Kıbrıs Genel

kıbrıs plajları.1
Kıbrıs Genel

Kıbrıs’a birçok kez gittim, son olarak Ağustos 2023 tarihinde Kıbrıs’ta 10 gün kaldım ve mevcut yazılarımı güncelliyorum.

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, Kıbrıs’a turist olarak girerken pasaport veya sadece nüfus cüzdanlarını kullanarak girebiliyorlar. Ancak: pasaport ile giriş yaparsanız, daha sonra Yunanistan gibi ülkelere girmenize izin verilmediğini bilmeniz gerekiyor.

Evet, nüfus cüzdanı ile giriş yapılabiliyor. Yani: ehliyetinize güvenip sakın nüfus cüzdanı almadan gitmeyin, giremezsiniz.

Kıbrıs ayrı bir ülke olarak kabul edildiğinden dış hatlardan çıkış yapılıyor. Bu arada: yurt dışı çıkış harç pulu almak gerekmiyor. Pasaport çıkışında, Pasaport polisi tarafından size verilecek küçük bir formu tanzim edeceksiniz, bu formda, ad-soyadı, vatandaşlık numarası ve çıkış-giriş damgalarının basıldığı yerler vardır.

Bu form ve nüfus cüzdanı göstererek pasaport kontrolünden geçiliyor ve damgalanan form, tekrar Kıbrıs’tan çıkış yapana kadar saklamanız gerekiyor.

Kıbrıs girişinde, Kıbrıs pasaport yetkilileri, biraz önce sözünü ettiğim forma giriş damgası basarken, orada kaç gün kalabileceğiniz (15 gün ile 3 ay arasında) süreyi de forma yazıyorlar. Dikkat bu forma kaybetmeyin, çıkışta yine aynı form üzerinden işlem yapılıyor.

Uçak ile ulaşım

Kıbrıs Genel: Kıbrıs’a gitmenin en kolay ve güvenli yolu: uçaktır. Türkiye’den: Ankara, İzmir ve İstanbul şehirlerinden, Kıbrıs Lefkoşa Ercan Havaalanına, tarifeli uçak seferleri bulunuyor. KKTC de bulunan ve faaliyette olan tek havaalanı Ercan Havaalanıdır.

Ancak bizim şehirler dışında dünyanın hiçbir yerinden Ercan havaalanına direkt uçak seferleri yapılmıyor. Tüm uçaklar önce Türkiye’nin bir uluslar arası havaalanına inmek ve ondan sonra Ercan havaalanına gelmek zorundadırlar. Bu da hem maliyetleri yükseltiyor hem de Kıbrıs turizmini olumsuz etkiliyor.

Ankara-Ercan uçuşu yaklaşık 60-65 dakika, İzmir-Ercan uçuşu ve İstanbul-Ercan uçuşu, yaklaşık 75-80 dakikadır.

Duty Free Shoplar

Kıbrıs Genel: Ercan havaalanında, pasaport ve son polis kontrolünden geçtikten sonra, bekleme salonunun üst katında bulunuyor. Fiyatlar, Türkiye’deki Free Shoplara nazaran biraz daha ucuz hesaplı gibi, ama almak istediğiniz ürünün fiyatını her iki yerden de kontrol etmenizde yarar var.

Burada önemli olan: Kıbrıs uçuşlarında gerek giderken ve gerekse dönüşte, Türk Free Shop mağazalarına girme şansınız var. Kıbrıs Free Shop mağazalarına ise, dönüşte girebiliyorsunuz.

Ancak Free Shop mağazalarından alışveriş yaparken, özellikle içki ve sigara konusunda kısıtlamalar olduğunu unutmamak gerekiyor. Çünkü: Türkiye’ye girerken, pasaport kontrolü sonrasında, bavul ve çantalarınızı aldığınızda, Kıbrıs uçağı yolcuları mutlaka gümrük kontrolüne sokuluyor ve bavul ve çantalar x-ray cihazlarından geçiriliyor.

Biraz önce söylediğim gibi özellikle içki ve sigara kısıtlamasına dikkat etmek gerekiyor. (En son mevzuat değişikliğine göre, her yolcu yanında 1 litre yüksek alkollü ve 1 litre düşük alkollü içki getirebiliyor, ama yine de siz giderken, yürürlükte olan son kısıtlamaları öğreniniz.)

Havaalanı-şehir merkezi ulaşım

Kıbrıs Genel: Ercan havaalanına ulaştıktan sonra, Kıbrıs içinde gitmek istediğiniz yere taksi veya kiralık araba ile gidebilirsiniz. Ercan havaalanı: Lefkoşa şehir merkezine 23 km, Girne’ye 44 km ve Gazimagusa şehir merkezine 50 km uzaklıktadır.

“Kibas” denen toplu alışım araçları kullanılıyor, bunun dışında, taksi tutarak gitmek istediğiniz yere gidebilirsiniz. Ancak taksi tutmadan önce pazarlık yapmayı unutmayın.

Birkaç örnek: Ercan Havaalanı ile, Gazi Magosa arasındaki uzaklık için taksi sürücüleri 750 TL ücret istiyorlar. Oldukça yüksek, ama ya Kibas denen otobüsleri bekleyeceksiniz, ya da bu parayı verip taksilere bineceksiniz. Bence taksiler ile biraz pazarlık yapmakta yarar var. En iyi fiyat 650 TL. olabiliyor.

Kıbrıs içinde ulaşım

Kıbrıs Genel: Kıbrıs içinde şehirler arasında dolmuşlar çalışıyor. Bunların ücretleri ucuz (Gazimagusa-Girne arası: 80 TL.) ancak belli saatten sonra çalışmıyorlar. (Son sefer saat 18.00’dadır. Bu saatten sonra dolmuş olmadığından yüksek fiyatlı taksi kiralamanız gerekiyor ki fiyatları aşırı yüksek.)

Bu dolmuşların dışında, büyük toplu ulaşım araçları yok.

Hatta: bir yere gittiğinizde, dönüşünüz için, durakta mutlaka yer rezervesi yaptırmanızda yarar var, dönüşte aşırı kalabalık olursa öncelik rezerve yaptıranlardadır.

Gerek şehir içinde ve gerekse şehirler arasında sadece taksiler bulunuyor.

Taksiler: 3-5 ve 7 kişiliktir. Kişi sayısına göre büyüyen araçta ulaşım ücreti de artmaktadır. Normal taksiler, 3 yolcu alıyor ve asla fazla yolcu almıyorlar. Yani: kişi sayınıza göre taksi aramalı ve pazarlık yapmalısınız. 5 ve 7 yolcu için: eski olmasına rağmen, Mersedes Vito yani oldukça lüks araçlar bulunuyor.

Bütün taksilerde klima vardır. Taksilere binmeden önce, mutlaka pazarlık yapmanızı öneririm. Taksi ücretleri, şehir içinde en kısa mesafe için 80-90 TL civarındadır.

Özellikle şehirler arası yollarda taksimetre açarak taksi tuttuğunuzda, muhteşem yüksek ücret ödemeniz gerektiğini unutmayın, bu yüzden, taksi metreden ziyade toplam tutar için sürücü ile pazarlık yapın. Yani taksimetreye güvenmeyin, çok yüksek tutuyor.

Kıbrıs içinde araçlar ve trafik kuralları

Kıbrıs Genel: Kıbrıs’ta 82 yıllık İngiliz yönetimi nedeniyle, İngiltere ve eski İngiliz sömürgelerinde olduğu gibi trafik soldan ilerlemektedir. Aksine bazı projeler geliştirilmiş olmasına rağmen, trafik kazalarının artacağından korkularak bu projeler geri çekilmiştir.

Araçların ön tarafındaki plakalar beyaz renkli, arka tarafındaki plakalar ise sarı renklidir. Çünkü, bu sarı renkli plakalar fosforludur ve gece parlar. Güneyden Rum kesiminden gelen araçlar 3 harfli, KKTC kayıtlı araçlar ise 2 harflidir. Harfler, aracın trafiğe çıkış tarihine göre sıralanır. Kırmızı plakalı araçlar, kiralık araçlardır.

Kıbrıs içinde araç kullanma durumunda olursanız: dikkat etmeniz gereken en önemli özellik, trafiğin ülkemizde olduğu gibi sağdan değil, tam tersine soldan ilerlemesidir. Zaten araçların büyük çoğunluğunun direksiyonu, sağdadır. Hatta: büyük tur otobüslerinin iniş kapılarının bir kısmı da sağ yerine sol yandadır.

Bu yüzden, araç kullananların bu ters trafiğe alışması zor oluyor ve birçok trafik kazası yaşandığı söyleniyor. Özellikle: kavşakların çoğunda trafik ışığı bulunmuyor. Sürücüler, kavşağa geldiklerinde, sağdan gelen sürücüye yol veriyorlar ve trafik bu şekilde işliyor. Hız limitlerine mutlaka uyunuz, çünkü hız limitleri, yollarda bolca bulunan “fotoğraf makineleri” ile takip ediliyor.

Yollarda polis göremezsiniz, bolca fotoğraf makinesi işareti göreceksiniz, ilk işaret uyarı, ikinci uyarı ve üçüncü işaretin hemen yanında fotoğraf makinesi bulunuyor ve hız sınırını aştı iseniz fotoğrafınız çekiliyor.

Çift taraflı yollarda, ters trafik sorun yaratmasa da, iki yönlü yollarda, yani karşıdan gelen olduğunda, ters trafik sorun yaratabiliyor. Yollar güvenli ve güzeldir, özellikle şehirler arasındaki yollar bayağı güzeldir. Ama özellikle şehir merkezlerinde mesai saatleri başlangıç ve bitiminde trafik aşırı kalabalık oluyor.

Son bir not: trafiğin soldan olması, sadece araç sürücüleri için değil, cadde ve sokaklarda karşıdan karşıya geçecek ziyaretçiler için de önemlidir. Çünkü, özellikle karşıdan karşıya geçerken önce sol yana bakmaya alışmış olmamıza rağmen, Kıbrıs’ta araçlar sağ yandan gelmektedir.

Ancak: Kıbrıslıların büyük çoğunluğu; trafikte yayaya öncelik veriyorlar, birçok yerde, cadde veya sokağa adımınızı attığınızda, trafik duruyor (sadece birkaç yerde, bunu göremedim) ve trafikte korna çalma alışkanlığı yoktur.

Yine de, bunları yazmama rağmen ters durumlar göreceksiniz, yani korna çalan sürücü, yayaya yol vermeyen sürücü, Kıbrıslılar bunların Türkiye’den gelen sürücüler olduğunu söylüyorlar, yani yayaya yol verme kuralına pek güvenmeyin.

