalışma.
PAZAR CAMİSİ
İlçe merkezindedir. 1840 yılında yapılmıştır. Osmanlı mimarisi özelliklerini taşımaktadır. Caminin hemen bitişiğinde, bir türbe bulunmaktadır. Türbenin dış duvarlarından, güneye bakan kısmına bir kitabe oyulmuştur. Yapı: tamamen ahşaptan yapılmıştır. Çatısı: kiremit örtülüdür.
Cami: büyük bir onarım görmüş, ancak 1939 yılında minaresi yıkılmıştır. Günümüzdeki minare: 1961 yılında yapılmıştır.
AVCI SULTAN MEHMET CAMİSİ
İlçe merkezindedir. Sultan IV. Mehmet tarafından yaptırılmıştır. Ancak: 1943 yılı depreminde yıkılmış ve 1956 yılında, aynı temeller üzerine yeniden inşa edilmiştir.
MİLİÇ ÇAMLIĞI
Terme’nin Yalı Mahallesinden Akçay’a kadar uzanır. Burada: temiz deniz ve kumsalı olan doğal bir plaj bulunuyor. Yani: mavi deniz ve çamların yeşili, burada buluşuyor.
ÇOBAN YATAĞI
Karadeniz kıyısında, Terme’nin doğal plajlarından biridir.
KUMCAĞIZ SAHİLLERİ
Karadeniz kıyısında, doğal plajı ile öne çıkıyor.
GÖLLER BÖLGESİ
Karadeniz ile Terme arasındaki bölgede bulunan ve doğal kanallarla birbirine bağlanan: Akgöl, Simenit ve Silindir gölleri: çevredeki türlü kuş çeşitlerini bünyesinde barındıran sulak alanlar olarak öne çıkıyor. Milli Parklar Genel Müdürlüğünce, “Yaban Hayatı Koruma Sahası” olarak belirlenmiştir.
SİMENİT GÖLÜ
Terme’ye uzaklığı: 25 km. dir. Alanı: 80 hektar olup, derinliği: 1-1.5 metre civarındadır. Kış aylarında ise, 2 metreyi bulmaktadır. Gölde: kefal, ilarya, turna, havuz, kadife balıkları bulunmaktadır.
ULUSOY TERME AMAZON TESİSLERİ
Karadeniz turuna çıkanların, genelde uğradıkları bir yer. Ortamı çok hoştur. Yemyeşil doğa, kuş sesleri, suyun üzerinde tahtadan yapılan yerlerde yemek yiyebiliyorsunuz. Pidesi çok meşhur, özellikle pide yemenizi önereceğim. Bunun dışında: sıcak yemeklerini de rahatlıkla tadabilirsiniz. Özellikle: pırasa kavurması, lahana dolması. Yorgunluk atmak için ideal bir yer. Mutlaka küçük bir mola verin.
YUKARI SÖĞÜTLÜ CAMİSİ
Yukarı Söğütlü köyündedir. Büyük bir mezarlık içindedir. Tek katlı ve ahşap malzemeden kapılmıştır. Oldukça basık, kırma çatılı ve çatısı kiremitle örtülüdür. Giriş kapısı: oyma tekniğiyle, geometrik süslemelidir. Caminin yapım tarihi olarak: 1716 yılı tahmin edilmektedir.
CÜNEYD-İ BAĞDATİ TÜRBESİ
Dibekli köyündedir. Yapı olarak basittir, sanatsal bir değeri yoktur. Türbe ile ilgili söylentiler şöyledir: Cüneyd isimli şahıs: İslam ordularıyla birlikte, Samsun önlerine kadar gelir. Düzlükte savaşırken, kolunu kaybeder. Sonunda, savaşa savaşa, bir tepede ölür. Kolunun ve bedeninin düştüğü yerlere, birer türbe yaptırılır. Daha sonra ise, kol, gövdenin yanına gömülür ama ertesi gün, kolun eski yerine döndüğü görülür.
Bunun üzerine: bu bölgede iki türbe yapılır. (Günümüzde de, iki türbe görülüyor)
Evet, bu şahsın kesin olarak kimliği konusunda yapılan araştırma sonuçlarında elde edilen bilgilere göre: bu şahsın Canik Emiri Cüneyd Bey olduğudur.
Cüneyd Bey: Selçuklu soyunda olup, Kubadoğlu sülalesindendir. Osmanlı Şehzadesi Çelebi Mehmet: önceleri Cüneyd Bey’in bölgede serbest kalmasına izin verir. Fakat, daha sonra, Amasya Valisi Hamza Bey’i üzerine gönderir ve büyük savaşlar yaşanır.
Cüneyd Bey; sığındığı Terme Dağlarında öldürülür ve oraya gömülür. Türbede: 9 metre uzunluğunda bir sanduka bulunuyor.
Türbe: günümüzde bir adak yeri olarak öne çıkmıştır. İnanışa göre, dileği olanların, bir kez daha türbeyi ziyaret etmeleri gerekmektedir.
Burası: her ne kadar yol üzerinden geçenler ve gezginler için pek dikkati çekmese de, Terme yerlileri için, özellikle hafta sonları ve tatil günlerinde ziyaret edilen, ören yerlerinden biridir.