Ankara Park Vera alışveriş merkezi

Ankara Park Vera alışveriş merkezi

 

Park Vera alışveriş merkezi, 2012 yılında başlayan inşaat çalışmalarının ardından: iki yıllık inşaat sürecinin bitiminde: 28 Ekim 2014 tarihinde halkın ziyaretine açılmıştır.

Açılış ile birlikte 28-29 Ekim tarihlerinde: burada ziyaretçilere keyifli saatler yaşattırıldı.

Bu etkinliklerde: Balkan Orkestrası, canlı heykeller, piyano dinletisi, Viking köyü etkinlikleri ve gösterileri düzenlendi ve gerek çocuklar ve gerekse büyükler güzel zaman geçirdiler ve açılış coşkusu yaşatıldı.

Özellikle, 29 Ekim Bayram gününde, Cumhuriyet Bandosu, açılışa ayrı bir hava kattı.

YERİ

Ankara Park Vera alışveriş merkezi:

Park Vera alışveriş merkezi “İstanbul Yolu” üzerindedir. Bölge olarak ise “Batıkent-Yenimahalle” bölgesindedir.

Sincan yöresine giden toplu taşım araçlarının buradan geçmesi, buranın en büyük artılarından birisidir.

Ayrıca: hemen yanında yine Ankara’nın önemli alışveriş mekanlarından olan “A City Outlet” alışveriş merkezi bulunmaktadır.

Zaten: her iki alışveriş merkezi aynı gurup tarafından işletildiğinden, ikisi arasında her 30 dakikada bir ring araç seferleri yapılıyor.

Bu ring seferleri ile: Batıkent Ergazi, Batıkent İnönü, Batıkent Kardelen, Batıkent Metro, Batıkent Uğurmumcu ulaşımı sağlanıyor.

Öte yandan burayı işleten şirketin, birçok ünlü alışveriş merkezlerini de işletiyor olması, burası açısından bir avantajdır. Ancak, şunu unutmamak gerekir, özellikle siz ziyaretçiler için: Acity genellikle outlet mallarının satıldığı yani uygun fiyatlı ürünlerin satıldığı bir yer iken, burası daha çok sezon ürünlerinin satıldığı bir yer olarak hizmet veriyor.

Yani: bir anlamda, ucuz outlet malları satın almak isteyenler Acity yoğun tercih ederken, buraya gidenler, nispeten sezon ürünleri de olsa, fiyatlarının daha yüksek olduğunu anlayacaklar ve sanırım Acity’e geri kaçacaklardır.

Dolayısı ile, burayı işletenlerin ünlü sanatçıların konserlerini düzenlemekten öte, buraya insanları getirmek için “uygun fiyatlı ürün satış kampanyaları” veya “alışveriş yapanlar için çeşitli hediye kampanyaları” düzenlemelerini önermek sanırım uygun olur.

Yoksa: konsere gelen insanlar, konserin bitiminde mağazalardan herhangi bir alışveriş yapmadan ayrılacaklardır, çünkü onlar için önemli olan fiyatların uygun olmasıdır.

İnsanları iyi analiz edenler bilir ki, insanları buraya çekmedin tek yolu, uygun fiyat, ucuz fiyat ve hediyeler, kampanyalardır.

YAPI

Alışveriş merkezi 4 katlıdır ve bu katlarda 75 mağaza bulunmaktadır. Bu mağazalar: geniş vitrinleri, ferah ve iyi aydınlatılmış iç mekanları ile dikkat çekiyor.
Ayrıca: en üst katta: restoranlar, fast-food mekanları, çocuk oyun alanları ve 6 salonlu bir sinema bulunmaktadır.

Ayrıca: yine ünlü bir markanın büyük bir süpermarketi bulunuyor. Ayrıca: 2500 araçlık otopark alanı bulunmaktadır.

Evet: bilmem ilginizi çeker mi?

Ama, Ankara’da o kadar çok alışveriş merkezi açıldı ki, insanlar nereye gideceğini, hangisini tercih edeceğini bilmiyor. Bu kadar yoğun alışveriş merkezi arasında benim önceliklerim şunlar: öncelikle gideceğim alışveriş merkezinde otopark sıkıntısı olmaması gerekir.

Çünkü: günümüzde birçok merkezi alışveriş merkezinde büyük otopark sıkıntısı var, bir Pazar günü Acity alışveriş merkezine gitmek istediğinizde, aracınızı kapıdan metrelerce uzakta, şansınız varsa, ara sokaklarda bir yerlere koyabiliyorsunuz ki, bu şahsen beni gittiğime gideceğime pişman ediyor.

Diğer bir öncelik: alışveriş merkezindeki fiyatların uygun ve ucuz olmasıdır. Yoksa: sezon adı altında yüksek fiyatlı ürünlerin satıldığı alışveriş merkezi, sanırım ne beni ne de birçok kişiyi memnun etmez, zaten ekonomisi iyi olan, en iyi yerden alışveriş yapıyor ve buraya asla gelmez.

