Konya Akören

Konya Akören

Akören, Konya arası uzaklık: 55 km. Akören, Bozkır arası uzaklık: 51 km. Akören, Seydişehir arası uzaklık: 54 km. Akören Çumra arası uzaklık: 45 km.

TARİHİ

Yörenin tam olarak bir yerleşim yeri oluşu 17 ve 18’nci yüzyıllara rastlar. Akviran’ın büyümesi ve gelişmesi: 1’nci Dünya Savaşından sonra olur. Bir diğer sebep ise, Bozkır ilçesi halkının ticaret amacı ile gelip geçerken yol uğrağı olması ve zamanla bazılarının gelip buraya yerleşmeleridir. 1914 yılında Akören bucak olur ve Belediye teşkilatı kurulur. Akören 119 Haziran 1987 tarihinde çıkarılan bir kanunla ilçe statüsü kazanmıştır.

Peki niye “Akören” ismi? Söylentilere göre bir zamanlar burası gür ormanlarla kaplıymış. Çok miktarda av hayvanı varmış ve bu yüzden buraya “Avvuran” veya “Avveren” ve “Avren” ismi veriliyormuş. Son olarak “Akviran” diye kullanılan isim 1961 yılından sonra “Akören” olarak kullanılmaya başlamıştır.

Konya Akören

GENEL

İlçe, İç Anadolu bölgesinin güneybatı kısmında, il merkezi Konya’nın güneyindedir. Toros dağlarının İç Anadolu’ya bakan yamaçlarında yer alır. Üç tarafı dağlar ve tepelerle çevrilidir.

Denizden yükseklik ortalama 1175 metredir. Yüksekte bulunduğundan İç Anadolu bölgesinin tipik ara iklimi hakimdir ve buna göre yazları oldukça sıcak ve kurak, kışları ise soğuk ve kar yağışlı geçer. Doğal bitki örtüsü step bitkileridir.

Yükseklere çıkıldıkça orman örtüsü biraz daha fazlalaşır. İlçe halkının başlıca geçim kaynakları tarım ve hayvancılıktır. Geçmiş yıllarda dokunan Akviran kilimleri örnekleri, günümüzde İstanbul Sultanahmet Müzesinde sergilenmektedir.

Konya Akören Alirıza Ercan Meslek Yüksek Okulu

AKÖREN ALİ RIZA ERCAN MESLEK YÜKSEKOKULU

Konya Selçuk Üniversitesine bağlıdır.1987 yılında öğretime açılmıştır. Bölgenin en modern ve donanımlı yüksekokullarından birisidir. Kampüs alanı içinde kız öğrencilerin barınma ihtiyacını karşılamak için 135 öğrenci kapasiteli modern bir yurt bulunur. Bunun dışında çeşitli yurtlar bulunmaktadır.

Konya Akören

GEZİLECEK YERLER

Konya Akören Koca Cami-Büyük Cami

KOCA CAMİ-BÜYÜK CAMİ

Caminin 1844 yılından önce yapıldığı düşünülmektedir. İlçenin en eski yapısıdır. Birçok defa restore edilen cami, hala ibadete açıktır. Caminin yapımında devşirme malzeme kullanılmıştır.

ŞEYTANLI SARNIÇ

Hatunsaray-Akören yolu üzerinde, ilçe merkezine 2 km uzaklıkta yolun sağında, kayaya oyulmuş bir sarnıç vardır. Sarnıcın kitabesi yoktur. Sarnıçlar: su ihtiyacının karşılanması, hayvanların sulanması ve çevredeki insanların yük yıkıma gibi işlerinde kullandıkları sarnıçlar, Akören ve çevresinde oldukça revaçtadır.

Konya Akören Akçeşme

AKÇEŞME

İlçe merkezinin 5 km kadar kuzey batısındadır.

Buranın ismi Tülcedir bir de “Kisecik” tir. Akören yöresinde, koyun cinsine “tüylü davar” derler. İşte bugün Akören’in üç mahallesinden biri olan Tülce Mahallesi ismi buradan gelir. Bu Tülce’de yani Akçeşme harabelerinde herhangi bir arkeolojik araştırma yapılmamıştır. Burada, yöreye ismini veren çeşme, halen bulunmaktadır.

