Brezilya Rio da Janeiro Ipenema

Brezilya Rio da Janeiro Ipenema

Burası şehrin güney bölgesinde küçük boyutlu bir mahalledir. Ama aynı zamanda Rio şehrinin en zengin mahallelerinden olduğu için, polis burada sürekli devriye gezmektedir, yani güvenlik tedbirleri diğer mahallelere göre daha iyidir.

Burası balık avı için kötü olduğundan, isminin kelime anlamı, yerli dilinde “kötü su” demektir. Ancak mahallenin isminin kaynağı “Barao de Ipanema” isimli aristokrattan gelmektedir. Mahalle 1894 yılında kurulmuş, ancak 1902 yılında hızla büyümeye başlamıştır.

Ancak çok renkli bir yerdir. Burada: çeşitli sporcular, hippiler, gayler ve turistler için ilginç gelen varoşlar bulunmaktadır.
Evet “Ipanema” plajı: bitişik Copacabana ve Leblon plajları arasındadır. Buranın sokakları, ızgara tarzında düzenlendiğinde gezmek kolaydır. Yürüyüşler için “Lagoo” denen yeri referans olarak alabilirsiniz.

Özel restoranlar, mağazalar ve kafeler bulunan bu mahalle: Rio şehrinin en pahalı yerlerinden birisidir.
Pazar günleri, sahile yakın cadde ve sokaklar trafiğe kapatılır ve bu yüzden, cadde ve sokaklar: bisiklet, paten, kaykay kullanan birçok insanla dolup taşar.

Ipanema’nın diğer trentleri yani diğer mahallelerden ayıran özellikleri şunlardır: Ipenema haberleri, basında manşet yapılır çünkü Brezilya’da bölge çok popülerdir. Karnaval geçit törenleri sırasında, burası binlerce ziyaretçi çeker. Plaj: mayo sürprizlerinin yani yeni çıkan mayoların gösterim yeridir. Burada özgürlükçü ve yenilikçi mayolar sergilenir. İlk hamile kadın, burada bikini giymiştir. “Tanga” tipi mayo, burada meşhur olmuş ve dünyaya yayılmıştır. “İp” şeklindeki mayolar da ilk olarak burada görülmüştür. Üstsüz modası ilk olarak burada başlatılmıştır. Ancak günümüzde Rio şehri ve Brezilya’nın birçok yerinde üstsüz güneşlenmek yasaktır.

 

Alışveriş

Ipanema sokaklarında her türlü dükkanı bulmak mümkündür. Ama öncelikli alışveriş caddesi “Visconda de Piraja” caddesidir. Senhora da Paz Meydanı çevresindeki köşelerde: Ipanema’nın en iyi moda mağazaları yoğunlaşır. Quartier Ipanema: bölgedeki iyi bir alışveriş merkezidir. Forum İpenama ise daha küçük ve şirin moda galerilerinin bulunduğu yerdir.

 

Sanat Galerileri

Yerel kültürü keşfetmek isteyenlerin burayı ziyaret etmeleri önerilir. Ipanema bölgesindeki iki önemli galeri: Bolsa de Arte Farme de Amoedo yakınlarındaki “Rua Prudente de Morais” ve Anibal de Mendonça üzerindeki “Galeria de Ipanema”dır.

Brezilya Rio da Janeiro Ipenema

Gece Hayatı

Bölgede bir gece hayatı yaşamak için en uygun şartlar şunlardır: öncelikle çeşitli restoranlardan birinde bir akşam yemeği yenebilir. Sonra: “Praça da Paz”, “Baixo Farme” veya “Baixo Quiteria” denilen yerlere gezmeye gidebilirsiniz. Ayrıca plaj bölgesindeki canlı performansları izlemek için “Kiosk” da düşünülebilir. Mahallede bolca bar ve gece kulübü vardır ve bunlar içinde tarzınıza uygun olanı seçebilirsiniz.
Osorio meydanında bulunan “Belmonte” bunların arasındaki en ünlü bardır. “Farme de Amoedo” yine bölgenin en çok ziyaret edilen sokaklarından birisidir ve barlarla doludur.

Brezilya Rio da Janeiro Ipenema
Brezilya Rio da Janeiro Ipenema

 

GEZİLECEK YERLER

 

The Girl From Ipenema

Burası hakkında anlatılan ünlü bir hikaye bulunmaktadır. Ipenema’nın dünya çapında duyulmasını sağlayan 17 yaşında Helo Pinheiro isimli bir kızmış. Antonio Jobim isimli besteci, her gün İpenema’daki Veloso Cafe’de oturup denizi seyredermiş. Önünden salına salına geçerek sahili giden Helo isimli kızdan aldığı ilhamla 1962 yılında “Girl From İpanema” yani “İpanemalı kız” isminde bir sossa nova şarkı bestelemiş, sonrasında da Vinicius De Moraes şarkının sözlerini yazmış ve dünya çapında ünlenen bu şarkı, İpanema’nın da tanınmasını sağlamış.

 

Garcia D’Avilla

Burası mahalledeki şehrin en ilginç dükkanlarının bulunduğu bir caddedir. Ama burada meşhur olanlar “kuyumcular” dır. Bu cadde üzerinde ayrıca: tasarımcılar, moda, mobilya, kuyumcular, Louis Vuitton, Cartier, Mont Blanc gibi dünyaca ünlü markaların satış yerleri vardır.
Ayrıca yine bir takının nasıl yapıldığını izlemek isteyenler, cadde üzerinde buluna “H.Stern” denilen yeri ziyaret edebilirler.
Burada yemek için de uygun yerler bulunmaktadır ki, bunlara örnek: “Venga” olabilir. Alessandro&Pizzeria ve İsyanyol Tapas ve tropikal Brezilya içeceklerinin satıldığı birçok mekan.

Brezilya Rio da Janeiro Ipenema Senhora da Paz Meydanı
Brezilya Rio da Janeiro Ipenema Senhora da Paz Meydanı

 

Senhora da Paz Meydanı

Bu meydan: çimleri, ördekleri ve ard deco merkezi ve göletleriyle ünlüdür. Burada aynı zamanda birçok dökme demir heykel bulunur. Plajda yorucu bir gezi veya eğlence sonrasında, bu rahatlatıcı meydanı ziyaret edebilirsin. Özellikle aileler için ideal ve güvenlidir. Çünkü burada bir de çocuk parkı bulunuyor.

 

Senhora da Paz Kilisesi

Meydandaki bu yapı: gotik ve Arap mimarisinin etkileyici bir karışımı olarak Brezilya’nın en ünlü kiliselerinden birisidir. 1920 yılında Joaquim Soares de Oliveire tarafında yaptırılmıştır. “Senhora da Paz” I. Dünya savaşı sona erdikten sonra, dünya barışı için Ipanema’nın koruyucu azizi haline gelmiştir.

