İlçe merkezi Kastamonu-Karabük kara yolu üzerindedir.
Araç, Kastamonu arası uzaklık: 45 km. Araç, Karabük arası uzaklık: 67 km. Araç, Safranbolu arası uzaklık: 50 km. Araç, Amasra arası uzaklık: 136 km. Araç, Ankara arası uzaklık: 290 km. Araç, İstanbul arası uzaklık: 450 km.
TARİHİ
Yörenin tarihi kaynaklardaki ilk bilinen ismi “Timanidis” dir. Bölgede tarihi süreç içinde Hitit, Frigya, Lidya, Pers, Pontus ve Bizanslılar egemenlik kurmuştur. 1105 yılında ise Danişmendliler döneminde Türk hakimiyetine geçilir.1459 yılında ise Osmanlılar bölgeyi ele geçirir. 1866 yılında Belediye olur. 1868 yılında ise ilçe olur.
Tarihi süreçte ilçenin bir başka özelliği, hiç işgale uğramamış olması ancak Kurtuluş Savaşında en fazla şehit verilen ilçe olmasıdır. Peki niye “Araç” ismi? Yöre: Karadeniz ve iç bölgeler arasında, kervanların işlediği önemli bir yol güzergahında olduğu için bu ismi almıştır. Araç ismi, ilk olarak Candaroğulları belgelerinde görülür.
GENEL
İlçe Batı Karadeniz bölgesinde kuruludur. Rakımı ortalama 640 metredir. İlçede ekilebilir toprak azdır. Köyler ilçe merkezine uzak ve dağınıktır. Bölgede Karasal iklim hakimdir. Buna bağlı olarak yazları sıcak ve kışları soğuk ve karlı geçer. Yörenin havası oldukça güzeldir, oksijen bakımından zengin bir havası vardır. İlçenin büyük bölümü, mera, yayla ve ormanlıktır. Araç Belediyesi tarihi kentler birliğine üyedir.
ARAÇ RAFET VERGİLİ MESLEK YÜKSEK OKULU
Kastamonu Üniversitesine bağlı olarak 2010-2011 yılında eğitim ve öğretim başlamıştır. Okulda 5 bölüm ve 7 programda, 1119 aktif öğrenci eğitim ve öğretim görmektedir.
AVCILIK
Araç ormanları özellikle yabani domuz ve tavşan avı tercih edenler için yoğun tercih edilmektedir.
NE SATIN ALINIR
Yörede el yapımı ürünler meşhurdur ve özellikle örme sepet ve yayla evi maketi satın alabilirsiniz.
NE YENİR
Buralara yolunuz düşer ve yerel lezzetlerden tatmak isterseniz “pastırmalı pide, etli ekmek ve kuyu kebabı, süzey kebabı, saraylı (Fırında paça) ” deneyebilirsiniz. Büyük şehirlerde: unlu mamuller, fırın, pasta, börek, yufka gibi imalat ve işletmelerde Araçlı ustalar önemli yer tutmaktadır.
YAYLALAR
Kastamonu ilindeki en güzel yaylalar, Araç ilçesindedir. İlçe sınırlarında toplam 21 yayla bulunmaktadır. Ormanlar içerisindeki bu yaylaların başlıcaları: Munay, Fındıklı, Sıragömü, Kirazlı, Başköy, İkiornaz yaylalarıdır.
Bu yaylalar: geleneksel çantı tipi evleriyle dikkat çeker. Ormanlık bölgelerdeki yaylalarda: ağaç gövdeleri üst üste yığılarak yapılan bu evler, çivi kullanılmadan birbirine geçme yöntemiyle inşa ediliyor.
İlçe merkezine 17 km uzaklıktaki Fındıklı ve diğer yaylalara ulaşım için: Sıragömü üzerinden Kurşunlu köyüne uzanan yol kullanılıyor.
