Zonguldak Alaplı

 

Zonguldak Alaplı

Özellikle, burada düzenlenen “güreş şenlikleri”, çok ilgi çekmektedir. Zonguldak ilinin dünyaya açılan penceresidir.

Ama, burada herhangi bir tarihi ören yeri yok. Sadece yayla turizmi gelişmiştir. Eğer, tabiat harikası yaylaları görmek isterseniz, Alaplı’ya zaman ayırın.

Zonguldak Alaplı

ULAŞIM

Düzce ve Batıdan yöreye gelenleri ilk karşılayan, Zonguldak ilçesidir. İlçeye ulaşım, sadece devlet kara yolundan sağlanmaktadır. Ereğli ilçesi Gülüç beldesinden sonra, karayolu takip edildiğinde, önce Alaplı ve sonra da Akçakoca’ya ulaşılıyor. Akçakoca’ya kadar uzanan kara yolu, tamamen deniz kıyısından devam ediyor.

Alaplı-Akçakoca arası uzaklık; 22 km. Alaplı-Ereğli arası uzaklık: 12 km. Alaplı-Düzce arası uzaklık: 47 km. Akçakoca Alaplı arasındaki kara yolunda birçok tünel vardır.

Zonguldak Alaplı

TARİH

İlk çağdaki adı: Cales. İlçe içinde bulunan tarihi izler, genellikle “Cenevizlilere aittir. Cenevizliler tarafından, ilçeye verilen isim: Somakol yani Son maden kolları. Çünkü: orman içinde, demir madeni damarları bulunmaktaydı.

Yazılı kaynaklara göre, buranın tarihi süreç içindeki ilk yerleşimcileri: Henetlerdir. Daha sonra: Btinyalılar, Frikyalılar, Persler, Romalılar, Selçuklular ve Osmanlılar, yörede hakimiyet kurmuşlardır.

1326 yılında Orhan Bey tarafından, Osmanlı egemenliğine alınmıştır. Takip eden dönemde: Osmanlı Deniz Donanmasının gemileri, Alaplı’da bulunan “Orhan Dağ”ları  ve yakın çevreden elde edilen odunlardan yapılmıştır. Zamanla burada yerleşik Müslümanlar yanında, bir kısım Rum ve Ermeni de yaşamıştır. Rumlar: Alaplıya, “Samakol” ismini vermişlerdir.

Zonguldak Alaplı

GENEL

Alaplı ilçesinin en büyük özelliği Ereğli’ye yakın olmasıdır. Ayrıca, Alaplı ilçe girişinde bir yazı ilgimi çekti. Gece ışıklandırılan bu yazı: “BU ŞEHİR BİR BAŞKA” yazıyor. Ama: “Başka” kelimesi içindeki “Aşk” bölümü değişik renkle ışıklandırılıyor.

İlçe, Alaplı ırmağının denize döküldüğü yerde kurulmuştur. Yani ilçe merkezinde ırmak geçiyor, köprüden geçilerek yola devam ediyoruz. Alaplı’nın bence en özel yanı: Ereğli ve Alaplı arasındaki muhteşem plajlardır. Arabanızı yolun kıyısına çekin ve bu plajlardan yararlanın, çünkü herkes öyle yapıyor.

Evet, Alaplı’yı anlatmayı sürdürelim. Irmağın denize döküldüğü bu düzlükte: tahıl yetiştirilmektedir. İlaveten, fındık ve ceviz de görülür. Temel geçim kaynağı: fındıktır. Deniz kıyısında olunca, elbette balıkçılık ta vardır. Diğer endüstriyel faaliyet alanları ise: sandal, tekne ve gemi yapımıdır. Topraklarının büyük bölümü, ormanlarla kaplıdır. Dağlık ve engebeli olan arazi, iç kısımlara doğru yükselir, sahile doğru ise alçalır.

İlçede, Karadeniz iklimi hüküm sürer. Yazları serin, kışları ılık geçer. Bol yağış düşer.

Alaplı insanı, çok yakında bulunan Karadeniz Ereğli ile, çok iç içe. Alışveriş yapmak için dahi, oraya gidiyorlar.

 

NE YENİR.NE İÇİLİR

Burada: un çorbası, yaprak sarma, Bayram Tiridi ve cevizli dolma önerebilirim. Ayrıca: mancar ekmeği. Son olarak, mısır unundan yapılan “malay” yemeğini de önerebilir.

Zonguldak Alaplı

NE SATIN ALINIR

Fındık ve fındık ürünleri satın alabilirsiniz.

 

GEZİLECEK YERLERİ

Zonguldak Alaplı

KOCAMAN VE BELEDİYE PLAJLARI

Yaz süresinde, yöre halkı buraya adeta hücum ediyor. Yeterli tesis var. Konaklama açısından, pansiyonlar bulunuyor. Kocaman bölgesinde, özellikle: alabalık tesisinde, alabalık yemenizi öneririm. Bu arada, son yıl yani 2010 yılı yazında, buradan alınan deniz suyu örneklerinin kirli çıktığını belirtmem gerek.