Kendi aracı ile Kıbrıs’a gidenler

Adaya giriş yapan araçların, Kuzey Kıbrıs’ta geçerli bir sigorta yaptırmasını, araç sahibinin araçta olması veya vekaletinin olması ve sürücünün uluslar arası geçerliliği olan ehliyetinin olması isteniyor. Ayrıca kendi arabası ile Kıbrıs’a gideceklerin pasaportlarını bulundurmaları isteniyor.

Ayrıca araç için, yurt dışı çıkış kağıdı (Triptik ücreti) ödemek gerekiyor. Ayrıca: Mersin’den feribot için birkaç gün önceden rezervasyon yaptırmakta şarttır. Kıbrıs’a indiğinizde, KKTC sigortası yaptırmanız isteniyor ki, bunu limanda hemen yaptırabilirsiniz. En az 3 aylık yaptırılması istenen bu sigortaya belli bir ücret ödemeyi göze almak gerekiyor.

Kıbrıs içinde araç kiralama

Kıbrıs içinde ulaşım için, sadece otelinizde kalarak zaman geçirmek istemiyor ve gezmeyi düşünüyorsanız, mutlaka araba kiralamanız şart.

Casino için gidenler, genellikle casino araçları tarafından hava alanından aldırılıyorlar. Bunun dışında gidenler: gitmek istedikleri yere ulaşım için taksilerle sıkı pazarlık yapmalıdırlar.

Kıbrıs’ta araç kiralamak kolay, araçlar, normal bir binek aracın günlük kira bedeli 500 TL. civarındadır. Yaz sezonunda bu rakam 600 TL ye kadar çıkabiliyor. Bu arada benzinden de söz etmek gerekirse: benzin ülkemizdeki benzin fiyatlarıyla aynıdır.

Ancak, özellikle yaz ve bayram tatili dönemlerinde kiralık araç bulmak zor oluyor ve bulunan kiralık araç fiyatları da yükseliyor. Bu yüzden, Kıbrıs tatili planladığınızda internet üzerinden araç kiralamayı unutmayın.

Ben Ağustos 2022 tarihinde Kıbrıs’a gittiğimde kiralık araç bulmakta çok zorlandım, kiralık araç yoktu, çünkü söylenenlere göre aynı tarihte Kıbrıs’a yoğun şekilde gelen İranlı ve Rus turistler kiralık araçları bağlamışlardı.

Feribot ile ulaşım

Kıbrıs Genel: Türkiye’de Taşucu limanından Kıbrıs’a tarifeli feribot seferleri düzenleniyor. Bu seferler, Denizcilik İşletmelerinin Mersin’den hareketle Gazimagosa’ya düzenlediği ve yaklaşık 12 saat süren ve modern, klimalı ve temiz gemilerle yapılan seferlerdir. Taşucu’ndan özel sektör tarafından, Girne’ye yapılan feribot seferi ise 6 saat civarında sürüyor.

Bu feribotlar: bakımsız, aile salonu olmayan ve nispeten pis. Yanınızda mide bulantısı için güçlü ilaç bulundurmanızı öneririm. Bu süreler: denizin durumuna göre uzayabiliyor. Özellikle siz ve aile fertlerinizde deniz tutması gibi sorunlar varsa, bu yolculuğu tercih etmeyiniz.

Deniz Otobüsü ile ulaşım

Kıbrıs Genel: Türkiye’den Taşucu ve Alanya limanlarından, Girne’ye deniz otobüsü seferleri düzenleniyor. Özel Şirket (Fergün ve Akgün Denizcilik AŞ) tarafından düzenlenen bu seferler, muhtemelen 2.5 saat civarında sürüyor.

Denizin durumuna göre, 3 saat te olabiliyor. Uçak dışında, Kıbrıs’a ulaşım için deniz otobüsü öneriyorum. Gerek feribot ve gerekse deniz otobüsü ile yolculuklarda, yanınızda pek fazla bavul ve çanta bulunmamasına dikkat etmeniz gerekiyor.

Çünkü çok hoyratça yerleştirilen çanta, bavul ve valizinizi inişte tanımayabilirsiniz. Bilet ve polis kontrolünde çok uzun süre sıra beklemeniz mümkündür. İnişte yaşayacağınız kalabalık sıralar, bavul kontrolleri gibi sıkıntılar, umarım sizi Kıbrıs’a girmeden geri dönmeye teşvik etmez.

COĞRAFİ DURUM

Doğu Akdeniz’de yer alan Kıbrıs adası, Türkiye kıyılarına 64 km, Suriye kıyılarına 96 km ve Mısır kıyılarına ise 400 km uzaklıktadır. Sicilya ve Sardunya adalarından sonra, Akdeniz’in en büyük üçüncü adasıdır. Beş ilçeden oluşan 300 bin nüfuslu Kuzey Kıbrıs’ın her köşesi, görülmeye değerdir.

Çünkü: Kıbrıs, kıtalar arasında yer alan stratejik, ticari ve dini konumu nedeniyle, asırlar boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Adanın toplam yüzölçümü 9252 km karedir. Kuzey Kıbrıs’ın yüzölçümü 3355 km karedir ve bu miktar, adanın toplamının % 36’sına karşılık gelmektedir.

Ada: coğrafi olarak esas olarak iki dağ sırası ve bu iki dağ sırası arasında kalan büyük bir iç ovadan ve kıyı ovalarından oluşmaktadır. Kuzey sahil şeridi boyunca uzanan “Beş parmak dağları”, batıdan doğuya 177 km uzunluğunda ve 19 km. genişliğindedir. En yüksek tepesi, 1024 metre yükseklikteki Selvili tepedir.

Güney Kıbrıs’ta Trodos dağları (adanın ortalarına denk gelmektedir) uzanır. Bunların en yüksek tepesi 1651 metre yükseklikteki Olimpos tepesidir. Bu dağlar, yılın üç ayı karlarla kaplıdır. Beş parmak dağlarına kar yağışı çok enderdir, yağınca da kısa sürede eriyip yok olur. Bu iki dağ sırası arasında “Meserya” ovası vardır, batıdan doğuya 130 km uzunluğunda ve ortalama 60 km. genişliğindedir.

Meserya ismi eski Yunancadan gelen “Mesaoriye” kelimesinden gelir ve “iki dağ içinde veya iki dağ arasında” anlamındadır. Meserya ovası, Kıbrıs’ın tahıl ambarıdır, yağışların iyi gittiği yıllarda buğday, arpa rekoltesi yüksektir.

Ancak yer altı su kaynakları çok sınırlı olduğundan, sulu ziraat de sınırlıdır. Su kaynaklarının en fazla olduğu bölge batıda Güzelyurt ve Lefke’dir. Sebze-meyve ve narenciye üretiminin % 80’i Güzelyurt bölgesinde yapılır. Meserya ovası: genellikle hububat üretimi, küçük ve büyükbaş hayvancılıkta kullanılır.

Su kaynakları demişken, Anamur ırmağının suyu, denize döşenen yaklaşık 70 km lik boru hattı ile, Güzelyurt tarafında DSİ tarafından inşa edilen baraja taşınıyor. Bu barajdaki su içme suyu olarak kullanılıyor. Ama öğrendiğime göre, barajdaki suyun fazlası tarımda kullanılmayıp, denize akıyormuş.

NÜFUS

KKTC’de son nüfus sayımı 2011 yılı aralık ayında yapıldı ve buna göre KKTC nüfusu, 300 bin civarındadır. KKTC deki nüfusun % 95 ini, Kıbrıslı Türkler oluşturur, geriye kalan % 5 içinde, Kuzeyde yaşayan az miktarda Rum, yine İngilizler, Maronitler (Lübnan kökenli Hıristiyan Arap bir halktır, günümüzde Kuzey Kıbrıs’ta bunlara ait bazı köyler bulunmasına rağmen, bu köylerde Maronitler yaşamamaktadır) yine son zamanlarda nüfusları hızla artan Ruslar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin diğer azınlık topluluklarıdır.

Güney Kıbrıs’ın nüfusu 2011 nüfus sayımına göre 800 bin civarındadır. 800 bin nüfusun % 92’sini Ortodoks Kıbrıslı Rumlar oluşturur. Geriye kalan % 8’lik nüfus içinde, sayıları 2000 civarında olan Kıbrıslı Türkler, sayıları 5000 civarında olan Kıbrıslı Ermeniler ve sayıları 2000 civarında olan Latinler ve sayıları tam olarak bilinmeyen Ruslar ve İngilizler bulunmaktadır.

Lefkoşa’nın nüfusu, 2011 yılı sayımına göre, Merkezin kuzeyinde. Lefkoşa 65 bin civarında, varoşlarıyla birlikte 100 bine yakın bir nüfus yaşıyor. Güney Lefkoşa’nın nüfusu 300 bin. Lefkoşa’nın toplam nüfusu 400 bin civarındadır.

ÜNİVERSİTELER

Kıbrıs’ta 200 civarında özel üniversite olduğunu öğrendim. Bu üniversitelerden 2 tanesi (Doğu Akdeniz Üniversitesi gibi) mezunları uluslararası alanda tanınıyormuş, burada ilginç olan, buradaki KKTF Devleti tanınmıyor ama üniversitenin diplomasının tanınıyor olması, elbette güzel bir eğitimin sonucu.

Daha önceki ziyaretlerimde de Kıbrıs’ta yoğun bir üniversite öğrencisi olduğunu görmüştüm. Ancak 2022 yılındaki ziyaretimde, şehirlerde, cadde ve sokaklarda çok miktarda Afrikalı olduğunu gördüm, sorduğumda bunların burslu olarak üniversitelere kayıtlı olduklarını, ancak aynı zamanda kaçak işçi olarak çeşitli işlerde çalıştıklarını da öğrendim, Kıbrıs’ı ziyaret ederseniz, kesinlikle çok sayıda Afrikalı göreceksiniz.

TARİHİ

Kıbrıs adası pek çok uygarlığın yerleşim yeri olmuştur. MÖ 7000 yılında Cilalı Taş devrinde, Suriye, Filistin ve Anadolu topraklarından göçüp gelerek adaya yerleşen Khirokitya, Epiktitos Vrysi ve Trouli gibi Larnaka ve Girne sahillerindeki ilk yerleşimlerin kurucuları, daha sonra Tunç çağında Anadolu topraklarından gelip önceleri Kuzey sahilleri ve daha sonra da adanın çeşitli bölgelerinde yerleşen kavimler izlemiş ve Kıbrıs adasında uygarlıklar fizillenmiştir.

