G.Kore Seul Jamsil

G.Kore Seul Jamsil

Jamsil, Asya’nın önde gelen açık ve kapalı eğlence parkıdır.
1988 yılında Seul Olimpiyatları anısına oluşturulan Olimpiyat parkı civarında bulunan Hanseong Baekje: bugünkü Seul çevresinde gelişti, burada eski bir Koreli krallığın kalıntıları bulunmaktadır.

 

Burada Bulunanlar

Jamsil-dong
Songpa

G.Kore Seul Jamsil Jamsil-dong
G.Kore Seul Jamsil Jamsil-dong
G.Kore Seul Jamsil Jamsil-dong

 

Jamsil-dong

Bu mahalle, Seul şehrinde doğu bölümünde; Joseon Hanedanlığı döneminde ipekböceği yetiştiriciliğinden almıştır.

 

Songpa-gu

Seul şehrinin güneybatı bölümünde bir ilçedir, ama kalabalık nüfusu ile şehrin en büyük ilçesidir. 1988 yılında düzenlenen Yaz Olimpiyatlarının birçok tesisi buradadır.

 

BU BÖLGEDE GEZİLEBİLECEK YERLER

G.Kore Seul Jamsil K-Pop Müzik Sergi Salonu-Olimpiyat Salonu

 

K-Pop Müzik Sergi Salonu-Olimpiyat Salonu

Burası: Kore popüler müzik tarihin arşivlenmesine adanmış bir kalıcı yerdir. Ziyaretçiler: müzik kültürünün tarihi eğilimleri hakkında bilgi edinebilirler. Olimpiyat salonunda, Kore popüler müzik tarihine adanmış bir sergi: salonunun birinci katında ziyarete açılmıştır. Burada kalıcı sergiler yanında, özel sergiler de bulunmaktadır.

G.Kore Seul Jamsil Seul Olimpiyat Müzesi
G.Kore Seul Jamsil Seul Olimpiyat Müzesi

 

Seul Olimpiyat Müzesi

Seul Olimpiyat Müzesi, 1988 Yaz Olimpiyatları anısına 1990 yılında kurulmuştur. Müzenin 5 ana bölümü, Olimpiyatların farklı yönlerine adanmıştır. İkinci katta bir kafeterya ve hediyelik eşya dükkanı bulunmaktadır.
Müzenin bölümleri şunlardır:

 

Harmony Yeri

Burada ziyaretçiler, Japonya’nın Nagoya şehrinde yapılan oylamada seçilen Seul şehrinin oylama aşaması görülmektedir. Seçimin ardından duygusal ve coşkulu anlar ve açılış ile kapanış törenleri canlandırılmaktadır.

G.Kore Seul Jamsil Refah Yeri

Refah Yeri

Bu bölümde ziyaretçiler Kore ve oyunlara katılan ülkelerin hatıraları bulunmaktadır. Yani burada özellikle maskotlar ilgi çekmektedir.

 

Hope Yeri

Burada, modern spor tanıtılması ve 1980’lerdeki gelişimi, modern toplumda sporun pozitif etkisi izlenmektedir. Ayrıca bu bölümde, Seul Olimpiyat Oyunları Stadyumu ve Olimpiyat Parkının minyatür kopyaları ve olimpiyat madalyası kazananların kapsamlı listesi bulunur.

 

Glory Yeri

Burada 70 metre genişliğindeki ekrandaki simülatörde, 1988 Seul Olimpiyat Oyunları manzaraları ve görüntüleri, sesleri paylaşılmaktadır.

 

Barış Yeri

Müzenin bu bölümünde, Olimpiyat oyunları kökeni ve antik tarihi, modern zamanlarda olimpiyat oyunları ruhu ve olimpiyatlarla ilgili çeşitli bilgiler ayrıntılı olarak sunulmaktadır.

G.Kore Seul Jamsil Hanseong Baekje Krallık

Hanseong Baekje Krallık

Seul şehrinde, en güzel yerlerde yürüyüş yapmak isterseniz, Pungnaptoseong kalesi ve Songpa-gu Mongchontoseong kalelerinde yürüyüşler yapabilirsiniz. Onlar: Hangang nehrine çok yakındır. Açık otsu alanlar ve yeşillikler, piknik için idealdir.