O zaman buraya gelecek olan kesimi etkilemek için uygun ve cazip fiyatlar oluşturmak gerekir.

Son bir öncelik: alışveriş merkezinde ortamın ferah olmasıdır.

Örneğin: Kızılay alışveriş merkezinde, sıkıcı ortamda, oraya giden yüzlerce-binlerce kişinin sadece zemin kattaki fast-food mağazalarına ve kahve yerlerine gittiklerini, asla ve asla üst katlara yani mağazaların bulunduğu katlara çıkmadıkları malum.

Sonuç olarak: Park Vera: Ankara’daki birçok alışveriş merkezinden pek de farklı değil. İnsanlar özellikle soğuk kış günlerinde gezip dolaşmak, çocuklarını gezdirmek için burayı tercih edebilirler, edeceklerdir.

Ama gezinmeye gelen insanlar, buradan ekonomik getiriler bekleyenleri ne kadar tatmin eder, bunu sağlamak için de uygun ve indirimli fiyat stratejisi uygulamanın şart olduğunu, bu alışveriş merkezinin, diğer bazıları gibi açılmamış veya kapanmış mağazaların yarattığı sessizlik ortamına mahkum olmaması dileğiyle.

Ankara Optimum Alışveriş Merkezi

Ankara Optimum Alışveriş Merkezi

 

Geçenlerde, oradaki bir mağazada çalışan arkadaşımı ziyaret etmek için gittiğimde, gözlerime inanamadım.

Ankara’daki birçok alışveriş merkezini gezip-görmeme rağmen, buraya, uzak olması nedeniyle daha önce gelmemiştim.

Ancak, hafta içi bir günde olmamıza rağmen, muhteşem bir kalabalık görünce, bu kadar büyük bir ziyaretçi potansiyelinin burada bulunmasının mutlaka nedenleri olsa gerek dedim ve Optimum alışveriş merkezini incelemeye, gezip-görüp, sizlere anlatmaya karar verdim.

Evet, yukarıda da söz ettiğim gibi: burası, Ankara’nın belli bir bölgesinde yaşayanları, ziyaretçi profilinde düşünülerek kurulmuş olmalı.

Öyle ya, Çankaya-Ulus-Keçiören taraflarında yaşayanların, buraya ulaşmaları pek te kolay olmaz.

En azından; gerek kendi arabanız ile gitmeye kalksanız ve gerekse toplu ulaşım araçlarını kullansanız, buraya ulaşmak bir saate yakın bir yolculuk yapmanızı gerektirebilir.

Sonuçta, burası: kendi yakın çevresine yani özellikle Sincan, Fatih, Eryaman yörelerinde oturan insanlara hitaben yapılmış bir alışveriş merkezi.

Ama, yazının başında belirttiğim gibi, insanları çekmiş, çok kalabalık.

Aldığım resmi verilere göre, burası; hafta içinde 20.000 ve hafta sonunda 50.000 kişilik, günlük ziyaretçi kapasitesine ulaşmış.

Gelen ziyaretçilerin büyük bölümü: bebek pusetlerini alıp ta gelenler.

Yani: özellikle üst katlara çıkmak gerektiğinde, bu bebek pusetleri yüzünden asansörlerde büyük kargaşa yaşanıyor.

Bir de, bu bebeklerin, bu kapalı ve havasız ortamda, ne kadar sağlıklı olabileceklerini de tartışmak gerek.

Tüm bunların yanında: bu mekanda 1500 kişi çalışıyor ve işsizlik açısından büyük imkan yaratmış.

Ankara Optimum Alışveriş Merkezi

YAPI HAKKINDA BİLGİLER

Optimum alışveriş merkezi: 1994 yılında,  Rusya’nın St. Petersburg şehrinde kurulan “Rönesans” İnşaat tarafından yapılmış ve 29 Ekim 2004 tarihinde hizmete açılmıştır.

Rönesans inşaat firması, hani Rusya’da kurulmuş derken, aslen bir Türk firması.

Hatta: kuruluşunda, 26 yaşında bir Türk inşaat mühendisi tarafından kurulduğunu ve daha sonra hızla büyüyerek, günümüzde, birçok ülkede: alışveriş merkezleri, hava alanları, fabrikalar, ofisler, oteller, marinalar, hidroelektrik santraları yaptıklarını öğrendim ve gurur duydum.

Evet, biz yine yapı hakkında kısa bilgilere devam edelim.

2004 yılında hizmete açılan merkez, Türkiye’nin en büyük “Outlet Alışveriş Merkezi” olarak öne çıkmış.

2006 yılının Kasım ayında ise, ek bina eklenerek, alışveriş merkezi büyütülmüş.

Bu arada:”Outlet” kelimesinin anlamı nedir?

Outlet: bir tür üretim yöntemi.

Yani: piyasa ağzıyla “çakma” üretim. Yani: orijinal üretilen bir ürünün, üretim maliyetleri ve üretim maddelerinin kalitesi düşürülerek, yine aynı üretim tesislerinde daha ucuza mal edilecek şekilde üretilmesi ve aynı markanın özel mağazalarında, daha ucuza satılması.

