Amerika Houston

Amerika Houston

Meksika körfezi kıyısında, geniş, düz ve çok kültürlü, devasa bir Amerikan şehridir. İstanbul ile kardeş şehir olan tek Amerikan şehri olması özel bir anlam taşır.

Teksas Eyaletinin başkentidir. Aynı zamanda, Amerika Birleşik Devletlerinin en büyük dördüncü şehridir. Ancak, suç oranı yüksek bir şehirdir.

Yazının hemen başında bunu belirtmekte yarar görüyorum. Akşam, saat: 8-9 dan sonra, sokaklarda kimseyi göremezsiniz ki, siz de bulunmayın derim.

Özellikle: çok güvenli bir şehir iken, bir zamanlar kasırgalardan zarar gören birçok insanın yerleşmesiyle, bu özellik sekteye uğramıştır.

Pek bir şeyi olmayan, işi-gücü, ailesi olmayan bu bireyler, maalesef güvenliği sıkıntıya sokuyor. Hırsızlık ve soygun olayları çoğunluktadır.

Şehir, tarih sahnesinde ilk olarak: 1836 yılında kurulmuştur. Bataklık üzerine kurulmuştur ve söylenenlere göre, yavaş yavaş batmaktadır.

1901 yılında: petrolün bölgede bulunması ile; liman ve demiryolu sektöründe muhteşem bir gelişme yaşanır ve bunun sonucunda: şehir nüfusunda dalgalanmalar olur. 20’nci yüzyılda: şehir “Texas Medical Center” yani sağlık ve araştırma dünyasının merkezi olur. Medical Center bölgesinde, binlerce yeşil giysili sağlık çalışanı bulabilirsiniz.

Johnson Uzay Merkezi ve kontrol merkezini bünyesinde bulunduran NASA kurulur.

Houston: petrol ve uzay demektir. Amerika’nın en gelişen ticaret toplumlarından biri olarak, hızla gelişen sıcak ve nemli bir şehirdir. Sıcak ve nemle başa çıkabilmek için, şehir merkezindeki gökdelenleri birbirine bağlayan havalandırmalı yer altı açık alanlar ağı bulunmaktadır.

İklim: bölgede nemli subtropikal iklim koşulları egemendir. Bahar aylarında süper fırtınalar ve bazen kasırga gelmektedir. Güneydeki Meksika körfezinden, nemli rüzgarlar eser. Yaz aylarında sıcaklık ortalama 32 derece ve üzerine çıkar. Ancak, nem nedeniyle hissedilen sıcaklık daha yüksektir.

Özellikle, yaz sabahlarında ortalama nem % 90’lara kadar çıkar. İnsanlar, araç ve konutlarında, her binada, sürekli klima kullanmak zorunda kalırlar. 1980 yılında, Houston şehri, yeryüzünün en klimalı şehirlerinden biri olarak tarif edilmiştir.

Yaz aylarında, öğleden sonraları sık sık sağanak yağış görülür. Kış ayları ise, nispeten ılımlıdır. En soğuk ay ortalama sıcaklığı, 6 derece civarındadır. Kar yağışı çok nadirdir. Evet sonuç olarak, şehrin havası, yılın 7 ayında gayet güzeldir. Ama, 3 ay dayanılmaz. Kasım ayından Haziran ayı ortasına kadar hava gayet güzeldir.

Şubat-Mart ayında, üzerinizde ince bir hırka ile dışarıda oturup yemek yiyebilirsiniz. Haziran sonu ile Ağustos sonu arasındaki dönemde ise, felaket sıcak oluyor. Bu dönemde sokakta iseniz, tam bir işkence yaşarsınız. Çünkü, sıcaklık 40 derece, nem % 80 dir ve her şey üzerinize yapışır. Bu durumu bilenler, kapalı yer dışına çıkmazlar.

Son bir not: şehir, genelde sıkıcıdır.

İnsanlar: sosyal hayat olarak programlı aktivitelere veya kiliselere giderler. Avrupa şehirlerindeki gibi “kendimi sokaklara atayım, mağazaların vitrinlerine bakayım, kafelerde oturayım, gelip geçen insanları seyredeyim” gibisinden etkinlikleri yoktur. Biraz etkinlik yaşamak isterseniz, şehirdeki alışveriş merkezlerine yani “Mall” lara gitmeniz gerekir ki, en hareketli ve popüler alışveriş merkezi Galleria’dır.

Amerika Houston

RİCE ÜNİVERSİTESİ

Güneyin “Harvard Üniversitesi” olarak bilinir.
Burada: yüksek lisans yapan çok sayıda uluslar arası öğrenci profili içinde, Türkler de yoğunluktadır. Eğer kariyer yapmayı düşünüyorsanız, burası uygun bir adres olacaktır.

