Amerika Boston

Amerika Boston

Burası, yaklaşık 4 milyon insanın yaşadığı ve Amerika’nın en eski şehirlerinden birisidir.

Şehir ilk olarak 1630 yılında kurulmuştur.

New England bölgesinin başkentidir. Amerika’nın 21’nci büyük şehridir.

Dünyanın yaşanılabilirlik sıralamasında, Boston şehri, 36’ncı sıradadır.

Amerika’nın en pahalı şehirlerinden birisidir. 70-80 yıllık binalarda bulunan evlerin kiraları, en az 1000 dolardan başlar.

New York şehri ile, Boston şehri arasındaki karayolu uzaklığı, 4 saattir.

Amerika Boston

Metropolitan alanda, 70 üniversite bulunmaktadır ve bunlar bölgenin “beyin endüstrisi” nin merkezidir. Özellikle, tıp bilimi açısından bir merkez konumundadır. Harward, MIT ve Boston Üniversiteleri, bunların başlıcalarıdır. Harward: ODTÜ, MIT ise Bilkent gibi düşünülebilir. Özellikle Harward, çok güzel bir okul. Zaten, 1636 yılından bu yana var olan bir okuldur.

Amerika’nın en iyi okulu olduğu ve hatta Başkan Obama’nın da buradan mezun olduğunu söylemeden geçmemek gerekir. Amerika ülkesinin en iyi 8 okulu, bu şehirdedir. Harward ile ilgili çok önemli bir not ile, konuyu bağlayacağım.

Okulun hemen önünde “John Harward” denilen kişinin heykeli bulunuyor. Bu kişinin “sol” ayağını okşarsanız, bu okula okumaya gelirsiniz diye bir inanış var. Zaten, şahsın sol ayağı aşınmış görülüyor.

Öte yandan, Harward Üniversitesinde okuyan öğrencilerin, geceleri bu heykele çiş yaptıkları da söyleniyor. Ona rağmen, bu sol ayak okşanır mı, bilemiyorum, tercih sizin?
Evet, burada öğrenim görmek isteyenler için bu küçük notu verdikten sonra, şehri anlatmaya devam edelim.

1845 yılında, buraya işçi olarak gelen İrlandalılar; Washington ve Beyaz saraya taşınan “Kennedy”lere tanıklık etmişlerdir.

İtalyanlar, şehrin kuzey bölümüne yerleşmişlerdir. Eski köleler ise: çoğunlukla “Rox-bury” ve “Dorchester” e yerleşmişlerdir.

Şehrin iklim durumu: kışlar soğuk, rüzgarlı ve karlı, yazları ise: genellikle sıcak, yağmurlu ve nemli özellikler gösterir. İlkbahar ve sonbaharda, genellikle hafif, ancak yaygın bir rüzgar vardır. En sıcak ay Temmuz, en soğuk ay ise Ocak aylarıdır. Bu şehir tüm güzellikleri yanında, soğuk havasıyla önem kazanmaktadır.

En güzel zamanı “Ekim” ayıdır. Çünkü: New England Eyaleti, yaprakların renk değiştirmesiyle ünlüdür. Yeşilin, sarının, kırmızının her tonunu bir arada görmek ve aslında ne kadar kısa süreli bir renk şölenine şahit olduğunuzu bilmek, işin en güzel yanıdır. Sonbahar, bence en güzel bu şehirde yaşanır.

Boston

Yürüyüş yapmak için ideal bir yerdir. Çünkü, şehrin birçok yerindeki dar sokaklar, araç kullanımını engeller ve araçlar için park yeri bulmak imkansızdır. Bu şehri ziyaret ederseniz, bence arabanızı şehir dışında bırakın ve kent merkezine giden metrodan yararlanın. Şehir merkezine yani “Boston Common” a giden metro “T” metrosudur.

Amerika Boston

Boston tarihi özellikleri olan bir şehir. Ama, buraya yolunuz düşerse, ben şahsen mutlaka bir “Red Sox” maçına gitmenizi öneririm. Maçlar “Fenway Park” da yapılıyor. Bostonlular, bu takım için tek yürek olmuş durumdadırlar.

Amerika Boston
Amerika Boston

TARİHİ

Boston şehrinin tarihi süreç içinde yaşadığı en önemli olay “Çay Partisi” olarak isimlendirilen olaydır. Şehrin tarihinde önemli bir yeri olan olayı kısaca anlatmak istiyorum.
16 Aralık 1773 gecesi: yüzleri kömür tozuyla boyanmış ve “Mohavk Yerlileri” kılığına girmiş, Sam Adams’ın özgürlük çocukları: 50’şerli guruplar halinde: çay kargolarını boşaltmak üzere, Griffin iskelesine demirlemiş, Dartmouth, Eleanor ve Beaver gemilerine binerler.

Kızılderili kılığındaki özgürlük çocukları: denize düşünce ıslanmaları için, çay kargolarının kasalarını açarlar ve bu faaliyetleri bir parti havasında gerçekleştirirler. Hatta: aynı anda kıyıdaki bir gurup neşeli insan da, bu partiye katılırlar. Evet, bu faaliyet, Boston tarihinde önemli bir yer tutar.

John Adams: anılarında şöyle yazar “Çayın imha edilmesi, o kadar cüretkar, kararlı, korkusuz ve inatçı bir hareketti ki; çok önemli ve uzun süre devam eden sonuçları olacaktı.”
Bu nedenle: bu hareket, sadece “Tarihi bir an” olarak kabul edilmiştir.

Şehrin tarihindeki diğer önemli bir olay “Boston Katliamı” olarak geçmektedir. 5 Mart 1770 tarihinde, İngiliz askerleri, 5 sivil Bostonluyu öldürürler. 6 kişinin de yaralandığı bu olay; bir İngiliz nöbetçi çevresinde, askerler ile Bostonlular arasındaki gergin ilişkiler nedeniyle çıkmıştır. 1 subay ve 8 asker, bu sivillerin öldürülmesiyle ilgili yargılanmışlar ve 2 asker mahkum olurken, 6 asker beraat etmiştir. Bu olay: daha büyük ve artan gerginliklerin habercisi olmuştur.

Amerika Boston

ALIŞVERİŞ

Heritage Shop’tan: eski Amerikan kaplarının birer kopyasını satın alabilirsiniz.

Faneuil Hall Marketplace: Burası: Hükümet Merkezinin kamu binaları ve yeni gökdelenler arasında inşa edilmiş, hoş bir sığınaktır. Bu merkezde: butikler, galeriler, restoranlar ve kafeler bulunuyor.

Hatta, ülkedeki en başarılı restoranların burada bulunduğu iddia edilmektedir. Çok güzel bir yer, buralara yolunuz düşerse mutlaka gitmenizi ve görmenizi öneririm. Aynalarla çevrili pasajlar ilginizi çekecektir. Yaz akşamlarında, bölge, balık fanusu şeklinde ışıklandırılan teras kafelere dönüştürülmektedir.

Merkezin ortasındaki kubbeli bina: gurme yemeklerinde uzmanlaşmış “Quincy Market” dir. “South Market” bölümünde ise: daha çok sanat galerileri, hediyelik eşya mağazaları ve mücevher mağazaları bulunur. “North Market” bölümünde ise: son moda butikler görebilirsiniz.

Eğer ünlü markalardan alışveriş yapmak isterseniz “Lechmere” bölgesindeki “Cambridgeside galleria” ya gitmelisiniz. Yine “Boylston” daki “Prudential” iyi bir seçim olabilir. Ama, iyi markaları ucuz fiyatlarla satın almak isterseniz, bu kez “Wrentham” bölgesindeki “Qoutlet” e gitmelisiniz ki, buraya ulaşım, yaklaşık 40 dolardır ama gittiğinize değecektir.

Boylston ve Newbury caddeleri bayağı uzundur. Boylston caddesindeki “Marchall” mağazasına mutlaka uğramanızı öneririm, çünkü, en gözde markalar, burada gayet ucuza bulunabiliyor.

Amerika Boston

GECE HAYATI

Boston şehrinde, bir gece bir şeyler içmek isterseniz “Cheers” barı önerebilirim. Burası, çok popüler bir mekandır. Blues müzik dinlemek isterseniz “Walley’s” e gitmelisiniz.

NE YENİR

Boston şehrinde bir restoran önermem gerekirse “Fire and İce” olacaktır. Bu restoranın açık büfe konseptinde: et, sos, makarna, sebze ve daha ne istiyorsanız çiğ olarak tabağınıza dolduruyorsunuz ve ortadaki kocaman fırının yanında duran elemana teslim ediyorsunuz. Eleman, gözünüzün önünde, yiyecekleri istediğiniz gibi pişiriyor ve pişmiş halde size servis yapılıyor.