 

Hanseong Baekje Palace Road

Mongchontoseong kalesi: MS.3 ve 4. yüzyılda farklı dönemlerde inşa edilmiştir ama özellikle Baekje hanedanlığının erken dönemlerine ait olduğu düşünülmektedir. Mongchontoseong Fortress, iyi cilalanmanış bir park duvarı ile çevrilidir. Çünkü günümüzde sessiz bir yerleşim alanını çevreleyen küçük bir höyüktür.

 

Chiljido Structure

Songpa futbol sahası önünde, Seongdonggyo köprüsü altındadır. Chilljido yedi kollu bıçak demektir. Baekje hanedanının demir yapım teknolojisin ifade etmektedir. Bir zamanlar kutsal olduğu düşünülen Chiljido, 4. yüzyılda Japonya’ya Baekje hanedanlığının bir hediyesi olarak sunulmuştur. Günümüzde Japonya’nın ulusal hazinelerinden birisidir. Ancak bu nesnenin dekoratif görüntüsünden öte, onu ilginç kılan hikayesidir.

Kore ve Japon tarihçileri, kılıcın Japonya’ya haraç yani hediye olarak gönderildiği konusunda hemfikirdirler. Tarihçiler: Baekje hanedanı ile Japonya’nın geçmişteki ilişkileri ve kraliyet belgelerine dayanarak bu yorumda bulunmaktadırlar. Kılıç Baekje hanedanlığı veliaht prensi tarafından, Japonya’da krala sunulmuştur. Evet günümüzde, bu kılıcın benzeri Hanseong Baekje Palace Road yolunda dikilmiş olarak görülebilir. Kılıç: Baekje hanedanı insanlarının teknolojisin göstermesi açısından ilgi çekmektedir.

 

Mongchon Museum of History

Olimpiyat-ro, Songpa-gu adresindedir.
Burası Seul şehrinin eski tarihi ve kültürüne adanmıştır. Burası aynı zamanda çocuklar için bir eğitim tesisidir. Mongchontoseong Fortress duvarları içinde bulunan müze: Tunç çağından itibaren tarihi emanetleri sergilemektedir ve Ocak 1992 yılında açılmıştır.
Pungnaptoseong kalesi ve Mongchontoseong kalesi ve diğer önemli yerlerden kurtarılan parçalar yani Baekje hanedanlığından kalanlar, burada sergilenmektedir.

 

Dugout Hut Gallery

Olimpiyat-ro, Songpa-gu adresidedir.
Dugout Hut Gallery, kale duvarının güney kısmına yakın, doğu kapısındadır. Dört sığınak kulübesi ve depolama delikleri/yerleri: Olimpiyat parkı inşası sırasındaki kazı çalışmalarında bulunmuştur. Bunlar Baekje hanedanlığı bir köylü evinin tipik örneğidir. Kulubenin kuzeydoğu köşesinde, bir mangal bulunur. Baekje hanedanlığı döneminde halktan birinin yaşadığı yeri görmek açısından ilgi çekmektedir.

 

Seoul Baekje Museum

Uiseong-daero, Songpa-gu adresindedir.
Müze, Baekje dönemine tarihlenen diğer birçok eser yanında, Pungnaptoseong kalesi kazılarında bulunan eserlerin sergilenmesi için kurulmuştur. Bina zemin altında iki bodrum katı ve zemin üstünde iki kattan oluşmaktadır. Ziyaretçiler: Pungnaptoseong kalesi ve tarih öncesi çağlardan beri Hanseong Baekje’de değişen eserleri görebilmektedirler.

İngiltere Birmingham Genel

İngiltere Birmingham Genel

Şehir, İngiltere’nin iç batı bölgesindedir. Şehrin denizden yüksekliği: 200-300 metre arasındadır. Mimarisinin güzelliği ve kanalları ile dikkat çekmektedir. Özellikle: kanalların bulunduğu bölgede gezinirken yorulduğunuzda bir mekana oturup güzel dakikalar geçirebilirsiniz. Bu kanallar: bir zamanlar teknelerle mal taşımak üzere yaptırılmıştır.