Amerika Houston

ALIŞVERİŞ

Galleria

Şehrin en hareketli ve popüler alışveriş merkezidir ki, burada fiyatlar yüksek olmasına rağmen, mutlaka ziyaret etmenizi öneririm.

Amerika Houston

Macy

Amerika’da bulunan orta sınıf bir mağaza zinciridir. Amerika’da 850 civarında şubesi bulunmaktadır. Şehrin Downtown bölgesindedir ve 1947 yılında, bugünkü yerine taşınmıştır.

Houston Merkezi

Şehrin Downtown bölümünde, 3 kulede, yaklaşık 320.000 m. karelik bir alandaki alışveriş merkezidir. 1982 yılında inşa edilmiştir.

Amerika Houston

Houston Downtown Tünel Sistemi

Yeraltında bulunan, klima kontrollü ve yaya yolları bulunan bu ağ içinde: birçok mağaza, dükkan ve restoran bulunmaktadır. Uzunluk yaklaşık 11 km. dir. 1961 yılında, bölgedeki gökdelenlerin birbiriyle bağlantısı için bu tünel sistemi geliştirilmiştir.

Tünel sistemi: oteller, ofis kuleleri, bankalar, devlet daireleri, restoranlar, perakende satış mağazaları arasındaki bağlantıyı sağlamaktadır. Burada: hediyelik eşya dükkanları, gazete bayileri, bankalar, çiçekçi mağazaları, gıda maddelerinin satıldığı alışveriş merkezlerini bulabilirsiniz. Zaten, şehri ziyaret eden turistlerin hepsi, buraya uğruyorlar. Tünellere: yürüyen merdivenler ve asansörler ile inilip-çıkılıyor.

Abejas

Burası: butik tarzı bir mağazadır ve giysiler ve çantalar bulunur.

Amerika Houston
Amerika Houston
Amerika Houston
Amerika Houston

GEZİLECEK YERLER

Amerika Houston

DOWNTOWN HOUSTON

Burası, şehrin en büyük iş merkezlerinin bulunduğu yerdir. Birçok önemli şirketin merkezi buradadır. Binalar arasındaki bağlantıları: tüneller sağlamaktadır ki bunlara “skywallks” denilir. Tünel sisteminde, birçok: mağaza, restoran ve alışveriş mekanları bulunmaktadır.

Şehirde inşa edilecek ilk büyük gökdelen: 50 katlı ve 218 metre uzunluğu ile “One Shell Plaza”dır. 1970 yılında ise, şehrin en yüksek gökdeleni, 75 katlı ve 305 metre yükseklikteki “JP Morgan Chase Tower” yapılmıştır.

Amerika Houston

HOUSTON BELEDİYE SARAYI

Yapı: 1938-1939 yılları arasında inşa edilmiştir. Mimar Avusturya doğumlu Texaslı Joseph Parmak’tır.
Belediye Başkanı ve Belediye üyelerinin ofislerine ev sahipliği yapmaktadır.

Amerika Houston

PENNZOİL PLAZA

Şehir silüetinde hemen göze batan bina: Philip Johnson tarafından tasarlanmıştır. Yapının dikkat çekici siyah kuleleri ve üçgen çatısı hemen dikkati çeker.

36 katlıdır. 1975 yılında inşa edilmiştir. Şehrin ödüllü gökdelenidir. 1975 yılında, New York Times tarafından “on yılın binası” seçilmiştir.

151 metre yüksekliğindeki kuleler: koyu bronz cam ve Alüminyum ile kaplanmıştır. Binalar birbirlerine ayna görüntüsü verirler. Yani, optik bir yansıma söz konusudur.

Amerika Houston

HERİTAGE PLAZA

Şehirde, 232 metre yükseklikte bir gökdelendir. Texas şehrinin en yüksek 8’nci ve Amerika’nın en yüksek 60’ncı binasıdır. 56 katlıdır ve 1987 yılında tamamlanmıştır.
Yapının mimari özelliği: binanın tepesinde bulunan basamaklı granit özelliği, Maya piramitlerine benzemektedir. Bu özellik, yapının mimarının Meksika-Yacatan ziyaretinde tasarlanmıştır.

RİCE VİLLAGE

Burası “Rice Üniversitesi” nin hemen yakınındadır. Bu ufak bölgede, birkaç sokak boyunca yürürseniz: dükkanlar, lokantalar, kafeler görebilirsiniz. Hatta: Türk yemeği isterseniz, burada “İstanbul Cafe” ve “Pasha” gibi yerler bulunuyor.