Deniz ürünleri tatmak isterseniz, bu kez “Legal Sea Food Restoran” önerebilirim. Yine deniz ürünleri tercih edenler için “Tavern on the Water” önerebilirim. Menüsü genellikle deniz ürünlerinden oluşan bu restoran ve bar, Boston şehir manzaralıdır, özellikle akşamları muhteşem güzeldir.

NE İÇİLİR

“Samuel Adams” Boston şehrinin en büyük bira markasıdır. Aslında birçok bira çeşidi bulunmasına rağmen, bu markayı tercih etmenizi önerebilirim. Ayrıca “Blue Moon” da düşünebilirsiniz.

Amerika Boston

FESTİVALLER

Patriot’s Day

19 Nisan tarihine en yakın Pazartesi kutlanan bu günde: 1775 Bağımsızlık savaşlarının başlaması kutlanır ve uluslar arası “Boston Maratonu” koşulur.

Berkshire Müzik Festivali

Temmuz ve Ağustos aylarında kutlanılır.

Thanks giving Celebration

Şükran günü kutlamaları, Kasım ayının son Perşembe günü yapılır.

Amerika Boston
Amerika Boston

FREEDOM TRAİL

Bu bir turistik gezidir. Başlangıç noktasında, zeminde bir metal tabela bulunmaktadır.
Şehir merkezinden, Boston Commons Park yanındaki altın kubbeli “Massachusetts State House” den başlar ve Charles ırmağını geçerek, US Constitution gemisine kadar devam eder. Yaklaşık 4 km. lik bu turu, yürüyerek kendi başınıza da yapabilirsiniz.

Bu tur üzerinde: Quincy market ve Nord End gibi kiliseleri görebilirsiniz. Ayrıca, şehrin tarihi hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Çünkü; Bostonlular, İngiliz işgalinin ardından bağımsızlıklarını kazanırken büyük mücadele vermişler ve bunun ile gurur duymaktadırlar.

Evet: Freedom Trail, 2.5 km. uzunluğunda, kırmızı tuğlalı, 16 ulusal önemli tarihi yeri görmenizi sağlayan, iz boyalı bir yürüyüş yoludur. Bu yol üzerinde yürürseniz görebilecekleriniz: müzeler, kiliseler, toplantı evleri, parklar, gemiler.
Rehberli tura katılırsanız ücret: büyükler için 13 dolar, çocuklar için 7 dolardır.

Amerika Boston

DUCK TOUR

Bu da bir tur güzergahıdır. Bu turda, 1.5 saat içinde, bütün Boston şehrini gezmek mümkündür. Ama, gezide kullanılan araçlar muhteşem ilginçtir. 20 dakikalık nehir turunu da içine alan bu gezi: Normandiya çıkartmasında kullanılan tanklar üzerinde değişiklik yapılarak yeniden düzenlenen araçlar ile yapılıyor.

Araçların kaptanları gayet ilginç kişilerden oluşuyor. Kimisi korsan kılığına girmiş, kimisi caz söylüyorlar. Bu araçlara “Duck” denilmesinin sebebi, yolcuların her birine, ördek sesi çıkaran birer düdük dağıtılması ve yolcuların bu düdükleri tur boyunca çalmalarıdır. Evet, biniş ücreti 30 dolar. Ama değişik bir deneyim düşünenler için kesinlikle ilginç gelecektir.

Amerika Boston
Amerika Boston
Amerika Boston

BOSTON COMMON

Tremont, Boylston ve Beacon sokaklarının arasındadır. Company:burayı William Blackstone isimli şahıstan, 1634 yılında satın almıştır. Çünkü: Blackstone: Pürit bölgesinden geldiğinden beri burayı satmaya kararlıdır.

Burası: eski Püriten günlerinde, Bostonluların tütün içmelerine izin verilen, toplumsal yerlerden birisidir.

Günümüzde ise, burada beyzbol ve futbol maçları düzenlenmektedir. Güneşli bir günde “Dunkin Donults” dan kahvenizi alıp, burada çimlere uzanabilirsiniz. Hatta: sincapları izleyebilirsiniz. Amerika’nın diğer bütün yörelerinde olduğu gibi, burada da sokak hayvanları kedi-köpek değil, sincaplardır.

Evet, buraya giriş ücretsizdir.

Amerika Boston
Amerika Boston

BUNKER HİLL ANITI VE MÜZESİ 

Boston National Historical Park alanı içindedir. Evet, 221 metrelik bu granit anıt, Amerikan Devriminin ilk büyük savaş alanını işaretlemektedir. Burada: 17 Haziran 1775 günü, İngiliz askerleri ve vatansever güçler, Charlestown yarımadası üzerinde savaşmışlardır.

Anıtın hemen karşısında “Bunker Hill Müzesi” bulunmaktadır. Müzede: savaşın hikayesini ve onun anısına yapılan anıtın hikayesini ve Charlestown toplumunun tarihini anlatan sergiler bulunmaktadır. Ayrıca; müzede 360 derecelik “Cyclorama” savaşı duvar resimleri görülebilir.

PUBLİC GARDEN

Common’un batısındadır ve 19’ncu yüzyılda, Charles ırmağının güneyindeki bataklıkların kurutulması sonucunda yapılmıştır. Buradaki küçük ve zarif çiçek bahçeleri, Amerika’nın ilk botanik bahçesini oluşturmuştur. Ortadaki yapay göl alanında ise, yazın tekneler ile gezinti yapılmaktadır. Kışın ise, yine bu yapay göl, buz pateni alanı olarak kullanılmaktadır.

Amerika Boston

PARK STREET CHURCH

Yapı: 1809 yılından kalmadır ve çan kulesi, beyaz rengiyle dikkat çeker. 1812 yılında, savaş sırasında, kilise barut deposu olarak kullanılmıştır. 1829 yılında ise, kölelik karşıtı “William Lloyd Garrison” un, buradaki kürsüden yaptığı konuşmalar, yapının geçmiş tarihinde önemli bir anı olarak hatırlanmaktadır.

Kilisenin çan kulesi 217 metre yüksekliktedir ve uzun yıllar, Boston şehrinin en yüksek noktası olmuştur.

Günümüzde, her Pazar yaklaşık 1500 kişi, buradaki ayine katılmaktadırlar. Ama, geçmişte, sosyal adalet ve insan hakları konularında, buranın büyük rolü olmuştur. Cezaevi reformu, eğitim, kadınların oy hakkı, kölelik karşıtlığı ile uğraşmak gibi birçok faaliyet burada şekillendirilmiştir.

1816 yılında, burada, okumak-öğrenmek için, çalışan çocuklara yönelik Amerika’nın ilk Pazar okulu açılmıştır. Ayrıca: Hayvan kurtarma ligi, yani Amerika’nın ilk hayvansever insan toplumu burada şekillendirildi.

OLD GRANARY BURİAL GROUND-ESKİ MEZARLIK

Kilisenin mezarlığında: Boston katliamının kahramanları ve Bağımsızlık Bildirgesini imzalamış kişiler yatmaktadırlar.

Amerika Boston

KİNG’S CHAPEL

Burası, kolonilerin ilk taş kilisesidir. İlk olarak 1686 yılında inşa edilmiştir ve New England bölgesinin ilk resmi kilisesidir.

Mevcut bina ise: 1754 yılında yapılmıştır. Dış mekanda: granit duvarlar ve kolonlu revaklar dikkati çekmektedir. İç mekan ise: kırmızı ipek kumaşlı oturma sıraları ve 1719 yılından kalan vaiz kürsüsü ile dikkati çekmektedir ki bu kürsüden günümüze kadar 31.000 üzerinde verilen vaaz verildiği söylenir.

Kilisenin eski konukları arasında bulunanlar şunlardır: Oliver Wendell Holmes, George Washington, Ben Franklin, John Hancock, Paul Revere.

Amerika Boston

OLD SOUTH MEETİNG HOUSE

Burası aslında bir kilise olarak yapılmış olsa da, günümüzde müze olarak kullanılmaktadır. Boston şehrinin işgali sırasında, İngilizler, kürsüyü ve sıraları yakarak, burayı binicilik okulu olarak kullanmışlardır. Ancak, yine de bir kısım ağaç işleri günümüze kadar kalmayı başarmıştır.

Yapının tarihi süreçteki önemi şudur: İngilizlerin çay vergisi üzerine, 5000 kızgın sömürgeci, bu vergiyi protesto etmek için, 16 Aralık 1773 tarihinde burada toplanmışlardır. Böylece, Boston Çay Partisiyle devrim başlamıştır.

