İspanya Barselona

İspanya Barselona

İspanya Barselona/Barcelona; evet yeni gezimizin durağı, İspanya’nın Katalonya bölgesinin bu güzel şehri. Barselona’da; nereye gidelim, nereyi gezelim, nereyi görelim, hepsi bu yazı dizimizde.

Özellikle: paskalya tatili arifesinde, ülkemizdeki seyahat severlerin büyük bölümü, dini vecibelerini yerine getirmek üzere İspanya’dan geleceklerin uçakları ile, çok uygun ekonomik şartlarda; bu ülkeye ve özellikle Barselona şehrine gitme fırsatı yakalanıyor.

Evet: Barselona; İspanya’da, MadriD’Den sonra, ikinci önemli şehir.

Özerk; Katalonya bölgesinin başkenti. Katalonyanın simgesi var mı? Evet, Madrid’in simgesi boğa olduğu gibi, Katalonya’nın da simgesi var: eşek. Evet.

1980’lerin sonundan bu yana; şehir, büyük değişim göstermiş. Havaalanı, demiryolu ve metro sistemi yenilenmiş. 1992 yılında ise; Olimpiyat oyunları düzenlenmiş ve şehir baştan başa güzelleştirilmiş.

Avrupa’nın en hareketli yerlerinden biri. Dinamik, yoğun nüfuslu ve modern bir metropol. Yani; buradaki yaşamda, yalnızca tarih düşünmeyin. Çok hareketli ve her aradığınızı bulabileceğiniz bir şehir.

Tarih, alışveriş, deniz, güneş, sanat hepsi birada. Madrid şehrine göre, daha küçük. Nüfus daha az. Bunlar, yani Katalanlar,  daha Akdenizli, sıcak kanlılar, hareketliler, eğlenmeyi seviyorlar, müziğe-dansı seviyorlar.

Şehirde: 1.6 milyon insan yaşıyor. Turizm potansiyeli çok yüksek. Yürüyerek dolaşmak için ideal bir yer. Sadece Montjuac tepesine yürüyerek çıkamazsınız.

Bunun dışında: bu şehirde uzun yürüyüşler yapabilir ve yorulduğunuzda, şehrin birçok yerinde bulunan ahşap banklarda, dinlenebilirsiniz.

Denizle ve üç yandan tepelerle çevrili şehir, kolay bir yer.

Hafif bir eğimle, sahile uzanabiliyorsunuz. Şehirdeki yüksek binaların sayısı çok az. Ağaçlıklı ve geniş caddeler, kafelerle dolu meydanlara açılıyor.

Her türlü konforu sağlamış olmalarına rağmen, bazı mecburi ihtiyaçlar unutulmuş gibi.

Örneğin; şehir suyunu asla içmeyi denemeyin, tadı berbat. Ayrıca: pek fazla genel tuvalet yok. Genel tuvaletler, sahilde, hemen plajın gerisinde; sert plastikten yapılmış, telefon kulübesi gibi bir düzene yerleştirilmişler.

Kullanımları ücretsiz, hani genel tuvalet deniliyor, ama inanın öyle aşırı kirli değiller, nasıl temiz tutuluyor, nasıl temizleniyor inanılır gibi değil.

Evet, genel tuvalet az, özellikle şehir merkezinde, restoran, kafe ve barların tuvaletlerini kullanmak zorunda kalıyorsunuz.

Tabii, tuvaletini kullandığınız yerde, biraz oturmak ve bir şeyler ısmarlamak şart. Ama, size bir ipucu: dünyaca meşhur, Amerikalı fast-food zincirlerinin restoranlarının tuvaletlerini rahatlıkla kullanabilir, masalarında kısa molalar verebilirsiniz.

Kimse, gelip tepenize dikilip, menü uzatmıyor, tuvaletlerin kapılarında ise, bazılarında olduğu gibi, kilit veya şifreli anahtar sistemi yok.

İspanya Barselona: tipik bir Akdeniz kenti. Aslında; İstanbul ile aynı enlemde. Havası, suyu, iklimi; tıpkı İstanbul gibi. Ama, en büyük fark: bu kentin, Akdeniz’de kıyısı bulunması. Aslında; İstanbul’da deniz kıyısı kenti.

Ama; Barselonalılar, Akdeniz’i o kadar yaşamlarına sokmuşlar ki, inanamazsınız.

İstanbul’a da çok inanıyorlar. Örneğin: burada “balığı, en iyi Barselonalılar ve İstanbullular yer “şeklinde bir deyiş var.

ULAŞIM:

İstanbul-İspanya Barselona arası havayolu ulaşımı, yaklaşık 3 saat, 20 dakika sürüyor. Yani: İstanbul-Madrid arasındaki uçuş süresinden, 1 saat daha kısa uçuş yapılıyor. İspanya seyahatinizin dönüşünü, Barselona üzerinden yapacaksanız, 1 saat daha az uçmanız gerekecek.

Elbette, bu sürenin hepsi havada geçmiyor, ama bilmelisiniz ki, uçağa bindiğiniz andan itibaren, yaklaşık 3 saat 20 dakika sonra, Barselona havaalanına iniyorsunuz. Uçak yolculuğunuz sırasında, yolculara bir form dağıtılıyor.

İnce-uzun ve iki parçalı olan bu formu doldurmanız gerekiyor Formdaki doldurulması gereken sorular: adınız, soyadınız, pasaport numaranız, Barselona şehrinde kalacağınız otel adı, uçuş numaranız, uçuş tarihiniz gibi hususları kapsıyor.

Unutmayın ki, bu formu Barselona havaalanına indiğinizde, pasaport kontrolünde, yani ülkeye giriş yaparken, görevliye teslim etmek zorundasınız, görevli formun ikinci suretini size geri veriyor.

Bu ikinci sureti, ülkeyi terk ederken, geri vermek zorundasınız, kaybetmeyin.

Evet, bu formu tekrar hatırlatıyorum, uçakta doldurun, havaalanına indiğinizde pasaport, bavul, bagajlar derken, bu formla uğraşmayın.

İspanya Barselona da havaalanı; “El Prat de Llobregat”, şehre 12 km. uzaklıkta. Uçuşlar, üç farklı terminalden yapılıyor. Özellikle; dönüşünüzde, uçağınızın hangi terminalden kalkacağını, mutlaka iyi kontrol edin ve ona göre hareket edin.

Havaalanından, kendi imkanlarınız ile, şehre ulaşmanız gerekirse, tren kullanabilirsiniz. Tren, 20 dakikada şehre ulaşıyor, 3 Euro. Ayrıca; otobüste var. Terminalin dışında bekleyen taksiler ise, şehre, yaklaşık 20 Euro ya gidiyorlar. Binmeden önce, pazarlık yapın.

TARİHİ SÜREÇ:

Romalılar, 2000 yıl önce, İber yarımadasını fetih etmek için yola çıkarlar. Akdeniz kıyısında bir yerleşim kurarlar. Buranın çevresini; surlarla çevirip, “Barcino” adını verirler.

MÖ.197 yılında, Kartaca’lıları yenerek, 600 yıl boyunca, tüm İspanya’ya hakim olurlar ve bölgeye; hukuk sistemlerini, dil ve kültürlerini yerleştirirler.
476 yılında; Vizigotlar tarafından bölge işgal edilir ve Barcino şehri, Vizigotlar tarafından başkent yapılır.

713 yılındaki, Magribi işgaliyle, Katalonya, kısa bir süre, Kuzey Afrika’dan gelen, bu halk tarafından yönetilmeye başlanır.

801 yılında; Franklar tarafından yenilgiye uğratılan Magribi’ler, güneye çekilirler ve bir daha Katalonya’ya dönmezler. Bu dönemde; Pelos adındaki bir derebeyi, Barselona kontu olur ve 878 yılında: yaklaşık 500 yıl sürecek, bir hanedanlık kurar.

Bu hanedanlık, Katalon ulusunun temelini teşkil eder. Bunlar: bayrak olarak; altın renkli zemin üzerine, dört yatay kırmızı çizgiden oluşan bayrağı kullanırlar.

Çünkü; Frank kralı, bu çizgileri, kendisi adına savaşırken yaralanan Guifren’in kanına sürdüğü parmaklarıyla, onun kalkanının önüne çizmiş. Bu arada; farklılığı bayraklarda da yaşıyorlar, çünkü İspanyol bayrağının üzerinde, yanlızca iki kırmızı bölüm var.

Evet, İspanya kralı V.Louis; devam eden;Magribi akınlarına karşı yardım göndermeyi kabul etmez.