WESTHEİMER AVE VE MONTROSE

Bu bölge: şehrin gay ve hippi yoğunluklu bölgesidir. Burada: ikinci el kıyafetler, antikalar bulup satın alabilirsiniz. Ayrıca: yine burada güzel kafeler bulunmaktadır. Özellikle: “Westheimer”, “Dunlavy”, “Brasil”, “Agora” ve “Empire Cafe” gitmenizi önereceğim yerlerden bazılarıdır.

RİVER OAKS

Burada: tam köşede “Üç tane Starbuck” bulunuyor. Burası: şehrin en zengin bölgelerinden birisidir. Şayet, Westgray’dan Shaphard’ın öbür tarafına yürürseniz, burada dev malikanelerin bulunduğu bir bölgeye girmiş olursunuz.

Amerika Houston

ASTRODOME

Burası şehirdeki kocaman bir kapalı stadyumdur. Burada: rodeo yapılır, baseball oynanır ve konserler verilir. Burası, dünyanın ilk çok amaçlı ve kubbeli spor stadyumudur. Reliant Park kompleksi içindedir. 1965 yılında açılmıştır.

Seyirci kapasitesi. 52.000 kişiliktir. Buranın tarihi süreçteki en büyük etkinliği: 2005 yılındaki “Katrina” kasırgası sırasında yaşanmıştır. 4 ay boyunca tüm etkinlikler iptal edilerek, yaklaşık 25.000 kişi, evet kasırgadan kaçan 25.000 kişi buraya yerleştirilmiştir.

MUSEUM OF NATURAL SCİENCE

Herman Park’tadır. 1909 yılında kurulmuştur. Her yıl toplam 2 milyon kişi tarafından ziyaret edilmektedir.
Burada, siyah altın olarak nitelendirilen petrolün, yeraltından nasıl çıkarıldığını görebilirsiniz. Delgi ve arıtım teknolojisi sergileri, petrol çıkarma sistemlerinin etkileyici bir modelini de kapsar.

Amerika Houston
Amerika Houston

DOWNTOWN AQUARIUM

Burada, sualtı dünyasının güzelliklerini yaşayabilirsiniz. Deniz yaşamındaki 400 tür canlıyı burada görebilirsiniz. Hatta: bir beyaz kaplan bile var. 20 metre uzunluğunda: tünel var, burada gezerken, her yanınızdan deniz canlılarının geçtiğini görebileceksiniz.

Amerika Houston
Amerika Houston

MUSEUM OF FİNE ARTS

Bissonnet Street’dedir.
Müzenin koleksiyonlarında, taş devrinden günümüze kadar olan döneme ait 63.000 den fazla sanat eseri bulunmaktadır. Özellikle: Amerikan ve Avrupa sanatı, Asya ve Afrika sanatlarına ait bir heykel bahçesi mutlaka görülmelidir.

AMERİKAN KOVBOY MÜZESİ

Almeda bölgesindedir.
Bu müzede: Kızılderili ve Kolombiya öncesi sanat koleksiyonları görülebilir. Çağdaş sanat bölümü: zengin bağışçıların yeni hazineleri geri getirmeleriyle daimi bir sürpriz kaynağıdır.

Yerel zevke göre sergideki en etkileyici eserler: ressam ve heykeltıraş Frederic Remington tarafından yapılmış kovboy yaşamı çalışmalarıdır. Bunlar: vahşi atları ve silahşörleri Vahşi Batı’nın ikonları yapan görüntülerdir.

Amerika Houston

ROTHKO ŞAPELİ

Burası: sade, mezhepsiz bir ibadet yeridir.

Ama burası yalnızca şapel olarak değil, aynı zamanda bir modern sanat atölyesi olarak da hizmet vermektedir. Duvarların üzerinde “Mart Rothko” nun: 14 tane, siyah ama renkli renkli resimleri bulunmaktadır. Binanın şekli ise, sekizgen, Yunan haçı şeklindedir.

Buranın en büyük özelliği: dünyanın ilk Ekümenik merkezi olarak kabul edilmesidir. Çünkü: bütün dinlere aittir. Burada: uluslar arası konferanslar, dini, kültürel ve felsefi bir alışveriş merkezi bulunmaktadır. Her inançtan bireyler, buraya gelerek dua edebilmektedirler.

Ayrıca, birçok dinlere ait kitaplar bulunmaktadır. Her yıl, yaklaşık 60.000 kişi, şapeli ziyaret etmektedir.
Biraz önce söylediğim gibi, şapel içinde: 1964 yılından başlayarak büyük siyah tuvaller üzerinde resimler yapılmaya başlanmıştır. Tabloların en büyük özellikleri, siyah ve mor renklerin hakim olmasıdır.