Söylenenlere göre: kanalları ile ünlü Venedik şehrinden daha çok kanalı vardır, ama: şehir Venedik şehrine göre daha büyük olduğundan, kanallar şehrin çevresini kaplamadığından, Birmingham, Venedik’ten daha ünlü olamamıştır. Ayrıca: bu kanalların büyük çoğunluğunun şehir merkezinde bulunmadığını da söylemem gerekir.

Ancak, her şeye rağmen: burada yaşamak veya eğitim görmek dışında, gezmek için burayı tercih ederseniz, 3-5 günden fazla kalmanız mutlaka canınızı sıkacaktır. Yani, genel anlamda ölü bir şehir denilebilir. Hareketlilik ve modernlik göremezsiniz. Görüntüde gri tema hakimdir.

Nüfus yoğunluğu değerlendirildiğinde, İngiltere’nin üçüncü büyük şehridir. Şehirde 200 park alanı bulunmaktadır ve bunların büyüklüğü 6000 dönümdür. River Lea kenarında Cannon Hill bölgesinde ise: büyük bitki ve hayvanların doğal ortamda yaşayabildikleri 6.5 dönümlük bir doğa merkezi bulunmaktadır.

Bizim açımızdan şehrin önemi, THY’nin buraya direkt uçuşlara başlamasıdır.

İngiltere Birmingham Genel;

 

TARİH

Şehirde, çok çok önceki tarihlere kadar uzandığı bildirilen yerleşim bulunsa da, bunu kanıtlamak mümkün olmamıştır. 1. yüzyıl boyunca İngiltere’de görülen Romalılar: Birmingham yaylası ve ormanlık alanda da görülmüşlerdir.

Bölgede: MS.48 yılında yapılan Roma yolları görülür. Edgbaston bölgesinde ise, yine aynı tarihe tarihlenen bir kale kalıntıları görülmektedir ki, ismi “Metchley Ford” dur.

Anglo-Sakson döneminde şehirde yerleşme görülür. Şehrin isminin anlamı, eski İngilizcede “ev” veya “yerleşim” demektir. Şehirdeki ilk yerleşim: MS.6. ve 7. yüzyıl başlarında görülür.
1085 yılında, Birmingham şehrinin az nüfuslu ve yoksul bir yer olduğu görülür.

1165 yılına gelindiğinde ise, şehrin bir ticaret merkezi olduğu görülür. 16.yüzyıla gelindiğinde: kömür ve demir cevheri bulunması nedeniyle bölgenin öneminin arttığı ve yeni sanayi tesislerinin kurulduğu görülür.

17.yüzyılda, İngiltere iç savaşı sırasında, şehir küçük silah üretiminin merkezi haline gelir. 1760-1850 yılları arasındaki sanayi devriminin esas merkezi ise, yine Birmingham şehri olarak bilinir. Şehirde: 1708 yılında: demir cevheri üretiminde kok kömürünün kullanılmaya başlanması sonucu “dökme demir” elde edilir.

1731 yılında ise: şehirde, mekanize pamuk endüstrisi hızla gelişmeye başlar. 1741 yılında dünyadaki ilk pamuk fabrikası, bu şehirde kurulur. 1780’li yıllarda ise, şehirde kimya endüstrisi gelişir.

En önemli gelişme ise, 1775 yılında endüstriyel buhar motorunun James Watt ve Matthew Boulton tarafından keşfedilmesiyle yaşanır. Su, hayvan ve insan kapasitesinin terk edilerek, bu gücün kullanılması ile yüzyıl boyunca sürecek sanayi devriminin temeli atılır.

19.yüzyıla gelindiğinde: Birmingham, dünyanın ilk uzun menzilli demiryolu hattına sahip olur.

1839 yılında ilk modern evrensel posta sistemi, Rowland tarafından bu şehirde icat edilir. 1889 yılında: Kraliçe Victoria tarafından buraya şehir statüsü verilir. Neville Chamberlien ilk belediye başkanı ve ardından ülkenin Başbakanı olur. 1900 yılında, şehirdeki ilk üniversite kurulur.

1950-1960’lı yıllar, şehirde büyük inşaat faaliyetlerinin olduğu dönem olarak görülür. 1951 yılında göçler nedeniyle şehrin nüfusu en yüksek düzeye ulaşır.

