Giresun Çamoluk

Giresun Çamoluk

Çamoluk, Giresun arası uzaklık: 82 km. Çamoluk, Gölova arası uzaklık: 41 km. Çamoluk, Alucra arası uzaklık: 49 km. Çamoluk, Şiran arası uzaklık: 50 km.

TARİHİ

İlçenin eski ismi “Mindaval” dır. Yani kelime anlamı “huzur vadisi” demektir. Çepniler: Trabzon’un fethinden önce Akkoyunlu hükümdarı Şah İsmail’in dayısı Uzun Hasan zamanında, kafileler halinde buraya gelirler.

1464 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilmiştir. Osmanlı döneminde Şebinkarahisar’a bağlı bir nahiyedir. 1933 yılında Alucra ilçesine bağlanmıştır. 1987 yılında Belediye teşkilatı kurulur. 1990 yılında ise ilçe olur.

Giresun Çamoluk

GENEL

İlçe, Mindaval deresinin bulunduğu geniş bir vadi üzerinde kuruludur. Kelkit ırmağının ikiye böldüğü vadide bulunur. Genellikle dik yamaçlardan oluşan bir coğrafyada yerleşiktir. Deniz seviyesinden yükseklik ortalama 1140 metredir.

Su kaynakları bakımından oldukça zengindir. İlçenin en önemli akarsuyu Kelkit çayıdır. Kelkit çayı ilçenin ortasından geçer ve Yeşilırmak nehrine karışır. Bölgede, geçiş iklimi hakimdir. Bitki örtüsü genellikle seyrek görünümlüdür. Ormanlık alanlar vardır. Bol miktarda ceviz ağacı bulunur.

Giresun Çamoluk

NE YENİR

Çamoluk yöresinin “Şeker kuru fasulye” si oldukça meşhurdur. Mutlaka tatmanızı öneririm.

ÇAMOLUK BAL FESTİVALİ

Her yıl Ağustos ayında geleneksel olarak Çamoluk Gölpark alanında yapılır. Çünkü, kalitesi, şifa kaynağı, tabiat mucizesi olarak bilinen, doğal tabiat koşullarında organik olarak yetiştirilen Çamoluk ballarının ünü dünyaya yapılmıştır. Festivalde yapılan yarışmada dereceye giren ballar açık arttırma ile satılıyor.

ÇAMOLUK MESLEK YÜKSEK OKULU

Alucra’da bulunan Turan Bulutçu Meslek Yüksek Okuluna bağlı olarak açılan okul, tek programla eğitim öğretime başlamış olmasına rağmen, Eylül 2019 tarihinde eğitim öğretime başlamıştır.

Giresun Çamoluk

GEZİLECEK YERLER

Giresun Çamoluk Kaledere Kalesi

KALEDERE KALESİ

İlçe merkezine bağlı 8 km uzaklıktaki Kaledere köyünün 2 km kuzeyindedir. Kalederesinin 200 metre batısından başlayan bir yükselti üzerindedir.

Giresun Çamoluk Kaledere Kalesi

Kalenin girişi batı yönündedir. Kaleye giriş: yüksekliği 3 metre olan, 45 derece eğimli ve üzerinde doğal kayaya yapılmış basamaklar bulunan bir tünel sisteminden girilir. Bu basamaklar özenle kesilmiş ve belli ölçüde yapılmıştır.

Girişten başlayan 42 basamaklı bir sistem bulunmasına rağmen, bu sistem çok fazla tahribata uğramıştır. Kaleyi tamamen çevreleyen: doğal tahribata uğramış, kırma basit taşlarla yapılmış, horasan harçlı sur duvarı vardır.

Doğu duvarı sağlamdır. Batı bölümünde, Kalederenin doğusundan başlayan düzleştirmeler yapılmıştır. Bu düzleştirmeler: 300 metre yüksekliktedir.

Boyutları 1.55 metre ve derinlik 1.40 metredir. Girişin kuzey bölümünde, basit kırma taşlardan horasan harcı ile yapılmış bir duvar bulunur. Kalede yapılan yüzey araştırmalarında, MÖ 2 binli yıllar ve ayrıca Roma dönemine ait seramikler bulunmuştur.