ARAÇ HACI BEKİR ŞEKERCİLER, PASTACILAR VE YAYLA KÜLTÜRÜ FESTİVALİ
Her yıl Temmuz ayı başında geleneksel olarak düzenlenmektedir. Festival: Fındıklı ve Gölcük yaylalarında yapılıyor. Festivalde: Hacıbekir lokumu ve akide şekeri yapımı gerçekleştiriliyor. Ardından konserler, spor yarışmaları yapılıyor. Festival oldukça yoğun bir programla sürdürülüyor, ilçeyi ziyaret tarihinizi festival düzenleme tarihine getirmenizi öneririm.
GEZİLECEK YERLER
ARAÇ ŞEHİTLİĞİ
2011 yılında yapılan Şehitlik, ilçe merkezine bağlı Yenice köyü Köyiçi mevkiindedir.
ABDAL PAŞA TÜRBESİ
İlçe merkezindedir. Abdal Paşa’nın asıl ismi “Seydi Mehmet” tir. Kendisi 14’ncü yüzyıl başlarında Konya’dan buraya göç etmiştir. Türbe: 11 x 6 metre boyutlarındadır. Türbede herhangi bir kitabe yoktur. Sadece 1431 tarihi yazılıdır. Burası hakkında anlatılan bir efsane bulunmaktadır. Şöyle ki “Halk türbenin üstünü imece ile kapatmaya karar verir ve örter, buna karşın sabah olduğunda türbenin üstündeki ağaçları çayda bulurlar.”
ARAÇ HARP MÜZESİ
İlçe merkezinde bulunan müze, Şehit Aileleri ve Gazileri Derneği tarafından işletilmektedir. Türkiye genelinde kendi alanında ilk ve tek olan Harp Müzesi, her gün mesai saatleri içerisinde ziyarete açıktır. Müzede sergilenenler arasında: Balkan, Çanakkale ve Dumlupınar savaşlarında yaralanan gazilerin protez bacakları da bulunuyor.
Ayrıca: İstiklal Marşının Ankara dışında ilk kez yayınlandığı Kastamonu Açıksöz Gazetesinin 21 Şubat 1921 tarih ve 123 sayılı nüshasında, Osmanlı Türkçesiyle yazılmış şekli çerçevelenerek müzede sergileniyor.
(Son bir not, müze günümüzde açık mı-kapalımı, bu konuda bilgisi olanların yorum bırakmaları rica olunur )
TARİHİ HAMAM
İlçe merkezinde Karabük caddesi Çay Sokaktadır. 1902 yılında yapıldığı tahmin edilmektedir. Üstü kubbelidir ve iki tane yıkanma halveti vardır. Hamam yapısı, 1967 yılında bir yangın geçirmiştir. Daha sonra atıl kalmış kullanılmamıştır. Hamam son olarak Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından restore edilmiş ve çevre düzenlemesi yapılmıştır.
Belediye, hamam yapısını Vakıflardan kiralamıştır.
VEZNEDAR CAMİİ
İlçe merkezinde Yeni iplikçi sokaktadır.
Cami 1916 yılında Baş veznedar Halil Bey tarafından yaptırılmıştır. Moloz taştan yapılmıştır. Çatı ahşap üzeri kiremit örtülüdür. Mihrabı Araç mermerindendir. Caminin boyutları: 16 x 14 metredir.
KÖTÜRÜM BEYAZIT CAMİİ
İlçe merkezinde Aşağı Mahallededir. Caminin kitabesi, halen kuzey cephesinde kapının üstünde bulunmaktadır. Mermer kitabede kabartma tekniği uygulanmış, Arapça dört satır halinde celi sülüs yazısı ile yazılı metinde, caminin 1374 yılında Candaroğlu Hükümdarı Kötürüm Beyazıd döneminde yaptırıldığı yazılıdır.
Candaroğlu Beyazıd döneminde, Muhammed bin Uruz tarafından yaptırıldığından dolayı, banisine nisbetle “Uruz oğlu Mehmet Camii” diye de adlandırılır. Caminin boyutları: 17 x 9 metredir. Düz ahşap tavanlıdır. Yanında taş kaide üzerinde, yuvarlak gövdeli minaresi bulunmaktadır. Günümüzde ibadete açıktır.