Yani: marka aynı, satış yeri aynı, ama malın kalitesi düşük, yani ikinci kalite, ama kalite  düşük derken, kalite yerlerde sürünmüyor, sonuçta marka aynı, firma markanın prestijini korumak adına, outlet ürünleri, çok ta kötü bir kalite de üretmiyor.

Peki, “Optimum” ne demek?

En iyisi, en elverişlisi, en uyumlusu, en mükemmele yakın olanı gibi anlamlar taşıyor.

Zaten, açılış sırasında: alışveriş merkezinin sloganı “Maximum marka, Minimum fiyat”

Alışveriş merkezinin açık bulunduğu saatler: 10.00-22.00 arasıdır.

Bina: zemin üstünde, 3 katlı. Katlar arasında: bir noktada asansörler ve birbirine ters simetrik yürüyen merdivenler bulunuyor.

Yani: katlar arasında geçiş problemli değil, rahat. Ancak: 2’nci kattan, 3’ncü kata çıkmak için, bütün katı baştan başa yürümek gerekmesi, kötü.

Bu sanırım ticari bir yöntem olarak uygulanmış. Ankara’da, bilenler bilir, Panora Alışveriş Merkezinde de böyle.

Bir kattan, öbür kata geçmek için, o kattaki bütün mağazaların önünden bir yürüyüş yapmanız gerekiyor.

Güçlü güneş ışıklarını içeriye alacak şekilde, geniş bir atriuma sahip. Böylece: içeride, belli bir sıcaklık sağlanmış.

Ayrıca: mağazaların bulunduğu yürüyüş koridorları basık değil, loş değil, ışıklandırma yeterli.

Koridorlarda oturma bankları yerleştirilmiş, yorulduğunuzda kısa molalar için çok uygun. Sıkılmadan gezebiliyorsunuz.

Yapının: yan bölümünde, biraz önce söylediğim gibi panoramik asansörler var. Zaten: bu yapı, engelliler için gereken tüm özellikleri taşıyor olması ile de, öne çıkıyor.

Ancak: oyun merkezinin bulunduğu, 3’ncü kata ulaşımın tek yolu:  asansör yani yürüyen merdiven yok.

Bu durum, bir yangın olduğunda, nasıl değerlendirilir bilmiyorum, yetkililer sanırım bunu düşünmüşlerdir.

Oyun merkezi ve Sinema arasına bir bağlantı konulmuş ama, küçük ve dar, yani binlerce insanın ziyaret ettiği bir yer, herhangi bir kargaşada, bu bağlantı ne kadar etkili olabilir, meçhul.

Ankara Optimum Alışveriş Merkezi

ULAŞIM

Ayaş yolu üzerinde. Yani: İstanbul yolu üzerinde ilerlerken, sağ yöne, Sincan istikametine dönüyorsunuz ve doğruca yolu takip ettiğinizde, ilk yer altı geçidine girmeyip, sağa kıvrılın ve köprünün üstünden sola dönerek, Optimum alışveriş merkezinin otoparkına girebilirsiniz. Sincan yönünden gelirken ise, yine alışveriş merkezini gördüğünüzde, hemen önünden, otopark bölümüne girebilirsiniz.

Optimum alışveriş merkezi önündeki çevre yolu ise, sizi Yozgat Bulvarı, Forum Alışveriş Merkezi ve Etlik semtine kadar götürebiliyor.

Toplu ulaşım araçları yani otobüs ile gitmek isterseniz, Sıhhiye Adliye binası önünden geçen otobüsler ile buraya ulaşmanız mümkün. Bahçelievler son durakta bulunan Milli Kütüphane önünden geçen otobüsler de buraya ulaşıyor.

Son olarak: Optimum Alışveriş merkezinin, çeşitli semtlere servis hizmetinin olduğunu da öğrendim. Servisler: açık otoparktan kalkıyor, sanırım oraya gittiğinizde, hangi semtlere servis bulunduğunu rahatlıkla öğrenebilir ve servisleri kullanabilirsiniz.

OTOPARK

Alışveriş merkezinde, açık ve kapalı olmak üzere, iki otopark var. Buralardaki araç kapasitesi: 2500 araç. Kapalı otoparka: 2 kapıdan giriliyor. Açık otopark ise: binanın ön ve yan cephesinde göz alabildiğince uzanıyor. Yani, gayet büyük.

Ayrıca: otopark bölümünde, yanlarında kurt köpekleri bulunan özel güvenlik elemanlarının bulunuyor olması, arabanızı buraya bıraktığınızda, gözünüzün arkada kalmamasını sağlıyor.

Sanırım, burada bir zamanlar, bol miktarda araç içi hırsızlığı yapılmış olsa ki, şu anda, gayet güzel önlemler alınmış. Ben burada hafta içi gittiğimde, açık otoparkta rahatlıkla yer buldum ama sanırım hafta sonları biraz sıkıntı olsa gerek.

