Cebeci semtinde, Ertuğrul Gazi Mahallesindedir. Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü üzerindeki tepeye konuşlandırılmıştır.
Kendi aracınız ile giderseniz: 575 araçlık, 4 otopark bulunuyor. Otopark ücretlidir.
Parkın yeni halinde, çift şeritli geniş bir yol var. Ancak: parkın yaya girişi yok. Sadece: araç girişi var. Yayalar girmek isterlerse ve parkta dolaşırken: araçların, kendilerine yol vermesini bekliyorlar. Yani: bir yaya kaldırımı yok.
Adının niye “50’nci Yıl Parkı” olduğuna gelince: park ilk olarak, Cumhuriyetin 50’nci Yıl dönümü anısına, 1970 yılında açılmıştır.
130 bin m. karelik bir alana kurulmuştur. En büyük özelliği: bulunduğu konumun çok yüksek olması nedeniyle, şehrin bir “terası” gibidir.
Bir tarafta; Ankara kalesi, bir tarafta; Seyranbağları ve gerisinde Çankaya, bir tarafta; İncesu yamaçlarını görebiliyorsunuz.
Ankara halkı tarafından “Çamlık” olarak bilinen park, takip eden dönemde, uzun süre metrukluğu nedeniyle, yörenin alkolikleri ve madde bağımlıları tarafından kullanılan bir mekan haline gelmiştir.
Özellikle: Ankara Üniversitesi öğrencileri, civardaki halkın delikanlıları ve ilaveten saçma-sapan insanların barınması nedeniyle, halk kullanamıyordu.
Evet, halkın kullanamadığı bu park, daha sonra yapılan restorasyon ve tadilat çalışmaları sonucu: 26 Eylül 2009 tarihinde, yeni haliyle hizmete açılmıştır.
Yeni düzenlemelerin temelinde: eskiden karanlık olması nedeniyle, hava karardığında girilemeyen parkın, tamamen ışıklandırılmasıdır.
Günümüzde, park bölgesi, akşamları ışıl ışıldır. Tabii bunun sonucunda, gerek yöre insanı ve gerekse yakın çevreden gelenler, gündüz ve akşamları, parktan yararlanmaktadırlar.
Zaten, Belediyenin diğer rekreasyon alanları gibi, burada da, özel güvenlik elemanları görevlendirilerek, park ziyaretçilerinin rahatsız olmaları önlenmiştir.
Park alanı içinde: yaklaşık 200 kamelya, ortamın güzelliğini bozmayacak şekilde yerleştirilmiş olup, ailelerin piknik ve dinlenme amaçlı kullanımlarına tahsis edilmiştir.
Ayrıca: bolca bulunan banklar, gezinti için buraya gelenlere kısa dinlenme olanakları sunmaktadırlar.
Çeşmeler, çocuk oyun alanları da unutulmamıştır. Hatta: park içinde, bir de buz pateni pisti yapılmıştır.
Parkın yeniden yapılanmasında göze çarpan diğer en büyük özellik: iki adet gölettir. Bunlar: parkın daha önceki havuz alanına yapılmışlardır ve büyüklükleri, 3500 ve 1300 m. karedir.
Bu iki gölet arasında ise: dereler oluşturulmuştur.
Dereler üzerinde de: küçük köprüler, su havuzları ve şelaleler yapılarak, tam bir görsel su cennetine dönüştürülmüştür.
Park içinde çocuklar için: yukarıda belirttiğim gibi, 4 çocuk oyun alanı, 1 buz pateni pisti ve 1 lunapark var. Lunapark: 10500 m. karelik bir alanı kapsamaktadır.
Bunun içinde, ayrıca bir çay bahçesi de bulunuyor. Lunaparkın çevresinde kod farkı nedeniyle, dekoratif bir istinat duvarı var.
Park içinde, büyükler ve büyüklerin spor yapmaları için: yürüyüş ve koşu parkuru oluşturulmuştur. Bu parkurun iki yerinde ise, kondisyon aletlerinin bulunduğu merkezler yapılmıştır.
Ayrıca: 1 halı saha ve 1 basketbol sahası bulunuyor.
Evet, parkın en önemli özelliğine gelince: burada, büyük bir bayrak direği var. Ama, 110 metre uzunluğundaki bu bayrak direği, ülkemizin en büyük bayrak direği olma özelliğini taşıyor.
Direkte asılı bayrağın boyutları ise, 20 x 30 metredir.
Bu özellikleri nedeniyle, bayrak direği ve bayrak: Ankara şehrinin birçok yerinden görülebiliyor.
Özellikle, akşamları aydınlatıldığında, muhteşem bir görüntü ortaya çıkıyor.