 

İngiltere Birmingham Genel;

DİL

Şehirde standart İngilizceden farklı bir lehçede dil kullanılıyor. Yani: farklı sözcük ve kelimeler var, mutlaka dikkatinizi çekecektir. Birminghamlılar bildiğiniz İngilizce dışında sanki ayrı bil dil konuşuyorlar. Zaten bu nedenle: İngiliz komedyenlerin birçoğu da bu şehirden çıkıyormuş.

 

 

İNSANLAR

Şehirde yaşayan insanların büyük çoğunluğu beyaz ırk ve bir kısmı Uzakdoğulu ve küçük bir kısmı da siyahi nüfustur. Yani, şehir, Londra gibi yabancı nüfusu fazla bir yer olarak öne çıkmaktadır. Şehirde bol miktarda Çinli ve Pakistanlı bulunması nedeniyle: değişik kültürel yapı ortaya çıkmaktadır ve bu durumun, İngiltere’deki ırkçıları rahatsız ettiği söylenir.

Birminghamlılar: İngiltere’nin diğer birçok bölgesindeki insanlardan farklı olarak: sıcak ve yardımseverdir denilebilir. Yerlilere “brummie” denilir ve bunlar genellikle “kızıl” olurlar. Öte yandan, sanayi şehri olması nedeniyle, Birminghamlıların birçoğu zengindir. Özellikle: orta yaş ve üstü Birminghamlılar harikadır.

 

 

İKLİM

Şehirde ılıman deniz iklimi hakimdir. Ancak ülkenin diğer şehirlerine nazaran daha yüksekte olduğundan, buranın karlı olduğu görülür. En yüksek ortalama sıcaklık değeri: Temmuz ve Ağustos aylarında 21 derece olarak ölçülmüştür.

En düşük ortalama sıcaklık ise, Aralık-Ocak-Şubat aylarında görülür ve 6 derece civarındadır. Şehir ziyaretinizde aşırı şiddetli rüzgar mutlaka size kendisini hissettirecektir.

Rüzgar, an gelir yolda yürümeyi dahi engelleyecek şekilde hızlanır. Ayrıca: ülkenin diğer şehirlerinde olduğu gibi, yağmur eksik olmaz.

 

ULAŞIM

Şehirde muhteşem bir tren yolu ağı bulunuyor. Bu yüzden: burada yaşarken, başta Londra olmak üzere, ülkenin diğer birçok yerine günübirlik gidip geri dönebilirsiniz. Şehir içinde üç tren istasyonu bulunuyor.

Bunlar: New Street, Moor Street, Snow Hill. Özellikle: New Street istasyonu: İngiltere genelinde birçok büyük kasaba ve şehirle hızlı ve sık hizmet verilen ulusal demiryolu ağının merkezi durumundadır. Buradan Londra-Euston istasyonu ile direkt bağlantı bulunmaktadır.

Gelelim havaalanına. Coventry yolu üzerinde bulunan havaalanı pek sıkıntılı değildir. İşlemler gayet hızlı ve pratik yürütülüyor ve saatlerce beklemek zorunda kalmıyorsunuz. İstanbul-Birmingham arasındaki hava yolculuğu yaklaşık 4 saat 10 dakika sürüyor.

Havaalanı şehir merkezinin 8 km. doğusundadır. Ücretsiz olarak kullanılan “Hava-Ray” bağlantısı: her gün saat: 05.00-02.00 arasında: yolcu terminallerini, havaalanı tren istasyonuna bağlamaktadır.

Yolculuk süresi 2 dakikadan azdır. Havaalanı tren istasyonu ile Birmingham uluslar arası tren istasyonu arasındaki yolculuk tek yön: 3 paund tur ve yolculuk 15-20 dakika sürer.

Havaalanı ile şehir merkezi arasındaki ulaşım için otobüs tercih ederseniz: 2 paund ücret ödemeniz gerekir.

Taksi düşünürseniz: 30 dakikalık taksi yolculuğu için 22 paund civarında ücret ödemeniz gerekir.