ALIŞVERİŞ MERKEZİ MEKANLARI

Binaya giriş: İstanbul-Ayaş yolu cephesindeki 2 ana kapıdan ve yan cepheden 1 kapıdan olmak üzere, 3 kapıdan sağlanıyor.

Burası: sadece bir alışveriş merkezi değil. Aynı zamanda, bir eğlence ve yeme-içme mekanı. Bu yüzden: burayı, üç başlık altında incelemek istedim.

ALIŞVERİŞ YERLERİ

Alışveriş bölümünde: 171 mağaza bulunuyor ve buralarda, binlerce markanın ürünleri satılıyor. Ancak: bu mağazalarda sadece outlet ürünleri bulunmuyor. Aynı zamanda: sezon ürünleri, geçmiş sezondan kalan ürünler, outlet ürünleri ve stok fazlası ürünler satışa sunuluyor.

Alışveriş mekanlarına ayrılan bölümün toplam büyüklüğü: 75.000 m.kare. Bu kadar çok mağazada: inanın aklınıza gelebilecek her türlü markanın ürününü bulmak mümkün. Hatta: alışveriş merkezi içinde, eczane ve optik mağazaları dahi var.

Bunların yanında: büyük bir elektronik marketi insanların yoğun ilgisini çekiyor. Ayrıca: yine büyük bir hipermarket bulunması, ziyaretçilerin günlük kullanım ve gıda alışverişlerini yapmalarına imkan yaratmış.

EĞLENCE YERLERİ

Eğlence merkezi,  toplam 11.000 metre .karelik bir alan kapsıyor. Özellikle: çocuklara yönelik yerler yoğun. Zemin kat altında: tamamen elastik malzemeden üretilmiş oyun tünelleri, köprüler bulunan yerlerde: insanlar çocuklarını bırakıyor ve çocuklar, burada muhteşem keyifli zaman geçiriyorlar.

Siz de, 5-6 yaş altı çocuklarınızı, mutlaka zemin kat altındaki bu bölüme götürün.

Evet, alışveriş merkezindeki diğer eğlence aktiviteleri şunlar:

BUZ PİSTİ

Alışveriş merkezinin en büyük özelliği: burada, muhteşem bir “Buz pisti” bulunması. Zemin katta, hemen giriş bölümünde. Toplam kapladığı alan: 450 metre kare. Yapılış aşamasındaki reklamlarda, bu buz pistinin 800 metre kare olacağı bildirilmiş olmasına rağmen, şu hali ile, 450 metre kare olduğundan bile şüpheliyim.

Bu büyüklük ile, yarı olimpik tanımlamasına giriyor. Burada: sertifikalı öğretmenler tarafından özel dersler ve kurslar veriliyor.

Buz pateni yapmayı bilmiyor olsanız bile, burada kısa bir mola verip, buz üzerinde güzel figürler yapanları izlemek ayrı bir keyif.

Ankara Optimum Alışveriş Merkezi

ROLL HOUSE

Yapının: 3’ncü katındadır. Burası: 18 yollu bowling merkezi. Bu büyüklük ile, Ankara’nın en büyük ikinci bowling merkezi özelliğini taşıyor. Burada: bowling oynayabilir ve bu arada lezzetli yemeklerden tadabilir ve bir şeyler içebilirsiniz.

PLAY LAND

Yapının 3’ncü katındadır. Burada: çeşitli oyun gurupları var. Çocuklar: burada oyun oynayarak güzel zaman geçirebiliyorlar.

5 D SİNEMA

Yapının 2’nci katındadır. Burası, değişik bir sinema, çocuklara hitap ediyor. Salonda, çocuklara yönelik olarak değişik filmler izlenebiliyor. Bunlar arasında:  uzayda hızlı tren gezintisi, okyanusların derinliklerinde köpek balıkları arasında yüzme gisi.

OPTİMUM SİNEMALARI

Her alışveriş merkezinde olduğu gibi, burada da; 3’ncü katta: 9 salon bulunan sinemalar bölümünde, vizyon filmleri izleyebilirsiniz.

PLAYSTATİON 3 KAFE

En yeni oyunların yüklendiği oyun konsollarının bulunduğu bir eğlence mekanı.

ÇOCUK KULÜBÜ

Her hafta sonu: saat 13.00-17.00 arasında, burada çocuklara yönelik etkinlikler düzenleniyor. Ayrıca, günlük olarak da çeşitli etkinler düzenleniyor. Bunlar: kum boyama, oyun hamuru şekillendirme, puzzle, resim.

İNTERNET HİZMETİ

Alışveriş merkezinde ücretsiz wireless hizmeti veriliyor. Ayrıca: 7 bilgisayar, ziyaretçilerin ücretsiz kullanımına ayrılmış, hemen girişte. Burada, ücretsiz internet hizmeti verilmesi, bu tür alışveriş merkezleri arasında bir ilk.