Bunun üzerine, İspanya Barselona kontları, 988 yılında, bağımsızlıklarını ilan ederler. Bu tarih; Katalon ulus devletinin, doğuşu olarak kabul edilir.

Katalon toprakları; askeri başarılar ve evlilikler yolu ile, kısa zamanda genişler.

Şehir’de; 13 ncü yüzyıl sonundan, 15 nci yüzyıl başına kadar; büyük imar çalışmaları görülür. Katedral, gotik saraylar ve anıtların çoğu, bu dönemde inşa edilir. Aynı zamanda, bilim ve sanatta filizlenmeye başlar.

Bunların en büyük destekcileriyse, aralarında Yahudilerinde bulunduğu, bankerler ve tüccarlardır.

HALK VE YAŞAM :

İspanya’da: 17 özerk yönetim var. Bunların başlıcaları: Bask, Katalonya ve Galisya. En milliyetçileri ise, Katalunya özerk yönetimi. İspanyol devleti ile arasından olan özerklik statüsünde değişiklikler yaptı ve hakları arttırıldı.

Yani; aynen bir devlete, bir millete verilen haklar gibi. Örneğin: Katalonya millet olarak tanınacak, daha fazla vergi geliri elde edecek, ekonomik kaynakların kullanılması konusunda, daha fazla yetki sahibi olacak gibi.

Bunları niye yazıyorum? Çünkü: tüm bunlara rağmen, yani siyasi otorite karışıklıklarına rağmen, Barselona’daki yaşamda, bunları hissetmiyorsunuz. Turizme gereken önemi ve değeri veriyorlar. Tam bir turizm cenneti. Evet devam ediyoruz.

Ülke nüfusunun; yüzde 15’i katalon.

Bunların: 1.6 milyonu ise, İspanya Barselona’da yaşıyor. Şaşırtıcı derecede: muhafazakar ve yaratıcılar. Barselona’nın yalnızca bir şehir değil, ülke olduğuna inanıyorlar. Kentte; “Katalonya, İspanya değildir” yazılı tişörtlere rastlamanız mümkün.

Özellikle: Diktatör Franco döneminde, kendi dillerini konuşmaları yasaklanmış, o kadar milliyetçi olmuşlar ki, asla “biz ispanyol’uz” demiyorlar.

Tabii,ben bunları söyleyince, mutlaka ” peki bu ayrılıkçı yani İspanyalı ve İspanyol olduğunu kabul etmeyen halkın yaşadığı bir şehirde; terör eylemi olmuyor mu?” diye düşünmüşsünüzdür.

Hayır. Olmuyor, çünkü, burası özerk bir bölge. Yani; içişlerinde kendi kendini yöneten bir yer. Zaten: şehirde gezerken, sık polis görüyorsunuz. Özellikle: akşam ve gece saatlerinde, bu polis sayısında belirgin bir artış var.

Yani, ben kaldığım sürece, herhangi bir güvenlik sıkıntısı hissetmedim. Tek sıkıntı, sıkça yaşanan hırsızlık. Bunun için de, siz tedbir almak zorundasınız. Yani, akşam saatlerinde, şehrin dar ve karanlık sokaklarına ve parklara girmemeli, yalnız başınıza dolaşmamalısınız.

Şöyle bir örnek verebilirim.

Katalonya bölgesinde ve doğal olarak İspanya Barselona da, Katalonca dili konuşuluyor. Bunun sonucunda; yeni yetişen nesil, İspanyolca değil Katalonca öğreniyor. İspanya merkezi hükümeti; karar alıyor ve Katalonyada, ilköğretimde, haftada en az 3 saat İspanyolca dil dersi verilmesini istiyor, hayır, Katalonya hükümeti bunu kabul etmiyor.

Artık, gerisini siz düşünün. Ama; bu zıtlık, hiçbir zaman terör olaylarını tetiklemiyor, bölge gayet sakin. Terör; özellikle Bask bölgesinde, yani daha kuzeydeki bölgelerde; terör örgütü ETA tarafından yürütülüyor.

Ancak, bu örgütünde, günümüzdeki  terör eylemleri, her ne kadar terör dense de, insan ölümleri veya yaralanmaları üzerine kurulu değil. Bunlar, söylenenlere göre, bir yere bomba koyduklarında, bomba patlamadan önce: emniyet birimlerine telefon ederek, bombanın yerini ve patlayacağı saati bildirerek, oranın boşaltılmasını ve dolayısı ile, insan canına zarar gelmesini önlüyorlarmış.

Eylemlerde, bu şekilde hareket etmelerinin amacı: insan canına zarar vererek, insanların antipatisini kazanmak değil, sadece örgüt olarak varlıklarını ortaya koymakmış.

Katalonca dili konusu, aslında turistleri etkilemiyor değil.

İspanya Barselona da her ortamda; Katalonca konuşulduğunu duyacaksınız. Hoş, İspanyolca bileniniz belki az; ama istiyorsunuz ki, İngilizce konuşulsun. Unutmayın, özellikle restoranlarda, İngilizce menü getirmelerini isteyin, getiriyorlar.

Yoksa, kendilerinden başkasının Katalonca bilmesinin mümkün olmadığı kesin. Birçoğu da İngilizce bilmiyor. Onlar belki bir anlamda haklılar, bugün dünya üzerinde 27 ülke İspanyolca konuşuyor.

Bu arada, Katalanlar, yalnızca Katalanca konuşur dedim ama birçoğu İspanyolca da biliyor, yalnız konuşmak istemiyorlar, sadece karşısındaki İspanyolca konuşursa o zaman İspanyolca konuşmayı tercih ediyorlar.

Barselona halkı: özellikle, kentin mimarisi ve tasarımı ile övünür.

İspanya Barselona, kentte; muhteşem mimari tasarımlar göreceksiniz. Özellikle; kentteki eserlerin birçoğunun mimarı; Antoni Gaudi. Gaudi’nin eserlerinin etkileyiciliği, hala sürmekte.

Hatta: Gaudi’nin tarzı, günümüz mimarisinde de, “Gaudi tarzı” olarak kullanılmaktadır. Temel yaklaşımı:  doğadaki her türlü nesnenin kullanılması, dik ve keskin olmayan, yuvarlak hatlar.

Barselona’da hayat sabahın geç saatlerinde başlıyor. Öğlen; saat 14.00 olunca, hayat birden yavaşlıyor, hatta birçok insan için duruyor.

Dükkanlar; öğlen saat 13.30 ile 16.00 arasında kapanıyor, insanlar, sokaklardan çekiliyor. Bu arada, şehirdeki alışveriş isteyenler: yalnızca çok katlı-büyük alışveriş merkezlerinin açık olduğunu görebilirler.

Evet, siesta saatlerinde; evlerine gitmeyenler, lokantaları dolduruyor.

Mütevazi, ama; 14.30-15.00 saatleri arasında, mutlaka çok uzun öğle yemekleri yeniliyor. Eve gidenler ise, yemek ile dinlenmeyi birleştiriyorlar. Katalanlar, buna “siesta” diyorlar. Turist olarak, bu durum elbette sizleri etkiliyor.

Çünkü; dükkanlar kapanıyor. Evet, kapalı dükkanlar, saat 17.00 de açılıyor ve gece saat 20.00 kadar açık kalıyor. Saat 20.00 de, dükkanlar kapatılıyor ve tüm şehir halkı sokaklara dökülüyor. Saat 21.00 de ise, akşam yemeği başlıyor.

Şehir geceleri de hareketli. Yerli halk; akşam iş çıkışı, geceye: tapas yiyerek ve birkaç kadeh içki içerek başlıyor.

Asıl akşam yemeğini ise; yaygın olarak, saat 22.00 gibi yiyorlar. Bu saatler dışında restoranlara giderseniz, kesinlikle yalnız başınıza veya birkaç turist ile birlikte yemek yersiniz.

Çünkü: restoranlar boştur. Pek çok restoranda; öğle yemeğinde, sabit fiyatlı günlük yemek menüleri var.

Bu menü içinde; üç çeşit yemek, ekmek ve su dahil. Bu çeşit menünün fiyatı da çok uygun, zaten pek çok Barselonalı, bu menüyü tercih etmekte imiş.

Bu konuya yemek başlığı altında daha ayrıntılı değineceğim.

Evet; Canlı müzik yapılan yerler ve diskolar, saat: 02.00 den sonra hareketleniyor.