 

İngiltere Birmingham Genel

 

ŞEHİR İÇİ ULAŞIMI

Trafik Londra şehrine göre oldukça rahattır. Şehir içi ulaşımı büyük ölçüde otobüsler ile yapılır. Şehirde: otobüsler ile her yeri birbirine bağlayan çok büyük bir ağ bulunmaktadır. West Midlands denilen yerde: bilet alma, rota planlama ve gereken tüm çevrimiçi tarifeleri ve ücret bilgilerini almak mümkündür.

Otobüslere bir biniş bileti: 1.20 paund. Ancak gece saat 24.00 den sonra otobüs bulunmaz. Öte yandan: otobüslerin arka koltuklarına oturmamanızı öneririm çünkü bu arka koltuklarda bazen zencilerin esrar çektikleri görülür.

Taksiler

Şehirdeki taksiler, yanınızda ağır bagaj veya geç bir saatte bir yere ulaşmanız için idealdir. Şehirde “siyah” taksi operatörlerine, şehir içinde elinizi kaldırarak veya birçok taksi sırasında ulaşabilirsiniz. Ama bunlar genellikle: New Street istasyonu, Stephenson Street ve Digbeth otogarında bulunmaktadırlar.

Comcab olarak isimlendirilen taksiler ise şehir ve çevresindeki seyahatler için hızlı ve en uygun seçimdir. Bu taksiler büyük bir filo ile, şehir genelinde 24 saat ve haftanın 7 günü çalışırlar. Sürücüler, şehrin mükemmel coğrafyasına hakimdirler.

 

ELEKTRİK

Şehirde 230 voltluk elektrik akımı kullanılır. Ancak, priz uçları düz ve üç uçludur. Bu yüzden, ülkemizden götürdüğünüz elektrikli cihazlarınızı çalıştırabilmek için yanınızda priz ucu dönüştürücüsü bulundurmanız önerilir.

 

ÜNİVERSİTELER

Şehirde 6 üniversite bulunmaktadır. Bunlar: Birmingham Üniversitesi, Aston Üniversitesi, Birmingham City Üniversitesi, Univercity College Birmingham, Hukuk Üniversitesi, Newman Üniversitesi.

Bu üniversitelerde, yaklaşık 65 bin öğrencinin eğitim gördüğü söyleniyor. Üniversite kampus yaşamlarının çok güzel olduğu söyleniyor. Bu yüzden üniversitede çalışan ve eğitim görenlerin büyük kısmının: şehir merkezine pek inmedikleri söyleniyor.

Ancak: özellikle Aston Villa üniversitesi şehir merkezine çok yakındır ve buranın öğrencileri 4-5 dakikalık yürüyüş mesafesinde olan şehir merkezine sıkça inerler.

 

FUTBOL

Birmingham şehri, spor tarihinde önemli rol oynamıştır. Dünya üzerinde, lig tipi futbol yarışması, ilk olarak Birmingham şehrinde düzenlenmiştir. Aston Villa şehrin en ünlü futbol kulübüdür ve 1874 yılında kurulmuştur. Şehrin diğer ünlü futbol takımı ise Birmingham City takımıdır ve 1875 yılında kurulmuştur. Bir diğer ünlü takım ise “West Bronwich Albion” takımıdır ki, her üçü de İngiltere’de ünlü premier leaguda mücadele ederler.

 

TURİZM

  1. Edgbaston
  2. Broad Street
  3. New Street
  4. Digbeth
  5. Balti Triangle

 

EDGBASTON

Bu bölge şehir merkezinin biraz dışında kalmaktadır ve üniversite buradadır.

 

BROAD STREET

Şehrin en hareketli caddesidir denilebilir. Ayrıca: burada kanallar bulunuyor yani bir anlamda Venedik denilebilir mi bilmiyorum ama benzeridir gibi. Ancak: bu kanalların büyük çoğunluğunun kapalı olduğunu belirtmem gerekir.

Bu bölgede: şehrin ve hatta İngiltere’nin en büyük gece kulübü olan “gatecrasher” bulunur. Bunun çevresinde de yine birçok eğlence mekanları mevcuttur. Bu mekanlar: özellikle hafta sonlarında çok hareketli ve renklidir.

 

THE İCC

Burası gerçekten güzel bir merkezdir.

