Almanya Berlin Genel

Almanya Berlin Genel

 

Berlin, şehrine gittiğimde: ilk dikkatimi çeken: şehirde yaşayan yoğun vatandaşlarımız oldu. Aslında: bu durum şehri gezmek için elbette büyük avantaj, yani herhangi bir sıkıntı yaşamadan, hatta hiç yabancı dil bilmeseniz bile, bu şehri rahatlıkla gezebilirsiniz. Bu şehrin diğer öne çıkan özelliği: tarihi mekanların bulunmasıdır. Benim için buraya gitmeden önce, en büyük hedef “Bergama Müzesi” idi, yani bir zamanlar, ilgisiz yöneticiler nedeniyle ülkemizden parça parça kaçırılarak buraya taşınan ve monte edilen “Bergama Sunağı” yani, Tanrılara adak sunulan yer, o kadar muhteşem, büyük ve heybetli ki, inanamayacaksınız ve şehir ziyaretinizde, burayı mutlaka görün.

Zaten, her ne kadar şehirde yüzlerce müze bulunmasına rağmen, en önem kazananlar, Bergama Müzesi ve yanındaki 4-5 müzedir ki bunları mutlaka gezmenizi öneriyorum. Bir de, Mısır Müzesinde, dünyanın en güzel kadını olarak betimlenen “Nefertiti”nin büstünü görmelisiniz. Bunun dışında: son bir not, Berlin, Avrupa’nın  birçok şehrinden daha uygun fiyatlar bulabileceğiniz bir şehirdir ve burada, diğer şehirlere göre daha rahat ve uygun fiyatlar görerek gezebilirsiniz. Tüm bunların yanında, Berlin şehrinin bir sanat ve kültür merkezi olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim.

Almanya Berlin Genel

HAVAALANI


Şehirdeki uluslararası havaalanının ismi “Tegel Havaalanı” dır. İstanbul’dan uçağı bindiğinizde, yaklaşık 2 saat 10 dakika sonra, Berlin şehrine ulaşabilirsiniz.
Havaalanı şehir merkezine 8 km. uzaklıktadır. Havaalanından şehir merkezine taksi ulaşım ücreti, muhtemelen: 20 Euro civarındadır.

Almanya Berlin Genel

İKLİM


Kış aylarında oldukça karanlık bir atmosferi vardır. Gri ve soğuk bir hava egemen oluyor. Kasım ayında, Berlin grisi diye anılan renk, şehre hakim oluyor. Sonbahar ise, tam bir güzelliktir ve şehri, turuncu ve sarı renk kaplar.
Bu şehrin, turistik açıdan belki de tek olumsuz yanı: kararsız havası, bir bakıyorsunuz güneş açıyor, bir bakıyorsunuz saatlerce yağmur yağıyor. Yani, bu şehri gezmeye gittiğinizde, yaz dönemi dahi olsa, yanınızda mutlaka biraz kalın giysiler (hırka gibi) bulunmasını şiddetle öneririm.
Sonuç olarak: Berlin, kış aylarında gidilmemesi gereken bir şehirdir, yoksa karlar altında gezinmek zorunda kalırsınız.

Almanya Berlin Genel

TARİH


Şehir, ilk olarak, yazılı kayıtlarda, 1237 yılında anılmıştır.
Yöredeki ilk yerleşim, Spree ırmağının iki kıyısında, iki balıkçı köyü olarak kurulmuş ve bu iki köy, 1307 yılında birleşmiş ve ortak bir Belediye binası oluşturulmuştur. Şehrin isminin kelime anlamı: “ayı” demektir. Ancak, kelimenin slav dilinden geldiği düşünülmekte, armasındaki “ayı” ile bağlantı kurulmamaktadır. Slav dilinde, kelime anlamı ise “bataklık” demektir.
1640 yılına gelindiğinde, Friedrich Wilhelm, otuz yıl savaşlarının ardından büyük hasar gören şehre, Avrupa’nın çeşitli yerlerindeki insanları davet eder.

Dinlere karşı da hoşgörülü davranan hükümdarın bu çağrısı üzerine, 1671 yılında, 50 kadar Yahudi ailesi, Avusturya üzerinden Berlin’e gelirler.

1700 yılına gelindiğinde

Şehrin nüfusunun, beşte biri, Fransızlardan oluşuyordu. Ayrıca, çok sayıda, Bohemya, Polonya ve Salzburg göçmeni şehri doldurmuştur.
1701 yılında, I. Friedrich’in tacı, Berlin’de takıldığı için, şehir, Prusya’nın başkenti olur. 1871 yılına gelindiğinde ise, Berlin, Alman İmparatorluğunun başkentidir.
I. Dünya savaşının bitiminde, 1918 yılında, şehirde, Weimar Cumhuriyeti kurulur. 1920’li yıllarda ise, yeni düzenlemeler sonucu, şehrin nüfusu: 4 milyona ulaşır. Naziler hükümeti ele geçirince, 1933 yılında, bu kez: Berlin, Nazi Almanya’sının başkenti olur. 1936 yılında Berlin şehrinde yapılan Olimpiyat oyunları, Nazilerin büyük propagandalarına sebep olur. Yine aynı ve takip eden dönemde, Adolf Hitler ve mimar Albert Speer, şehirdeki birçok devasa binayı, Roma stilinde yapmaya başlarlar.


Nazilerin etkin olduğu bu dönemde, şehirde yaşayan Yahudiler, toplumdan soyutlanarak, toplama kamplarına gönderilirler ve ardından katledilirler.

Şehirde, aynı dönemde, 160 bin Yahudi yaşarken, bu katliamlar sonucu, 5 bin Yahudi hayatta kalmıştır.
II. Dünya Savaşının ardından, Nazilerin yenilmesi üzerine, müttefik güçler tarafından şehir yoğun olarak bombalanmış ve tamamen harabeye döner ve işgal edilir.
İşgal ile birlikte, şehir, 4 parçaya bölünür. Şehirde: Amerikan, İngiliz, Fransız ve Sovyetler Birliği askeri güçleri egemen olurlar. Devam eden dönemde, Sovyetler Birliği ile siyasi çekişmeler, şehri, doğu ve batı olmak üzere ikiye böler. 12 Ağustos 1961 tarihine gelindiğinde ise, bu kez, Berlin Duvarının yapımına başlandığı görülür. Duvar bitirildiğinde ise: bir zamanlar İmparatorluk merkezi olan, şehrin Mitte bölümü ile birlikte, birçok bina, büyükelçilik, saray ve müzeler, şehrin doğu yani Sovyetler Birliği egemenliğindeki bölümünde kalır.
1989 yılına gelindiğinde, duvar yıkılır ve 3 Ekim 1990 tarihinde, iki Almanya resmen birleşirler ve şehir, Almanya Federal Cumhuriyetinin başkenti olur. Bunun üzerine, 147 yabancı ülke, şehirde, elçiliklerini kurmuşlardır.

Almanya Berlin Genel

GENEL


Burası, Almanya’nın başkenti ve en büyük şehridir ve aynı zamanda bulunduğu bölgedeki eyaletin başkentidir. Avrupa birliğinin ise, ikinci büyük ve kalabalık şehridir.

Şehir: Spree ve Havel nehirleri arasındaki bölgede kurulmuştur. Kuzeyden-güneye: 38 km. ve doğudan-batıya: 45 km. dir. Şehirdeki tek doğal oluşumlu tepe: Müggelberg’dir. Diğer: Treptown ve Köpernick tepeleri, II. Dünya savaşı sonundaki enkazlar ile oluşturulmuştur.

Polonya sınırına, 70 km. uzaklıktadır.

Şehrin % 30’luk bölümü yeşilliktir. Ağaçların büyük bölümü ise, ıhlamur ağacıdır. Hatta, bir kısım “at kestanesi” ağacı da görebilirsiniz. Söylenenlere göre, bu at kestanesi ağaçları, 1585 yılında, şehirde mide ağrısı çeken atlar için, Osmanlı tarafından gönderilmiştir.

Şehirde, en sıcak aylar: Temmuz ve Ağustos’tur. Bu aylardaki sıcaklık ortalaması: 17-18 arasında değişir. En soğuk aylar ise, Ocak-Şubat aylarıdır ve sıcaklık ortalaması, eksilere iner. En çok yağış ise, Temmuz ayında gerçekleşir. Yani, bu şehri ziyaret etmek için en uygun zaman: Mayıs-Haziran-Temmuz-Ağustos-Eylül aylarıdır.

Berlin şehrinin, II. Dünya Savaşı sonrasında ilk Belediye Başkanı olan Ernst Reuter: Naziler döneminde, şehirde kaçmış ve Ankara’da, 11 yıl hocalık yapmıştır.

BERLİN ARMASI


Berlin eyaletinin armasının üzerinde: “ayı” bulunmaktadır. Zemin: beyaz veya gri renktedir. Ayı ise siyahtır ve dili ve tırnakları kırmızıdır. Ayrıca: armanın üzerinde, 5 ağaç yaprağından oluşan bir altın taç var. Taç, aynı zamanda kale olarak da algılanmaktadır. Bu kalenin kapısı, armanın tam ortasındadır. Ancak, tarih bölümünde de söz ettiğim gibi, ayının neden Berlin şehrinin sembolü olduğu hakkında herhangi bir açıklayıcı bilgi bulunmamaktadır.

Almanya Berlin Genel

BERLİN TEKNİK ÜNİVERSİTESİ


Üniversitede, 38 bin öğrenci eğitim görmektedir ve bunların, % 25 kadarı, yabancı ülkelerden gelen öğrencilerdir. Şehirde, 3 tane üniversite var. Bu üniversitelerde, Erasmus programı gereği, birçok yabancı öğrenci eğitim görmektedir.

Almanya Berlin Genel

İNSANLAR


Almanya: Türkiye dışında, en fazla Türk vatandaşının yaşadığı şehir olarak biliniyor. Burada: yaklaşık 3.5 milyon Türk vatandaşı yaşamaktadır. Bu vatandaşlarımızın, yaklaşık 200 bin kadarı, bu şehirde yaşamaktadır. Yani, bir anlamda “Küçük İstanbul” denilebilir. Bunun sonucunda: şehirde, 80 cami ve mescit bulunuyor. Türkler, şehirde genellikle izbe diye bilinen, Berlin Duvarı kıyısındaki yerlere yerleşmişler. Ama, duvar yıkılınca, bu yerleştikleri yerler, şehrin tam merkezinde kalmıştır. Günümüzde, duyduğuma göre, Türkleri bu merkezi yerlerden atmaya çalışıyorlarmış.

Evet, tüm bunların yanında: Türkler tarafından, şehirde “mangal” kültürü geliştirilmiştir. Ancak, Almanlar, izin verilen yerler dışında mangal yakanlara, büyük para cezaları uyguluyorlar.