Özellikle: Flemenko gösterilerinin yapıldığı yerler, turistlerin ilgisini çekiyor. Ancak: Flemenko gösterisi izlemek isteyenler için önerim: tur organizasyonu ile 50 Euro vermekten se, La Rambra caddesindeki Flemenko gösterileri yapılan yerlere gitmeleri ve pazarlık yaparak: 25-35 Euro arasında, muhteşem bir ortama, güzel Flemenko gösterileri izleyebilecekleridir.

Evet, bu şehirde, genel olarak, dükkanlar; pazar günleri kapalı.

Küçük dükkanların geneli ise, cumartesi öğleden sonra kapanıyor. Pazar günleri, çok katlı alışveriş merkezleri de kapalı.

Pazar günleri, yalnızca şehir merkezinde ve özellikle La Rambra caddesindeki hediyelik eşya dükkanlarını açık bulabilirsiniz.

Bunlar  da, genellikle “Hintliler” tarafından işletiliyor ve pazarlık yapmadan sakın alışveriş yapmayın.

Barselona denince, akla mutlaka futbol da geliyor. Öyle ki, Barselona futbol takımının formasını kutsal kabul edip, reklam almıyorlarmış. Formalarında: UNİCES yazısı bulunuyor. Nou Camp Stadyumu, taraftarlar için tam bir mabet imiş.

100 bin seyirci kapasiteli. Söylenenlere göre: General Franco’nun baskıcı rejimi sırasında: diğer yerlerde olduğu gibi, burada da bayrak ve yerel dil kullanımı yasaklanır, okullar kapatılır.

Bunun üzerine: Barselona Futbol Takımı tarafından kullanılan, takım bayrağı; ulusal bayrak olarak kabullenilir ve tüm Katalanlar, Barselona futbol takımının ayakta kalabilmesi, başarılı olabilmesi ve bayraklarının dalgalanması için, tüm var güçleriyle çaba sarf ederler, maddi olarak kulübü  desteklerler ve tüm maçlar, tam bir festival havası içinde geçer.

Madrid ve Barselona Futbol Takımları arasındaki bu çekişmenin günümüzde de sürdürdüğünü görebiliyorsunuz.

YEME-İÇME KÜLTÜRÜ:

Evet, İspanya Barselona ya gelince, buraya has, buraya özgü ne yenir, ne içilir. Önce, genel bir kural olarak: şunu söylemeliyim.

Barselona şehrinde: restoran ve kafeteryalarda, mekanın içinde oturursanız ayrı, mekanın dışında yani bahçesinde oturursanız ayrı, yani biraz daha yüksek hesap ödemek zorundasınız.

Böyle bir uygulama var. Diğer bir genel kural ise: oturduğunuzda, mutlaka “İngilizce” menü isteyin. Hatta: birçok yerde, yemek resimleri ve fiyatları bulunan, menüler-afişler var.

Bunları da inceleyebilirsiniz ki, bence inceleyin. Özellikle: tapaslar o kadar çok çeşitli ki, mutlaka görerek sipariş vermek durumundasınız.

Özellikle, akşam yemeğinde; en çok yenen şey.

“Tapas” adını verdikleri bir yiyecek türü. Porsiyonları küçük, genellikle tadımlık. Barselona’da ne yenir sorusunun en güzel yanıtı, burada karşımıza çıkıyor.

Evet, tapasın mutlaka tadına bakın. Yöresel bir yiyecek türü.

Aslında; çoğu kez,  tabakta servis yapılırken, bazı yerlerde küçük ekmek dilimleri üzerine sürülerek servis yapılıyor. Bizim mezelere benziyor.

Küçük sandviç, bunlar. Fiyatları da çok uygun. Yaklaşık; 3 Euor civarında. Mutlaka tadın. Yemekle birlikte ise; tercih ederseniz, yörenin meşhur şaraplarını (Özellikle; Sagrilla önerebilirim) tadabilirsiniz.

Birkaç çeşit: “Tapas” markalı şarapları var. Bira severler ise, yine buraya özgü bir tür Katalan birası (üzerinde, kırmızı zemin üzerinde sarı yıldız olan bir kutusu-şişesi var) var.

Tapasların ve içkilerin fiyatları makul, pek pahalı değil. Evet; akşam yemeği, bu şekilde, gece yarılarına kadar uzuyor.

Genelde, Katalan mutfağı, bol zeytinyağlı yemeklerden oluşuyor.

Birçok yerde ve özellikle liman bölgesinde, balık restoranları var. Ancak; deniz manzaralı bir restoranda yemek isterseniz, fiyatlar yüksek, dikkat.

Limanın karşısındaki ara sokaklardaki küçük ve sevimli balık restoranlarını tercih edin.

Buraya özgü bir başka yemek: Paella. Tavuk, pirinç, safran, kalamar, midye gibi birçok deniz ürününün çeşitli karışımlarından elde edilen bir yemek cinsi.

Bu şehri ziyaretinizde, mutlaka ve mutlaka paella yemenizi öneriyorum. Muhteşem bir lezzet. Ama, bu lezzeti, bizzat kendi tattığım ve iki gün üst üste gittiğim bir restoranda tatmanızı öneririm. Mqus De L Argentera, 13 adresinde bulunan “TASCA I VINS” isimli bu restoranda, gerek uygun fiyatlar ve gerekse gerçek yerel lezzetleri tadabilirsiniz.

Ama, burada öncelikle, Barselona mutfak kültürünün başta gelen yemeklerinden biri olan “Paella” yemenizi öneriyorum.

Paella: gerek deniz ürünleri ve gerekse tavuk etli olarak veya karışık olarak hazırlanarak, arzunuza göre, size sunuluyor. Ben, deniz ürünleri olanını tercih ettim, çünkü burası malum deniz kıyısı ülkesi.

İçinde: midye, kalamar ve ıstakoz gibi deniz ürünleri bulunan, safran ile hazırlanmış bu pirinç pilavı, gerçekten muhteşem bir lezzet.

Yemeği ısmarladığınızda, yemek öncesi müessese, konuklarına “martini” ikram ediyor.

Yemeğin masanıza sunulması ise, yaklaşık 30-40 dakika alıyor. Bu arada, ekmek isterseniz, büyük ekmek dilimleri getiriyorlar, yanında gelen salçalı-sarımsaklı-zeytin yağlı sosu, ekmeğin üzerine sürerek yiyebiliyorsunuz.

Sonuçta bu muhteşem lezzetin fiyatı: 8.50 Euro. Yanında, bir kutu kola isterseniz, bunun içinde 1.39 Euro ödeminiz gerekiyor.

Hepsi bu, fiyatları bilmelisiniz ki, farklı fiyatlarla karşılaştığınızda, yorumlayın.

Ayrıca: patatesli omlet de deneyin.

Güzel yapılıyor, değişik bir lezzet. Özellikle: patatesli omleti, sabah kahvaltısında alıyorlar ve bence lezzeti güzel, yani bizim damak tadımıza uygun, deneyebilirsiniz.

Zaten otellerdeki kahvaltılarda da, açık büfede bunu bulmak mümkün. Barselonalıların kahvaltı kültürü yok.

Onlar için, kahvaltı yalnızca kahve ile geçiştirilen bir olay. Ama, otellerde, turistler için açık büfe kahvaltı sunuluyor.

Bu açık büfe kahvaltıda: beyaz peynir, kaşar peyniri, haşlanmış katı yumurta, meyveli yoğurt, çeşitli meyveler, meyve salatası, domates, kek çeşitleri, bildiğiniz normal ekmek, baget ekmeği bulunuyor. Yani, otellerin kahvaltıları bizim damak tadımıza nispeten uygun, doyurucu.

Bunların yanında: meyve suyu, kahve, çay, süt bulunuyor. Elbette, domuz ürünleri bulunan bol miktarda salam da var, ama; bunları sorarak ayırt etmeniz mümkün.

ALIŞVERİŞ:

İspanya Barselona da ki alışveriş yerlerini, bölgeleri, semt ve caddeleri anlatırken belirteceğim. Alışverişin bolca yapılabileceği bir yer.

Geçerli para birimi: Euro. Sanırım; hesaplamaları yani çevrimleri yaparken, pek sıkıntı ile karşılaşmayacaksınız. Ama özellikle unutmayın ki, yüksek değerli alışverişlerinizde, satıcıdan mutlaka gümrük belgesi alın.

Bu belgeyi, fatura/fiş ile birlikte, havaalanında, ülkeyi terk ederken, gümrük bürosuna verdiğinizde, ödediğiniz vergi, nakit olarak iade ediliyor.