Giresun Çamoluk Folbaba Türbesi

FOLBABA TÜRBESİ-DERVİŞ ALİ BABA TÜRBESİ

İlçe merkezine bağlı 6.5 km uzaklıktaki Yuvacık köyündedir. Köyün hemen gerisinde, yol kenarındadır.

Diğer adı Derviş Ali Baba Türbesidir. Türbede meftun Derviş Ali Baba’nın 1700’lü yıllarda yaşadığı tahmin edilmektedir. Kendisinin Hz Ebubekir’in torunlarından olduğu söylenir. Derviş Baba’nın 400 yıl önce Mısır’dan geldiği, İslamiyeti yaymada büyük çabası bulunduğu ve Yuvacık köyünün de Derviş Ali Baba ve onun sülalesinden gelenler tarafından kurulduğu söylenir. Osmanlı Fütühat döneminde bölgeye gelen Türk askerlerine ev sahipliği yaptığı ve onları kerameti ile doyurduğu söylenir.

Türbe, 12 metre boyundadır ve bu boyutu ile Türkiye’nin en büyük ikinci türbesidir. (Türkiye’nin en büyük türbesi, İstanbul’dadır. Hz Yuşa’ya ait türbenin uzunluğu 17 metre, genişliği 2.5 metredir.) Bu türbenin bu kadar uzun olmasının sebebi hakkında bir söylenti bulunmaktadır.

Çok uzun yıllar önce, bir kişi rüyasında “Derviş Ali Baba” yı görür, kendisi “ayaklarının üzerinden geçildiğini” söyler. Bunun üzerine köyde türbe büyütülür, türbenin üzeri yapılır. Ancak rüzgarlı havalarda türbenin üstü yıkılır, bunun üzerine türbenin sadece çevresi duvarlarla çevrilidir.

Türbenin çevresinde: Osmanlı döneminde fütühat için gelip şehit düşen Hasan Dede, Meşat Dede ve İbrahim Dede isimli üç kişiye ait şehit türbeleri de bulunmaktadır.

Giresun Çamoluk Hacı Ahmet kalesi-Avarak Kalesi

HACIAHMET KALESİ-AVARAK KALESİ

İlçe merkezine bağlı 12 km uzaklıktaki Hacıahmetoğlu köyündedir. Sarıçiçek dağlarının 5 km kuzeyindedir. Hakim bir tepe üzerinde bulunan kalenin yapım tarihi ve yaptıran hakkında bilgi veren kitabesi ve belge yoktur.

Kalenin Avarlar zamanında yapıldığı söylenmektedir. Bu yüzden “Avarah” kalesi ismiyle de tanınır. Kale, Kelkit Havzasını kontrol etmek için yapılmıştır. Kale, Kelkit çayının hemen kuzeydoğusunda bulunan hakim bir tepe üzerindedir. Kalenin girişi kuzey yönündedir. Düzleştirilmiş taşlarla yapılan kalede horasan harcı kullanılmıştır.

Giresun Çamoluk Hacı Ahmet Kalesi-Avarak Kalesi

Kalenin güneybatı yönünde: dere taşlarıyla yapılmış basit duvar örgüsü bulunur ve bu örgü batı ve güney yönünde devam eder. Kalenin kuzeydoğu duvarı sağlam olarak günümüze ulaşmıştır. Batı, doğu ve güneydoğu duvarlarının ise sadece temelleri günümüze ulaşmıştır.

Kalenin güneybatı duvar örgüsü: 70-80 cm kalınlığında ve yaklaşık 3 metre yüksekliktedir. Güneydoğu ve kuzey duvarları da yaklaşık aynı ölçülerdedir.

Ayrıca: kalenin batı yönünde büyük kısmı basit taş örgüsüyle yapılmış sur görünümü veren ve kalınlığı 2 metreyi bulan duvar örgüsü vardır. Yerleşim üzerinde yapılan yüzey araştırmalarında: MÖ 2 binli yıllar ile Roma dönemine ait seramikler bulunmuştur.