Şehirde yaşayan toplam yabancı sayısı ise: 460 bin kişidir. Ancak, şehirde günümüzde, toplam işsizlik oranı: % 16 civarındadır ve bu nedenle, Alman ırkçıları, yabancıları işsizliğin başlıca sorumlusu olarak görerek, ülkede istememektedirler. Öte yandan, şehirdeki % 16 işsizlik rakamı, şehirde yaşayan Türkler arasında ise, % 30 civarındadır.

 

ALBERT EINSTEIN


Berlin denilince, şehrin yetiştirdiği en büyük dahi olan, Albert Einstein akla gelir. 1879 yılı Berlin doğumlu dahi, 20’nci yüzyılın en önemli bilim adamlarından birisidir. Kendisi: “görecelik” kuramını geliştirip, kuantum mekaniğine önemli katkılarda bulunmuştur. Çoğu okur hatırlayacaktır “e=mc” formulü ile anımsanır. Bir de, dil çıkarmış resmi hafızalardadır.


Eınstein, Alman ordusunda askerlik yapmamak için, İsviçre vatandaşlığına geçer. Daha sonraki dönemde: 1914-1932 yılları arasında, Berlin Kaiser Wilhelm Enstitüsü Fizik kürsüsü başkanlığı yaptı. 1921 yılında, Nobel Fizik Ödülü aldı. 1933 yılında ise, II. Dünya savaşı arifesinde, Yahudi olması nedeniyle, Almanya’dan ayrılarak, Amerika’ya gitti. Amerika’da, ölünceye kadar (1955) Princeton Üniversitesinde, hocalık yaptı.

 

ŞEHİR İÇİ ULAŞIM


Şehrin yalnızca Doğu Berlin bölgesinde tramvay vardır. Ancak, bu tramvay, şehrin Batı bölgesine ulaşmıyor.
Şehirde toplu taşıma araçlarının günlük bilet tarife ücreti: 5.60 Euro’dur. Tageskarte denilen bir kart satın almalısınız.

Cumartesi ve Pazar günleri, metro: 24 saat çalışmaktadır. Bunun dışında, haftanın 7 günü çalışan gece otobüsleri de bulunuyor.

Metroya sakın biletsiz binmeyin. Çünkü, görevliler, resmi kıyafetleriyle değil, ajan gibi sivil kıyafet ile dolaşıyorlar ve büyük para cezası ödemek zorunda kalırsınız. Kapı kapandığında: birden, görev kartlarını çıkarıyorlar ve bilet kontrolüne başlıyorlar. Duyduğuma göre, kestikleri ceza üzerinden prim alıyorlarmış ve mutlaka metroya binerken bilet almanızı öneririm.

Yine de her şeye rağmen: bu şehirde ya yürüyerek gezin (belki biraz yorucu olabilir, ancak yeni yerler keşfetmenin en güzel yönü) veya bisiklet kiralayın (ama mevsim uygun olması gerekir) ve tüm önemli turistik yerleri gezip görün. Bisiklet öneriyorum çünkü, şehir tamamen düzlüktür ve çoğunlukla turistik yer yakınlarında bisiklet kiralanan yerler var. Buralarda: 4 saatlik kiralama ücreti: 8 Euro ve tüm gün kiralama ücreti: 12 Euro’dur. Yarım günlük bir bisiklet turu ile, biraz yorularak, şehrin tüm güzelliklerini gezebilirsiniz. Hatta, yorulduğunuzda, bir kafe önüne bisikletinizi bağlayarak, kısa molalar verebilirsiniz.

Eğer: bisiklet değil, toplu ulaşım araçlarıyla gezmek isterseniz, bu kez: “Berlin Welcome Card” satın almanızı öneririm.

Berlin Welcome Card


Berlin şehrini ziyaret ettiğinizde, % 50’ye varan indirimler ve sınırsız seyahatler sağlayan bu kartı satın almanızı öneririm.
Kart: 48 saat, 72 saat ve 5 günlük olarak mevcuttur. Bu kart ile, Potsdam toplu taşıma sisteminde sınırsız seyahat edebilirsiniz. Ayrıca: 160’dan fazla turistik ve kültürel yerde, % 50 civarında indirimden yararlanabilirsiniz, yani birçok müzeyi: “kırmızı kart” indirimli olarak gezebiliyorsunuz.
48 saatlik bilet: 16.90 Euro, 72 saatlik bilet: 22.90 Euro ve 5 günlük bilet: 29.90 Euro’dur.

 

GECE HAYATI-EĞLENCE 


Şehirdeki gece hayatının merkezi: Gendarmenmarkt meydanının tam ortasındaki, Oranienburger caddesinde yoğunlaşmıştır.

Potsdamer Platz meydanında ise, Adagio isimli mekan, gece eğlenceleri için yoğun tercih edilen bir yerdir.
Yemek sonrasındaki eğlence için önerebileceklerim: Watergate, Sage Club, Casino, Cookies, Tresor.

Magnet Club diye bir yer önerebilirim, burada canlı müzik yapılıyor ve belli bir saatten sonra parti ortamına dönülüyor.
Bunun yanında: şehirde, genellikle doğu bölümü, hala çok canlı değildir. Genellikle, eğlence ve bar mekanları: Ku’dam bölgesindedir.
Öğrenciler için ise, daha çok öğrenci barlarının bulunduğu bir cadde olan: Kastanien alle önerilebilir.

Şehirde: 150 konser mekanı vardır. Bunlar arasında, en öne çıkanı ise “Berlin Filarmoni Orkestrası” nın konserleridir. Klasik müziğe ilginiz varsa, bu konserleri kaçırmamanız önerilir.

 

NE YENİR


Berlin’e gittiğimde ne yapayım diye soranlara, bana verilen cevapların başında gelen ilginç cümleyi burada ben de sizlere aktarmak istiyorum, hoş belki şaşıracaksınız ama, Berlin’e gittiğinizde “döner yemelisiniz” diyorum. Şahsen döner denen bu ulusal lezzetimizi, ülkemin birçok yerinde ve özellikle, Bursa’da tattım, ama yine de bu şehirde, döner yemem önerildi.
Ben de şehre gittiğimde: Schlemmerbuffet denilen yerde, döner yedim ve gerçekten muhteşem bir lezzetle karşılaştım. Özellikle, ülkemden bu kadar uzak bir mekanda, böyle bir lezzet, gerçekten muhteşem.
Evet döneri tattığım mekan: Rosenthaler Plz. Meydanında, bir Türk restoranıdır. Tüm çalışanlar Türk, bu yüzden sipariş verirken bunalım çıkmıyor. Özellikle, taş fırında yapılan pideler ile birlikte servis muhteşem, bir de mutlaka acı sos, sarımsaklı veya baharatlı sos denemelisiniz.

Bir diğer muhteşem lezzetleri tadabileceğiniz mekan: Krezuberg merkezi yakınlarındaki “Hasır Ocakbaşı” olabilir. Burası da, Türk lokantasıdır ve döner yeyip, üstüne de ince belli bardaklar ile çay içebilirsiniz.

Tüm bunların yanında: şehirde, dünya mutfağı lezzetlerini tadabileceğiniz değişik restoranlar da var. Hatta: özel dondurmacılar bile var. Poltdamer Plz meydanında bulunan “Arcaden” alışveriş merkezi giriş katındaki dondurmacının dondurmalarını mutlaka tatmanızı öneririm.

Şehir yemek için en uygun fiyatların bulunduğu bir Avrupa şehridir. Çünkü, birçok meydan veya cadde-sokak köşesinde dönerci görüp, gayet uygun fiyata karnınızı doyurabilirsiniz.

Kahvaltı için: “Extrablatt” denilen kafeler zincirini kullanabilirsiniz. Buralarda: özellikle sahanda yumurta yiyebilirsiniz. Veya, bazılarında, açık büfe kahvaltı servisi yapılıyor. Doyurucu ve fiyatları pek yüksek değil.

Bunların dışında, şehirde, yemek yemenizi önerebileceğim birkaç mekan:

Borchardt


Französische str. Bölgesindedir. Buraya, şehrin genellikle politikacıları ve sanatçıları gelmektedir.

Margux


Mekanın dekorasyonu etkileyicidir. Burada, Fransız mutfağının seçkin örneklerini bulmak mümkündür. Özellikle, tatlıları muhteşemdir.

Hasır


Berlin şehrindeki, en ünlü kebap restoranlarından birisidir. Adalberts str. Caddesindedir.

Vau


Jagerstr bölgesindedir. İlgili otoritelerce, Berlin şehrinde, en iyi yemek yapılan yer olarak önerilmektedir. Mekanda: Fransız-Akdeniz mutfağı yemekler servis edilmektedir.

Almanya Berlin Genel

TURİZM


Almanya’da: Hamburg, Köln, Stutgart, Münih gibi şehirler güzel ama, Berlin: tarihi, kültürü, havası ve insanı ile çok farklıdır. Sokaklarda: gayet güzel kızlar ve yakışıklı erkekler görebilirsiniz. Ama, kızların bazıları el-ele dolaşırken, yine birlikte dolaşan erkeklerin pat diye birbirini öptüğünü görürseniz, şaşırmayın. Burası: aynı zamanda, muhteşem özgürlükler ülkesidir. San Fransisco’dan sonra, dünyanın 2’nci gay merkezidir.

Şehirde, 746 otel bulunmaktadır. Avrupa Birliği ülkeleri içinde, yaklaşık 135 milyon günlük ziyaretçi ile, en çok ziyaret edilen şehirler sıralamasında, üçüncü sıradadır. En güzel yanı: şehirde, kalabalık turist gurupları olmamasıdır. Yani, boğulmuyorsunuz ve her gittiğiniz yerde, saatlerce kuyruk-sıra beklemek zorunda kalmıyorsunuz.

Ayrıca: bu şehir, kongre turizmi alanında yoğunlaşmıştır. Avrupanın en büyük kongreleri, bu şehirde yapılmaktadır. Bu kongrelerin merkezi: ICC (Internationales Kongre Merkezi) dır. Ayrıca, büyük ölçekli fuarlar da düzenlenmektedir.

Şehir gezinizde, özellikle: şehrin en hareketli kısmı olan “Mitre” bölgesinde dolaşmalısınız. Özellikle: Rosenthaler caddesine uğramalısınız.

Scheunenviertel bölgesi

Dükkan, galeri ve barlarla doludur. Burada da, Hackesche Höfe’yi görmenizi öneririm.

Çocuklu aileler için, Berlin Hayvanat Bahçesi, mutlaka gezilmesi ve görülmesi gereken yer olarak önerilir.

Barok mimari yapı olan Charlottenburg Sarayını gezmelisiniz. Saray içinde, ülkemizdeki Troya bölgesinden çalınan birkaç eser görülüyor.

Potsdam

Berlin şehrine yaklaşık 45-50 dakika uzaklıktaki hoş bir şehirdir, zamanınız varsa, burayı da ziyaret etmenizi öneririm.

