Ben burada Filyos denen bir cenneti gördüm. Güneşin nazlanarak battığı, balık kokusu, yosun kokusu, poyraz, lodos ve yakamozlar. Karadeniz’in en büyük antik kenti.
ULAŞIM
İl merkezi olan Zonguldak’a 52 km. uzaklıktadır. Bunun dışındaki belli başlı merkezlerin, Çaycuma’ya uzaklıkları şöyledir: Ankara: 234 km. İstanbul: 315 km. Devrek: 32 km. Bartın: 49 km.
TARİH
İlçenin en eski yerleşim yeri “Filyos” yani “Teion”: Filyos çayının Karadeniz’e döküldüğü yerde kurulmuştur. İlk kuruluş tarihi, MÖ.3.yüzyıla kadar gitmektedir. Bu tarihte, burada, ticari amaçlar kurulmuş bir koloni vardı. Karadeniz’in kuzeyinden gelen mallar, burada gemilerden boşaltılarak, Anadolu’nun iç kesimlerine gönderiliyordu.
Tarihi süreç içinde: Roma, Bizans ve Cenevizliler, yörede hüküm sürmüşlerdir.
1944 yılında ilçe olmuştur. Çaycuma isminin kaynağına gelince: Cuma günleri, Filyos çayı kenarında bir Pazar kurulmakta ve pazara gelen halk, zamanla “Çay’a Cuma’ya gidiyorum” şeklinde konuşur ve bu konuşma, günümüze, buranın isminin “Çaycuma” olarak gelmesini sağlar.
GENEL
Çaycuma ilçesine ilk gelenler, kötü bir koku ile karşılaşırlar. Bunun: bir anlamda “Kağıt Fabrikasından ve bir anlamda ise “Filyos çayına dökülen şehir kanalizasyonundan kaynaklandığı söyleniyor. Yine de, mutlaka dikkatinizi çekecektir, sebebi önemli değil, kötü bir koku var.
Tarıma elverişli bir bölge olan “Filyos” vadisindedir. Yani, Filyos çayının iki yanındaki yamaçlar arasında kurulmuştur. Deniz seviyesinden yüksekliği, 20 metredir. Filyos çayı, ilçe sınırları içinde, 35 km. ilerler ve Filyos beldesinde denize dökülür.
Bölgede, 1970 yılında açılan ve ülkemizin üçüncü büyük kağıt fabrikası bulunmaktadır. Ayrıca, organize sanayi bölgesinde, önemli sanayi yatırımları var.
İlçede Karadeniz iklimi hakimdir. Yazları fazla sıcak geçmez, kış ayları ise, ılık ve yağışlıdır. İlçe, vadi boyunca, kuzey rüzgarlarının etkisi altındadır.
ÇAYCUMA KAĞIT FABRİKASI
OYAK kurumu tarafından, 2003 yılında satın alınmıştır. Türkiye’nin tek entegre kraft kağıt fabrikasıdır. Burada: torba ve kağıt olmak üzere, iki tür fabrika var. Torba fabrikasında: sanayi tipi torbalar üretiliyor.
NE YENİR.NE İÇİLİR
Burada, özellikle yoğurt (manda yoğurdu) yemelisiniz. Bunun yanında: soğan dolması da önerebilirim. Ama, yoğurt buranın en muhteşem lezzeti. Manda sütünün inek sütüyle karışımından elde ediliyor. Mutlaka tadın.
NE SATIN ALINIR
Keten ve pamuk ipliğiyle dokunan ve pelemet adıyla anılan yerel dokuma ürünleri çok meşhur. Bu dokuma ürünüyle üretilen ürünlerden satın alabilirsiniz.
GEZİLECEK YERLERİ
ÇAYCUMA KÖPRÜSÜ
Tarihi süreç boyunca, Çaycuma’ya gelen insanların, Filyos çayını geçmeleri gerekiyordu. Bu iş, uzun süre “pot” denilen saldan biraz daha büyük kayıklarla yapılmıştır.