Brezilya Rio da Janeiro Ipenema Rua Vinicius de Moraes

Rua Vinicius de Moraes

Burası: Moraes Antonio Carlos’un efsanevi şarkısı “From Ipanema Girl” isimli şarkısını yazdığı kafelerin bulunduğu caddedir. Sokak birçok bar ve kafeye ev sahipliği yapmıştır. Ünlü yazar, buradaki kafe ve barlarda oturup hergün buradan geçen kızı seyrederken, bu ünlü şarkıyı bestelemiştir.

Brezilya Rio da Janeiro Ipenema Farme de Amoedo

Farme de Amoedo

Burası “Gay Sokağı” olarak isimlendirilir. Aynı zamanda “lezbiyen” çiftler de burayı tercih ederler.

 

Ipanema Farme

Burası Rio şehrinin eşcinseller plajıdır.  Rua Farme de Amoedo yanındaki bu plaj: eşcinsel erkeklerin uğrak yeridir.
Bu eşcinsel kalabalık gece olduğunda “Rua Farme de Amoedo” denilen yerde toplanmaktadırlar. Büyük Ipenama plajı içinde farklı kalabalıklar birbirinin içinde küçük alt guruplara bölünürler. Burada da gaylar için ayrılmış “Barbies” denilen plaj bölümü bulunur. Burayı bulmanın en iyi yolu “gökkuşağı bayrakları” dır.

Brezilya Rio da Janeiro Ipenema Hotel Fasano

Hotel Fasano

Philippe Starck tarafından tasarlanmış iyi bir oteldir. Ipenema plajının merkezindedir. Otelde 91 oda bulunmaktadır. Otelin tüm yatak takımlarının Mısır pamuğundan ve yastıklarının kaz tüyünden yapıldığı belirtiliyor.

Brezilya Rio da Janeiro Ipenema Ipanema Plajı
Brezilya Rio da Janeiro Ipenema Ipanema Plajı

 

Ipanema Plajı

Burası “Arpoador” ve “Leblon” plajları ile sınırlandırılmıştır. Burası çeşitli yayın organları tarafından “Dünyanın en seksi plajı” olarak tanımlanmıştır.

Burası: aynı zamanda Rio şehir içi faaliyet merkezlerinden birisi olarak kabul edilir.
Yaşamak için en pahalı yerlerden biridir ve mahalle zengin sakinlerle doludur. Dois Irmaos Dağı’nın eteklerinden başlayıp Rio’da gün batımının en iyi izlendiği yerlerden biri olan Ponta Arpoador kayalıklarına kadar uzanan Ipanema sahilinin uzunluğu 3 kilometre kadardır.
Plaj çevresinde: galeriler, kitapçılar ve sinema salonları boldur ve bu yüzden, burası Rio şehrinin “Küçük Paris’i” diye tanımlanır.

Bölgedeki en popüler mücevher mağazası “H.Stern” dir. Onların müze turu ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir. Bu tur sırasında yarı değerli veya değerli taşlardan oluşan bir şeyler satın alabilirsiniz.
Garica D’Avilla sokağında: H.Stern gibi, Osklen, Amsterdam Sauer ve diğerleri gibi, şehrin en iyi markalarının satıldığı yerler bulunur.
Plaj bölgesinde bir şeyler yemek isterseniz: suşi tercih edenler “Av Benkei” yi ziyaret etmelidirler.

Brezilya yöresel lezzetlerini tatmak isteyenler “Casa de Feijoado” yu ziyaret etmelidirler.
Buranın bölgesel lezzetleri arasında öne çıkanlar ise: karides ile doldurulmuş ve Palm yağında kızartılmış baharatlı bir tür krokettir.

General Osorio Square denilen yerde ise, Pazar günleri bir ikinci el pazarı kurulmaktadır.
Burası hakkında çok meşhur ve yaşanmış bir hikayeden söz etmek istiyorum. Fernando Gabeira: 1960’lı yıllarda ülkedeki Amerikan Büyükelçisini rehin alıp Brezilya’da hapishanedeki siyasi tutuklu arkadaşlarını kurtarmaya çalışırken yakalanır ve Fransa’ya sürgüne gönderilir. Daha sonra 1980’li yılların başında ülkesi Brezilya’ya döndüğünde, buranın “Posto 9” yani “9. Bölge” olarak isimlendirildiği dönemde: aradan 20 yıl geçtikten sonra, plajda paparazziler tarafından “tanga” mayo ile görüntülenir.

Gazeteler boy boy fotoğraflarını basınca Gabriela “biseksüel” olduğunu açıklamak zorunda kalmıştır. Böylece: bu eski siyasi kahraman ve o dönemin milletvekilinin denize girdiği 9. bölge: aniden popüler olur ve sol ile alternatif kesimin daimi bir buluşma yeri haline gelir. Hatta: 1985 yılına kadar ülkenin başında kalan askeri cunta hükümetinin dikdatörlüğü sırasında, burası direnişin simgesi haline getirilir.

Her ne kadar Copacabana diğer sahillere göre daha güzel ise de: Brezilyalılar için politik geçmişi nedeniyle 9. bölgenin bulunduğu Ipanema’nın yeri ve önemi ayrıdır. Öte yandan: günümüzde “Farme de Amoedo” caddesi olarak bilinen ve 70’li yıllarda yıkılan iskelenin hemen yanındaki bu cadde: yasadışı olayların ve faaliyetlerin (kaçak sigara, polis baskınları, solcuların toplantıları gibi) ana merkezi olarak hatırlanmaktadır.

 

Hippie Fair

Burada 1968 yılında başlayan geleneksel fuar: günümüzde de 700 civarında tezgah ile devam etmektedir. Bu otantik Pazar yerinde: Brezilya çağdaş ve folk tarzı takılar, giyim ve giyecekler bulabilirsiniz. Özellikle uygun fiyatlı el yapımı deri sandaletler ilgi çekmektedir. Ayrıca buradan “bikini” satın alınır.

Zaten şehri ziyaret edenlerin büyük çoğunluğu buraya gidiyorlar. Hediyelik eşya arıyorsanız, burası uygun fiyatları ile mutlaka ilginizi çekecektir. Pazar: her gün saat: 09.00-17.00 arasında açıktır. Ancak burayı ziyaret ederseniz, alışverişte mutlaka pazarlık yapmanız gerektiğini unutmayın, zaten satıcılar da pazarlığa açıktır. Genel olarak sizden istenen fiyatın, en fazla 2/3’nü vermelisiniz.