Şehirde, metro ile gezmek yerine, tramvayla gezmeyi tercih edin. Hem metronun merdivenlerine çıkıp-inme gibi yorgunluk yaşamasınız, hem de çevreyi görebilirsiniz. Tramvay ağı, oldukça güzel ve yaygın, yani her yere ulaşmak mümkündür.

Sonuç olarak

Şehri gezmek için, mutlaka bir şehir haritası ve şu an okuduğunuz bu satırların bilgisayardan bir çıktısını yanınıza almalısınız.

Almanya Berlin Genel

ALIŞVERİŞ


Berlin, Almanya’nın en ucuz şehridir ve hatta, Avrupa’nın bile birçok şehrinden daha ucuzdur. Tek sorun, ulaşımı pahalıdır.

Özellikle, belirtmek istediğim bir husus daha var. Berlin şehrinde, cebinizdeki kredi kartına güvenip, tamamen nakitsiz dolaşmayın, birçok yerde, kredi kartı yerine, nakit isteniyor, hatta: uluslararası zincir fast-foot mağazalarında bile nakit istendiğini görürseniz şaşırmayın ve yanınızda daima nakit bulundurun.

Şehirde, Ku’damm bölgesi, kafeleri ve şık dükkanlarıyla alışveriş tutkunlarına hitap etmektedir. Buradaki caddede: Avrupa’nın ne büyük mağazası olan: “KaDeWe” mağazası bulunuyor. Mağazanın kapalı alan büyüklüğü: 60 bin m. karedir. Buranın 6’ncı katında: yiyecek bölümünde, ünlü Alman sosislerinin birçok çeşidini bulmak mümkündür. Bunların çoğunun muhteviyatı, bizim kültürümüze uygun olmasa da, görmenizi öneririm.

Bahnhof Zoo bölgesinin çevresinde, yine çok sayıda lüks mağaza görülmektedir.

Kantstrasse bölgesi ise, yine, şehirde, şık dükkanların bulunduğu yer olarak öne çıkmaktadır.

Son bir not

Malum bizler Avrupa Birliği üyesi bir ülkenin vatandaşı olmadığımız için, Berlin şehrinden alışveriş yaptığınızda, bu alışveriş belgelerini kaybetmeyin, ülke dışına çıkarken, bu belgeleri gümrükte gösterip, ödediğiniz vergileri geri alabiliyorsunuz.

 

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Almanya-Berlin-Genel bölümünde ayrıntılı olarak anlattığım gibi: bu şehri gezmek için, belli başlı yerlerde yürümeniz gerekiyor ama bazı yerlere de toplu ulaşım araçları ile gitmenizde yarar var. Özellikle: tramvay tercih edin, çünkü, metro ile giderseniz, yerin altında bir şey görme şansınız yok.

Ayrıca: bisiklet kiralamak da, mevsim uygun ise, iyi bir tercih olabilir ve şehrin birçok yerini bisiklet ile rahatlıkla gezebilirsiniz. Son bir not: ben her zaman olduğu gibi, size, gezi rotası öneriyorum.

Ama sizler, kişisel tercihleriniz doğrultusunda, şehirde gezilecek yerler için kendinize ayrı bir rota yapabilirsiniz. Bence: bir şehir haritası ve bu sitede bulunan Berlin yazılarının birer çıktısını alın, yazı çıktılarını okuyun ve hoşunuza giden yerleri, şehir haritası üzerinde işaretleyin ve kendinize bu işaretli yerlere göre uygun bir gezi rotası yapın.

Ama, şunu unutmayın ki, müze sevmeseniz de, bu şehirdeki “Bergama ve Mısır Müzelerini” mutlaka görün derim.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

 

1.GEZİ ROTASI

Bulunduğunuz yerden, herhangi bir şekilde, Sinsel yani Müzeler Adası denilen bölgeye ulaşıyorsunuz.

Berlin şehrinde, 170 müze bulunuyor. Bu müzeler: Perşembe günleri, saat: 18.00-24.00 arasında ücretsiz gezilebilmektedir.
Müzeler adası denilen yerde ise: şehrin katedrali (Berliner Dom) ve önemli müzeler bulunuyor. Burası: Mitte semtinde; bir adanın kuzey yarısının adıdır. Burada: Berlin Devlet Müzeleri bulunuyor.
Bu nedenle: bu alan: 1999 yılında “UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesine” dahil edilerek, koruma altına alınmıştır.
Bu birçok müze arasında, en öne çıkanı ise: Bergama (Pergamon) Müzesidir.

1. Bölgede;

Önce: en solda bulunan, iki kubbeli, “Bode Müzesi”ni geziyoruz.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

 

BODE MUSEUM

Mimar Ernst von Ihne tarafından tasarlanmış ve 1904 yılında tamamlanmıştır. Önceki yani ilk kurulduğundaki ismi İmparator Friedrich Müzesidir. 1956 yılında ise, Müzenin gelişimine büyük katkısı olan “Wilhelm von Bode” isimli şahsın onuruna, müzenin ismi değiştirilmiştir.
Müze: 2006 yılında ziyarete açılmıştır.

Müzede sergilenen koleksiyon içinde: özellikle Bizans dönemine ait: heykeller, sanat eserleri, madeni paralar ve madalyonlar bulunuyor. Müzenin arşivinde, yaklaşık 50 bin civarında eser bulunduğu söyleniyor.

Bu müzede “Flora” büstü denilen bir eser bulunuyor. 1910 yılında Flora tarafından satın alınan büst, günümüzde bu müzede bulunmakta olup, Leonardo da Vinci tarafından yapıldığına inanılmaktadır. Ancak, İngiliz heykeltıraş Richard Lucas tarafından yapılma olasılığı da vardır.

Berlin Müzesi Prusya Sanat Koleksiyonları genel müdürü Wilhelm von Bode: Londra’da bir galeride büstü görmüş ve satın almıştır. Günümüzde, bu tartışma götürür büst, Bode müzesinde bulunmaktadır.

Oradan çıktıktan sonra, nehir kıyısından yürüyerek, hemen yan bölümde bulunan “Bergama Müzesi” ne geçiyoruz. Bu yol boyunca, tezgahlar ile hediyelik eşyalar satan satıcılar görülüyor.

BERGAMA MÜZESİ

İşte, dünyanın en büyük hırsızlık abidesi. Berlin şehrinin değil, tüm Almanya’nın gözbebeği bir müze.

Müzenin bulunduğu yapı: 1910-1930 yılları arasındaki, 20 yıllık süreçte inşa edilmiştir. Bergama evleri gibi orijinal boyutlarda inşa edilen anıtsal yapılar ile birlikte, burada, Bergama Sunağı/Altarı ve Milet Pazar kapısı sergilenmektedir ve tüm bunlar, Türkiye’den taşınan bölümlerden oluşmaktadır.

Her yıl, 1.5 milyon kişi tarafından ziyaret edilmektedir. Berlin şehrine gitmeden çok önce, burayı ziyaret etmeyi kafaya koymuştum ve büyük bir sıkıntı ile, yani ülkemizden çok uzaklarda görmenin yarattığı sıkıntı ile, bu muhteşem sanat eserlerini izledim.

Müze binası

3 bölüme ayrılmıştır. Bunlar: Antik koleksiyon, Orta Doğu bölümü ve İslam sanatı bölümüdür. Evet, bu 3 bölümlü müze, 1907 yılında planlanmış ve yukarıda söylediğim gibi, 1910-1920 yılları arasında yapılmıştır.

II. Dünya savaşı sırasındaki bombalamalardan, bu müze de, nasibini almış ve hasar görmüştür. Ancak, aynı dönemde, müzede sergilenen eserlerin birçoğu, başka güvenli yerlere saklanır ve büyük parçalar, korunmak için üzerlerine duvar örülür.

1945 yılında, bu kez Kızıl Ordu’nun: savaş ganimeti olarak yağması gündeme gelir ve taşınabilir tüm öğeleri kaçırırlar. 1958 yılına gelindiğinde ise, bu kez, kaçırılan öğelerin birçoğu, geri döndürülmüştür.

Ancak, yine de koleksiyonun büyük bölümü, Rusya’da kalır. Hatta: bazı parçaların, günümüzde de: Puşkin, Moskova ve St. Petersburg’daki Hermitage müzelerinde saklı bulunduğu söyleniyor. Çünkü, 2003 yılında, Rusya’da çıkarılan bir kanun ile, bu eserlerin Almanya’ya geri iadesi önlenmiştir.

Müzede sergilenen eserler ve bölümleri:

Bergama Altarı/Sunağı

Bergama: geçmişinde büyük bir İmparatorluk barındırmış bir ilçemiz olarak, ülkemizde yaşayan birçok kişi tarafından bilinmez. Ancak, gerçekten, bir zamanlar, günümüzdeki bu küçük ilçemizde, büyük bir İmparatorluk kurulmuş ve döneminde, Anadolu ve yakın çevresinde, etkin olmuştur. Bu büyük imparatorluk, kendi kurulduğu yerde de, birçok sanat eseri ortaya koymuştur. Ancak, bunlardan en önemlisi ve görkemlisi Bergama Altarıdır.

Diğer ismi “Zeus Altarı” olan muhteşem kalıntı: 2200 yıllıktır. Bergama kralı II. Eumenes zamanında, antik kentin, akropol teraslarından birisi üzerine yapılmıştır. Yapının genişliği: 35.64 metre, derinliği: 33.4 metredir. Ön merdivenleri, 20 metre genişliğindedir. Tabanı, yüksek bir frizle dekore edilmiştir. Frizin tam ortasında, Zeus’un kızı Athena, sağ üst bölümde ise, Zafer Tanrıçası Nike görülmektedir.

Bu frizlerde, birbirini takip eden sahneler, yaşam olayları betimlenmiştir. Sunaklar, genellikle, tapınaklar önünde, açık havada yapılmıştır. Ancak, Bergama sunağı, muhtemelen bir tapınak sunağı değil, Akropol üzerinde bulunan Athena Tapınağının bir referans noktası olarak, muhtemelen: yalnızca kurban yeri olarak kullanılmıştır. Başka bir görüşe göre ise, sunak: Zeus ve Athena onuruna yapılmış bir sunaktır ve tapınaktan bağımsız bir işlevi vardır.

Çünkü, genellikle sunaklar, oldukça küçük olarak yapılır. Buna rağmen, Bergama sunağı, devasa boyutlara sahiptir yani bir sunaktan öte anlam taşıdığı düşünülmektedir. Ancak, yine de hangi tanrıya ithaf edildiğine dair açıkça belirleyici yazıt veya işaretler bulunmamaktadır.

Büyük sunak evinin içinde, daha küçük ve at nalı şeklinde bir küçük sunak odası bulunmaktadır.