Bulunan arkeolojik bulgular sonucu, Tunç devri sonlarına kadar mutlu bir yaşam var olduğu söylenebilir. Kıbrıs adası, bu çağın sonundan itibaren hep egemenlik kurmak isteyen güçlerin mücadelesine sahne olmuş ve yerli halk hep başka idarelerin egemenliği altında yaşamıştır.

George Hıll’in kitabının başında da aktardığı gibi: Alman arkeolog Hircfeld’in “Doğu’da egemen olan ve bunu sürdürmeyi amaçlayan güç Kıbrıs’ı elinde tutmak zorundadır” sözü, III. Thutmes’ten Kraliçe Viktoria’ya kadar olan geçmiş 3500 yıllık tarihinde, burada kimi zaman doğu ve kimi zaman Batıdan gelenlerin egemenlik kurduğunu göstermektedir.

1185 yılında Haçlı seferleri sırasında Bizans imparatorunun yakını olduğu iddiası ile ada idaresini ele geçirip, 6 yıl kadar idare eden zalimliği ile ünlü Isaac Commenus’dan alan İngiliz Kralı Aslan Yürekli Richard ve bunları izleyen Luzinyan ve Venedik egemenlikleri, hep ada halkı tarafından sessizce kabul edilmiştir.

Ama her defasında bu egemenliklerin sonlandırılmasında, yeni egemen gücün tarafını tutmayı, onlara yardımcı olmayı ihmal etmemişlerdir. Bu coşkuyu en fazla Osmanlıların adayı fethinde göstermişlerdir.

1570-1571 yıllarında Kıbrıs adasının Türkler tarafından fethi, belki de yerli halkın en büyük mutlulukla karşıladığı idare olmuştur. Ortodoks Hıristiyan halk, Latin baskısından kurtulmuş, din ve dil özgürlüğüne kavuşmuş, feodal sistem noktalanmıştır.

16’ncı yüzyıl ortalarına kadar Venedikliler tarafından yönetilen Kıbrıs, önceleri yapılan Ahidname sonucu Türklerle iyi ilişkiler içinde olmuştur. Ancak zaman zaman Mısır’a giden hacı ve tüccar gemileri, Kıbrıs adasındaki korsanların saldırılarına uğramakta idi.

Mısır defterdarının gemisini alıp yağma etmeleri de en son nokta olmuş ve Sultan II. Selim, topraklarının emniyetini sağlamlaştırmak için, Kıbrıs’ın fethinin gerekliliğine karar vermiştir.

Bunun üzerine önce donanma ve ardından tüm orduya serdar tayin edilen Lala Mustafa Paşa hareket ederek, Larnaka’ya gelinmiş ve toplar karaya çıkarılmış, 51 gün süren bir kuşatmanın ardından Lefkoşa ele geçirilmiştir.

Lefkoşa’nın ele geçirilmesinin ardından, Girne ve Baf eyaletleri de savaşmadan teslim olmuştur. Magosa kalesi savunmaya devam etmiş, ancak her iki tarafın da çok ağır kayıplar vermesiyle ancak bir yıl sonra ele geçirilmiştir.

Magosa’nın fethinin ardından, bütün adada imar faaliyetleri başlar. Eskiden beri süregelen gelenek uyarınca, fethi kutsamak ve sembolleştirmek amacıyla şehrin en büyük kilisesi olan Aya Sofya Katedrali, padişah adına camiye çevrilir. Lala Mustafa Paşa, fethin sembolü olarak camiye bir kılıç ve bir Kur-an vakfeder.

Kanuni Sultan Süleyman dönemine ait olduğu söylenen bu Kur-an, başka el yazmaları ile birlikte son zamanlara kadar Etnografya Müzesinde muhafaza edilmekteydi. Kılıç ise, fetih geleneğini sürdürmek için her Cuma minberde hutbe okunurken kullanılmış, fakat ne yazık ki 1988 yılında camiden çalınmıştır.

Ağustos 1571 tarihinde Magosa şehrinin de alınmasıyla, Lala Mustafa Paşa, 17 Ağustos 1571 Cuma günü, şehrin kilisesinde Sultan II. Selim adına hutbe okutarak burayı da camiye çevirir.

KIBRIS’IN MİTOLOJİDEKİ YERİ

Kıbrıs denince ilk akla gelen en görkemli mitolojik öykü “Afrodit” dir. Kıbrıs adası, güzellik tanrıçası Afrodit’in vatanıdır. Onun güzelliğinden dolayı, bu kadar güzel olduğu dilden dile yüzyıllar boyunca söylenmiştir.

Afrodit’in Adonis’e olan melankolik sevdası: günümüzde Mehmetçik adını alan Galatya’ya adını veren Galatha ile efsanevi kral Pigmalion’un ölümsüz aşkı hep bu kendi küçük adı büyük Kıbrıs adası ile birlikte anılmaktadır.

2017.08.26-1.Lefkoşa.Genel.5
Kıbrıs Genel Alışveriş
2017.08.26-14.Lefkoşa.Bandabuliye.2a
Kıbrıs Genel Alışveriş

ALIŞVERİŞ

Alışveriş mekanları

Kıbrıs’ta alışveriş için belli başlı yerler ve mağazalar bulunmaktadır. Özellikle: hediyelik ve çok çeşitli ürünlerin satıldığı: Mr Paund, İngiltere’deki 1 paun mağazalarına benzemektedir. Buradaki Mr Paund mağazasında, bütün ürünler 25 TL. (2022 rakamı) den satılmaktadır. Mr Paund mağazaları, Gazimagosa ve Girne şehirlerinde var.

Burayı ziyaret ederseniz, bir gördüğünüz malı, bir sonraki gittiğinizde göremezsiniz, çünkü aşırı ve yoğun satış var. Ancak elbette kalite düşük, öte yandan bazı ürünler kaliteli, yani ihtiyacınız olan ürünü bulup fiyatını öğrenip satın alabilirsiniz. Yine, Kıbrıs’ta meşhur ve yaygın alışveriş yeri: 1001 Mağazalarıdır. Bunlar da, çok çeşitli ürünlerin satıldığı yerdir, fiyatlar nispeten ucuzdur ama kalite de buna göre düşüktür.

Büyük alışveriş merkezleri: Lemar (eski ve yeni Lemar mağazaları var), Airport City (son gittiğimde kapalıydı, öğrendiğime göre buraya elektrik verilmemiş, mağazalar da kapatıp gitmişler) , Erülkü mutlaka gezilip görülmelidir.

Gazimağosa şehrinde, City Mall alışveriş merkezi de bir tercih olabilir.

Lefkoşa şehrinde Jumbo mağazası, alışveriş için bir seçenek olabilir. Ancak, ben bulunduğum sürede gezdiğim birçok yeri karşılaştırdığımda, en ucuz yerin “Erülkü AVM” olduğunu söyleyebilirim, özellikle içki alacaklar, Girne’de belirlenmiş yerleri tercih etmeyip, Erülkü AVM’yi tercih etmelidirler. En ucuz içkiler buradadır.

Lüks markalar ise, Lefkoşa şehrinde “Dereboyu” denen mevkide toplanmıştır. Burayı da gezebilirsiniz, uygun fiyata kaliteli marka ürünleri var.

Ne satın alınır

Kıbrıs adasında, birçok ürün bulunmasına rağmen, yukarıda da söylediğim gibi, özellikle içki ve sigara ucuzdur. Aslında 2019 yılında gittiğimde fiyatların eskiye nazaran oldukça yükseldiğini gördüm ve hatta 2022 yılında gittiğimde fiyatların iyice yükseldiğine şahit oldum. Özellikle yerli içkiler (rakı vs) uygun fiyatlı ancak ithal içkilerin fiyatları oldukça yüksek.

Satıcılar bunun döviz fiyatlarındaki aşırı yükselmeden kaynaklandığını söylüyorlar, ama alışkanlık, yine de bizler burayı ziyaret ettiğimizde ucuz fiyatlar görmek istiyoruz, göremiyoruz, inanın satıcıların bir çoğu satış yapamıyor. Yine de, içki ülkemize nazaran bir nebze ucuzdur.

Parfüm ucuz değildir. Özellikle giysiler pahalıdır ki, ülkemizden gitmektedir. İçki konusunda da: günümüzde eskiden olduğu gibi, büyük ucuzluk beklemeyin.

Yani: vergi olmadığından, içki burada nispeten ucuzdur. Ancak tabii Türkiye’ye dönerken, gümrük mevzuatına takılma olasılığının yüksek olduğunu unutmadan, fazla miktarda içki ve sigara almamaya dikkat etmek gerekiyor.

Bunun dışında Kıbrıs’ın en ünlü hediyelikleri: kenarları dantelli denen bir tür porselen takımlarıdır. Bu porselen takımlarının birçok ayrı parçası bulunmakta olup, İngiliz yapımı bu porselenler, Kıbrıs dışında pek bulunmamaktadır.

Yani: bence, fiyatı nispeten dengeli olan bu porselen takımları satın almayı düşünebilirsiniz. Ayrıca, yine Kıbrıs temalı, bambu çay bardağı altlıkları, tepsiler, meyve sahanları düşünebilirsiniz. Magnet meraklıları için, magnet çeşitleri 15 TL. civarındadır.

Büyük alışveriş mekanlarında pazarlık yapmak elbette mümkün olmuyor, ancak küçük dükkanlardan (içki satanlar dahil) alışveriş yaparken mutlaka pazarlık yapmayı unutmayın.

Kıbrıs’ta içki ve sigara kadar bol bulunan bir diğer ürün: çay ve kahvedir ve bunların fiyatları da ülkemize nazaran ucuzdur.

Çay ve kahve merakınız varsa, burada birçok ürün çeşidini, uygun fiyatla bulup satın alabilirsiniz. Bolca ve çeşitli yabancı menşeli çaylar bulup satın alabilirsiniz, ama daha önce de söylediğim gibi, alacağımız marka çayın fiyatını birkaç yerde sorun ve öyle satın alın, çünkü fiyatlar farklılık gösteriyor.

Bunların dışında Kıbrıs’ta satın almanızı önereceğim objeler: geleneksel sele, sesta ve sepet olabilir. Sele ve sesta, buğday saplarının doğal renkte veya boyanarak örülmesiyle elde edilen bir mutfak gerecidir. Sepet ise, genellikle kamış ve ağaç, sürgünlerinin örülmesiyle yapılan bir taşıma aracıdır. Eski zamanlarda yaygın olarak kullanılırken, günümüzde genellikle dekoratif amaçlı kullanılmaktadır.