Amerika Houston
Amerika Houston

MENİL COLLECTİON

Burada: sürrealistler, primitif ve Asya eserlerine ağırlık verilmiştir. Hayırsever Jean ve Daminique de Menil tarafından Houston’a bağışlanmıştır.

Giriş ücretsizdir. Ama müze binasının çevresindeki birkaç blok, tasnif edilmiş ve kampus oluşturularak bir “sanat mahallesi” ortaya çıkarılmıştır. Burada: aynı zamanda çeşitli bungalov evler bulunuyor. Bu evlerde, çeşitli sanat organizasyonları yapılıyor.

Amerika Houston
Amerika Houston
Amerika Houston

 

Amerika Houston

LYNDON B. JOHNSON SPACE CENTER- NASA

Şehir merkezinin yaklaşık 40 km. güneydoğusundadır.

Burada: 1961 yılında, insanlı uzay aracı merkezi (MSC) kurulmuş ve Cumhurbaşkanı Lyndon B. Johnson onuruna onun ismi verilmiştir. Tesisin açılış amacı: insanlı uzay uçuşu tasarımı, geliştirilmesi ve işletilmesinden sorumludur. Kuruluşundan yaklaşık 3 yıl sonra: JSC, NASA için uzay uçuş operasyonlarında dünya lideri olmuştur.

MSC: burada, kontrollü ilk uçuş olarak 1963 yılındaki “Apollo” programı görülmektedir. Apollo programı: 1961 yılında, Başkan Kennedy tarafından belirlenen ulusal bir hedef haline gelmiştir.

20 Temmuz 1969 yılında: MSC, ay yüzeyinden “Houston, Kartal Kondu” şeklinde mesaj çekerek, Apollo Lunar Module Kartal’ın ay yüzeyine indiğini, dünyaya duyurdu.

Saatler sonra, Astronot Amstrong: Kartal modülünün merdivenlerinden indi ve “insanlık için dev sıçramayı” gerçekleştirdi.

1973 yılında: MSC, Lyndon B. Johnsno Uzay Merkezi (JSC) adını aldı ve o zamandan bu yana, insanlı uzay uçuş programlarının kalbinde olmuştur. Uzaya yapılan tüm insanlı uzay uçuşları: burada görevli bilim adamları, mühendisler, astronotlar ve diğer personelin sorumluluğundadır.

Burada: Ziyaretçi yönlendirme merkezi: uzay gereçleri, roketler, ay modülleri, uzay kapsülleri ve Ay taşının bulunduğu muhteşem bir müzedir.

Mission Control Center: çevresinde uzman harp okulu öğrencileri eşliğinde rehberli turlar düzenlenir. Ayrıca: NASA uzay laboratuvarının yaşama ve çalışma bölümleri olan “Skylab Training Room” u da gezebilirsiniz.

Amerika’da Chicago şehri gezilecek yerlerle ilgili yazım için  Chicago Gezilecek yerler

Amerika’da Yellowstone parkı gezilecek yerlerle ilgili yazım için Yellowstone Parkı

Amerika’da Los Angeles Malibi şehri gezilecek yerlerle ilgili yazım için Los Angeles Malibu

Amerika Chicago Genel

Amerika Chicago Genel

Evet, Amerika gezimde en uzun kaldığım bu şehri, sanırım en güzel şekilde anlatacağım ve buraya gidecek olanlara gezilecek yerler hakkında güzel fikirler verebileceğim.

Amerika Chicago Genel
Buyurun: Chicago şehri özellikleri hakkında ayrıntılı bir yazıya:

Şehir: İllinois eyaletinin başşehridir. Şehrin nüfusu, 3 milyon civarındadır. Amerika Birleşik Devletlerinin en kalabalık, üçüncü şehridir. Şehir: Michigan gölü yanında yer almaktadır ve göl kıyısında büyük bir liman bulunmaktadır.

Aslında: bu gölün, göl olduğunu bilmeyen ziyaretçilerin çoğu, burayı deniz sanırlar. İnanın gerçekten çok büyük bir su kitlesi ve kesinlikle göl olduğunu bilmediğiniz takdirde, rahatlıkla deniz diyebilirsiniz. Hatta: gölün kıyısındaki limanda demirleyen gemiler göreceksiniz. Bu gemiler ile: göl üzerinde kısa süreli gezintiler yapılabiliyor. Hatta: korsan gemisi benzeri bir de tarihi özellikler taşıyan gezinti gemisi var.

