Ankara Armada Alışveriş Merkezi

Ankara Armada Alışveriş Merkezi

Ankara-Eskişehir kara yolu üzerinde, rahatça görülebilecek büyüklükte bir yapı. Özel aracınız ile gidebilirsiniz ve otopark sorunu olmadan, burayı rahatça gezebilirsiniz.

Ankara Armada Alışveriş Merkezi

Mimari Özellikleri:

133 metre yüksekliğinde ve 33 katlı bir yapı. Yalnız; 4 katında, alışveriş merkezi var. Diğer katlar; stüdyo daire şeklinde, ikamet için kullanılıyor.

Son derece lüks yapılmış. Çatıdaki anten yüksekliğini de hesaplarsak, toplam yükseklik 140 metre. Çatıdan, yazın, lazer ışık gösterileri yapılıyor.

Dış cephe ve mimari malzeme çeşidi olarak, lüks malzeme kullanılmış. Ankara’nın en pahalı yapılarından. Buraya harcanan para ile, çok daha yüksek binanın yapılabileceği söylenmekte. Şu anda, binanın pazar payının asgari 150 milyon dolar olduğu söylenmekte.

Bunları; niye söylüyorum? Çünkü, gerçekten muhteşem lüks yapılmış bir yapı. Ne düşünülerek, bu kadar lüks yapıldığını bilmiyorum. Ama; tek bir gerçek şu ki; gerek Ankara’nın ve gerekse Türkiye’nin ve de Avrupa’nın en pahalı yapısı.

2003-2004 ve 2005 yıllarında, arka arkaya üç yıl; Avrupa’nın en lüks alışveriş merkezi seçilmiş. Giriş katında kullanılan mermerli kısmın taşları, Bilecik mermeri kullanılarak yapılmış. Kulenin, dış cephe camları; Amerika’dan özel olarak üretilerek getirtilmiş.

Binanın içinde gezerken, gümüş kadar parlak yerler göreceksiniz. O gördüğünüz gümüş kadar parlayan bölgelerde, gerçekten gümüş karışımı kullanılmış ve o yüzden parlıyor.

Kapalı ve açık otopark var. Açık otopark çok büyük, yer sıkıntısı pek yok. Kapalı otoparkın ise bir özelliği var. Kullanılan güvenlik sistemi, dünyanın en iyi bilişim uzmanlarının elinden çıkmış.

Güvenlik kameraları, arabaları, otoparka girerken fişliyor, bu işaretler aracın: rengine, plakasına, ısısına, irilik ve ufaklığına, markasına ve türüne göre değişiyor. Arabanın çalınma riskinin çok az ve hatta olmadığı söyleniyor.

Ankara Armada Alışveriş Merkezi içi
Ankara Armada Alışveriş Merkezi içi

Yapının İçi:

Binanın içine girerken; diğer alışveriş merkezlerinde olduğu gibi; yoğun bir güvenlik önlemi var. Elektronik dedektörlerden geçiyorsunuz. Cam fanus içinde, ikili asansör var. Birçok markanın ürününü bulabileceğiniz mağazalar mevcut. Ayrıca; en alt katta; kafeteryalar ve bir süre oturabileceğiniz kahve ağırlıklı yerler var.

Bunun dışında, düzenli yapısı ile, yürüyen merdivenlerle kısa sürede yukarıya veya çıkmak istediğiniz yere çıkabiliyorsunuz. En üst katta; yoğunluğu fast-food olmak üzere yemek yerleri mevcut, ayrıca sinema da var.

Ankara Armada Alışveriş Merkezi önündeki çapa anıtı
Ankara Armada Alışveriş Merkezi önündeki çapa anıtı

Yapının önündeki Çapa’nın anlamı:

Evet; işte, Armada alışveriş merkezi bunlardan ibaret. Binaya girerken veya çıkışta, büyük bir çapa göreceksiniz.

Bunu; Ankara tarihini okudu iseniz rahatla anlayacaksınız. Hayır, okumadı iseniz, şöyle ki bu çapa; Ankara’yı ilk kuran Galat’lar, bu bölgeye gelirken bir Mısır donanmasını yenerler ve gemilerden birinin çapasını zafer anısı olarak yanlarına alırlar.

Bu bölgeye yerleştiklerinde, bu çapayı koyarlar ve yeni kurdukları şehrin adını da, çapanın o dildeki ismi olan “Ankyra” koyarlar. Çapanın anlamı işte bu.