Muhtemelen, kurbanlık hayvanlar burada kurban edilmiştir. Ama, burada, rahipler tarafından, aynı zamanda: tütsü, şarap ve meyve şeklinde sunular da yapılmıştır. Ancak, buraya, yalnızca kraliyet ve ünlü yabancı konukların girmesine izin veriliyormuş.

Geç antik dönemde, Hıristiyanlık etkin olunca, pagan dini ve tapınılan tanrıları bitmiştir. 7’nci yüzyılda, güçlü Araplara karşı, Bergama Akropolü, bir savunma yeri olarak güçlendirilerek kullanılmıştır. Bu sırada, Bergama sunağının bir kısım malzemesi, diğer yapılara, yapı malzemesi olarak kullanılmıştır.

1431-1444 yılları arasında, İtalyan Ancona Cyriacus, Belgamayı ziyaret eder ve günlüğünde sunağı tanımlar. 1625 yılında: William Petty, Thomas Howard ve Arundel isimli kolleksiyonerler Bergama’yı ziyaret ederler. Bu ziyaret sırasında, sunağın 2 kabartma paneli alınır ve takip eden süreçte, bu paneller yeniden bulunamazlar. Daha sonraki süreçte de, birçok gezgin, kentin akropolünde çizimler yaptılar.

Evet

Bu muhteşem büyük ve devasa anıt, nasıl topraklarımızdan kaçırılmıştır, yani çalınmıştır? 1878 yılında, Alman mühendis Carl Humann, yol yapmak üzere, bölgede bulunurken, burayı görür ve 1886 yılında, resmi kazılara başlar.

Onun başlıca düşüncesi: temel yapının sunak frizlerini kurtarmaktır. Aha sonra ise, akropolün diğer antik yapılarını ortaya çıkarır. Ancak, maalesef o sırada, kazılara katılan Osmanlı hükümeti ile yapılan müzakereler sonucu, o anda bulunan buluntuların yani friz parçalarının, Berlin Müzesine verilmesi konusunda anlaşma sağlanır.

Zaten, şu anda, bu eseri geri iade etmemelerinin en büyük nedeni, bu anlaşmadır. Maalesef, aynı dönemdeki atalarımız diyemeyeceğim bu insanlar, bu muhteşem anıtın yurtdışına çıkmasına, belki de birkaç kuruş karşılığında müsaade etmişlerdir.

Bergama’dan gönderilen binlerce parça

Berlin’de bulunan İtalyan restoratörler tarafından bir araya getirilmişlerdir. Bunun üzerine, 1901 yılında, Berlin’de Müze adasında yeni bir müze inşa edilmiştir. Ancak, bu ilk Bergama Müzesi, yetersiz ve yapısal olarak sağlam olmadığından, 1909 yılında yıkılmış ve yerine, 1930 yılında günümüzde görülen müze yapılmıştır.

Diğer yandan, size söylemek istediğim ve söylediğimde çok şaşıracağınız bir gerçek daha var. Bu kalıntıyı, ülkemiz topraklarından çalarak Almanya’ya götüren, Karl Human: öldükten sonra “Bergama” ya gömülmeyi istemiş ve adamın çaldıkları, Almanya’da sergilenmesine rağmen, kendisi Bergama Akropolüne gömülmüştür. Anlamak mümkün değil.

Milet Pazar Kapısı

Anadolu’daki “Milet” şehrine aittir.
Eser: II. Dünya savaşı sırasındaki bombalamalarda zarar görmüştür. Yapım tarihi olarak, MÖ.120 yılı düşünülmektedir. Yüksekliği: 17 metre, genişliği: 29 metredir. 1100 yılındaki bir depremde, şehir yıkılmış olmasına rağmen, kapı iyi korunmuş ve Theodor Wiegand tarafından, 1899-1913 yılları arasındaki kazılarda bulunarak ortaya çıkarılmıştır.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

 

İştar Kapısı

Irak ülkesinde, Babil/Babylon şehrinin, sekizinci kapısıdır. MÖ.575 yılında, kral emriyle inşa edilmiştir. Özellikle, mavi bir taş kullanılarak yapılmış olması ve üzerindeki kabartmalar ilgi çekicidir. Her yeni yıl kutlamasın sırasında, tanrılar ve heykeller: geçit töreniyle kapıdan geçerler.
İştar kapısı: 1902-1914 yılları arasında kazılmış ve 1930 yılında, Robert Koldewey tarafından çalınarak, Berlin Müzesine getirilmiş ve yeniden inşa edilmiştir. Yüksekliği: 47 metre, genişliği: 100 metredir.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Mshatta Cephe

Berlin Müzesinde, İslam sanatına ait bir şahaserdir. Bu cephe: 8’nci yüzyılda, günümüz Ürdün ülkesinin günümüzdeki başkenti olan Amman şehrinin 30 km. güneyinde, Castles çölündeki bir Emevi konut sarayında bulunmuştur. Saray kalıntıları, 1840 yılında keşfedilmiştir. Cephe, Osmanlı Sultanı Abdülhamit tarafından, bulunduktan sonra, Alman İmparatoru II. Wilhelm’e hediye olarak gönderilmiştir. Daha sonra ise, büyük parçalar da Berlin Müzesine götürülmüştür. Müzedeki cephe: 33 metre uzunluğunda ve 5 metre yüksekliğindedir. İslam sanatı ve arabesk mimari için, muhteşem bir güzellik, taş oymanın bu derece güzelliğini başka yerde görmek mümkün değildir.

Antik Koleksiyon Eserleri

Antik dönem koleksiyonu eserleri: Olympia, Samos, Bergama, Milet, Priene, Magnesia, Kıbrıs ve Didim bölgelerinden toplanarak, buraya getirilmiştir. Bu koleksiyon içinde: Yunan ve Roma dönemine ait: mücevherler, heykeller, yazıtlar, mozaikler, çömlekler bulunmaktadır.
Buradaki ana sergilerde: Milet kapısı ve Bergama sunağı bulunuyor.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

İslam Eserleri Müzesi

Burada: 8-19’ncu yüzyıllar arasındaki döneme ait, İslam sanatı eserleri sergilenmektedir. Bunlar arasında en öne çıkanı: Mshtta cephesidir. Burada sergilenen bir diğer eser ise: Halep odasıdır. Halep odası: Osmanlı döneminde, Suriye’nin Halep şehrinde yaptırılan bir evin salonudur. Burada, zaman zaman, İslam dünyasının modern sanat eserlerine ait geçici sergiler düzenlenmektedir.

Orta Doğu Museum

Bu bölümde, Alman arkeologları tarafından bulunarak, çalınan ve buraya getirilen: Asur, Sümer, Babil kültürüne ait eserler sergilenmektedir. Bunların başında: İştar kapısı, Babil taht odası görülmektedir.

Bergama Müzesinden çıktıktan sonra, yine nehir kıyısındaki yolu takiben güneye ilerliyoruz ve bu kez, karşımıza “Neue Müzesi” çıkıyor.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

NEUES MUSEUM

Bode str. Caddesindedir. Giriş ücretlidir. Ücretler: 10 ve 5 Euro’dur.
Altes müzesindeki aşırı kalabalığa rahatlama getirmek için, 1859 yılında açılmıştır.
Yani, burası; yeni müze diye biliniyor. 1859 yılında tamamlanmıştır.

Yapıldığı yıllarda: endüstriyel teknolojik inşaat malzemelerin kullanılması nedeniyle, zamanının en iddialı projelerinden biriydi. Neo-klasik tarzda yapılan bina: sarmal bir odak noktasındaki merdiven aracılığı ile birbirine bağlanan, 3 sergi katından oluşmaktadır ve klasik dönem ressamları tarafından dekore edilmiştir.

II. Dünya savaşında 1939 yılında bina büyük ölçüde tahrip olmuş ve kaderine terk edilmiştir. 16 Ekim 2009 tarihinde, ziyarete açılmıştır. Müze binasının mimarisi : 2010 yılında, RIBA Avrupa Ödülü kazanmıştır.

Müzede sergilenenler: Prehistoria, Erken Tarih ve Mısır eserlerinden oluşmaktadır. Sergilenen eserler arasında: özellikle Mısır Kraliçesi, dünyanın en güzel kadını olarak betimlenen Nefertiti’nin büstü, olağanüstü güzelliğiyle dikkat çekmekte ve müzenin en değerli eseri olarak öne çıkmaktadır ki, buraya sırf bunu görmek için bile gitmenizi önerebilirim. Bunun yanında, birçok papirüs toplama eser de sergilenmektedir. Yani, muhteşem bir papirüs koleksiyonu var.

Burayı da gezdikten sonra, hemen arka bölümde, nehir kıyısındaki “Alte National Galerie” müzesini geziyoruz.

ALTE NATİONAL GALERİE

Burası, eski ulusal galeri olarak bilinmektedir. Müzenin görkemli binası, Yunan tapınağı şeklinde inşa edilmiştir. Müzede, klasik, romantik, modern dönemden resim örnekleri sergilenmektedir.
Müzede sergilenen koleksiyonlar arasında: Edouard Manet, Claude Monet, Max Liebermann, Karl Corinth gibi sanatçıların eserleri bulunuyor. Ayrıca: heykeller ve tablolardan oluşan, 19’ncu yüzyılın en büyük koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapmaktadır.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

 

NEUE NATİONAL GALERİE

Burası, bir modern sanatlar müzesidir. Bina, Ludwıng Mies van der Rohe tarafından tasarlanmış ve 1968 yılında açılmıştır.
Müzede sergilenen eserler: modern 20’nci yüzyılın sanatının öne çıkan eserleridir. Özellikle: Pablo Picasso, Joan Miro, Barnett Newman gibi sanatçıların tabloları görülebiliyor. Ancak, müze binası küçük olduğundan, sergilenen koleksiyonlar sürekli değiştirilmektedir.

Sonra, tekrar güneye yöneliyoruz ve bu kez karşımıza: “Altes Müzesi” çıkıyor.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

ALTES MÜZESİ

Müze adası karşısında, Am Lustgarten olarak bilinen bölgededir. UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilerek koruma altına alınmıştır. Giriş ücretlidir. Büyükler 8 Euro, çocuklar ,4 Euro.
Burası, eski müze olarak bilinir ve 1823-1830 yılında, Karl Friedrich Schinkel tarafından kurulmuştur. Alman tarih müzesidir. Müzede: Prusya kraliyet ailesinin sanat koleksiyonu sergilenmektedir.

Zaten, müzenin asıl kuruluş amacı: 1826 yılında, Prusya kraliyet ailesinin değerli koleksiyonlarını sergilemektir.
1998 yılından bu yana, müzenin zemin katında: Eski Eserler Koleksiyonu sergileniyor. Müzenin ikinci katında ise, özel sergiler var. En önemli bölüm ise, 2005 yılında, Mısır Müzesinin buraya taşınması ile gelişmiştir. Mısır Müzesi, Mısır uygarlığının önemli eserlerinin sergilendiği, bu konuda dünyanın sayılı müzelerinden birisidir. Müzede, Mısır uygarlığına ait, çok sayıda ilgi çekici eser bulunmaktadır.

