Roma şehrindeki tatilinizde, ulaşım açısından konaklayacağınız otelin önemi büyüktür. Çünkü: tarihi şehir yani sur içindeki bir otelde konaklarsanız, birçok yere yürüyerek ulaşabilirsiniz. Aksi halde ise, ulaşım araçlarını kullanmak zorunda kalırsınız ki, bunun en yaygın kullanım alanı “metro” dur. Yalnız: şehir merkezinde kalsanız da, Vatikan’a gitmek veya yorulduğunuzda kullanmak için en uygun ulaşım aracı metro dur.
Şehirdeki metronun iki hattı var. Mavi ve Kırmızı olarak isimlendirilen ve renklendirilen metroda, bir biniş ücreti 1.5 Euro’dur. Öncelikle metro istasyonlarından ücretsiz temin edilen metro hatları krokisini temin edin ve buna göre gideceğiniz yerlere kolayca ulaşabilirsiniz.
Her iki metro hattı “Termini” denilen merkezi tren istasyonunda kesişmektedir, yani buradan bir diğerine aktarma yapabilirsiniz. Termini bölgesindeki metro hatlarının kesiştiği istasyon, ana binanın hemen dışındadır. Şehirdeki diğer metro istasyonları da “M” harfi ile belirlenmiştir. Bu harfin bulunduğu yerde, birkaç basamak merdiven ile aşağıya indiğinizde, bilet otomatlarından para atarak metro biniş jetonu satın alabiliyorsunuz.
Metronun vagonları yeni. İçinde herhangi bir güvenlik problemi yok. İnsanlar, temiz, düzgün ve gayet rahatlıkla yolculuk yapmak mümkün. Metroda, akordion çalıp, para talep eden insanlar sık. Ama bunlar yolcuları rahatsız edici ölçüde para istemiyorlar. Yalnızca, verenlerden alıyorlar. Metro, her durağı gelmeden önce, durağın ismi sözlü anons ediliyor, ayrıca, her vagonda durak ismi, gelmeden yazılı olarak belirtiliyor. Yani, durağı kaçırma şansı pek yok. Binmeden önce, gideceğiniz yere en uygun durağın ismini bellerseniz, metroda sıkıntı çekmeniz mümkün değil. En kolay ulaşım aracı metro. Yalnız, dikkat, metro saat; 22.30 da son seferini yapıyor. En büyük sıkıntı bu.
Şehirde, taksi kullanmayı tercih ederseniz
Beyaz renkli ve taksimetreli taksiler gayet bol ve kullanışlıdır. Hatta, dünyanın birçok yerinde görülmeyen, beşinci koltuk bulunuyor. Yani, taksilere rahatlıkla 5 kişi binebilirsiniz ki, bu büyük bir imkan. Taksiye bindiğinizde şoför hemen taksimetreleri açıyor ve rahat ulaşım sağlanıyor. Ancak taksilerin çoğunluğu duraklarında bekliyor ve telefon edilmesi üzerine geliyorlar, yani otel lobisini devreye sokmanız gerekiyor.
Bunun dışında
Roma Termini Tren İstasyonu; Elbette birçok otobüs seferi ve güzergahı var ama ben şahsen hiç otobüse binmedim. Öğrendiğime göre, otobüse arka ve yan kapıdan biniliyor, bilet bir makinaya gösteriliyormuş. Bileti makinaya göstermezseniz, bilet geçersiz sayılırmış ve kontrol edilirse, büyük para cezaları ödeniyormuş, bilginize.
Gelelim şehrin en büyük aktivite merkezlerinden olan “Termini Tren İstasyonu” na.