Burada alışveriş yanında, geleneksel yemekler satan birkaç gıda tezgahı da bulunmaktadır. Bunlarda özellikle morina omlet ve hindistan cevizi kullanılan tatlılar bulabilirsiniz. Ama buranın en ünlü yiyeceği: baharatlı karides ile doldurulmuş ve yağda kızartılmış bir tür kroket olan “Dende” yani “Palm” dır.

Brezilya Rio da Janeiro Ipenema Sauer Müzesi

Sauer Müzesi

Rua Garcia D’Avilla adresidedir.
Burada: nadir mineraller ve değerli taşlar bulunmaktadır. Taşların bir kısmı Fransız göçmen Jules Roger Sauer tarafından 70 yıllık özverili bir çalışma sonucu toplanmıştır. Toplama taşlar: farklı türlerden yaklaşık 3000 adettir.
1989 yılında kurulan müze: özel sermayeli taşların eksiksiz koleksiyonunu sunmaktadır. Güney Amerika’da bu konuda en ünlülerden birisidir. Hatta dünya çapında da tanınmaktadır. Çünkü müzede birçok uluslar arası yarışmalarda ödül kazanmış takılar sergilenmektedir.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi

Saray Mahallesinde: kraliyet sarayı Jong-hayır bulunur ve saray Joseon hanedanlığının 600 yıllık tarihi ve kültürünü göstermektedir. Changdeokgung yani saray: bir Koreli kraliyet ailesinin hayatı ve yaşamını göstermekte olup, bu yörede Bukchon Hanok köyü: aynı zamanda geleneksel yüzlerce büyüleyici evi barındırmaktadır.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi

Burada Bulunanlar

1.Gwanghwamun
2.Gyeongbung Palace
3.Changdeokgung Palace
4.İnsa-dong
5.Samcheong-dong
6.Bukchon

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Gwanghwamun Meydanı

 

Gwanghwamun Meydanı

Meydan 1 Ağustos 2009 tarihinde yeniden tasarlanmış ve halka açılmıştır. Meydan: Gyeongbokgung Sarayı ve Bukaksan Dağı ile güzel ve uyumlu bir meydan haline dönüştürülmüştür. Gwanghwamun kapısı ve Cheonggye Meydanını birbirine bağlayan: Sejong-ro merkezindedir. Meydan; 6 bölüme ayrılmıştır.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi

 

Kral Sejong heykeli: meydanın merkezindedir. Joseon hanedanlığından 4. ve en saygın kral olan Kral Joseon Kore alfabesinin yaratıcısıdır. Yine merkezde Kore’nin Japon istilası sırasında (1592-1598) Kore donanma komutanı olan Amiral Yi Sunshin (kendisi Japon donanmasına karşı zaferler kazanmıştır) heykeli bulunmaktadır. Meydanın her iki tarafında; popüler havuzlar, Seul şehrinin sembolü bir Haechi heykeli, bir çiçek halı ve Yeoksamulgil yani tarihi su yolu bulunur.

Meydan: Gyeongbokgung Palace ana kapısını bulundurmaktadır. Gwanghwamun (Gate) Joseon hanedanlığı döneminde: başkentlik yapmış olan Hanyang’ın merkezi olmuştur. Günümüzde burada hükümetin önemli idari birimleri bulunmaktadır.

Meydanın merkezinde “Kral Sejong” heykeli bulunur. Heykelin önünde: Kral Sejong hükümdarlığı sırasındaki ana buluşlar olan: Hangeul alfabesi, güneş saati, yağmur ölçer ve göksel dünya ile ilgili bilimsel aletler sergilenmektedir. Yakındaki bir galeride ise: Kral Sejong The Story yani bu büyük insanın kendi başarılarını tasvir eden eserler görülür.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi

Amiral Yi Sunshin heykeli yakınında: bir havuz ve Yeoksamulgil vardır. Havuz: Amiral Yi’nin 12 gemi ile 133 gemilik Japon donanmasını yendiği. 1597 yılındaki büyük zafer anısına yapılmıştır. Kendisi katıldığı 23 savaşta, yalnızca 1 yenilgi almıştır. Meydanın iki tarafından akan Yeoksamulgil: 2006 yılında kurulmuştur ve Joseon hanedanlığının 1392 yılı Kore tarihi anlatılmaktadır. Suyolu ve havuz, özellikle yaz aylarında çocuklar tarafından çok popüler tercih edilir.

Meydan: özellikle Kral Sejong: geceleri rengarenk ışıklandırılarak ayrı bir güzelliğe büründürülmektedir. Ayrıca KT Hall denilen yerde sanat sergileri düzenlenir ve konserler yapılır.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Gwanghwamun kapısı

 

Gwanghwamun kapısı

Gyeongbukgung Sarayının ana kapısıdır. Onun adının anlamı “dünyayı aydınlatan ışık” tır. Granit kapı yapısının merkezinde Hongyemun adında bir gökkuşağı ve yukarısında bir kule bulunur. Gwanghwamun: Kore tarihinde acı bir geçmişe sahiptir.

Japon işgali sırasında, Korelilerin duygularını olumsuz etkilemek için Japonlar tarafından bu kapı yıkılmış ve kapının olduğu yere Japon hükümet binası inşa edilmiştir. 1968 yılına gelindiğinde ise kapı bugünkü görünümü ile yeniden inşa edilmiştir.

Kapı 5 saray kapısı içinde en güzelidir ve tamamen betondan inşa edilmiştir. Kapının üzerindeki bir tabelada bizzat o zamanki başkanı Park Jeong-Hui tarafından yazılmış kapının ismi bulunur. Evet burada kapı ücretsiz gezilebilmektedir. Ancak: Gyeongbokgung Palace: yetişkinler için 3000 won ve çocuklar için 1500 won ücret ödemek gerekir.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Gyeongbung Palace

 

Gyeongbung Palace

Burası kocaman bir alana yayılmış ama içi boş binalardan oluşan bir komplekstir. Saray: Joseon hanedanlığı tarafından yapılan ilk kraliyet sarayıdır ve 1395 yılında inşa edilmiştir. Şehir merkezindeki bu saray: Joseon hanedanlığının egemenliğini temsil etmesi açısından önemlidir. Bu hanedanlık döneminde 4 saray yaptırılmış olup bunlar:

1.Gyeonghuigung sarayı.
2.Deoksugung sarayı.
3.Changgyeonggung sarayı.
4.Changdeokgung sarayı.

