Karabük Ovacık

Karabük Ovacık

Ovacık ilçesi, il merkezi Karabük’e 48 km uzaklıktadır. Ayrıca Ovacık, Safranbolu arası 58 km dir.

GENEL

İlçe Batı Karadeniz bölgesindedir. 1’nci derece deprem bölgesidir. En büyük deprem 1944 yılında meydana gelmiştir. Deniz seviyesinden yüksekliği 1100 metredir. İlçenin en yüksek yeri Boduroğlu Yaylası ve Kıraçtepedir ve 1400 metre yüksekliktedir.

İlçe genel olarak ormanlık, dağlık, engebeli ve dağınık bir arazi yapısına sahiptir. Bu dağlık alanların dışında yer yer düzlükler vardır. Yörede karasal ve Karadeniz iklimi hakimdir ve buna bağlı olarak kışlar soğuk ve kar yağışlı, yazlar ise serin ve yağışlı geçer. Bölgede yaşayanların önemli kısmı, Kardemir ve diğer sanayi şirketlerinden emekli olanlardır.

TARİHİ

Bölge 1350 yılında Osmanlı egemenliğine girmiştir. 1869 yılında Kastamonu salnamesinde, ilçenin ismi “Ulak” olarak geçer.

Cumhuriyetin ilk yıllarında Ovacık, Çankırı ili Çerkeş ilçesine bağlı bir bucak iken, 1957 yılında ilçe olmuştur. 1995 yılında Karabük il olunca, Ovacık ilçesi Karabük iline bağlanmıştır.

NE YENİR

Buralara yolunuz düşerse mutlaka “çullu böreği” yemelisiniz.

Karabük Ovacık

GEZİLECEK YERLER

Ovacık ilçesiyle ilgili yaptığım incelemede, bölgede gezilecek birkaç yer belirtilmesine rağmen, bu yerlerle ilgili herhangi bir bilgiye ulaşamadım, yani sanırım tanıtım ile ilgili sorun var.

Karabük Ovacık Adam Kurutma Kayası

ADAM KURUTMA KAYASI

Burada ilginç kayalar bulunuyor. Kayanın bir yanı 30 metre, diğer yanı 100 metredir. Yörede anlatılan efsaneye göre “Bir zamanlar, bölgede acımasız bir bey yaşamaktadır. Bu bey, aklına estikçe insanları köpeklerine parçalattırır ve diri diri gömdürürmüş.

En büyük eğlencelerinden birisi de yakaladığı kişileri kızgın saç üzerinde namaza durdurup, ayakları yandıkça zıplamalarını seyretmekmiş. Bir gün bey amansız bir hastalığa yakalanır. Tüm hocalar ve hekimler, beyin derdine çare bulamazlar.

Bey acılar içinde kıvranırken, bir gece rüya görür. Rüyasında: Hızır “senin derdinin dermanı adam kurutma kayası, kayalara git, üstündekileri çıkar, iki rekat namaz kıl” der.

Ertesi gün, bey hemen kayalara gider, soyunur, kayaların üstüne çıkar, namaza duracaktır ama kaya güneşten çok kızmıştır ve ayakları yanmaya başlar.

Hoplaya-zıplaya güçlükle namaz kılar ve ellerini dua için açtığında, Hızır’ın sesi gelir “Ey acımasızların acımasızı, sen ki zavallı insanlara layık gördüğün cehennem azabını kendinde denedin, artık tövbe et, kötülüklerden arın, halkına yardımcı ol ki şifa bulasın” der.

Bey, bunun üzerine yaptıklarından pişmanlık duyar, tövbe eder ve iyileşir. Bu yüzden, yörede bu kayaların bir kısım hastalıklara iyi geldiğine inanılır.

GÖZETLEME KULESİ

Kıraçtepe mevkiinde, yangın gözetleme kulesidir.

Karabük Ovacık Pürçükören Köyü

PÜRÇÜKÖREN KÖYÜ

Köy, Karabük il merkezine 35 km ve Ovacık ilçe merkezine 11.5 km uzaklıktadır.

Karabük Ovacık Gerdek Boğazı Kaya Mezarları

Gerdek boğazı kaya mezarları

Soğanlı çayı vadisinde bulunan Pürçükören köyü Karakoyunlu mahallesindedir. Mezarlar ilk olarak Leonhard tarafından bulunmuştur. Mezarların MS 7’nci yüzyıl ve daha eski olduğu tahmin edilmektedir.

Mezarların genel görünümü, üçgen alınlıklı, giriş ve üç odadan oluşan, birbirine açılan odalardan meydana gelir. Niş bulunan odalarda tavan süslemesi olarak, iç içe dikdörtgenler kullanılmış ve ağaç mimarisi taklit edilmiştir. Sütun başlıkları hurma yaprağı ile süslü olup doğu mimarisinin etkisi görülür.

Karain kaya mezarları

Pürçükören köyü Karakoyunlu mahallesinin güneybatısında, kayalara oyulmuş dört odadan meydana gelmiştir.

Kayadibi mağarası

Pürçükören köyü Karakoyunlu mahallesinin doğu kısmında, kaya içine oyularak yapılmıştır. At nalı biçiminde girişi olan mezar odasında aslan başları bulunmuştur.

TAŞOĞLU KÖYÜ TARİHİ CAMİİ

Yörede anlatılan bir efsaneye göre: Asar mahallesinde bulunan tarihi caminin ermişler tarafından, geyiklerle ormandan getirilen kereste ile yapıldığı söylenir.

Bir gün, sabaha karşı yine geyiklerle köylünün ekinlerinin içinden kereste taşınırken, bazı köylülerin görmesi üzerine bağırdıkları, kereste taşıyanlara sitem ettikleri, bunun üzerine kereste taşıyan bu ermişler de köylülere hitaben “ekin önünden yatar, arka kısmından kalkar, hepinizin boğazından çıksın” demişlerdir. O günden sonra, bu yöre halkı hep urlu (dış guatrlı) olmuştur.

Karabük Eflani