Ancak: Filyos nehri, adeta deniz gibiydi. Nehrin bu yapısı, ulaşımı olumsuz etkilemiştir. Bunun üzerine, 1928 yılında, ağaç bir köprü yapılır ama kısa süre sonra yıkılır.
1934 yılında, 600 metre uzunluğunda, yeni bir ağaç köprü yapılır. Ancak, ahşap köprüler kullanışlı olmaz. Bunun üzerine: 1951 yılında, betonarme bir köprü yapılır. Bu yeni köprü: 255 metre uzunluğunda ve 8.40 metre genişliğindedir.
ÇAYIR KÖYÜ SU MAĞARASI
İlçe merkezine, 12 km. uzaklıktadır. Çayır köyü sınırlarındadır. Mağaranın içinde, 15-20 metre ilerlemek mümkün. Daha ilerilere ise, küçük botlarla ilerlenebiliyor.
Mağaranın içinde, soğuk su kaynağı var. Tavan bölümünde ise: sarkıt-dikitler bulunuyor. Suyunun soğukluk derecesi ve temizliği nedeniyle, alabalık yetiştiriliyor. Hatta, bu alabalıkların, bazı hastalıklara iyi geldiğinden bile söz ediliyor. Mağaranın önünde, güzel bir piknik alanı bulunuyor.
FİLYOS BELDESİ (TİOS ANTİK KENTİ)
Bölgede, antik dönemin en önemli yerleşim yerlerinden biridir ve bu özelliği nedeniyle “Sit” alanı ilan edilerek koruma altına alınmıştır. Beldenin eski adı Hisarönüdür. Kocaman bir hisarın eteklerinde kurulmuş bir beldedir.
Beldenin ismini aldığı Filyos çayı, Karadeniz’e dökülüyor. Ancak: özellikle son yıllarda, çevre yörelerdeki belediyelerin çöplerini ırmağa dökmeleri sonucu, ırmağın denize döküldüğü yerde büyük kirlilik var.
Günümüzdeki gelişmelerle ilgili son olarak: Filyos vadisinde bir ateş-tuğla fabrikası var. Bu fabrikanın kapatılacağı söyleniyor. Ancak, bunun kapatılması elbette hava kirliliğinin önlenmesi açısından olumlu bir gelişme.
Ama, daha da önemlisi, bu fabrikanın tesislerinin çok uygun fiyatla satın alınarak, elbette muhteşem turistik tesislerin kurulacak olması.
Bunun yanında: Filyos vadisinin kamulaştırılacağı ve burada, yani Filyos vadisinde, kamuya açık, muhteşem projelerin yapılacağı söyleniyor. Ancak: bu arada, sahil kesiminde, büyük bir liman tesisi yapılması da düşünülüyor ve hatta karar alınmış durumdadır.
Bunun sonucunda, elbette Filyos sahilleri tamamen küçülecek ve kirlenecek. 3 km. lik Filyos sahil kesimi, birkaç yüz metreye düşecektir.
Neyse, biz yine de, buranın en büyük özelliğine gelelim. Evet: buranın en büyük özelliği, Karadeniz kıyılarında, kazılan ilk ve tek, arkeolojik kenttir.
Günümüzde, burada belirli kalıntılar görülse de, toprağın hemen altında, halen bulunan: yollar, meydan, hamam, dini yapılar, evler, depolar, dükkanlar, mezarlar bulunuyor.
Yani: yapılan radar tetkiklerinde, toprağın altında, halen büyük bir kentin bulunduğu sanılıyor, ancak, malum kazılar zaman alıyor. İleriki yıllarda, burada büyük arkeolojik çalışmaların ortaya çıkarılacağı kesin.