Gyeongbokgung sarayı, hanedanlığın ana sarayı olarak yaptırılmıştır. Ancak: 1598-1592 yılları arasında ana saray olarak hizmet vermeye devam etmesine rağmen, 1910-1945 yılları arasındaki Japon istilasında ciddi zarar görmüştür. İşgal döneminde: binaların çoğu yıkıldı, Gwanghwamun kapısı taşındı ve Japon Genel Binası, sarayın ana alanı önünde inşa edildi.

Japon işgalinin ardından, Kore hükümeti 1990’lı yıllarda burayı restore etti ve restorasyon çalışmaları hala sürdürülmektedir. Çalışmaların 40 yıl sürmesi planlanmaktadır. Ancak yine de şu anda: Kore Ulusal Sarayı Müzesi olarak burası ziyarete açıktır. Binaların yalnızca yüzde kırklık bölümü restore edilmiştir. Yine de içeride görülebilecek bazı şeyler ilginizi çekebilir. İngilizce rehberli tura katılıp gezebilirsiniz.

Sarayın görülebilecek bölümleri hakkında bilgiler vermek istiyorum:

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Geunjeongjeon-İmparatorluk Throne Hall

 

Geunjeongjeon-İmparatorluk Throne Hall

Burası, sarayın taht salonudur. Burada kral resmi yetkililerle ve yabancı elçilerle görüşmüş, bildiriler yayınlamıştır. Ayrıca kraliyet ailesinin çeşitli taç giyme törenleri burada yapılmıştır.

 

Gyeonghoeur-Köşk

Köşk olarak isimlendirilen bu mekanın mimarisi çok güzeldir. Geleneksel Kore mimari tarzının sadeliği ve ihtişamı burada görülebilir. Dikdörtgen bir gölün ortasındaki yapay ada üzerindedir ve taş köprü ile saraya bağlanmıştır.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Hyangwonjeong

Hyangwonjeong

Saray sitesinin kuzeyindedir. Bu altıgen köşk bir gölde yapay ada üzerinde, Kral Gojong’un emriyle yapılmış ve bir köprü ile saraya bağlanmıştır. Dinlenme ve eğlenme yeri olarak kullanılmıştır.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Geoncheonggung-Saray

 

Geoncheonggung-Saray

Saray bir zamanlar Joseon hanedanlığı 26. imparatoru Gojong’un ve eşi imparatoriçe Myeongseong’un kraliyet ikametgahı olarak kullanılmıştır. Burası, 15 Ağustos 2010 tarihinde halkın ziyaretine açılmıştır. Sitede: Jangandang yani salon, imparator Gojongun odası ve imparatoriçe Myeongseong’un yaşadığı bölüm görülmektedir.

Saray 1887 yılında ilk olarak elektrikle ışıklandırılmış ve aynı zamanda imparatoriçe Myeongseong: Japon ajanları tarafından yine burada vahşice öldürülmüştür. Sarayın içinde kraliyet ailesinin kişisel eşyalarından bazılarını görebilirsiniz.

 

Gwanghwamun-Gate

Burası saray kompleksinin ana kapısıdır ve sarayın güneyindedir. Üç kemerli kapıdan oluşmaktadır. Burası da Japon işgali ve Kore savaşı sırasında hasar görmüştür. Hatta kapının konumu, başlangıçta bulunduğu yerden değiştirilmiştir. Ancak restore edilerek 2010 yılında ziyarete açılmıştır.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Heungnyemun-Gate

 

Heungnyemun-Gate

Burası kompleksin ikinci büyük kapısıdır. Japon hükümeti, Kore Japon genel valisi için burada bir inşaat yaptığı zaman yani Japon işgali sırasında tamamen yıkılmıştır. Kapı 1995 yılında orijinal haliyle restore edilmiştir.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Kraliyet Muhafız Değişimi

Kraliyet Muhafız Değişimi

Kraliyet Muhafız değişimi törenleri her gün saat 10.00’da Heungnyemun kapısı önünde yapılmaktadır. Bu törenlerde kraliyet sarayı kapıları kapatılarak nöbet değişimi ve diğer bazı değişik törenler icra edilmektedir. Değişik bir tören, özellikle fotoğraf meraklılarının kaçırmamasını öneririm.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Changdeokgung Palace Comlex
G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Changdeokgung Palace Comlex
G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Changdeokgung Palace Comlex

 

Changdeokgung Palace Comlex

Changdeokgung palace: Gyenongbokgung sarayının doğusundadır ve bu yüzden doğu sarayı olarak bilinir. Saray 270 yıl boyunca Joseon hanedanlığı krallarının tercih ettikleri ikametgah olarak kullanılmıştır ve en uzun süre kullanılan saraydır.

Diğer saraylarla karşılaştırıldığında, burası iyi korunmuş ve hala orijinal özelliklerinin çoğuna sahiptir. Sarayın en önemli özelliği: binalarının çevresindeki peyzaj karışımına tam uyum göstermesidir. Sarayın arka bahçesi Kore bahçe tasarımının mükemmel bir örneği olarak kabul edilir.

1997 yılında saray UNESCO tarafından “Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilerek koruma altına alınmıştır.

Evet bu muhteşem saray, 1405 yılında Joseon hanedanlığının 3. kralı Kral Taejong tarafından yaptırılmıştır. Ana saray olan Gyeongbokgung Palace, 1592 yılında Japon işgali sırasında yakılarak tahrip edilmiştir. Bu nedenle, burası, Joseon hanedanını temsil etmesi açısından tek ve en popüler yerdir. Ulusal bir sembol olarak 1991 yılında restore edilmiştir.

Burayı ziyaret ederseniz, çevredeki manzaraya uyumlu Uzak Doğu saray mimarisinin eşsiz tasarımının örneğini görebilirsiniz. En büyük özelliği saray mimarisinin doğal araziyle uyumlu olmasıdır. Bahçede çeşitli türlerden 56.000 bitki örneği bulunduğu söyleniyor. Bunlar arasında yoğunlukta olanlar: ceviz, erik, Akçaağaç, kestane, gürgen, gingko, çam.

Evet, burayı gezmek isterseniz: genel tur “Huwon” yani “Arka Bahçe”den başlıyor. Aslında iki tur güzergahı bulunuyor ve ziyaretçiler bunlardan birini seçebiliyorlar. Genel tur yaklaşık 1 saat ve diğeri 90 dakika sürüyor. Rehberli turlarda: İngilizce, Çince ve Japonca anlatım bulunuyor. Rehber olmadan gezmek isterseniz, ücret ödemek gerekmiyor.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Huwon

 

Huwon

Saray binaları, Bugaksan denilen bir sırtın üzerindedir ve doğal çevreye uyum amacıyla çok az yapay özelliğe sahiptir. Huwon merkezinde “Buyongjeong” ve “Juhapru” denilen iki köşk ve geniş bir gölet bulunur. Çatısı ve gölette yükselen iki ayağı “Buyongjeong” yapısının tasarımını benzersiz kılar.