Bu şehre, Amerikalılar: “Windy City” yani “Rüzgarlı Şehir” ismini verirler. Chicago şehri sakinleri, uzun bir geçmişten bu yana “Cincinnati” şehri ile rekabet ederler. 1858 yılında, Chicago Tribune gazetesinde bir makale yayınlanır. Bu makalede: ilk kez “Wind City” cümlesi kullanılır ve 1893 yılına gelindiğinde, Sun editörü Charles Dana tarafından, Cincinnati şehri ile rekabet tartışılırken, yine “Windy City” cümlesi kullanılarak, bu isim, şehre mal edilir.

Bu arada:

Hani rüzgarlı şehir dedim ya, sanmayın ki Chicago, sürekli rüzgar esen bir şehirdir. Chicago şehrinde, yıllık ortalama rüzgar hızı: 15 km. iken, örneğin New York şehrinde bu oran: 20 km, Boston şehrinde 16.6 km. dir. Yine de, Chicago, Michigan gölü kıyısında olması nedeniyle, bir hayli rüzgarlıdır. Yani, gün boyu suratınıza rüzgar esiyor. Özellikle, kışın bu rüzgar insanları bir hayli rahatsız ediyor.

Son bir not: Chicago şehrine, rüzgarlı şehir denilmesinin bir anlamı da “burada yaşayan insanların her an tavır ve durum değiştirmeleri” yani “esen rüzgara göre karakter değiştirmeleri” demekmiş.

Kent silüeti:

Bu şehri, New York karşısında ikinci plana düşürmesine rağmen, yine de muhteşemliğiyle ziyaretçileri etkiliyor. Çünkü: muhteşem gökdelenler var. Washington şehrinin gökdelensiz hali yanında, buranın muhteşem gökdelenleri tam bir tezat oluşturuyor.

Özellikle: Müzenin bulunduğu alanın önünden, şehre baktığınızda, gölün bittiği yerde, muhteşem gökdelenler göreceksiniz ve bunlar şehrin silüetini güzelleştiriyor. Gökdelenler o kadar yoğun ki, ben şehir merkezine 40 km. kadar uzakta bir yerde kaldım ve şehre her gelişimde, çok uzaklardan bu gökdelenlerin silüetini görmek mümkündü.

Hep gökdelen diyorum. Gökdelenler, ihtiyaçtan doğmuş bir teknik olarak düşünülüyor. 1871 yılında: şehirde büyük bir yangın çıkıyor ve 30 yıllık bir geçmişi olan şehri yakıp-kül ediyor ve ardından 100.000 kişi evsiz kalıyor.

Bunun üzerine: şehir plancıları: mevcut alanı maksimum düzeyde kullanabilmek ve ateşe dayanıklı yapılar yapabilmek için: metal bir iskelet içinde, ne kadar istersen o kadar yükseltebileceğin, aynı zamanda şık ve stilli binalar yapmak için, gökdelen teknolojisin oluşturmuşlardır. Bu mimarlar “Chicago Okulu” mimarları olarak anılırlar.

Evet: bu mimari düzenlemenin yanında, şehrin en büyük özelliklerinden diğer biri de: göl kıyısında, 25 km. boyunca uzanan kumsallar ve yeşillik alanlardır. Büyük göl kıyısındaki diğer şehirlerin aksine: Chicago şehrinde, göl kıyısına fabrikalar ve sanayi tesisleri yapılmamış, parklar ve konutlar yapılmıştır. Bu yüzden, şehirliler, birkaç blok ötede: yüzmek, güneşlenmek veya balığa gitmek gibi aktiviteleri yaşayabilmektedirler.

Şehir merkezinin deniz seviyesinden yüksekliği 176 metredir.

Şehrin uzunluğu 495 km. genişliği 190 km. dir. Dünyanın en büyük beşinci tatlı su gölü Michigan gölünün kıyısındadır. Şehirde, 3000 hektar büyüklüğünde park alanları bulunmaktadır. Bu büyüklükteki şehir alanında: 77 farklı mahallede, çok kültürlü bir şehir görüntüsü ortaya çıkmaktadır. Şehir, aynı zamanda, Amerika Birleşik Devletlerinde, çok tutkulu bir spor şehri olarak da tanınmaktadır.

Şehirdeki güvenlik konusuna gelince: şehirde “güney” bölümlere gitmenizi önermem. Çünkü: şehrin güney bölümündeki gettolar pek tekin değildir. Bunun dışında şehir merkezinde herhangi bir sıkıntı yaşanmaz diye söyleniyor ki, ben kaldığım bir ay süresince, herhangi bir sıkıntı yaşamadım. Çünkü: Chicago insanı gerçekten güler yüzlü, yardımsever ve sıcak kanlıdır. Siz yine de güney bölgelerine sakın inmeyin.