Yalnız burada hassas bir durum var. Her türlü alışveriş fişini saklayıp, böyle bir olayın olmasını isteyemiyorsunuz. Vergi iadesi alabilmeniz için, aynı gün içinde, aynı yerden, aynı fiş içinde, en az 90 Euro’luk alışveriş yapmanız gerekiyor.

Yani, 90 Euro  ve üzerindeki tutarlı fiş-faturalarınıza pasaport numarasınız yazdırın, bunları ülkeden ayrılırken, havaalanında, gümrük görevlisine onaylatıyorsunuz ( bu sırada, gümrük görevlisi, büyük ihtimalle, faturada  yazılı malı görmek istiyor, bu yüzden bavulunuza koymayın, yanınızda bulundurun), onaydan sonra yine havaalanında bulunan bir merkezden, bu malın satın alırken ödediğiniz % 16’lık bedeli, geri alabiliyorsunuz.

Yalnız, bu işlemler, havaalanında zaman alıyor, yani uçak kalkış saatinden önce, havaalanında bu işlemler için zaman ayırmanız gerektiğini unutmayın.

Barselona’da; birçok alışveriş ve hediyelik eşya cinsi bulacaksınız. Özellikle; çok değişik cins ve çeşitteki yelpazeleri, hediyelik olarak alabilirsiniz.

ŞEHİR İÇİ ULAŞIMI:

Daha öncede söylediğim gibi, bu şehri gezmenin en iyi yolu: yürümek. Ama; bir kısım yerlere ve özellikle, Mantjuic Tepesine yürümeniz elbette mümkün değil. Ama, mümkün olduğunca yürüyün. Otelinizin resepsiyonundan veya bir turizm bürosundan, mutlaka bir şehir haritası edinin ve öncelikle kaldığınız yeri işaretleyin, sonra ise, sizlere belirttiğim yerler içinden ilginizi çeken, gezmeyi düşündüğünüz yerleri işaretleyerek, kendinize güzel bir gezi planı yapabilirsiniz. Bu arada, metro istasyonlarında bilet gişelerinden bir de metro hat haritası edinin.

İnanın, metronun kullanımı basit ve çoğu yere ulaşmak için, metro yeterli oluyor. Önemli olan: siz bir metro haritası edinin ve bunun üzerinde, hatların renkleri, nereye gittikleri, istasyonlar konusunda, en fazla 15 dakika çalışmanız, haritayı öğrenmeniz ve etkin kullanmanız için yeterli oluyor.

Bu arada unutmayın ki, renkli hatlar arasında, bazı yerlere giderken aktarma yapmanız gerekiyor, aktarmalar da sorun değil, çünkü istasyonlardaki koridorların yanlarında, oradan geçen hattın renkleriyle boyanmış şeritler var.

Örneğin: mavi hatlı metroya gitmek isterseniz, yapmanız gereken şey: mavi boyalı şerit bulunan koridoru takip etmek, buradaki tek sorun ise: mavi hattın, hangi istikametine gideceksiniz?

Malum: her hattın, iki tane son istasyonu var, yani gitmek istediğiniz istasyon, hattın hangi ucuna giden yolda?  Bunu iyi bellemeniz gerekiyor. Bellemenin  tek yolu da, metro hat haritasını iyi kontrol etmek.

Evet; şehirde, çok sayıda bisiklet ve motosiklet var.

Yerel halk, bisiklet ve motosiklet kullanmayı seviyor. Bazı yerlerde, bunlardan kiralayabiliyorsunuz, özellikle: kiralık bisiklet çok yaygın.

Taksiler: sarı-siyah renkli. Fiyatları, pek pahalı sayılmaz. Rahatlıkla taksi bulabiliyorsunuz. Gün içinde, trafiğin yoğun olduğu saatlerde, taksi tercih ederseniz, perişan olmanız içten bile değil. Zamanınızı harcarsınız.

Daha önce söylediğim gibi; özellikle taksi şöförlerine otel adresi anlatmanız zor olacağından (Katalanca dili), otelinizden mutlaka, birkaç otel adres kartı almayı sakın unutmayın.

Evet, devam ediyoruz. Yoldan taksi çevirebilir veya taksilerin beklediği kuyruktan, taksilerden birine binebilirsiniz. Yeşil ışık, taksinin boş olduğunu gösterir. Ancak: taksiye bindiğinizde, mutlaka sürücünün taksimetreyi açmasını isteyin, bozuk-arızalı der ise, taksiye binmeyin.

Evet; şehirde, toplu ulaşımda yeterli ve güzel.

Otobüsler, birçok farklı güzergahlarda çalışıyorlar. Metro istasyonlarından; otobüs ve metro istasyonlarında çoklu kart veya bileti alabilirsiniz. Bir binişlik bilet, 1 Euro. Toplu taşım araçları ile seyahat etmek; gerek çok yer görmek ve gerekse ucuz olması açısından, tercih edilmeli.

Metro; modern, temiz ve kusursuzdur. Beş hattı var. Anonslar, üç farklı dilde yapılıyor. Diğer toplu taşım araçları için alacağınız çoklu kartlar, metroda da geçiyor. Kartları makinalardan alabiliyorsunuz.

Yalnız: dikkat edin, metro hatları biraz karışık gibi. Harita edinmenizde yarar var.

Yoksa: bineceğiniz metro hattını karıştırabilir, ineceğiniz metro istasyonunu kaçırabilirsiniz. Metro hatlarına ait harita sizi yönlendirir, edinin. Son bir uyarı: akşam saatlerinde, sakin yerlerde metro istasyonlarında dikkatli olmanızda yarar var, çünkü çok miktarda hırsızlık-gasp olayı olduğu söyleniyor.

SARDANA DANSI:

Cumartesi akşamları ve pazar sabahları: Katedralin önünde, Pazar akşamları da; Placa Sant Jaume Meydanında, geleneksel olarak yapılan bir dans göreceksiniz.

Bu; adeta kutsal bir olay gibidir. Bir gurup erkek, kadın ve çocuk; el ele tutuşup çember oluştururlar. Görünüşte basit olan, ama aslında disiplin isteyen bu dansı yaparlar.

Telli, nefesli çalgılar ve davuldan oluşan müzik gurubu; ritmik ezgiler çalar ve dansa katılanların sayısı hızla artar. Böylece; yeni çemberler oluşuyor ve bütün alan, dans edenlerle doluyor.

İspanya Port of Barcelona

 

İspanya Port of Barcelona

Liman: İspanya’nın en büyük limanıdır. Ayrıca önemli bir kültür, eğitim, ticaret ve sanayi merkezidir. 

Liman; yatlar, gezinti tekneleri ve Mallorca’ya giden feribotlarla doludur. 

Dünya Ticaret Merkezi binası, yine bir tasarım ve mimari harikalık yaratılarak, uzaktan bakıldığında, sanki yüzüyormuş gibi görünüyor. Çünkü öyle bir hava verilmiştir. 

İspanya Port of Barcelona

Eski kereste yükleme rıhtımında (Moll de Futsa); yeni bir proje uygulanmıştır. 

Palmiyelerle süslenmiş, pek çok restoran ve kulüp açılmıştır. 

Fakat: sahil şeridindeki otoyoldan kaynaklanan gürültü ve egzoz gazları nedeniyle; proje istenen sonucu vermemiş. Burası yeniden düzenleniyor.

Doğuya ilerlediğinizde: lüks yatların ve şık gezinti teknelerinin bulunduğu marina Port Vell karşınıza çıkıyor.

İspanya Port of Barcelona Port Vell
Port Vell

Port Vell; 1995 yılında açılmıştır. Liman şehir entegrasyonunu bir parçası olarak kabul edilmektedir. Barselona limanı ve özel sektör tarafından geliştirilen önemli yatırımların sonucudur. Burada 200’den fazla şirketin tesisleri vardır. 

Günümüzde 55 hektarlık bir alanı kaplamaktadır ve Pescadores rıhtımının yeniden dönüştürülmesi ve Nova Bocana projesinin tamamlanmasıyla daha  da genişletilecektir. 

İspanya Port of Barcelona Port Vell

Burası eşsiz bir cazibe merkezidir. Şehir sakinlerine ve işletmelere, benzer şekilde fayda sağlamaktadır. Her yıl milyonlarca ziyaretçi, Port Vell’e gelir. Burada düzenlenen herhangi bir etkinliğe katılır. 

Günümüzde, burada geniş yürüme alanları, iş ve ticaret merkezleri, kültür, spor ve rekreasyon ekipmanları bulunmaktadır. 