Çünkü, büyük bir maliyet gerektirmediğine inandığım bu hizmetin verilmesi, buranın yönetiminin teknolojik başarısı olarak değerlendiriyorum.

TIRMANMA DUVARI

Ankara’da bir ilk, yaklaşık 12 metre yüksekliğe ulaşan tırmanma duvarı, profesyonel dağcılar gözetiminde sporseverlere hizmet veriyor.

BEBEK EMZİRME ODASI

Burası anneler için büyük imkan. Yani: yazının üst bölümlerinde de belirttiğim gibi, burada göreceğiniz ziyaretçilerin büyük çoğunluğu, puset bebek arabaları ile gelenlerden oluşuyor.

Doğal olarak, bu insanların bebeklerinin altını değiştirme, emzirme gibi ihtiyaçlarının giderilmesi için, böyle bir yer düşünülüp yapılmış olması da büyük bir hizmet.

Ama,  duyduğuma göre, bu odanın gerekli temizliği yapılmıyormuş ve kirliymiş. Yönetim umarım bu konuda gerekli tedbirleri alır.

YEME-İÇME YERLERİ

Yapının: 2’nci katında, toplam 27 restoran yani yeme-içme yeri ve kafeterya bulunuyor. Oturma kapasitesi: aynı anda, 1200 kişi. Ben Ankara’da, birçok alışveriş merkezini gezmiş olmama rağmen, ilk kez, burada, bir fast-food merkezi önünde, uzun bir kuyruk oluştuğunu gördüm. Yani, yeme-içme mekanları da büyük ilgi çekiyor, bunun doğal sonucu olarak, bana biraz sıkışık gibi geldi.

Yani, bir hamburger menü almak için, 30-40 dakika sıra beklemek, pek te mantıklı gelmiyor. Ayrıca: bu yeme-içme bölümünün tavanı, bence biraz alçak gibi. Böyle olunca da, yemek kokuları  tavanda yükselemiyor ve mekanda ağır bir yemek kokusu hakim oluyor. Düşünmek gerek, milyonlarca lira para harcanıyor, ama, tavan 2-3 metre daha yüksek yapılamıyor.

Bir de, bu yeme-içme katının bulunduğu yerde, büyük bir elektronik marketi bulunuyor. Sanırım: karnı tok insanların daha rahat alışveriş yapabileceklerini düşünerek, buraya bunu kondurmuşlar. Ama öbür yandan, bir alt kattan buraya çıkmak için, bir süre, bulunduğunuz yerde durup, yürüyen merdiven aramanız gerekiyor, yani, bu bölümde yürüyen merdiven ulaşımını iyi planlayamamışlar ve saçmalamışlar.

Evet: Optimum alışveriş merkezi bu. Yani: buraya giderseniz: her türlü markanın bulunduğu binlerce ürün satın alabilir, her yaşa hitap eden eğlence merkezlerinde hoş zaman geçirebilirsiniz.

Bunun dışında: yemek bölümünde, birçok çeşitli gıda ürününden bir şeyler seçebilir, kafeteryalarda bir şeyler içerek, hoş zaman geçirebilirsiniz.

Özellikle: son zamanlarda, kafeteryaların açık hava bölümlerinde, bahçelerinde, “ufo”  tipi ısıtıcıların kullanılması, hava ne kadar soğuk olursa olsun, o ortamda sıcak bir çay içmenin keyfini bambaşka hale getiriyor.

Bulunduğunuz yere uzak ta olsa, yakınlarınızda büyük alışveriş merkezleri olsa ve bunlar size yeterli de gelse, bir gün zaman ayırın ve “Optimum Alışveriş Merkezi” ne gidin.

Ankara Anatolium ve Nata Vega Alışveriş Merkezi

Ankara Anatolium ve Nata Vega Alışveriş Merkezi

Bugün, daha önce birkaç kez gittiğim “Anatolium Alışveriş Merkezi” ne yine gittim ve burayı merak edenler için görüşlerimi aşağıda belirtiyorum.

Burada ilk dikkati çeken, gökdelen gibi yükselen (duyduğuma göre 45 katlı imişler) uzun yapılar. Bu iki bina: çok uzaklardan bile görülebiliyor, sanırım içleri çok lüks yapılmış, çünkü semt olarak burası belediyenin kullandığı Mamak Çöplüğünün hemen yakınında ve özellikle bazı günlerde rüzgarın esme yönüne göre, Mamak çöplüğünden yapılan muhteşem kötü koku, mutlaka bunları da etkiliyordur. Ama, söylediğim gibi, aşırı lüks yapıldıkları şüphesiz.

Daha önce önünden geçerken; özellikle hafta sonu tatil günlerinde, hani derler ya “dağ-taş” araba dolu idi. Yani, burayı ziyarete gelenler, kapalı otoparka girmekten ise, arabalarını, hemen alışveriş merkezinin dışındaki kaldırımlara koymayı tercih ediyorlar.