Kral Jeongjo’nun, saray çevresinde ve özellikle Buyongjeong köşkünde balık tuttuğu söyleniyor. Geçmişte “Juhapru”da bir kraliyet kütüphanesi bulunuyormuş ve kral ve saraylılar burada hem okuyor hem de siyaset tartışıyorlarmış. “Eosumun”: Juhapru için giriştir ve anlamı “balıklar su olmadan yaşayamazdır. Ancak buranın bir diğer anlamı “krallar her zaman ilk halkını koymalıdır” şeklinde de belirtilmektedir.

Huwon üzerinde bulunan “Ongnyucheon” Joseon döneminde birçok kralın özellikle sevdikleri bir yer olarak önem kazanmıştır. Buranın yanında duran Soyojeong köşkü, Taegeukjeong köşkü ve Chunguijeong köşkü gibi küçük pavyonlar, harika bir görünüm yaratmaktadır.
Ongnyucheon: Soyoam ortasında durmaktadır ve oyulmuş bir yuvarlak su kanalı ile bir kayalık yer ve küçük bir şelaleye sahiptir. Krallar ve saraylılar, burada yüzen bardaklardan şarap içerlermiş.

 

İnjeongjeon

Burası sarayın taht salonudur. Yeni kralların taç giymesi dahil, yabancı elçiler burada karşılanır, devlet etkinlikleri burada düzenlenirmiş. Joseon hanedanlığının sekiz kralı burada taç giymiştir. 1405 yılında Joseon hanedanının üçüncü kralı Kral Taejong tarafından inşa edilen burası yok edilince, yeniden inşa edilmiş ve birçok kere restore edilmiştir. Yapının çatısı: erik çiçek motifleriyle süslüdür ve bu motifler Kore imparatorluğu döneminde (1897-1910) Kore imparatorluk ailesini temsil eder.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Geumcheongyo-Köprü

Geumcheongyo-Köprü

Burası sarayın girişinde bulunan bir köprüdür. Saray birçok savaş ve yangına uğramasına rağmen, bu köprü, tarihsel değerini ve özgün şeklini koruyarak günümüze ulaşmıştır.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Daejojeon

Daejojeon

Burası müştemilatıyla çevrili özel bir kraliyet alanıdır. Kore Japonlar tarafından işgal edilince özel tarihsel alanı olan buraya da zarar verilmiştir.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Insa-dong
G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Insa-dong
G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Insa-dong

 

Insa-dong

Burası da turistler için bir cazibe noktasıdır. Insa-doğ: Anguk-dong Rotay ve Tapgol Park arasındaki 700 metrelik bölümdedir.

Şehrin merkezindeki Insa-dog: eski ama değerli ve geleneksel ürünlerin sergilendiği önemli bir yerdir. Çevredeki sokaklar, Insa-dong denen yere açılır. Sokaklarda: galeriler, geleneksel restoranlar, geleneksel çay bahçeleri ve kafeler bulunur.

Bölgede: 100 civarında galeri vardır ve bu galerilerde Kore ince sanatının heykel ve resimleri görülebilir. En ünlü galeriler: Gana Sanat Galerisi ve Hakgojae Gallery’dir. Kore el sanatlarının % 40’lık bölümü, Insa-dog denilen burada değiştirilir. Bazı ürünler hatta en popüler öğeler binlerce dolarlık fiyatlarla satılarak el değiştirirler.

Çay evleri ve restoranlar: galeriler için mükemmel tamamlayıcıdır. İlk başta onları bulmak belki zor olabilir ama çevrede dolaşmak için mutlaka zaman ayırın, çünkü her biri eşsizdir ve Insa-dog denilen bu yerdeki tüm mağazalar, her yaş gurubu için çok popülerdir. Sanat eserleri yanında: burada kaligrafi malzemeleri, antika mobilyalar, hanbok, çaylar, hediyelik eşya ve sevimli aksesuarlar satılmaktadır.

Bölgedeki bazı sokaklar, Cumartesi ve Pazar günleri, saat 14.00-22.00 arasında trafiğe kapatılır ve alanda kültürel etkinlikler düzenlenir. Bu sırada, mağazalar dışarıya kabinler kurarlar, geleneksel gösteriler ve sergiler düzenlenir. Bu yüzden, özellikle yabancı turistler için, burası çok popüler bir yer haline gelir. Geleneksel Kore kültürünü burada görmek mümkündür. Ayrıca yine geleneksel Kore el sanatları ürünleri de burada satın alınabilir. Sokaklarda: Kore macunu ve geleneksel pajeon (Kore gözlemesi) yenebilir.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Samcheong-dong

 

Samcheong-dong

Burası Seul şehrinde en eşsiz yerlerden birisidir. Feng-Shui ilkelerine göre, Samcheong-dong kesinlikle ideal konuma sahiptir denilmektedir. Çünkü: kuzeyinde Gyeongbokgung Palace, güneyinde Cheong Wa Dae (Rektörlük) ve Insa-dong ve diğer yanda Joseon Hanedanlığı döneminin ikincil sarayı Changdeokgung Sarayı bulunmaktadır.

Samcheong: kelime anlamı olarak “üç” anlamına gelmektedir. Genel olarak “temiz su, güzel komşu dağlar ve iyi kalpli sakinler” anlamına gelir. Burada: şık galeriler, restoranlar, kafeler ve aksesuar mağazaları bulunur. Bunlar farklı kafeler, mağazalar, galeriler ve evlerdir. Sanatseverlere olağanüstü sanat eserleri sunarlar.

Kafeler Avrupa tarzıdır ve şık mağazalar geleneksel peyzaj içindedir. Samcheong-dong ve Hwagae-gil caddelerinde ve Main Street boyunca renkli aksesuar mağazaları bulunur.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Bukchon

 

Bukchon

Burası geleneksel bir Kore köyüdür. Gyeongbok ve Chandeok sarayları arasında kalan bu köy: geleneksel Kore ahşap evlerinden oluşmaktadır. Güzel küçük avlular, dekoratif dış duvarlar ve karanlık kiremitli çatılar gibi mimari özellikler, sokaklardaki evler arasında dolaşırken ziyaretçileri çok eski dönemlere götürüyor.

Bunun dışında mahallede popüler kafeler, sanat galerileri ve restoranlar bulunur. Galeriler içinde “Sonje Sanat Galerisi” öne çıkmaktadır. Restoranlar arasında ise “Wood-Brick” öne çıkar ve burada ıstakoz yemeniz önerilir.