Limanın Kruvaziyer Terminalleri, Port Vell’e yakındır. 

İspanya Port of Barcelona PASSEİG JOAN DE BORBO
PASSEİG JOAN DE BORBO

Burası, eski balıkçı mahallesidir. Daha önce tamamen ıssız olan bölgede bu cadde inşa edilmiştir. Şehrin bu kısmına yani denize yakın kısmına ilk olarak balıkçılar yerleşmiştir. 1754 yılında bu bölgedeki yaşam şartları çok olumsuzdur.

Günümüzde Passeig de Joan de Borba caddesi: Barceloneta metro istasyonundan Barceloneta plajına uzanan uzun ve düz bir yoldur. Yol boyuncu: pitoresk Marina bölgesinde demirlemiş teknelerin manzaraları görülebilir. Burada yani caddede, bir aşağı, bir yukarı yürüyen turistler yoğundur.

Caddenin tüm uzunluğu boyunca: deniz ürünleri restoranları ve barlar bulunmaktadır. Caddenin hemen arkasında, bir zamanlar Barceloneta balıkçı köyünü oluşturan Barceloneta’nın küçük tarihi caddelerini görebilirsiniz.

Caddenin tepesinde Katalonya Tarih Müzesi bulunmaktadır. Bu bölge, plaj severler arasında popülerdir. Dolayısıyla Barceloneta plajını ziyaret ederken, aracınızı buraya park edebilirsiniz. 

Caddede bulunan restoranlar, cadde üzerine masa atmışlar, güzel ve ferah bir ortam oluşturulmuş.

İspanya Port of Barcelona Plajlar-Beaches

Plajlar-Beaches

Barselona limanı, güneş severler için 5 plaj sunmaktadır. Bazı plajlar, 1992 Yaz Olimpiyatları öncesinde açılmıştır. Şehir merkezine sadece 10 dakika uzaklıkta, 4.3 km altın kumlu plaj ve 4 ana plaj alanı bulunmaktadır. 

Plajlardaki kumlar: yakındaki taş ocaklarından getirilmiştir. Tüm Barselona plajları temiz ve bakımlıdır. Deniz suyu berrak ve yüzmek için idealdir.

Plajlar bölgesinde bir otel görüntüsü dikkatinizi çekecektir. Bu otel: “W Barcelona Hotel” dir. Deniz kenarında, dev bir mavi rüzgar sörfü yelkeni gibi durur. Modern ve lüks bir oteldir. 

İspanya Port of Barcelona  BEACH
Barcelonete BEACH

Barcelonete plajı: Ginebra dalgakıranı ile Sant Miquel plajı arasındaki kısımdır. Bu plaj, Barselona sahilinde ilk plajdır ve bu yüzden yaz aylarında oldukça fazla kabalalık olur. Yabancı ziyaretçiler, gençlik gurupları ve okulların favorisidir. La Rambla caddesi sonundan buraya 20 dakikada yürüyebilirsiniz.

İspanya Port of Barcelona  BEACH

 

Plajın uzunluğu 422 metredir. Genişliği ise 79 metredir. Plajda yüzmenin yanı sıra birçok aktivite bulunmaktadır. Bunların en popüler olanları: rüzgar sörfü ve uçurtma sörfüdür. Ayrıca: sahilde birçok kafeterya bulunmaktadır. Sahilde “Homenatge a la Barcelonete” isimli ilginç bir anıt görebilirsiniz. 

İspanya Port of Barcelona SOMORROSTRO BEACH
SOMORROSTRO BEACH

Yaklaşık 522 metre uzunluğundadır. Genişlik ise 114 metredir. Gas dalgakıranı ile Moll de Marina iskelesi arasındadır. Bu kıyı şeridi, bir zamanlar 15 bin kişinin çok tehlikeli koşullarda yaşadığı Somorrosto gecekondu kasabasının yeriydi. Günümüzde ise, şehrin en sembolik plajlarından birisidir. 

İspanya Port of Barcelona nova ICARİA beach
nova ICARİA beach

Port Olimpic limanının hemen yanındadır. Frank Gehry’nin Peix’i: Barceloneta plajının sonu ve Icaria plajının başlangıcıdır.

Plajın uzunluğu 415 metre ve genişliği ise 81 metredir. Barselona şehrinde, sahilin kabaca yarısına kadar uzanan plajlardan birisidir. Plaj: şehrin en sessiz plajlarından birisidir. Aynı zamanda: Barselona şehrinin en geniş eğlence olanaklarına sahip plajlarından birisidir.

Bunlar arasında: bir oyun alanı ve Bogatell dalgakıranının yanında bir pinpon masası ve Olimpik Liman yakınında iki voleybol sahası vardır. Plajda “Ecoplayas Bayrağı” dalgalanmaktadır. Buna göre, sahil kaliteli ve hizmetler uygundur. 

İspanya Port of Barcelona MAR BELLA BEACH-ÇIPLAKLAR PLAJI
MAR BELLA BEACH-ÇIPLAKLAR PLAJI

Metro istasyonuna, 20 dakika yürüme uzaklığındadır. Plajın uzunluğu 512 metre, genişliği ise 71 metredir. 1992 yılında Barselona olimpiyatları için yapılan kentsel yeniden yapılanma sırasında yapılan plajlardan birisidir. 

Plaj: Sant Marti semtine aittir ve genellikle bu bölgeden oraya düzenli ve çok sayıdan giden sakinler tarafından kullanılmaktadır. 

Plajın en büyük özelliği: Plajın belirli bir bölümünde çıplaklar alanı bulunmasıdır. Ancak burası resmen çıplaklar plajı değildir. Burada gayri resmi olarak birçok çıplak insan bulunur. 

İspanya Port of Barcelona MAR BELLA BEACH-ÇIPLAKLAR PLAJI

Evet, sahilde gezinirken, birden kumlarda, şezlonglarda çırılçıplak yatan bayanlı-erkekli kalabalık gurupları görüp şaşıracaksınız. Gerçekten: sahil boyunca uzanan plajlarda, bu bölümü anlatan her hangi bir işaret, resim, yazı yok.

Gezerken, sahilde yatanları var, birden tamamen çırılçıplak kadın/erkek kalabalıkları görünce şaşıracaksınız.

Ne başlangıcında ne de bitişinde bir işaret veya yazı yok, bir süre sonra çıplaklar bitiyor ve yine normal mayolu insanlar güneşleniyor, denize giriyorlar. Oldukça ilginç bir yer. 

Plajın batı ucunda, su sporları olanaklarına sahip bir denizcilik merkezi vardır. 

 

SİTGES BEACH

Bu plaj, Barselona şehrinin dışındadır ve Sants istasyonundan trene binilerek gidilir. Yolculuk süresi yaklaşık 30 dakikadır. 

İspanya Port of Barcelona SANT SEBASTİA BEACH
SANT SEBASTİA BEACH

Şehrin en batıdaki plajıdır. Denizle ilgili aktiviteler için şehrin belli başlı spor kulüplerinden bazılarına ev sahipliği yapmaktadır. 

İspanya Port of Barcelona SAN MİQUEL BEACH
SAN MİQUEL BEACH

Sant Sebastia ve Brceloneta plajları arasındadır. Adını 1755 yılında inşa edilen Sant Miquel del Port Kilisesinden alır. Sant Miqugel plajı, şehrin en eski plajlarından biridir ve yaklaşık 420 metre uzunluktadır. Genişlik ise sözde 48 metredir.

Plaça del Mar yakınında bulunan otel, Barselona sahilindeki en işlek yerlerden biridir.  Plajda ” Ecoplayas bayrağı” dalgalanmaktadır. Bu bayrak: plajdaki kalite ve hizmetlerin düzgünlüğünü ifade etmektedir. 

İspanya Port of Barcelona BOGATELL BEACH
BOGATELL BEACH

Plajın uzunluğu 702 metredir. Genişliği 100 metredir. 1990 yılında Barselona sahili yeniden düzenlendiğinde yapılmış plajlardan birisidir. Sahilde çeşitli dinlenme tesisleri bulunmaktadır. Bunların arasında, sahilde bir futbol sahası ve en uçta Mar Bella dalgakıranının yanında bir voleybol sahası vardır. 

İspanya Port of Barcelona LLEVANT BEACH
LLEVANT BEACH

Barselona sahilinde yeni oluşturan plajların sonuncusudur. Nova Mar Belle plajının yanında bulunan plaj, 2006 yılında tamamlanmıştır. Eski bir dalgakıran olan “Escullera de Prim” in yıkılması ve deniz hayvanat bahçesine ev sahipliği yapması amaçlanan platformun inşasının bir sonucudur. 