Son bir not: Kıbrıs’ın el sanatları, tarihe mal olmuş niteliklere sahiptir. Örneğin: Büyük İskender’in kılıcının Kıbrıs’ta yapıldığı, ya da Leonardo Da Vinci’nin Kıbrıs nakışlarına hayranlığı bilinmektedir. Lefkara işinin adı, ortaya çıktığı Lefkara köyünden gelir. Geçmişi 14’ncü yüzyıla kadar uzanan Lefkara işi, geçmiş dönemlerde halkın kendi kullanımı için yapılırken, sonraları ticari amaçlı olarak ve günümüzde de özellikle turistik el işleri kapsamında yapılmaktadır.

CEP TELEFONU

Kıbrıs’ta cep telefonu kullanımında büyük sıkıntı var.

Şöyle ki, Kıbrıs yurt dışı sayılıyor ve burada yapılan görüşmelerde, yurt dışı tarifeleri yürürlüğe sokuluyor. Hatta daha önceki yıllarda, yurtdışı tarifesi alarak Kıbrıs’a gitme imkanı olmasına rağmen, 2022 yılında gittiğimde, bu yurt dışı tarifesinin kaldırıldığını ve günlük tarifenin geçerli olduğunu yani telefonunuzun açık bulunduğu her gün için, 2022 yılı fiyatlarıyla 85 TL. ödemeniz gerektiği söz konusu oluyor.

Elbette, bu durum sonucunda, eğer Kıbrıs’a girdiğinizde, cep telefonunuzu uçak moduna alarak kapatmaz iseniz, her görüştüğünüz gün, faturanıza 85 TL olarak yansıyacaktır.

Peki ne yapılmalı, Ercan havaalanında cep telefonu satan görevlileri arayın. Veya, şehir merkezlerinde cep telefonu bayilerini arayın ve Kıbrıs için düzenlenen hat satın alın. Size bir sim kart veriyorlar, bu sim kartta 350 dakika görüşme ve 15 gb internet var, 10 günlük sürede bu değerlerin ancak, yüzde 30 unu kullanabildim yani yeterli oluyor.

NE YENİR

Kıbrıs mutfağı, doğu ve batı lezzetlerinin sentezine ulaşmıştır. Kıbrıs’ta: et, deniz ürünleri, sebze ve meyve günlük ve taze olarak tüketilir. Taze ve çok çeşitli deniz ürünleri, Kıbrıs mutfağında özel bir yere sahiptir.

Mezeler

Kıbrıs’ta ana yemek öncesindeki mezeler: cacık, humus, pastırma, yoğurt (özellikle muhteşem lezzetli yoğurt yapıldığını belirtmek isterim), fava, taze badem içi, turşu, salatalar ve zeytin çeşitleridir.

Hellim

Hellim, Kıbrıs’a özgü, beyaz renkte bir peynir türüdür. Genellikle koyun veya keçi sütünden yapılmaktadır. Özellikle keçi sütü olanların fiyatları yüksektir. Ama keçi sütü olanların dayanıklılıkları daha fazladır. Kahvaltılarda tüketileceği gibi, mangalda pişirilerek veya tavada kızartılarak da yenilir.

Makarna yemeklerinin vazgeçilmezi olan Hellim, rendelenmiş ve kuru nane katılmış olarak makarna üzerine serpiştirilerek tüketilir. Evet, hellim peyniri mutlaka kızartılarak tüketilmelidir, ızgara veya az yağlı bir tavada pişirilerek tüketildiğinde tadı muhteşem güzel olur.

Baf sakızı

Baf sakızı: çitlembik ağacının reçinesinden yapılan Kıbrıs’a özgü bir çiklet olup, sarımsı beyaz renkte ve oldukça serttir. İnce kağıtlar içerisine ambalajlanan sakızlar, günümüzde kullanımını yitirmeye başlasa da, otantik özellikleri nedeniyle yerli halkın yanında turistler tarafından da ilgi çekmektedir.

Geleneksel Fırın Kebabı-Hırsız kebabı

Parçalar halinde kesilmiş kuzu veya oğlak etlerinin, patates ile birlikte geleneksel küp şeklinde fırınlarda pişirilmesiyle yapılan bir kebap türüdür. Kıbrıs mutfağının vazgeçilmez yemeklerinden olan fırın kebabı, süzme yoğurt, soğan, bulgur pilavı ve salata ile servis edilir.

Kıbrıs Ekmek kadayıfı

İki katmandan oluşan ekmek kadayıfının arasına, Kıbrıs peynir çeşitlerinden olan lor peyniri, dövülmüş badem ve bahardan oluşan karışım konularak kapatılır. Üzerine önceden hazırlanmış ılık şerbet dökülüp, kısık ateşte pişirilir. Kıbrıs mutfağının gözde tatlılarından olan ekmek kadayıfı, buzdolabında soğutularak servis edilir.

Kıbrıs patatesi ve kolokas

Dünyaca ünlü Kıbrıs patatesi, lezzeti ile tüm Avrupa’da ve özellikle de İngiltere’de en gözde patates türüdür. Patates hem yemeklerin lezzetini arttırmakta, hem de her türlü pişirilme şekliyle de lezzetini korumaktadır.

Kolokas ise

Özellikle Karpaz ve Yeşilırmak bölgesinde yetiştirilen patates türünde, iri yapraklı ve suyu çok seven bir bitkidir. Özellikle tavuk veya kuzu eti ile yahni şeklinde pişirilen kolokas, Kıbrıs mutfağının en lezzetli yemeklerindendir. Kololas’ın yavrusuna ise bullez denir. Onun da kızartması yapılır.

Şeftali kebabı

Kıbrıs’a özgü kebap çeşididir. Koyun veya keçinin telb denilen iç zarının kıyma, soğan ve maydanoz karışımı ile dolma biçiminde sarılması ile yapılır. Mangal veya ızgarada pişirilir, Kıbrıs pidesi ile servis edilir. Muhteşem bir lezzet, ancak sipariş verirken en az 40 dakika civarında beklemeniz gerektiğini unutmayın. Kısık ateşte pişiriliyor.

Pirohu

Kıbrıs’a özgü bir hamur yemeğidir. Hamurun içine Kıbrıs peyniri çeşitlerinden nor ile naneden oluşan karışım konularak haşlanır. Üzerine rendelenmiş hellim serpilerek servis edilir. Sıcak yenilebilin bu yemek hem yerli halk hem de turistlerin sevdiği yemek çeşitleri arasındadır.

Hamur işleri ve börekler

Tarih boyunca değişik kültürlerden etkilenen Kıbrıs mutfağında hamur işleri ve börekler önemli yer tutar. Tatar böreği, pirohu, nor böreği, kıyma böreği, ıspanak böreği, kabak böreği, mantar böreği, zeytinli, hellimli, bidda, çörek, tahinli, pilavına bunlardan ön önemlileridir.

Molehiya

Doğu Akdeniz’e özgü bir yemek türüdür. Taze veya kurutulmuş molehiya bitkisi yaprakları ile etli veya etsiz olarak yahni şeklinde pişirilir. Arap kökenli bir yemek olmasına rağmen, yıllar içerisinde ulusal bir tat haline gelmiştir. Ağustos ayında taze toplanıyor, ayrıca kurutulmuşu, paketlenerek satılıyor. Bizler bunun tadını bilmesek de, Kıbrıs’ta oldukça meşhur.

Babutsa-Diken inciri

Doğada kendiliğinden yetişen, kaktüs türlerinden bir bitkinin meyvesi olan diken inciri, halk arasında yaygın olarak babutsa olarak bilinir. Yaz aylarında, genellikle Serdarlı bölgesinde toplanan bu lezzetli Akdeniz meyvesini, seyyar tezgahlarda taze olarak bulabilirsiniz.

Ceviz macunu

Kıbrıs Türk kültürünün en gözde tatlılarındandır. Taze ceviz meyvesi, kabukları soyulduktan sonra acılığının giderilmesi için 6-7 gün suda bekletildikten sonra, içine karanfil ve badem konarak kaynatılır. Kaynamadan sonra şeker ilave edilir. Genellikle kahve içildikten sonra servis edilir.

Ağır geldiği düşünülürse, ceviz taneleri suya batırıldıktan sonra yenir. Ceviz macunu dedim ama macunun birçok türü bulunmaktadır. Bunlar: Bergamut, incir, kapuz gibidir. Aslında bunlar ülkemizde de yapılan bir tür reçeldir ve ismi burada macun olarak geçmektedir.

NE İÇİLİR

Zivaniye

Kıbrıs’a özgü bir içki olan zivaniya, yüksek oranda alkol içeren, mayalanmış üzüm posasının damıtılmasıyla elde edilir. Şeffaf bir görünümü olan zivaniya’nın soğuk ve tek içimde içilmesi tavsiye edilir.

İKLİM

Oldukça sağlıklı bir iklime sahip Kuzey Kıbrıs’ta tipik Akdeniz iklimi hakimdir. Yazları uzun ve sıcak, kışları ise kısa ve az yağışlıdır. Soğuk rüzgarlar, don ve kar kavramları, Kuzey Kıbrıs için bilindik şeyler değildir. Yağışlar çoğunlukla yağmur şeklinde olmakta, nadiren Girne sıradağlarına kısa sürede eriyen kar düşmektedir.

En soğuk Ocak ayı ortalaması 10 derece, en sıcak Temmuz ayı ortalaması ise 40 derecedir. Yıllık ortalama sıcaklık ise 19 derecedir. Akdeniz’in en sıcak denizi olarak deniz suyu sıcaklığı: 21-22 derece civarındadır. Yılın 300 günü güneşli geçer. Kıbrıs’ın bir diğer önemli özelliği: hava sıcak olduğunda nemin dengeli olması nedeniyle aşırı terleme olmaz.

2017.08.26-1.Lefkoşa.Genel.1
Kıbrıs Genel

KIBRIS İÇİN TATİL PLANI-GEZİ ROTASI

Evet, bir şekilde Kıbrıs’a ulaştınız. Peki: Kıbrıs’ta nereleri gezelim, nereleri görelim, nasıl bir tatil planı yapalım, nasıl bir gezi rotası planlayalım? İşte tüm bu sorularınızın cevapları olarak, şöyle düşünebilirsiniz.

Kıbrıs’ta gidebileceğiniz 6 şehir var. Rum tarafına geçme şansınız yok. Yanınızda pasaport dahi olsa, Rum tarafına geçmenize izin verilmiyor. Rum tarafını gezmek isteyenler, Yunanistan üzerinden Rum tarafına geçebiliyorlar.

Evet, Kıbrıs adasında gidebileceğiniz şehirler: Lefkoşa, Girne, Güzelyurt, Lefke, İskele, Gazimağusa şehirleridir. Bunlar içinde, özellikle: Girne ve Gazimagusa mutlaka görülmesi gereken yerlerdir.