 

NEW STREET

Burası alışveriş alanı olarak bilinir. Caddenin sonunda “Bull ring” denilen büyük bir alışveriş merkezi bulunuyor. Bunun yanında ise, “Open Market” ve “China Town” bulunuyor.

 

DİGBETH

Burada “İris” bölgesi ve devamında endüstriyel alanlar yani fabrika ve tesisler bulunuyor. Öte yandan: şehirdeki büyük İrlandalı topluluklar buradadır.

 

BALTİ TRİANGLE

Burası şehirdeki Hindu bölgesidir. Ancak, bu Hindular genellikle Müslümandır.

 

 

Tunceli Çemişgezek

Tunceli Çemişgezek

Çemişgezek, Tunceli arasındaki uzaklık: 113 km. Çemişgezek, Hozat arasındaki uzaklık: 60 km. Çemişgezek, Pertek arasındaki uzaklık: 67 km. Çemişgezek, Arapkir arasındaki uzaklık: 86 km.

TARİHİ

Çemişgezek yöresinin, MÖ 4000’li yıllardan itibaren yerleşim yeri olarak kullanıldığı anlaşılmıştır. Selçuklular, 1200’lü yılların başında yörede yerleşmeye başlamıştır. 1518 yılında Çemişgezek, Diyarbakır iline bağlanır. 1858 yılında kaza olur ve Harput’a bağlanır. 1925 yılında Elazığ’a bağlanır. 1935 yılında Tunceli’ye bağlanır.

Peki neden Çemişgezek veya isim nereden kaynaklanıyor? İlçenin ismi, eski Bizans imparatoru Ioannes Timiskes’ten gelir. İmparator kısa boyludur, yüksek tabanlı papuç giyermiş. Bu yüzden Ermenicede “pabuçlu” anlamına gelen “Cmışkadz” lakabı takılmıştır. İmparatorun burada inşa ettirdiği kale de “Çmışkadzak” ismiyle tanınmıştır. İlçenin ismi de buradan gelmiştir.

GENEL

İlçe, nesli tükenmekte olan vaşak ve benekli semender gibi canlıların yaşadığı Tağar vadisindeki bir kayalık üzerine kurulmuştur. Yerleşimin güneyinde, Keban baraj gölü vardır. Yerleşim, Yılandağı eteklerinde kurulmuştur. Rakımı ortalama 975 metredir.

Munzur ve Murat nehri arasında kalan alandadır. İlçe merkezinden Tağar çayı geçer ve Keban baraj gölüne dökülür. Yüzey şekillerinin ekonomik faaliyetler ve özellikle tarımı sınırlandırması nedeniyle ilçe tarihi süreçte fazla genişleyememiştir.  

ÇEMİŞGEZEK DUT VE PEYNİR FESTİVALİ

Her yıl geleneksel olarak Haziran ayı sonu veya Temmuz ayı başında 2 gün süreli yapılır. Festivalde konserler düzenleniyor. Festivalde tanıtılan dut ve peynir, bu bölgede yaşayan insanların özel yeteneğidir, alın teridir, emeğidir, ekonomik değeridir. Festival etkinlikleri: Tekya çay bahçesi ve Belediye Garajında yapılmaktadır.

GEZİLECEK YERLER

Tunceli Çemişgezek Yelmaniye Camii

YELMANİYE CAMİİ-MEDRESE CAMİİ

İlçe merkezinde, Hamamatik Mahallesindedir. Kente hakim bir tepede inşa edilmiştir. Bölgede, İslam dönemine ait en eski yapılardan birisidir. Selçuklu ve Osmanlı mimari tarzları arasında bir geçişi yansıtır.

Yapının çevresinde, bazı ek yapıların izleri görülür. Güney kısmındaki temel kalıntıları, caminin bir yapılar topluluğunun içerisinde bulunduğunu gösterir. Eski mekanların bir kısmı evler arasında kaybolmuştur.  Bu yüzden Yelmaniye Camisi olarak tanınan yapının ilk şekli bilinmez.