Birde şu husus var: şehre araba ile gelirseniz, sakın “highway” yolunu terk edip, ara yollara girmeyin. Çünkü: bu ara yollardaki tabelalar da kurşun izlerini görünce heyecanlanabilirsiniz ve sakın kimseye yol sormayın.

Hatta: arkanızdan veya yanınızdan veya önünüzden döküntü bir araba geçerse, sakın onun duruşuna veya yol kesme gayretlerine aldırış etmeyin, çünkü otoyol üzerinde soygun gibi bir atraksiyon ile karşılaşabilirsiniz. Bu elbette çok zor bir ihtimal ama mümkün değildir denemez.

Amerika Chicago Genel

ULAŞIM

Şehrin en büyük havaalanı “O’Hare” havaalanı olarak bilinmektedir.
Şehrin, en kuzeybatı köşesinde bulunmaktadır. Şehir merkezine, şehir merkezindeki “Loop” bölgesine, 27 km. uzaklıktadır. 2005 yılı öncesinde, bu havaalanı, dünyanın en işlek havaalanı olarak biliniyordu.

Günümüzde, burada 4 tane “Terminal” binası bulunuyor. Özellikle: gidişlerde, uçağınızın hangi terminalden kalkacağını çok iyi kontrol etmeniz gerekiyor.

Evet, THY bu havaalanına iniyor. Havaalanına indikten sonra, Amerikalı yolculardan ayrı olarak, pasaport kontrolüne giriliyor ve burada, Amerika’ya ilk defa ayak basanlar için ilginç görüntüler (muhteşem yapılı Amerikan polisleri ve yanlarındaki devasa köpekler) karşılıyor.

Pasaport kontrolünde pasaportlar onaylandıktan sonra: bagaj arama ve işte Amerika’dasınız. Havaalanı dışında, gayet büyük bir otopark bulunuyor. Karşılamaya gelen yakınlarınız varsa, bu otopark kullanılıyor.

Şehrin diğer havaalanı Chicago Midway Uluslar arası Havaalanıdır. Burası, kıta içi uçuşlarda kullanılır. Şehir merkezine, 16 km. uzaklıktadır.

TARİHİ

Bölgenin ilk yerleşimcilerinin, 18. yüzyıl ortalarında burada yaşayan bir Kızılderili kabilesi olan “Potawatomi” ler oldukları söylenir. 1780 yılına gelindiğinde, bölgede, ilk yerleşimcilerin varlığı görülür. Avrupalı olarak, Fransız Jean Baptiste Point du Sable vardır.

1795 yılına gelindiğinde, yerliler ile beyazlar arasında çatışmalar çıkar. Greenville anlaşması ile, bölge, Amerika Birleşik Devletlerine devredilir.

1833 yılına gelindiğinde, bölgede bulunan yerliler, zorla buradan çıkarılırlar. 1833 yılında 200 kişi olan şehir nüfusu, 1840 yılında 4000 kişi olur. Yani, Chicago şehrinin 1833 yılında kurulduğu söylenir.

Chicago kelimesi yerli dilinde “vahşi soğan” ya da “yabani sarımsak” anlamına gelmektedir.

Şehrin tarihine fazla girip okurları bunaltmak istemiyorum ama şehir tarihinde önemli bir olaya değinmek gerekiyor. 1871 yılına gelindiğinde: Büyük Chicago yangını görülür. Bu yangında: 4 km. uzunluğunda ve 1 km. genişliğinde bir bölge tamamen yanar ve yok olur.

Ahşap yapıların tamamı yanınca, bu kez, Chicagolular: dünya çapında emsal teşkil edecek taş ve çelik yeni daha modern yapılar ortaya çıkarırlar. İlk çelik iskeletli gökdelen: 1885 yılında ortaya çıkar. Şehrin nüfusu göçmenlerle artar ve 1900’lerin başında, şehir nüfusunun % 77’lik bölümünün göçmen olduğu görülür.

Yine şehir tarihindeki elim bir kaza: 1915 yılında meydana gelir. Chicago nehri üzerinde batan bir gemi de 844 yolcu ölür. 1920’lere gelindiğinde ise, bu kez, şehirde gansterler görünmeye başlar ve bunların en ünlüsü olarak “Al Capone” ortaya çıkar.