Büyük olasılıkla: herhangi bir otelden rezervasyon yaptırıp Kıbrıs’a gittiğinizde, kesinlikle otel içine bağlanıp kalmayın. (Tabii buraya casino için gidip, bütün gününü Casinolarda geçirenler hariç) Herhangi bir şekilde (araç kiralayarak) bir veya birkaç gününüzü, bu güzel adayı gezmeye ayırın.

Ayrıntılı olarak şehirlerin tarihi ve turistik yerleri konusundaki yazılara göz attığınızda, adada bulunacağınız zaman ölçüsünde, kendinize bir gezi rotası, gezi planı hazırlayabilirsiniz.

Özellikle: Girne, Lefkoşa ve Gazimagusa’yı görmelisiniz. Doğa severler: Karpaz ve Güzelyurt bölgesini görmelidirler. Deniz sevenler için, Girne yakınlarındaki güzel plajlar önerilir.

1.Gezi rotası

Lefkoşa şehri, Girne kapısı, Mevlevi Tekkesi, Selimiye camii, Arap Ahmet Camii, Bandabuliya, Büyük han, yeşil hat panoramik gezi, Barbarlık Müzesi ziyaret, Rauf Denktaş mezarını ziyaret, Boğaz şehitliği gezisi.

Ardından: Girne şehri, Girne kalesi, kordon boyu gezisi, şehir merkezinde alışveriş için serbest zaman. Sonrasında: Beylerbeyi köyü, Bellapais Manastırı (her gün saat: 17.00’de kapanıyor) olabilir. Bu arada: zaman ölçüsünde: Girne-Güzelyurt yolundaki mavi köşk mutlaka ziyaret edilmelidir.

Yine: Girne yakınlarında, çıkarma plajı (Girne şehrinin denize girilecek başlıca yeridir), Karaosmanoğlu şehitliği ve Araç müzesi görülebilir.

Zaman yeterse: Güzelyurt gezilebilir.

2.Gezi rotası

Önceki günden eksik kalan yerler ile birlikte, gezi planı yapılabilir.

Gazimagusa şehrinde: görülmesi gereken yerler (özellikle kale içi bölgesi) gezilebilir ve ardından Karpaz bölgesi gezilebilir.

Bu bölgeler birbirine uzak olduğundan bir tam gün gereklidir.

Amerika New york Genel

Amerika New york Genel

Şehir: “Büyük Elma” ve “Uyumayan Şehir” olarak da tanımlanır. 24 saat açık olan metrosu ve yoğun trafiğiyle biraz önce söylediğim gibi, hiç uyumayan şehir lakabı buraya uygun görülmüştür.

Amerika’nın en kalabalık şehri ve dünyanın en kalabalık Metropolitan alanlarından birisidir.

New York: rahat bir şehirdir, çekicidir, kolaylıkla gezilir ve dünyanın en güvenli büyük şehirlerinden birisidir. Dünyanın “Kültür Başkenti” olarak tanınır ve bilinir. Ayrıca: önemli uluslar arası diplomasi merkezi olan “Birleşmiş Milletler Genel Merkezi” buradadır.

Evet, şehir hakkında bazı sayısal bilgiler vermek istiyorum.

Şehir: dünyanın en büyük doğal limanlarından birinin üzerine kurulmuştur.

Yönetim olarak, 5 ilçesi bulunmaktadır. Bunlar: Manhattan, Brooklyn, Queens, Bronx ve Staten Island’dır.

Şehir merkezindeki nüfus, yaklaşık 8 milyondur ve çevredeki banliyöler ile bu nüfus yoğunluğu, 12 milyona kadar çıkmaktadır. Bunun yanında, şehir önemli bir göçmen şehridir ve bu şehirde, 170 farklı dil konuşulmaktadır.

Şehrin yüzölçümü: 778 kilometrekaredir. Sahillerinin toplam uzunluğu: 29 km. dir. Şehirde 1100 park, bahçe ve oyun alanı bulunmaktadır. Müze sayısı ise, 120 dir. 400 galerinin bulunduğu şehirde, 30’dan fazla alışveriş merkezi ve 400 tiyatro bulunur. Gökdelenlerin sayısı 100 iken, kilise sayısı 3500 dir. 25.000 restoran şehirliler ve ziyaretçilere hizmet eder.

12.000 taksi ise, şehir içi ulaşımının can damarıdır. Her gün yaklaşık 4 milyon insan, şehir metrosunu kullanır. 2.5 milyon kadar insan ise, şehir içi ulaşımında otobüs kullanır. Evet: şehrin caddelerinde gezerken: İrlandalı, İtalyan, Çinli, Yahudi, Alman, Porto Rikolu ve Afro-Amerikalıları, beyaz Anglo-Sakson Protestanları görecek ve bunların arasında kaybolacaksınız.

Evet, gelelim ziyaretçilere, her yıl 17 milyon insan, New York şehrini ziyaret etmektedir.

Amerika New york Genel

ULAŞIM

Şehirde, üç büyük havaalanı bulunmaktadır. Ama, hangi havaalanını kullanırsanız kullanın, şehir trafiğine kapılmadan uçak kalkış saatine yetişmek için çok önceden hareket etmenizi öneririm, çünkü muhteşem bir trafik oluyor ve uçak kaçırmak mümkündür.

En büyük havaalanı “John F. Kennedy Airport, JFK” havaalanıdır.

Burası: “Queens” ilçesindedir ve “Midtown Manhattan”dan, 24 km. uzaklıktadır. Havaalanında, 9 terminal bulunmaktadır. Bu yüzden uçuşunuzun hangi terminalden olduğunu mutlaka bellemelisiniz. Burada, toplu taşıma için: “Ground Transportation” yazılı tabelaları takip etmeniz gerekir. JFK havaalanından, Manhattan’a yaklaştıkça, gökdelenlerin muhteşem etkileyiciliğini görürsünüz.

Taksi kullanmak isterseniz: bagaj teslim alanı dışındaki sarı taksileri kullanabilirsiniz. Bunlar ile, Manhattan merkezine yaklaşık 30-60 dakika arasında ulaşabilirsiniz. Ancak, taksi kullanacaklar için, üniformalı şöförlerin kullandıkları taksileri tercih etmelerini öneririm.

New York Airport Service noktasından hareket eden otobüsler, taksilerle aynı sürede yolculuk yaparlar. Her 15-30 dakikada bir hareket eden bu otobüsler, 15 Dolar karşılığında, Grand Central Terminal, Penn İstasyonu ve Port Authority Otobüs garajına kadar giderler.

Yoğun trafikten kaçınmak isterseniz, metroyu tercih etmenizi öneririm. Gerek trafikten uzak durması ve gerekse kara yolculuğuna göre çok daha ucuz olması tercih sebebidir. Ancak, metro, yorucu, külfetli ve zaman alıcıdır.

Şehirdeki diğer havaalanı “Newark Liberty Airport” havaalanıdır.

New Jersey bölgesindedir ve şehir merkezinden 26 km. uzaklıktadır.

Buradan: şehir metrosuna ulaşan servisler bulunmaktadır. Ayrıca: buradan taksi kullanmak isterseniz, muhtemelen şehir merkezine ulaşmak için, 40-60 Dolar arasında ücret ödemeniz gerekir. Otobüs kullanırsanız, bu kez: 15-20 Dolar ödemeniz gerekir.

“Fiorello La Guardia Airport” havaalanı, genellikle iç hatlara hizmet vermektedir. Ayrıca, Kanada ve Karayipler için uçuşlar buradan yapılır. Burası, Manhattan şehir merkezine, 14 km. uzaklıktadır. Buradan şehir merkezine taksi ile ulaşmak isterseniz, 20 dakikalık bir yolculuk için, muhtemelen 20-30 Dolar ödemeniz gerekir.

Amerika New york Genel

ELEKTRİK

Amerika’nın birçok şehrinde olduğu gibi New York şehrinde de elektrik akımı: 110-120 Volttur. Yani, siz yanınızda götürdüğünüz elektrikli cihazları kullanmak isterseniz, mutlaka “3 fişli” bir adaptör almanız gerekir.

Ayrıca, bu ülkeden alacağınız elektronik cihazları ülkemizde kullanmak için de, bu tür bir adaptör gerektiğini unutmayın. Özellikle cep telefonunuz için veya traş makinanız için, mutlaka bu adaptörü ya Türkiye’den gitmeden alın, ya da gittiğiniz gibi arayıp bulmalısınız.

Amerika New york Genel
Amerika New york Genel

ŞEHİR İÇİ ULAŞIMINDA METRO

Şehirde metro ağı çok yaygındır. Eğer, başka bir şehirden karayolu ile buraya gelecekseniz yani araç kiraladı iseniz, metronun en dış hatlarından birinin istasyonundaki otoparka aracınızı bırakmanızı ve gezinizi metro kullanarak yapmanızı öneririm, çünkü şehir merkezine yaklaştıkça araç kullanımı yani trafik ve araç parkı mümkün olmamakta, park yerleri muhteşem yüksek ücret ödeyerek kullanılmaktadır.

Benim size önerim, şehri gezmek için mutlaka metroyu kullanın. İlk metro istasyonundan bir metro haritası alın ve gideceğiniz yerleri belirleyerek, renklerine göre metro kullanın.

Metro kullanımı için, istasyonlarda para attığınızda alabileceğiniz tek seferlik biletler olduğu gibi çok kullanımlı “Metro Cart” da edinebilirsiniz.

“Tek Ride Metro Card”: Satın alındıktan sonra, 2 saat için sınırsız kullanım sunar. Ücreti: 2.5 dolardır.

“Pay-Per Ride Metro Card”: Yerel otobüs veya metroya bindiğinizde, kartınızdan 2.25 dolar düşer. Ekspres otobüs gezisinde ise 5.5 dolar düşer. Ama, karta her zaman para yükleyebilirsiniz. Kart maliyeti: 4.5 dolardır. 10 dolar ve daha yukarı para yüklemelerinde: % 7’lik bir ikramiye elde edilir.

Yani 10 dolar ödediğinizde , kartınıza 10.70 dolar yüklenir. Şehirde birkaç gün kalmayı düşünüyorsanız, bunu almanızı ve kullanmanızı öneririm. Son bir not: bu kart alırsanız, metro ve yerel otobüs transferlerinizde (2 saatlik bir süreçte) iki yerine tek biletle seyahat edebiliyorsunuz.

“Sınırsız Ride Metro Card”: 7 günlük 29 dolar karşılığında ve 30 günlük 104 dolar karşılığında alınan bu kart: şehirde uzun süre kalacaklar için idealdir.