Yapının: Emir Taceddin Yelman bin Keykubat tarafından yaptırıldığı tahmin edilmektedir. Yapılış tarihi olarak ise, Hicri 800-809 yılları arası düşünülür. İlk yapılış amacı “medrese” dir. Bu yüzden “Medrese Camii” diye de bilinir. Caminin giriş kapısı üzerinde “1404” tarihi yazılıdır.

Meyilli bir arazide bulunan camide, günümüze kadar ulaşan orijinal tek bölüm taç kapısıdır. Batıya açılan bu taç kapının taş işlemeciliği oldukça güzel ve görkemlidir. Taç kapının en dikkat çeken yerlerinden birisi de yazıtlarıdır.

Bu yazıtların biri girişin üzerinde, iki satır halinde yazılıdır. Yer yer bozulmuş olan bu yazıtın sadece küçük bir kısmı okunabilmektedir. Bu yazıtta, yapının Timur döneminde Taceddin Yalman tarafından yaptırıldığını göstermektedir. Ancak yazıtın tarih kısmı okunamamıştır. Muhtemelen 1397-1406 yılları arasında yapılmıştır.

Bu anıtsal kapının sağındaki pencere de, taç kapı ile bağlantılıdır. Bu pencere dışındaki bütün pencereler yalındır yani süslemesizdir.

Yapıdaki ikinci yazıt, sağ duvardadır. Ancak bu yazıt zamanla bozulmuş olduğundan okunamamaktadır. Bu yazıt muhtemelen mimarın adını vermektedir.

Caminin ilginç taç kapısından içeriye girilince, zeminin eğimli olması nedeniyle birkaç basamakla ana mekana çıkılır. Yapının içi de dışı gibi değişikliklere uğramıştır.

Tek kubbeli camide, mihrap çinilerle süslüdür. Mihrapta: Kur-an ayetleri, taşa kabartma olarak işlenmiş ve yeşil çinilerle süslenmiştir.

Caminin minaresi, tek şerefelidir ve süsleme unsuru yoktur.

Caminin bir de mezarlığı vardır. Bu mezarlıkta koç veya koyun şeklinde mezar taşları bulunmaktadır. Buradaki ilginç yazıt ve mezar taşının bir örneği de Belediye önündedir. Bu parça: buraya Oğuzlar köyünden getirilmiştir.

SÜLEYMANİYE CAMİİ

İlçe merkezinde, ilçenin en büyük yapısıdır. Kale mahallesindedir. Kitabesi yoktur. Caminin büyük kısmı 18’nci yüzyılda elden geçirilmiştir. Ancak caminin bu tarihten çok daha önce yapıldığı bilinmektedir. Caminin ilk yapıldığında mevcut çinili minaresi, daha sonra yapılan onarımlar sırasında tamamen bozulmuş ve sıvanmıştır. Kaynaklarda, minarenin çini kaplamalı olduğu yazılıdır.

ESKİ HAMAM

İlçe merkezinde bulunan hamamlar, büyük ölçüde yapım tarihindeki özelliklerini koruyarak günümüze ulaşmıştır. İlçenin iki büyük hamamı vardır. Bunlardan: Eski hamam (Hamam-ı Atik) olarak bilineni, üzerindeki yazıta göre “Ebul Muzaffer Han “ tarafından yaptırılmıştır. Hacı Ali Ağa tarafından 1762-1763 yılları arasında onarım yaptırılmıştır.

 

YENİ HAMAM

İlçe merkezinde bulunan Yeni Hamam: 1701-1702 tarihlerini taşımaktadır. Bayram oğlu Hacı Hüseyin isimli bir kişi tarafından yaptırılmıştır. Plan bakımından, Eski Hamamın aynısıdır. Yeni Hamam, son yıllara kadar faal kalmış ve bu yüzden değişikliğe uğramadan günümüze ulaşmıştır. Giriş kapısının yan yüzlerindeki bezemeler, taş işçiliğinin güzel örnekleridir.

Tunceli Çemişgezek Uzun Hasan Türbesi

UZUN HASAN TÜRBESİ

İlçenin girişinde, bir kaya üstündedir. Bu yapı, halk arasında Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan Türbesi olarak bilinir. Yapı: 1572-1573 tarihlerini taşır. Bu yüzden ilçenin en eski tarihli eseridir. Yapının: külah ve bazı cephelerindeki kesme taşlar düşmüştür. Ama yine de üst kısmı ve mumyalık günümüze sağlam olarak ulaşmıştır.