Yaklaşık 375 metre uzunluktadır. Yaz sezonunda, plaj alanında: köpek sahipleri ve evcil hayvanlar için ayrılmış bir alan bulunur. 

 

Barceloneta

En eski, en büyük ve en kalabalık bölgedir. Semt, 18’nci yüzyılda liman ve sahil arasında oluşturulmuştur. 

Ciutadelle kalesinin yapımı sırasında, evlerinden olan ailelerin yerleştirilmesi için oluşturulmuştur.

Uzun yıllar, işçi sınıfının kaldığı bir yer.

1992 Olimpiyatlarına hazırlık amacıyla, sahil şeridinde oluşturulan, eğlence ve ticaret mekanlarıyla; buranın görünümü de değişmiştir.

İyi bir balık ziyafeti için burayı tercih edebilirsiniz. Ayrıca: mahallenin asıl cazibesi, ara sokaklarda gezinmektir. 

İspanya Port of Barcelona  a la Barceloneta Anıtı
Homenatge a la Barceloneta Anıtı

Barceloneta sahilde bulunan anıt, Alman sanatçı Rebecca Horn tarafından yapılmıştır. 

İspanya Port of Barcelona  Anıtı-Mirador de Colom

Kolomb Anıtı-Mirador de Colom

CHRİSTOPHER COLOMBUS HİKAYESİ

İtalyan kaşif Colomb, İspanyol kaynaklarında anlatıldığına göre: 1453 yılında İstanbul’un Osmanlılara geçmesi nedeniyle, Asya’ya giden ticaret rotaları tehlikeye girmiştir.

Bu yüzden Portekizli kaşifler, Afrika çevresinden deniz yoluyla dolanarak çeşitli alternatif rotalar aramışlardır. O dönemde dünyanın küre şeklinde olduğu bilinmez.

Colomb: Floransalı astronom Toscanelli’nin bir dönende de dünyanın küre şeklinde olduğunu bildirdiğinden, Floransalı astronomu bu fikrinden esinlenilerek Hindistan’a gitmek için batıya yelken açmayı düşünmüştür.

1485 yılında bu keşif seyahati için sponsor aramış, Portekizliler, İngilizler ve İspanya Sarayı kendisini geri çevirmiştir. Sonunda, 1492 yılında İspanya’da Kral Ferdinand II ve Kraliçe Isamelle: Colomb’u desteklemeye karar verirler.

Kendisine İspanya adına elde edeceği herhangi bir diyarın Valisi yapacakları sözünü verirler. Colomb, 3 Ağustos 1492 tarihinde güneyde Huelva’daki Palos de la Frontera’dan, Azorlar’da hakim olan batı yönlü güçlü rüzgarlardan kaçınmak için güneye, Kanarya adalarına 3 gemiyle yelken açar.

6 Eylül günü, La Gomera adasına, 12 Ekim tarihinde Bahama adalarındaki San Salvador’a ve devamında Küba’ya ulaştılar. Hindistan’a giderken Amerika’yı keşfeden Colomb’un yolculuğa krallığın desteği ile İspanya’dan başlaması, onun dönüşü de buraya yapmasına sebep oldu. 

Colomb; Amerika’ya en son 7 Kasım 1504 tarihinde olmak üzere toplam 4 sefer yaptı. 20 Mayıs 1503 yılında öldü ve Sevilla şehrinde gömüldü. Ancak kemiklerinin çoğunun Santa Domingo’da gömülü olduğuna inanılıyor. 

İspanya Port of Barcelona  Anıtı-Mirador de Colom
ANIT

Kristof Kolom’un anıtıdır. Mirador de Colom’u Ramblas’ın en güney ucunda, Barselona Marina bölgesinin muhteşem manzarasına sahip olan ve şehri keşfetmek için ideal bir konuma sahip olan Eurostars Grand marina otelin yakınındadır. 

Las ramblas caddesinin sonunda, 60 metre yüksekliğinde bir anıttır. Anıtın tepesinde, Kolomb’un gururla denizi gösteren heykeli durmaktadır. Ayrıca, yine sütunun tepesinde: Avrupa, Asya, Afrika ve Amerika kıtaların alegorileri olarak dört bronz heykel bulunur. 

Anıt: Amerika’dan dönüşünce 12 yerli ile karaya ilk olarak Barselona limanına ayak basmayı seçen Chritopher Colombus’a bir hediye olarak, Evrensel Sergi için, 1 Haziran 1888 tarihinde yapılmıştır. Anıtı tasarlayan ise Katalan mimar Gaieta Buigas Monrava’dır. Haziran 2013 tarihinde anıt uzun bir revizyondan geçirilmiş ve yeniden ziyarete açılmıştır. 

Dökme demirden ve Korinth sitilinde yapılmış sütunun yüksekliği 51 metredir. 

İspanya Port of Barcelona  Anıtı-Mirador de Colom
hEYKEL

Anıtın üstündeki bronz heykel; Rafael Atche tarafından yapılmıştır. Heykelde Colomb’un; sol elinde bir seyir haritası vardır. Sağ eli işaret parmağı ile Amerika’ya giden rotayı göstermektedir.

Ancak, tuhaf olan Colomb’un Amerika yönün değil, tam tersi yön olan Mallorca tarafına gösteriyor olmasıdır. Ve hatta, heykelde Colomb’un parmağı memleketi Cenova’yı gösterdiği de söylenir. 

ASANSÖR

Anıtın içinde küçük bir asansör var. Asarsör, kulenin dibindedir. Asansör sadece iki misafir ve operatörü alacak kadar küçüktür. Asansörün çıktığı 60 metre yükseklikteki camlı izleme noktasından: farklı bir perspektif ve şehir manzarası izlenir.

Ancak üst kısmı çok küçüktür ve ziyaretçiler çevreyi küçük cam pencereden minik bir alana sıkışarak izlemek zorunda kalırlar. Son bir not, rüzgarlı havalarda sütunun hafifçe sallandığı söyleniyor, asansörle yukarı çıkmayı düşünenlere duyururum. 

İspanya Port of Barcelona  Anıtı-Mirador de Colom
HEYKEL KAİDESİ

Sütun kaidesi taştan yapılmıştır. Burada Colomb’un keşif yolculuğu ve Amerika’nın fethiyle ilişkili ünlü Katalan kişilerini temsil eden 4 gurup figür vardır. Bunlar: Lluis de Santangel, Jaime Ferrer de Blanes, Kaptan Pere de Margarit ve Papaz Bernat de Boll’dur.

Kaide sekizgen şeklindedir. Dört figür gurubuna ek olarak, Katalonya, Aragon, Leon ve Kastilya krallıklarının alegorileri olarak dört heykel vardır. 

Ayrıca: mitolojide Kanatlı Fama, Kızıl Akbamalar ve 8 demir ve etkileyici aslan figürü de vardır.

İspanya Port of Barcelona  Anıtı-Mirador de Colom

Kaidenin alt kısmında, Colombus’un yaşamından sahneler tasvir eden birkaç kabartma bulunur. Projeyi desteklerini ilan eden krallar olan Cordoba’daki katolik hükümdarlarının mahkemesinde Papaz Juan Perez’e açıklayan Columbus, yelkenler, Kolomb 12 Ekin 1492 tarihinde Guanahani Adasında iniyor ve kral ilk yolculuğunun ardından tekrar Columbus’u karşılıyor. 

Anıtın kaidesinde: asansör ve gözlem güvertesini ziyaret etmek için bilet satılan bir yer, hediyelik eşya dükkanı ve ayrıca bir şarap barı vardır. Şarap barı, anıtın bodrumundadır. Bu şarap dükkanını bu kadar ilginç kılan: sadece Katalunya şarap bölgesinden şarap ve cava seçkisidir.

Anıta çıkmak için, asansör bileti aldığınızda, bir kadeh şarap da alacaksınız. Ancak, bir kadeh çıkış ücretine dahil iken, size burada bir kadeh değil bir şişe şarap satmak için her türlü etkiyi yapacaklardır, dikkat edin.

İspanya Port of Barcelona  Maritime (Denizcilik Müzesi)

Museum Maritime (Denizcilik Müzesi)

Müze eski şehrin güney ucunda ve Rambla caddesinin sonunda yer almaktadır. Geniş bir gemi ve tekne koleksiyonuna ve Ortaçağ yelkenli gemilerinin inşası üzerinde büyük bir sergiye sahiptir. 