Sanırım, böylesi daha mı kolaylarına geliyor, bunu daha önce düşünmemiştim, ama bugün gördüğüme göre, arabanızı dışarıya bırakmanız gereksiz, çünkü alışveriş merkezinin hemen yan tarafı ve altında, gayet büyük bir otopark var ve aracınızı buraya bıraktıktan sonra, az bir mesafe yürüyerek, alışveriş merkezinin içine girmeniz mümkün.

Ankara Anatolium ve Nata Vega Alışveriş Merkezi: Evet, burası gerçekten Ankara’nın gözlerden uzak bir bölümü.

Özellikle, Çankaya yöresinden gelenler, Esenboğa Hava alanına ulaşmak için, bu çevre yolunu kullanırlar ve yöre, yalnızca “Mamak çöplüğünün” burada bulunması ve zaman zaman, rüzgarın esme yönüne göre “çöplüğün pis kokusunun” rahatlıkla hissedilebildiği ve dayanılmaz olduğu imaj ile bilinmekte ve anılmaktadır.

Ancak: daha öncesinde burada kurulu bulunan, yine Uluslararası bir markanın marketi ve Mamak Belediyesi tarafından yaptırılan, gemi şeklindeki mimarisiyle öne çıkan alışveriş merkezlerinin (bu alışveriş merkezi ilginç mimarisine rağmen, yapıldığından bu güne kadar hala boş olarak kaderine terk edilmiş durumda, sanırım gayet büyük Metro ve Nata Vega alışveriş merkezlerinin hemen yanına böyle bir alışveriş merkezi yapma fikrini kim yarattı ise, bu ileriyi görememesi nedeniyle ona bir şeyler sormak gerek)hemen yakınında, inşaat makineleri ve binalar yükseldikçe: buranın imajının değişmesi yönünde, adım atılmıştır.

Evet: buraya ulaşmak için fazla alternatifiniz yok. Tek alternatif: Doğukent caddesini takip etmektir. Gerek: İncek-Oran Sitesi ve hemen Oran evlerinin bitimindeki trafik ışıklarından, ilk sağa değil, devam edip, 100 metre sonra, ikinci sağ yola yani “Doğukent caddesi” ne girmeniz gerekiyor.

Sonrası: yaklaşık: 6 km. civarında ve hiç sapmadan gittiğinizde, zaten yol kıyısında, alışveriş merkezini hemen sağ yanda göreceksiniz.

Doğukent caddesinin öbür ucundan, yani “Mamak” bölgesinden/Samsun yolu üzerinden de, buraya gelmek mümkündür.

Samsun yolu üzerinde ilerlerken, “Çankaya” tabelasını gördüğünüzde, sağ yola girerseniz, Doğukent caddesi, sizi doğruca, yaklaşık 3 km. sonra, alışveriş merkezine ulaştıracaktır.

Yazının başında belirttiğim gibi, alışveriş merkezinin gayet uygun otoparkı var. Ama, otopark yetmediğinde, sanırım Cumartesi-Pazar günleri, ziyaretçiler, araçlarını, hemen dışarıdaki yol kıyısına koymaktan çekinmiyorlar.

Aslında, kaldırıma çıkmak için, arabanın altının yüksek olması gerekse de, kaldırıma çıkmış birçok araba görebiliyorsunuz.

ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ

Ankara Anatolium ve Nata Vega Alışveriş Merkezi: Kapalı otoparka aracınızı bırakırsanız, kolaylıkla zemin kattaki kapıdan girerek, alışveriş merkezine ulaşabiliyorsunuz.

Buradan: iki bölümdeki yürüyen merdivenler ile, hemen bir üst kata çıkmak mümkündür.

Bir üst katta: yine uluslararası bir markanın, muhteşem büyük mağazası bulunuyor. Bunlar: 1 ve 2’nci kata yayılmışlar.

1’nci katta: küçük bir “Ekstra” adında, market tarzı alışveriş marketi, mobilya ve tasarım ürünlerinin satıldığı bölüm ile, 2’nci katta, yine mobilya ve tasarım ürünleri satılan bölüm ve muhteşem güzel bir restoran bölümü var.

Bu restoran bölümüne mutlaka zaman ayırın ve lezzetli ve fiyatları uygun yemeklerden tadın.

Özellikle, hafta içinde gerek tenha olması ve gerekse lezzetli yemeklerdeki indirim gerçekten muhteşem.

Burada: gerek bir şeyler yemek ve gerekse bir şeyler içmek için, gayet uygun ortam yaratılmış, tuvaletler de burada bulunuyor, buraya mutlaka uğramanızı öneririm.

Tek sorun: bu uluslararası marka mağazanın 1’nci katta: fast-foot restoranı bulunmasına rağmen, 2’nci katta, gerçek restoran bölümü bulunuyor ki, siz buraya çıkmalısınız.

Buraya ulaşmak için: görevlilere belki de sormanız gerekecektir. Özellikle: 2’nci kattaki restoran bölümünde bir süre zaman geçirdikten sonra, aşağıya inmek için: bu kattaki elektronik marketin hemen önündeki değil, uzak kenarındaki yürüyen merdiveni kullanmanız gerekiyor.

