Bayındır denilince ilk akla gelen: İzmir ve çevresinin çiçek ihtiyacının karşılandığı bir yöre ve yüzlerce sera akla geliyor. Evet, İzmir ve çevrenin sebze ve meyve ihtiyacı ve çiçek ihtiyacı, buradan yani Bayındır ilçesinden karşılanıyor.
Evet, burası tipik bir Ege kasabasıdır. Yani, köyden devşirme bir kasaba. Ancak, yeni yapılaşmalar ile, modern bir görünüme kavuşmaya çalışmaktadır.
ULAŞIM
Bayındır ilçesinin, bağlı bulunduğu İzmir il merkezine uzaklığı: 79 km. dir. Bayındır-Tire arasındaki uzaklık: 19 km. Bayındır-Torbalı arasındaki uzaklık: 33 km. Bayındır-Ödemiş arasındaki uzaklık: 35 km. Bayındır-Selçuk arasındaki uzaklık: 60 km. Bayındır-Seferihisar arasındaki uzaklık: 119 km. Bayındır-Çeşme arasındaki uzaklık: 151 km. Bayındır-Karşıyaka arasındaki uzaklık: 90 km.
Kara yolu dışında, İzmir-Torbalı-Ödemiş-Tire demir yolu bağlantısı, ilçe merkezinden geçmektedir.
TARİH
Yörenin tarihi geçmişi incelendiğinde, bilindiği kadarı ile: sırası ile, MÖ.3000 yıllarında Hititlerin, sonra ise Frigler, Lidyalılar, Bizanslılar ve 1084 yılında Selçuklular ve 1425 yılında ise Osmanlıların egemenlik kurdukları anlaşılmaktadır. Ancak: bölgenin, Efes-Sard arasında, antik dönemde uzanan “Tarihi Kral Yolu” üzerinde önemli bir nokta olduğu da bilinmektedir.
Tarihi süreç içindeki en büyük özellik: Selçuklular döneminde, 24 Türk boyundan biri olan “Bayındır” Türkmen boyunun buraya yerleşmesidir. Söylenenlere göre: ilk yerleşimciler Ergene deresi kıyısında yerleşmişler, ancak taşkınlar nedeniyle, daha sonra günümüzdeki bölgeye çekilmişlerdir. Akkoyunlu Devletini kuranlar, Bayındır oymağından gelmektedirler.
Osmanlı döneminde ise, burası, Şehzadeliği döneminde, II. Selim’e verilmiştir. Padişah olunca, II. Selim, bu bölgeyi, damatlarından Sadık Paşa’ya has olarak bağışlamıştır.
Bayındır yöresi: 1871 yılında Belediye ve 1875 yılında ilçe olmuştur. 1919 yılında, 2.5 yıllık Yunan işgali görülür. 1922 yılında işgal sona erdirilir.
GENEL
Yerleşim: İzmir şehrinin güneydoğusunda, Küçük Menderes nehri havzasındadır. Yüz ölçümü: 588 km. karedir. Denizden yükseklik: 85 metredir.
Yerleşim yeri: Ege denizine dik olarak uzanan Bozdağlar üzerindeki Bayındır ve Basra tepelerinin güney yamaçlarına kurulmuştur. Doğudan, Küçük Menderes nehri geçmektedir.
Yörede, tipik Akdeniz iklimi görülür ve buna bağlı olarak yazları sıcak ve kurak, kışları ise ılık ve yağışlı geçer. Dağların denize dik uzanması nedeniyle, deniz etkisi iç kesimlere kadar yayılır. Kar yağışı, yüksek yerler dışında nadiren görülür.
Ekonomik etkinlik olarak, yörede sebzecilik ve meyveciliğin yaygın olduğu görülür. Yılda, birden fazla ürün alınabilmektedir.
Bölgenin büyük bölümünde: çiçek üretim seraları ve zeytin ağaçları görülmektedir. Zeytin ağaçlarının bittiği yerde ise, ormanlar başlar.
NE YENİR-NE İÇİLİR
Buraya yolunuz düşerse, mutlaka, buraya has “katmer” yemelisiniz.
KONAKLAMA
Bayındır Öğretmenevi Atatürk Mah.1041.Sokak.No.19 232-5814838
GEZİLECEK YERLER
HACI SİNAN CAMİSİ
İlçe merkezinde, Basra tepesine inşa edilen cami yapısı; 19 kubbelidir. 1544 yılında yapılmıştır. Daha sonra ise eklemeler yapılarak, külliye haline getirilmiştir. Tipik kare şekli Osmanlı mimari özellikleri taşır.
TELCİOĞLU CAMİSİ
Demircilik camisi olarak da bilinir. 1878 yılında, Zadebaşı kızı Züleyha tarafından yaptırılmıştır.
ESKİ HÜKÜMET BİNASI
Yapı, Osmanlının son döneminde, yani 1761 yılında yaptırılmış ve 1945 yılına kadar Hükümet Binası olarak kullanılmıştır. Daha sonra ise “Alman Kız Sanat Okulu” olarak kullanılmıştır. Yapının önündeki eski tarihi çeşme ilgi çekmektedir. Binanın cephesinde ise, eski yazı ve süsler görülmektedir.
ESKİCİ DEDE TÜRBESİ
Türbe: Ahmet Bin Murat isimli bir zata aittir. Yapılış tarihi olarak, günümüzden 450-500 yıllık bir geçmiş düşünülmektedir. Türbede, 2 mezar bulunmaktadır. Türbe, günümüzde yerel halkın adak adayıp, sıkça ziyaret ettiği bir yer olarak bilinmektedir.
BAYINDIR KAPLICALARI-ILICALARI
İlçe merkezinin kuzeydoğusunda, Turgutlu yolu üzerinde, ilçe merkezine 8 km. uzaklıktadır. Burada: Ergendi ve Dereceköy isimli kaplıcalar bulunuyor. Bunların birbirine uzaklıkları ise, 15 dakikadır. Kaplıcaların su sıcaklıkları: 40 derece civarındadır. Sularının muhteviyatı ise: kükürt ve sodyum, bikarbonat içeriklidir. Suların iyi geldiği söylenen rahatsızlıklar ise: romatizmal hastalıklar, deri hastalıklarıdır.
İzmir şehir içi gezi planı hakkındaki yazım için.