Altes Müzesini gezdikten sonra, hemen yanındaki yeşil alanın, nehir yönünde, nehir kıyısında: “Berlin Katedrali” ni görüyoruz.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

KAİSER WİLHELM KİLİSESİ

Bu kilise yapısı, 1890 yılında yapılmış; savaşın yarattığı acıların ve sıkıntıların sembolü olarak, restore edilmeden günümüze kadar korunmuştur. 1943 yılındaki bombaların hedeflerinden biri olan yapının hemen yanına, 1959-1963 yılları arasında 113 metre yüksekliğinde modern bir çan kulesi yapılmıştır.

Hava saldırısında yıkılan kilisenin, ancak bir parçası olan giriş holü kurtulmuştur. Bu giriş holü: 7 Ocak 1987 tarihinde takdis edilerek ziyarete açılmıştır. Burada: mozaik zemin üzerinde: bir Baş Melek Mikail ve kendisiyle mücadele eden bir ejderha görülmektedir.

Katedralin hemen karşısındaki yeşillik alan: Lustgarten.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

LUST GARTEN

Müzeler adası yakınlarında bir parktır. Tarihi süreç içinde, park alanı: geçit törenleri, kitlesel gösteriler ve halka açık bir park olarak kullanılmıştır.
Park, ilk olarak, 1646 yılında park olarak kullanılmaya başlanmıştır. 1997 yılında ise, park alanı, yeni peyzaj çalışmaları yapılarak güzelleştirilmiştir.

8. Daha sonra: “Unter den Linden” caddesine çıkıyoruz ve batı yönünde ilerlediğimizde, hemen nehrin karşı kıyısında, bu kez “Deutche Historiche Museum” müzesini görüyoruz.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

DEUSTCHES HİSTORİCHES MUSEUM-ALMAN TARİH MÜZESİ

Müze: Unter den Linden bölgesindedir. Pazartesi hariç, her gün, saat: 10.00-18.00 arasında açıktır. Müzeye giriş ücreti, 18 yaş altındakiler ücretsiz, üstündekiler ise, 5 Euro’dur.

Müze, ilk olarak, Berlin şehrinin kuruluşunun 750’nci yılı anısına, 1987 yılında açılmış ve kuruluşundan bu yana, çok sayıda geçici sergiye ev sahipliği yapmıştır.
Bina: Çinli-Amerikalı mimar Pei tarafından tasarlanmış olup, cam ve çelikten, sarmal bir merdiven ile girilen ve geniş bir fuayesi bulunan yapıdır.

Müzede, 10’ncu yüzyıldan başlayarak, günümüze kadar olan süreçte, Alman tarihine damga vurmuş kişiler ve olaylar hakkında ayrıntılı bilgiler verilmektedir. Müzenin bir başka önemli yanı ise, Nazilerin yarattığı yıkımın korkunç boyutlarının da sergileniyor olmasıdır.

Evet, bu müzede: 8000 eserden oluşan, kendine ait bir tablo koleksiyon bulunuyor. Bu daimi koleksiyon, biraz önce söylediğim gibi, geçici koleksiyonlar ile zenginleştirilerek, ziyaretçilerin görüşüne açılıyor.

Daha sonra, geriye dönüyoruz ve nehrin öbür kıyısında, hemen köşede “DDR Müzesi” ni geziyoruz.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

DDR MÜZESİ

Karl-Liebknech str. Caddesindedir. Giriş ücretlidir ve giriş ücretleri: 5.5 ve 3.5 Euro’dur.
Burası, Almanya birleşmeden öncesi dönemdeki, Demokratik Alman Cumhuriyeti yani Doğu Almanya bölümünde, 40 yıl boyunca açık kalmıştır.

Daha sonra, yani Almanya birleşince, yeniden düzenlenmiş ve 15 Temmuz 2006 tarihinde ziyarete açılmıştır. Burada: gözetim altında yaşamanın özelliklerini anımsatan objeler sergileniyor ve müze, Doğu Almanya’nın bu yaşam kültürünü sergilemesi açısından ilgi çekmektedir.

Yani bir anlamda, eski Doğu Almanya’nın yaşamsal kültür objeleri sergileniyor. 300’den fazla, Doğu Alman vatandaşı, kişisel eşyalarını buraya bağışlayarak, sergilenmesini sağlamışlardır. Bunlar arasında: Stern radyo, fotoğraflar, Erika marka daktilo sayılabilir. Ayrıca: çocuklara ait alıştırma kitapları, giyim dolapları ve giyimler, oturma odası sergileniyor. İlginizi çekeceğini pek sanmıyorum, ayrıca bu müzeye giriş: 5.5 Euro.

Hemen aradaki caddenin karşısında, köşede, nehir kıyısında bir park var “Marx-Engels Forum”

Daha sonra, yine aynı cadde üzerinden, kuzey doğuya doğru yürümeye devam ediyoruz ve karşımıza “Fernsehturm televizyon kulesi” ve hemen altında “Alexander Platz” meydanı görüyoruz. Burası: zaten bir anlamda, şehirde: otobüs, tramvay ve metro hatlarının kesiştiği bir yer olarak önem kazanmaktadır.
Meydan oldukça büyüktür ve tüm şehirliler tarafından bilinir.
Burada, özellikle yılbaşı öncesinde muhteşem bir eğlence alanı kuruluyor. Bu alanda, herkes, birasını ve sıcak şarabı yudumlarken, bir yandan da şehre özgü sosislerin tadına bakıyor. Meydanda yürüyüş yapabilirsiniz.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

ALEXANDER PLATZ

İlk yapıldığında, yani 19’ncu yüzyılın ortalarında, Ortaçağ döneminde, burası: bir askeri tören alanı ve hayvan pazarı olarak kullanılmıştır.1805 yılında, Rus çarı I. Alexander’ın şehri ziyareti anısına, meydana bu isim verilmiştir.

Burada: şehrin komünist dönemine ait yapılar bulunuyor. 1989 yılında, Berlin duvarı yıkılmadan hemen önce, 4 Kasım 1989 tarihinde Doğu Alman yönetimi aleyhine yapılan ve yaklaşık 700 bin kişinin katıldığı gösteri, bu meydanda yapılmıştır.

Günümüzde, buraya yakın “Hackesche Markt/Höfe” denilen bir yemek ve alışveriş merkezi bulunuyor. Bu meydanda: açık alandaki masalara oturun ve bir kahve alıp, gelip-geçeni seyredin.

Nikolaikirche-Aziz Nicholas Kilisesi

Mitte bölgesinde, Nikolaiviertel mahallesindedir.
Şehrin en eski yapılarındandır. Kilise yapısı: 1220-1230 yılları arasında inşa edilmiştir. Yapıldığı ilk yıllarda, Roma Katolik kilisesi olarak hizmet vermiştir. 1691-1705 yılları arasında ise, Lutheran kilisesi olmuştur.

II. Dünya savaşı sırasında, yapı bombalamalar sonucu tahrip olmuştur ve 1949 yılında, tamamen çökmüştür. 1981 yılında, yapı, Demokratik Almanya idaresi tarafından yeniden yapılmıştır. Günümüzde, yapı, bazen kilise ve bazen de konser mekanı olarak kullanılmaktadır.

Erich Honecker

1970’li yıllarda yapılan, sosyalist kent estetiğine uygun bir alışveriş merkezidir. Cephe: petek alüminyum şeklinde yapılmıştır.

Rotes Rathaus-Kırmızı Senato Binası

Rathaus str. Caddesindedir.
Yapı: 1869 yılında yapılmıştır. Binanın cephesi, tamamen kırmızı tuğlalardan yapılmıştır ve bu yüzden, hemen tanınabilmektedir. II. Dünya savaşı sonundaki bombalamalarda, burası da büyük hasar görmüştür ve 1950’li yıllarda onarılmıştır. Ana portal üzerindeki kule, 74 metre yüksekliktedir.
Günümüzde, burada Belediye Başkanı ve Berlin Senatosu üyelerinin çalışma ofisleri bulunmaktadır.

Hotel Standt Berlin

123 metre yüksekliktedir. İlk yapıldığında eğitimciler için yapılan bir bina olup, günümüzde öğretmenevi gibi kullanılmaktadır. Aynı zamanda, GDR isimli yayınevi de buradadır.

Hemen yan tarafta ise: Alexander Platz istasyonu var.

Tren istasyonunun hemen öte yanında, “Kaufhof Galerie” denilen büyük bir alışveriş merkezi görülüyor. Bunun hemen arkasındaki yüksek bina “Hotel Park Inn” var.

Bu bölgede, ayrıca şehrin en yüksek yapılarından biri olan televizyon kulesi bulunuyor. Burada: 9 Euro ücret ödeyerek kuleye çıkabilirsiniz. Daha sonra, kulenin çevresindeki yerleri gezebilirsiniz. World Clock denilen yerde, “İstanbul” önünde, hatıra fotoğrafı çektirebilirsiniz. Sonra: Neptun brunnen havuzunu görmelisiniz.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

 

Fernsehturm-Tv Kulesi

Şehir merkezinde: Alexander Platz bölgesindedir.
1965-1969 yılında yapılan kulenin yüksekliği: 365 metredir. Berlin şehrinin en yüksek yapısıdır. Aslında yapıldığında, Avrupa’nın en yüksek kulesi olarak tasarlanmıştır. Ancak, Moskova kulesinden sonra, ikinci sıradadır.

Kulenin üstünde: açık ve puslu olmayan bir havada, yaklaşık 40 km. lik çevre görülmektedir. Almanya’nın en yüksek yapısıdır.

Kulenin üstünde bir ziyaretçi platformu ve bir kürenin ortasında döner restoran var. Bu döner restoran, her 30 dakikada bir tam tur yapmaktadır. Kulenin asansörleri ile, 200 metre yüksekliğe 40 saniyede, seyir terasına çıkılabiliyor. Gözlem güvertesi, yerden 203 metre ve restoran ise, 207 metre yüksekliktedir.

Buranın, yıllık 1 milyon civarında ziyaretçisi var.

Burada bir ayrıntı daha var. Kulenin en tepesinde, 140 paslanmaz çelik kesimden oluşan bir kubbe bulunuyor. Bu kubbe, güneş vurup parladığında, genellikle bir “haç” yansıması ortaya çıkıyor. 2006 yılında, Haziran ayında, Dünya Kupası Futbol Şampiyonası sırasında, dev bir gümüş ve kırmızı renkli futbol topuna dönüştü. Yani, Dünya futbol olayının mükemmel bir sembolü haline geldi.
Buraya da, uğramanızı öneririm, küçük bir mola sırasında, şehrin muhteşem manzarasını izleyebilirsiniz.