1. kattaki fast-food bölümünde, sandviç tarzı yani ayaküstü yenilecek ürünler sunuluyor. Yani: esas düzen, 2. kattaki restoranda kurulmuş.

Bu arada: Anatolium Alışveriş Merkezinin hemen yanında, bitişik nizamda yapılan ve ara bağlantıları ile, Anatolium alışveriş merkezine bağlanan “Neta Vega Alışveriş Merkezi” bulunuyor.

Bu alışveriş merkezi de, başka bir firma tarafından yapılmış olup, 500 bin m. karelik bir kapalı alana sahiptir ve bu büyüklük ile, Türkiye’nin en büyük alışveriş merkezi unvanını almıştır.

Evet: Anatolium Alışveriş Merkezi: 23 Haziran 2011 tarihinde, büyük bir törenle açıldı. Nata Vega ise, Aralık 2011 tarihinde, herhangi bir tören yapılmadan hizmete açılmıştır.

Ankara Anatolium ve Nata Vega Alışveriş Merkezi;  Alışveriş merkezi: 450 bin metre karelik inşaat sahası ve 160 bin m. karelik kapalı kiralanabilir alanı, 70 mağazası ve 2000 araçlık otopark kapasitesiyle, ziyaretçilere hizmet vermektedir.

Bu ölçüler, hemen yanda bulunan “Nata Vega Alışveriş merkezi” rakamları ile birleştiğinde, buranın Avrupa’nın en büyük alışveriş merkezi kompleksi olmasına yetmektedir.

Her iki alışveriş merkezinin açılması ile, Ankara’nın Mamak semtinin, şehir çöplüğüyle anılan isminin: nispeten değişeceği düşünülmektedir.

Hatta: Ankara’nın batı yönünde gelişen alışveriş yoğunluğunun, bu iki alışveriş merkezi, hemen yanlarındaki diğer iki büyük alışveriş merkeziyle, buraya yöneleceği tahmin edilmektedir.

Ankara şehri, günümüzde kişi başına düşen alışveriş merkezi açısından, ülkemizde ilk sıradadır. Şehirde yaşayan her 1000 kişiye, 215 m. kare alışveriş merkezi düşmektedir. İstanbul’da ise, bu rakam: 201 m. karedir.

Her şeye rağmen, bu rakamlar, Avrupa standart rakamlarının altındadır. Tüm bunların yanında: Ankara ve İstanbul halkının alışveriş merkezi kültürü arasında da büyük farklılık vardır.

İstanbul halkı, alışveriş merkezini, yalnızca alışveriş için kullanmakta iken, Ankara halkı, özelikle hafta sonu ve tatil günlerinde, alışveriş merkezlerini, ailecek gidilebilecek ve gezilebilecek bir mekan olarak görmektedirler.

Özellikle: soğuk ve yağışlı kış günlerinde insanlar çoluk-çocuk bu alışveriş merkezlerine koşmakta ve aşırı kalabalık olmaktadır.

Evet, her iki alışveriş merkezinin açılması, hemen yakındaki diğer iki alışveriş merkeziyle birlikte, uzunca zamandır, yalnızca çöplük ismiyle anılan bu yörenin “Alışveriş Vadisi” haline geleceği, yaklaşık 5000 kişiye istihdam sağlanacağı ve yıllık ziyaretçi sayısının: 15 milyon olması planlanmaktadır .

Bunların içinde, ayrıca dev bir akvaryum bulunmaktadır. Hatta: zemin katta yürürken, bir merdiven başındaki tabela mutlaka dikkatinizi çekecektir “Dikkat, aşağıda köpek balığı görüldü”. İleride bu dev akvaryumun tam ortasında bir restoran bulunacağı, bu restorana üstten asansör ile inileceği söyleniyor.

Yine söylenenlere göre: akvaryum, Türkiye’nin en büyüğü, Avrupa’nın ise, ikinci büyük akvaryumu imiş. Bu akvaryum ile ilgili ayrıntılı yazıyı yine bu sitede okuyabilirsiniz.

Ankara Nata Vega Akvaryum Aqua Vega

Sizler: özellikle hafta içi bir gün, zaman ayırıp, bu iki alışveriş merkezini ziyaret edebilir, 2’nci kattaki restoran bölümünde, uygun fiyatlı ve lezzetli yemeklerden tadabilir ve bir şeyler içerek zaman geçirebilir, alışveriş düşünürseniz, her türlü ihtiyacınızı temin edebileceğiniz mağazalardan yararlanabilirsiniz.

Ancak, Anatolium alışveriş merkezinin 1 ve 2’nci katlarında bulunan, uluslararası bir markanın alışveriş merkezi: maalesef, birkaç konuda, hoşuma gitmedi.