Giresun Çamoluk Kayacık Köyü Kilisesi

KAYACIK KÖYÜ KİLİSESİ

İlçe merkezine bağlı 15 km uzaklıktaki Kayacık köyündedir. Köy, 1925 yılına kadar Rum Pontuslardan kalma bir Rum köyü idi. Köyün Rum dönemindeki ismi Hınzırıdır. Nüfus mübadelesi sonucu Rumlar, buradan ayrılmıştır.

Ancak 1970’lerin başına gelindiğinde köyde 3 aile kalmıştır. 1991 yılında ise köy derneği kurulmuş, geleneklerin sürdürülmesine ve köyün canlandırılmasına karar verilmiş, 2008 yılında köyde 70 ev mevcuduna ulaşılmıştır.

Gelelim kiliseye: kitabesi veya herhangi bir belge, kayıt yoktur. Benzerleriyle karşılaştırıldığında, muhtemelen 19’ncu yüzyılın ikinci yarısında yapıldığı tahmin edilmektedir. Doğu batı ekseni üzerinde uzanır.

Dikdörtgen bir zemin şeması gösterir. Bazilikal planlıdır. Cephenin üst seviyesinde yine renkli taş işçiliğiyle işlenmiş üç tane haç motifi vardır. Kilisenin üst örtüsü tamamen çökmüştür. Bu yüzden iç mekan kısmen harfiyatla dolmuştur.

İç mekan zemin kaplaması tespit edilememiştir. Yapının beden duvarları üçlü kemer düzenlemesi ile oluşturulmuştur. Kemerler yuvarlak formludur. Narteks ve mahfil bölümü bulunmayan kilisenin atrium yani bahçe duvarları yıkılmıştır.

Giresun Çamoluk Yenice Şelalesi

YENİCE ŞELALESİ

İlçe merkezine bağlı 18 km uzaklıktaki Yenice köyündedir.

Giresun Çamoluk Yenice Şelalesi

Şelalenin bulunduğu 13 Hektar büyüklüğündeki alan, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü tarafından 2019 yılında “Yenice Şelaleleri Tabiat Anıtı” olarak tescil edilerek koruma altına alınmıştır.

Giresun Çamoluk Yenice Şelalesi

Evet, şelale: Pınarbaşı deresi akış güzergahındadır. Şelalenin bulunduğu yerin rakımı 1183 metredir. Pınarbaşı menbasının, 200 metre kuzeyinde, küçük bir göl düzenlemesi, devamında sel kıran yapılmış ve buradan yaklaşık 25 metre yükseklikten düşen bir şelale ve 2 tane değirmen bulunur.

Bu şelalelerin 600 metre kuzeyinde 2 tane daha şelale vardır bunlar 7-8 metreden düşer. Bentler ve şelaleler ile birlikte toplam 10 şelale bulunmaktadır. En büyük şelalenin boyu 40 metre olup yeraltı suyu ile beslenmektedir.

Giresun Çamoluk Bektaş Bey Camii

BEKTAŞ BEY CAMİİ

İlçe merkezine bağlı 20 km uzaklıktaki Sarpkaya köyündedir. Caminin bulunduğu yere çıkabilmek için dik ve virajlı yollardan geçmek gerekir. Yol burada bulunan kayalar kırılarak açılmıştır. Zirveye ulaşıldığında nispeten düz bir arazi yapısı vardır ve cami, bu düzlüğün başlangıç noktasındadır.

Yörenin en eski ve tarihi özellikler taşıyan camisidir. Özgün haliyle günümüze ulaşmıştır. Caminin inşasında: nahhatlar, hattatlar, dülgerler, taş ve demir ustaları ve mimarlar getirilerek sanatın en ileri seviyesinde olanlar çalıştırılmıştır. Hiçbir masraf ve fedakarlıktan kaçınılmamıştır.

Giresun Çamoluk Bektaş Bey Camii

Giriş kapısı üzerindeki kitabe yeri boştur.