Metro hakkında biraz bilgi vermek istiyorum. Metrolar kirlidir ancak 24 saat çalışan metrolar, şehirde bir yerden bir yere ulaşmak için en iyi vasıtadır. Yukarıda sözünü ettiğim gibi, mesafe bakılmaksızın bir biniş 2.25 dolardır ve bu bilet ile metro hatları arasında transfer yapabilirsiniz.

Geçmişte metrolarda birçok kanun dışı uygulama olmasına rağmen günümüzde gerekli önlemlerin alındığı görülüyor.

Amerika New york Genel

TAKSİLER

Şehirdeki taksiler genellikle “Manhattan” ve hava alanlarında bulunmaktadırlar. Diğer 4 ilçede, pek taksi bulmak mümkün olmamaktadır.

Şehirdeki resmi taksiler “sarı” renklidir. Aracın kaputu üzerinde “madalyon” ve çatısında ise “taksi numarası” ve “ışık” bulunmaktadır. İlk hareket 2.5 dolar ile başlamaktadır ve her km için 0.5 cent işler ve gece ücreti farklıdır, taksimetreler bulunmaktadır.

Bazı taksiler kredi kartı kabul etmektedirler, ancak kredi kartı kabul etmeyen taksi şoförleri, binmeden önce sizi uyarırlar.

Taksinin tepesindeki ışık yanmıyorsa: o taksi meşguldür. Taksiler hakkındaki son ve önemli uyarım: taksiler öne 1 kişi ve arkaya 2 kişi haricinde kesinlikle yolcu almazlar.

Yani: 4 veya daha fazla kişi iseniz, birden fazla taksi tutmanız gerekir, bir taksiye binmek için asla ısrar etmeyin. Manhattan bölgesinde taksi bulmanın çok zor olduğunu ve özellikle iş çıkış saatlerinde asla taksi bulamayacağınızı da belirtmek isterim.

Amerika New york Genel

İKLİM

Sonbaharın son dönemi, oldukça güzeldir. Hava sıcaklığı: Haziran ayında 25 derece civarına ulaşır. Daha sonra yaz sıcakları başlar. Temmuz ve Ağustos aylarında, rutubet yükselir ve sıcaklık ortalama 28 derece civarına yükselir. Kasım ayına doğru, hava şartları yumuşar ve rüzgarlı-fırtına mevsiminin gelmesiyle, kar beklentisi başlar. Kışın ortalama sıcaklık 2 derece civarına inmektedir.

Yaz aylarında, hava sıcaklıklarının yükselmesiyle; aileler kumsallara yönelir ve şehir sakinleştiği için: mağazalar ve restoranlar daha uygun ücret sunarlar.
Şehri kışın ziyaret etmek isterseniz: sıkıca giyinmeniz gerekir, fakat şehirdeki etkinlikler sizi yeterince hareketlendirecektir.

Evet ben bu şehri Temmuz ayında ziyaret ettim ve maalesef muhteşem bir yağmur ile karşılaştım. Yani, Temmuz ayı, tam yazın ortası derken, günümüzün yarısı, şiddetli yağmurdan korunmak için kapalı yerlerde beklemekle geçti. Bu yüzden: bu şehri ziyaret etmek isterseniz, bence yazın gitmelisiniz. Yani: Haziran-Temmuz-Ağustos ayları bu şehri ziyaret için en uygun dönemlerdir. Ama, hani olur a, nadir de olsa yağmura yakalanırsanız, kısa süreli beklemeler yapmanız gerekebilir.

Amerika New york Genel

ŞEHİRDEKİ ETKİNLİKLER

OCAK-ŞUBAT AYLARINDA

“Yılbaşı Gecesi”; “Times Meydanı”nda, gece yarısı olması ile birlikte, devasa bir top yuvarlanır ve yaklaşık meydanda biriken 1 milyon kişi, yeni yılın gelişini kutlar.
“Çin Yeni Yıl Kutlamaları” ise: Çin mahallesinde: aslan giysili dansçılardan oluşan geçit töreninde, ziller, gonglar ve davullar çalar.

MART-NİSAN AYLARINDA

St Patrik Günü” alayı: 17 Mart gününde düzenlenir. Bu alayda: gaydacılar çalgılarını çalarken, bandolar “Fifth Avenue” den yürüyüşe geçerler.

“Cherry Blossom Festivali”: Broooklyn bölgesinde, Botanik Bahçesinde, kiraz çiçeği mevsiminin en canlı döneminde gerçekleşir.

“Paskalya Geçiti”: Nisan ayı başında yapılır. Geçit törenine katılanlar: çoğu zaman gösterişli ve çoğu zaman da dehşet verici başlıklar giyerler.

MAYIS AYINDA

“Fleet Week” yani “Mayıs Sonu” kutlamaları: askeri gemiler “Hudson nehri” ne dizilirler ve bir tak oluştururlar.

“Ninth Avenue İnternational Food Festivali”: Mayıs ayı sonunda kutlanan bu festivalde, Ninth Avenue bölgesinde, 37 ve 57’nci caddeler boyunca uzanan yiyecek tezgahları kurulur.

HAZİRAN-TEMMUZ AYLARINDA

“New York Film Festivali”: on gün boyunca süren sinema festivali düzenlenir.
“Museum Mile Festivali”: Fith Av. Bölgesinde, 82 ve 105’nci caddelerdeki dokuz müzeye giriş ücretsizdir.

“Macy’s 4 Temmuz Havai Fişek Gösterisi”: East River üzerinde, gökyüzünde gösteriler düzenlenir.

“Midsummer Night Swing”: Lincoln Centrer’daki Fountain Plaza’da büyük bandolar sokakta dans partileri düzenlerler.

AĞUSTOS AYINDA

“Lincoln Centre Out of Doors”: Bu, 1 ay süren bir müzik ve dans festivalidir.
“How.Festival”: Bu festivalde; günlerce müzik ve tiyatro gösterileri düzenlenir. Ayrıca: “Wigstock” isimli “zenne” yarışması da düzenlenir.

EYLÜL-EKİM AYLARINDA

“San Gennaro Şenliği”: Küçük İtalya bayramında, Napoli Azizi kutlanır.

“Harlem Haftası”: 1 ay süren bu etkinliklerde, İspanyol ve zenci kültürüne ait yiyecek, müzik ve film festivalleri düzenlenir.

“New York Film Festivali”: Her yıl, Eylül ayının son “Cuma” günü başlayıp 17 gün sürer. Festivalde, Lincoln Merkezinde, yeni yükselen yeteneklere yer verilir.

“Greenwich Willage Hallloween Geçiti”: Bu etkinlik gece gerçekleştirilen eğlenceli bir geçittir. Siwth Av. de başlar ve Spring St. den 23. St. Kadar sürer.

KASIM-ARALIK AYLARINDA

“New York şehir maratonu”: Bu 42 km. lik koşu, beş ayrı ilçeyi kapsar ve Staten İsland’dan başlayarak, Central Park’ta biter.

“Macy’s Şükrün Günü Geçidi”: Kasım ayının, dördüncü “Perşembe” günü saat 09.00’da başlayan etkinliklerde: helyum gazı doldurulmuş, devasa balonlar “Central Park West” üzerinde yüzdürülürler.

“Christmas Ağaç Işıklandırma Töreni”: Rockkefeller Center’de kurulan bir ağaçta, 30.000 ampül aynı anda yakılır.

“Chrismas Vitrinleri”: Fifth Avenue’deki mağazalarda, tatil dönemine ait süslü vitrinler hazırlanır.

Amerika New york Genel

TATİL GÜNLERİ

1 Ocak Yeni yıl günü.
19 Ocak Martin Luther King günü.
16 Şubat Başkan günü.
12 Nisan Paskalya günü.
25 Mayıs Anma günü.
4 Temmuz Bağımsızlık günü.
7 Eylül İşçi günü
12 Ekim Columbus günü.
11 Kasım Kıdemliler günü
26 Kasım Şükran günü
11 Aralık Hanukah
25 Aralık Christmas günü.

Amerika New york Genel

AMERİKA’YA GİRİŞLE İLGİLİ BİRKAÇ ÖNEMLİ HUSUS

Amerika’ya gelen yetişkinlerin, gümrüksüz 100 dolar değerinde hediye taşıma hakları vardır. 10 bin doların üzerindeki nakit para ya da parasal değere sahip olan eşyalar: girdiği-çıktığı anda kaydedilmek üzere serbesttir. Havaalanında bunlar için gümrük formu doldurmanız gerekir.

Uçak yolculuğunuz sırasında: havayolu şirketi veya yolculuk sırasında size verilecek olan “I-94” denilen bir formu doldurmanız gerekir. Bu formda: posta kodu dahil olmak üzere, kalacağınız yerin adresini yazmanız şarttır. Bu formu mutlaka uçakta doldurun, çünkü havaalanına indikten sonra gerek pasaport kontrolü ve gerekse valizlerin teslim alınması tam bir karmaşa yaratıyor.

Ülkeye giriş için, süresi en az 6 ay daha olan ve vize alınmış ve işlenmiş bir pasaport gerekir. Elbette: bizler için, uygun bir “vize” alınması da gerekli. Pasaportunuz “yeşil” de olsa, vize almanın zorunlu olduğunu bilmek gerek.

Yanınızda reçeteli ilaç bulundurabilirsiniz. Ancak, tüm ilaçlar, tam okunabilir kutularda olmalıdır.

New York polisi: lacivert üniforma giyerler. Ziyaretçilere çok yardımcı olurlar. Ancak, her zaman güvenlik kontrolü için, yanınızda resimli bir kimlik yani pasaport taşımanızda yarar vardır. Hırsızlık gibi polisi ilgilendiren bir işlem yapıldığında, mutlaka tutanak istemeyi unutmayın.

New York şehrinin çeşmelerinden akan su temizdir, ancak siz yine de şişe suyu tercih edin.

Amerika’da, hastanelerde tıbbı tedavi oldukça pahalıdır. Bu yüzden: seyahat ve sağlık sigortası yaptırmanız ve sigorta poliçesini yanınızda bulundurmanız gereklidir.

New York şehri, gerçekten çok büyüktür. Ama şehrin merkezi yerlerini yürüyerek gezebilirsiniz. Ancak, böyle bir tercih yaptığınızda, yanınızda çocuğunuz varsa, bence, onun dış ceplerinden birisine, üzerine telefon numaranız yazılı bir kağıt-not bırakmanızı öneririm.

Şehir alışveriş için pek de uygun sayılmaz, yani fiyatlar ucuz değil. Alışveriş mekanları çok ama fiyatlar yüksek, bu durum sizi şaşırtmasın.