Ankara Atatürk Orman Çiftliği Atatürk Evi

Ankara Atatürk Orman Çiftliği Atatürk Evi

Atatürk Orman Çiftliğinin tam merkezinde. Atatürk’ün 100’ncü doğum yılı etkinlikleri çerçevesinde yaptırılmış. Selanik’teki Atatürk evinin; aynı plan ve ölçülerinde.

1981 yılı, 10 Kasım günü ziyarete açılmış. Girişler ücretsiz. İlginizi çekebilir.

Girdiğinizde bir hol var ve burada idari büro var. Sol yandaki ahşap merdivenlerden üst kata çıkıyorsunuz.

Burada; sağ yanda, misafir odası, sol yanda ise, Zübeyde Hanımın odası görülüyor.

Yine; sol yandan ahşap merdivenlerle yukarı çıktığınızda ise, burada bir odada, Atatürk’ün giysileri sergileniyor.

Ankara Atatürk Orman Çiftliği Atatürk Evi: Bunun yanında; yine Atatürk’e ve annesi Zübeyde hanıma ait bir kısım eşya sergilenmekte. İlginizi çekeceğine inanıyorum, kısa bir zaman ayırarak uğrayın.

Dikkat, içeride resim çekmek yasak. Bu resimleri dikkatle izleyin, başka bir yerde görmeniz mümkün değil.

 

Ankara Atatürk Orman Çiftliği

Ankara Atatürk Orman Çiftliği

Buraya yolunuz düşerse, özellikle Atatürk Orman Çiftliği dondurmasını mutlaka tadın.

Uzun süredir üretilen, gerçekten muhteşem tadı olan bir dondurma, mutlaka deneyin. Bunun yanında; arzu ederseniz ve kokusuna dayanabilirseniz; kokoreç, döner, köfte gibi seçenekler de var.

Güzel bir ayaküstü atıştırma yeri. Dondurmayı mutlaka, diğerlerini tercihinize bırakıyorum.

Atatürk Orman Çiftliğini, gelmişken, bir nebze dolaşın. Çünkü; belki de, bir daha ki gelişinizde, bulamayabilirsiniz.

Malum; Ankara gibi bir metropol kentin orta yerinde, böyle bir yeşil alan olması, eminim ki, birçok kişinin gözüne batıyordur ve büyük olasılıkla, birkaç yıl sonra, burasıda yavaş yavaş betonlaşmaya başlar.

Peki; Atatürk Orman Çiftliği nasıl kurulmuş?

İsterseniz, kısaca bu konuda biraz bilgi alalım.

Ulu önder; Atatürk; ” Milli ekonominin temeli tarımdır. Bunun içindir ki, tarımdaki kalkınmaya önem vermeliyiz” düşüncesiyle, Atatürk Orman Çiftliğinin kurulmasında en önemli etken olmuştur.

Bu kararı gerçekleştirmek üzere; 1925 yılında, ülkenin tanınmış tarımcılarını çağırarak, Ankara civarında modern bir çiftlik kurulmasını ister ve buranın arazisini işaret eder.

Bu bölgede bulunan; çeşitli kişilere ait tarım arazileri, Atatürk tarafından satın alınır.

Yeterli genişliğe ulaşan arazi satın alındığında, Gazi Orman Çiftliği doğmuş olur.

Buranın tamamlanması ile; Atatürk; gerek modern tarım tekniklerinin ilk örneklerini Türkiye tarımına hediye etmiş ve gerekse o zamana kadar Ankara halkının tek mesire yeri olan Kayaş Vadisini aratmayacak bir mesire yeri yaratmıştır.

Evet, her türlü düzenleme tamamlandıktan sonra; Büyük Atatürk; Atatürk Orman Çiftliğini de, çok sevdiği ve değer verdiği milletine hediye eder ve bütün tesis, hayvan varlığı ve demirbaşları ile beraber tasarrufu, hazineye bağışlar.

1938 yılında kurulan, Devlet Ziraat İşletmeleri burayı işletmeye başlar.

1950 yılından itibaren ise, Devlet Üretme Çiftlikleri Genel Müdürlüğü idareyi eline alır.

Evet; burası bizlere Ulu Önder Atatürk’ten yadigar.

Ama, gittiğinizde göreceğiniz gibi, kıyısından-köşesinden girip, yoldur, binadır, oteldir, inşaattır bir şeyler yapıldı, yapılıyor.