Ankara ODTÜ Arkeoloji Müzesi

Ankara ODTÜ Arkeoloji Müzesi

Müze ODTÜ kampüsü içindedir. Müze hafta içinde her gün saat 09.30-12.30 arasında ve 14.00-17.00 arasında gezilebilir.

1962-1968 yılları arasında ODTÜ nün de desteği ile sürdürülen kazı çalışmalarında, gerek arazisi içindeki ören yerlerinin gerekse Ankara Ovasındaki Frig Tümülüslerinde elde edilen buluntuların korunması ve sergilenmesi amacıyla Prof Dr Kemal Kurdaş’ın ODTÜ bünyesinde bir müze kurulması düşüncesi, sonucunda 1969 yılında hayata geçirilmiştir.

Müzenin faaliyet amacı: kampüs arazisi içindeki Yalıncak ve Koçumbeli gibi ören yerleri ve Frig nekropolünde bulunan eserlerin korunması ve sergilenmesidir.

Yalıncak: Ahlatlıbel’in 1.9 km kuzeyinde, bir dağ yamacındadır. 1930’lu yıllarda burada modern köy yerleşkesi kurulmuş ve böylece mevcut arkeolojik kalıntıların çoğu yok edilmiştir.

Sadece: 1880 yılında burada bulunan Ankara taşı üzerine yapılmış aslan kabartması, Yalıncak’ın arkeoloji dünyasında tanınmasını sağlamıştır.

Bu kabartma, burada bulunan köyün çeşmesinde kullanılmış ve 1941 yılında Anadolu Medeniyetleri Müzesine taşınmıştır.

Koçumbeli: Yalıncak köyüne çok yakındır. Günümüzden 4500 yıl öncesine tarihlenmektedir.

Ahlatlıbel ve Koçumbeli arkeolojik yerleşimlerinden gelen buluntular (MÖ 3000-2000 yılları arasına tarihlenir) Anadolu arkeolojisinin önemli eser guruplarındandır.

Ahlatlıbel’de 1933 yılında ilk kez Atatürk tarafından finanse edilerek yapılan kazılarda ele geçen buluntular, Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenmektedir.

Ahlatlıbel’e çok yakın konumda bulunan Koçumbeli’de çıkan eserler ise, buradaki müzede sergilenmektedir. Yine müzede sergilenen eserler arasında, ODTÜ araştırmacıları tarafından Atatürk Orman Çiftliği ve Bahçelievler bölgesindeki 4 tümülüs’te yapılan çalışmalarda ele geçen eserler de vardır.

Ayrıca yine müzede, satın alınmış eserler de sergilenmektedir, bunlar arasında Roma dönemi cam eserleri ve Helenistik Lekythos vardır.

Müze, halen ODTÜ Kampüsü içinde, Kütüphane ve İktisadi-İdari Bilimler Fakültesi arasındaki binadadır. Bugün hala ODTÜ bünyesinde kurulu ve Prof Dr Numan Tuna başkanlığındaki TAÇDAM (Tarihsel Çevre Araştırma Merkezi) birçok kazı projesini yürütüyor.

Müzenin giriş katında: sergi salonu, idari büro, depo ve servis mekanı bulunuyor.

 

Müzenin asma katında: Yalıncak ve Koçumbeli bölgelerinde yapılan kazılarda bulunan eserler sergileniyor.

Yalıncak günümüzden 2600 yıl öncesinden itibaren yerleşim görmüştür. Bu döneme ait Geç Frig buluntuları olan çanak-çömlek örnekleri, yağ kandilleri ve sikkeler, taş ve kemik aletler, hayvan figürleri, damga ve mühürler sergileniyor.

Koçumbeli buluntuları arasında ise; at ve süvari figürleri, yağ kandilleri bulunmaktadır. Bu bölümde Etnografik eserler de sergileniyor. Müzede, Etnografik el sanatları örneklerinden oluşan bir koleksiyon var.

Bu koleksiyondaki parçaların çoğu Mimarlık Fakültesi Restorasyon Bölümü tarafından bağışlanmış olup, eserler arasında ahşap kapı, pencere, kapı kilitleri, kilim, bakır kaplar, matkap gibi eserler bulunmaktadır.

Müzenin birinci katında ise: ODTÜ arazisi, Atatürk Orman Çiftliği ve Bahçelievler arasında kalan, Frig nekropolünde (mezarlık) yapılan kazılarda elde edilen eserler sergileniyor.

Müzenin Ankara Frig eserleri katında: Beştepeler-Gençlerbirliği Tümülüsü ölü yakma alanında yapılan kurtarma kazılarında ele geçen çok sayıda ölü yakma kapları ve yanmış tören arabası parçaları sergileniyor.