Amerika’nın genel özellikleri hakkındaki yazım için Genel

 New York Yemek

Amerika Chicago şehri gezilecek yerler hakkındaki yazım için Chicago Gezilecek yerler

Hong Kong Genel

 

Hong Kong Genel

Hong Kong: canlı ve hareketli karakteri ile, ziyaretçilerine keyif veren bir yer olarak bilinir. Tarih bölümünde belirttiğim gibi, yapılan afyon savaşları sonucunda, İngilizler tarafından Çin’den alınan ve serbest ticaret anlaşması s onucu yıllarla bağlantılı olarak hızla gelişen bir ülke. 1997 yılında İngilizler tarafından Çin ülkesine geri verilse de, özel bir anlaşma ile, özel bir yönetim biçimi uygulanan şehirde, eski zengin yaşam hala sürdürülüyor.

Dünyanın kişisel milli geliri en yüksek ülkelerinden birisidir. Geçmiş yıllarda, bütçe dengesi fazla verdi diye, yerel yönetim tarafından şehirde ikamet eden her kişiye, 750 dolar civarında ödeme yapılmıştır. Ancak yine geçenlerde, okullarda “Çin vatandaşlık dersi” okutulacağının açıklanması üzerine, binlerce kişinin sokaklara dökülüp bunu protesto ettikleri bir yerdir.

Ayrıntıya girmeden önce, birkaç kelime ile “Hong Kong” tanımla derseniz: özellikle yaz aylarında sıcak ve nem çok bunaltır, sokaklarında soya yağı ile yapılmış yemekler kötü kokar, güvenlik anlamında son derece iyidir, gecenin geç saatlerine kadar sokaklarda gezebilirsiniz, toplu ulaşım son derece rahattır, bu şehir tam bir alışveriş cennetidir.

Çünkü ticarette vergi alınmaz, insanları cana yakındır, yardımseverdir ama İngilizceleri yeterli değildir, şehrin % 90’lık bölümü yeşillik, yalnızca % 10’luk bölümü yerleşim yeri olmasına rağmen, bazı yerlerde gökdelenlerin en yüksek katını ve gökyüzünü göremezsiniz, kedi bulunmaz, direksiyon sağdadır, yayalara özen gösterilir, her yer tertemizdir, buraya giderken yanınızda mutlaka şemsiye veya yağmurluk olsun, hatta yedek ayakkabılarınız olsun, çünkü muson yağmurlarına yakalanırsanız, önce feci ıslanır sonra hava ısındığında kurursunuz derler.

Hong Kong isminin kelime anlamı:

Kanton lehçesinde “Îtırlı Liman” anlamına gelir. Bu anlam, büyük ölçüde, burada yetiştirilen Sığla ağacından gelmektedir. Bu ağaç, günümüzde “Aberdeen” olarak bilinir. Aslında, şehrin isminin, günümüzde Hong Kong yönetiminin amblemi olan bahunya çiçeğinden geldiği de söylenmektedir.

Şehirdeki ulaşım sistemi, dünyanın en iyilerinden birisi olarak bilinir ve dünyanın en yoğun nüfusuna yani büyük bir kalabalığa sahip olsa da, şehirde ulaşım aksamaz. Bunun yanında, şehir dünyanın en güvenlikli şehirlerinden birisidir. Gecenin geç saatlerinde bile, rahatlıkla caddelerde, parklarda dolaşmak mümkündür.

Güvenliğin tek tehdidi, ana kara Çin’den ve Hindistan’dan gelenlerdir. Bilemiyorum, güvenlik sorunu yok deniyor ama yine de biraz tedbirli olup, pek te ara sokaklara girmemekte yarar var diyebilirim, bunun dışında özellikle gündüz saatlerinde hiçbir sıkıntı yok. Sadece bazı yerlerde Hintli sokak satıcıları, bazen rahatsız ediyorlar.

 

DEVİR-TESLİM

Uzun süre, İngiliz kolonisi olarak bilinen Hong Kong: 1 Temmuz 1997 tarihinden sonra, Çin Halk Yönetimi Özerk Bölgesi olarak yeniden Çin egemenliğine geçmiştir. Ancak, günümüzde şehir Çin Halk Cumhuriyeti yönetimini değil, yasalarıyla ve sahip olduğu haklarla, tam bir kapitalist yönetimi seçmiştir.

Çünkü: Pekin yönetimi, şehirde yapılan seçim öncesinde: refah ve istikrarı koruma garantisi vermiştir. Bunun sonucunda, şehir: Çin yönetiminin Batı’daki en belirgin ve etkin vitrini haline gelmiştir. Çünkü: ticari bilgide ve yönetim uzmanlığında rakipsizdir.

Evet: kuşkusuz devir-teslimden sonra, şehirde çok şey değişti. Ama bu değişimin büyük çoğunluğunun nedeni: ekonomik gelişme ve dünya çapındaki bu tür şehirleri etkileyen diğer olaylardı.

Çünkü: İngilizler, bölgeden ayrılırken, arkalarında çok şey bırakmadılar. Öte yandan: artık buradaki paranın üzerinde İngiltere Kraliçesinin resmi yok. “Union Jack” in yerini, Çin Bayrağı ve bahunya çiçeği amblemiyle süslü Hong Kong bayrağı aldı.

Şehir sokaklarında, İngilizceden çok “Mandarin Çince” si konuşulmaya başlandı. Çinli turist sayısında, büyük artış sağlandı. Yalnızca, 2006 yılında, buraya 13.5 milyon Çinli turist geldiği söyleniyor.

 

HAVAALANI

Şehirdeki uluslar arası havaalanı: “Lantau” adasında “Chek Lap Kok” bölgesinde bulunmaktadır. Bu modern havaalanında, gümrük kontrolleri, büyük bir düzen içinde sürdürülmektedir.

İstanbul’dan uçağa bindiğinizde, direkt uçuşlar yaklaşık 10 saat sürüyor. Havaalanında, şehir içinde 3 günlük kullanımı sağlayan, toplu ulaşım kartı almanızı öneririm. Bu kart, hemen pasaport kontrolünden sonra “airportexpress” denilen yerde satılıyor. Kartın ücreti, depozito düşüldükten sonra 30 Amerikan dolarıdır.

Bu karta “octopus card” deniliyor. Bu turist kartı: 3 gün boyunca, şehir içindeki tüm toplu ulaşım araçlarına ücretsiz binmenizi sağlıyor ve dönüşte bunu aldığınız yere iade ederseniz, depozito bedelini de geri alabiliyorsunuz ki, bence mutlaka bu kartı satın alın.
Bunun dışında, havaalanından istediğiniz yere “metro” ile gidebilirsiniz, ancak biraz pahalıdır.

 

İKLİM

Hong Kong şehrini gezmek için, en uygun zaman: sıcaklığın ve nemin düşük olduğu ve havanın açık ve güneşli olduğu “Ekim-Kasım” aylarıdır. Aralık ve Şubat aylarında, nem oranı düşük olsa da, havanın ısısı da düşüktür. Bahar aylarında ise, ısı ve nem yükselmeye başlar. Mart ve Nisan ayları da hava çok hoştur. Ama, Mayıs ayından başlayarak Eylül ayı başına kadar, hava aşırı sıcak ve çoğunlukla nemlidir.

Yazın söylediğim gibi, çok muazzam nem ve sıcaklık var. Ocak ayında, gündüz sıcaklıkları 20 derece civarındadır. Ancak, yaz sıcağında terlemekten se, yanınızda muson yağmurları için bir şemsiye bulundurarak, Şubat döneminde gitmenizin daha iyi olacağını söyleyebilirim.

 

NÜFUS

Şehir nüfusu, 7 milyon civarındadır. Ancak, bölgenin toplam yüzölçümü 1100 km. kare olduğundan, konut yetersizliği, bölgenin en önemli sıkıntılarının başında gelmektedir. Bu yüzden, şehirde, devasa toplu konut blokları yapılmaktadır. Her türlü modern olanaklara sahip olmasına rağmen, bu toplu konutlarda, insanlar yine de büyük bir sıkışıklık içinde yaşamaktadırlar. Yani, mimari stil, ne uygun ne de güzel olarak kabul edilmemektedir.

Şehir nüfusunun % 95’i Çinlidir. Şehirde, Çin’in her yerinden gelen göçmenler görülür. Ancak, bu Çinliler, çalışkanlıkları ve yaratıcı yaklaşımlarıyla öne çıkmaktadırlar. Böylece, Çinliler, Hong Kong şehrinin başarısına büyük katkıda bulunmuşlardır. Göçmenlerle ilgili anlatılan öykülerin bir tanesi: cebinde parasız şehre gelen, mütevazi bir tezgah açarak para kazanmaya başlayan, daha sonra kendi dükkanını açan ve bir süre sonra bunu mağazalar zinciri haline getirenler.

Şehir insanı, geleneksel yaşantısını büyük ölçüde sürdürmektedir. Özellikle: kader ve şans, çok ciddiye alınır. Astrologların ve falcıların müşterileri, hep vardır. Ayrıca: kumar bu şehirde bir tutkudur ve kumarın her çeşidi oynanır. Şehirdeki, 2 büyük hipodromda, muhteşem ve yüksek bahis sistemi bulunmaktadır.

Hong Kong Genel

TURİZM

Şehir gezisi: deniz kıyısından başlar. Burada: gemiler, römorkörler, şilepler, yatların oluşturduğu muhteşem bir trafik görülür. Özellikle şehir gezinizde görmeniz gerekenler şunlar olabilir: Temple Street caddesinde bulunan “Night Market”, Disneyland, Ocean Park, teleferik ile çıkılan bir dağın üzerinde bulunan “Buda” heykeli (The big Buddha and po lin manastery), bir tramvayın 45 derecelik açı ile çıktığı ve şehrin bütün gökdelenlerinin izlenebildiği bir yer olan “The Peak” olan tepe.

Ocean Park: muhteşem bir eğlence parkıdır ve burada yunus gösterilerinden, takla atan trenlere kadar pek çok aktiviteyi yaşayabilirsiniz. Hatta: burayı, Disneyland’dan daha büyük ve çeşitli olduğunu ileri sürenler de var ki, ben buna katılıyorum, ancak yine de Disneyland, çocuklar için çok daha çekici çünkü, oradaki figürler, çocukların hep masallardan bildikleri, tanıdıkları figürler, zaten Disneyland, o sayede çekici oluyor.

Victoria Peak bölgesine de gitmenizi öneririm, orada özellikle “Madam Toussot” müzesini mutlaka görün. Ayrıca, yukarı da da sözünü ettiğim gibi, 45 derecelik bir eğimle tepeye çıkan tren çok keyifli ki, bu trene de binmeyi ihmal etmeyin.
Central bölgesinden bir ferry boat’a binin ve adaları ziyaret edin.