Evet, burası gerek Roma şehrinin ülkenin diğer yerleriyle olan bağlantılı tren seferlerinin yapıldığı ve gerekse, şehir metrosunun her iki hattının birleştiği yer olması nedeniyle önem kazanıyor. Öte yandan, burası büyük bir alışveriş kompleksidir. İstasyon binası, giriş katı ve zemin altı kat olmak üzere iki katlıdır. Giriş altı katında: çeşitli mağazalar ve tren hatları, bilet gişeleri bulunuyor. Bu katın en ilginç yanı, burada bulunan bir süpermarketin, gayet ucuz fiyatlar sunması. Özellikle: istasyonun hemen dışında, 2.5 Euro ile satılan büyük bir şişe su, burada yalnızca 0.98 Euro dur. Özellikle: günlük gıda alışverişi, su gibi ihtiyaçlarınızı temin etmek için, kesinlikle Termini tren istasyonunun altındaki bu süpermarketi tercih etmenizi şiddetle öneririm, birçok ihtiyacınızı buradan giderebilirsiniz, hem de uygun fiyatla.
Evet, istasyonun giriş katında, birkaç bar, kafeterya ve Mc Donalts bulunuyor. İki katlı bu fast-food mekanı sürekli dolu ve özellikle, üst katındaki oturma yeri, gayet güzel. Elbette burada da, insanlar yediklerinin artıklarını kendileri çöpe atıyorlar. Nedense, birçok ülke gezdim, yalnız bizim ülkede, herkes yediğinin artığını bırakıp çıkıyor. Yalnız burada en dikkat çekici olan: dilenciler. Evet, Mc Donalt içinde bile dilenciler rahatlıkla dileniyor, hatta bir kadının artıkları karıştırdığını, artık kolaları tattığını gördüm. Zaten: istasyonun çevresinde ki yerler de evsizlere mekan olmuş, hırpani kılıklı insanlar, mukavva parçaları üzerinde yatıyorlar.
Evet, tarihi şehir bölgesinde, buradan başka akşam saatlerine yani 21.00 e kadar düzenli olarak açık bulunan başka alışveriş mekanı bulunmuyor. Mağazalarda fiyatlar pek cazip değil ama, dediğim gibi, giriş altındaki bölümde bulunan süpermarket ve kafeler ilginizi çekebilir. Öte yandan, buranın şehirdeki insanların uğrak yeri olduğunu, her türlü insanın bulunduğunu, özellikle aşırı sarhoşların bulunduğunu unutmamak gerek.
Son bir not
Roma ya gitmeden önce veya oraya vardığınızda Roma Pass bilet paketi ismini duyacaksınız. Bu paket içinde; üç gün boyunca Roma şehrindeki tüm ulaşım araçlarını ücretsiz kullanma hakkı, roma haritası ve roma rehberi var. Ayrıca; roma da iki müzeye bedava girebileceksiniz. Paketin ücreti, 20 Euro. Zaten, Kolezyum ve Borghese Galerilerinin girişleri 20 Euro’dan fazla. Yani, bu iki müzeye paket karşılığı ücretsiz girdiğinizde, verdiğiniz para amorti oluyor, ilaveten üç günlük ulaşım araçlarını ücretsiz kullanmanız kar. Ayrıca, müze girişlerinde, normal bilet sırasında özellikle Kolezyum’da 1500-2000 kişi varken, siz roma-pass bileti sahiplerine ait sıralardan, daha kısa sürede içeri girme şansına sahip olacaksınız. Roma-pass biletinin özellikleri bu, alıp almama tercihi size ait.
Acaba Roma da ulaşım için aldığımız biletler, İstanbul daki gibi tek seferlik yani 1 bileti 1 vasıta için mi kullanıyoruz yoksa Viyana daki veya diğer başka şehirlerdeki gibi günlük,haftalık,aylık gibi mi?
ewt tek seferlık taboccalardan alıyosun tek basımlık kullanambılırsın
mrb ben ayhan cuma günü romaya gitcem.romayı gezdikten sonra trenle parise gitmeyi düşünüyorum acaba nası gidebilirim yardımcı olursanız sevinirim