Çeşmenin kaynağında elips şeklinde bir havuz yani su deposu: mimari tarzına bakılarak, bu yerleşim yerinde, gayri Müslüm devirlere ait bir yaşantının varlığından söz edilebilir. Muhtemelen Bizans dönemi yapısıdır.

Zaten bugün toprak üstünde çeşitli taşlar, direk başları, Yunan yazıtlarına rastlanılır. Akçeşme günümüze kadar zaman zaman tamir edilmiştir. Çeşme civarı, günümüzde piknik ve mesire yeri olarak kullanılmaktadır. Ayrıca, yine bu yörede “Kisecik Harabeleri” mevkiinde bir yığma höyük bulunmaktadır.

Konya Akören Akçeşme Mezarlar ve Mezar Taşları

Mezarlar ve Mezar Taşları

Akçeşme mezarlığındaki mezar taşlarının Selçuklu döneminden kaldığı düşünülmektedir. Oldukça ilginç mezar taşları vardır.

Konya Akören Koca çeşme

KOCAÇEŞME

İlçe merkezinde Altan Tufan Caddesindedir. 1916 yılımda Sillede oturan Rumlar tarafından yapılmıştır. Susuzluk yıllarında, bu çeşmeden su alabilmek için oluşturulan su sıraları, Akörenlilerin hafızasındadır.

BAYINDIR HARABELERİ

Buranın bir Selçuklu köyü olduğu sanılmaktadır. Akören yöresinin, buradaki su pınarından başka kaynak veya pınar şeklinde suyu yoktur. Eskiden, halk kurak yıllarda buraya çıkarmış. Burada yapılan yağmur duası diğer yerlerde görülen yağmur dualarından farklıymış.

Bu pınardan alınan kara çakıllar götürülür, pınarın biraz öte tarafında bulunan, yine bir su kaynağının ağzındaki büyük bir taşını dibine dökülürmüş. Yani: bundan anlaşıldığına göre, Bayındırlılar, Oğuzların milli rengi olan siyah rengi tercih etmeyi sürdürmüşlerdir.

Ve yağmur yağdırmak ruhi varlığı (sihirbazlığı) zaten Oğuzlarda bir gelenekti. Tüm bunlar değerlendirildiğinde, Bayındır yerleşkesinin de bir Selçuk ve Oğuz kalıntısı olduğu düşünülür. Akören’de Bayındır boyunun rumuzlarını taşıyan izlere de rastlanır.

KAYASU (MAY KASABASI) MAHALLESİ

Belde: Konya-Antalya İpek Yolu bağlantısı üzerindedir. Kayasu (May Kasabası) güzel su, şifalı su anlamına gelmektedir. Horasan erenlerinden Seyyid Harun’un küçük kardeşi Körpe Seyyid göç sırasında burada vefat etmiş ve buraya defnedilmiştir.

Burası doğal kaynak suları ve Körpe Seyit Türbesi ile dikkat çekmektedir. Kayasu-Akisse arasında bulunan Kayasu göleti de bölgeye ayrı bir güzellik katar. May Beli üzerinde bulunan eski May Beli Hanı, İpek Yolunda seyahat eden insanlara hizmet vermiştir. Bu gün Mal Han kalıntıları bulunmaktadır.

ORHANİYE KÖYÜ

İlçenin en büyük ve en güzel köyüdür. İçindeki asırlık ardıç ağaçları halen en gözde mekanlar arasındadır. Köyün doğusunda Dinorma bölgesi kalıntıları ve köyün içinde Osmanlı köprüsü ilgi çeker.

Konya Akören Orhaniye Köyü Köprüsü

Orhaniye köyü köprüsü

Köprü, köyün merkezinden geçen deri üzerine kurulmuştur. Dere, Akören göletine su tutulması nedeniyle mevsimsel olarak akmaktadır. Köprü: 36 metre uzunluğunda ve 5.50 metre genişliğindedir. Her iki uçtan, hafif eğimle yükselen, ortada düz tabliyeli bir köprüdür.