Günümüzde burada görebilecekleriniz şunlardır: John Hancock’un portatif yazı masası, köle ve şair Philips Wheatley tarafından ilk baskısı yapılan 1773 kitap, ayrıca daha birçok devrimci eserler ve tarihi belgeler ile çay yapraklarıdır.

Evet, bu kilise, devrimci bir toplantı yeri ve konuşmalar için sığınak olmuştur. 1876 yılında yıkılma durumu ile karşı karşıya kalan yapı: ülkenin ilk başarılı koruma çabaları ile yıkımdan kurtulmuştur.

Giriş ücretlidir, büyükler 6 dolar, çocuklar 5 dolar ödeyerek girebilirler.

OLD STATE HOUSE

Washington sokağının sonunda, İngiliz valinin ikametgahı olarak kullanılan bu yapı bulunur. Yapı: günümüzde de “kraliyet armasının aslanı” ve tek boynuzlu atı ile süslüdür. Ancak, bunlar 1776 Bağımsızlık gününde yakılan orijinallerinin kopyalarıdır.

Boston katliamı: binanın “Congress Street” tarafında meydana gelmiştir. Devrimin ilk şehidi olarak kabul edilen, Afro-Afrikalı “Crispus Attuck”un vurulduğu yerde bir anıt bulunmaktadır.

Amerikan Devrimine giden ilk yıllarda, burası, Kraliyet hükümeti koltuğu, Massachusetts Meclisi ve Yüksek Yargı Mahkemesi gibi üç önemli devlet kuruluşunun buluşma yeriydi. Aynı zamanda, sömürge Boston deniz ticaretinin önemli bir borsası konumundaydı.
Giriş ücretlidir. Yetişkinler 7.5 dolar, çocuklar için 6 dolar ödemek gerekir.

Amerika Boston
Amerika Boston

FANHEUİL HALL

Boston National Historical Park alanı içindedir.

Burası: yaldızlı duvarları, rüzgargülü ve kırmızı tuğlalı mimarisiyle “Özgürlük Beşiği” olarak dikkati çekmektedir.

Vatanseverler, buranın ikinci katında, İngiliz işgaline karşı sık sık toplanırlarmış. Burası: 1761 yılında yanar ve 1742 yılında yeniden inşa edilir. 1763 yılında ise, vatansever Sam Adams ve arkadaşları, koloniler üzerindeki vergilerin kaldırılması için toplantılar düzenlemişlerdir.

Buradaki salonda konuşanlar arasında: Susan B. Antony, Frederik Douglass ve John F. Kennedy de bulunmaktadır. Susan Antony: burada hem kadınların hem de kölelerin köleliğine karşı bir konuşma yapmıştır.

NORTH END

Fan Hall’dan, Fitzgerald Expressway’ın altındaki Union ve Marshal sokaklarından geçerek yürüdüğünüzde, günümüzde, İtalyanların renkli bir merkezine ulaşmak mümkündür. Burada: çatı katları bahçeli, sevimli evlerin arasından geçerken; taze makarna, mağazalar, rengarenk manavlar ve pizza salonlarını görebilirsiniz.

Amerika Boston

PAUL REVERE HOUSE

1676 yılındaki korkunç yangından sonra inşa edilen ve Boston şehrindeki en eski ev olan, ahşap çerçeveli bu ev ilginizi çekebilir. Paul Revere isimli devrimci kahraman, tarihi yolculuğuna çıkmadan 5 yıl önce, yani 1770 yılında buraya taşınmıştır.

Burada: Revere ailesinin eşyalarını görmek mümkündür. Bir oda: ilk sahibinin zamanındaki eserlerle döşenmiştir. Ev: 20’nci yüzyıl başında restore edilerek, 1908 yılında ziyarete açılmıştır.

Giriş ücretlidir, büyükler 3.5 dolar, çocuklar 3 dolar ücret ödeyerek burayı gezebilirler.

Amerika Boston

USS CONSTİTUTİON

Amerika’nın ilk savaş gemisidir. Gemi ilk olarak, 21 Ekim 1797 tarihinde tamamlanmıştır. Amerika’nın büyüyen denizcilik çıkarlarını korumak için, George Washington tarafından siparişi verilen, 6 gemiden birisidir. Bu gemi: 1812 yılında, 4 İngiliz gemisini yenerek, Amerika için ulusal bir simge haline gelmiştir.

Amerika Boston

OLD NORTH CHURCH

Bina: 1723 yılında yapılmıştır. Boston şehrinin Mesih kilisesi olarak bilinmektedir. Boston şehrinde duran en eski kilise yapısıdır.

Paul Revere’nin evinin hemen arkasında bulunan kilisenin: 1954 yılındaki fırtınada yıkıldıktan sonra restore edilen kulesinde: 1755 yılında, İngilizlerin harekete geçtiğini haber vermek için kullanılan iki fener bulunmaktadır.

18 Nisan 1775 tarihinde yaşanan bu olay, Amerikan Devrimini tutuşturmakta yardımcı olması açısından önemlidir.

Kilise içinde, oturma yerindeki sıra arkalarının çok yüksek olması ilginizi çekecektir. Bunun sebebi: kışın, soğuk hava akımının bina içinde dolaşımını engellemektir.
Giriş ücretlidir, giriş ücreti 3 dolardır.

BEACON HİLL

Burası, Hükümet Merkeziyle Common arasında sıkışmış bir mahalledir. Burada şehrin en eski havasını yakalamak mümkündür. Özellikle: sedir ve kestane ağaçlarıyla dolu “Mount Vernon Street” ilgi çekmektedir. Amerika’nın ilk yerel mimarı olan Bostonlu Charles Bulfinch; 1790’larda burada Federal tarz evler geliştirmiştir. Bu kırmızı tuğlalı evler, sade ön cepheleriyle dikkat çekerler.

LOUSBURG SQUARE

Burası da bir mahalledir ve burada bulunan genellikle üç katlı olan evler; çitle çevrelenmiş bahçeleriyle Londra evlerini anımsatmaktadır.

BACK BAY

Public Garden bölgesinin batısındaki bir mahalledir. Burada, şehrin zengin tüccarları, Victoria döneminin mimari izlerini taşıyan binalarda oturmuşlardır. Denizin doldurulmasıyla elde edilen bu bölge: günümüzde, şık butikler ve sanat galerileriyle canlandırılmıştır.

JOHN HANCOCK TOWER VE PRUDENTİALNLERİ

Her iki yapının da en üst katlarında; mükemmel gözlem terasları bulunmaktadır. Ancak: mimari açıdan, I.M. Pei’nin şık tasarımı olan ve aynalarla süslü “Hancock Tower” daha önem kazanmaktadır.

Asansörle 30 saniyede çıkılan, 60’ncı kattan: çok uzaklara ve hatta New Hampshire dağlarına kadar olan manzara izlenmektedir.

TRİNİTY CHURCH

Copley Square bölgesindedir. Bu anıt: Amerika’da, 19’ncu yüzyıl Avrupa ortaçağ dönemini vurgulayan bir örnektir. Yapının mimarı Henry Hobson: yaptığı yapının, 11’nci yüzyıl Fransız Romanesk tarzının özgün bir örneği olduğunu söylemiştir.

Yapının batısındaki revak bölümünde “Provans”, ortadaki kulesinde ise “İspanyol, Salamanca” özellikleri görülmektedir. Genel olarak ise, mimari stil olarak “Richard Romaneski” olarak adlandırılmıştır. İç mekanın zengin dekorasyonu görülmeye değerdir. Hatta: ışıklan yandığında görüntü daha muhteşem olur.

Amerika Boston

BOSTON PUBLİC LİBRARY

Boyston Street üzerindedir. Yapı yaklaşık 150 yıllık bir geçmişiyle ilgi çekmektedir. Bu mimari ve sanatsal güzellik yanında, yapının içinde, 6-7 milyon civarında kitap bulunduğu söyleniyor. Avlusundaki havuz mutlaka ilginizi çekecektir.

Bunun dışında: Charles Follen McKim ve Philip Johnson gibi heykeltıraşların ve ressamların birçok eserinin görüldüğü turlar da düzenlenmektedir. Gönüllü rehberler tarafından verilen bu turlar ücretsizdir. Ancak randevu almak gerekir. Turlar: McKim binasının lobisinde başlar.

Amerika Boston

MÜZELER

Müze ve sanat seviyorsanız, bu şehre ulaştığınızda, en baştan, parayı verip bir “Cittypass” satın almalısınız. Bununla: Harvard Natural History Museum, Skywalk Observatory, Fine Arts Museum gibi pek çok müzeye, ucuz ücretler ödeyerek girebilirsiniz.