CHİCAGO ŞEHRİNDEKİ EN’LER

1. “Merchandise Mart”, dünyanın en büyük ticari ofis binasıdır.
2. Grant Park içinde bulunan “Buckingham Çeşmesi” dünyanın en büyük ışıklandırılmış çeşmesidir.
3. “Washington Kütüphanesi” dünyanın en büyük halk kütüphanesidir.
4. “Lincoln Park Zoo”: Amerika’nın en eski halk bahçesidir ve yılda 3 milyon kişi tarafından ziyaret edilmektedir.
5. “Monadnock Block” dünyanın en yüksek yığma binasıdır.
6. “Chicago Taste”: Grant Park bölgesinde yapılan dünyanın en büyük gıda festivalidir.
7. “McCormick Place”: dünyanın en büyük kongre tesisidir.
8. “Uptown Theater”: dünyanın en büyük bağımsız tiyatrosudur.
9. 1885 yılında, dünyanın ilk çelik çerçeveli gökdeleni, bu şehirde üretilmiştir.
10. İlk dönme dolap: 1893 yılında “Dünya Kolomb Fuarı”nda, Chicago şehrinde yapılmıştır. Günümüzde, Navy Pear bölgesindeki 15 katlı dönme dolap: özgün modelin sonradan geliştirilmiş hali olarak görülmektedir.
11. 1900 yılında: Missisipi nehri yerine Michigan gölü boşaltılmış ve Chicago nehrinin akış yönü tersine çevrilmiştir. Bu durum, büyük ve son derece yenilikçi bir mühendislik projesi olarak, o dönemde büyük yankı uyandırmıştır.
12. “Willy Tower” eski adıyla “Sears Kulesi”: 110 katlı ve Batı yarımkürenin en yüksek binasıdır. Onun tepesine çıkan asansör düzeni: dünyanın en hızlı asansör düzenidir ve dakikada 1.600 metre çıkacak şekilde düzenlenmiştir.
13. Amerika’nın ilk çelik demiryolu: 1885 yılında burada üretilmiştir.
14. Dünyanın ilk gökdeleni: 1885 yılında burada inşa edilmiştir.

İKLİM

Şehirde: nemli karasal iklim hüküm sürmektedir. Buna bağlı olarak: yazları sıcak ve nemli geçer. Yaz aylarında sıcaklık 21 derece ortalama yapar. Kışın ise, karlı ve soğuk geçer. Kışın ortalama sıcaklık, -4.7 civarındadır. İlkbahar ve sonbaharda ise, düşük nem görülür.

Kısacası: bu şehir özellikle kış aylarında çok soğuktur ve dondurucu bir soğuk görülür. Bunun dışında, benim kaldığım yaz döneminde: sıcaklık ile ilgili pek sıkıntı hatırlamıyorum. Yağmur da pek yoğun değildi.

ALIŞVERİŞ

Şehir merkezindeki en önemli alışveriş merkezleri: “State Street” ve “Wabash Avenue” üzerindedir. Bunların dışında: şehrin tam merkezi sayılabilecek “Michigan Avenue” veya diğer adıyla “Magnificent Mile” tam bir alışveriş cennetidir.

Meraklı iseniz, burada saatlerce belki günlerce alışveriş yapacak kadar büyük bir alışveriş dünyası bulabilirsiniz.
Ama öte yandan unutmamak gerekir ki, bu şehir Amerika’nın pahalı şehirlerindendir.

GECE HAYATI

Şehrin sahil cazibesi ve gece hayatı: hem şehirlileri ve hem de turistleri içine çeker. Şehirde çok sayıda: etnik restoran bulunmaktadır. Özellikle: Meksika yemek kültürünün etkin olduğu restoranlar önde gelir.

Chicago Senfoni Orkestrası: dünyanın en büyük orkestralarından birisidir.

Ayrıca: şehrin kültürel mirasının bir parçası olan canlı-müzik türü “Chicago Blues” icra edilen yerler tercih edilmektedir. Bu müzik kültürü, 1980’li yıllarda, rock müzik kültürü olarak burada gelişmiştir. Yıllık festivaller ve çeşitli eylemlerle canlı tutulur.

Bu şehri ziyaret ederseniz ve merakınız varsa: biraz önce söylediğim gibi, caz ve blues müzikleri icra edilen barlara veya kulüplere gidebilirsiniz.

TURİZM

Her şeyden önce şunu bilmenizde yarar var; bu şehirdeki park alanları; yılda 86 milyon turist tarafından ziyaret edilmektedir.

“Chicago Taşımacılık Şirketi” yani “CTA-Chicago Transit Authority”: bu şirket şehir içi ulaşımında etkin bir otobüs hizmeti sunmaktadır.

Ama, şehirdeki geziniz sırasında, taksi de kullanabilirsiniz.