HAMİDİYE MEDRESESİ

İlçe merkezinde, Medrese Mahallesindedir. Mahalleye ismini veren medrese günümüzde varlığını korumaktadır. Medresenin kitabesinde, Sultan II Abdülhamit zamanında yapıldığına dair yazı bulunmaktadır. Ancak medresenin temellerinin Selçuklu dönemine ait bir medreseden kaldığı öne sürülmektedir. Çünkü arşiv belgelerinde, 1526 yılında Süleyman Bey medresesi adlı bir yapıdan söz edilmektedir.

 

ÇEMİŞGEZEK KALESİ

Kale, ilçe merkezinde Tahar çayı kenarında bir tepe üzerindedir. Kalenin yapılışı: muhtemelen 13’ncü yüzyıldan önceki bir tarihtir. Günümüzde önemli bir kısmı yıkıktır. Sadece yer yer surlardan bazı parçalar günümüze ulaşmıştır. Süleymaniye Camii yakınındaki bir sur parçası: kalenin kesme ve moloz taşlardan yapıldığını gösterir.

İN MAĞARALARI (DERVİŞ HÜCRELERİ)

İlçe merkezinin batısında, Tağar çayı vadisindedir. Vadi, doğal sit alanı niteliğindedir, bozulmamış ekolojik bir yapıya sahiptir. Vadide dağ keçilerinden, su samurlarına kadar pek çok canlı yaşamaktadır. Burayı anlatmadan önce, şunu belirtmekte yarar var. Buranın “Hierapolis Tapınağı” olduğu tahmin ediliyor.

Vadide: sarp kalker kayalarında, konut amaçlı oyulmuş 20 oda bulunmaktadır. Bunların ne zaman ve kimler tarafından yapıldığı bilinmiyor. 3 kat olarak düzenlenen odalar, sıralı haldedir. Aydınlatma için yapılmış büyük pencereleri ve uzun koridorları bulunur.

Odaların derinliği 1.7 metre, genişlikleri ise 2.5 metredir. Odaların su ihtiyacının karşılanması için: kayaların arasından sızan sular, sarnıçlarda toplanır. Yukarıdaki odalara ulaşmak için, kayalara oyulmuş merdivenler bulunur.

Odaların en üstünde: zor çıkılabilen ve diğerlerine göre daha büyük olan bir oda bulunur. Bu oda “Bey odası” olarak tanımlanır.

TAĞAR KÖPRÜSÜ

İlçe merkezine 4 km uzaklıkta, Tahar çayı üzerindedir. Yörede yapılan düğünlerde gelin-damat fotoğraflarında genellikle Tağar köprüsü fonda yer alır, bu yüzden çok tanınmış bir köprüdür, hatta Bosna-Hersek’de bulunan Mostar köprüsüne benzetenler de vardır.

Köprü, 1807 yılında Yusuf Ziya Paşa tarafından yaptırılmıştır. 1902 yılında ise Diyarbakır Valisi Akif Paşa tarafından onarttırılmıştır. Köprü “Yusuf Ziya Paşa” köprüsü olarak da bilinir. Köprü tek gözlüdür. Aşağı Köprü ismiyle de tanınır.

ULUKALE CAMİİ

İlçe merkezine bağlı Ulukale köyündedir. İlçe merkezine 32 km uzaklıktadır. Caminin kitabesi yoktur. Muhtemelen Diyarbakır’da valilik yapan Yusuf  Paşa’nın vakfıdır ve 1793-1794 yılları arasında yaptırılmıştır.

Cami: kesme taştan yapılmıştır. İbaret bölümünün ortasında üç kalın paye bulunur. Eğimli bir arazide bulunduğundan: batı duvarına pencereler açılmıştır. Doğu duvarındaki tek pencere, yukarıdadır.

Caminin minaresi, taş kaideli, çokgen gövdeli ve tek şerefelidir. Camiden daha sonraki bir dönemde yapıldığı tahmin edilmektedir.

Tunceli Pülümür hakkındaki gezi yazım için  Pülümür