Amerika Boston

MUSEUM OF FİNE ARTS-GÜZEL SANATLAR MÜZESİ

465 Huntington Avenue bölgesindedir.
Burada, ülkenin en iyi koleksiyonlarından biri sergilenmektedir. Sergilenen eserler: Amerika, Avrupa ve Asya eserleri olarak bölümlere ayrılmıştır.

İSABELLA STEWART GARDNER MUSEUM

280 The Fenway bölgesindedir.
Buradaki muhteşem Avrupa eserleri koleksiyonu “Venedik” yapılarını anımsatan bir müze binasında sergilenmektedirler.

CHİLDREN MUSEUM-MUSEUM WHARF

Müze: 308 Kongre Street Çocuk Rıhtımındadır.
Burası daha çok çocuklara yönelik etkinliklerin olduğu bir müzedir. Çocuklar, burada: bir Japon evini ziyaret edebilirler, dev gibi kabarcıklar üfleyebilirler veya çok aşamalı bir labirente tırmanabilirler. Burada: ayrıca kapalı bir oyun alanı ve küçük çocuklar için bir “süpermarket” bulunmaktadır.
Giriş ücretlidir. Büyükler 14 dolar, çocuklar 14 dolar ücret ödeyerek girebilirler.

COMPURET MUSEUM

Çocuk müzesiyle aynı binada bulunmaktadır. Burada: bilgisayar tarihine bir bakış sunulmaktadır. Bu esnada ise: çok uygulamalı bir gezi yapılır.

Amerika Boston

BEAVER II. TEA PARTY SHİP

Burası: Fort Point Channel’de, Congres Street köprüsü üzerindedir.
Burada: çay üzerine konulan vergileri protesto etmek isteyen Bostonluların baskınına uğrayan, 3 İngiliz gemisinden birinin, gerçek ölçülerde bir benzeri bulunmaktadır.
Burada, canlı aktörler, ileri teknoloji, etkileşimli sergiler, otantik restore çay gemi, çoklu belgeseller duyup, olayı hissetmeniz sağlanıyor. Gemiyi keşfederken, sömürgecilerle tanışıyorsunuz ve 16 Aralık 1773 gecesi yapıldığı gibi, çay kutuları denize atılıyor.

Amerika Philadelphia

Amerika Philadelphia

Pennsylvania Eyaletinin bir şehridir. Amerika’nın 6’ncı büyük şehridir.

1790-1800 yılları arasındaki on yıllık süreçte, Amerika’da başkentlik yapmıştır.

Şehrin ismi: İncil’de ismi geçen ve tümü Anadolu’da bulunan yedi kiliseden biri olan “Philadelphia” dan gelmektedir.

Bu şehir, Amerika’da, bir sevgi kenti olarak bilinir.

Ama, bu şehirde yaşayanların % 80’nin zenci olduğunu bilmeniz gerekir.

Yani: zenci ve eşcinseller boldur, ama ziyaretçilere pek sataşmıyorlar.

Şehrin elit insanları “Walnut” bölgesindedirler.

Benjamin Franklin ve Thomas Jefferson: bağımsızlık hareketi uğruna burada mücadele vermişlerdir. Thomas Jefferson: başkan olmadan önce ve başkanlığı sırasında bu şehirde yaşamıştır. “Declaration of İndependence” yani “Bağımsızlık Bildirgesi” burada imzalanmıştır.

Şehir: İtalyan ve Yahudi topluluklarınca canlandırılmıştır. South Street ve Market Street denilen caddeleri üzerinde: birçok restoran, bar, alışveriş merkezi ve kafe bulunmaktadır.

İklim düşünüldüğünde ise, yörede: nemli subtropikal iklimin hüküm sürdüğü görülür. Buna bağlı olarak: yazları genellikle sıcak ve bunaltıcı, kısın ise soğuk ve kar yağışlı olduğu görülür.

Amerika Philadelphia

Şehirde: büyük bir öğrenci nüfusu bulunmaktadır ki, şehir merkezinde 120.000 öğrenci, banliyöler ile birlikte ise 300.000 öğrenci bulunmaktadır. Bu öğrenciler: şehir merkezindeki üç büyük araştırma üniversitesi başta olmak üzere, çeşitli üniversitelerde bulunmaktadırlar. Başlıca üniversiteler: Üniversity of Pennsylvania, Drexel Üniversitesi ve Temple Üniversitesi’dir.

Amerika Philadelphia

ALIŞVERİŞ

Şehir merkezindeki alışveriş mekanlarının başında “Market East Galerisi” gelmektedir. “The Gallery of Market Street”: şehrin en büyük alışveriş merkezlerinden birisidir.

Burada ve çevresinde, birçok önde gelen mağazanın bulunduğu çok katlı alışveriş merkezleri bulunmaktadır. Burada, bir de küçük “Chine Town” göreceksiniz.

Şehirde, açık bir alışveriş merkezi düşünülürse: Rittenhouse Row olabilir.
Buranın dört blok ötesinde ise: Walnut Street bulunmaktadır ve burada bazı marka mağazaların zincir şubelerinde, giysiler satılmaktadır.

“South Street” denilen yerde ise, sıra sıra dükkanlar ve zenci satıcılar görebilirsiniz.

Amerika Philadelphia

GECE HAYATI

Şehirde, Casino kültürünü yaşamak isterseniz, üç kumarhane bulunduğunu bilmenizde yarar var. Bunlar: Sugar Hause, Chester Casino ve Racetrack Parx’dır.

Bunun dışında, şehirde gece hayatı yaşamak isterseniz “South Street” caddesine gitmeniz gerekir. Burada: birçok restoranlar, barlar, alışveriş yerleri ve eğlence mekanları bulunmaktadır.

Özellikle, şehrin en ünlü bar ve diskoları da burada bulunmaktadır. Şehre özgü lezzet tatmak isterseniz, yine burada “Cheese Steak” deneyebilirsiniz.

Amerika Philadelphia

GEZİLECEK YERLER

Amerika Philadelphia

İNDEPENDENCE NATİONAL HİSTORİCAL PARK-ULUSAL TARİHİ BAĞIMSIZLIK PARKI

Eski Amerikan Hükümetinin bütün önemli binaları burada bulunmaktadır. Hatta, buranın Amerika’daki en tarihi yer olduğu bile iddia edilir.

Park alanı: 55 dönümdür. Parkın merkezinde bulunan: İndependence Hall denilen yer: Bağımsızlık Bildirgesi ve Amerikan Anayasasının imzalandığı yer olması nedeniyle, UNESCO tarafından “Dünya Kültür Mirası Listesi” ne dahil edilerek koruma altına alınmıştır.

Amerika Philadelphia
Amerika Philadelphia
Amerika Philadelphia

İNDEPENDENCE HALL

5. ve Chestnut Street’de; İndependence National Historical Park içindedir.
Kırmızı tuğlalı ve George dönemi yapısı olan bu bina: 1732 ile 1753 yılları arasında Edmund Woolley ve Andrew Hamilton tarafından yapılmıştır.

Yapıda: Amerika’nın kurucularının “Bağımsızlık Bildirgesini” imzaladıkları yeri görebilirsiniz. Ayrıca: Amerika Birleşik Devletleri Anayasası da burada tartışıldı ve kabul edildi.
Yapının çan kulesi: 168 metre yüksekliktedir. Evet yukarıda da sözünü ettiğim gibi, burası UNESCO tarafından koruma altına alınmıştır.

İNDEPENDENCE MALL

Market ve 5 Street üzerindedir.

Buranın yeşillikleri ve ağaç gölgeleri altında gezinirken, “Liberty Bell“ yani “Özgürlük çanı” na dokunabilirsiniz. Ama, çanı çalmamak gerekir, çünkü çan çatlaktır. 1751 tarihinde, İngiltere’den buraya getirilirken, yolculuk sırasında çatlamıştır. 4 Temmuz 1776 tarihinde tamir edilmesine rağmen, sonradan yeniden çatlamıştır.

Bu orijinal çanın bir benzer kopyası: 1976 yılında, yani 200 yıl sonra: İngiltere kraliçesi Queen Elizabeth II nin, şehri ziyaretinde, burada, Amerikan halkına hediye edilmiş ve İndependence Hall yakınlarında, 3’ncü cadde üzerinde bulunan bir çan kulesine asılmıştır.

Özgürlük çanı hakkında biraz daha bilgi vermek istiyorum. Evet, bu çan Amerikan bağımsızlığının ikonik bir sembolüdür. Biraz önce sözünü ettiğim gibi: Londra’daki bir çan firması tarafından, 1752 yılında hazırlanmıştır. İçeriğinde: % 70 bakır, % 25 kalay ve kurşun-çinko-arsenik-altın ve gümüş izleri görülür. Amerikan karaağacından yapılmış bir boyundurukta asılıdır.