Ancak çeşitli yayınlara göre cami: Trabzon Valisi Çeçenzade Hacı Hasan Paşa oğlu Bektaş Bey tarafından 1818-1819 yılları arasında yaptırılmıştır. Halk arasında: Bektaş Bey’in Trabzon Beylerbeyi tarafından idareci olarak bölgeye yollandığı ve çok sert mizaçlı, otoriter birisi olduğu anlatılır. Onu buraya atayan kişi de babası Çeçenzade Hasan Paşa’dır. Bektaş Bey, tahminlere göre 1811-1825 tarihleri arasında Zağpa (ilçenin o zamanki ismi) da kalmıştır.

Caminin girişi, kuzey cephesi ortasındadır. Giriş dikdörtgen formlu olup profilli bir silme ile çevrelenmiştir. Ahşap kapısı da özel işçilikle yapılmış, üzeri metal işlemelerle süslenmiştir.

Caminin duvarları kesme taştan yapılmıştır.

Dış duvarların kalınlığı yaklaşık 1 metredir. Köşe taşları büyük boyutludur. Dikdörtgen planlıdır, kıbleye doğru uzundur. Caminin içi toplam 70 metre kare civarındadır. Tavanı ahşaptır. Ancak son yıllarda çatı yapılarak saçla kapatılmıştır.

Ahşap tavanda, sütunlarla bölünen alanlarda farklı geometrik şekillerde uygulamalar yapılmıştır. Bölünme tavanda da yansıtılmıştır. Tavan göbeğinde simgesel anlamda oldukça güçlü olan çarkıfelek motifi uygulanmıştır. Fakat farklı zemin renklerinin kullanıldığı pano içleri oldukça güzel düzenlenmiştir. Bütüne bakıldığında genel bir estetik hakimdir.

Özgün halinde, ahşap olan son cemaat yerindeki ahşap sütunlar, çürüdüğü için sökülerek beton olarak yeniden yapılmıştır.

Ahşap minber renkli ve sade süslemelidir. Minber korkuluğunda: sülüs yazı yer alır. Mihrap yüzeyinde yazı ve desenlerden oluşan, yoğun kalem işi süslemeler bulunur. Caminin harim bölümünde, duvar yüzeyleri hariç süsleme yoktur.

Harim, üst örtüyü taşıyan yuvarlak formlu, ahşap sütunlarla üç sahınlı olarak düzenlenmiştir. Sütunlar birbirlerine ahşaptan yuvarlak kemerlerle bağlanmıştır. Caminin harim kısmındaki zengin kalem işi işçiliği, Giresun genelinde en güzel camilerden birisi olmasını sağlamıştır.

Caminin genelinde ahşap işçiliği ve iç süslemeleri oldukça güzeldir. İç süslemelerde kök boyası kullanılmıştır.

Caminin minaresi:

Kuzeybatı köşesindedir. Minare, kare kaideli, çokgen planlı ve tek şerefelidir. Ancak 1996 yılından sonra beton olarak inşa edilmiştir.

Gelelim onarıma: cami 2001-2004 yılları arasında hayırseverlerin yardımı ile onarılmıştır. Bu onarımda, yukarıda da belirttiğim gibi, caminin çatısı yenilenmiş ve üzeri saçla kaplanmıştır.

Kesme taş duvarlar elden geçirilmiş, taş araları yeniden derzlenmiştir. Bu onarım döneminde bir de abdest alma yeri yani şadırvan yapılmıştır.

Cami, 2015 yılında tescil edilerek koruma altına alınmıştır.

Halen ibadet sürdürülmektedir. Ancak caminin günümüzde yakın çevresinde sadece 4-5 ev kalmıştır. Bu yüzden cami genelde kapalı tutulmaktadır. Diğer evler de çevrede dağınık olduğundan sürekli ve kalabalık cemaat yoktur.

Böylece bu eşsiz eser bir anlamda gelecek nesillerin bir emaneti olarak korunmaktadır. Bence buraya yolunuz düşerse mutlaka bu gurur verici camiyi görün.

 Giresun Yağlıdere hakkındaki gezi yazım için  Yağlıdere