Evet bu bölgenin en önemli yeri olan köy: Joseon hanedanlığı döneminde, aristokrat sınıfın eski başkentin kuzeyinde yaşadığı yer olarak biliniyor. 21.yüzyıl gökdelenleri arasında, Giwa yani kiremit çatılar ilgi çekiyor. Oldukça bakımlı, sakin, şehrin gürültüsünden ve karmaşasından uzak burayı mutlaka ziyaret etmenizi öneririm.

 

BÖLGEDE GEZİLECEK DİĞER YERLER

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Kore Savaşı Anıtı

 

Kore Savaşı Anıtı

Kore savaşı anıtı: 25 Haziran 1950 ile 27 Temmuz 1953 yılları arasındaki Kore savaşını hatırlamak ve Kore’nin barışçıl yeniden birleşme arzusunu sembolize etmek için kurulmuştur.
Müzede 6 sergi salonu, anıt heykelleri, savaş deneyim odası ve bir açık sergi alanı bulunmaktadır.

Müzede açık teşhir alanında, güneybatı köşesinde bulunan “Brothers” heykeli: Kore savaşını ve yeniden birleşme umudunu sembolize etmektedir. Heykelde tasvir edilen “bir ailenin en büyük oğlu, bir Güney Koreli asker ve kardeşi Kuzey Kore askerinin buluşmasıdır.

Onların kucaklaşması: uzlaşma, sevgi ve bağışlamayı ifade eder.

Anıtın çevresindeki geniş bir bahçe alını bulunur ve bahçede bir yapay şelale ve göl vardır. Müze evlerde, kapalı ve açık sergi alanlarında yaklaşık 10.000 den fazla nesne bulunduğu söyleniyor.

Müze gezisi turu yaklaşık 3 saat sürmektedir.

 

Birinci katta

Buradaki sergi salonunda, Kore savaşına kadar olan tarih öncesi çağlardaki savaşlara ait bir geçmiş sunulmaktadır.

 

Üçüncü katta

Savaş tecrübesi odası, ziyaretçilere özel efektler aracılığı ile savaş simüle edilerek yaşam ve ölüm durumları gösterilmektedir.

 

Savaş Tecrübe Odası

Burada çeşitli özel efektler kullanılarak, askerlerin 1951 yılında Kore savaşı sırasında geceleri neler yaşadığını gösteren bir ortam sunulmuştur. Gösteri 6 dakika sürmektedir. Saat: 09.30-16.50 arasında açıktır.

 

Dış Sergi Alanı

Burası: zırhlı araçlar, tanklar, toplar, denizaltılar ve roketatar dahil: II. Dünya savaşında, Kore Savaşında ve Vietnam Savaşında kullanılan askeri ekipmanın geniş bir yelpazesini sunar. Ziyaretçiler burada zırhlı muharebe aracına binebilirler. Ayrıca ekranlarda denizaltı ve hava teknesi görülür.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Savunma Sanayi Odası

 

Savunma Sanayi Odası

Burası ikinci kattadır ve Kore teknolojisiyle yapılmış uçaklara ve gaz maskeleri dahil birçok savunma ekipmanına ait çeşitli görüntüler sunulur. Burası müzenin en geniş salonudur ve 813 nesne sunulmaktadır.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Bongeunsa-Temple

 

Bongeunsa-Temple

Burası bir Budist tapınak sitesidir ve Budist Silla döneminde 794 yılında kurulmuştur. Tapınak: Avatamsaka Sutra arasında, tahta oymalar da dahil olmak üzere, birçok ilginç tarihi ve kültürel özelliklere sahiptir.

Buda’nın doğum günü her yıl Mayıs ayında “Bongeunsa Lotus Lantern Festivali” olarak Samseong-dong sokaklarında kutlanır. Bu dönemde Seul şehrini ziyaret ederseniz, bu eşsiz törenleri izleyebilirsiniz.

Evet tapınak, çeşitli dillerde geleneksel Kore Budist kültürü ile ilgili çeşitli programlar sunan çok popüler bir turistik yer olarak önem kazanmaktadır.

 

Bongeunsa hazineleri

Tapınak, 1000 yıllık geçmişi boyunca birçok hazineler toplamıştır. Bu hazineler: günümüzde “Dongguk Üniversitesi Müzesinde görülmektedir. Özellikle “bronz buhurdanlık” ilgi çekmektedir.

Tapınağın Panjeon denilen salonu: Joseon hanedanlığı döneminde bir akademisyen ve ünlü hattat olan Kim Jeong-hui eseridir. Kim Jeong-hui çalışmalarının son parçası, ölümünden 3 gün önce yazılmış ve onun saflığı ve sadeliğini öven bir kaligrafidir.

Panjeon salonu: 1939 yılında, diğer birçok binaların yandığı yangından kurtulan tek yapıdır. Aynı zamanda, Avatamsaka Sutra’ya adanmış, Budist sutraların yani değerli tahta oymalarının deposudur.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Maitreya Buda Heykeli

Maitreya Buda Heykeli

Bu büyük Buda heykeli, 23 metredir ve Bongeunsa’nın gururu haline gelmiştir. Heykelin yapımına 1986 yılında başlanmış ve tam 10 yıl sürmüştür. Heykelin bulunduğu avlu, çeşitli törenler ve kültürel etkinlikler için kullanılmaktadır.

G.Kore Seul Saraylar Mahallesi Geleneksel Kore Budist Kültürü-Temple kal

 

Geleneksel Kore Budist Kültürü-Temple kal

Bongeunsa adil bir tapınak olarak bilinir. Yoğun şehrin yorgun insanları burada dinlenebilirler ve aynı zamanda kendileri üzerinde yeni yansımalar sağlarlar. Templestay programı: geleneksel Kore Budist kültürünü ve uygulamalarını içerir.

Tapınakta, günlük yaşamı tanımayı ve yaşamayı sağlar. Ziyaretçiler: bir günlük şafak hizmeti, Kore Zen meditasyon, Dado (çay içme töreni) ve Balwonogongyagn (geleneksel kase ile bir Budist yemeği yeme) gibi bazı basit Budist uygulamaları yaşayabilirler.

Program bir kısa ve bir uzun şeklindedir ve 2 ile 5 saat sürer. Bu turlar: yabancı ziyaretçiler için her Perşembe düzenlenir ve bu turda: lotus fener yapımı, dado ve bir keşiş ile konuşma fırsatı bulunur. Tüm aktiviteler İngilizce yapılır. Tur ücreti 1.000 wondur.