Buraya ilk geldiğinde: milletvekillerini oturuma çağırmak, halka açık toplantıları ve bildirileri vatandaşlara duyurmak için kullanılmıştır. 8 Temmuz 1776 tarihinde “Bağımsızlık Bildirgesi” nin okunması için, çan yine çalınır.

Takip eden süreçte, çan her gittiği yerde, büyük kalabalıklar tarafından ziyaret edildi ve bu sırada çanın parçaları, hatıra toplayıcıları tarafından yontuldu. Son olarak ise, Soğuk Savaş döneminde ve 1960’larda, çan protesto ve gösterilerin bir parçası olarak kullanılmıştır. Çanın yüksekliği 9 metre, çevresi: 3.7 metre ve ağırlığı 900 kg. dır. Boyunduruğunun ağırlığı ise, 100 kg. dır.

CONGRESS HALL

Burası, hemen yan tarafta: eyalet temsilcilerinin buluştukları yerdir. Burada: özgürlükleri korumaya zorlayan “Haklar Bildirgesini” imzalamışlardır.

Amerika Philadelphia
Amerika Philadelphia
Amerika Philadelphia

CİTY HALL

Market ve Broad Street’dedir.

Buranın mimarisinde, Paris-Louvre Müzesinden esinlenilmiştir. Yerel halk, buranın Washington şehrinde bulunan “Capitol” binasından daha büyük olduğunu iddia etmektedirler.

Bina: İskoç asıllı mimar John McArtur tarafından tasarlanmış ve 1871-1901 yılları arasında inşa edilmiştir. Yapıldığında, dünyanın en yüksek ve en modern binası olarak bilinir. Amerika’nın ve tüm dünyanın en büyük belediye binasıdır ki, 700 odası bulunmaktadır.

Yapının tepesinde: 167 metre yükseklikte: şehrin kurucusu “William Penn” in heykeli görülüyor. Bu heykel: Alexander Milne Calder tarafından yapılmıştır. Heykelin bulunduğu kulenin çapı 8 metredir ve dört tarafında saatler bulunmaktadır.

Kule: İngiltere’deki Westminister Sarayı saat kulesinden daha büyüktür. Kulenin 152 metrede bulunan gözlem kulesinden, şehrin güzel manzarası izlenebilmektedir. Buraya: cam panelleri olan, ahşap 6 kişilik asansör ile ulaşılır.

Kule içinde, merdivenlerde bulunmaktadır ancak merdivenler acil inişler için kullanılmaktadır. Son bir not: kule, uzun yıllar şehrin en yüksek yeri olarak kalmıştır.

Çünkü: William Penn heykeli üzerinde yükselen herhangi bir yapı bulunması yasaklanmıştı ve bu durum yani yasak 1987 yılına kadar sürdürülmüştür.

Amerika Philadelphia

PENNSYLVANİA ÜNİVERSİTESİ ARKEOLOJİ VE ANTROPOLOJİ MÜZESİ

Buraya: kısaca “Pen Müzesi” de denilmektedir.

Mevcut müze binası, Amerika Birleşik Devletlerindeki en büyük müze binaları arasındadır. Bina, ilk aşamada 1899 yılında tamamlanmış ve daha sonra genişletilmiştir. Genişletme çalışmaları, 1929 yılında tamamlanmıştır. Müzede bulunan koleksiyonlar hakkında kısaca bilgi vermek istiyorum.

Çin koleksiyonu

Bunlar müzede geniş bir galeride bulunmaktadırlar. Koleksiyonda: büyük tablolar, heykeller ve çin kristalleri görülmektedir. 1988 yılında buradan çalınan bir kristal top, 1991 yılında geri bulunmuş ve müzeye iade edilmiştir.

Mısır koleksiyonu

Bu müzede bulunan Mısır eserlerinin, dünyanın en iyileri olduğu söylenmektedir. Müzenin Mısır galerilerinde bulunanlar: geniş bir heykel koleksiyonu, mumyalar ve kabartmalardır. En değerli parça: 13 tonluk, granit “Sfenks” ve büyük sütundur.

Mısırda, 1915 yılında kazılan Ramses II sarayı ve MÖ.1200 yıllarına ait Firavun Merenptah dönemine ait kalıntılar da burada sergilenmektedir. İnsinger Papirüs koleksiyonu da müzede sergilenen prestij eserlerindendir.

Irak koleksiyonu

Müzenin en değerli eserleri arasında “Ur” bölgesi kraliyet mezarlarının kazılarında ele geçirilen eserler oluşturmaktadır. Ur şehri, Sümer döneminin önemli ve zengin şehirlerinden birisidir. Bu koleksiyonda bulunanlar: altın ve değerli taşlarla süslü kron, rakamlar ve müzik aletleridir.

Ayrıca, yine Sümer dönemine ait Akad çivi yazısı ile yazılmış 30.000 kil tablet bulunmaktadır. Bunlar, konusunda dünyanın en büyük koleksiyonudur. Bu kil tabletler: Sümer tarihinin, MÖ.500-2900 yılları arasındaki dönemi kapsamaktadır.

Evet, muhteşem koleksiyonlar bulunan bu müzeyi mutlaka ziyaret etmelisiniz.

RODİN MUSEUM

22 ve Benjamin Franklin Parkway bölgesindedir.

Müze ilk olarak; 1929 yılında açılmış ve yakın zamanda yenilenmiştir.
Burada: ünlü Fransız heykeltıraşın eserlerinin, Paris şehri dışındaki en büyük koleksiyonu görülebilmektedir.

Rodin’in en ünlü eserlerinden bazıları, bahçede görülebilmektedir. Sanatçının müzede bulunan diğer önemli eserleri şunlardır: Edebi Bahar, Cehennemin kapıları, Calais Burjuvaları ve elbette en ünlü eseri olan “Düşünür” heykelidir.

Amerika Philadelphia

PHİLADELPHİA MUSEUM OF ART

26 ve Benjamin Franklin Parkway bölgesindedir.

Bu müzede: Amerikan eserleri yanında, çeşitli dönemlere ait resimlerde bulunmaktadır. Müzenin en önemli eseri: Van Gogh’un “Ayçiçekleri” tablosudur ki, mutlaka görmelisiniz. Bu tablo: 1887 yılında, ünlü sanatçı tarafından yapılmıştır.

Ölçüleri: 43.2 x 61 cm. dir. Müzede: sanatçının 40’dan fazla eseri bulunduğu söyleniyor. Bu eserleri: 1886-1890 yılları arasındaki döneme aittir.
Müzeye giriş ücretlidir. Büyükler 25 dolar ve öğrenciler 20 dolar giriş ücreti ödeyerek müzeyi gezerler.

Amerika Philadelphia

EDGAR ALLAN POE’S HOUSE

532 Kuzey, 7 Street üzerindedir.

Poe: bu evde 1842-1843 yılları arasında oturmuştur. Evin mobilyaları yok, ama işin ilginci bunların hiç mi bulunmadığı yoksa bir şekilde kaybolduğu mu bilinmiyor. Ayrıca: bu ev Poe’nin yaşadığı ve günümüze kalan tek evdir. Poe: The Tell, Tale Heart, The Black Cat, The Raven isimli öykülerini ve şiirlerini bu evde yazmıştır.

Evin hemen yanında inşa edilen yeni bina müze görevi görmektedir. Duvarlarda: resimler ve hikayeler görülüyor. Ayrıca: Poe’nin hayat hikayesinin anlatıldığı bir kısa film gösteriliyor.
Ayrıca: hediyelik eşya satılan bir dükkan var. Yine, Poe zamanına uygun olarak dekore edilmiş bir okuma odası bulunuyor.

Amerika Philadelphia
Amerika Philadelphia

FRANKLİN İNSTİTUTE

20 ve Parkway bölgesindedir. Burada: Benjamin Franklin’in oturmuş, devasa bir heykeli bulunmaktadır. Heykel 6.1 metre yükseklikte ve 27 ton ağırlıktadır ve 1906-1911 yılları arasında, James Earle Fraser tarafından yapılmıştır.

Beyaz bir kaide üzerinde durmaktadır.
Enstitüye gelince: burası, 5 Şubat 1824 tarihinde kurulmuştur. Birçok bilim adamı, Franklin Enstitüsünde, çığır açan yeni teknolojiler geliştirmişlerdir. 1884 yılında, Uluslar arası Elektrik Fuarı burada düzenlenmiştir.