Tümülüslerde bulunan kral mezarlarından birinde bulunan krallardan birisi de müzede aydınlık cam bir yatakta yatıyor.

Müze ayrıca Türkiye de ki ilk üniversite müzesi olma özelliği taşır. Kendinize zaman yaratın ve bu müzeyi mutlaka ziyaret edin.

Ankara Hacettepe Sanat Müzesi

Ankara Hacettepe Sanat Müzesi

Müze, Sıhhiye Hacettepe Kampüsü içinde İdari bir binanın zemin katında konuşlanmış müze, mimari olarak sonradan müze işlevi verilmiş bir binada faaliyetini sürdürmektedir.

Müze, 4 Ekim 2005 tarihinde Hacettepe Üniversitesi Rektörlüğüne bağlı bir üniversite müzesi olarak kurulmuştur.

Hacettepe Üniversitesinin ilgili bölüm ve anabilim dalları ile işbirliği yaparak çağdaş ve güncel sanatın seçkin örneklerinin sergilendiği, tanıtıldığı, kültürel ve güncel sanat etkinlikleri düzenlemeyi amaçlayan müze, en önem verdiği faaliyet alanı “Güncel ve çağdaş sanat hareketlerini takip etmek, etkinliklerini bu doğrultuda düzenlemek, müze koleksiyonlarında yer alan eserleri çağdaş müzecilik koşulları altında ve kronolojik bir düzen içinde sergilemek, toplumda estetik, kültür ve sanat bilincini yaygınlaştırmak, yeni kuşaklara sanat eğilimlerini görsel olarak beslemek ve sanat yeteneklerini teşvik etmek olarak belirlenmiştir.

2016 yılında Hacettepe Sanat Müzesi, koleksiyonunu zenginleştirmek için çeşitli sanatçılardan resim, heykel, video, fotoğraf, seramik ve grafik sanatları eserleri başta olmak üzere bağış yolu ile yaklaşık 80’e yakın eser toplamıştır. Yine Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde görev yapan çeşitli öğretim elemanları da bazı eserlerini müzeye bağışlamışlar ve koleksiyonun büyümesine katkı sağlamışlardır.

Yine bu sanatçılardan, ülkemizin Plastik Sanatlarının önde gelen ismi Burhan Doğançay’ın eşi Angela Doğançay tarafından, bu müzeye 8 eser bağışlanmış ve sanatçının müzedeki eserlerinin toplam sayısı 48’e yükselmiştir.

Bugün, müzenin koleksiyonunda 500 yapıt bulunmaktadır. Bu koleksiyon ülkemizde, kurumsal düzeyde en önemli sanat koleksiyonlarından birisidir.

Müzeyi ziyaret ederseniz, özellikle Neşet Günal isimli sanatçının “Bağbozumu” isimli tablosunu inceleyin, çünkü bu tablonun benzeri hemen yakınlardaki Ankara Resim ve Heykel Müzesinde de sergileniyor, bunlardan birisi sahtemi, hangisi sahte veya sanatçı bu resmin aynısını iki kere mi yaptı? Bu soruların cevapları yok.

Ankara Sıhhıye Meydanı

Ankara Sıhhıye Meydanı

Ankara’da Kızılay ve Ulus arasında uzanan Atatürk Bulvarı üzerinde bulunan Sıhhiye meydanı, tam ortasındaki “Hitit Heykeli” ve hemen yanda bulunan “Sağlık Bakanlığı” binası ile tanınır ve her gün Ankara’nın en yoğun yerlerinden birisidir.

Cumhuriyet ideolojisinin bir simgesi olan, iki temel halk sağlığı kurumu: Sağlık Bakanlığı ve Hıfzısıhha Enstitüsü arasındaki meydan: Sıhhiye meydanı olarak isimlendirilmiştir.

Abdi İpekçi Parkının, Mithatpaşa caddesi tarafında bulunan “Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekaleti” (günümüzdeki ismiyle Sağlık Bakanlığı) ülkemizde, Cumhuriyet döneminde yapılan ilk uluslararası mimari tarzdaki (Kübik tarz) bir yapı olarak önem kazanmaktadır.

Yanı: Ankara için ilk imar planını hazırlayan Alman mimar Carl Cristoph Lörcher ve Avusturyalı mimar Theodor Jost tarafından tasarlanmış ve 1926-1927 yılları arasında inşa edilmiştir.

Sağlık Bakanlığı, 2017 yılında Bilkent’teki binaya taşınınca, bu tarihi yapı: 2018 yılında, İçişleri Bakanlığına devredilmiştir.