Basık kemerli, dört gözlü olan köprünün ortadaki serbest üç ayağının kuzeybatıdaki menba tarafından yarım daire şekille selyaranları bulunmaktadır. Selyaranların başlıkları kavisli üçgen şekillidir. Köprü korkulukları oldukça sağlam yapılmış olup dikdörtgen şekilli blok taşlardandır.

Köprünün yapımında dış yüzleri pürüzlü, oldukça düzgün kesme taşlar sıralar halinde kullanılmıştır. Kemer örgüleri hafif çıkıntılı, kemer kilit taşları barok karakterde öne doğru hem çıkıntılı hem uzun tutulmuş ve esere görsellik kazandırılmıştır.

Bir sıra halinde yan yana dizilen blok taşlarla oluşturulan korkulukların üst kısımları yuvarlatılmıştır. Ayaklar ve selyaranların alt kısımlarında çimentolu harçla papuç şeklinde onarımlar görülür. Köprünün her iki tarafındaki eğimli kısmın korkulukları da çimentolu harçla tutturulmuş moloz taş örgülüdür.

Süsleme olarak genel anlamda düzgün ve ahenkli işlenmiş taşların görüntüsü sayılabilir.

Köprünün ne zaman yapıldığına dair yazılı bir belge yoktur. Orhaniye köyünü tanıtan bazı kaynaklarda köprünün Selçuklulardan kaldığı veya Osmanlı köprüsü olduğu şeklinde bilgiler mevcuttur.

Yapının malzeme, teknik, plan şeması gibi özellikleri 18-19’ncu yüzyıllar için uygundur. Moloz taş örgülü korkuluklar, selyaranların ve ayakların papuç kısımlarının 1983 tarihinde onarım gördüğü söylenir.

KAYASU (MAY) KASABASI:

Konya Akören Kayasu Kasabası Kanlıçay Köprüsü

Kanlıçay köprüsü

Kayasuyu kasabası sınırları içinde, kasabanın batısında,  yaklaşık 1 km uzaklıktadır. Köprü Kanlıçay deresi üzerindedir. Köye ait kanlı çay deresi üzerindeki değirmenlere giden yol bu köprüden geçer. Doğu-batı doğrultusunda 15 metre uzunluğunda ve 4.60 metre genişliğindedir. Köprünün taş korkulukları oldukça yüksek tutulmuştur.

Tamamen moloz taş malzeme ile inşa edilen köprüde çimentolu harç kullanılmıştır. Muhtemelen kurulan ahşap iskele üzerine çimentolu harç dökülmüş ve taşlar onun üzerine örtülmüştür. Tonoz karnındaki çimentolu harç üzerinde kalıp izleri görülür.

Köprü korkuluk duvarının moloz taş örgüleri üstten ve içten çimentolu harçla kabaca sıvanmıştır. Köprünün tam olarak ne zaman yapıldığı bilinmiyor. Kullanılan malzeme ve teknik özellikleri değerlendirildiğinde 1950’li yıllarda yapıldığı tahmin edilmektedir.

AVDAN

İlçe merkezine 30 km uzaklıktadır. Tarihi oldukça eskilere gitmektedir. MS 700 yıllarında yaşayan Avdan Şeyhi Hacı Zahrettin Efendi ve ailesi türbesi, buradadır. Beldeye 5 km uzaklıktaki Çarşamba çayı (Mavi) görülmeye değer doğa harikası bir yerdir. Belde ardıç ağaçları ve mesire alanları ile meşhurdur.

Avdan Tekkesi

Avdan beldesinde, MS 700’lü yıllarda yaşadığı tahmin edilen Avdan Şeyhi Hacı Zahrettin mezarı bulunuyor. Tekke: Hacı Zahreddin mezarının yakınında bulunuyor. Tekkenin özellikleri: ruh sağlığı bozuk insanların tedavisinde iyi geldiği sanılıyor.

Avdan Tekkesinin Türkiye genelinde ve özellikle de Konya’da çok iyi biliniyor. Tekkeyi ziyarete gelen insanların en az bir gece burada kalması gerekiyor ve belde esnafının geliri artıyor. İnsanlar geceleyin burada yattıkları zaman şifa bulduklarına inanıyorlar.

 Konya Beyşehir hakkındaki gezi yazım için  Beyşehir

 

Please follow and like us:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.