2.GEZİ ROTASI

Bulunduğunuz yerden, bir şekilde “Brandenburg Tor” bölgesine gidiyorsunuz.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

“Brandenburg Tor” kapısını görüyorsunuz ve daha sonra kuzeye yönelip, yürüyerek “Reich Stag” sarayına gidiyorsunuz. Buralar, tarihi özellikleri nedeniyle, şehir ziyaretçileri tarafından yoğun olarak ziyaret edilmektedir.

Brandenburg kapısının hemen yakınında, solda “Adlan Otel” var. Burası, bir zamanlar, Michael Jackson’un, çocuğunu balkondan sallandırdığı ve birçok televizyon kanalında günlerce bu görüntünün bulunduğu bir yer olarak önem kazanıyor. Bu otelde, kısa bir kahve molası verebilirsiniz.

Bu kapı: şehrin doğu ve batı bölümlerini ayıran sınırın, en ucunda, II. Dünya Savaşından kalan tek kapıdır. Kapının bulunduğu yerde, Alman gençleri, askeri üniformalar içinde, turistlerle hatıra fotoğrafı çektiriyorlar.

BRANDENBURGER TORR

Pariser Platz meydanındadır. Burada: her gün, rehber eşliğinde, saat: 11.00 ve 13.00’de hareket eden, 3.5 saat süren şehir turlarına katılabilirsiniz.
Evet, gelelim, buranın tanıtımına: Burası şehir merkezinin batısında, bir kapıdır. Ama, Berlin ve Almanya’nın en tanınmış yerlerindendir. 200 yılı aşkın süredir, bulunduğu yerden, tarihe ışık tutmaktadır.
Kapı: 1788-1791 yılları arasında tamamlanmış ve şehrin en önemli sembollerinden biri olmuştur. Dikkatli bakıldığında, Atina’daki Akropol yapısını anımsatıyor.
Kapının üzerinde: 4 at tarafından çekilen arabasında, Zafer Tanrıçası “Nike” heykeli görülüyor. Heykel: 1806-1814 yılları arasında, Fransa’dan ganimet olarak getirilmiştir.

Kapı: 2000-2002 yılları arasında restore edilmiştir.
Şehirde: II. Dünya Savaşında, tüm Büyükelçilikler yıkılmış ve daha sonra, özellikle son on yılda, bütün büyükelçilikler, yeni binaları ile şehri donatmışlardır. Bu süreçte, Amerikan Büyükelçiliği de, Brandenburger kapısı yanındaki, Pariser Platz meydanında inşa edilmiştir.

22 Aralık 1989 tarihinde, bu bölge resmen trafiğe açılır ve 100 bin kişi, iki Almanya’nın birleşmesini kutlamak üzere buraya gelirler ve batı yönünde biriken yüzbinlerce insan, doğu bölümünde birikenlerle buluşabilmek için, duvarı yıkmaya başlarlar ve duvar ilk olarak, burada yıkılır, her iki taraf birleşir.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

REİCH STAG-PARLAMENTO BİNASI

Yapı: Platz der Republic denilen yerdedir. Yazının başında belirtmem gerekir ki, bina ziyaret edilemiyor, yalnızca uzaktan görüntüsünü izlemek mümkündür. En azından, 2011 yılı için böyledir, gelecekte ziyarete açabilirler.
Yapı: 1894 yılında, Fransızlardan alınan savaş tazminatıyla yapılmıştır. Binanın cephesine, 1915 yılında “Alman Halkına” yazısı ilave edilmiştir. 1933 yılındaki yangında bina büyük hasar görür.
1945 yılında ise, binaya Rus bayrağı çekilmiş ve II. Dünya savaşının, Almanların yenilgisiyle bitmesinin sembolü olmuştur.

Bina, 1960’lı yıllarda kısmen yenilenmiş ve Almanya’nın birleşmesi sonucunda, 3 Ekim 1990 tarihinde, ünlü İngiliz mimar Sir Norman Foster tarafından, binaya modern bir cam kubbe eklenmiştir. Daha sonra ise, bina, modern Alman parlamentosu Bundestag’ın buluşma yeri olmuştur. 19 Nisan 1999 tarihinde, Sir Norman Foster, burada görkemli bir restorasyon çalışması yapmıştır.

Evet: bence, soruşturun, ziyarete açık ise, binanın tepesine çıkın ve şehrin muhteşem manzarasını izleyin. Bu bölüm, gece yarısına kadar açıktır. Kubbe çevresinde, Berlin şehrinin 360 derecelik görünümü var.

Kubbe, aynı zamanda, hemen altta bulunan parlamentonun ana salonunun ışıklandırılmasını sağlıyor. Yani, salona güneş giriyor. Herhangi bir ücret ödenmiyor, yalnızca biraz sıra bekleneniz gerekebilir.

Parlamento binasının hemen yanında: Başkanlık Binası var. Bu binanın üzerinde yine bir yazı görülüyor. “İnsanlar devlet için değil, devlet insanlar için vardır”. Bu yazı: Albert Einstein’a aittir. Malum, kendisi Almanya’nın yetiştirdiği bir ünlü iken, Naziler döneminde buradan ayrılmak zorunda kalmıştır.

Sonra

Tiergarten bahçesine giriyoruz. Bahçe, yani park alanı, çok büyüktür. Park alanında: koşanları, yürüyenleri, bisiklete binenleri görebilirsiniz. Ayrıca, burada: Soviet War Memorial anıtı ve daha sonra, Berlin zafer sütununu görüyoruz.

Bu park, oldukça güzel ve büyük ve burada tüm bir gün geçirebilirsiniz. Her taraf yemyeşil, burada 1-2 saat gezip sonra yürüyerek, Siegessaule denilen kulemsi yapıya gidip, tepesine çıkıp, şehrin panoramik manzarasını izleyebilirsiniz, bu da bir seçenek.
Park içinde, bir de hayvanat bahçesi bulunuyor.

Bu hayvanat bahçesinde “panda” var. Özellikle, bu pandaları görmek için hayvanat bahçesine girmek isterseniz, 12 Euro giriş ücreti ödemeniz gerekiyor. Ancak, hayvanat bahçesinin çevresinden dolaşarak, bazı hayvanları, dışarıdan ücretsiz olarak da görebiliyorsunuz.
Bu park yakınlarına ait son bir not: Pazar günleri bu yakınlarda bir bit pazarı kuruluyor ki, mutlaka gitmenizi öneririm. Brandenburger kapısına sırtınızı verin ve geniş caddeden, doğu Berlin istikametinde yürüyün, yaklaşık 20 dakika kadar sonra, bit pazarını görebilirsiniz.

TİERGARTEN

Burası, Mitte ilçe merkezinde bulunan bir parktır. 1830’larda tasarlanan park alanı: gerek 1933 yılındaki yangın ve gerekse 1943 yılındaki hava saldırılarında büyük hasar görmüştür. 1944 yılından sonra, parkta büyük ölçüde ormansızlık görülmeye başlandı.
Günümüzde, Alman Cumhurbaşkanı konutu park içinde bulunmaktadır. Ayrıca, park alanı içinde, çok sayıda heykel bulunuyor. Özellikle, Berlin Zafer Sütunu görülmeye değerdir.
Burada, göle karşı oturun, tam bir cennet parçasıdır. Şehrin ortasında bir orman bulacaksınız.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Berlin Zafer Sütunu

Heincih Strack tarafından tasarlanan anıt, 1864 yılı sonrasında, Danimarka-Prusya zaferinde, Prusya’nın zafer kazanması onuruna yapılmış ve 2 Eylül 1873 tarihinde açılmıştır. Anıt: 8.3 metre yüksekliğinde ve 35 ton ağırlığındadır. Sütunun bulunduğu site, Alman askerlerinin geçmişteki zaferlerini yansıtıyor ama aynı zamanda Nazi sembolü olarak da biliniyor ve bu yüzden tartışılıyor.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Zoologischer Garten-Berlin Hayvanat Bahçesi

Burası, park içinde, Hardenberg platz bölgesinde, Avrupa’nın en çok ziyaret edilen hayvanat bahçelerinin başında gelmektedir. Burada: 1000 civarında hayvan barınağında, 15 bin civarında hayvan bulunmaktadır. Ayrıca, bir akvaryum ve kuşhane bölümleri de bulunuyor.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Schloss Bellevue Sarayı

Günümüzde, Alman Cumhurbaşkanının konutu olarak kullanılan yapı: yaz ikametgahı olarak, 1786 yılında yapılmıştır. Saray yapısı, yaklaşık 20 hektarlık park alanı ile çevrilidir. 1928 yılında, yapı, konuk evi olarak restore edilmiştir.

Ancak, II. Dünya savaşındaki bombardıman sırasında hasar görür ve 1950 yılında önemli ölçüde yenilenir. 1994 yılından sonra ise, Almanya Cumhurbaşkanı ikametgahı olarak kullanılmaya başlanır.

Daha sonra: gezilmesi gereken yerlerin en başında gelen “Berlin Duvarı” nı görmeliyiz. Berlin duvarına ulaşabilmek için, Postdamer Plz meydanından, Checkpoint Charlie noktasına doğru yürüyoruz, bu sırada yerde “Berliner Mauner” yani “Berlin Duvarı” yazısını izleyin ve böylece, Berlin duvarına ulaşabilirsiniz.

Burada: Berlin duvarının gri ve soğuk halini göreceksiniz. Duvarın diğer bölümü ise, East Side Gallery denilen yerdedir. Burada, birçok resim var ve şehri duvarla bölgenin anlamsızlığı hakkında, birçok mesaj görülüyor. Bu arada, Checkpoint Charlie noktasındaki müzeye girmeyi, sakın unutmayın.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

BERLİN DUVARI

Berlin duvarı: 1961 yılında: Doğu Almanya bölümü tarafından yaptırılmıştır. Duvarın bu bölümünde, işaretli alana girenlerin ölüm riski vardı. 13 Ağustos 1961 tarihinden itibaren, şehrin iki bölümü arasındaki ilişki tamamen kesilir.
Toplum uzunluğu 155 km. olan duvarın, 45 km. lik bölümü, şehir içinden geçmektedir.

1961-1989 yılları arasında, duvar, tüm göçleri engellemiş ve kaçmaya çalışan yaklaşık 5000 kişiden, 100-200 arasındakiler açılan ateş sonucu öldürülmüşlerdir.

9 Kasım 1989 tarihinde, şehrin doğu bölümündeki kalabalıklar, hep birlikte duvara tırmanmaya başlamışlar ve şehrin batı bölümünde ise, büyük şenlik atmosferi yaratılmıştır. Aynı gün, duvar yıkılmıştır. Duvar yıkıldıktan sonra, duvar parçaları, coşkulu bir halk ve hediyelik eşya satıcıları tarafından ele geçirilmiştir. Daha sonra, 3 Ekim 1990 tarihinde, her iki Almanya birleşmiş ve birleşik Almanya Federal Cumhuriyeti kurulmuştur.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

 

East Side Gallery

Berlin Duvarının, 1.3 km. lik bölümü, buradadır. Galeri, 1990 yılında, dünyanın dört bir yanından gelen sanatçılar tarafından 105 resim yapılarak süslenmiştir. Sonuç olarak, burada, dünyanın en büyük ve en uzun ömürlü açık hava galerisi ortaya çıkmıştır.