Özbekistan Shakhrisabz

Özbekistan Shakhrisabz

Şehir; Semerkant şehrine 160 km uzaklıkta, küçük bir vadi içinde, Pamir dağının eteklerinde kurulmuştur. Özbekistan ülkesinin en renkli şehirlerinden birisidir ve büyük yeşillikleriyle ünlüdür.

Şehir: Amir Timur’un doğum yeri ve aynı zamanda babası ile oğullarının gömüldüğü yer olarak önem kazanmaktadır. Hatta; Timur kendisinin de burada gömülmesini istiyordu, ancak Semerkant şehrini başkent yapmak durumunda kaldı, yine de kendi şehrini unutmadı ve küçük vatanına en iyi mimarları ve inşaatçıları göndererek buranın da mamur olmasını sağladı.

Amir Timur: bu harika şehrin “Hoca-Ilgar” denilen komşu köyünde 9 Nisan 1336 tarihinde doğmuştur. Çocukluğunda hayvan çalarken, hükümdar olup Güneybatı Anadolu’dan, Hindistan ve Çin’e kadar uzanan bütün Orta Asya’yı kapsayan ve 500 yıl ayakta kalmayı başaran bir imparatorluk kurmuştur.

Soylu soyundan gelmediği için Özbekler kendisini “Amir Timur” yani “Komutan Timur” olarak isimlendirilirler.

Özbekistan Shakhrisabz
Özbekistan Shakhrisabz

 

Şehrin ekonomisi: pamuk işlenmesi ve tarım makinaları imalatı ve el sanatları üzerine yoğunlaşmıştır. Buraya özgü halı dokuma ve ince nakış ve Özbek kalpakları (tubeteikas) ünlüdür. Ayrıca, Shakhrisabz: uluslar arası şarap yarışmalarında ilk sıraları alan şaraplarıyla ünlüdür.

Evet, bilim adamlarının tahminlerine göre şehir 2700 yıldan daha eskidir. İpek yolu üzerinde bulunduğu için ticari yönden büyük önemi vardır. Ancak, günümüzde bakımlı ve modern bir görüntüsü vardır. Eskiden burası “Shakhrisabz Sogd” antik devletinin başkentiymiş ve “Kesh” adıyla bilinirmiş.

MÖ.329 yılında Büyük İskender; bölgeyi ele geçirince yörede Yunan tanrılarının ve Helenistik kültürün etkileri yerleşmiştir. Çünkü: şehir İskender tarafından kış geçirmek üzere seçilmiştir. Bu arada bir kampanya başlatarak komutanlarını yerel kadınlar ile evlendirerek Doğu-Batı ortak kültürü yaratmaya çalışmış, kendisi de Roxanne isimli kızla evlenmiştir, bu evlilikten doğan oğlu Makedon hanedanının son çar’ı olmuştur.

Takip eden bin yıl boyunca Shakhrisabz: birçok hanedanlığın egemenliği altına girmiştir. 8. yüzyılda ise yöre: Arap ve İslam karşıtı isyanın merkezi haline gelmiştir. Anti Arap hareketinin ünlü lideri Mukanna, 776-780 yılları arasında Sinam dağlarında ölü bulundu. Onun hareketi tarihte önemli bir olay oldu.

Günümüzde şehrin tarihi merkezi UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilerek koruma altına alınmıştır. Çünkü şehrin tarihi merkezi: 15. ve 16. yüzyıllarda Amir Temur ve Temirids egemenliği altında olağanüstü anıtların şehir laik gelişimine tanıklık eden tarihi semtlerden oluşan bir koleksiyonu içermektedir.

Şehirde özellikle: Ak-Saray, Dorut Tilova anıt kompleksi, Kok-Gumbaz camii kalıntıları gezilebilmektedir. Ayrıca: Dorus Siodat türbesi, Shamsad-Dina Kulyala, Gumbazi-Seyidan türbeleri ilgi çeker.

Şehrin büyük bölümü 17. yüzyılda Buhara Emiri Abdullah han tarafından yıkılmış olmasına rağmen, aralarında Ak Saray’ın göz alıcı mavi, beyaz ve altın yaldızlı çini mozaiklerle bezeli kapısının da bulunduğu birçok tarihi yapı varlığını sürdürmüştür. Girişin üstünde bulunan kitabede şu yazılıdır “Eğer bizim gücümüzden şüphe duyarsanız yapılarımıza bakınız”

Günümüzde şehir nüfusu 53.000 kişidir. Deniz seviyesinden yükseklik 622 metredir. Yukarıda da söz ettiğim gibi, şehir yeşillikler içine gömülmüştür ve özellikle meyve bahçeleri ve üzüm bağları yoğundur.

Bu şehri ziyaret etmek için en iyi zaman: ilkbahar ve sonbahar aylarıdır, çünkü yazları çok sıcak, kışları ise soğuktur.

Şehir: Buhara şehrine rakip olacak şekilde el oymalarıyla ün kazanmıştır. Bu el oymaları, genellikle müzelerde görülebilir ve yüksek fiyatla açık arttırma ile satılır.

Özbekistan Shakhrisabz

 

GEZİLECEK YERLER

Özbekistan Shakhrisabz Ak-saray Sarayı
Özbekistan Shakhrisabz Ak-saray Sarayı

 

Ak-saray Sarayı

Yapı Timur döneminden kalmadır ve 30 yıllık süreçte yapılmıştır. Buranın inşasının Timur tarafından emredildiği söyleniyor.

Sarayın yapımı ile ilgili birçok efsane bulunmaktadır. Bunlardan birine göre: Timur, böyle muhteşem sarayı yapmak üzere bir mimar görevlendirir. Mimar Timur’u dinledikten sonra devlet hazinesine girmek için izin ister. İzin verildiği zaman, mimar: altın ile karışık kil bloklar yaparak sarayın yapımına koyulur.

Diğer bir efsaneye göre: Timur, inşaat tamamlandıktan sonra, sarayın dekoratif kaplamasını tamamlatmak için ustalarla konuşur. Ancak, çini ve mozaiklerle binanın kaplanmasında hiç acele edilmez. Çünkü mimar tarafından sarayın ama kemeri merkezine asılan bir zincirin sonradan kaybolduğu tespit edilmiştir.

Daha sonra buna eşit uzunlukta zincir bulunamadı, bir süre sonra mimar aniden giriş kemeri üzerindeki zincirin konulduğu yerde olduğunu gördü ve hemen binanın dekorasyonuna girişti.