1893 yılında, Nikola Tesla, telsiz-telgraf prensibini, buradaki Enstitüde göstermiştir. Günümüzde ise, burası bir bilim müzesi olarak ziyarete açıktır.
Burada: şimşek oluşumunu görebilirsiniz. Hatta: paratoner testi yapılmaktadır.

Amerika Philadelphia
Amerika Philadelphia

FAİRMOUNT PARK

9200 dönümlük arazi üzerinde bulunan bu park: dünyanın en büyük peyzajlı parkıdır. Boathause Row Lloyd Hall bölgesindedir.

Park: 1870 yılında kurulmuştur. Günümüzde, park alanı içinde bulunanlar şunlardır: Bartram Bahçesi yani Amerika’nın yaşayan en eski botanik bahçesi, rekreasyon merkezleri, sayısız heykeller, bahçe bitkileri merkezi, arboretum.

Evet: tepeler, nazik parkurları, rahatlatıcı sahil ve gölgelik ormanlık alanı ile, 9200 dönümlük bu park alanı, tüm şehir sakinlerinin kolayca ulaşabilecekleri doğal manzaralar sunmaktadır.

Parkın tüm alanları: gün doğumundan gün batımına kadar açıktır.

Amerika Philadelphia

PHİLADELPHİA ZOO

Schuylkill nehrinin batı kıyısındadır. Girard Avenue bölgesindedir.
Amerika Birleşik Devletlerinin ilk hayvanat bahçesidir. 21 Mart 1859 tarihinde açılacak iken, iç savaş nedeniyle, açılışı ertelenmiş ve 1 Temmuz 1874 tarihinde açılmıştır.

Burası ayrıca 1957 yılında ilk çocuk hayvanat bahçesi olarak ve 1993 yılında ilk beyaz aslan yaşam alanı olarak dünya çapında öne çıkmıştır.

Burada: 42 dönümlük arazide, 1300’den fazla hayvan bulunmaktadır.

Burada, hayvanlar doğal yaşam alanlarında barındırılmaktadırlar.
Ayrıca: çocuk bahçesi, balon yolculuğu, bir göl, bir yağmur ormanı temalı atlıkarınca ve birçok interaktif ve eğitici sergiler bulunmaktadır.

Hayvanat bahçesinde bulunan “McNeil Kuş Merkezi”: dünyanın dört bir yanından gelen 17.5 milyon ziyaretçi, burada bulunan 100’den fazla nadir bulunur kuş türünü izlemektedirler. “Big Cat Falls” bölümünde: dünyanın dört bir yanından gelen kedigillere ait olan bu ev, 2006 yılında açılmıştır. Burada: aslan, leopar, jaguar, puma, kaplan ve yavruları barınmaktadırlar.

Amerika Philadelphia

WASHİNGTON GRAYS ANITI

Bu heykel: John A. Wilson tarafından yapılmış bronz bir heykeldir. Anıt: Amerikan iç savaşı sırasındaki 49’ncu Pennsylvania Gönüllü Alayını temsil etmektedir. Anıt: 1872 yılında yapılmıştır.

Amerika Philadelphia

AERO MEMORİAL

Anıt: Logan meydanında bulunmaktadır. (Logan Square)
Bu anıt: I. Dünya savaşında ölen havacıları anmak için heykeltıraş Paul Manship tarafından yapılmıştır. Anıt: karmaşık iç içe formları ile, gökleri ve yeri ifade eden bir bronz küre şeklindedir.

Amerika Philadelphia

LONGWOOD GARDENS

Longwood Road üzerinde, Kennett Square bölgesindedir.
Burası, bir Avrupa kraliyet bahçesine benzemektedir. Burada, bitkilerin 11.000 farklı çeşidini görebileceğiniz yollardan yürüyebilirsiniz. Bahçede: egzotik çiçekler, kaktüsler, eğrelti otları, Bonsai ağaçları görebilirsiniz. Her sezon farklı bir güzellik vardır. Yazın: güller ve nilüferler, sonbaharda kasımpatı, baharda manolyalar ve açelyalar ve kışın orkideler görülür.

Amerika Philadelphia

ROCKY HEYKELİ

Sanat Müzesi bahçesinde bulunan, Bronz dökme heykel, İtalyan sanatçı J. Simith tarafından yapılmıştır. Heykel: Sylvester Stallone’nin Rocky filmlerindeki oyunculuğu anısına, 1982 yılında yapılmıştır. Filmden sonra, Stallone, heykeli “Philadelphia City” bağışlamıştır.

Norveç Bergen

Norveç Bergen

Bergen şehri: 14 ve 16’ncı yüzyıllar arasındaki dönemde: Hansa ticaret imparatorluğunun en önemli ticaret limanlarından birisi olarak önem kazanmaktadır.

Bu nedenle, Bergen, Norveç ülkesinin önemli turistik merkezlerinden birisidir ve 2011 yılında, yaklaşık 900 bin turist, şehri ziyaret etmiştir.

Şehirdeki: küçük butikler, ofisler, restoranlar, sanat stüdyoları ve hatta esnaf atölyeleri, ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.

Siz de şehri ziyaret ederseniz: eski dar geçitler boyunca yürüyüşler yapabilir, ilginç tasarım ürünü hediyelik eşyalardan satın alabilir, ahşap mimari örnekleri yapıları görebilirsiniz.

Evet, Bergen, Norveç’in güneybatısında: Hordaland eyaletine bağlı ülkenin en büyük ikinci şehridir. 2010 yılı sayımlarına göre, şehrin nüfusu 300 bin kişidir.

Bergen: sıcak kanlı ve güler yüzlü Bergenlilerle dolu, bu insanlarda hiç telaş yok, trafik ve gürültü de yok.

Temmuz ve Ağustos aylarında buraya yolunuz düşerse: güneşin gece yarısına doğru yani saat 24.00 civarında battığını ve havanın kararmaya başladığını göreceksiniz ki, zamanın yavaş ilerlediğine tanık olabilirsiniz.

Zaten güneş batsa da, hava tam kararmıyor, gökyüzü alacakaranlık oluyor. Özellikle, güneşin bu  durumuna kanıp, akşam yemeğini kaçırmak mümkündür.

Norveç Bergen

TARİH

1360 yılında bir Alman tüccar: Brggen denilen burada, bir liman merkezi kurmuştur. Buradan: takip eden 400 yıllık süreçte; bölgenin içlerine ithalat ve ihracat sürdürülmüştür.

Daha önce de sözünü ettiğim gibi, Bergen şehri, tarih boyunca büyük yangınlar geçirmiştir. En son olarak, 1955 yılından  sonra, karakteristik ahşap evler yapılmış ve günümüze kadar korunarak gelmişlerdir.

Norveç Bergen

ULAŞIM

Bergen “Flesland” havaalanı, şehir merkezinden20 km. uzaklıkta, batıdadır. Havaalanı ile şehir merkezi arasında: otobüs, taksi, tekne bulunmaktadır.

Otobüs ile şehir merkezine ulaşmak isterseniz: 90 NOK ücret ödemeniz gerekir.   Birkaç otobüs firması var, gideceğiniz yere göre, bu otobüslerden birini seçebilirsiniz. Havaalanı ile şehir merkezi arasındaki otobüs yolculuğu, yaklaşık 40 dakika sürmektedir. Otobüsler, her 15 dakikada bir hareket ederler.

Taksi kullanmak isterseniz: taksi durağı ana girişin tersindedir. Trafiğe bağlı olarak, yaklaşık 30-40 dakika içinde, şehir merkezine ulaşabilirsiniz. Yine, birkaç taksi şirketi var, seçim yapabilirsiniz.

Burada sizlere iletmek istediğim ulaşım ile ilgili önemli bir diğer konu: Oslo-Bergen arasındaki ulaşımdır. Bergen-Oslo arası yaklaşık 500 kilometredir.

Büyük olasılıkla Norveç geziniz, Oslo şehrinden başlayacaktır. Oslo-Bergen arasındaki ulaşım: uçak düşünürseniz, yaklaşık 50 dakika sürmektedir. Tren düşünürseniz: Oslo-Bergen arasında, muhteşem bir tren yolculuğu yapabilirsiniz ki, bence bunu tercih edin. Seyahat yaklaşık 7 saat sürmektedir.

Norveç Bergen

ALIŞVERİŞ

Bergen şehrini ziyaret ederseniz: burada bulabilecekleriniz: ahşap oyuncaklar, şişeler, süs eşyaları, banyo oyuncakları, küçük mobilyalar, lambalar, bardak ve tabaklar olabilir.