ARAÇ KALESİ
İlçenin güneyinde ve Araç çayının kenarında doğal bir kayalık üzerindedir. Oldukça dik bir konumdadır. Tüm ilçeye ve çevredeki çam ormanlarına hakim bir konumdadır.
Doğu Romalılar (Bizans) döneminde inşa edilmiş ve Osmanlı döneminde ise tamir edilerek kullanılmıştır. Kalenin yüksekliği 80 metre kadardır. Alanı ise 150 metre karedir. Kalenin doğu bölümünde, kalenin duvarları yıkılmış ve duvarların yerine köy evleri yapılmıştır.
İç kale bölümü ise, temel ve duvarlarının bir bölümü ile günümüze ulaşmıştır. Kaleye çıkmak isterseniz PTT binasının arkasından yürüyerek çıkabilirsiniz.
GICIRIK SUYU HAMAMLARI
İlçe merkezine bağlı Mesudiye (eski ismi: Munayrat) mahallesinin 3 km kuzeyinde Bağlar çayı deresinin üst kısmındadır. Burada yerli bir kayada doğal olarak oluşmuş, yan yana birbirine bitişik iki mağara bulunmaktadır. Bunlar Gıcırık suyu hamamları olarak tanınır. Mağaraların girişi: fırın ağzı gibidir.
Ancak içleri geniştir. İki mağaradan biri erkeklere diğeri kadınlara ayrılmıştır. Mağaraların içinde, doğal yıkanma tekneleri yani küvet bulunur. Bu teknelerdeki su, mağaranın tavanından damlayarak gelir. Mağaralarda bulunan travertenler, güneş olmadığından beyaz değil, kaya rengindedir. Ancak bunlar kazındığında, altından beyaz alçı tabakası çıkar.
Burada bulunan suyun: insan vücudundaki kaşıntıyı giderdiği, vücuttaki kabarcıklar ve kızarıklıklar ile sivilceleri yok ettiği söyleniyor. İnsanlar yılın belli dönemlerinde buraya geliyorlar ve suda yıkanıyorlar. Ancak halen mağaraya giden yol oldukça kötü durumdadır.
AKINCILAR KÖYÜ ÇEŞMESİ
İlçe merkezine 3 km uzaklıktaki Akıncılar (eski ismi: Dabrak) köyündedir. Üzerindeki Osmanlıca kitabeye göre, 1820 yılında yapılmıştır. Çeşme taştan yapılmış, sivri bir kemerle süslenmiştir. Tek lülelidir. 2007 yılında Safranbolu yöresinden taş getirtilerek restore ettirilmiştir. Günümüzde halen kullanılmaktadır.
TATLICA KÖYÜ CAMİİ
İlçe merkezine 10 km uzaklıktaki Tatlıca (eski ismi: Süzey) köyündedir. 1727 yılında Kıblelizade İbrahim Bey tarafından yaptırılmıştır.
GÖRKEMLİ LAHİT
Lahit, ilçe merkezine 11 km uzaklıktaki Kavacık köyü Fındıcak Mevkiinde, 1971 yılında yapılan Tümülüs kazısında bulunmuştur. 6 ton ağırlığındaki lahit, günümüzde Kastamonu Müzesinde sergilenmektedir. Lahit mermerden yapılmıştır.
En büyük özelliği: lahit içinde saçlı ve elbiseli bir kadın iskeleti bulunmuş olmasıdır. İskeletin baş hizasında, içi kemiklerle dolu bir bohça bulunur. Bu da lahidin ikinci defa kullanıldığını gösterir.
Ayrıca baş tarafında, üç adet pişmiş toprak ve biri kırık gözyaşı şişesi bulunmuştur. İskeletin ayak ucunda ise, ince dallardan yapılmış, çürümüş sepet içinde bir tane küçük, iki tane büyük, iki taraflı dört tane ağaç tarak vardır. Ayrıca iki tane ip eğirme aleti, biri kırık, iki tane ağaçta ok, iki tane çürümüş ağaç saplı kıl fırça bulunmuştur.