Chicago ticaret bölgesinin en önemli özelliği: pek çok açık plazada, ünlü kişilerin heykellerinden çok, anıtsal modern heykel ve mozaiklerin bulunmasıdır. Buna bir anlamda “Plaza sanatı” da denilmektedir.

Şehir yönetim bakımından: dört guruba ayrılır. Bunlar:

1.Ticaret bölgesi çevresinde halka oluşturan, asma demiryolu hattından sonra “Loop” veya “Halka” olarak bilinen yer.
2. Kuzey Yakası.
3. Güney Yakası.
4. Batı Yakası.

Yazın bu şehri ziyaret ederseniz: şehrin tüm güzelliklerini görebilirsiniz. Özellikle: zamanınız varsa, Michigan gölü kıyısındaki uzun sahilde, bisiklet ile gezmenizi mutlaka öneriyorum.

Bunun dışında: deniz girmek isterseniz plajlar, müze isterseniz, birkaç ilgi çekici müze ve mimari harikalar ve doğal alanlar, parklar size bu şehirde hoş zaman geçirecektir.

PLAJLAR

Şehrin Michigan gölü kıyısındaki plajları, Chicago Park District idaresi tarafından işletilmektedir. İlk plaj: 1895 yılında Lincoln Park bölgesinde açılmıştır. Burası, günümüzde park olarak kullanılmaktadır. Ama farklı yerlerde, Michigan gölünün tatlı sularında, 33 plaj bulunmaktadır.

Bu plajların bulunduğu alanlar şunlardır:
1. Rogers Park Plajları.
2. Berger Park Plajları.
3. Lincoln Park Plajları.
4. Humboldt Park Plajları.
5. Burnham Park Plajları
6. 63rd Street Plajları
7. South Shore Plajları
8. Calument Park Plajları

Bu bölgelerdeki plajların bazılarından kısa kısa söz etmek istiyorum. Şehre geldiğinizde yaz dönemi ise, bu plajları mutlaka ziyaret etmenizi öneririm. Ancak: plaj bölgelerine aile olarak gittiğinizde, eşcinseller için ayrılan bölgeleri bilmenizde sanırım yarar olacaktır.

Kathy Osterman Beach

Burası eski Hollywood Beach olarak da bilinir. Yarımay şeklinde iki kumsalı bulunmaktadır. Kuzey yarısında, büyük ölçüde aile plajı ve güney yarısında büyük ölçüde gay ve lezbiyen plajları bulunmaktadır. Kuzey bölümü çocuklar için idealdir, yani sığdır. Bu bölge: plaj voleybolu için de ideal ortam sunar.

Montrose Avenue Beach

Şehrin en büyük plajıdır. Bu bölgedeki ziyaretçiler, Michigan gölünde su kayağı ve katamaran gibi etkinlikleri de yaşayabilirler. Şehirde yaşayıp ta köpeği olanlar burayı kullanırlar çünkü şehirdeki plajlardan yalnızca burası köpeklerin sokulmasına izin verir. Plajın kuzey ucunda, kapalı çitle çevrili bölgede köpeklerin kum üzerinde gezdirilmesine izin verilir.
Her yıl, 4 Temmuz kutlamaları, bu plaj bölgesinde yapılmaktadır.

North Avenue Beach

Şehrin en çok tercih edilen plajıdır. Birçok cankurtaran bulunmaktadır. Uluslar arası voleybol turnuvaları burada yapılmaktadır.

Oak Street Beach

Burası, şehirdeki en derin plajlardan birisidir. Suyun derinliği 3 metre ve üzerindedir. Bu yüzden, bu plaj bölgesi genellikle dalgıçlar tarafından tercih edilmektedir. Plajın kuzey bölümündeki çıkıntı, eşcinseller tarafından kullanılmaktadır. Bunun dışında, plaj bölgesinde: patenciler, koşucular, bisikletçiler ve güneşlenenleri görmek mümkündür.

Amerika Chicago Genel
Amerika Chicago Genel
Amerika Chicago Genel

CHİCAGO UNİVERCİTY

Burası, Chicago şehrinde, özel bir araştırma üniversitesidir. Burada: çeşitli yüksek lisans programları, meslek okulları bulunmakta ve buralarda, yaklaşık 15.000 öğrenci eğitim görmektedir.
1890 yılında kurulan üniversite, günümüzde Chicago şehrinin 11 km. güneyindeki mahallelerinde, 211 dönümlük bir alan üzerinde kuruludur.

Amerika Miami şehri gezi yazım için Miami

Amerika Los Angeles şehri gezi yazım için Los Angeles Disneyland

Amerika genel özellikleriyle ilgili yazım için Genel