Şehir merkezindeki en büyük alışveriş merkezleri yakınlarında: otobüs ve tren istasyonları bulunmaktadır. Özellikle: Torgallmeningen, Bergen Storsenter üzerindeki Strandgaten, Galleriet ve Kloverhuset alışveriş merkezleri, ilgi çekmektedir.

Ayrıca: yine tüm şehir merkezinde, küçük dükkanlarda hediyelik ürünler satılmaktadır. En iyi alışveriş caddeleri olarak: Ovregaten ve Lille Ovregate, Vetrlidsallmening, Torget ve Vagsallmeningen, Strandkaien ve Torgalimenningen meydanı çevresini düşünebilirsiniz.

BERGEN KART

Bergen şehrinde: şehir sınırları içinde, kültürel ve turistik mekanları ziyaret etmek, restoranlar ve otoparklardan yararlanmak, çeşitli müzeleri gezmek ve indirimlerden yararlanmak, ücretsiz otobüslere binmek ve Bybane yani hafif raylı sistemi kullanmak isterseniz “Bergen Kart” almanızı öneririm.

Bergen kart: 24 ve 48 saatlik olmak üzere, iki çeşit satılıyor. Bergen Turizm Danışma Bürosundan satın alabiliyorsunuz.

Norveç Bergen

SKYSS-HAFİF RAYLI SİSTEM

Skyss denilen sistem ile: otobüs ve hafif raylı sistem ile: Hordaland bölgesinde ulaşım sağlanmaktadır. Şehre gelen turistler: bu hafif raylı sistemi mutlaka kullanıyorlar, ilginç bir yolculuk oluyor.

Norveç Bergen

NE YENİR

Enhjorningsgarden bölgesinde bulunan “Enhjorningen Fiskerestaurant” şehrin yemek yenebilecek en güzel yeri olarak bilinir ve tanınır. Burada, ahşap zemin üzerinde ve boyalı duvarlar yanında: en iyi deniz ürünlerini tadabilirsiniz.

Bunun dışında, bir de “Tracteursted” denen restoran bulunuyor ki, burada deniz ürünleri dışında, yerel yemekler de servis ediliyor.

Yerel yemeklerde öne çıkan ise “Sumo” olabilir. Bu bir tür çorba ve şehriyeli yemek cinsidir. Ayrıca: taze mevsim sebzeleriyle birlikte servis edilir. Bunu tatmak isterseniz, Vaskerelven bölgesinde, Sinco restoranının düşünebilirsiniz.

Norveç Bergen

TURİZM

Norveç Bergen

Şehir ve Panorama Turu

Bu tur, bir orijinal tren ile: Torget denilen yerden hareket edilerek yapılıyor. Tur: ahşap binalar, renkli liman Bryggen boyunca devam ediyor, balık pazarı geçiliyor, Bergen merkezi sokaklarında devam ediyor.

Tur boyunca: Bergen şehrinin karakteristik ahşap evlerini görebilirsiniz.

Tur: yaklaşık 55 dakika sürüyor. Bergen Kart sahipleri, turdan % 10 indirimli olarak yararlanıyorlar.

Norveç Bergen

Bergen City Sightseeing

Üstü açık orijinal tur otobüsü: Ringnesveien denilen yerden hareket ediyor.

Otobüste: rahat koltuklara oturup, Bergen şehrinin tarihini keşfedebilirsiniz. Belli başlı yerlerde otobüs duruyor ve yolcular, buraları gezebiliyorlar. Ayrıca: yine tur boyunca, 8 dilde (elbette ve maalesef Türkçe yok) rehberlik hizmeti veriliyor.

Norveç Bergen White Lady fiyort turu
Norveç Bergen White Lady fiyort turu

White Lady ile Fiyort Turu

Turistinformasjonen denilen yerden hareket ediyor.

Tur yarım gün yani yaklaşık 4 saat sürüyor. Dar fiyortların ve görkemli dağların arasında, muhteşem bir yolculuk, kesinlikle katılmanızı öneririm.

Zamanınız sınırlı ise, 1 saat süren turlar da var. Bu tur sırasında, denizden bakıldığında Bergen şehrinin en güzel görüntüsünü görebiliyorsunuz.

GEZİLECEK YERLER

Bryggens Museum-Bergen Şehir Müzesi

Dreggsalmenning bölgesinde, modern bir binadadır.

Müzede: 1955 yılında, Bryggen bölgesinde yapılan arkeolojik kazılarda bulunan buluntular sergilenmektedir.

Bunlar arasında: Avrupa seramik sanatı örnekleri, runik yazıtlar, ticaret-nakliye ve kültürel etkinliklere ait örnek objeler ve Ortaçağ’da bölgedeki günlük yaşamı gösteren objeler bulunmaktadır.

Sürekli koleksiyon yanında, müzede geçici sergilerde düzenlenmektedir.

Bergen Akvaryum

1960 yılında açılan deniz altı dünyası bölümü: Bergen şehrinde turistler için önemli bir cazibe merkezidir ki, özellikle çocuklu ziyaretçilerin, buraya mutlaka uğramalarını öneririm. Penguenler, ilgi çekiyor.

Morinalar da var. Hatta: tropikal bölümde: timsah, yılan, kertenkele gibi çeşitli hayvanları da izlemek mümkündür.

Akvaryum: Nordnesbakken adresindedir. Bergen şehir merkezine, yürüyerek 15 dakika uzaklıktadır. 60’dan fazla büyük ve küçük akvaryum bulunuyor.

Sinema bölümünde ise: 3D olarak, yani üç boyutlu olarak çeşitli ama yine denizle ve okyanusla ilgili filmleri izlemek mümkündür.

Norveç Bergen Denizcilik Müzesi

Bergen Denizcilik Müzesi

Haakon Sheteligs Plass adresindedir. Bergen Kart sahipleri, bu müzeye ücretsiz olarak girebilmektedirler.

Evet, Bergen Denizcilik Müzesi: Bergen Üniversitesi Kampüsü içindedir. Müzede: deniz arkeolojisi bulguları, denizcilik ve gemide yaşam objeleri ve en önemlisi Viking gemileri bulunmaktadır.

Hansa Müzesi

Kıyıda, eski Hansa binalarının birinde bulunmaktadır. Burada: 18’nci yüzyıldan kalma, bir tüccarın yaşamında  kullandığı objeler sergilenmektedir.

Norveç Bergen Haakon Hall
Norveç Bergen Haakon Hall

Haakon Hall-Bergen Şehir Müzesi

Bergenhus Festning bölgesindedir. Bina: yaklaşık 750 yıllık bir kraliyet ikametgahı ve ziyafet salonudur.

Kral Hakon Hakonsson tarafından 1247-1261 yılları arasında yaptırılmıştır. 1261 yılında, kralın oğlu Magnus Hakonsos Lagabote’nin Danimarka prensesi İngeborg ile olan düğün töreni burada yapılmış ve 2000 kişi katılmıştır.

Zaten, o dönemde, Bergen, Norveç ülkesinin en büyük şehri olarak bilinmektedir.

Evet, burayı ziyaret ederseniz, kalın taş duvarlar arasında, ortaçağ döneminin ciddi törenlerinin ve kutlamalarının yapıldığı bir yeri görebilirsiniz.

Norveç Bergen Rosenkrantz Tower

Rosenkrantz Tower-Bergen Şehir Müzesi

Bergenhus bölgesindedir. Hakon Hall yakınındadır.

Yapı: Norveç ülkesinin en önemli Rönesans eserlerinden birisi olarak kabul edilmektedir.

Kulenin parçaları: 1270 yılından sonra, Hansa tüccarları tarafından bir güç göstergesi olarak sürekli olarak yükseltilmiştir.

1560 yılından sonra ise: Bergen kalesi valisi Erik Rosenkrantz tarafından: bir ikamet ve gözetleme kulesi olarak kullanılmaya başlanmıştır.

Çatı bölümünde, etkileyici bir manzara bulunur ki, çatıya ulaşmak için gereken: dar ve karanlık merdivenleri tırmanmaya değer.

Norveç Bergen Alvoen Evleri

Alvoen Evleri-Bergen Şehir Müzesi

Godvik-Alvoen bölgesindedir.

Burada: Norveç’in en eski sanayi topluluklarından biri olan Fasmer ailesinin ve işçilerin evleri ve üretim binaları bulunmaktadır. 1921 yılında, Kong Haakon, Alvoen bölgesini ziyaret ettikten sonra: burada Fasmer aile işçileri için bir okul, banka, kütüphane ve toplum salonu yaptırmış ve küçük ve başarılı bir endüstriyel toplum yaratmıştır.

Burayı ziyaret ederseniz, geçmişte Norveç sosyal yaşantısına ait örnekleri görebilirsiniz.