İNDAŞ MAĞARASI
İlçe merkezine 12 km uzaklıktaki Aşağıoba köyü yaylasındadır. Mağaraya ulaşım kolaydır. Ancak mağara girişi biraz dar ve karanlıktır. Mağara içinde ilerledikçe kocaman bir salona ulaşılır. Mağaranın içinde bir dere akmaktadır. Mağaranın içinde, ışık kaynağını takip ederek tırmandığınızda mağaranın öbür tarafına çıkılıyor.
HİTİT ASLANI
İlçe merkezine 17 km uzaklıktaki Gökçesu (eski ismi Moğsu) köyünde bulunmuştur. Halen Kastamonu Müzesinde sergilenmektedir. Aslan heykelinin ayağı kırıktır.
AKHİSAR (AGSAR) KALESİ
İlçe merkezinin kuzeyinde, 18 km uzaklıktaki Alınören köyünün karşısında Asar dağındadır. Yöreye hakim vaziyettedir. Kalenin uzunluğu 40 metre, genişliği ise 15 metredir. Bizans dönemi yapısıdır. Osmanlı döneminde de kullanılmıştır. Kalenin bir kısmı tahrip olmasına rağmen günümüzde hale görülebilir niteliktedir. Çünkü duvarlar oldukça geniştir ve duvarların yapımında kumlu kireç kullanılmasıdır. Kaleye çıkmak isterseniz, çok dik ve taşlık bir yolu tırmanmanız gerekiyor. Günümüzde kaleden ayrıntılı bir kalıntı bulunmamasına rağmen, kalenin bulunduğu yer bir seyir terası gibidir, bu nedenle yoğun ziyaret edilir.
TÜMÜLÜSLER
İlçe merkezine 20 km uzaklıktaki Hanözü (eski ismi Geley köyü) köyündedir. Köy arazisinde bulunun bu iki Tümülüs: Anadolu Piramidi olarak adlandırılır. Ancak maalesef höyükler hakkında ayrıntılı bilgi bulunmamaktadır. Herhangi bir resmi arkeolojik araştırma yapılmamıştır.
MELİK GAZİ TÜRBESİ
İlçe merkezine 26 km uzaklıktaki Köseler köyündedir. Melik Gazi: Kastamonu ve Araç çevresini, Bizanslılardan alarak Türkleştiren, Danişmend Beylerindendir. 1105 tarihinde vefat etmiştir. Mezarda yatan kişinin boyunun çok uzun olduğu ve kalktığı zaman tüm Safranbolu’yu görebileceği şeklinde rivayetler bulunmaktadır.
SALTUKLU (ÇİBİŞ) KANYONU
İlçe merkezine 29 km uzaklıkta, Saltuklu bölgesinde Kayaboğazı köyüne yakındır. Kanyona ulaşmak için Kayaboğazı köyünden girildikten sonra, Oycalı köyüne doğru devam edilir, Oycalı camisinin yapından Çibiş kanyonuna doğru devam edilir. Araç yolu bittikten sonra kanyona ulaşmak için sadece 10 dakikalık bir yürüyüş yapmak gerekir. Kanyonun girişinde: bir havuz bulunmaktadır.
ARAÇ EKİNCİK TÜRBE ÇAMI TABİAT ANITI
İlçe merkezine 32 km uzaklıktaki Bektüre köyü Ekincik Mahallesinde mezarlık içindedir. Türbe çamı olarak isimlendirilir. Ağacın muhtemelen 800 yaşında olduğu tahmin ediliyor. Ağacın boyu 25 metre, çapı 1.90 metredir. Çevresinin genişliği ise 5.90 metredir. Dalları normalden daha büyüktür ve kılıç şeklindedir. Dalları eğilmesin diye dallarının altına destek konulmuştur. Dallarının her biri bir ağaç kalınlığındadır. Yörede inanışa göre, bu ağacın dalları koparılmaz ve kozalakları yakılmaz.