MÜZE BİNASI

Müzenin bulunduğu bina, Drassanes Reials de Barcelona (Barselona Kraliyet Tersaneleri) görülmeye değer gotik bir mimari komplekstir. Tersane binası, ilk olarak 1255 yılında yapılmıştır.

Burada, savaş ve ticaret gemileri, 13’ncü yüzyıldan 18’nci yüzyıla kadar inşa edilmiştir. Tersanede bulunan kasalarda aynı anda 30 kadırga bulunabiliyordu. 

Tersane, 1792 yılında kışla olarak kullanılmaya başlandı. Ekim 1936 tarihinde ordu tarafından terk edildi ve binalar şehre teslim edildi. Müze, 1936 yılında bu gotik binaya taşındı. 

Barselona Kraliyet Tersaneleri: 1976 yılında Tarihi Anıt ilan edilerek korumaya alındı.

İspanya Port of Barcelona  Maritime (Denizcilik Müzesi)
MÜZE ve müze koleksiyonları

Denizcilik Müzesinin koleksiyonları, son derece zengin ve çeşitlidir. Bunlar arasında: dürbünler, çapalar, model gemiler, seyir aletleri gibi objeler vardır.

Diğer bir deyişle: küçükten büyüğe, tüm farklı dönemlerden, her türlü belge ve nesne görülebilir. 

Müze koleksiyonları, 12 farklı kategoride ayrılmıştır. 

Bu kategoriler:

Haritacılık, Belgeler, Gravürler ve Taş baskılar, Eski fotoğraflar, figür kafaları ve heykeller, model gemiler, navigasyon araçları, resimler, fotoğrafçılık, gemi portreleri, sualtı navigasyonu ve gemiler bölümleridir.

Haritacılık Bölümü: Buradaki koleksiyon son derece zengin ve çeşitlidir. Burada birçok seyir çizelgesi bulunur. En eskileri, genellikle parşömen üzerine çizilmiş ve elle boyanmış el yazmalarıdır. En yaygın şekilde temsil edilen coğrafi alanlar: Akdeniz, Avrupa kıyıları ve Atlantik’dir.

Figür kafaları Bölümü: Geminin pruvasına yerleştirilmiş, gemiyi tanımlamaya yardımcı olan ve önemli bir sembolik değeri olan heykellerdir. Genel olarak, geminin adına veya takma adına atıfta bulunurlar ve genellikle insan figürleriyle temsil ederler. Savaş gemilerinde, gücü temsil eden aslanlar, kartallar veya diğer hayvanlar yaygındır.

Figür kafaları, uzaktan görünmelerini sağlamak için genellikle parlak renklere boyanmıştır. Estetik ve sembolik değerleri nedeniyle, figür kafaları genellikle ömürlerinin sonuna gelmiş gemilerden çıkarılmıştır. Denizcilik müzesinde, farklı tipte 14 figür kafası bulunmaktadır. 

İspanya Port of Barcelona  Maritime (Denizcilik Müzesi)

Gemiler bölümü: Müzede sergilenen gemiler, kesinlikle Denizcilik müzesinin öne çıkan özellikleridir. 16’ncı yüzyıldan kalma bir kadırganın, sadık reprodüksiyonu özellikle dikkat çekicidir. Burada 30’dan fazla gerçek boyutlarda kadırga görülebilir.

Burada görülen kalyonlar, Katalanların, bir zamanlar mevcut olan deniz hakimiyetini ifade etmesi açısından ilginçtir. Gerçekten, Akdeniz’in birçok yerinde, hakimiyet kurmuşlardır.  

Juan de Austria Kadırgası

Bu Kraliyet kadırgası: 60 metre uzunluğundadır. Kadırga, 7 Ekim 1571 tarihinde Türk armadasının yenildiği İnebahtı Muharebesine katılmıştır. Kadırgada bulunan 59 kürek, 236 kişi tarafından çekiliyordu. La Reial isimli kadırgaya Avusturyalı Don Juan komutanlık ediyordu. Kadırganın birebir ölçekten yapılmış modeli sergilenmektedir. 

Santa Eulalia:

Port Vell yani müze binasına 500 metre uzaklıkta, denizde bulunmaktadır. Üç direkli yelkenli gemi, 1919 tarihinde denize indirilmiştir ve o zamanın tipik bir ticaret gemisidir. 

ROMA NEKROPOLÜ

Ayrıca: Kraliyet Tersanelerinin batı salonunda, 2010-2012 yılları arasında yapılan arkeolojik çalışmalarda, MS 1 ve 4’ncü yüzyıllardan kalma Roma Nekropolünun bulunduğu alan ortaya çıkarılmıştır. Burası, sonradan, müze sergisine dahil edilmiştir. 

 

İspanya Port of Barcelona  del Mar Köprüsü:

Rambla del Mar Köprüsü:

La Rambla caddesine yürüme mesafesinde Port Vell’dedir. Portal de la Pau’yu-Maremagnum eğlence ve alışveriş kompleksine, Imax sinemasına ve yelken kulüplerine ev sahipliği yapan Moll d’Espanya’ya bağlar. Ana Rambla caddesinin limandaki devamı niteliğindedir. 

1992 Olimpiyat Oyunları için şehir yenileme programının bir parçası olarak inşa edilmiştir. Bir yaya köprüsüdür. 

İspanya Port of Barcelona  del Mar Köprüsü:

Ahşap köprü, oluklu zeminlidir. Köprü, teknelerin geçmesi için yükseltilebilir. Marina içindeki teknelerin açık denize açılabilmesi için, her saat ve bazen özel istek üzerine, bu ahşap köprü, yaklaşık 8-10 dakika arası açılır. Gemilerin geçişi sırasında tüm yaya sirkülasyonu kapanır.

İspanya Port of Barcelona  del Mar Köprüsü:

Oldukça özgün tasarımıyla, ahşap döşeme ve modernist mimar Jujol tarzını anımsatan kavisli formlar ve aydınlatma için, destek görevi gören kavisli pergolalar vardır.

Proje, aynı zamanda Maremagnum binasını da yaratan Helio Pinon ve Albert Viaplana tarafından tasarlanmıştır. 

 

İMAX SİNEMASI

Sinemanın düz ekranı, 7 kat yüksekliğindedir. Sinemanın kubbesi ise, 900 metre kare büyüklüktedir ve seyirciyi çevreler.

Lİspanya Port of Barcelona ‘AQUARİUM
L’AQUARİUM

Şehrin eski liman bölgesi olan Port Vell’de bulunmaktadır. 

Köpekbalıklarını ve diğer Akdeniz balıklarını başınızın üzerinden yüzerek izleyebileceğiniz, 80 metre uzunluğundaki cam tünele sahiptir. 

Ayrıca: 450 farklı türden 11 binden fazla hayvana ev sahipliği yapmaktadır. Bunlar, 35 tank içinde yaşamaktadırlar. 

En görkemlisi, 5 metre derinliğinde ve 36 metre çapındaki muazzam Oceanarium’dur. Oceanarium’un içinden geçen 80 metre uzunluğundaki şeffaf bir tünel sayesinde, köpekbalıkları, yaldızlı kafalar, mürenler, okyanus güneş balığı ve diğer birçok tür arasında yürümek mümkündür. 

 

İspanya Port of Barcelona MAREMAGNUM
MAREMAGNUM

Çok çeşitli mağaza ve restoranların bulunduğu bir alışveriş merkezidir. Neredeyse tamamen suyla çevrilidir. Ancak buranın en büyük özelliği: pazar günleri ve tatil günleri de dahil olmak üzere yılın her günü saat 10.00-22.00 arasında açılan Barselona şehrindeki tek alışveriş merkezidir.

Alışveriş merkezinin su kenarında bulunan 3 katı, onu diğerlerinden farklı bir alışveriş alanı haline getirir.

Bar ve restoranların terasları, Barselona şehrinin eski limanının olağanüstü manzaralarını sunar. 

İspanya Port of Barcelona MAREMAGNUM

Buranın en ilgi çeken yeri “La Terraza” dır. Barselona şehri silüetinin üzerinde 360 derece görünüm sunan panoramik bir platform üzerinde dönerken: flamenko müziği ya da caz konserleri izleyebilirsiniz. 

Zemin ve orta seviyelerde ise, Amerikan ve Akdeniz fast-food restoranları, dondurma dükkanları, kafeler ve restoranlar bulunmaktadır. 

Yan girişin yakınında, çocuklar için çok sayıda aktivite vardır. 