Antik kentin: MÖ.7.yüzyılda kurulduğu biliniyor. Ancak, tarihi süreç içinde, değişik isimlerle anılmış olup, bunlar: Tios, Tieion, Tianon, Tium. Yerleşim yerinin kurulduğu burada, ilk kuruluş yıllarında: Kaukan adında, bir yerli kabilesi yaşıyormuş.
Burada: komutan Tios ve beraberinde gelenler tarafından, yeni bir şehir kurulur ve zamanla, burası önemli bir balık ticaret merkezi olarak öne çıkar. Bol miktarda: torik ve palamut avlanıyormuş.
Takip eden dönemlerde, antik kent: MÖ.70 yıllarında: Romalılar tarafından yakılıp-yıkılır ve yağma edilir. Ancak, daha sonraki dönemde, yeniden inşa edilir. Yörede üretilen tahıl ürünleri (mısır ve üzüm) ve balık; özellikle Filyos çayı üzerinden, gemilerle çevre yerleşim yerlerine gönderiliyordu.
MS.5. yüzyılda, Bizans döneminde, burası, önemli bir “dini” merkez haline gelir. MS.14-15.yüzyılda ise, Selçuklu ve Osmanlılar, bölgede egemenliği ele geçirirler.
Ancak, takip eden dönemde, bölge, önemini kaybeder ve küçük bir balıkçı köyü olarak varlığını sürdürür.
Günümüzde, Filyos beldesinin bulunduğu yerde, eski kentten kalma kalıntıları görebilirsiniz. Bunlar: kale, sahil surları, su kemeri, tonozlu galeri, tiyatro, savunma kulesi ve çeşitli mezar anıtlarıdır.
Filyos Kalesi
Antik dönemdeki yerleşim, kuzeyde bulunan kale tepesi üzerindedir. Burada, günümüzde, Ortaçağ kalesine ait duvarlar ve Roma döneminde yapıldığı tahmin edilen bir kule kalıntısı görebilirsiniz. Kale duvarları, 2003 yılında, Kültür Bakanlığı tarafından restore edilmiştir.
Doğu Tepesi
Kalenin bulunduğu tepenin doğusundadır. Günümüzde, burada: askeriyeye ait, Radar bulunan bir tesis var. Burada: mermer sütun ve kaidesi, mermer yazılı bir levha, taş lahitler ve tuğla mezarlar bulunmuştur.
Eski Liman
Kale tepesinin batısındadır. Eski limana ait olduğu düşünülen, deniz içinde, iki mendirek kalıntısı görülüyor. Bunlar: 6 metre genişliğinde ve 100 metre uzunluğundadır.
Sahil Suru
Biraz önce sözünü ettiğim limanın başladığı yerden itibaren, yerleşim yerine doğru uzanan surlar, sahil suru olarak isimlendiriliyor.
Bunlar, çeşitli dönemlerde onarım görmüş olup, yükseklik 5 metre ve genişlik 1 metredir. Ancak, günümüzde, bu sur bölümünün, ancak 50 metrelik bölümü, ayakta kalabilmiştir.
Su Kemeri ve Tonozlu Galeri
Tuğla Fabrikasının doğusunda, 4 kemerli bir su kemeri kalıntısı görebilirsiniz. Ayrıca, tuğladan yapılmış, tonozlu bir galeri de bulunuyor ki, bunun, burada daha önce bulunan büyük bir yapının bir bölümü olduğu tahmin ediliyor.
Tuğla Fabrikası bahçesinde, bu bölgede bulunarak koruma altına alınmış, sergilenen bazı objeler var. Bunlar: pişmiş toprak küpler, mimari parçalar, mermer kilise levhaları, mermer sütun kaideleri.
Tiyatro
Kentin güneyindeki yamaca yaslanmış olarak yapılmıştır. Roma döneminden kaldığı sanılıyor. Ancak, buranın taş oturma sıralarının büyük bölümü, daha sonraki tarihlerde yapılan yapılarda kullanılmıştır.
Zonguldak Devrek ilçesi gezi yazım için Devrek