Şöyle ki: dar ve basık bir koridorda, her yanınızda, yüzlerce-binlerce satışa sunulmuş mal; yerdeki okları takip ederek yürüyorsunuz, yürüyorsunuz ve bu uzun yolculuk bir türlü bitmek bilmiyor, özellikle tatil günlerinde, bu dar, basık ve uzun yolculuğa, sizinle birlikte hareket eden veya etmeye çalışan kalabalık bir gurubu düşünün.

Zaten olur da birkaç şey satın alırsanız, kasalara ulaşmak da tam bir problem, yani uzunca bir yol yürümeniz ve hatta belki de kasaların bulunduğu yeri çalışanlara sormanız gerekecek kadar sıkıcı.

Tam bir pazarlama stratejisi uygulamışlar. Düşünün ki, birkaç parça bir şeyler alacaksınız ve bunları aramak için, birçok reyondan geçmek zorunda kalıyorsunuz ki, bu sırada ıvır-zıvır bir sürü şey alabiliyorsunuz ki, zaten amaçladıkları bu.

Sonuçta: birincisi: kapalı alan fobisi olanların buraya girmelerini önermem, bunalım yaratıyor. İkincisi: burada, kendi ülkelerinin yani genellikle İsveç ve bazı Avrupa ülkelerinin ikinci sınıf mallarını satıyorlar, ben olsam, şahsen; satışa sunulan malların, hiç olmazsa bir kısmının “Türk malı” olması şartını koyardım ki, ülkemizde, Paşabahçe gibi bir cam devi varken, gidip, ne olduğu belirsiz İsveç malı “cam bardak” satın almamı istiyorlar.

Elbette: bu durum, ülkemiz değerlerinin, gayrisafi milli hasılanın, yurt dışına aktarılması için uygun bir ortam. Kendi ülkelerinde, vatandaşı, parası olmayınca alışveriş yapmıyor ve ekonomileri aksıyor, bizim ülkemizde ise, maalesef “kredi kartı” ve “taksit” olayı nedeniyle, insanlar, ceplerinde para olmasa da, gelecek yıllardaki gelirlerini ipotek altına alarak, çılgınca alışveriş yapmaya devam ediyorlar.

Son bir husus: denilebilir ki, bunlar, ülkemize gelip, istihdam yaratıyorlar. Hayır, elbette burada çalışan insanlarımıza yararları var ama unutmayın ki, fırsat bulsalar, çalıştıracak elemanı bile, kendi ülkelerinden getirirler, yani bu durum mecburiyetten………….

Evet, daha önce de söylediğim gibi: burası iki alışveriş merkezinden oluşuyor, bu iki alışveriş merkezi, zemin katta bir ara kapı ile birbirine bağlanıyor.

Aracınızı kapalı veya açık otoparka koyarsanız, Anatolium isimli alışveriş merkezinden binaya girebilirsiniz.

Eğer aracınızı dışarı bırakırsanız, bu kez Nata Vega alışveriş merkezine doğruca girebilirsiniz.

Nata Vega alışveriş merkezinin zemin altında akvaryum var.

Zeminde ise: birçok mobilya firmasının ürünlerini bir arada pazarladıkları bölüm bulunuyor.

Ayrıca: yine bir bölüm, çocuk oyun alanı olarak ayrılmış. Buranın üst katına çıktığınızda ise mağazalar var.

Buradan doğruca yürürseniz, ileride bir orta boşluk bölüme ulaşacaksınız, bir üst kata yürüyen merdivenler veya asansör ile çıkabiliyorsunuz ve burada sinema bölümü ve restoranların bulunduğu bölüm karşınıza çıkıyor.

Restoranların bulunduğu bölüm gayet rahat ve ferah yapılmış, hafta sonlarında boş masa bulmak mümkün değil, Sinemalar da birkaç salon ile vizyon filmlerini izlemek için uygun.

Buradan sonra, diğer bölüme yani Anatolium bölümüne geçmek isterseniz, bu kez, biraz önce sözünü ettiğim boşluk alanın hemen yanındaki kapıyı kullanmanız gerekiyor.

İki alışveriş merkezi arasında, bir boşluk var ve burası özellikle kış günleri bayağı soğuk oluyor.

Diğer alışveriş merkezine geçtiğinizde, burada yukarıda sözünü ettiğim gibi ilk dikkati çeken, iki büyük markanın satış bölümleridir.

Sonuç olarak: Anatolium ve Nata Vega alışveriş merkezleri gerçekten gayet büyük ve her türlü ihtiyacınızı bulabileceğiniz mağazaların, her türlü ürünlerin satıldığı yerlerin bulunduğu bir alışveriş merkezi olarak önem kazanıyor ve özellikle: hafta sonu ve tatil günlerinde bayağı yoğun yani kalabalık oluyor.

Yine de; görmeyenler için burayı mutlaka öneririm, yani buraya gittiğinizde, canınız sıkılmadan rahatlıkla birkaç saat geçirebilirsiniz, hatta restoran bölümü ve sinema kullanırsanız ve hatta akvaryum a girmeyi düşünürseniz, günümüzün büyük bölümü, can sıkıntısı olmadan burada rahatlıkla geçirilebilir.