Resimlerde, genellikle: değişim zamanı ve dünyadaki tüm insanlar için, daha iyi ve güzel bir gelecek için coşku ve umutlar resmedilmiştir. Ancak, resimlerin büyük çoğunluğu: erozyon sonucu zarar görmüş ve 2000 yılında yapılan bir çalışma ile, restore edilmiştir.

CHECKPOİNT CHARLİE

Friedrich str. Caddesindedir.
Burası, şehir birleşmeden önce, yani iki parça iken: Doğu ve Batı Berlin arasındaki bir geçiş noktasıdır. Yani, birçok dramatik olaya şahitlik etmiştir. Bir diğer geçiş noktası olan: Glienicker köprüsü ile birlikte, çok bilinir bir yerdir.

Özellikle: diplomatlar, gazeteciler ve Deutsch Marks alışverişinden sonra, Doğu Berlin bölgesine bir günlük girmek için vize izni verilen yer olarak da hafızalarda yerini almıştır. Amerikan ve Sovyet tankları; Ekim 1961 tarihinde, burada karşılaşmışlardır.

O dönemlerde, yani soğuk savaş yıllarında: Doğu bölümünden, Batı bölümüne, yaklaşık 5 bin kişi kaçmıştır. Kaçanların en yaşlısı 80 yaşında, en genci ise 16 yaşındadır.
Bu kaçma teşebbüsünde bulunanlardan, 180 tanesi vurularak öldürülmüştür.

Burada, bir de müze bulunuyor. Müzede: kaçmak isteyenlerin ürettikleri araçlar da sergileniyor. Orijinal “Check Point” işareti de burada sergilenmektedir.
Günümüzde, şehrin en önemli turistik bölgelerinden biri olan buraya giderseniz, Alman Nazi üniforması giymiş, Alman gençleriyle, fotoğraf çektirebilirsiniz.

Bir diğer gezi noktamız: Kudam bölgesidir. Burası, tam bir alışveriş merkezidir. Yani, bir anlamda, İstanbul ile karşılaştırırsanız “Bağdat caddesi” benzeri bir yer denilebilir. Ama, buradaki fiyatlar çok aşırı yüksek, yine de alışveriş yapmasanız da, gezinmek için buraya mutlaka gitmelisiniz.

Özellikle: Kudam yakınlarında, yani şehrin batısında konaklamak isterseniz, burada gayet güzel ve uygun fiyatlı oteller bulmak mümkündür. Hatta: Kudam bölgesindeki “Sightseeing” otobüsleri, şehri keşfetmek isteyen gezginler için çok uygundur.

KURFÜRSTENDAMM-KU’DAM

Kurfürstendamm merkezinde, Breitscheip platz meydanındadır.
Aslında bu caddenin ismi: Kurfürstendamm’dır. İlk olarak: cadde üzerinde, 1543 yılında yerleşim görülmüştür. 1875 yılında ise, 53 metre genişliğinde yapılmıştır.

Günümüzde, şehrin en ünlü caddesidir ve aynı zamanda ana merkezi: buradadır.
Paris’te bulunan, Champs-Elysees bulvarına benzetilmektedir. Cadde üstünde: evler, oteller, dükkanlar ve restoranlar bulunuyor. Özellikle, birkaç moda tasarımcısı (Chanel, Gucci, Valentino, Cartier, Vercace vs.) ve otomobil üreticisi firmanın satış yerleri de bulunuyor.

Cadde üzerinde, ilginç bir kilise yapısı var.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Skulptur-Berlin Heykeli

Tauentzien strabe bölgesindedir.
Şehrin bölündüğü eski dönemlerin anısına, 4 borudan oluşan heykel, caddenin ilginç ve görülmesi gereken yerlerinden biridir.

ŞEHİRDE, GEZİLECEK DİĞER YERLER

Şehirde, her turistin yolunun düştüğü bir yer daha vardır. Burası: “Denkmal für die ermordeten juden europas” yani “katledilen Avrupalı Yahudiler anıtı” dır.
Burası, II. Dünya savaşında, Naziler tarafından katledilen, 6 milyon Yahudi’nin anısına yapılmıştır. Burada: labirente benzeyen simgesel mezarlıkta dolaşır ve yerin altındaki müzede: o dönemin acılarını günümüze taşıyan insan hikayeleriyle karşılaşabilirsiniz.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

 

HOLOCAUST MEMORİAL-YAHUDİ SOYKIRIM ANITI VE MÜZESİ

Nazi döneminde, şehirde: 180 bin civarında Yahudi bulunuyormuş. Nazilerin katliamından, bunlardan yalnızca 5 bin kişi kurtulabilmiştir.

Brandenburger kapısının hemen yakınındadır. 1989 yılında yapılmıştır. Anıt: değişik boylardaki, 2700 anıtın sıralanmasıyla oluşmuştur. Bu anıtların boyutları: uzunlukları: 2.38-0.20 metre, genişlikleri: 4.8-0.95 metredir. Steller: kafa karıştırıcı bir atmosfer yaratmak amacıyla tasarlanmıştır.

Jewis Museum-Yahudi Müzesi: Mimar: Daniel Libeskind tarafından: 1 Nisan 2003 tarihinde: yani iki Almanya birleştikten sonra yapılmış ve aynı yılın 12 Mayıs günü, ziyarete açılmıştır. Mimari bakımdan son derece etkileyicidir.

Binanın tasarımı, sergideki çarpıklık, Yahudi soykırımının ağırlığını, tüm dehşetiyle yaşatır. Ses ve müzikle desteklenmiş karanlık koridorlardan geçerken, bir mimari eserin insan üzerinde ne derece etkileyici olduğunu görebilirsiniz.

Bölge: açıldığı ilk yılda, 3.5 milyon kişi tarafından ziyaret edilmiştir. Hatta, bu ziyaret edenlerin, % 40 kadarının Alman olmadığı da belirlenmiştir.
Özellikle insanın bazen ne ölçüde acımasız olduğunun en büyük göstergesidir.

Şehirde, görülmesi gereken yerlerden biri de “Raddison Blue Hotel” lobisidir. Hani yolunuz düşer veya yakınlarından geçerseniz, kısa bir zaman ayırmalısınız. Burada: dev bir deniz akvaryumu var. Otelin odalarında da akvaryum içinde balıkların bulunduğu söyleniyor.

 Kreuzberg

Buraya 1 mayıs günü yolunuz düşerse, muhteşem bir panayırın tam ortasında kalırsınız. Sokaklar ağzına kadar doludur, buralarda: konser platformları, her türlü yiyecek ve içecek satılan Türk tezgahları ile 1 Mayıs kutlamaları yapılır. Bu kutlamalara, her türden insan katılır ve muhteşem bir eğlence düzenlenir.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

KREUZBERG

Şehirde yaşayan yoğun Türk nüfusu: yani yaklaşık 200 bin civarındaki Türk vatandaşı, buradadır. Bu bölgede, Türkçe tabelalar, dükkanlar ve restoranlar, kahvehaneler, lokaller görebilirsiniz.

Yani, tek kelime Almanca bilmeden, burada gezinmek mümkündür. Yalnız işin ilginç bir yönü daha var. Bizim vatandaşlarımızın bu kadar yoğun olduğu mahallenin diğer kıyısında ise: şehrin marjinal sanatçıları ve gaylar yaşıyor. Ama, sonuçta, hiç kimse kimseye karışmıyor.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

ICC-INTERNATİONALES KONGRE MERKEZİ

Şehir merkezinde, Westend bölgesindedir.
Dünyadaki en büyük konferans merkezlerinden birisidir. Burada, konferans yanında, tiyatro ve konserler gibi etkinliklerde düzenlenmektedir.
Yapı: 1979 yılında hizmete açılmıştır. Uzunluğu: 320 metre, genişliği: 80 metre ve yüksekliği: 40 metredir.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

 

GENDARMEN MARKT

Burası: şehrin en güzel meydanlarından biridir. 17’nci yüzyılın sonlarından kalmadır. Meydanın tam ortasında: konser salonu, bir yanında Fransız katedrali, diğer yanında Alman katedrali görülüyor.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Fransız katedrali

1701-1705 yılları arasında inşa edilmiştir. Katedralde, bir görüntüleme platformu, bir restoran ve bir Huguenot müzesi bulunuyor.

Deutscher Dom-Alman katedrali

Gendarmenmarkt meydanının güneyindedir. Beşgen yapı: Martin Grünberg tarafından tasarlanmış ve 1708 yılında yapılmıştır. 1785 yılında kule eklenir. 1945 yılında büyük bir yangın sonucu, katedral yanar ve 1993 yılında her iki Almanya birleşince, yeniden yapılarak, 1996 yılında müze olarak açılır. Günümüzde, dini hizmetler yürütülmektedir.

Das Konzerthaus (Konser salonu)

Gendarmenmarkt meydanındadır.
Burası, 1821 yılında, Karl Friedrich Schinkel tarafından inşa edilmiştir. 1817 yılında tahrip olan ulusal tiyatro yıkıntıları üzerine yapılmıştır.

Bu yüzden, binanın bazı parçaları, sütunları ve dış duvarları, eski tiyatroya aittir. II. Dünya savaşı sırasındaki bombardımandan, burası da etkilenmiştir ve 1984 yılında yeniden yapıldığında, konser salonu haline getirilmiştir. Berlin Senfoni Orkestrası, gösterilerini burada yapmaktadır.

Meydanın ortasındaki: Oranienburger Caddesi ise, şehirdeki gece hayatının merkezidir.
Meydanın ortasında bir de heykel var. Friedrich Schiller isimli şairin heykeli bulunuyor. II. Dünya savaşı sonundaki bombalamada, binalar büyük hasar görmesine rağmen, daha sonra yenilenerek eski durumlarına kavuşturulmuşlardır.

Burayı gezmek isterseniz, Cumartesi günleri, saat: 10.00 civarında, rehberli turlar var. Pazar günleri ise, burada aile konserleri düzenleniyor ve özellikle çocuklar tarafından yoğun tercih ediliyor. Ancak, gitmek için rezervasyon yaptırmak gerekiyor.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

EPHRAİM PALAİS MUSEUM

Post str. Caddesindedir. Giriş ücretlidir, ücretler: 5 ve 3 Euro’dur.
Şehrin en güzel köşesinde, kuyumcu Veitel Heine Ephraim tarafından; 1762 yılında yaptırılmıştır.