Norveç Bergen Stave Fantoft Kilisesi

Stave Fantoft Kilisesi

Fana ilçesinde, Fantoftveien bölgesindedir.

Kilise ilk olarak, 1150 yılında, Fortun bölgesinde inşa edilmiştir. Ancak, 19’ncu yüzyıla gelindiğinde yıkılma tehlikesi altında iken, 1883 yılında, Frederick Georg Gade tarafından satın alınmış ve Bergen yakınlarında, Fantoft denilen yere parçalar halinde taşınarak yeniden inşa ettirilmiş ve kurtarılmıştır.

Kilisenin başından geçen ilginç bir öykü var. Kilisede, 6 Haziran 1992 tarihinde bir yangın çıkar ve tahrip olur. Önceleri yıldırım ya da elektrik arızasından çıktığı sanılan yangının: yapılan araştırmalar sonucunda kundaklama ile çıktığı tespit edilmiştir.

Kiliseyi kundaklayan ise “Norveç Black Metal” gurubu üyelerinden birisidir ve 1994 yılında yakalanmıştır.

Yangından sonra onarılan kilise, 1997 yılında yeniden ziyarete açılmıştır.

Norveç Bergen Floibanen Füniküler

Floibanen Füniküler ve Balık Pazarı

Füniküler ile kısa bir yolculuk yaparak, Floien dağı (deniz seviyesinden320 metre yüksekliktedir) en üstüne çıkar ve şehir merkezinin muhteşem bir manzarasını izleyebilirsiniz.

Feniküler: 26 derecelik bir eğimle tepeye çıkıyor. Gidilen yol ise, 830 metredir. Yolculuk yaklaşık 4 dakika sürüyor. Kabinin her tarafı camlı olduğundan, çevrenizi izleyerek yolculuk yapıyorsunuz.

Bu feniküler yolculuğu, şehir ziyaretçileri tarafından mutlaka tercih ediliyor ve özellikle Temmuz ve Ağustos aylarında şehri ziyaret ederseniz, özellikle güneşin batışını izlemek için, geç saatlerde buraya çıkmanızı öneririm.

Geç saat demişken, net saat vereyim, burada güneş bu aylarda, saat 23.40-23.50 civarında batıyor, hatta batmıyor, batar gibi yapıyor, gökyüzü hala alacakaranlık görünüm veriyor yani tam bir karanlık hali yok, yine de güneşin bulutların arasından kayıp yok olduğunu izlemek ve fotoğraflamak mümkündür.

Evet, bu şehrin en iyi manzarası, Floyen tepesinden izleniyor, ama bu tepede uzun kalışlarda,  rüzgarın sizi rahatsız edeceğini  düşünün ve yanınıza yedek kıyafetler alın.

Güneş batımı  dışında, biraz tepeden söz etmek istiyorum. Tepede, çocuklar için bir park alanı bulunuyor. Parkın içinde ise, ülkenin sembolü orman perileri “Troyller” heykelleri var.

Fisketorget-Balık Pazarı

Balık Pazarı: Vagen koyunun bittiği yerde bulunuyor. Pazarın bir yanında tarihi Bryggen bölgesi, diğer yanında ise Torgalmeningen meydanı bulunuyor.

Burada: birçok çeşit balık ve deniz ürünü bulup satın alabilirsiniz. Ayrıca: seçeceğiniz ürünleri anında pişirip servis eden yerler de var. Sabah 07.00 de kurulan Pazar yeri, akşam saat 19.00 da kapanıyor. Şemsiyelerin altında, tahta masa ve oturma yerlerinde oturup, sipariş vereceğiniz deniz ürünlerini yiyebiliyorsunuz.

Özellikle “karides” yemenizi öneririm. Değişik bir şey yemek isteyenler için “balina eti” öneririm.

Görünüm olarak ciğere benziyor ve kahverengidir. Tadı ise ekşimsidir. Ancak: söylenenlere göre, balina etinin insan sağlığı için zararlı olduğu da söyleniyor. Çünkü: denizlerde uzun yıllar yaşayan balinaların, denizlerin zararlı maddelerini bünyelerinde depoladıkları düşünülüyormuş.

Ancak, fiyatların ucuz olmadığını bilmeniz gerekiyor. Bu muhteşem lezzetleri tatmak için, biraz yüksek bedel ödemek şart.

Bu sırada, karşınızdaki “Vagen koyu” manzarasını da izleyebiliyorsunuz. Bu koyda, tarihi limanda demirleyen büyük gemiler var. Balık pazarında benim en çok ilgimi çeken, ren geyiği postu oldu, ilginizi çekerse bundan satın alabilirsiniz.

Torgalmeningen Meydanı

Bu meydan, Balık Pazarının biraz ilerisinde, trafiğe kapalı bir alandır. Bu meydan ve yanlardaki cadde ve sokaklarda, her türlü eşyanın satıldığı dükkanları bulabilirsiniz.

Meydanda bir de alışveriş merkezi var. Ama, bu alışveriş merkezinin içi son derece güzel düzenlenmiş olsa da, dış görünümü aynı bırakılarak, mimari bütünlük bozulmamıştır.

Evet, meydanın tam ortasında bir anıt ve hemen yanında bir havuz bulunuyor. Havuzun kıyısında oturan insanları ve hatta müzik yapan müzisyenleri görmek mümkündür.

Norveç Bergen Edvard Grieg Museum
Norveç Bergen Edvard Grieg Museum

Edvard Grieg Museum

Edvard Grieg Museum: Norveç ülkesinin en ünlü bestecisi Edvard Grieg (1843-1907) in evinde kurulmuştur.

Ünlü besteci, bu evde 22 yıl yaşamıştır. Nordas gölü kıyısındaki bu küçük evinde ünlü eserlerini bestelemiştir. Uçurumun kıyısındaki mezarda: ünlü besteci ve eşi gömülüdür.

Evi ise, bestecinin hayatı ve hatıraları ile doludur. 1995 yılında müze olarak düzenlenerek ziyarete açılmıştır. Burada, özel konserler de düzenleniyor.

Norveç Bergen Bryggen
Norveç Bergen Bryggen
Norveç Bergen Bryggen
Norveç Bergen Bryggen
Norveç Bergen Bryggen

Bryggen

Bergen şehrinin tarihi limanı ve kıyısındaki evlerden oluşan bu bölüm “Bryggen” olarak isimlendirilir ve 1979 yılında UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilerek koruma altına alınmıştır.

Burası: Bergen şehrinin eski iskelesidir. 1070 yılında: Kral Olav Kyree: Bergen limanında ilk balık ticaretini başlatmış ve bölge, Norveç aristokrasisinin merkezi olmuştur.

14 ve 16’ncı yüzyıllar arasındaki dönemde ise : Hansa bölgesi ticaret imparatorluğunun önemli bir parçası olarak kullanılmıştır.

Çünkü: Alman tüccarlar, burayı kuzey limanlarını kendi etkileri altına almak üzere kurdukları “Hansa Birliği”ne dahil etmişlerdir. Tarihi liman yanında: kendi yaşam alanlarını da kurmuşlardır ve bu yüzden, buradaki evlere “Hansa evleri” deniliyor.

Ancak, birçok yangın, özellikle de 1702 yılındaki büyük yangın: şehirden günümüze pek bir şey bırakmamış olmasına rağmen, yine de orijinaline uygun olarak yeniden inşa edilmişler ve son olarak, günümüzde görülenler, 1955 yılından kalmadır.

Bu evler, Kuzey Avrupa bölgesinde, eski ahşap kentsel yapılaşmanın örneği olarak günümüze kadar gelebilmiş en sağlam örneklerdir. Zaten şimdi: bu ahşap evler haricinde yangın tehlikesine karşı Bergen şehrinde ahşap ev yapmak yasaklanmıştır.

Evet, günümüzde, burada 62 tane koruma altındaki ev bulunuyor. Evlerin mimari yapısı: üçgen cepheli, yan duvarları zona ile kaplı, çatılar birkaç seviyelidir.

İç düzen ise, ortak bir avlu çevresinde döner şekilde yapılmıştır. Arka tarafta: yangına karşı korunaklı küçük bir taş depo-kiler bulunur.

Hansa evlerinin arasından girdiğinizde, arka tarafta yine ahşap evlerin ve yapıların sıralandığını göreceksiniz. Hansa tüccarlarının yaşam alanları olan bu bölge: gayet ilgi çekiyor, sokakların hepsi, geniş meydanlara açılıyor.

Hansa evlerinin alt katlarında ise, turistik ve hediyelik eşyalar satan dükkanlar bulunuyor. Evlerin bazılarının ikinci katlarında ise, kafeteryalar var.