AŞAĞI GÜNEY HARABELERİ
İlçe merkezine 45 km uzaklıktaki Karandı köyü ve Aşağı Güney Köyleri arasındadır. Köylere 1 km uzaklıkta, bir aslan heykeli bulunmaktadır. Aşağı Güney köyü, eski su dağıtım sistemi de görülebilir. Okulun üst tarafından bir kaya mezarı bulunur. Tüm bu belirtiler, burada eski bir yerleşim yeri bulunduğunu kanıtlamaktadır.
KAYA MEZARLARI
İlçe bölgesindeki kaya mezarları Kadınca köyü ve Aşağı Güney köyündedir.
Aşağı Güney Köyü Kaya Mezarı (45 km uzaklıktadır.)
Mezar: Geç Helenistik dönemden Roma dönemine kadar uzanan süreçte yapılmış olmalıdır. Beşik çatılı ve çok odalı plan tipindedir. Mezarın ön cephesi yarım sütunlu olarak işlenmiştir. Buradan ana mezar odasına geçiş sağlanır. Mezar odası dikdörtgendir. İçinde: bir tane ölü sediri bulunur. Tavanı düzdür. Bölgedeki diğer mezarlarda görülmeyen bir özelliği ile doğu ve batı duvarı boydan boya geçen mahyalara dik olarak atılan, iki sıra yarım yuvarlak kasetler bulunur.
Kadınca Köyü Kaya Mezarı
Mezar, Geç Helenistik dönemden Roma dönemine kadar uzanan süreçte yapılmış olmalıdır. Düz damlı ve tek odalıdır. Mezarda basit bir cephe uygulanmıştır. Dikdörtgen bir kapıdan girilen mezar odasının içerisinde, kenarlarda ahşap hatıllar görülür. Oda içinde ölü sediri yoktur.
ANDIRAZ-ERENBABA KALESİ
İlçe merkezine bağlı Boyalı nahiyesinin batısında ilçe merkezine 48 km uzaklıktaki Bahçecik (eski ismi Andıraz) köyüne 2 km uzaklıktaki Soğanlı çayı üzerindedir. Kalenin tepesine çıkmak için: Soğanlı çayının yatağındaki Çaykaşı denen yerden çıkılabilir. Günümüzde kale surları oldukça fazla tahrip olmasına rağmen, hala eski ihtişamını korumaktadır.
KÜRE-İ HADİD İSMAİL BEY CAMİİ
İlçe merkezine bağlı 89 km uzaklıktaki bir dağ köyü olan Demirli köyündedir. Köy, 15’nci yüzyılda Candaroğulları zamanında demir çıkarıldığı için Demir Küresi anlamında bu ismi almıştır. Cami, 1451 yılında Candaroğlu İsmail Bey tarafından yaptırılmıştır. Caminin ağaçlarını geyiklerin taşıdığına inanılmaktadır.
Cami halk arasında “Direkli cami” olarak da bilinir. Çünkü cami Orta Asya ve Türkistan geleneğini, Anadolu’da yaşatan kökü süslü ahşap çadır direklerine dayanan bir camidir. Cami: düzgün dikdörtgen planlıdır.
Dıştan oldukça sadedir. Duvarları dolgu tekniğiyle yapılmıştır. Tavan ahşaptır, bindirme tekniğiyle yapılmıştır. Yapıda süslemenin en yoğun olduğu yer mihraptır. Mihrapta alçı ve kalem işi süslemeler görülür. Ana kirişi taşıyan sütunlar üzerinde, lale devrine ait oldukça basit bitki motifleri vardır.
1891 yılında Kastamonu Valisi Abdurrahman Paşa tarafından tamir ettirilmiştir. Caminin yanında iki yatır vardır. Bunlardan birisi kadın diğeri ise erkektir. Gerek caminin yapılışındaki geyik efsanesi ve gerekse bu yatırlar nedeniyle, burası kutsal kabul edilir. Hıdırellez’de bütün Eflani ve Araç halkı buraya yani cami ve türbeye gelirler.
Kastamonu Tosya hakkındaki gezi yazım için Tosya