Özellikle, cephesi görülmeye değerdir. Kavisli cephe yapısında, dövme demir balkonlar ve 1. katta ünlü oval merdiven ve tavan, muhteşem güzelliktedir.
Burada, toplama baskı koleksiyonu bulunuyor. Geçici sergiler düzenleniyor. Müze, binanın salonunda ve lobisindedir.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

JUDAİCUM-NEUE SYNAGOGE MÜZESİ

Müze: 1866 yılında, ilk olarak, Berlin şehrinin yeni Sinegogu içinde açılmıştır. Sinegog: 3000 kişi oturma kapasitelidir. Magribi-Bizans tarzında inşa edilmiştir. Yahudi cemaatinin görkemli ve cesur bir sembolüdür. 1943 yılında, şehrin bombalanması sırasında, burası da hasar görmüştür.

Ancak, zaten, 1938 yılında, Naziler tarafından, saldırıya uğramış ve harabeye dönmüş haldeydi.
1995 yılında, Sinegog restore edilerek açılmıştır. Günümüzde, müze olarak kullanılmaktadır. Eski Sinegog’dan kalan duvar, günümüzde bir cam ve çelik yapı ile koruma altına alınmıştır ve ziyaretçiler tarafından görülebilmektedir. Orijinal binanın, dekoratif mobilyaları da korunmuştur. Müze Cumartesi günleri ve Yahudi tatil günlerinde kapalıdır. Bunun dışında, müzeyi gezebilmek mümkündür.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

MADAME TUSSAUDS

Unter den Linden bölgesindedir. Giriş ücretlidir ve giriş ücretleri: 18.5 ve 17 Euro’dur.
Burada, balmumu heykelleri sergilenenler: Alman siyasetçiler, Ludwing van Beethoven, birkaç Amerikan başkanı, Albert Ainstein, Sigmund Freud, tenis-futbol-boks sporu ünlüleridir.
Serginin son bölümünde ise, Nicole Kidman ve Brad Pitt gibi günümüz ünlülerinin balmumu heykelleri bulunuyor ve ziyaretçiler, bunlarla fotoğraf çektirmekten büyük keyif alıyorlar.

MUSEUM FÜR NATURKUNDE

Burada, on bin den fazla tür ve 25 milyon civarında: hayvan, bitki, mineral örnekleri bulunmaktadır. En özel eser ise, dünyanın en büyük Dinazor kalıntısı olan “Archaeopteryx iskeleti” dir.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

 

CHARLOTTENBURG SARAYI

Şehir merkezinde, Charlottenburg ilçesinde: Spandauer Damm bölgesinde : Hohonzollern hanedanının tek ikametgahıdır. Giriş ücretlidir ve giriş ücreti, 10 ve 7 Euro’dur.

Saray: 17’nci yüzyılda inşa edilmiş ve 18’nci yüzyılda genişletilmiştir. İç dekorasyon: barok ve rokoko tarzındadır. II. Dünya savaşındaki bombalamalarda, saray büyük ölçüde hasar görmüştür. Ancak, daha sonra 1950 yılında aslına sadık kalınarak yeniden inşa edilmiştir.

Sarayın avlusunda, hemen ortada: büyük bir atlı heykel var. Heykel: Friedrich Wılhelm’e aittir. 1696-1700 yılları arasında, Andreas Schüter tarafından yapılmıştır.

Bu sarayın en ilginç yönü: 1800 yılında, Heinrich Schlieman tarafından gerçekleştirilen Troya kazılarında bulunan ve çalınarak Anadolu dışına kaçırılan bir kısım kalıntının, burada bulunmasıdır. Yani: bu sarayın bir de müze bölümü var. Müze bölümünde: Tarih öncesi ve Erken Tarih dönemlerine ait kalıntılar sergileniyor.

Sarayın bahçeleri ücretsiz olarak ziyarete açıktır. Diğer bölümler ise, bölüm bölüm bilet alınarak girilmektedir. Özellikle, Truva’dan çalınan kalıntıların sergilendiği bölümü görmenizi öneririm.
Sarayın hemen yanında güzel bir açık hava mekanı var.

Burada: yemek ve çay keyfi yapabilir, hatta dondurma yiyebilirsiniz. Hemen yanında ise, klasik müzik konserlerinin yapıldığı “Grosse Orangerie” denilen bina bulunuyor.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

UNTER DEN LİNDEN

Burası, Mitte ilçesinde, ıhlamur ağaçlarının yoğun olarak bulunduğu bir yaya merkezidir. Şehrin tarihi bölümünün tam merkezindedir. Şehir büyüdükçe ve genişledikçe, yıllar önce dikilen ağaçların bulunduğu bu bulvar: şehrin en iyi bilinen ve görkemli sokağı olmuştur. Cadde üzerinde, 1851 yılında dikilen, Prusya kralı Frederick’in heykeli görülüyor.

KURFÜRSTENDAMM

Burada, cadde boyunca, en çılgın kıyafetten, aksesuar ve ayakkabı satılan birçok mağaza var. Yani, alışveriş yapmasanız bile gezinmelisiniz.

FRİEDRİCH STRASSE

Kreuzberg yakınlarındadır.
Burası, şehirde, özellikle son yıllarda büyük yatırımlar yapılan ve yeni binalarla donatılan bir yer olarak önem kazanmaktadır. Galeries Lafayette’de buradadır.
Bölgeye gittiğinizde: çok sayıda, restoranlar, dükkanlar ve sanat galerileri görebilirsiniz.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

 

POTSDAMER PLATZ

Burası, şehirdeki birçok modern binanın toplandığı bir meydandır. Ama, daha öncesi dönemde, yani eskiden, burası doğu-batı sınırında bir yermiş. Sonradan, burada muhteşem bir cazibe merkezi kurulmuştur.
Hemen yakınlarında: Berlin Filarmoni Orkestrasına ait bina bulunuyor. Ayrıca: Sony ve Mercedes’e ait, iki bina da, meydanın yakınlarında, teknolojinin son gelişmeleriyle yapılmış binalar olarak dikkat çekmektedir.

Bu binalar: yağmur sularını biriktiren ve tuvaletlerde kullanan bir teknolojiye sahiptir.
Meydanda; Adagio isimli bir mekan var ki, gece eğlencelerinin tercih edilen yerlerinden birisidir.
Meydanın güneyinde: Brandenburg kapısı ve Reichstag (Alman Parlamento binası) bulunuyor. Güneydoğu köşesinde ise: Tiergarten Parkı var. 25 km. güney batıda ise, Potsdam kapısı görülüyor.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

KAUFHAUS DES WESTENS

Tauentzien strasse bölgesinde, Schöneberg ve Wittenberg Platz bölgeleri arasındadır.
Burası, genellikle “KaDeWe” olarak da bilinir. Ayrıca, üzerinde uçak bulunan mağaza olarak da bilinir.

Berlin şehrindeki bu mağaza: 60 bin m. karelik kapalı alanı ile, Avrupa’daki en büyük ikinci alışveriş merkezi olarak öne çıkmaktadır. Alışveriş merkezi, her gün, 40-50 bin arasında ziyaretçi çekmektedir.

Mağaza yapısı: 1905 yılında, mimar Adolf Jandorf tarafından dizayn edilmiştir. 27 Mart 1907 tarihinde ise, 24 bin m. karelik kapalı alan ile ziyarete açılmıştır. II. Dünya savaşındaki bombalamalar sırasında, mağazanın büyük kısmı harap olmuştur. Bu bombalamalar sırasında, bir bombardıman uçağı düşürülmüş ve 1943 yılında, düşerken, mağazaya çarpmıştır. 1950 yılına gelindiğinde, mağazanın ilk iki katı ziyarete açılır. 1956 yılında ise, diğer katlar da bitirilerek, 7 kat olarak hizmete girmiştir.
Özellikle, en üst katındaki “kış bahçesi” bölgesinde bulunan restorana uğramanızı öneririm.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

HACKESCHER HOFE

Burası, 40 ana kemerli girişi mevcut bir sitedir. Ancak, 1990 yılında düzenlenen burada, gerek Berlinliler ve gerekse şehrin ziyaretçileri için popüler olan, eğlence merkezleri, kulüpler bulunmaktadır. Ayrıca: iş ve ofis büroları, eğlence mekanları, sanat galerileri, butikler, barlar ve restoranlar var.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

HACKESCHER MARKT

Mitte ilçesinde: doğuda bulunmaktadır.
İlk yapıldığı dönemde, eski binalar ile oldukça ihmal edilen alan: daha sonra Almanya’nın birleşmesinin ardından, bir kültür ve ticaret merkezi haline gelmiştir. Burada: haftanın Perşembe, Cumartesi ve Pazar günleri: Pazar kuruluyor.
Meydan çevresindeki sokaklarda ise: sayısız elbise mağazaları, kulüpler, barlar ve galeriler bulunmaktadır.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

BERLİN KATEDRALİ-BERLİNER DOM

Mitte ilçesindedir.
Burası, her ne kadar katedral denilse de, piskopos koltuğa oturmadığı için, gerçek anlamda katedral olamamıştır. Piskopos: Berlin-Brandenburg Protestan Kilisesindedir ve St. Hedwig katedrali, Roma Katolik merkezi olarak hizmet vermektedir. Burada, eski Alman şansölyesi ve krallarının mezarları bulunuyor ve bu yüzden, girişte çok sıkı kontroller yapılıyor.

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

Almanya Berlin Gezilecek Yerler

 

FUNKTURN BERLİN

Messedamm bölgesindedir. Buraya giriş ücretlidir ve ücreti: 4.5-2.5 Euro’dur.
Burası, 1924-1926 yılları arasında inşa edilmiş, radyo vericisi kuledir. Kulenin bulunduğu yer ise, fuar alanı olarak kullanılmaktadır.

Kule: 150 metre yükseklikte ve yaklaşık 600 ton ağırlıktadır. Ancak, yapılmasını takip eden süreçte, 52 metre yüksekliğe bir restoran ve 125 metre yüksekliğe ise, bir gözlem güvertesi inşa edilmiştir. Bu gözlem güvertesine çıkan asansör, 6 saniyede, sizi, tepeye çıkarabiliyor.

22 Mart 1935 tarihinde, dünyanın ilk düzenli televizyon programı, kule aracılığıyla yayınlanmaya başlamıştır. 1973 yılından itibaren ise, kule, bir iletim kulesi olarak kullanılmakta, amatör telsiz, polis radyosu ve cep telefonu hizmetinde kullanılmaktadır. Kulenin son restorasyonu, Berlin şehrinin kuruluşunun 750. yılı şerefine, 1987 yılında yapılmıştır.

HOLOCAUST MEMORİAL

Şehirde mutlaka görülmesi gereken bir yerdir. Şehrin bu bölümünde, çok geniş ve boş araziler var. Ancak, buralar, inşaat alanı değildir, öğlece tellerle çevrili ama bomboştur. Bu alan, ölen bir Yahudi aileye aitmiş ve devlet bu yüzden oraya dokunmuyormuş.