Evet bu muhteşem sarayın yapımı 25 yıldan fazla sürdü. Timur, 1404 yılında Shahrisabz şehrinden geçerken, İspanyol elçisi Ruy Gonzales: mimarın yarattığı mucize yapıyı hayretle izlediğini yazmıştır. Ancak bu görkemli sarayın dekorasyonu henüz bitmemişti.

Sarayın genel ölçeği: etkileyicidir. Ana avlu: 120 x 125 metre ebatlarındadır. Yapının genel ebatları ise 240 x 250 metredir. 16. yüzyılda diğer avluların ve sarayın dış cephesi büyütülmüştür. Çok yönlü kaide üzerinde, köşe kuleleri 80 metre yükseklikte iken, ana giriş portalı 50 metre genişliğinde ve kemer 22.5 metre boyundadır.

Sarayın mimari dekorunda: desen ve renklerde geniş bir yelpaze sunulur. Çeşitli teknikler kullanılarak, saray ana portalı başkent Semerkant şehrine dönük olarak yapılmıştır. Zayıf ışık: buradaki dekoratif özellikleri öne çıkarmaktadır.

Tuğla mozaik çalışmasında: renk ağırlığı olarak koyu ve açık mavi kullanılmıştır. Portal niş içinde, çeşitli mozaik ve çini çalışmaları son derece renklidir. Süslemede özellikle Kur’an içeriği zarif kaligrafik yazılar görülür. Dekoratif kaplamanın ortasındaki bir yazıtta Tebrizli usta Muhammed Yusuf Tebrizi ismi ve 1395-1396 tarihleri yazılıdır.

Evet: Ak-saray saray kompleksi: Orta Asya standartlarına göre görkemli bir sivil mimari parçasıdır. Görkemli yapı: şehrin bir kuşatması sırasında yıkılmıştır. Görkemli yapının yıkımı için 17.yüzyılda Buhara hanı Abdullakhan’ın ismi geçer. Bir zamanlar lüks kraliyet sarayı, günümüzde yalnızca sütunlar ve 18. yüzyılın ikinci yarısından kalan ana portal kemeri parçası ile görülmektedir.

Özbekistan Shakhrisabz Ak-saray Sarayı
Özbekistan Shakhrisabz Ak-saray Sarayı

 

Ak-saray Sarayı

Gumbaz camii mavi kubbesiyle dikkat çeker. Cami Amir Timur’un torunu Ulugbek tarafından yaptırılmış ve 19. yüzyılda katedral camiye dönüştürülmüştür. Cami: 1435-1436 yılları arasında, Shamsiddin Kulol türbesi karşısında inşa edilmiştir.

Şehrin en büyük Cuma camisidir. Portaldaki yazıtta, caminin Ulugbek tarafından inşa ettirildiği yazılıdır. Caminin üstü mavi seramik kaplı büyük bir kubbe ile örtülmüştür. Mavi kubbe ismi buradan gelmektedir. Kubbenin çevresindeki beyaz çinilerde ise şu yazılıdır “Egemenlik Allah’ındır, servet Allah’a aittir”

Caminin iç mekan yerleşimi, neredeyse kare ve yeryüzünün her köşesine yönelik dört adet derin nişle dekore edilmiştir. Bütün duvar yüzeyleri, ganch sıva ile kaplanmış, koyu ve mavi süsler boyanmıştır.

Özbekistan Shakhrisabz Kompleksi
Özbekistan Shakhrisabz Kompleksi

 

Dorus-Saidat Kompleksi

Buranın kelime anlamı “güç deposu” demektir.

Burası, Amir Timur’un genç yaşta ölen iki oğlu Cihangir ve Ömer Şah için yaptırılmıştır. Özellikle 1376 yılında büyük oğul Jakhongir’in zamansız ölümünün ardından: Timur tarafından Harzemşahların en iyi mimar ve ustalarına yaptırılmıştır. 1393 yılında Timur’un ikinci oğlu Umarshaykh (Ömer Şeyh), İran’da bir kale kuşatması sırasında öldürülmüş ve buraya getirilerek defnedilmiştir.

Bu kompleks içinde, Amir Timur’un kendisi içinde bir mezar yeri yaptırdığı biliniyor. Ama kader onun Semerkant şehrindeki Gur-Emir türbesine gömülmesini sağlamıştır.
Ancak, Timur’un burada kendisine de bir mezar yeri yaptırdığına dair ayrıntılı bilgi bulunamamıştır. Ancak 1960 yılında küçük bir kız çocuğu; bu mozole kompleksi yakınlarında oynarken, üzerine bastığı yerin çökmesi sonucu açılan çukura düşmüş, çocuk kurtarıldığında buranın Amir Timur için yaptırılan mezar odası olduğu anlaşılmıştır. Mezar odasının duvarlarındaki yazıtta, buranın Amir Timur’un mezar odası olduğu yazılıdır. Ayrıca: oda’da devasa bir lahit bulunmaktadır. Ağırlığı nedeniyle lahitin kapağı zorlukla açılabilmiş ve içinin boş olduğu görülmüştür.

Son bir not: Buhara emiri Abdullakhan güçleri, 16. yüzyılın ikinci yarısında şehre girdiklerinde, buradaki bina da yıkılmıştır. Sadece Jakhongir türbesi kurtulmuştur. Burası 19. yüzyılda yeniden, kubbeli bir salon ve boyalı eyvan ve yükseltilmiş veranda ile, çok bölmeli bir cami yanında inşa edilmiştir.

Özbekistan Shakhrisabz Tilovat Memorial Kompleksi

Dorut Tilovat Memorial Kompleksi

Burası: tasavvufun kurucusu Emir Mentor’un dini lideri Shamsiddin Kulal için: 1370-1371 yılları arasında yaptırılmıştır ve mezar yeri, onun sayısız öğrencisi için saygın bir yer haline gelmiştir.
Şeyh Kulal’ın mezarı: Doruttilovat medresesi binasındadır. Timur’un hükümdarlığı sırasında, Kulal’ın mezarı, oniks mermer levhalarla hazırlanmıştır. Daha sonra Ulugbek hükümdarlığı sırasında ise, üzerine türbe yaptırılmıştır. Portal üzerindeki yazıtta: türbenin Shakhrukh adına Ulugbek tarafından inşa ettirildiği ve 1435 tarihi yazılıdır.

 

Chor-su Çarşısı

Yapı, özel dekorasyonu olmamasına rağmen, merkezi bir kubbe ile sekizgen şekilde, iki ana caddenin kesiştiği çarpraz yola inşa edilmiştir.

 

Hamam

15.yüzyıla tarihlenen hamam sitesinde günümüzde: ısıtmayı sağlayan yer altı borularının ayrıntılı ağı görülmektedir.