İspanya Port of Barcelona MAREMAGNUM

Las Golondrinas turları buradan yapılmaktadır. Bu turlar, Barselona şehrindeki en geleneksel gezilerden biridir. Barselona limanından ve deniz kenarından geçen tipik bir motorla çalışan teknelerle yapılır. Böylece şehri tamamen farklı bir açıdan görebilirsiniz. Yolculuk yaklaşık 1.5 saat sürer. Yolculuk sırasında: Hotel W, Barceloneta plajı, Olimpik Liman, Sagrada Familiya görülebilir. 

İspanya Port of Barcelona  d’historia de Catalunya (Katalonya Tarih Müzesi)

Museu d’historia de Catalunya (Katalonya Tarih Müzesi)

Giriş ücretlidir, giriş ücreti 20 Eurodur.

Müze: Barselona şehrinin eski sanayi limanında, korunmuş tek bina olan eski Ticaret Genel Depolarında bulunur. 1991 yılında Olimpiyat oyunları nedeniyle başlayan yoğun restorasyon çalışmalarının ardından, Katalonya tarihi üzerine kalıcı bir sergi kurulmasına karar verildi. 

Katalonya Tarih Müzesi: Şubat 1996 yılında ziyarete açılmıştır. 

Binanın 1’nci katında, geçici sergiler bulunur. Müzede sergilenen eserlerin çoğu Katalonya’nın siyasi ve kurumsal tarihiyle ilgilidir. 

Bilgilendirici olduğu kadar eğlenceli olan bir yer. Eğlence neden derseniz; özellikle ortaçağ bölümünde; şövalyelerin giydiği kıyafetleri ve kılıçları; sizde yani ziyaretçilerde giyip deneyebiliyorlar.

Gerçek boyutlarında hazırlanmış şövalye atına binebiliyorsunuz. Şövalyelerin kullandıkları; zırh, kılıç ve diğer kıyafetlerin, özellikle muhteşem ağırlıkları, üzerinize giydiğinizde veya elinize aldığınızda daha güzel hissediliyor.  

İspanya Port of Barcelona  d’historia de Catalunya (Katalonya Tarih Müzesi)

Müzenin terasından veya 4’ncü katından Barselona şehri liman bölgesinin muhteşem bir manzarasını görebilirsiniz. 

Şimdi müzede öne çıkan bazı eserlerden söz etmek istiyorum.

İspanya Port of Barcelona  d’historia de Catalunya (Katalonya Tarih Müzesi)
Sant Menna Ampulla

Geç Antik dönemde, Aziz Menna’ya adanmış, önemli bir haç merkezi haline gelmiş İskenderiye yakınlarındaki Mısır kenti Abu Mena’da bulunmuştur. MÖ 4 ile 7’nci yüzyıllar arasına tarihlenir.

Bu bir şişe hacı çanak çömleğidir.

Şişe: asker kılığında, kolları haç şeklinde uzatılmış ve biri sağda, diğeri solda iki deva ayaklarını yalayarak tasvir edilmiştir. Azizin çevresindeki tespih şeklindeki bir  daire sahneyi çevreler.

İspanya Port of Barcelona  d’historia de Catalunya (Katalonya Tarih Müzesi)
SANT PERE DE RODES

Romanesk mimarisinin ve heykelinin istisnai bir örneğidir. 11’nci yüzyılın sonlarından kalmadır. İki manastırın bulunduğu küçük bir manastır hücresine atıfta bulunur. 

İspanya Port of Barcelona  d’historia de Catalunya (Katalonya Tarih Müzesi)
KRALİÇE ELİSABET CRİSTİNA’NIN MATARO’YA GELİŞİ

Gravür Katalonya’daki İspanyol Veraset Savaşı çatışmasının bir bölümünü sunuyor. Özellikle, III Charles’in karısı BrunswicWolfenbütten’den Kraliçe Elisabeth Cristina’nın 25 Temmuz 1708 tarihinde Mataro Limanına varış anını kaydeder. Bu olayda, şehir yetkilileri tarafından kabul edildi.

ÇALIŞAN KIZ

Joan Planella’nın The Workıng Girl (Çalışan Kız), 19’ncu yüzyılın sosyal gerçekçiliğinin sanatsal akımı içinde simgesel hale gelen bir çalışmadır. Resim, tezgah üzerinde çalışan bir kızı ayrıntılı olarak tasvir etmektedir. İlk Katalan sanayileşmesinde baskın bir sektör olan tekstil sektöründe kadın çocuk emeğinin imajıdır.

İspanya Port of Barcelona Port Olimpic (Olimpiyat Köyü)

Port Olimpic (Olimpiyat Köyü)

Rıhtımda yürümeye devam ederseniz, 1992 Olimpiyat oyunlarına ev sahipliği yapan “Villa Olimpica” ya varıyorsunuz.

Burası Olimpiyatlardan önce: sanayi bölgesiyken, 1992 Olimpiyatları sonrasında: marinası, plajları, otelleri, restoranlarıyla Barselona şehrinin en güzel yerlerinden birisi haline gelmiştir. Halen burada, aileler yaşıyorlar. 

İki gökdelen gibi yüksek binanın gölgelediği deniz kıyısının, sağ tarafını: bar ve restoranlar sol tarafını ise, kulüpler çevrelemiştir. Egzotik palmiye ağaçları ortamı yeşillendirir.

MARİNA

Kare şeklindeki marina, mimarlar Oriol Bohigas, Josep Martorell, Davit Mackay ve Albret Puigdomenech tarafından tasarlanmıştır. 1992 Olimpiyatlarında yelken yarışları burada yapılmıştır. Günümüzde marina 740 yat kapasitelidir. 

Marinayı dolduran göz alıcı yatlar ve canlı gece hayatı ile Barselona şehrinin en popüler yerinde gündüz dalgalarla kucaklaşma ve gece de çılgınlıklar sunulur. 

İspanya Port of Barcelona Port Olimpic (Olimpiyat Köyü)

Marinanın her iki tarafında iki gökdelen vardır. Bunlar Mapfre kulesi ve Hotel Arts ve yakınındaki Gran Casino de Barcelona’dır. Mapfre kulesinin tabanında, Frank Gehry tarafından yapılmış muhteşem altın balığı heykeli bulunur. Yaz aylarında ise, marinanın her iki tarafında plajlar bulunur. Bunlar: Barceloneta ve Nova Icaria plajlarıdır.

İspanya Port of Barcelona  de la Ciutadella (Park)

Parc de la Ciutadella (Park)

Port olimpic ile La Ribera arasındaki alanda kalıyor. Şehrin en büyük parkı. Parc zoologic’ de (hayvanat bahçesi) bu parkın içinde. Parkın kurulduğu alanda; ilk önce, 1714 yılında Ciutadella kalesi kurulmuş ve daha sonra ise 1888 yılında, Dünya Fuarı kurulmuş. Dünya fuarı için tasarlanan binalarda, günümüzde. zooloji ve jeoloji müzeleri ve katalan meclis binası var.

Evet; parkta yapay göl var ve burada kayıt kiralayıp gezebiliyorsunuz. Yüksek ağaçların gölgesindeki banklarda oturup dinlenebilirsiniz. Josep Fonstere tarafından yapılmış; büyük barok la cascada çeşmesi var.

Büyük camerakanları andıran; iki büyük bitki evi var. Bunlandan, hivernacle’da; zaman zaman klasik müzik konserleri veriliyormuş.

Parkın içindeki çıkıştan sonra; geniş bir kıyı yolunu takip ederek, eski Santa Catalina pazar yerine ulaşılıyor. Sonra; 1888 yılında, dünya fuarı kurulduğunda, giriş yeri olarak kullanılan, Arc de Tiromf’a geliyoruz.

Parkın; denize bakan tarafında: correus (postane) ve 600 yılı aşkın zamandır şehrin ticaret merkezlerinden biri olan; La Llıtja var. Buranın, bahçesi çok güzel.

Buranın hemen karşısında ise; 19 ncu yüzyıldan kalma: Porxos Xifre (kapalı çarşı) var. Buradaki; Set Portes restoranı, muhteşem. Buradan; La Rambla caddesine doğru ilerlerseniz, ihtişamlı: La Mare de Deu de la Merce kilisesini görebilirsiniz.

Kubbesinin üstündeki Meryem heykeli; çok uzaklardan bile görülmekte ve bu nedenle; bölgenin en önemli kilisesi, bu yörenin simgesi olmuş.

Evet; Rıhtım ve Liman bölgesi bundan ibaret.