Zonguldak Alaplı Bölüklü Yayla

BÖLÜKLÜ YAYLA

İlçe merkezine 42 km. uzaklıktadır. Rakım 1100 metredir. Yol toprak yani stabilize yani biraz sıkıntılıdır. Yaklaşık 1  saatte ulaşılıyor. Yaylada: Molabey köyünde, mancarlı ekmek satın almayı unutmamanızı öneriyorum. Yayla, muhteşem güzel. Her yanda çiçekler var. Öte yandan ağaçlar ve bir dere. Bu yaylanın devamında, yani daha yukarısında, Bacaklı yaylası var.

Zonguldak Alaplı Gümeli ve Bacaklı Yaylaları

GÜMELİ VE BACAKLI YAYLALARI

Gümeli Belediyesi bölgesindedir. Güzel bir yer, buralardan geçerseniz, mutlaka uğramalısınız. Burada: piknik yapmak mümkün. Daha sonra ise, Bacaklı yaylasında yürüyüş yapabilirsiniz. Hatta, Bacaklı yaylasında, 1600 metrelik zirveye kadar uzun bir yürüyüş yapabilirsiniz. Bu yaylada, özellikle “Porsuk ağacı” nı mutlaka görmelisiniz. Doğu Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından verilen bilgiye göre: ağacın çevresi 8 metre. Yaşının ise 1000 civarında olduğu düşünülüyor. Kendinizi, tamamen bir orman denizinde hissedeceksiniz.

Zonguldak Kilimli hakkındaki gezi yazım için Kilimli

İsrail Yafa

İsrail Yafa

İsrail’deki bu yerleşim yeri, dünyanın en eski yerleşim yerlerinden birisi olarak kabul edilmektedir. İsminin kelime anlamı sıcak ve kuytu yerdir. İbranice de ise “güzel kız” demektir.

Burası, bir liman şehridir. Öte yandan: Tel Aviv şehrinin bir parçasıdır ve hatta Tel Aviv Yafa olarak da anılmaktadır. Tel Aviv sahil şeridinin sonunda yer alır. Aslında, ilk zamanlar, Tel Aviv, Yafanın bir köyü idi, ancak daha sonra göçmenler nedeniyle Tel Aviv büyümüş ve ülkenin başkenti haline gelmiştir.

Şehrin diğer bazı yerlere uzaklığına gelince: Yafa-Amman/Ürdün arasındaki uzaklık: 164 km.

Günümüzde: şehrin “Eski Şehir” bölümünde: çoğunlukla sanatçılar yaşamaktadır. 1954 yılında İsrail tarafından burası işgal edilince, Arapların yaşadıkları yerlerin çoğu buldozerlerle yıkılmış ve yeniden inşa edilmiştir. Buranın nüfusu, günümüzde yaklaşık 10 bin kişidir.

Yafa demişken “Yafa portakal” ı nı unutmamak gerekir.

İsrail Yafa
İsrail Yafa

 

GEZİLECEK YERLER

İsrail Yafa

Saat Kulesi

Saat kulesi, biraz önce de söylediğim gibi, Sultan Abdülhamit II’ nin tahta çıkışının 25’nci yıldönümü anısına, Anadolu’nun birçok yerinde olduğu gibi, burada da 1906 yılında kurulmuştur.

 

Vali Sarayı

Şehrin Türk valisinin ikametgahı olarak kullanılan saray, 1890 yılında inşa edilmiştir. Ancak günümüzde yıkıktır. Çünkü: 1940 yılında Yahudi bir terör örgütü binayı bombalamıştır. Türkler bölgeden çekilince, işgalci İngilizler tarafından 1918 yılında bina fakir çocuklara yemek verilen bir imarethane olarak kullanılmıştır. Günümüzde, bu yıkık bina: Türk ve İsrail makamlarının anlaşmaları sonucu restore edilmektedir. Restorasyon bittikten sonra, bina “Yafa Türk Kültür Merkezi” olarak kullanılacaktır.

 

Deniz Feneri

Eski Limanda bulunmaktadır. 1865 yılında Fransızlar tarafından yapılan deniz feneri, 1865-1966 yılları arasında etkin olarak kullanılmıştır. 1965 yılında deniz feneri kapatılmıştır. Çünkü, Yafa Limanı küçük tekne limanı haline gelmiştir.

 

Yafa Müzesi

Müze:18’nci yüzyıldan kalan bir Haçlı kalesi üzerinde inşa edilen Osmanlı binasından bulunmaktadır. 19’ncu yüzyılın sonlarında, yerel yönetim, buradan taşınmış ve bina, bir süre sabun fabrikası olarak kullanılmıştır. 1960 yılından sonra ise, bir arkeoloji müzesine ev sahipliği yapmaktadır.

 

El-Bahr Camisi

Hollandalı bir ressam tarafından, 1675 yılında resmedilen caminin, bu tarihten önceki bir tarihte yapıldığı sanılmaktadır. Yafa şehrinin mevcut en eski camisi olarak bilinmektedir. Söylenenlere göre: Yafa şehrinde yaşayan denizcilerin eşleri, kocalarının güvenli bir şekilde evlerine dönmeleri için, bu camide dua ederlermiş. Cami, 1997 yılında restore edilmiştir.

 

St Peter Kilisesi

Peter isimli Hıristiyan dini kişisi: ölümünden önce, Lydda’dan Yafa şehrine geldi ve havari Simon Tanner’in evinde kaldı. Peter’in dua ettiği yer, bugün kilise yapılarak dini bir ziyaret yeri haline getirilmiştir.