Her yıl “Ekim” ayında, burada dünyanın en büyük elektronik fuarı düzenleniyor, ancak bu fuar sırasında, şehirdeki “50” dolarlık otel odalarının “200” dolara yükseldiğini unutmamak gerekiyor.

 

Victoria Peak

Burası, şehrin en yüksek noktasıdır. Buradan liman ve günbatımı manzarası izlemek, büyük keyiftir.

Kowloon Yarımadası

Burası: Victoria Harboor’un karşısında bulunmaktadır. Bölge: otelleri, gece hayatı ve bitmeyen alışverişleriyle ünlüdür.

New Territories

Burada, yüksek binalar, dünyanın en işlek 2’nci konteyner limanı, çevresi duvarlarla çevrili eski köyler, doğal parklar ve çiftlikler bulunur.

Adalar-Lantau, Lama, Cheugn Chau

Bu adalar, şehrin az gelişmiş yerleridir. Buralar, sakinlikleriyle ziyaretçilerine dinlenme imkanı sunarlar.

Macau

Burada, Çin ve İber kültürünün harmanını bulmak mümkündür. Feribotla buraya gidilebilmektedir.

 

FENG SHUİ İNANIŞI

Feng Shui’nin sözcük anlamı “rüzgar ve su” dur. Eski bir “bilicilik” sistemi olan fenk-shui’nin amacı: doğa güçleriyle uyama ulaşmak, sağlığa ve başarıya katkıda bulunan bir çevre oluşturmaktır.
Yaşam alanlarının fenk-shui ilkelerine göre düzenlenmesinin kötü güçleri kovduğuna inanılır ve burada yaşayanların refahı desteklenir.

İnanışa göre: binalar bol suya bakmalıdır ya da yakınlarında akvaryum veya fiskiye bulunmalıdır.
Aslanlar ve ejderhalar koruyucudur. Honk Hong Bankasının kapısında, bir çift bronz aslan bulunur.

Hong Hong şehrinin ejderhaları da dikkate alınmalıdır. Yeni yapılan binalar, ejderhaların su yollarını kesmeyecek şekilde planlanır. Bir keresinde, ejderhanın denize ulaşması için, bir apartman bloğunun ortasında, büyük bir delik bırakılmıştır.
Evet, Hong Hong şehrinde yaşayan Çinliler, fenk-shui ilkelerine sıkı sıkıya bağlıdırlar.

 

TAYFUN ALARMI

Hong Kong Genel: Bölgedeki en büyük doğal tehlike “büyük rüzgar” yani tayfundur. Tayfun, daima hasar verir. Honğ Hong tarihi boyunca felaketlere neden olan tayfunlar yaşanmıştır. Çünkü, şehirde, her yıl, en az 5 tayfun görülür. Ancak, bunların büyük çoğunluğu, şehri doğrudan vurmaz ve ölümlere neden olmaz.

Bu tayfunlar: genellikle “Temmuz” ve “Eylül” ayları arasındaki dönemde meydana gelirler. Bu tayfunlar, bölgeyi etkileme ihtimali söz konusu olduğunda, bölgede “1”den “10”a kadar numaralandırılan tayfun alarmları verilir. 1’Nolu uyarı: şehrin çevresinde tayfuna dönüşebilecek tropikal bir fırtınayı belirtir ve pek önemsenmez. 3’Nolu uyarı: rüzgarın şiddetleneceğini ve buna, yoğun yağışın eşlik edeceğini bildirir, bu durumda, turlar ve deniz seferleri iptal edilir,  bazı işyerleri kapanır.

8’Nolu uyarı, en ciddi olanıdır ve fırtınaların bölgeye yaklaştığını belirtir. Bankalar, bürolar, ofisler, müzeler, dükkanlar ve restoranların çoğu kapanır, yerel ulaşım ve uçuşlar durdurulur. Eğer, siz de Hong Hong şehrini ziyaret ettiğinizde, 8 No’lu uyarı ile karşılaşırsanız: kesinlikle otelinizden dışarı çıkmamalısınız ve fırtınanın durumunu, televizyon ve radyodan izlemeli, verilen talimatlara göre hareket etmelisiniz.

 

DİL

Hong Kong Genel: Şehirde, resmi olarak kabul edilen diller “İngilizce” ve Çincedir. Çin alfabesinin harfleri “anlamı” temsil eder. Çincede: 5 bin tanesi yaygın olarak kullanılan, yaklaşık 50 bin harf bulunmaktadır. Tek bir karakteri yazmak için: sayısı 1 ile 33 arasında değişen, şekiller çizmek gerekir. Bir harfin, bir başka harf yerine tercih edilmesi, ince anlam değişikliklerine neden olacaktır. Yazı: geleneksel olarak sütunlar halinde, yukarıdan aşağıya yazılır.

Ben her zaman olduğu gibi, sizlere şunu önereceğim: kaldığınız otelden, mutlaka otel adres kartı temin edin ve şehirden otele döneceğiniz zaman, şoföre adresi anlatmak ile uğraşmayın, bu kartı verin, şoför sizi otelinize götürecektir. Yoksa, Çince harfler, otelinizi veya gitmek istediğiniz yeri bulmanızda zorlanmanıza neden olacaktır.

Evet, şehirde karşınıza çıkanların yarısı İngilizce biliyor, ama onların bildiği İngilizce biraz farklı, yani onlarla konuşurken, İngilizce konuşurken, şivelerinin farklı olduğunu aklınızdan çıkarmayın, yine de Hong Konglular, turistlere yardımcı olmayı seviyorlar.

 

ELEKTRİK

Hong Kong Genel: Şehirde, elektrik standart olarak 220 volttur. Birçok otelde, bütün standart fişlere ve voltajlara uygun prizler bulunur.

 

PARA

Şehirde “Hong Kong Doları” kullanılır. Yanınızda Amerikan doları varsa, buna asla güvenmeyin, birçok yer Amerikan doları kabul etmez veya komisyon alırlar. Bu yüzden, size önerim, havaalanında derhal yanınızdaki Amerikan doları veya Euroları, Hong Kong dolarına çevirttirmenizdir, sanırım birkaç döviz bürosu gezerek, sizin için en uygun değişim değerini bulacaksınızdır.

1 Hong Kong Doları= 7.8 Amerikan Dolarına eşittir.
1 Hong Kong Doları= 100 Centtir.

Banknot olarak: 10, 20, 50, 500, 1000 Hong Hong doları bulunur.
Dövizinizi: bankalarda, otellerde, döviz bürolarında ve büyük alışveriş merkezlerinde bozdurabilirsiniz. Bankalar genellikle komisyon alırlar. Ama, ruhsatlı döviz büroları, komisyon almazlar. Yine de, dövizcilerin çok küçük komisyon almaları bence olumlu. Yine de komisyon vermeyeyim diyorsanız, HSBC banka gidin, burada günlük limit 2000 Amerikan doları olmak üzere, her türlü paranızı, komisyonsuz değiştirebiliyorsunuz.

Bu arada: şehirde, her yerde kredi kartının geçerli olduğunu belirtmeliyim.
Kredi kartı kullanacaklar için, kartınızın arkasındaki “imza” bölümünü mutlaka imzalayın, buna çok dikkat ediyorlar.

 

GİYİM

Yılın “Mayıs-Eylül” ayları arasındaki dönemde şehri ziyaret edecekseniz: hafif yazlık giysiler bulundurmanız gerekir. Ancak, yağmur için tedbir olarak bir şemsiye alabilirsiniz. Eylül sonu ve Aralık ayı başına kadar olan süreçte ise, süveter ve uzun kollu gömlek kullanmak gerekir. Aralık sonu ile Şubat sonu arasındaki dönemde ise, yünlü ve sıcak tutan giysiler kullanmanız şarttır.

Bunun yanında: gezerken ve alışveriş yaparken, istediğiniz gibi giyinebilirsiniz. Ancak lüks restoranlarda, şort ve askılı giysiler pek hoş karşılanmaz. Özellikle, Çin tapınaklarına girecekler için, yine şort ve kolsuz giysiler, sıkıntı yaratacaktır.

 

ÖLÇÜ BİRİMLERİ

Şehirde genellikle uluslar arası ölçü birimleri kullanılmaktadır. Yani “metrik” sistem geçerlidir. Ancak, yine de bazı yerlerde Çin ölçüleri kullanılır. Bu yüzden, Çin ölçüleri hakkında kısa bilgi sahibi olmanızda yarar var.
Gıda ürünleri “catty” ölçüsü ile satılır ki: 1 catty= 600 gr. dır.
Diğer mallar ise, tartılırken “tael” (39 gr.) ve “chin” (300 gr) kullanılır.
Pazarlarda, uzunluk birimi olarak “tsün” kullanılır. 1 tsün=37 cm. dir.

Hong Kong Genel

TOPLU ULAŞIM

TAKSİLER

Hong Kong Genel; Şehirdeki taksiler, taksimetrelidir. Yol üzerinde durdurarak taksiye binebilirsiniz. Honk Hong adası ve Kowloon bölgelerindeki taksiler “kırmızı” renklidir.

Taksi şoförlerinin çoğu İngilizce bilmeyip Çince bildiklerinden daha önce de söylediğim gibi, gideceğiniz yerin veya otelinizin Çince adını bilmeniz gerekir.

Zaten birçok otelin resepsiyonunda, otelin adı ve isminin, İngilizce ve Çince yazıldığı kartlar bulunmaktadır ve müşterilerine bu kartları verirler.

METRO

Şehir metrosu: dünyanın en kullanışlı ve kolay metrolarından birisidir. Metro, her gün saat: 06.00-01.00 arasında çalışmaktadır. Metronun 7 hattı, farklı renklerle belirlenmiştir. Levhalar ve anonslar: İngilizce ve Çincedir. Metro biletlerini, otomatik makinalardan temin edebilirsiniz. Turnikeyi geçtikten sonra biletinizi almayı unutmayın, çünkü gideceğiniz yere vardığınızda, metrodan çıkmak için yine o bilete ihtiyacınız oluyor.

FERİBOT

Stary Ferry isimli feribotlar, ziyaretçiler için yalnızca bir ulaşım aracı değil, aynı zamanda kaçırılmaması gereken bir gezi deneyimidir. Feribotlar, mevcut iskelelerinden çok sık hareket ederler ve her gün saat: 06.30-23.30 arasında çalışırlar.

OTOBÜS

Şehirdeki otobüs hizmeti yeterli ve ucuzdur. Çift katlı otobüsler, 24 saat boyunca çalışırlar ve şehrin en uzak yerlerine kadar giderler. Otobüse binerken, ücret, şoförün yanındaki kutuya atılır.

New Territories

Stanley

Repulse Bay

Disneyland